Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 22 Ekim , 2010 Gönderi tarihi: 22 Ekim , 2010 Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, “KCK'nin PKK'nin kendisi olduğunu, yöneticisinin Murat Karayılan" olduğunu söyledi. HABERTÜRK’te Türkiye’nin Nabzı programında soruları yanıtlayan Baydemir, “KCK Yürütme Kurulu Başkanı Sayın Karayılan'ın kendisidir. Peki Yürütme Kurulu Başkanı Karayılan ise ben nasıl KCK'nin üyesi olurum. Bana isnat edilen bütün delilerin hiçbirinde tek bir şiddet yok. Örgütle de pek bir bağım yok. Niye ben 39 yılla yargılanıyorum? KCK zaten PKK'nin adıdır. PKK adını KCK olarak değiştirmiştir” dedi. “Legal siyasetten bahsediyorsak legal demokratik siyaset aktörlerini cezaevine koyarak, olduğundan farklı göstererek legal demokratik siyasetin önünü açamayız” diyen Baydemir, KCK operasyonunu “fiyasko” olarak niteledi. “PKK VAZGEÇSE BEN VAZGEÇMEM” Baydemir, şöyle devam etti: “Dünyanın hiçbir illegal örgütü bu kadar uzun yaşamamıştır. Bunun başka nedenleri vardır. PKK yarın kendisi feshetse, dese ki ‘Ben bu işten vazgeçtim.’ Ben vazgeçmem, Kürt davasından, Kürtlerin özgülük davasından, hak ve adalet davasından. "PKK’Yİ İNKAR POLİTİKASI DOĞURDU" Tek bir gerilla, tek bir polis, tek bir asker yaşamını yitirmesin. Kurban olayım, PKK var diye bu halkın haklı talebini yok sayamayız. PKK'nin bana talimat vermesine gerek yok. PKK hiçbir Kürt örgütünün yapamadığını yaptı. Onu doğuran 70-80 yıllık inkar politikasının ta kendisiydi. PKK rolünü oynadı. Şu anda yok olsa bile Kürt halkı ne birlikte yaşamaktan vazgeçer ne de özgürlüğünden vazgeçer. PKK olmasa da bu mücadele sürer. 2004'ten sonra yeni bir kuşak geldi. Benim akranlarım aktif siyasette, kimi cezaevinde tabii ki… Bırakın legal siyasetin önü açılsın. Ben Diyarbakır’da 1 milyon kişiye ‘Askere gelen kurşun bana gelsin’ dedim, insanlar alkışladı. Yuhalayabilirlerdi de ama siz KCK ya da herhangi bir adla cezaevine koyarsanız, benim bu topluma söyleyecek bir sözüm olmaz. "PKK ROLÜNÜ OYNADI" PKK rolünü oynamıştır. Artık rol ve misyon legal siyasetindir. Ama legal siyasetin önü devlet tarafından açılmalıdır. Eninde sonunda PKK dağdan inecek, ben ümidimi yitirmedim. İkna edilerek dağdan indirilecek. Kimi kadroları CHP'ye, kimi kadroları BDP'ye girecek. Bundan bizim rahatsız duymamamız lazım.” Mahkemenin kendisi hakkında yurt dışına çıkış yasağını koyduğunu anımsatan Baydemir, “İstesem bu sabah yurt dışına kaçarım ama gitmeyeceğim. Doğumum da bu coğrafyada oldu, ölümüm de bu coğrafyada olacak. Ben bu coğrafyanın acısını başka coğrafyaların tatlısına değişmem” dedi. Baydemir Kürt sorununun çözümüyle demokratik, müreffeh bir Türkiye’nin ortaya çıkacağını kaydetti. Kürt sorununu çözmeden komşularla “sıfır sorun” politikasına sahip olunamayacağının altını çizen Baydemir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bölünme olmayacak. Cumhuriyetin 70 yılının bu kadar acı ve travmayla dolu olmasının nedeni bu bölünme korkusudur. Tek bir üniversite Kürt sorunu konusunda rapor hazırlamamıştır. Bizim kast ettiğimiz özerklik, adem-i merkeziyetçilik bu sadece Diyarbakır için değil, Karadeniz içindir, diğer bölgeler içindir. Her bir bölgenin bölgesel parlamentosu olacaktır. Ama ulusal parlamento da olacaktır. Gücümüzü enerjimizi birbirimize engel olmaya harcamayalım. Bir de denenmeyeni deneyelim. Kardeşim olan Türk halkının hakkı neyse benim de hakkımın o olması lazımdır. Ben 20 yılımı bu davaya verdim çocuğuma ana dilimi öğretemiyorum.” 2 Alıntı
Φ gugukcuk Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2010 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2010 “Bölünme olmayacak. Cumhuriyetin 70 yılının bu kadar acı ve travmayla dolu olmasının nedeni bu bölünme korkusudur. Tek bir üniversite Kürt sorunu konusunda rapor hazırlamamıştır. Bizim kast ettiğimiz özerklik, adem-i merkeziyetçilik bu sadece Diyarbakır için değil, Karadeniz içindir, diğer bölgeler içindir. Her bir bölgenin bölgesel parlamentosu olacaktır. Ama ulusal parlamento da olacaktır. Gücümüzü enerjimizi birbirimize engel olmaya harcamayalım. Bir de denenmeyeni deneyelim. Kardeşim olan Türk halkının hakkı neyse benim de hakkımın o olması lazımdır. Ben 20 yılımı bu davaya verdim çocuğuma ana dilimi öğretemiyorum.” Dikkatimi çeken bir cevap. İnandıklarını değil,inanılmasını istediklerini anlatmış. Kimsenin bölünmeden dolayı bir korkusu yada travması yoktur.Bu korkuyu asıl yaşıyanlar kendileridir. İşin enteresan yanı Turk halkının sahip oldukları haklardan çok daha fazlasına sahip olmuşlardır. İnanmıyorlar ise bir ege seyahati düzenleyiversinler Sermayenin büyüklüğü gözlerini kamaştırabilir. Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2010 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2010 İşin enteresan yanı Turk halkının sahip oldukları haklardan çok daha fazlasına sahip olmuşlardır. Gerçekten de öyle, bizden eksik olan hakları neymiş? Dillerini konuşamıyorlarmış, bunlar artık bayatladı, millet eskiden Kürtçe konuşana bayağı bozuluyordu; artık millet de normal karşılamaya başladı, bu artık sorun değil. Terör örgütü üyelerini övmek suç ama adamlar çatır çatır sayın diyorlar. Benim dini bütün vatandaşlarım pkk dan, onu yönetenlerden nefret ettikleri halde bu ortamı hazırlayanlara tam destek veriyor bunu da bir türlü anlamıyorum. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2010 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2010 Bugüne kadar KCK operasyonlarini siddetle protesto eden bazilari simdi Osman Baydemir'in söylediklerini bize okutuyor.DEMEK KI OPERASYONLAR KÜRTLERE KARSI DEGIL PKK'YA KARSI YAPILIYORDU.Iyi de oluyordu.PKK KÜRTLERIN sadece Kürtcü kesimlerini temsil eden bir terör örgütüdür BDP'DE ONUN SIYASI KOLUDUR. Bölünme olmayacak diyor Osman Baydemir,bu adamin eger aklindan zoru yoksa ya ne söylediginin farkinda degil ya da milletle dalga geciyor.Türkiye bölünmüstür sadece hukuki olarak bu bölünme henüz tamamlanmamistir.Osman Baydemir acik acik PKK'nin artik iktidarla siyaset yapacagini söylüyor ve bir yerde de iktidari korumaya alip sanki bu görüsmeler olmuyormus gibi "IKTIDAR SIYASETIN YOLUNU ACMALIDIR"diyor.Halbuki basbakan teröristlerle görüstüklerini acik acik söyledi hic gözünü kirpmadan sanki cok büyük bir is basarmislar gibi.8 yildir bu ülkede hicbirsey yapmayanlar ancak PKK ile müzakere yapabilmektedirler.Tek becerebildikleri sey budur.YAPTIK DIYE GÖSTERDIKLERI NE VARSA HEMEN HEPSI BEGENMEDIKLERI GECEN IKTIDARIN PROJELERI VE BASLAMIS OLDUKLARI PROJELERDIR.Yani baslanan seyleri bitimeyi BIZ YAPTIK diye yutturuyorlar. Fakat ben sahsen bu adamlari alkisliyorum,cünkü adamlar hedeflerine varmak icin müthis calistilar,onlari iktidara tasiyanlar ya onlarin adami oldu ya da eserlerine bakip bakip vah vah etmektedirler. Irak'i bölemezler dediler ve diye diye Irak#I BÖLDÜLER.Türkiye icinde aynisini diyorlar.Bizi kimse bölemez.Halbuki o is coktan gerceklesti.Ta basimiza cuval gecirildigi gün hersey bitmisti. saygilarla Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2010 Gerçekten de öyle, bizden eksik olan hakları neymiş? Dillerini konuşamıyorlarmış, bunlar artık bayatladı, millet eskiden Kürtçe konuşana bayağı bozuluyordu; artık millet de normal karşılamaya başladı, bu artık sorun değil. Terör örgütü üyelerini övmek suç ama adamlar çatır çatır sayın diyorlar. Benim dini bütün vatandaşlarım pkk dan, onu yönetenlerden nefret ettikleri halde bu ortamı hazırlayanlara tam destek veriyor bunu da bir türlü anlamıyorum. Bile bile sorunu yok sayıyorsunuz,hiç kimsenin Türk halkı ile bir sorunu olmadığını defalarca yazdık bu forumda,sorun sistemin Kürt halkını inkarı ildir,en yakın zamandaki örneği ile vermek istiyorum bunuda,bakınız KCK üyesi olmakla suçlanan insanlar Kürtçe olarak savunma yapmak istediler ama mahkeme bunu kabul etmedi,bir ingiliz asıllı ingilizce savunma yapmak istese hemen tercüman bulurlardı değilmi,ayrıca,Pkk'den ve onu yönetenlerden nefret edebilir insanlar,hatta lanet ookuyan okuyabilir yada onların tamamını Tsk yokedebilir belki ancak bu sorun lanet okumakla yada onlara küfretmekle liderleri öldürmekle çözülmez,bunu geçen 87 yıldaki deneyimlerimiz ortaya koymadımı,bu sorun Pkk sorunu değil,Kürt sorunudur,Pkk sonuçtur,Kürt Sorununun çözülmesi halinde Pkk istesede,istemesede dağılacaktır... 