Zıplanacak içerik

Featured Replies

Gönderi tarihi:

TSK’dan elinizi çekin!

BAŞBUĞ, ‘belge’ denen kağıt parçasını kampanya aracı yapanlara sert çıktı: Komutanı olarak açıkça söylüyorum ki, artık TSK üzerinden elinizi çekin, TSK üzerinden kendinizi siyasi tanımlama gayretlerinden vazgeçin. TSK’ya karşı medya üzerinden, asimetrik bir psikolojik harekat yürütmeye son verin.

 

 

 

 

Kim yaptı ve amacı ne?

BU kağıt parçasının kimler tarafından ne amaçla hazırlandığının ortaya çıkarılması görevi, devletin istihbarat organları ile ilgili yargı organlarına düşüyor. Biz bu ’belge’nin kimler tarafından ve ne maksatla hazırlandığının ortaya çıkarılmasını istiyoruz İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan...

 

 

 

 

Konu MGK’ya gelecek

TSK, kendisine yönelik psikolojik harekata kamuoyu önünde cevap vermekten kaçınıyor. TSK üzerinden oynanan oyunlar, kararlılığımızı etkileyemez. Kimse tahriklere kapılmamızı beklemesin. Yasal platformda konuşuruz. Son olayları da önümüzdeki hafta MGK toplantısı gündemine getireceğiz.

 

 

 

 

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, hiçbir belge olmadan, sadece iddia ve dedikodularla hareket etmeyeceklerinin altını çizdi: Cadı avı başlatmamızı beklemeyin!

 

 

 

 

Asker mesaj verdi

Genelkurmay Başkanlığı Karargahı’ndaki İnönü Salonu’nda yapılan toplantıya tüm Kuvvet Komutanları’nın yanı sıra Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Hasan Iğsız, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Atila Işık ve yaklaşık 30 general katıldı.

 

 

 

TARAF GAZETESİNDE YAYINLANAN BELGEYE ‘KAĞIT PARÇASI’ DEDİ VE YÜKLENDİ...

 

 

 

Ordu ile millet arasına fitne sokmak istiyorlar

Orgeneral İlker Başbuğ, Genelkurmay tarafından hazırlandığı iddia edilen “darbe planı” tartışmalarına sert tepki gösterdi

 

 

 

Genelkurmay Başkanı, iddiaların TSK’ya karşı örgütlü şekilde yürütülen asimetrik

bir psikolojik harekat olduğunu söyledi

 

 

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Taraf gazetesi tarafından yayınlanan ve TSK tarafından hazırlandığı iddia edilen “AKP’yi ve Gülen’i bitirme Planı” olarak adlandırılan belge ile ilgili sert açıklamalarda bulundu. gazete de yayınlanan belge “kağıt parçası” diyen Başbuğ, Ümraniye davasını yürüten Cumhuriyet savcılarına da “Bu belgeleri kim ne maksatla hazırladıysa ortaya çıkarın çağrısında bulundu. Başbuğ satır başları ile şunları kaydetti:

 

Boşuna enerji harcadık

* Türkiye neredeyse iki haftadır Genelkurmay Askeri Savcılığının soruşturması neticesinde ulaşmış olduğu kararla ortaya çıkan bir kağıt parçası etrafında gereğinden fazla enerjisini tüketmiştir, harcamıştır. Şu anda elimizde olan hukuki anlamda bir kağıt parçasıdır.

 

Kendileri küçülüyor

* Askeri savcılığın verdiği kararı beğenebilirsiniz, beğenmeyebilirsiniz. Ancak bu karara karşı saygısız ve küçümseyici tavırlar içine giremezsiniz. Bu tip davranışlar askeri yargıyı küçültmez, bu şekilde davrananları küçültür. Son dönemlerde artan bir şekilde ve örgütlü olarak, altını çiziyorum örgütlü olarak gerçekleştirdiği değerlendirilen kurgulanmış bazı olaylar, TSK’yı yıpratma ve karalama kampanyasına dönüştürülmektedir. Hukuk açısından yaşadığımız olayda bugün, bir kağıt parçası olduğunu, yani bir belge olmadığını bize göstermektedir.

