Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Sevgili arkadaşlar, SEVGİYE DAİR böylesi anlamlı yazıyı, sizlerle de paylaşmak istedim. Ne kadar anlamlı ne kadar insani ve ne kadar gerçek.

 

SEVGİYE YER KALMADI MI?

 

Uzakdoğu'da bir Budist tapınağında geçmiş bir olayı anımsadım. Bu tapınak bilgeliğin gizlerini aramak için gelenleri kabul ediyordu ve burada geçerli olan incelik,anlatmak istediklerini konuşmadan açıklayabilmekti. Bir gün tapınağın kapısına bir yabancı geldi. Yabancı kapıda öylece durdu ve bekledi. Burada sezgisel buluşmaya inanılıyordu, kapıda tokmak ya da çan, zil türünden ses çıkaran bir gereç yoktu. Bir süre sonra kapı açıldı,içerdeki "bilgelik arayıcısı" kapıda duran yabancıya baktı. Bir selamlaşmadan sonra sözsüz konuşmaları başladı.

 

Gelen yabancı, tapınağa girmek ve burada kalmak istiyordu.

 

İçerdeki bir süre kayboldu,sonra elinde ağzına kadar suyla dolu bir kapla döndü ve kabı yabancıya uzattı. Bu "Yeni bir aracıyı kabul edemeyecek kadar doluyuz" demekti.

 

Yabancı tapınağın bahçesine döndü,aldığı bir gül yaprağını dolu kabın içindeki suyun üzerine bıraktı. Gül yaprağı suyun üstünde yüzüyordu ve su taşmamıştı.

 

İçerdeki Budist saygıyla eğildi ve kapıyı açarak yabancıyı içeriye aldı.

 

Suyu taşırmayan bir gül yaprağına her zaman yer vardır.

 

Bu sevgiydi ve sevgiye her zaman yer bulunurdu.

 

Nicedir hayatımızda sevgiye yer bulamadığımızı düşündüm. Bize sevgiyi anlatan bir olayı haber yapamıyoruz. Bize sevgiyi anlatan bir kişiyi dinlemiyoruz. Bize sevgiyi anlatan bir duyguyu görmüyoruz. Bize sevgiyi anlatan bir yazı yazmıyoruz, böyle bir yazıyı okumuyoruz.

 

Bir Polanya filminde Nazi dönemi anlatılıyordu.Nazi komutanı güzel bir evi komutanlık merkezi yapmıştı.Evin güzel sahibesi üst kata çıkmıştı ve az görünüyordu.Komutan bu kadına âşık olduğunu anladı ve aralarında şöyle bir konuşma geçti:

 

- Madam, aşkımız beni zayıf düşürüyor.

 

- Hayır komutan, sevginiz sizi insan yapıyor.

 

İnsan ruhu da doğanın bir parçasıdır ve doğa gibi boşluk kabul etmez. İçinde sevgiyi barındıramayan insan nefretle dolar ve insanlıktan uzaklaşır.

 

Nefret etmeden birine kötülük yapamazsınız.

 

Nefret etmeden birini öldüremezsiniz.

 

Nefreti içinde barındırmak isteyen insan önce kendisinden nefret etmek zorundadır.

 

İçinde nefreti yaşatan insan yüreğindeki sevgiyi kovmuştur. Artık onu bulması çok zordur ve bunun ağır bedelini ödeyecektir.

 

Sevgisizlik ağır bir yüktür ve insan bundan kurtulmak için çok kötü şeyler yapar.

 

Acımak sevgi değildir, üstünlüğün kabulüdür.

 

Hoşgörü sevgi değildir, istemediğine katlanmaktır.

 

Bağımlılık sevgi değildir,gereksinmenin karşılanmasıdır.

 

Sevgi, değer vermesini bilmektir.

 

Sevgi,yaşama hakkını kabul etmektir.

 

Sevgi, varolmaktan kıvanç duymaktır.

 

Sevgi, birlikte olmaktan sevinç duymaktır.

 

Sevgi, eşitliğin duyumsanmasıdır.

 

Sevgi, bütün yapay ayrımların hayattan çıkarılmasıdır.

 

Sevgi, bilinçtir.

 

Sevgi, insan olmaktır.

 

Sevgiyi hayatımızdan kovduk ve yerine parayı koyduk.

 

Para için yaşıyoruz, para için eğitim görüyoruz, para için meslek ediniyoruz, para için çalışıyoruz, para için birbirimizi çiğniyoruz, para için birbirimizi aldatıyoruz, para için savaşıyoruz.

 

Sevgiyi hayatımızdan kovduk ve yerine üstün olmayı koyduk.

 

Üstün olmak için yaşıyoruz, üstün olmak için yarışıyoruz, üstün olmak için kendimizden başkasının aşağı olmasına çalışıyoruz.