2 Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2010 Gönderi tarihi: 23 Ekim , 2010 Bile bile sorunu yok sayıyorsunuz,hiç kimsenin Türk halkı ile bir sorunu olmadığını defalarca yazdık bu forumda,sorun sistemin Kürt halkını inkarı ildir,en yakın zamandaki örneği ile vermek istiyorum bunuda,bakınız KCK üyesi olmakla suçlanan insanlar Kürtçe olarak savunma yapmak istediler ama mahkeme bunu kabul etmedi,bir ingiliz asıllı ingilizce savunma yapmak istese hemen tercüman bulurlardı değilmi,ayrıca,Pkk'den ve onu yönetenlerden nefret edebilir insanlar,hatta lanet ookuyan okuyabilir yada onların tamamını Tsk yokedebilir belki ancak bu sorun lanet okumakla yada onlara küfretmekle liderleri öldürmekle çözülmez,bunu geçen 87 yıldaki deneyimlerimiz ortaya koymadımı,bu sorun Pkk sorunu değil,Kürt sorunudur,Pkk sonuçtur,Kürt Sorununun çözülmesi halinde Pkk istesede,istemesede dağılacaktır... Uyruğunda T.C yazan birinin Kürtçe savunma yapmak istemesi, bunların da haklı olduğunun iddia edilmesi, ülkemizde mahkemeye çıkartılan diğer ülke vatandaşlarıyla bir tutulması komik değil mi? Burası T.C ve mahkemeye çıkanlar da T.C vatandaşı, tabi ki Türkçe savunma yapacaklar. Siz değil miydiniz resmi dil Türkçedir diyen, mahkeme resmi bir kurum değil mi, orada Türkçe konuşmaktan daha doğal ne olabilir. Yargılanan kişiler Türkçe bilmese dediğiniz doğru ama yargıçları tebrik ediyorum bu tuzağa şimdilik düşmemişler. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Bile bile sorunu yok sayıyorsunuz,hiç kimsenin Türk halkı ile bir sorunu olmadığını defalarca yazdık bu forumda,sorun sistemin Kürt halkını inkarı ildir,en yakın zamandaki örneği ile vermek istiyorum bunuda,bakınız KCK üyesi olmakla suçlanan insanlar Kürtçe olarak savunma yapmak istediler ama mahkeme bunu kabul etmedi,bir ingiliz asıllı ingilizce savunma yapmak istese hemen tercüman bulurlardı değilmi,ayrıca,Pkk'den ve onu yönetenlerden nefret edebilir insanlar,hatta lanet ookuyan okuyabilir yada onların tamamını Tsk yokedebilir belki ancak bu sorun lanet okumakla yada onlara küfretmekle liderleri öldürmekle çözülmez,bunu geçen 87 yıldaki deneyimlerimiz ortaya koymadımı,bu sorun Pkk sorunu değil,Kürt sorunudur,Pkk sonuçtur,Kürt Sorununun çözülmesi halinde Pkk istesede,istemesede dağılacaktır... Ingiliz veya Fransiz denilen kisiler bir devletin vatandaslaridirlar.Türkce bilme zorunluluklari da yoktur.Türkiye Cumhuriyeti vatandaslarinin TÜRKCE bilme zorunlulugu vardir.En azindan derdini anlatabilecek kadar Türkce bilmek zorundadir.Bilmiyorsa ögrenir.KCK üyelerinin Kürtce savunma yapmalari tamamen ayrilikci bir harekettir.Bu bile onlarin tutuklanmalarinin ne kadar isabetli oldugunun bir belgesidir.Hem bölücülük yapacaksiniz hemde bunu resmiyete dökeceksiniz.Sonra da Kürtler inkar edildi yalanlari ile magdurlari oynayacaksiniz.Kürtler inkar edilmedi.Türkiye'de yasayan bir avuc mutlu azinlik disinda kalan büyük cogunlugun bir parcasi olarak ihmal edildiler.Bunu inkar olarak göstermek sizi baglar.O zaman o bir avuc mutlu azinlik disinda kalan büyük cogunlukta inkar edilmis olmaktadir. Sorun Kürt degil PKK sorunudur.Kürt sorunu var diyenlerin kirli emelleri artik ortaya cikmistir. saygilarla Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Uyruğunda T.C yazan birinin Kürtçe savunma yapmak istemesi, bunların da haklı olduğunun iddia edilmesi, ülkemizde mahkemeye çıkartılan diğer ülke vatandaşlarıyla bir tutulması komik değil mi? Burası T.C ve mahkemeye çıkanlar da T.C vatandaşı, tabi ki Türkçe savunma yapacaklar. Siz değil miydiniz resmi dil Türkçedir diyen, mahkeme resmi bir kurum değil mi, orada Türkçe konuşmaktan daha doğal ne olabilir. Yargılanan kişiler Türkçe bilmese dediğiniz doğru ama yargıçları tebrik ediyorum bu tuzağa şimdilik düşmemişler. Orada Kürtçe savunma yapmak isteyenler Türkçe biliyorlar elbette amaç Kürtçeyi tanımamakta ısrar edilmesine inat Kürtçe konuşmaktır yoksa bu ülkenin resmi dili elbette Türkçedir ve öylede kalacaktır,bakınız Tbmm'de Obama geldi konuştu,tony blair konuştu,geçenlerdede Alman biri (Başbakanmıydı,Cumhurbaşkanımıydı neydi) geldi konuştu ve TRT bunları canlı olarak yayınladı ancak Sayın Ahmet Türk Tbmm'de grup toplantısında Kürtçe konuşunca TRT yayını kesti ve spiker kadın ''Mecliste resmi dilimiz olan Türkçe dışında bir dil konuşulaz'' diye birşey olduğunu söyledi,Diyarbakırda daha önce Pkk ile ilgili çoğu davada Türkçe bilmeyen insanlar Kürtçe savunma yapmak istemiş ve tutanaklara ''bilinmeyen bir dilde'' diye yazılmıştır,bu nasıl kardeşliktir,bu nasıl eşitliktir bırakın Allah aşkına..... 