Φ lena Gönderi tarihi: 11 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 11 Mart , 2006 Siz ilk olarak kuran ve tevrattaki gökyüzünü yaratık denen ayetlerin tarihlerini araştırın, dört buçuk milyar sene öncesinden bahsediliyorsa eyvallah söyliyecek lafım yok, ama 11 bin sene evelden bahsediliyorsa söylenecek çok şey var. Alıntı
Φ arman Gönderi tarihi: 11 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 11 Mart , 2006 ALTI GÜNDE YARATILIŞ Gerçekten sizin Rabbiniz, altı günde gökleri ve yeri yaratan, sonra arşa istiva eden Allah'tır… (Araf Suresi, 54) Kuran ile modern bilim arasındaki uyumun bir örneği, evrenin yaşı konusudur: Kozmologlar evrenin yaşını 16-17 milyar yıl olarak hesaplamışlardır. Kuran'da ise tüm evrenin 6 günde yaratıldığı açıklanmaktadır. İlk bakışta farklı gibi görünen bu zaman dilimleri arasında aslında çok şaşırtıcı bir uyum vardır. Gerçekte, evrenin yaşı ile ilgili elimizde bulunan bu iki rakamın her ikisi de doğrudur. Yani evren, Kuran'da bildirildiği gibi 6 günde yaratılmıştır ve bu süre bizim zamanı algıladığımız şekliyle 16-17 milyar yıla karşılık gelmektedir. 1915 yılında Einstein, zamanın göreceli olduğunu, mekana, seyahat eden kişinin süratine ve o andaki yerçekimi kuvvetine bağlı olarak zamanın akış katsayısının da değiştiğini öne sürmüştür. Kuran'da 7 farklı ayette bildirilen evrenin yaratılış süresinin, zamanın akış katsayısındaki bu farklılıklar göz önünde bulundurulduğunda bilim adamlarının tahminleri ile büyük bir paralellik içinde olduğu görülür. Kuran'da bildirilen 6 günlük süreyi, 6 devre olarak da düşünebiliriz. Çünkü zamanın göreceliği dikkate alındığında, "gün" sadece bugünkü koşullarıyla, Dünya üzerinde algılanan 24 saatlik bir zaman dilimini ifade etmektedir. Ancak evrenin bir başka yerinde, bir başka zamanda ve koşulda, "gün" çok daha uzun sürelik bir zaman dilimidir. Nitekim bu ayetlerde (Secde Suresi, 4; Yunus Suresi, 3; Hud Suresi, 7; Furkan Suresi, 59; Hadid Suresi, 4; Kaf Suresi, 38; Araf Suresi, 54) geçen 6 gün (sitteti eyyamin) ifadesindeki "eyyamin" kelimesi, "günler" anlamının yanı sıra "çağ, devir, an, müddet" anlamlarına da gelmektedir. Evrenin ilk dönemlerinde, zaman bugün alışık olduğumuz akış hızından çok çok daha hızlı akmıştır. Bunun nedeni şudur: Big Bang anında evren çok küçük bir noktaya sıkıştırılmıştı. Bu büyük patlama anından bu yana evrenin genişlemesi ve evrenin hacminin gerilmesi, evrenin sınırlarını milyarlarca ışık yılı uzağa taşıdı. Nitekim Big Bang'den bu yana uzayın geriliyor olmasının evren saatinin üzerinde çok önemli sonuçları oldu. Big Bang anındaki enerji, evrensel saatin zaman akış hızını milyon kere milyon (1012) defa yavaşlatmıştır. Evren yaratıldığında, evrensel zamanın akış katsayısı -bugün algılandığı şekliyle- milyon kere milyon kat kadar daha büyüktü, yani zaman daha hızlı akmaktaydı. Dolayısıyla Dünya’da milyon kere milyon dakikayı yaşadığımız esnada, evrensel saat için yalnızca bir dakika geçmiş olur. 6 günlük zaman dilimi, zamanın göreceliği dikkate alınarak hesaplandığında, 6 milyon kere milyon (trilyon) güne denk gelmektedir. Çünkü evrensel saat, Dünya'daki saatin akış hızından milyon kere milyon daha hızlı akmaktadır. 6 trilyon günün karşılık geldiği yıl sayısı, yaklaşık olarak 16,427 milyardır. Bu rakam günümüzde evrenin tahmin edilen yaş aralığındadır. 6.000.000.000.000 gün / 365,25 = 16.427.104.723 yıl Diğer yandan yaratılışın 6 gününün her biri -bizim zaman algımızla- birbirlerinden farklı zamanlara karşılık gelmektedir. Bunun sebebi zamanın akış katsayısının evrenin genişlemesiyle ters orantılı olarak azalmasıdır. Big Bang'den itibaren evrenin büyüklüğü her ikiye katlandığında, zamanın akış katsayısı yarıya düşmüştür. Evren büyüdükçe, evrenin ikiye katlanma hızı da gittikçe artan bir şekilde yavaşladı. Bu genişleme oranı, Fiziksel Kozmolojinin Temelleri adlı ders kitaplarında anlatılan, dünyanın her yerinde yaygın olarak bilinen bilimsel bir gerçektir. Yaratılışın her gününü, Dünya zamanıyla hesapladığımızda karşımıza aşağıdaki durum çıkar: * Zamanın başladığı andan itibaren bakıldığında, yaratılışın 1. günü (1. devre) 24 saat sürmüştür. Ancak bu süre, bizim zamanı Dünya'da algıladığımız şekliyle 8 milyar yıla eşittir. * Yaratılışın 2. günü (2. devre) 24 saat sürmüştür. Ancak bu, bizim algılarımızla bir önceki günün yarısı kadar sürmüştür. Yani 4 milyar yıl. * 3. gün (3. devre) ise yine bir önceki gün olan 2. günün yarısı kadar sürmüştür. Yani 2 milyar yıl. * 4. gün (4. devre) 1 milyar yıl, * 5. gün (5. devre) 500 milyon yıl, * ve 6. gün (6. devre) 250 milyon yıl sürmüştür. * Sonuç: Yaratılışın 6 günü, yani 6 devresi, Dünya zamanı türünden toplandığı zaman, 15 milyar 750 milyon yıl bulunur. Bu rakam günümüzdeki tahminlerle büyük bir paralellik içindedir. Bu sonuç 21. yüzyıl biliminin ortaya koyduğu gerçeklerdir. Bilim, 1400 yıl önce Kuran'da haber verilmiş bir gerçeği bir kere daha tasdik etmektedir. Kuran ve bilim arasındaki bu uyum, Kuran'ın, herşeyi bilen ve yaratan Allah'ın vahyi olduğunun mucizevi kanıtlarından biridir. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 11 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 11 Mart , 2006 Siz ilk olarak kuran ve tevrattaki gökyüzünü yaratık denen ayetlerin tarihlerini araştırın, dört buçuk milyar sene öncesinden bahsediliyorsa eyvallah söyliyecek lafım yok, ama 11 bin sene evelden bahsediliyorsa söylenecek çok şey var. Kuran da anlatılan gün dünya günü ile hesaplanamaz. Dünya zamanı ile kavranabilmesi 6 gün olabilir. ve en son araştırmalara bakılınca dünya da ki yaşam tarihinin o kadar da eski olmayabileceği varsayılmaya başlandı. tamda sizin bahsettiğiniz sayıda yıl 11000... gelecek yıllar da yeni buluşlarla göreceksiniz gerçekleri. sabredin bizde sabrediyoruz. hakikatler bir bir ortaya çıkacak. Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 11 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 11 Mart , 2006 Kuranda anlatılan dünya günüyle hesaplanamaz demişiniz, kuran dünyaya hitab ettiğine göre böyle anlamamız gerekir aksi taktirde diyer ayetlerinde dünya anlayışına göre anlamamız gerekli. Uralda 120 milyon senelik yaşam ve haritalar bulundu bu kefi delil, her insanın anlayışına saygı duymakla beraber benim anlayışım 6 gün olayı nuh tufanına denk gelmesidir, güneş sistemimizdeki bir dengesizlik dünyamızı etkileyen çarpışma bir gezegenin parçalanıp astorit kuşağı oluşması ve bu dengeyi 6 gün surede yeniden oluşturulması gibi algılıyorum. Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 11 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 11 Mart , 2006 Kur'an'ın 6 günde yaratılma olayını Tevrat'dan nasıl aldığını gösterdik. Eski inanışları içinde barındıran Kur'an'ın, artık günümüz bilimsel gerçekleri ile uyuşmadığını gören bazı uyanıklar, Kur'an'ı bilimsel gerçeklere uyarlamaya çalışmaktadırlar. 6 gün olayı da bunlardan biridir. Ayette geçen "yevm" kelimesinin asıl anlamı "gün" dür. Hala kullanırız Yevmiye Ücreti (Günlük Ücret), Yevmiye Defteri (Günlük Defter) gibi kelimeleri. Ancak artık dünyanın öyle 6 günde oluşmadığını kabul etmek zorunda kalındığından anlamlar üzerinde oynanmaktadır. Yoksa daha düne kadar o "yevm" kelimesini kimsenin evre diye anladığı yoktu. Ancak bu durum bile onları kurtaramamaktadır. Zira bu durumda bile önce dünya 4 evrede (hadi öyle olsun) sonra da gökler (!) 2 evrede yaratılmıştır. Bunu görmezden gelen **********, utanmadan bir de Big Bang teorisini işin içine sokuyorlar. Halbuki Big Bang bunun tam tersini söyler.. Dünya Big Bang den milyarlarca yıl sonra oluşmuştur. Ama hedef kitle nasıl olsa bunu bilmemektedir. Ne Kur'an'ı okumuştur, ne de adı geçen Big Bang dan haberi vardır. Hedef kitle bu yutturmacaları Kur'an mucizesi olarak kabul eder. Aksi gösterildiğinde ise cevap veremez çünkü verilecek cevabı yoktur. İnancı için bu sahtekarlıklara sıkı sıkıya sarılacak, karşısındakini "Kur'an'ı anlayamayan, kulağı, kalbi mühürlenmişler" den sayacaktır. 7 kat gök için "Atmosfer tabakaları" derler, ancak "En yakın göğü yıldızlarla donattık" ayetini görmezden gelirler. Kimisi de Kur'an'ı haklı çıkarmak için "Ne biliyorsun belki gördüğümüz dışında 6 tane daha evren vardır" diyor. Halbu ki bilmiyor ki bu inanç da dünyanın düz olduğuna inanıldığı gibi, eski çağ insanlarının inancıdır. Dahası bize en uzak gök cismi 12 milyar ışık yılı uzaklıktadır ve evrenin her yerinde de yıldızlar vardır. Kısacası arkadaşlar Kur'an'da mucize diye bir şey yoktur. ******* ****** insanları aldatmak için uydurdukları safsatalar vardır. Biraz eğitim almış bir insan bunu kolaylıkla anlayacaktır. Bu safsataları H.Y ve onun yandaşları dışında bir yerde de göremezsiniz. (Zorunlu haller dışında. Mesela evrenin 6 günde yaratılmış olması) Bu gün evrim teorisine şiddetle karşı çıkanlar, yarın Kur'an'ı evrim teorisine uyarlamak zorunda kalacaklardır. Bu, ******* için hiç de zor olmayacaktır. Zira Kur'an'dan yalnızca bir kelime alarak koca evrim teorisini size Kur'an mucizesi diye sunabilirler. (Örnek : Demir için "indirdik" kelimesini alarak demirin dünyada bulunmadığı, yıldızlardan geldiği, bunun da Kur'an'da yazdığı ve bir mucize olduğu aldatmacası gibi)... Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 13 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 13 Mart , 2006 sayın yam yam siz anlamak istediğinizi anlıyorsunuz. Eğer Kuran nın eskilerin hikayesi olduğunu söylüyorsanız siz gerçekten hiç bir şey anlamamışsınız demektir. okumak ta bazen anlamak için yetmez. görmek istemeyen göze ışık ne yapsın. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 13 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 13 Mart , 2006 Kuranda anlatılan dünya günüyle hesaplanamaz demişiniz, kuran dünyaya hitab ettiğine göre böyle anlamamız gerekir aksi taktirde diyer ayetlerinde dünya anlayışına göre anlamamız gerekli. Uralda 120 milyon senelik yaşam ve haritalar bulundu bu kefi delil, her insanın anlayışına saygı duymakla beraber benim anlayışım 6 gün olayı nuh tufanına denk gelmesidir, güneş sistemimizdeki bir dengesizlik dünyamızı etkileyen çarpışma bir gezegenin parçalanıp astorit kuşağı oluşması ve bu dengeyi 6 gün surede yeniden oluşturulması gibi algılıyorum. Kuran insana hitap eder dünya ya değil. ve insan özellikleri dolayısıyla kavrama yeteneği olan ve buluşlar gerçekleştiren zeki bir canlıdır. Kuran da kıyamete kadar keşfedilecek bir kitaptır. içinde matematik, fizik, tarih, edebiyat gibi bilgiler barındırır. ve o kitabın asli orjini levhi mahfuztan bir kısım bilgidir. yani tamamı ve daha fazlası ilahi merkezdedir. yani arkadaşım Kuranın öyle bir dili vardır ki o bir insanın diliyle yazılamazlığının kanıtıdır ancak insana hitap etmesi dolayısıyla insanın anlaması ve yorumlaması mümkündür. aslında niyetiniz güzelse bu düşüncenizde bir sakınca yok yani anlamak için düşünmek gerekir. Kuran da sık sık (düşünmezmisiniz?) der. araştırın Kuranın veremeyeceği cevap yoktur ancak insanlar yetersiz kalabilirler. yani eğer siz kafanızdaki sorulara cevabı insanlardan bulamıyorsanız bu Kuranın eksikliği değildir ancak o insanın eksikliğidir. düşünen ve iyi niyetle anlamak isteyene Allah anlaması için yardım eder. umarım size de eder. saygılar Alıntı
Φ ....DAVET.... Gönderi tarihi: 13 Mart , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 13 Mart , 2006 İnsan yaşayabilmek için oksijen ve hava basıncına ihtiyaç duyar.soluk almamız ise havadaki oksijenin, akciğerlerimizdeki hava keseciklerine girmesiyle mümkün olur. Ancak yükseklere çıktıkça dünya nın atmosferi incelendiği için atmosfer basıncı, dolayısıyla da kan dolaşımına giren oksijen miktarı düşer.bunun sonucunda nefes almak zorlaşır. Akciğerin hava kesecikleri daralıp büzülürken, göğüs boğuluyormuş ve nefes alamıyormuş gibi olur.eğer kandaki oksijen vücudun ihtiyacı olandan daha az olursa, vücutta birtakım rahatsızlıklar ortaya çıkar. Aşırı yorgunluk, baş ağrısı, baş dönmesi, mide bulantısı ve muhakemenin bozulması gibi belirtiler yaşanır. Belli bir yüksekliğe ulaşıldığında ise insan için nefes almak artık imkansız hale gelir. Dolatısıyla bizim böyle bir yükseklikte yaşayabilmemiz için oksijen desteğine ve özel giysilere ihtiyacımız olur. Deniz seviyesinin 5.000-7.500 m yukarısında olan bir kişi, nefes alma güçlüğü nedeniyle komaya girebilir. Bu yüzden uçaklarda nefes almak için oksijen donanımıda mevcuttur. Uçaklar deniz seviyesinin 9.000-10.000 m yukarısında uçarken, kabinde hava basıncı düzenleyen özel sistemler vardır. Anoksiya olarak bilinen rahatsızlıklar da vücut dokularına oksijen girmemesinden kaynaklanır.bu oksijen eksikliği, 3.000-4.500 m yükseklikte meydana gelir. Kimi insanlar böyle bir ortamda bilinçlerini bile kaybedebilir, ancak hemen oksijen takviyesi yapıldığında hayatları kurtulabilir. Aşağıdaki ayette yapılan benzetmede bu fiziksel gerçeğe –yüksekliğin artmasıyla göğüste meydana gelen değişime –şöyle işaret edilmektedir. En’âm Sûresi 125 - Allah her kimi doğruya erdirmek isterse onun göğsünü İslâm’a açar. Kimi de saptırmak isterse, onun da göğsünü göğe çıkıyormuşçasına daraltır, sıkar. Allah inanmayanlara azap (ve sıkıntıyı) işte böyle verir. Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 13 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 13 Mart , 2006 sardunyan; her devrin anlayış durumları deyişik osmanlının zamanında her 50 senede lisan ve yazı anlayış deyişik olmuştur, buna görede 1400 senedeki anlayışları göz önünde bulundurmak lağzım, 50 sene evvelki aldığımız din bilgileri bu günle farklı. Alıntı
Φ hearten Gönderi tarihi: 13 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 13 Mart , 2006 Kur-an bilim kitabı değil, ansiklopedi hiç değil. Bu zihniyetle ele alırsanız oturduğunuz yerde sayıp durursunuz hani bu bilim niye yok, o niye yazmıyo vs. diyerek... Kur-an alemleri yaratan tek yaratıcının, Allah' ın kelamıdır... Şüphesiz yeryüzünde ne olup ne bittiğini en iyi onu yaratan bilir. Kur-an bilimsel verileri açıklamak için inmemiştir. İnsanlara doğru yolu göstermek için inmiştir. Bilimsel birtakım verilerin içerisinde olması onun Allah' ın kelamı olduğunun, gizliyi açığa çıkarmış olduğunun kanıtıdır... Alıntı
Φ doğrucu davut Gönderi tarihi: 14 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 14 Mart , 2006 . En’âm Sûresi 125 - Allah her kimi doğruya erdirmek isterse onun göğsünü İslâm’a açar. Kimi de saptırmak isterse, onun da göğsünü göğe çıkıyormuşçasına daraltır, sıkar. Allah inanmayanlara azap (ve sıkıntıyı) işte böyle verir. Allah, her kimi doğru yola erdirmek isterse, onun gönlünü islama açar. Her kimi de sapıklığa bırakmak isterse onun kalbini daraltır, öyle sıkıştırır ki, sanırsın öfkesinden göğe çıkacak. Allah imana gelmeyenleri o murdarlık içinde hep böyle bırakır Allah her kimi doğru yola iletmek dilerse onun gönlünü açar, kendini Allah'a versin diye. Sonra herkimi de sapkınlıkta bırakmak dilerse onun da gönlünü daraltır. Öyle ki sıkıntısından göklere yerinden fırlar gibi olur. Allah inanmıyanların üzerine işte böyle gönderir Those whom Allah (in his plan) willeth to guide, he openeth their breast to Islam; those whom he willeth to leave straying, he maketh their breast close and constricted, as if they had to climb up to the skies: thus doth Allah (heap) the penalty on those who refuse to believe. Yukardakilerle sizin tercüme arasında çok fark var. Bunun yaşar nuri takımları daha çok yapıyor. Kuran cahil araplara anlasınlar öğrensinler diye açık olarak gönderildiğini iddia ediyor 1400 yıl önceden. Bırakın kendi foksiyonu nu yerine getirsin. Öküz altında buzağı aramaya kitabı tahribe gerek yok. Kuran bir ilim ve teknik kitabı değildir. O devrin insanlarına menkibeler masallarla gelmiş geçmişi anlatan yapması ve yapmaması gerekenleri tadat eden bir kitaptır. Ayrıca Kuarnda Hz. muhammede ait hiç bir Mucizeden bahsedilmez. Sadece musa ve İsanın mucilerinden bahsedilir. Alıntı