 

Sevgiyi hayatımızdan kovduk ve nefreti içimize çağırdık.

 

Birbirimizden nefret ediyoruz nefretle yaşıyoruz, nefretle çalışıyoruz, nefretle dövüşüyoruz, nefretle öldürüyoruz.

 

Para, üstün olmak ve nefret etmek hayatımızı dolduruyor.

 

Hayatımız da savaşlarla, dünyayı yağmalamakla, birbirimizi boğazlamakla geçiyor.

 

Sevginiz olmadıktan sonra daha çok paranız olsa, daha üstün olsanız, daha çok toprağınız, eviniz arabanız, malınız olsa ne olur?

 

Yaşamınızda Sevgi yoksa hiçbir şeyiniz yok demektir.

Yaşamınız yavan ve anlamsızdır..

 

Belki de yeniden öğrenmemiz gereken budur.

 

Prof.ERDAL ATABEK

Gönderi tarihi:

Sevginin anatomisi

 

Sevgi özgürlüktür…

 

Özgürlük, dağların zirvesinde açan başkaldıran kardelen çiçeğidir.

 

Sevgi barıştır.

 

Barış ölüm kusan mermilerin acımasızlığında parçalanan çocuk bedenlerinin kan gölünden gül yatağına dönüşmesidir…

 

Sevgi şefkattir.

 

Şefkat cinnet geçiren bir çağın bilinçleri barışla yıkanmış anne elinin sıcaklığıdır….

 

Sevgi karşılıksız vermektir beklentiye girmeden, çıkar gözetmeden vermektir..Sevgi

 

Tüm canlılarıyla doğayı sevmek kendisini onunla bir hissetmektir. Sevgi sadece süslü bir köpeği okşayıp sevmek değil, sokakta aç susuz kalmış, üstü başı pislik-kir içindeki bir sokak köpeğini de sevip okşamak, karnını doyurmak, yerine göre yarasını sarmaktır. Yani karşılık ve çıkar gözetmeden beklentiye girmeden, kendinden verebilmektir.

 

Sevgi gözyaşıdır…

 

Gözyaşı, gecenin ayazında köprü altında büzülerek uyuyan tinerci ve evsiz çocukların, gökyüzünden alınlarına düşen yağmur taneleridir…

 

Sevgi özveridir.

 

Özveri, insanlığı kurtaracak değerlerin, egemenlerin zorbalıklarına karşın sıkılmış yumruktur…

 

Sevgi özlemektir.

 

Özlemek İsrail sınırında , gözü dönmüş bir subayın sıktığı kurşunlarla bedeni parçalanan küçük kız çocuğu İman’ ın annesinin çığlığıdır…

 

Sevgi onurdur..

 

Onur yüzyıllardır sömürülen emekci halkın eğilmeyen başlarının , dirençle gökyüzüne kaldırdıklarında , duruşlarındaki o muhteşem görkemdir.

 

Sevgi kahkahadır…

 

Derin acılar yaşayan bir halkın , gelecek güzel günlerinin sonucudur.

 

Sevgi şiirdir…

 

Yaşam o kural tanımazlığıyla ne zaman canımızı yakarsa Nazım’ın ‘ Yaşamaya Dair’ şiirini okuduğumuzda bilincimize süzülen umuttur…İnsan olma kavgamızda… Toprağa, suya , ve yeni doğmuş bir bebek çığlığına duyduğumuz saygıyı bir kez daha içselleştirmek için…

 

Sevgi sıcaklıktır.

 

Sıcaklık, hilesiz, yalansız bir sevgilinin elinden, dostluğundan , korkmadan başımızı omzuna yasladığımızda duyduğumuz güvendir…..

 

Sevgi güçtür.

 

Güç , bilincin ışıması, zalimin öfkesine direnen kaledir.

 

Sevgi insan olmaktır...

 

Sevgi inançtır.

 

Sevgi bazen bir özgürlük türküsü, bazen dizelerde can bulan umut şiiridir.

 

Bu gün bir kez daha yaşamın , direncin, umudun şiirini okuyalım….

 

Başımı gökyüzüne kaldırdım... O sonsuz maviliklerde nazlı nazlı uçan turna sürülerini saygıyla izledim….Yüreğim umutla doldu… Bir kez daha inançla fısıldadım;

 

‘ Sevgi kuşun kanadında’…

Gönderi tarihi:

Çok güzel bir yazı gerçekten..

 

EmiLY_pandora'ya Katılmamak mümkün değil...

Yazı paylaşımın için Teşekkürler SeDatsan...

:clover:

Gönderi tarihi:

"Para için yaşıyoruz, para için eğitim görüyoruz, para için meslek ediniyoruz, para için çalışıyoruz, para için birbirimizi çiğniyoruz, para için birbirimizi aldatıyoruz, para için savaşıyoruz.