 

Bu görev yargının

* Bu kağıt parçasının kimler tarafından ne amaçla hazırlandığının ortaya çıkarılması görevi devletin istihbarat organları ile ilgili yargı organlarına düşüyor. Bunun gereğinin yerine getirilmesini istiyorum. Çünkü, bu ve buna benzer olayların devlet, millet ve ordu içinde fitne ve fesat çıkartma eylemleri olarak görüyoruz.

 

Çekin elinizi

* TSK’nın komutanı olarak açıkça söylüyorum ki artık TSK üzerinden elinizi çekiniz, TSK üzerinden kendinizi siyasi tanımlama düşüncesinden ve gayretlerinden vazgeçiniz. TSK’ya karşı medya üzerinden, asimetrik bir psikolojik harekat yürütmeye son verin. TSK, tarihsel misyonu, kurumsal kültürü ve devlet adamlığı ve tecrübesinin gereği olarak kendisine karşı asimetrik olarak medya üzerinden yürütülen psikolojik harekata her zaman ve özellikle kamuoyu önünde cevap vermekten kaçınmaktadır.

* Türk Silahlı Kuvvetlerinde, demokrasi ve hukuk devletleri ilkelerine aykırı düşüncenin içinde olan davranışlarda bulunan personel barınamaz.

 

Hukuka sadığız

* Askeri Savcılık ve Genelkurmay Karargahı hukuk kuralları çerçevesinde yapması gereken her şeyi en ince noktasına kadar yaptı.

* Kovuşturmaya yer olmadığı kararı kesin odeğildir. Biz hukuk devleti ilkelerine sadığız. Önemli olan bu belgenin doğru olduğuna ilişkin yeni delil, bilgi, emare çıkarsa elbette bu soruşturma tekrar açılabilir.

 

 

 

Genelkurmay Başkanı Başbuğ’un açıklamalarını, yerli ve yabancı basından toplam 120 gazeteci izledi, 20’nin üzerindeki kanal canlı olarak yayınladı.

 

 

 

 

Kağıdı kim hazırladı, savcılık bulsun

Genelmurmay Başkanı İlker Başbuğ açıklamalarının ardından gezetecilerin sorularını cevapladı. Bir soru üzerine askeri mahkemelere yönelik eleştirilere cevap veren Başbuğ ” Efendim askeri mahkemeler tarafsız değildir) iddiaları da var. Çok çirkin. Bu, devlete, Anayasa’ya, hukukumuza saygısızlıktır. “ diye konuştu. Başbuğ, konuşmasının sonunda da ’kağıt parçası’ile ilgili gerçeklerin açığa çıkarılmasını istedi. ” Bizim istediğimiz şudur; İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından istiyoruz, diyoruz ki, bu belgenin gerçek olmadığı noktasından hareketle bu kağıt parçası kimler tarafından, ne amaçla hazırlandı? “ diyen Başbuğ şöyle devam etti: ” Bunu bulun. Biz bu belgenin doğru olmadığı noktasından hareket ederek, bu belgenin kimler tarafından ne maksatla hazırlandığını istiyoruz İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından.

 

Basına neden sızdırılıyor

Belge ile ilgili soruşturma sürecinde bazı bilgilerin basına sızdırılmasını da eleştiren Başbuğ, bu tür girişimlerde kasıt aradıklarını ifade etti. Başbuğ şunları kaydetti: Bakın, söz konusu kağıt ayın 4’ünde bulundu. 6’sında İstanbul’daki mahkemenin oturumunda bu dosya açıldı, 12’sinde bir gazeteye servis edildi. Şimdi bunu sormaya hakkımız yok mu? Acaba bir özel kasıt mı var burada? Soruşturma kapsamında birtakım raporlar hazırlandı. Birisi Jandarma Genel Komutanlığımızın hazırladığı kriminal rapor. 17’sinde hazırlandı, özel kuryeyle gönderildi. 19 ve 20’sinde bu kriminal raporun bazı parçaları, bazı basın organlarında yer aldı. Niye? Hem de işin acı tarafı, belgenin tümü de değil. Nedir bu? Kamuoyu oluşturmaktır. Bakın bugün ilk defa bir ifade kullandım, medya üzerinden asimetrik bir psikolojik harekat yapılıyor.