Φ hearten Gönderi tarihi: 14 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 14 Mart , 2006 Bırakın kendi foksiyonu nu yerine getirsin. Öküz altında buzağı aramaya kitabı tahribe gerek yok. Kuran bir ilim ve teknik kitabı değildir. Tebrikler... Alıntı
Φ ....DAVET.... Gönderi tarihi: 14 Mart , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 14 Mart , 2006 Allah, her kimi doğru yola erdirmek isterse, onun gönlünü islama açar. Her kimi de sapıklığa bırakmak isterse onun kalbini daraltır, öyle sıkıştırır ki, sanırsın öfkesinden göğe çıkacak. Allah imana gelmeyenleri o murdarlık içinde hep böyle bırakır Allah her kimi doğru yola iletmek dilerse onun gönlünü açar, kendini Allah'a versin diye. Sonra herkimi de sapkınlıkta bırakmak dilerse onun da gönlünü daraltır. Öyle ki sıkıntısından göklere yerinden fırlar gibi olur. Allah inanmıyanların üzerine işte böyle gönderir Those whom Allah (in his plan) willeth to guide, he openeth their breast to Islam; those whom he willeth to leave straying, he maketh their breast close and constricted, as if they had to climb up to the skies: thus doth Allah (heap) the penalty on those who refuse to believe. Yukardakilerle sizin tercüme arasında çok fark var. Bunun yaşar nuri takımları daha çok yapıyor. Kuran cahil araplara anlasınlar öğrensinler diye açık olarak gönderildiğini iddia ediyor 1400 yıl önceden. Bırakın kendi foksiyonu nu yerine getirsin. Öküz altında buzağı aramaya kitabı tahribe gerek yok. Kuran bir ilim ve teknik kitabı değildir. O devrin insanlarına menkibeler masallarla gelmiş geçmişi anlatan yapması ve yapmaması gerekenleri tadat eden bir kitaptır. Ayrıca Kuarnda Hz. muhammede ait hiç bir Mucizeden bahsedilmez. Sadece musa ve İsanın mucilerinden bahsedilir. Örnek verdiğiniz tercümeleri iyice kontrol edin! Diyanet işleri başkanlığını Y.N takımı yaptınız. Buyurun Elmalılı Hamdi Yazır çevirisi Cevap verin E.H.Yazır kimin takımında, kimin adamı?? En’am suresi 125-Allah kimi hidayete erdirmek isterse, onun gönlünü İslam’a açar. Kimide saptırmak isterse, sanki göğe yükseliyormuş gibi, göğsünü dar ve sıkıntılı yapar. Allah inanmayanları işte böyle pislik içinde bırakır. Kur’an sadece Araplara gönderilmemiştir. Onu kabul eden herkes için geçerlidir. En’âm Sûresi 90 - İşte, o peygamberler, Allah’ın doğru yola ilettiği kimselerdir. (Ey Muhammed!) Sen de onların tuttuğu yola uy. De ki: “Bu tebliğe karşı sizden bir ücret istemiyorum. O (Kur’an), bütün âlemler için ancak bir uyarıdır.” En’âm Sûresinin 92 . Ayetinde İşte bu (Kur’an) da, bereket kaynağı, kendinden öncekileri (ilahi kitapları) tasdik eden ve şehirler anasını (Mekke’yi) ve bütün çevresini (tüm insanlığı) uyarasın diye indirdiğimiz bir kitaptır. Ahirete iman edenler, ona da inanırlar.Onlar namazlarını vaktinde kılarlar. DİPNOT : ________________________________________ 18 - Bu sûrenin 90. âyetinde ifade edildiği üzere, İslam evrensel bir dindir. Dolayısıyla, Mekke civarındaki insanlar ifadesi tüm dünya insanlığını kapsar. Öküz altında buzağı aramak…… Biz Kur’an’da çirkinlik ya da ayetlerin altında fesat aramıyoruz ki, öküz altında buzağı aramak bize layık olsun.bu deyim fesatlık için söylenir, farkında mısınız? Kur’an hiçbir şekilde tahrif edilemez, kıyamete kadar hükmü geçerlidir, tahrif edilebilecek bir şeyin hükmü ne kadar geçerli olur?? Kur’an sadece ilim teknik kitabı değildir, böyle düşündüğümüzü nerden çıkardınız?? O devrin insanlarına………… Menkıbeler masallarla………… Siz Kur’an’ı bir roman ya da kitaplığınızda bulunan herhangi bir kitap mı sandınız?????????? “ayrıca Kur’an’da hz. Muhammet’e ait hiçbir mucizeden bahsedilmez.sadece Musa ve İsa’nın mucizelerinden bahsedilir”demişsiniz. Bakın o örnek verdiğiniz deyim kime layık.. Tebrikler... Kur'an'a "sadece bilim kitabıdır" demek onu "HAŞA" küçümsemektir.Kimse böyle birşey söylemedi. sadece bu topicte anlatılan, ayetlerin işaret ettiği bilimsel gerçeklerdir.umarım artık anlaşılmıştır. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 14 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 14 Mart , 2006 sardunyan; her devrin anlayış durumları deyişik osmanlının zamanında her 50 senede lisan ve yazı anlayış deyişik olmuştur, buna görede 1400 senedeki anlayışları göz önünde bulundurmak lağzım, 50 sene evvelki aldığımız din bilgileri bu günle farklı. işte bu da gelişimin ta kendisidir. dil gelişir yorum gelişir anlayış gelişir. dün anlaşılması gerek anlaşılmıştır bugünde anlaşılacaktır yarında. bu Kuranın değişkenliğini değil ancak zaman ve insan üstü oluşunu ispatlar. saygılar Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 14 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 14 Mart , 2006 Örnek verdiğiniz tercümeleri iyice kontrol edin! Diyanet işleri başkanlığını Y.N takımı yaptınız. Buyurun Elmalılı Hamdi Yazır çevirisi Cevap verin E.H.Yazır kimin takımında, kimin adamı?? En’am suresi 125-Allah kimi hidayete erdirmek isterse, onun gönlünü İslam’a açar. Kimide saptırmak isterse, sanki göğe yükseliyormuş gibi, göğsünü dar ve sıkıntılı yapar. Allah inanmayanları işte böyle pislik içinde bırakır. Kur’an sadece Araplara gönderilmemiştir. Onu kabul eden herkes için geçerlidir. En’âm Sûresi 90 - İşte, o peygamberler, Allah’ın doğru yola ilettiği kimselerdir. (Ey Muhammed!) Sen de onların tuttuğu yola uy. De ki: “Bu tebliğe karşı sizden bir ücret istemiyorum. O (Kur’an), bütün âlemler için ancak bir uyarıdır.” En’âm Sûresinin 92 . Ayetinde İşte bu (Kur’an) da, bereket kaynağı, kendinden öncekileri (ilahi kitapları) tasdik eden ve şehirler anasını (Mekke’yi) ve bütün çevresini (tüm insanlığı) uyarasın diye indirdiğimiz bir kitaptır. Ahirete iman edenler, ona da inanırlar.Onlar namazlarını vaktinde kılarlar. DİPNOT : ________________________________________ 18 - Bu sûrenin 90. âyetinde ifade edildiği üzere, İslam evrensel bir dindir. Dolayısıyla, Mekke civarındaki insanlar ifadesi tüm dünya insanlığını kapsar. Öküz altında buzağı aramak…… Biz Kur’an’da çirkinlik ya da ayetlerin altında fesat aramıyoruz ki, öküz altında buzağı aramak bize layık olsun.bu deyim fesatlık için söylenir, farkında mısınız? Kur’an hiçbir şekilde tahrif edilemez, kıyamete kadar hükmü geçerlidir, tahrif edilebilecek bir şeyin hükmü ne kadar geçerli olur?? Kur’an sadece ilim teknik kitabı değildir, böyle düşündüğümüzü nerden çıkardınız?? O devrin insanlarına………… Menkıbeler masallarla………… Siz Kur’an’ı bir roman ya da kitaplığınızda bulunan herhangi bir kitap mı sandınız?????????? “ayrıca Kur’an’da hz. Muhammet’e ait hiçbir mucizeden bahsedilmez.sadece Musa ve İsa’nın mucizelerinden bahsedilir”demişsiniz. Bakın o örnek verdiğiniz deyim kime layık.. Kur'an'a "sadece bilim kitabıdır" demek onu "HAŞA" küçümsemektir.Kimse böyle birşey söylemedi. sadece bu topicte anlatılan, ayetlerin işaret ettiği bilimsel gerçeklerdir.umarım artık anlaşılmıştır. davet haklısın sadece ilim kitabı değildir. Bilimin her dalını anlatan ve hz.muhammetin gerçek mucizesidir. Kuran dan daha büyük bir mucize de yoktur zaten. Kuran bilim kitabı değildir diyenlere diyorum ki ilimi yaratanın gönderdiği kitap nasıl olurda sizce içince ilimi barındırmaz. siz Kuranı hem anlayamadığınızı gösterip hemde onu eskilerin hikayesi gibi tanıtmayı istiyorsunuz. Oysa o ilimin de ta kendisidir. Allah'tan daha mı iyi ilim sahibisiniz.onun gönderdiği kitabı o ilim kitabı değildir diyecek cürreti gösteriyorsunuz. Dağların sabit olmadığından bahseden güneşin ve ayın belli bir yörüngede hareket ettiğini söyleyen gece ve gündüzün birbiri ardınca nasıl oluştuğunu anlatan kitapta ilim yok ha... çok ama çok yanılıyorsunuz. oku... yaratan rabbinin adıyla oku... Alıntı
Φ doğrucu davut Gönderi tarihi: 15 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 15 Mart , 2006 davet haklısın sadece ilim kitabı değildir. Bilimin her dalını anlatan ve hz.muhammetin gerçek mucizesidir. Kuran dan daha büyük bir mucize de yoktur zaten. Kuran bilim kitabı değildir diyenlere diyorum ki ilimi yaratanın gönderdiği kitap nasıl olurda sizce içince ilimi barındırmaz. siz Kuranı hem anlayamadığınızı gösterip hemde onu eskilerin hikayesi gibi tanıtmayı istiyorsunuz. Oysa o ilimin de ta kendisidir. Allah'tan daha mı iyi ilim sahibisiniz.onun gönderdiği kitabı o ilim kitabı değildir diyecek cürreti gösteriyorsunuz. Dağların sabit olmadığından bahseden güneşin ve ayın belli bir yörüngede hareket ettiğini söyleyen gece ve gündüzün birbiri ardınca nasıl oluştuğunu anlatan kitapta ilim yok ha... çok ama çok yanılıyorsunuz. oku... yaratan rabbinin adıyla oku... "Bilimin her dalını anlatan ve hz.muhammetin gerçek mucizesidir. Kuran dan daha büyük bir mucize de yoktur zaten." Kuran Hz. muhammedin eserimi ki onun mucizesi polsun. Eğer böyle dersen Kuranı Muhammet yazdı diyenlere hak vermiş olursun. Mucizenin manası kişiler tarafından gerçekleştirilen olagan dışı olaydır. Muhammedin mucizesi olacak olay o tarfından gerçekleştirilmiş olması gerek. "ke ennema yessa'adü fis sema' " Enam 125 de ki ayete dönersek. Ayetin gerçeğinde de Kalbini ölyle sıkıştırır ki insan göge fırlayacakmış gibi olur demektedir. Ayeti yamularak bir yere vamak gizli formuller icat etmek ki,mseye bir şey getirmez ve Kuran böyle yalanla yüceltilmez. Enam 92. "İşte bu (Kur'an), önündekileri doğrulayıcı ve şehirler anası (Mekke) ile çevresindekilerini uyarıp-korkutman için indirdiğimiz kutlu Kitaptır. " "Dolayısıyla, Mekke civarındaki insanlar ifadesi tüm dünya insanlığını kapsar." Mekke ve civarı mekke ve civarını kapsar. insanlığı kapsamaz. Burada uyarmadan kasıt sadece uyarmak değil Allahın gazabı anlatılarak aynı zamanda korkutmak korku salmak manasındadır. mekke ve civarındakileri korkutmayı amaçlamaktadır. Alıntı