 

Sevgiyi hayatımızdan kovduk ve yerine üstün olmayı koyduk."

 

 

 

valla ne diyimki tam damardan girmişsin.İNSAN BU YAZIYI OKUYUNCA ŞÖYLE BİR DALIP DÜŞÜNÜYOR....PARAYI CİDDEN BAŞTACI YAPMIŞIZ BEE...VARSA YOKSA PARA.AMA GALİBA BİZİ BU HALE İTENDE YİNE İNSAN YİNE BİZLERİZ YANİ...YAŞAMAK AYAKTA KALABİLMEK İÇİN SEVGİMİZ YETMİYOR.

Gönderi tarihi:

Yozlaşmış olan değerlerimiz bizleri özveride bulunmaktan, hoşgörülü olabilmekten, karşımızdaki insanları anlamaya çalışmaktan uzaklaştırdı. Duygulara isimler verip onları kategorilendirmeye ve ödüllendirmeye zorlandık. Duygularımızı sürekli ispat etmeye ve insan ilişkilerimizi sürekli kıyaslara tabi tutmaya mecbur kaldık. Sistemin ince ince işlediği bilinç yapımız, onunla fazlasıyla ilgilenen ve onu herşeyden daha önemli gören bir değerler sistemini hiç direnmeden kabullendi. Ve sonuçta her daim sahiplenen, kuşatan, ama bir o kadar güvensiz üç günlük ilişkilere bölünmüş bir dünyaya hapsolduk. Gündelik hayatımızda o kadar büyük bir yer kapladı ki bu ilişkiler, düşünce ve duygu dünyamızda çoğu kez bir üçüncü kişiye yer kalmadı. Yaşadığımız herşeyi sosyal izolasyon kaygılarıyla sürdürdüğümüz için şovlara döktük. İlişkileri afişe etmek pompalandı beynimize, süslemek, yapay, naylon film repliklerine dökmek. Aşk şiirlerini Brezilya dizilerinden ilham alarak yazmak. En büyük şairleri sadece bir-iki aşk mısrasıyla anmak. Ağaçlara, masalara, duvarlara yazmak.

 

 

Gerçeklerin dünyasından koptukça, masallara sürüklendikçe daha da traji-komik bir duruma düştük. Yozlaşmış masallar yaşamaya çalışmak zor. Uğruna dünyaları devirdiğimiz ilişkilerimizden üç gün sonra vazgeçtik. Sevgili sayımızla hayat tecrübemizi denk tuttuk.

 

 

İlişkilerimizde karşı tarafa hiç önem vermedik. Bize öğretilen, yalnız kendini düşünmek anlayışından hiç sapmadık. Bütün insanlara yer açmış bir dünya yaratmaya çalışmadık. Dürüst olmadık. Hayatı değil, filmleri paylaştık. Gerçekleri değil, uydurduklarımızı... Hissettiklerimizi değil, söylememiz gerekenleri söyledik...

 

 

Gerçek yaşam kalp şeklinde yastıklara sahip olmakla güzelleşmiyor. Hayatı paylaşmak için önce hayata beraber sahip çıkmak gerekiyor. Aşk iki kişiyle yaşanan bir yalnızlık değil, koca dünyaya seslenmekle güzelleşecek insani yanımız. İnsanlara verilen değer elden ele değişerek kirlenmiş paralarla değil, acak insanlığa verilen değerle ölçülebilir. Yaşama gerçek yüzüyle bakabilmek gerekiyor. Gerçekleri görmenin sonucu biraz öfke, biraz mutsuzluk olsa bile, öylesine direngen bir umut veriyor ki insana, bu umudu taşımanın hediyesini sunuyor her gün sevdiği insanlara.

Gönderi tarihi:

Sevginin anatomisi

 

Sevgi özgürlüktür…

 

Özgürlük, dağların zirvesinde açan başkaldıran kardelen çiçeğidir.

 

Sevgi barıştır.

 

.

.

.

Başımı gökyüzüne kaldırdım... O sonsuz maviliklerde nazlı nazlı uçan turna sürülerini saygıyla izledim….Yüreğim umutla doldu… Bir kez daha inançla fısıldadım;

 

‘ Sevgi kuşun kanadında’…

 

 

 

 

bu yazının ardından benim sewgi hakkında diyeceğim bir laf kalmamış....sevgili sedat paylaşım için sağol.....

 

 

sewgi gerçekten kuşun kanadında yakaladıysan ne mutlu sana yakalayamadıysan da.........

 

 

sewgi dolu bir hayat diliyorum...... :clover:

Gönderi tarihi:

Arkadaşlar konuya ilginiz ve değerli katkılarınız için teşekküler.

Sevgi yaşamın amacı ve anlamıdır.

Sevgisiz bir yaşam, yapraksız bir ağaç gibi kuru ve ahenksizdir.