2 Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Orada Kürtçe savunma yapmak isteyenler Türkçe biliyorlar elbette amaç Kürtçeyi tanımamakta ısrar edilmesine inat Kürtçe konuşmaktır yoksa bu ülkenin resmi dili elbette Türkçedir ve öylede kalacaktır,bakınız Tbmm'de Obama geldi konuştu,tony blair konuştu,geçenlerdede Alman biri (Başbakanmıydı,Cumhurbaşkanımıydı neydi) geldi konuştu ve TRT bunları canlı olarak yayınladı ancak Sayın Ahmet Türk Tbmm'de grup toplantısında Kürtçe konuşunca TRT yayını kesti ve spiker kadın ''Mecliste resmi dilimiz olan Türkçe dışında bir dil konuşulaz'' diye birşey olduğunu söyledi,Diyarbakırda daha önce Pkk ile ilgili çoğu davada Türkçe bilmeyen insanlar Kürtçe savunma yapmak istemiş ve tutanaklara ''bilinmeyen bir dilde'' diye yazılmıştır,bu nasıl kardeşliktir,bu nasıl eşitliktir bırakın Allah aşkına..... Türkçe biliyorlarsa niye Kürtçe konuşmak istediler, bu resmen meydan okumadır ve devlet de buna meydan vermemiştir. Bir ABD li, İngiliz, Alman ile bir görüyorsanız diyecek hiç bir şey yok. Resmi dil Türkçe dendiği halde TBMM de Türkçe konuşmayıp başka bir dilde konuşmak T.C ne meydan okumaktır. Kardeşliğe gelince dağdaki hainlere kardeşim diyenler zaten bizim kardeşimiz olamazlar demiştim! Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Türkçe biliyorlarsa niye Kürtçe konuşmak istediler, bu resmen meydan okumadır ve devlet de buna meydan vermemiştir. Bir ABD li, İngiliz, Alman ile bir görüyorsanız diyecek hiç bir şey yok. Resmi dil Türkçe dendiği halde TBMM de Türkçe konuşmayıp başka bir dilde konuşmak T.C ne meydan okumaktır. Kardeşliğe gelince dağdaki hainlere kardeşim diyenler zaten bizim kardeşimiz olamazlar demiştim! Dağdakileri bir kenara koyduk diyelim,geriye kalanlar sizin kardeşinizmi,eğer öyleyse neden onların anadilini tanımamakta ısrar ediyorsunuz? Neden o halkın seçtiği belediye başkanları 1 yılı aşkın bir süredir evlerinde bulunan gazete küpürleri bile örgütsel döküman olarak tanımlanarak cezaevlerine alınmışlardır? TBMM'de Kürtçe konuşma konusuna gelince,o vekilleri seçenler arasında Türkçe bilmeyen insanlar vardır,bu insanlara seçim meydanlarındada Kürtçe hitap etmek yasaktır,Kürtçe afiş yasaktır,Kürtçede bulunan x-w-q-Q harflerinin kullanılması yasaktır,örneğin ''hewal'' diye yazamazsınız bir afişe ancak ''wulf'' yazıp bu ülkede istediğiniz her yere yapıştırabilirsiniz,e ozaman hani bu ülkenin sahibiydik,hani kardeştik,kardeşlik sadece ağızdan çıkan bir kelime ile olmaz,eşit hak ve hukukla olur.... 2 Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Bugüne kadar KCK operasyonlarini siddetle protesto eden bazilari simdi Osman Baydemir'in söylediklerini bize okutuyor.DEMEK KI OPERASYONLAR KÜRTLERE KARSI DEGIL PKK'YA KARSI YAPILIYORDU.Iyi de oluyordu.PKK KÜRTLERIN sadece Kürtcü kesimlerini temsil eden bir terör örgütüdür BDP'DE ONUN SIYASI KOLUDUR. Bölünme olmayacak diyor Osman Baydemir,bu adamin eger aklindan zoru yoksa ya ne söylediginin farkinda degil ya da milletle dalga geciyor.Türkiye bölünmüstür sadece hukuki olarak bu bölünme henüz tamamlanmamistir.Osman Baydemir acik acik PKK'nin artik iktidarla siyaset yapacagini söylüyor ve bir yerde de iktidari korumaya alip sanki bu görüsmeler olmuyormus gibi "IKTIDAR SIYASETIN YOLUNU ACMALIDIR"diyor.Halbuki basbakan teröristlerle görüstüklerini acik acik söyledi hic gözünü kirpmadan sanki cok büyük bir is basarmislar gibi.8 yildir bu ülkede hicbirsey yapmayanlar ancak PKK ile müzakere yapabilmektedirler.Tek becerebildikleri sey budur.YAPTIK DIYE GÖSTERDIKLERI NE VARSA HEMEN HEPSI BEGENMEDIKLERI GECEN IKTIDARIN PROJELERI VE BASLAMIS OLDUKLARI PROJELERDIR.Yani baslanan seyleri bitimeyi BIZ YAPTIK diye yutturuyorlar. Fakat ben sahsen bu adamlari alkisliyorum,cünkü adamlar hedeflerine varmak icin müthis calistilar,onlari iktidara tasiyanlar ya onlarin adami oldu ya da eserlerine bakip bakip vah vah etmektedirler. Irak'i bölemezler dediler ve diye diye Irak#I BÖLDÜLER.Türkiye icinde aynisini diyorlar.Bizi kimse bölemez.Halbuki o is coktan gerceklesti.Ta