Φ hearten Gönderi tarihi: 15 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 15 Mart , 2006 Kuran Hz. muhammedin eserimi ki onun mucizesi polsun. Eğer böyle dersen Kuranı Muhammet yazdı diyenlere hak vermiş olursun. Muhammed ümmi bir peygamberdir bu mucize olması için yeterli bir sebep değilmi? Mucizenin manası kişiler tarafından gerçekleştirilen olagan dışı olaydır. Muhammedin mucizesi olacak olay o tarfından gerçekleştirilmiş olması gerek. Ayrıca Kuarnda Hz. muhammede ait hiç bir Mucizeden bahsedilmez. Sadece musa ve İsanın mucilerinden bahsedilir. yukarıdaki cümleyi sarfeden sensin. musa ve isanın mucizeleri olduğunu düşünüyorsun o halde... bu, mucize tanımı için yaptığın cümleyle çelişmez mi? kendinle çelişme.... Evet Kur-an' ın meydana çıkışı Hz. Muhammed tarafından gerçekleştirilmiştir zaten... Kur-an Allah' ın kelamıdır ve Allah vasıtası ile Hz. Muhammed tarafından insanlığa sunulmuştur.... "ke ennema yessa'adü fis sema' " Enam 125 de ki ayete dönersek. Ayetin gerçeğinde de Kalbini ölyle sıkıştırır ki insan göge fırlayacakmış gibi olur demektedir. Ayeti yamularak bir yere vamak gizli formuller icat etmek ki,mseye bir şey getirmez ve Kuran böyle yalanla yüceltilmez. yalanla yüceltilemeyecek Kur-an yalanlada aşağılanamayacak bunuda idrak edeebilseydin keşke... Mekke ve civarı mekke ve civarını kapsar. insanlığı kapsamaz. Burada uyarmadan kasıt sadece uyarmak değil Allahın gazabı anlatılarak aynı zamanda korkutmak korku salmak manasındadır. mekke ve civarındakileri korkutmayı amaçlamaktadır. Hz. Muhammed sadece Mekke ve civarına gönderilmemiş bir peygamber, Kur-an sadece Mekke ve civarını ilgilendiren bir kitap olmadığı gibi Mekke civarı kavramıda sadece kendi çevresini kapsamamaktadır. Eğer durum böyle olsaydı araplara gelen bir din olduğunu kabul edip burda tartışma gereği duymazdık... Korku kelimesini nerden çıkardınız anlayamadım... hadi diyelimki korku kelimesi ayetin içeriğinde gerçektende mevcut. Müslümanların Allah' ın gazabından korktuklarını nerden çıkardınız? müslüman olan Allah' tan korkar elbette fakat gazabı sizin bildiğiniz şekilde felaketlere uğramak değildir. Allah' ın bizi terketmesi ve kul olarak kabul etmeyip gönlümüzü ve gözümüzü mühürlümesi bizim için en büyük gazaptır. Aşık olduğun kızı kaybetmekten korkmazmısınız siz? felaketlerden korkan sizsiniz... neden Allah' ın gazabıyla ilgileniyorsunuz? Rahmetim gazabımı geçmiştir demiş Allahu Teala... rahmetiyle ilgilenin, pozitif bakın... Alıntı
Φ ....DAVET.... Gönderi tarihi: 15 Mart , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 15 Mart , 2006 Muhammed ümmi bir peygamberdir bu mucize olması için yeterli bir sebep değilmi? Ayrıca Kuarnda Hz. muhammede ait hiç bir Mucizeden bahsedilmez. Sadece musa ve İsanın mucilerinden bahsedilir. yukarıdaki cümleyi sarfeden sensin. musa ve isanın mucizeleri olduğunu düşünüyorsun o halde... bu, mucize tanımı için yaptığın cümleyle çelişmez mi? kendinle çelişme.... Evet Kur-an' ın meydana çıkışı Hz. Muhammed tarafından gerçekleştirilmiştir zaten... Kur-an Allah' ın kelamıdır ve Allah vasıtası ile Hz. Muhammed tarafından insanlığa sunulmuştur.... yalanla yüceltilemeyecek Kur-an yalanlada aşağılanamayacak bunuda idrak edeebilseydin keşke... Hz. Muhammed sadece Mekke ve civarına gönderilmemiş bir peygamber, Kur-an sadece Mekke ve civarını ilgilendiren bir kitap olmadığı gibi Mekke civarı kavramıda sadece kendi çevresini kapsamamaktadır. Eğer durum böyle olsaydı araplara gelen bir din olduğunu kabul edip burda tartışma gereği duymazdık... Korku kelimesini nerden çıkardınız anlayamadım... hadi diyelimki korku kelimesi ayetin içeriğinde gerçektende mevcut. Müslümanların Allah' ın gazabından korktuklarını nerden çıkardınız? müslüman olan Allah' tan korkar elbette fakat gazabı sizin bildiğiniz şekilde felaketlere uğramak değildir. Allah' ın bizi terketmesi ve kul olarak kabul etmeyip gönlümüzü ve gözümüzü mühürlümesi bizim için en büyük gazaptır. Aşık olduğun kızı kaybetmekten korkmazmısınız siz? felaketlerden korkan sizsiniz... neden Allah' ın gazabıyla ilgileniyorsunuz? Rahmetim gazabımı geçmiştir demiş Allahu Teala... rahmetiyle ilgilenin, pozitif bakın... bu sözlerin üstüne söyleyecek başka söz yok davet haklısın sadece ilim kitabı değildir. Bilimin her dalını anlatan ve hz.muhammetin gerçek mucizesidir. Kuran dan daha büyük bir mucize de yoktur zaten. Kuran bilim kitabı değildir diyenlere diyorum ki ilimi yaratanın gönderdiği kitap nasıl olurda sizce içince ilimi barındırmaz. siz Kuranı hem anlayamadığınızı gösterip hemde onu eskilerin hikayesi gibi tanıtmayı istiyorsunuz. Oysa o ilimin de ta kendisidir. Allah'tan daha mı iyi ilim sahibisiniz.onun gönderdiği kitabı o ilim kitabı değildir diyecek cürreti gösteriyorsunuz. Dağların sabit olmadığından bahseden güneşin ve ayın belli bir yörüngede hareket ettiğini söyleyen gece ve gündüzün birbiri ardınca nasıl oluştuğunu anlatan kitapta ilim yok ha... çok ama çok yanılıyorsunuz. oku... yaratan rabbinin adıyla oku... Alıntı