 

Görüşlerimi Başbakan’a ilettim

Orgeneral Başbuğ, bir gazetecinin, “Başbakan Erdoğan’ın doğruluğu kanıtlanmamış bir kağıt parçasından hareketle partisinin Şanlıurfa il kongresinde, TSK’yı hedefe oturtmasından hicap duyuyor musunuz?” sorusuna, “Hicap duyma esasında çok ağır bir laf. Ben niye hicap duyayım ki bir kere. Kesinlikle öyle bir düşünceye sahip değilim. O konuyla ilgili fikrimi soruyorsanız, bu konuya ilişkin ben görüş ve düşüncelerimi Sayın Başbakan’a ilettim. O konuda söyleyeceğim budur” yanıtını verdi. Habere konu belgeyle ilgili gelişmelerin, 30 Haziran Salı günü yapılacak Milli Güvenlik Kurulu Toplantısı’nda gündeme getirileceğini de belirten Orgeneral İlker Başbuğ, “Biz hukuk devleti ilkelerine ve hukuka saygılıyız, bağlıyız. Bu konulara ilişkin görüş ve düşüncelerimizi yasal platformlarda getiririz” diye konuştu

 

Generaller geçidi gibi...

Orgeneral Başbuğ’un basın toplantısı, saat 11.00’de başladı ve yaklaşık 1 saat sürdü. Toplantının başında 20 dakika açıklamalarda bulunan Orgeneral Başbuğ, 40 dakika süre ile de basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Genelkurmay Başkanlığı Karargahı’ndaki İnönü Salonu’nda yapılan toplantıya, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Işık Koşaner, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aydoğan Babaoğlu, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Hasan Iğsız, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Atila Işık ile yaklaşık 30 general katıldı.

 

26/06/2009 23:09 Yeniçağ

Gönderi tarihi:

Başbuğ ' asimetrik ' demiş ama aslında psikolojik harekatın tam olarak nereden yapıldığı gayet iyi biliniyor.

Gönderi tarihi:
  • Yazar
Başbuğ ' asimetrik ' demiş ama aslında psikolojik harekatın tam olarak nereden yapıldığı gayet iyi biliniyor.

Amaç belli zaten ordunun otoritesini azaltmak halkın gözünde.

Gönderi tarihi:
Başbuğ ' asimetrik ' demiş ama aslında psikolojik harekatın tam olarak nereden yapıldığı gayet iyi biliniyor.

 

 

Amaç belli zaten ordunun otoritesini azaltmak halkın gözünde.

 

Çok doğru..

Yani...

Şurası artık yadsınamayacak bir gerçekliktir: Çivisi çıkmış Türkiye’de anlamsızca sürdürülen bir sivil-asker karşılaştırması gibi asimetrik kutuplaşmalar, sonuçta ülkenin toplam gücünü zayıflatmakta ve ancak cumhuriyetin geleceğini karartmak isteyenlerin işine yaramaktadır.

 

Saygılar...

DİPNOT...

Gönderi tarihi:
  • Yazar
Çok doğru..

Yani...

Şurası artık yadsınamayacak bir gerçekliktir: Çivisi çıkmış Türkiye’de anlamsızca sürdürülen bir sivil-asker karşılaştırması gibi asimetrik kutuplaşmalar, sonuçta ülkenin toplam gücünü zayıflatmakta ve ancak cumhuriyetin geleceğini karartmak isteyenlerin işine yaramaktadır.

 

Saygılar...

DİPNOT...

Haklısınız Dipnot, aynı fikirdeyiz.

Saygılar benden :clover:

Gönderi tarihi:
Başbuğ ' asimetrik ' demiş ama aslında psikolojik harekatın tam olarak nereden yapıldığı gayet iyi biliniyor.

 

' Asimetrik saldırı ' askeri literatürde nereden geldiği belli olmayan saldırı anlamına gelir. Oysa, harekatın okyanus ötesinden olduğu biliniyor.