basimiza cuval gecirildigi gün hersey bitmisti. saygilarla KCK adı ile yapılan operasyon tamamen siyasi bir operasyondur,bakın bir parti düşününki belediye sayısını 54'ten 99'a çıkarıyor bir seçimde,dünyanın neresinde böyle bir başarı vardır,Bdp'nin bütün baskı ve engellemelere karşı yaptığı belediyecilik taktire şayandır,işte bu nedenle belediye başkanları içeri alınarak etkisiz kılınmak,seçim propagandası dönemindede ''bakın bişey yapmadı'' denmek istenmektedir ancak bu tür operasyonlarla başarılı olamayacakları çok açıktır,bu seferki belediye seçimlerinde 150 belediye almayı hedeflemiştir Bdp ve bu hizmet anlayışı ile başaracağı kanısındayım,Akp'nin anti demokratik seçim barajı sayesinde bedavadan,aslında Bdp'ye ait olan 30-35 vekili vardır,seçim barajının indirilmesi halinde Bdp enaz 45-50 vekil ile meclise girecektir,daha öncede söyledik,artık bu iş silahla çözülemez,bu işin çözüm yeri TBMM'dir,hak ve hukuk eşitliği temelindedir.... 2 Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Dağdakileri bir kenara koyduk diyelim,geriye kalanlar sizin kardeşinizmi,eğer öyleyse neden onların anadilini tanımamakta ısrar ediyorsunuz? Neden o halkın seçtiği belediye başkanları 1 yılı aşkın bir süredir evlerinde bulunan gazete küpürleri bile örgütsel döküman olarak tanımlanarak cezaevlerine alınmışlardır? TBMM'de Kürtçe konuşma konusuna gelince,o vekilleri seçenler arasında Türkçe bilmeyen insanlar vardır,bu insanlara seçim meydanlarındada Kürtçe hitap etmek yasaktır,Kürtçe afiş yasaktır,Kürtçede bulunan x-w-q-Q harflerinin kullanılması yasaktır,örneğin ''hewal'' diye yazamazsınız bir afişe ancak ''wulf'' yazıp bu ülkede istediğiniz her yere yapıştırabilirsiniz,e ozaman hani bu ülkenin sahibiydik,hani kardeştik,kardeşlik sadece ağızdan çıkan bir kelime ile olmaz,eşit hak ve hukukla olur.... Yanlış! Onların anadilini tanıyoruz yalnız konunun istismar edilip yerel dilin ikinci bir resmi dil olmasına karşıyız. TBMM si T.C nin meclisidir ve resmi dili de Türkçe olan bir T.C nin. Dolayısıyla orada resmi dil konuşulmalı, kendi seçmenlerine gittiği zaman da istediği dilde propaganda yapsınlar; bunun yasak olduğunu sanmıyorum. Kürtçe hutbeye izin vereceksiniz ondan sonra da çıkıp Kürtçe propaganda yasak diyeceksiniz. O zaman adama bu ne perhiz bu ne lahana turşusu derler. Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2010 Ingiliz veya Fransiz denilen kisiler bir devletin vatandaslaridirlar.Türkce bilme zorunluluklari da yoktur.Türkiye Cumhuriyeti vatandaslarinin TÜRKCE bilme zorunlulugu vardir.En azindan derdini anlatabilecek kadar Türkce bilmek zorundadir.Bilmiyorsa ögrenir. Tabii Kazim Kazim, Mehmet Aurolle ve benzerleri Türkce bilme zorunlulugu var, bilmiyorlarsa dahi cayir cayir ögreniyorlar, devlet dairelerinde veya mahkemelerde Türkce konusuyorlar,..... Bu cifte standart kanunlarla dogal olarak önüne gelen kendi anadilinde savunmada ister yarin belkide daha degisik seylerde ister. Devlet hic bir vatandasina ayrimcilik yapamaz, ama yapiyor. Isbatida Kazim Kazim ve Mehmet Aurolle gibileri. Ama tabiiki isin icerisinde cikarcilik varsa devlet kendi kanunlarinida hice sayip bask bir ülkenin vatandasiymis gibi davranarak baska dilelrde savunma yapmasina müsaade de eder, Türkce ögrenmemesini normalde karsilar,.... Cok gülünc kanunlarimiz ve uygulamalarimiz var. 1 Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 3 Kasım , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 3 Kasım , 2010 Kürt siyasetçileri hakkında açılan davanın duruşmasında mahkeme heyeti, avukatların uzman bilirkişi olarak Prof. Dr. Baskın Oran'ın Lozan Anlaşması 39. maddesindeki anadilin kullanımıyla ilgili dinlenmesi talebi üçüncü kez reddedildi. Avukatların ısrarından dolayı duruşmaya dördüncü kez ara veren mahkeme heyetti, konu ile ilgili kararını verecek. Kürt siyasetçileri ve insan hakları savunucularından oluşan 104'ü tutuklu 152 kişi hakkında açılan davanın duruşması Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam ediyor. Duruşmaya verilen aranın ardından mahkeme heyetti, avukatların bilirkişiyle ilgili iddia makamının görüş ve taleplerini sordu. İddia makamı da, Baskın Oran'ın bilirkişi olarak mütalaa vermesi talebini ret edilmesini istedi. Ardından