Φ doğrucu davut Gönderi tarihi: 16 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 16 Mart , 2006 Muhammed ümmi bir peygamberdir bu mucize olması için yeterli bir sebep değilmi? Elbette değil. Muhammedi peygamber yapan Allahtır. Mucize i,se mucize Allaha aittir. Muhammedi Muhammet yapan Muhammet değilki bu muhammedin mucizesi olsun. musa ve isanın mucizeleri olduğunu düşünüyorsun o halde... bu, mucize tanımı için yaptığın cümleyle çelişmez mi? kendinle çelişme.... Musa ve isnaın mucizeleri ver . bastonu attı yılan oldu, veya ölüyü diriltti diye. Ama Muhammedin böyle bir mucizesi yok. Evet Kur-an' ın meydana çıkışı Hz. Muhammed tarafından gerçekleştirilmiştir zaten... Hayır haşa Kuran Hz. muhammet tarafından gerçekleştirilmemiştir. Hz. Muhammed sadece Mekke ve civarına gönderilmemiş bir peygamber Olurmu canım Kuarn öyle demiyor . Sen Kurandan iyimi bileceksin. İşte bu (Kur’an) da, bereket kaynağı, kendinden öncekileri (ilahi kitapları) tasdik eden ve şehirler anasını (Mekke’yi) ve bütün çevresini (tüm insanlığı) uyarasın diye indirdiğimiz bir kitaptır. Ahirete iman edenler, ona da inanırlar.Onlar namazlarını vaktinde kılarlar. Yalan ve tahrif böyle olur. ne zamandan beri mekke ve çevresi Tüm İnsanlık oluyor. Parantezle eklenen yalan. Alıntı
Φ hearten Gönderi tarihi: 16 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 16 Mart , 2006 Elbette değil. Muhammedi peygamber yapan Allahtır. Mucize i,se mucize Allaha aittir. Muhammedi Muhammet yapan Muhammet değilki bu muhammedin mucizesi olsun. Peki musa ve isanın mucizelerini kabul ederken, musanın ve isanın kendi kendilerini meydana getirdiklerini ve bunun içinde mucizelerin kendilerine ait olduğunu mu düşünüyorsun? Şuna karar vermelisin; sen isa ve musanın mucizesi olduğuna inanıyormusun? Musa ve isnaın mucizeleri ver . bastonu attı yılan oldu, veya ölüyü diriltti diye. Ama Muhammedin böyle bir mucizesi yok. Kamer Suresinin il ayetlerini okursan var olduğunu görürsün. Mucize çok sevgili arkadaşım fakat gören göz yok... Ay yarılması hadisesini incele... Hayır haşa Kuran Hz. muhammet tarafından gerçekleştirilmemiştir. Elbette öyle aksini iddia eden kim? Kelime oyunu oynamayalım diye uyarıda bulunmuştum dikkate almalısın... İşte bu (Kur’an) da, bereket kaynağı, kendinden öncekileri (ilahi kitapları) tasdik eden ve şehirler anasını (Mekke’yi) ve bütün çevresini (tüm insanlığı) uyarasın diye indirdiğimiz bir kitaptır. Ahirete iman edenler, ona da inanırlar.Onlar namazlarını vaktinde kılarlar. Yalan ve tahrif böyle olur. ne zamandan beri mekke ve çevresi Tüm İnsanlık oluyor. Parantezle eklenen yalan. yanlış üzerinde inat ettiğin için devamlı kendinle çelişiyorsun. hadi diyelimki parantezlere bakarak konuşacağız. farkındaysan konu üzerine iki parantez var birisi mekke diğeri tüm insanlık. çıkar parantezleri tekrar oku; İşte bu (Kur’an) da, bereket kaynağı, kendinden öncekileri (ilahi kitapları) tasdik eden ve şehirler anasını ve bütün çevresini uyarasın diye indirdiğimiz bir kitaptır. Bütün çevresi bütün dünya anlamına gelir. sadece bir kavme, bir topluluğa inmiş bir dinden söz edilebilirmi? böyle birşeyin din olduğu iddia edilebilir mi? Alıntı
Φ ....DAVET.... Gönderi tarihi: 16 Mart , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 16 Mart , 2006 Elbette değil. Muhammedi peygamber yapan Allahtır. Mucize i,se mucize Allaha aittir. Muhammedi Muhammet yapan Muhammet değilki bu muhammedin mucizesi olsun. Musa ve isnaın mucizeleri ver . bastonu attı yılan oldu, veya ölüyü diriltti diye. Ama Muhammedin böyle bir mucizesi yok. Hayır haşa Kuran Hz. muhammet tarafından gerçekleştirilmemiştir. Olurmu canım Kuarn öyle demiyor . Sen Kurandan iyimi bileceksin. İşte bu (Kur’an) da, bereket kaynağı, kendinden öncekileri (ilahi kitapları) tasdik eden ve şehirler anasını (Mekke’yi) ve bütün çevresini (tüm insanlığı) uyarasın diye indirdiğimiz bir kitaptır. Ahirete iman edenler, ona da inanırlar.Onlar namazlarını vaktinde kılarlar. Yalan ve tahrif böyle olur. ne zamandan beri mekke ve çevresi Tüm İnsanlık oluyor. Parantezle eklenen yalan. yalan mı?? tahrif mi???siz Kur'an''a yalan eklenebileceğini ve tahrif edilebileceğini mi sanıyorsunuz??? yalan ve tahrif derken Allah'a, Kur'an'a ve insanlara iftira ettiğinizin farkındamısınız??? "tabiki YÜCE RAB ve O NUN KELAMI, siz ve sizin gibilerin sözlerinden uzaktır" HİCR SÛRESİ 9.