Gönderi tarihi:

Şimdi herhangi birimizin altında imzasının olduğu bir borç senedi fotokopisi ortaya çıksa ve bu borç senedi fotokopisinde yazılı borcu ödememiz için mahkemeye verilsek, mahkeme de bu fotokopiye dayalı borcu ödemediğimiz için tutuklama kararı verse ne olur?

 

Fazla söze gerek yok. Ortada "haaa, görün bakalım hukuksuzluk nasıl oluyormuş, haksızlığa uğramak nasıl oluyormuş, kanıtsız suçlanmak nasıl oluyormuş siz de tadına bakın da anlayın" şeklinde çağdışı, ilkel, yobaz bir kabile anlayışı var.

 

"Sen benim amcaoğlumu vurmuştun, ben de senin teyzeoğlunu vuracagım!" Burada amcaoğlunun vurulmasının vuranın suçu, teyzeoğlunun suçu olmadığını söylemenin bu zihniyete etkisi yoktur. Amaç, kan davası. Amaç, karşı taraf. Hedef, aşiretine, ağasına, şeyhine karşı olanlar!

 

Bu sakat mantığın yürütücüsü de söylediğiniz gibi kabile çadırını Atlantik ötesine kurmuş olan kişi...

Gönderi tarihi:

Atlantiğin beri yakasındaki Türk yargıç "TUTUKLAMA" kararı verdi..

Gökten üç elma düştü darısı hakedenlerin başına...

Gönderi tarihi:

Elbette bir belgenin kopya olması mahkemelerde delil niteliği taşımaz.Zira zamanımızdaki teknolojik gelişim her türlü belgeyi üretebilir.Ancak,Asıl önemli olan soru bu belgenin ciddileştirilmesidir.

Özünde bu belge sahte ve düzmece ise konu diğerinden daha vahimdir.

Devletin bir kurumuna sahte bir belge ile komplo kurulmuştur.Bu komploya istinaden güvenler sarsılmıştır.

TSK'nın asıl bunu temel alarak konunun daha sıkı üzerine gitmesi gerekmez mi?

Bu belgenin kurulan bir komplonun parcası olduğu ortaya çıkarıldığında,Türkiye yeniden bir yapılanmanın içinde olacaktır.

Yapılan propaganda anında anti propagandaya dönüşecek ve halkın TSK'ya olan güveni tazelenecektir.

Kaldı ki konuya ilişkin teknik donanım ,TSK'nın elinde mevcuttur.

Birşeye hayır diyor iseniz evet'inizi de ortaya koymalısınız.

Önümüzdeki günlerdeki gelişimler olayın örtbas edilmesine yönelik gelişir ise,TSK'ya olan güvenin erimesi daha hızlı olacak kanaatindeyim.

saygılarımla,

Gönderi tarihi:

Sevgili gugukçuk, Anadolu'da adamın birinin tavuğunu çakal kapmış. Adam söyleniyormuş: "Çakal bu! Hangi kovuğa, hangi çalı dibine saklandı nerden bileyim!" diye dönüyormuş.

 

Gelen, iyice incelenmeden sızdırılıp yandaş sırdaş basına sıcak sıcak servis edilen kağıt parçasının gelişini, maiyetlerindeki hangi görevlinin servis ettiğini ilgililer bulmalılar! Bunu askeri savcı nerden bulsun. Kağıt parçası nereye geldi belli, inceleyen belli, sızdıran araştırılırsa belli olabilir.

 

Bu tür belgeler incelenip karara varılıp mahkeme açılmasına gerek duyuluncaya kadar gizli tutulur. Hukuk böyledir. Bir savcı örneğin faili bilinmeyen bir cinayet hakkında gelen bir ihbarı hemen oh, dumanı da üstündeyken tazecik, sıcak sıcak servis etmez. Araştırır, soruşturur, bu aşamada gizli tutar. Aslı varsa mahkemeye intikal ettirir, basına da açıklayabilir.