mahkeme heyetti, 1. duruşmada Kürtçe savunmaya ilişkin tercüman taleplerinin ret edildiğini belirterek, buna ilişkin kararını daha önce vermiş olduğunu, dolaysıyla uzman bilirkişinin mütalaa talebinin bu gerekçeyle ret edilmesine karar verdi. Savunma avukatlar bilirkişinin mütalaa talebinin ret edilmesine itiraz etti. Savunma avukatları, CMK'nın 178. maddesinin hangi konularda uzman bilirkişinin dinleneceğinin tarafların talebinin dikkate alınacağını belirtti. Bu noktada Baskın Oran'ın dinlenmesine izin verilmesini isteyen avukatlar, Kürtçe savunmaya ilişkin kararın Oran'ın dinlenmesi ardından değerlendirilmesini talep etti. Bilirkişi dinleme talebine ret Savunma avukatı Meral Danış Beştaş, mahkemenin bilirkişi atama uygulamasını binlerce kez tanıklık ettiklerini, fotoğraf ve görüntü teşhis gibi konularda dahi bilirkişinin atandığını, uluslararası bir sözleşmede uzmanlık gerektirecek bir konuda bilirkişi talebinin ret edilmesinin ise anlaşılır olmadığını ve bilirkişinin dinlenilmesindeki ısrarlarını tekrarladı. Avukatlarının taleplerinin ardından mahkeme heyetti, tekrar konuyu değerlendirmek için duruşmaya ara verdi. Aranın ardından mahkeme heyeti, talebinin CMK'nın 178/1 maddesi gereğince, "mahkeme heyeti, mahkeme başkanı, sanık veya sanık vekili, talebi doğrultusunda uzman kişi getirebilir hükmü bulunduğunu" ama bu hükmün dinlenire ilişkin emredici olmadığını ve ayrıca CMK'nın 63/3 maddesine göre hakim mesleki ve hukuki bilgi ile çözülemeyecek konularda uzman kişiyi dinlenebilir yönündeki hükmüne göre talebin reddedilmesine karar verdi. Ardından söz alan savunma avukat Metin İris, 178. maddesinin emir hüküm niteliğinde olduğunu, hükmü "Dinlenebilir değil dinlenir" şeklinde bir düzenleme içerdiğini ve uzman kişi dinleme taleplerinde ısrarlı olduklarını vurguladı. İris, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun ilgili konu ile ilgili kararlarından örnek vererek, Yargıtay'ın bu tür kararları bozma gerekçesi yaptığını söyledi. Ardından söz alan savunma avukatı Fethi Gümüş, mahkemenin emir hükümlerini gerekçe göstererek taleplerini reddettiğini belirterek, yargılamada tarafların olacağını mahkemenin kendi taleplerini reddettiğini vurguladı. Gümüş, mahkemenin kararına gerekçe olarak 63. maddeyi gösterdiğini hatırlatarak, "Lozan Anlaşması bildiğinizi söylüyorsunuz. Anlaşmanın 39/5 fıkrasında dair kaç kere karar verdiniz. Bu konu benim de uzmanlık alanım değil sizinde uzmanlık alanınız değil. Ancak bu konularda uzman kişi görüş belirtebilir" dedi. Gümüş, uzman kişinin dinlememe talebini yeniledi. Mahkeme heyetti ise talebi reddetti. 'Sizin mahkemenizde Kürtçe savunma yaptım' Savunma avukattı Sabahattin Korkmaz, Kürtçe savunma sürecine ilişkin hem tanık hem sanık hem de mağduru olduğunu belirterek, "Üstelik sizin mahkemenizde yargılandım. Kürtçe savunma talebinde bulundum mahkemeniz Kürtçe savunma için üniversiteden tercüman talep etti. Ve ben savunmamı Kürtçe yaptım. Mahkemenizin sanıklarla ilgili bu hakkı engellemesi adil yargılama ilkesini ihlal etmesidir. Bu tabi bir haktır. İnsanlar durumdan bir durumdan dolayı bu insanlar yüz yıllar boyunca baskı ve asimilasyona karış direnen bir halkın dilinin kültürünün savunulmasından dolayı buradadırlar. Sanıklar istediği dilde ve o dilin istediği lehçesinde savunma yapabilirler" dedi. Avukatlar taleplerinde ısrarlı Avukat Selim Okçuoğlu, bir ön meseleyle karşı karışı karşıya olduklarını ifade ederek, bu meselenin çözülmeden diğer aşamaya geçilmeyeceğini belirtti. Bununla ilgili mahkemenin Dış İşlerine Bakanlığı'ndan Lozan Anlaşmasının ilgili hükmü dair görüş almasını talep etti. Baskın Oran'ın mahkemede dinlenmemesi durumunda görüşlerini basınla paylaşacağını belirten Okçuoğlu, "Uygun olan Baskın Oran'ın burada dinlenmesidir, Türkiye'de sorunlar zaten böyle çıkıyor. Sorunlar gerekli yerlerde ve gerekli zeminlerde tartışılmamasından kaynaklı çıkar" dedi. Diyarbakır Baro Başkanı M. Emin Aktar, Kürtçe savunma konusunda ısrar ettiklerini sanıkların susma hakkı kullanmayacağını ve Kürtçe savunma yapacaklarını belirterek, bununda tutanaklarda susma hakkı olarak geçmemesini talep etti. Ardından söz alan savunma avukattı Tahir Elçi Lozan Anlaşması'nın 37 ve 45 maddesi arasındaki