Şüphesiz o zikri (Kur’an’ı) biz indirdik biz! Onun koruyucusu da elbette biziz. Kehf Sûresinin 27 . Ayetinde Rabbinin kitabından sana vahyedileni oku. O’nun kelimelerini değiştirecek hiçbir kimse yoktur. O’ndan başka asla bir sığınak da bulamazsın. siz Kur'an'ın sadece araplara gönderildiğini iddia ediyorsunuz. En’âm Sûresinin 90 . Ayetinde İşte, o peygamberler, Allah’ın doğru yola ilettiği kimselerdir. (Ey Muhammed!) Sen de onların tuttuğu yola uy. De ki: “Bu tebliğe karşı sizden bir ücret istemiyorum. O (Kur’an), bütün âlemler için ancak bir uyarıdır.” cevap verin bu ayetteki "bütün alemler için ancak bir uyarıdır" cümlesinden kasıt nedir?? Sebe’ Sûresinin 28 . Ayetinde Biz seni ancak bütün insanlara müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. Fakat insanların çoğu bilmezler. bütün insanlardan kasıt size göre sadece araplar mı??? EN'ÂM SÛRESİ 19.De ki: “Şahitlik bakımından hangi şey daha büyüktür?” De ki: “Allah benimle sizin aranızda şahittir. İşte bu Kur’an bana, onunla sizi ve eriştiği herkesi uyarayım diye vahyolundu. Gerçekten siz mi Allah ile beraber başka ilahlar olduğuna şahitlik ediyorsunuz?” De ki: “Ben şahitlik etmem. O, ancak tek bir ilahtır ve şüphesiz ben sizin Allah’a ortak koştuğunuz şeylerden uzağım.” Kur'an bana, onunla sizi ve eriştiği herkesi......bu ayet size ne ifade ediyor??? KEHF SÛRESİ 2,3,4.(Allah onu), katından gelecek şiddetli bir azap ile (inanmayanları) uyarmak, salih ameller işleyen mü’minleri, içlerinde ebedi olarak kalacakları güzel bir mükâfat (cennet) ile müjdelemek ve “Allah bir çocuk edindi” diyenleri de uyarmak için dosdoğru bir kitap kıldı. sadece araplara gönderilmediği apaçık ortada.. Alıntı
Φ doğrucu davut Gönderi tarihi: 17 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 17 Mart , 2006 siz Kur'an'ın sadece araplara gönderildiğini iddia ediyorsunuz. Haşa bizim ne hattimize Kuran iddia ediyor., Dediğimiz halde niye bu soruyun tazıyorsun. okuman yazman yokmu ?. İşte ayeti. "İşte bu (Kur’an) da, bereket kaynağı, kendinden öncekileri (ilahi kitapları) tasdik eden ve şehirler anasını ve bütün çevresini uyarasın diye indirdiğimiz bir kitaptır." Bu ayetteki şehirlerin anası MEKKE ve çevresi dir. Mekkenin çevresi de Dünya değildir elbet. Çevresinden de arap ulusunun bulundığu arabistan dır kastedilen. Kamer Suresinin il ayetlerini okursan var olduğunu görürsün. Mucize çok sevgili arkadaşım fakat gören göz yok... Ay yarılması hadisesini incele... Ayın yarılması ayeti bir yarılmayı değil gelecekte gıyamette yarılacağını anlıyor. Yani gıyamet belirtisi olarak anlatılıyor. Demekki ikisi arasındaki farkı dahi ayıramayacak haldesin. Mucize olmuş bitmiş iştir. Ayın yarılması ise gıyamette olacak iştir. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 17 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 17 Mart , 2006 "Bilimin her dalını anlatan ve hz.muhammetin gerçek mucizesidir. Kuran dan daha büyük bir mucize de yoktur zaten." Kuran Hz. muhammedin eserimi ki onun mucizesi polsun. Eğer böyle dersen Kuranı Muhammet yazdı diyenlere hak vermiş olursun. Mucizenin manası kişiler tarafından gerçekleştirilen olagan dışı olaydır. Muhammedin mucizesi olacak olay o tarfından gerçekleştirilmiş olması gerek. " Konuların manalarını saptırmak konusunda uzmansınız. Sizce mucizeleri kimler gösterir peygamberler değil mi? Tabii ki Allah'ın izniyle. Ve Kuran Hz.Muhammetin (s.a.v) getirdiği en büyük mucizedir. Siz bu yazıdan Kuran Hz. Muhammedin mucizesidir manasını mı anlıyorsunuz yoksa kasten mi öyle yapıyorsunuz. Vahiy kime geldi? Kim tarafından geldi? Kuran kime indirildi? Ve onu insanlara kim okudu? İlk kez Hz. Muhammedin ağzından bu ayetleri duyanlar tabii ki ona Hz. Peygamberin mucizesi derler normali de budur. O okudu ve ona indirildi diğer peygamberlere de mucizeler göstermeleri için özel bir güç indirildiği gibi. Hz. Muhammede geleceğin diliyle bile anlaşılacak çok güçlü bir kitap indirildi. Ve bu mucizedir. Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 17 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 17 Mart , 2006 HZ.Muhamed de mirac a çıktı buda mucize deyilmi. Alıntı
Φ ....DAVET.... Gönderi tarihi: 17 Mart , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 17 Mart , 2006 Haşa bizim ne hattimize Kuran iddia ediyor., Dediğimiz halde niye bu soruyun tazıyorsun. okuman yazman yokmu ?. İşte ayeti. "İşte bu (Kur’an) da, bereket kaynağı, kendinden öncekileri (ilahi kitapları) tasdik eden ve şehirler anasını ve bütün çevresini uyarasın diye indirdiğimiz bir kitaptır." Bu ayetteki şehirlerin anası MEKKE ve çevresi dir. Mekkenin çevresi de Dünya değildir elbet. Çevresinden de arap ulusunun bulundığu arabistan dır kastedilen. Ayın yarılması ayeti bir yarılmayı değil gelecekte gıyamette yarılacağını anlıyor. Yani gıyamet belirtisi olarak anlatılıyor. Demekki ikisi arasındaki farkı dahi ayıramayacak haldesin. Mucize olmuş bitmiş iştir. Ayın yarılması ise gıyamette olacak iştir. kesinlikle sizin haddinize değil fakat, haddinizi aşmışsınız. haklısınız soru yazmamam gerekiyor çünkü ayetlerle ilgili, yazdığım hiçbir soruya yanıt veremiyorsunuz ve hala Kur'an'ın evrensel olmadığını iddia ediyorsunuz. yine de bir önceki iletimde sormuş olduğum sorulara cevap verirseniz sevinirim. okumam yazmam tabiki var, olmasaydı sizinle yazışabilir miydim?????? Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.