 

Atlantik ötesi hukuku! Hukuk ilkelerinin kuyruğundan başına doğru çalışıyor... Önce hayalini kendi kuruyor, sonra kanıtlarını kendisi uyduruyor...

Gönderi tarihi:

AKP'nin basbakani ne diyor:"POLIS REJIMIN GÜVENCESIDIR!"Bunun icerigini arastirirsak ortaya cikan sonuc,Askerin safdisi edilme calismalarinin devam edecegidir.Rejimin bekcisi ve de güvencesi askerdir.Bu anayasal hak ona verilmis olmasina ragmen eger Tayyip Erdogan rejimin güvencesi olarak polisi görüyorsa bu asker üzerinde nasil bir komplo olusturuldugunun bir belgesidir ki bizzat kadronun bas ismi yani Tayyip Erdogan tarafindan itiraf edilmistir.Ergenekon bu amacla yaratildi,sahte evrak bu amacla yaratildi,gömülü silahlar bu amacla alelacele toprak altina gömülüp hemencecik ortaya cikarildi.PKK ile mücadele degil müzakereler baslatildi ve Hasan Cemal elci olarak görevlendirildi.M.Ali Birant'in papuclari dama atilmis oldu bu vesileyle.

 

Türkiye savruluyor.Türkiye üzerinde oynanan satranc oyunlari artik meyvelerini vermeye basladi.Asker susturuldu,yargi satin alindi.Aydin adi altinda birtakim isbirlikciler türedi,AB yalanlari ile Avrupa Türkiye'yi istedigi gibi oynayabilecegi bir mecraya soktu.

 

Türkiye cok zor sartlar altinda bir kurtulus savasi verdi,Allah bu millete birdaha kurtulus savasi yasatmasin diyenlerin dedikleri cikmayacak saniyorum,bu gidis bir kurtulus savasi daha gerektiriyor bence.Dün Ingiliz muhipleri vardi,bugün AB muhipleri var.Ve ne tesadüf ki dünün Ingiliz muhipleri ile bugünün AB muhipleri ayni yüzü tasiyorlar.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
  • Yazar
AKP'nin basbakani ne diyor:"POLIS REJIMIN GÜVENCESIDIR!"Bunun icerigini arastirirsak ortaya cikan sonuc,Askerin safdisi edilme calismalarinin devam edecegidir.Rejimin bekcisi ve de güvencesi askerdir.Bu anayasal hak ona verilmis olmasina ragmen eger Tayyip Erdogan rejimin güvencesi olarak polisi görüyorsa bu asker üzerinde nasil bir komplo olusturuldugunun bir belgesidir ki bizzat kadronun bas ismi yani Tayyip Erdogan tarafindan itiraf edilmistir.Ergenekon bu amacla yaratildi,sahte evrak bu amacla yaratildi,gömülü silahlar bu amacla alelacele toprak altina gömülüp hemencecik ortaya cikarildi.PKK ile mücadele degil müzakereler baslatildi ve Hasan Cemal elci olarak görevlendirildi.M.Ali Birant'in papuclari dama atilmis oldu bu vesileyle.

 

Türkiye savruluyor.Türkiye üzerinde oynanan satranc oyunlari artik meyvelerini vermeye basladi.Asker susturuldu,yargi satin alindi.Aydin adi altinda birtakim isbirlikciler türedi,AB yalanlari ile Avrupa Türkiye'yi istedigi gibi oynayabilecegi bir mecraya soktu.

 

Türkiye cok zor sartlar altinda bir kurtulus savasi verdi,Allah bu millete birdaha kurtulus savasi yasatmasin diyenlerin dedikleri cikmayacak saniyorum,bu gidis bir kurtulus savasi daha gerektiriyor bence.Dün Ingiliz muhipleri vardi,bugün AB muhipleri var.Ve ne tesadüf ki dünün Ingiliz muhipleri ile bugünün AB muhipleri ayni yüzü tasiyorlar.

 

 

saygilarla

:clover:

 

Askerin halk üzerindekini imajını olmusuz etkileme çalışmalarında gayet başarılı oluyorlar. Halkın büyük bir çoğunluğu ki özelliikle daha çok eğitim düzeyi düşük kesimi, komutanlara biz güvenirdik neler yapıyorlarmış tarzında düşüncelere kapıldılar. O toprak altındaki silahlar nasıl ortaya atıldı birden nasıl da karalandı asker, sahte belge ergenekon cabası tabiki!