maddelerini imzalayan ülkelerin yasal düzenlemelerini bu anlaşmaya aykırı yapamayacağını taahhüt ettiğini söyledi. Anayasa 90 maddesinden önce Lozan -Anlaşması'nın ilgili maddelerini geçerli olduğunu söyledi. Ardından tekrar söz alan avukat Metin İris Baskın Oran'ın Lozan Anlaşması'na dair bilirkişinin raporun özetini okudu. İris, raporun özetinin okunmasından sonra tekrar Oran'ın dinlenmesini talep etti. Mahkeme heyetti de konuyu değerlendirmek üzere duruşmaya ara verdi. / DİHA 1 Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2010 Baskin Oran ve onun gibi bazi isimlerin ne ve kim olduklarini biliyoruz Lozan'in 39.maddesi azinliklarla ilgilidir,Kürtlerle ilgili degil.Kürtler azinlik degildir.39.madde "MÜSLÜMAN OLMAYAN"lari azinlik olarak kabul etmektedir.O zaman bu Kürtce savunma yapmak isteyenler ve 39.maddeyi buna delil olarak gösterenleri ben ne Türk ne de Müslüman olarak kabul etmiyorum. Lozan'in 39.maddesini carpitan carpitanlara dayanarak davalarinda israr edenler demokrat degildirler. saygilarla Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2010 Kürtler azinlik degildir. Nedir Kürt'ler azinlik degillerse? Onlar cogunlukmu yoksa? Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2010 Nedir Kürt'ler azinlik degillerse? Onlar cogunlukmu yoksa? Ve eğer çoğunluksak,neden azınlıklar kadar hakkımız yok? Sözde Kck Özde Kürt Siyasetçilerini ve halkını sindirme operasyonunun bugünkü duruşmasında yine Sanıklar Kürtçe savunma yapmak istediler,Mahkeme başkanı tutanaklara ''Bilinmeyen Bir Dilde Konuştular'' diye geçirtti yani Kardeşiz dedikleri halkın dilini bile kabullenememe onu dışlama politikası devam ettirildi,buda kimin Kürtleri ne kadar kardeş olarak gördüğünün kanıtıdır,ayrıca politika'nın ''Türk ne de Müslüman olarak kabul etmiyorum'' sözü çok yersiz ve mesnetsizdir,hiç kimsenin kendini nasıl tanımlayacağına yada dinine siz karar veremezsiniz,Ben Kürdüm,Müslümanım,beni müslüman olarak görmediğini söyleyenler ne ilginçtirki Başını örten bacımada tahammül edemiyorlar,onların görüşünde olan Bölücü sözde Gazeteci uğur dündar namaz kılan lise öğrencisi çocukların görümntüsünün arkasına korku filmlerinden aldığı müziği ekleyip bunu korkunç bir durummuş gibi haber yapıyor,kısacası lafla peynir gemisi yürüseydi....... 2 Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2010 Bir antlasma vardir ortada. Bu antlasma tek tarafli bir antlasma degildir. Bu antlasma Türkiye'nin kimligidir, ister kabul eder ister etmezsiniz.Türkiye de yasadiginiz sürece bu antlasmayi kabul etmek zorundasiniz, yok kabul etmiyoruk diyorsaniz buyurun daglara cikin ama sakin kalkipta askeri kan döküyor diye suclamayin.. saygilarla Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2010 Ve eğer çoğunluksak,neden azınlıklar kadar hakkımız yok? Sözde Kck Özde Kürt Siyasetçilerini ve halkını sindirme operasyonunun bugünkü duruşmasında yine Sanıklar Kürtçe savunma yapmak istediler,Mahkeme başkanı tutanaklara ''Bilinmeyen Bir Dilde Konuştular'' diye geçirtti yani Kardeşiz dedikleri halkın dilini bile kabullenememe onu dışlama politikası devam ettirildi,buda kimin Kürtleri ne kadar kardeş olarak gördüğünün kanıtıdır,ayrıca politika'nın ''Türk ne de Müslüman olarak kabul etmiyorum'' sözü çok yersiz ve mesnetsizdir,hiç kimsenin kendini nasıl tanımlayacağına yada dinine siz karar veremezsiniz,Ben Kürdüm,Müslümanım,beni müslüman olarak görmediğini söyleyenler ne ilginçtirki Başını örten bacımada tahammül edemiyorlar,onların görüşünde olan Bölücü sözde Gazeteci uğur dündar namaz kılan lise öğrencisi çocukların görümntüsünün arkasına korku filmlerinden aldığı müziği ekleyip bunu korkunç bir durummuş gibi haber yapıyor,kısacası lafla peynir gemisi yürüseydi....... Ugur Dündar'a gelince,UGUR DÜNDAR elli tane AHMET ALTAN ve elli tane HASAN CEMAL den daha delikanli bir gazetecidir. Türbani buraya tasiyip asil konuyu sulandirmanin bir alemi yoktur.Türban bir savas sembolüdür. Ha siz türbanla müslüman olunur diyorsaniz o da sizin görüsünüz. Türbanla ne müslümanlik olur ne de özgürlük .Evet bencede korku müzigi o görüntülere yakisiyor. Siz kalkiyorsunuz,terör örgütünün ateskesinin kabul edilmesini dayatiyorsunuz ama bir ülkenin baginmsizligini kimligini belirleyen bir andlasmayi reddediyorsunuz.Cünkü birinde kendi hemsolariniz söz konusudur digerinde ise karsitlariniz. saygilarla Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2010 Bir antlasma vardir ortada. Bu antlasma tek tarafli bir antlasma degildir. Bu antlasma Türkiye'nin kimligidir, ister kabul eder ister etmezsiniz.Türkiye de yasadiginiz sürece bu antlasmayi kabul etmek zorundasiniz, yok kabul etmiyoruk diyorsaniz buyurun daglara cikin ama sakin kalkipta askeri kan döküyor diye suclamayin.. saygilarla Ne antlasmasindan bahsediyorsunuz? Kürt'lerlemi bir antlasma var ortada? Kendi kendimize gelin güveyi olmaya gerek yok. Kürt'lere ragmen onlari yok sayan antlasmalarin gecerliligi anvak bu kadar olur ve 90 yildirda kan dökülür. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2010 Bu Devleti kuranlar Türklerdir,anlasmayi yapanlarda Türklerdir.Kimliginiz Türk oldugu sürece bu andlasmayi kabul edeceksiniz,etmiyorsaniz bu sizi baglar.Türk Devletini degil.Basinizin caresine bakin o zaman. Kan dökmeye gelince bu millet kanla bu dewvleti kurdu ve kurtardi gerekirse yine kan dökmeye hazirdir.Vatan icin dökülen kanlar kutsaldir. Bu topraklari vatan olarak kabule eden herkes kanini seve seve döker. saygilarla Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2010 Bu Devleti kuranlar Türklerdir,anlasmayi yapanlarda Türklerdir. Hangi Türk'lerden bahsediyorsunuz? Devlet kurulmadan önce anayasasi yoktu, yani 66. Madde yoktu. Siz önce Türk olarak kimi kastediyorsunuz yürekli bir sekilde aciklayiniz. Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2010 Bu Devleti kuranlar Türklerdir,anlasmayi yapanlarda Türklerdir.Kimliginiz Türk oldugu sürece bu andlasmayi kabul edeceksiniz,etmiyorsaniz bu sizi baglar.Türk Devletini degil.Basinizin caresine bakin o zaman. Kan dökmeye gelince bu millet kanla bu dewvleti kurdu ve kurtardi gerekirse yine kan dökmeye hazirdir.Vatan icin dökülen kanlar kutsaldir. Bu topraklari vatan olarak kabule eden herkes kanini seve seve döker. saygilarla Militarist,Şowen, sadece kendini rahatlatmaya yönelik,ülkenin refah ve huzuru umurunda olmayan bir anlayışın var olduğu belliydi,işte buda dışa vurumudur,öncelikle bu devleti Türk'ler tek başlarına kurmadılar,kuramazdılarda,Kürt olmamız ve bununla gurur duyduğumuzu söylememiz bu vatanı sevemeyeceğimiz analmınada gelmez,başınızın çaresine bakın sözü ile bu vatan benim ya sev ya terk et gibi ötekileştiren ********* mantık yine ortaya konuluyor,bu ülkenin kurulumunda sadece Türk'lerin yada Sadece Kürt'lerinde kanı akmadı,Laz'ında,Çerkez'inde,Arabında kanı aktı,bizde bu ülkeyi vatan olarak kabul ediyoruz ve olası bir dış tehdite karşı herzman bu vatan için kanımızı dökmeyede hazırız ancak bu kanını dökme lafını kulananların yüzde doksanının çocuğu yada kendisi askerlik görevini ya kısa dönem yapmak için okula gidip kısa dönem yapmışlardır,ya bi yerlerden kıyak alıp bölgeye gitmemişlerdir,haa birde daha fazla Ölüm olsunda cenazelerde boy gösterip baraj altında kalmaktan kurtulalım diyenler vardır.... 1 Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2010 haa birde daha fazla Ölüm olsunda cenazelerde boy gösterip baraj altında kalmaktan kurtulalım diyenler vardır.... DTP yi mi kastettiniz? Aklı başında bir Türk hiç bir zaman böyle bir şeyi ne ister ne de iddia eder. Ya sev ya terket diyen de size daha büyük hapishane yapacağım diyen de T.C ni yönetme kapasitesi olan tek partinin lideri. Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2010 DTP yi mi kastettiniz? Aklı başında bir Türk hiç bir zaman böyle bir şeyi ne ister ne de iddia eder. Ya sev ya terket diyen de size daha büyük hapishane yapacağım diyen de T.C ni yönetme kapasitesi olan tek partinin lideri. Asker,polis ölsün diye dua edenleride biliyoruz siz merak etmeyin,2. olarak 80 yıldır Akp'mi başta,evet Akp hatalar yapıyor,yanlış işler yapıyor ama inanın bana Chp daha fazla hata ve yanlış içerisindedir ki Başbakan her fırsatta çıkıp açıkça söylüyor Allah her Hükümete böyle muhalefet versin diye,bence çokta haklı,çünkü Chp'nin iktidar olma derdi yok,Chp'de birileri oturdukları koltukları kaptırmamak için Chp'yi hergün dahada batağa sokmajtadırlar... 1 Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.