Gönderi tarihi:
:clover:

 

Askerin halk üzerindekini imajını olmusuz etkileme çalışmalarında gayet başarılı oluyorlar. Halkın büyük bir çoğunluğu ki özelliikle daha çok eğitim düzeyi düşük kesimi, komutanlara biz güvenirdik neler yapıyorlarmış tarzında düşüncelere kapıldılar. O toprak altındaki silahlar nasıl ortaya atıldı birden nasıl da karalandı asker, sahte belge ergenekon cabası tabiki!

 

Zaten amac buydu sevgili deniz kizi;Halki askere karsi güvensiz bir konuma getirip karsi tepkileri önlemek. :clover:

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
Şimdi herhangi birimizin altında imzasının olduğu bir borç senedi fotokopisi ortaya çıksa ve bu borç senedi fotokopisinde yazılı borcu ödememiz için mahkemeye verilsek, mahkeme de bu fotokopiye dayalı borcu ödemediğimiz için tutuklama kararı verse ne olur?

 

Fazla söze gerek yok. Ortada "haaa, görün bakalım hukuksuzluk nasıl oluyormuş, haksızlığa uğramak nasıl oluyormuş, kanıtsız suçlanmak nasıl oluyormuş siz de tadına bakın da anlayın" şeklinde çağdışı, ilkel, yobaz bir kabile anlayışı var.

 

"Sen benim amcaoğlumu vurmuştun, ben de senin teyzeoğlunu vuracagım!" Burada amcaoğlunun vurulmasının vuranın suçu, teyzeoğlunun suçu olmadığını söylemenin bu zihniyete etkisi yoktur. Amaç, kan davası. Amaç, karşı taraf. Hedef, aşiretine, ağasına, şeyhine karşı olanlar!

 

Bu sakat mantığın yürütücüsü de söylediğiniz gibi kabile çadırını Atlantik ötesine kurmuş olan kişi...

 

Bir borç senedinin fotokopisine göre tutuklama kararı verecek mahkeme. Yok daha neler diyeceğim. Fotokopiyi geçeyim de aslına göre tutuklama kararı verecek bir mahkeme var mıdır ola? Borç senedi de nerden çıktı. Sanki konu basitleştirilmeye çalışılıyor gibi.

 

Daha önce bir tartışma esnasında radikal müslümanların oruç tutmayanlara yaptıkları paralelinde türban yasağının doğduğunu söyleyenler olmuştu. Ben de o zaman demiştim ki; devlet nispet yapmaz, intikam almaz. Siz vaktinde öyle yapmıştınız şimdi size yapılan bu işlerde doğrudur denilemez demiştim. Zira o eylemleri gerçekleştirenlerle bu eylem neticesinde intikam alınanlar nerdeyse hiç alakasız kişilerdi.

 

Hasılı; 28 Şubat süreci içerisinde birtakım hukuksuzluklar yaşanmıştır. Bu hukuksuzlukları ortadan kaldırmanın yolu hukuksuzluğu yapanın cezasını bulmasıdır. Belge gerçek mi sahte mi? Bir başka soru; daha önce Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarından bazılarınca benzeri belgeler ortaya çıkmadı mı? Tam benzeri demek biraz aşırı olur. Bir sürü andıç çıkmadı mı? Pekiyi bu belge etrafında kopartılan gürültü nedir?

 

İkinci bir soru; bu belgeyi hazırlayan zat-ı muhterem bir gece tutuklanmış ertesi gün serbest bırakılmıştır. Burada bir garabet yok mu? Bu meselede çok fazla gariplikler var...Topu Atlantiğin ötesine doğru taca atmak da bir garip...Geçmişte her hinliği ABD'den AKP'nin tabanı bugün yok Atlantiğin öte tarafıyla alakası yok demeye başladı. Hasılı hücum ve savunma silahları şiddetle değişiyor galiba.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.