  • 3 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Çok zaman önceydi.O kadar zaman önceydi ki zaman diye bir şey yoktu.

 

İnsanlar güneş doğup batıncaya kadar yaşıyorlardı hayatı.

 

Bir daha hiç olmayacakmış gibi dolu ve anlamlı.

 

Derken zaman diye üç parçalı bir şey icat etti insan.

 

Bir parçasına dün dedi, diğer parcasına bugün, öteki parçasına da yarın.

 

Sonra fesat karıştı zamana ve insan bugünü unuttu.

 

Dünü düsünüp pişman oldu, yarını düşünüp telaşlandı;

 

ama işin ilginç tarafı tüm telaş ve pişmanlıkları güneş doğup batıncaya kadar yaşadı.

 

Farkında olmadan rezil etti bu gününü.

 

Oysa yarın, bugüne dün diyor, dün de bu gün için yarın diyordu.

 

Bir türlü beceremedi.Bir eliyle yarına, diğer eliyle düne yapıştı.

 

Bu günü eline yüzüne bulaştırdı...Mutsuz oldu insan.

 

Ve ne gariptir ki yarının telaşı da, dünün pişmanlığını da hep bugün yaşadı; ama bugünü hiç yaşayamadı.Ne yarın ne de dün!

 

Can Dündar.

Gönderi tarihi:

SEVDALAR DUMAN OLMAYACAK

 

Acının bağrından

mavi bir çelik gibi fışkıran öfke

dünyayı değiştirecektir mutlaka

Yeni hayat kendini yeniden yaratacaktır

ona sahip çıkan ellerde

ve bu yüzden öfke

sevda gibidir kimilerinde

 

Yüreğinin pas tutmakta olan kıvrımları

sarsılsın bir an öfkenin gökgürültüsüyle

beyninin her hücresi bir gerilla gibi

kuşansın pusatlarını ve sokağa çıksın

ve bir hançer gibi saplansın

puştlukların ihanetlerin bağrına

Bak o zaman nasıl bitecek yanlışlar

ve cehennemleşen yalnızlığın

Sevdalar duman olmayacak o zaman

Hüznün isyan olmuştur çünkü

 

Hüznün isyan olmalıdır

 

AHMET TELLİ

  • 1 yıl sonra...
Gönderi tarihi:
SEVGİYE YER KALMADI MI?

Bu yazıyı yazmış olmayı gerçekten çok isterdim...

Suyu taşırmayan bir gül yaprağına her zaman yer vardır.

 

Bu sevgiydi ve sevgiye her zaman yer bulunurdu.

Öyle olmuyor ama...

Sevgiye hiç bir zaman yer bulunmuyor...

Hatta sevgi en sonlarda geliyor çoğu zaman...

Ya anlasanıza;

"Sensiz nefes alamıyorum" dediğinizde aldığınız cevap

"Bilmiyorum, yapabileceğim birşey yok" ise eğer daha ne kadar sevgiye inanmaya gücünüz yeter ki?

Ya da o sevgi sizin için daha ne kadar inandırıcı olur?

 

Ama yine de sevgiyi dolu dolu yaşamak istiyorum...

Hayatta yanımıza alabileceğimiz tek şey o çünkü.

En varlıklı anınızda, gözlerinizi kapatın.

Sadece bunu yapın...

O zaman elinizde kalan tek şeyin ne olduğunu göreceksiniz.

İçinde nefreti yaşatan insan yüreğindeki sevgiyi kovmuştur. Artık onu bulması çok zordur ve bunun ağır bedelini ödeyecektir.

 

Sevgisizlik ağır bir yüktür ve insan bundan kurtulmak için çok kötü şeyler yapar.

 

Acımak sevgi değildir, üstünlüğün kabulüdür.

 

Hoşgörü sevgi değildir, istemediğine katlanmaktır.

 

Bağımlılık sevgi değildir,gereksinmenin karşılanmasıdır.

 

Sevgi, değer vermesini bilmektir.

 

Sevgi,yaşama hakkını kabul etmektir.

 

Sevgi, varolmaktan kıvanç duymaktır.

 

Sevgi, birlikte olmaktan sevinç duymaktır.

 

Sevgi, eşitliğin duyumsanmasıdır.

 

Sevgi, bütün yapay ayrımların hayattan çıkarılmasıdır.

 

Sevgi, bilinçtir.

 

Sevgi, insan olmaktır.

 

Sevgiyi hayatımızdan kovduk ve yerine parayı koyduk.

 

Para için yaşıyoruz, para için eğitim görüyoruz, para için meslek ediniyoruz, para için çalışıyoruz, para için birbirimizi çiğniyoruz, para için birbirimizi aldatıyoruz, para için savaşıyoruz.

 

Sevgiyi hayatımızdan kovduk ve yerine üstün olmayı koyduk.

 

Üstün olmak için yaşıyoruz, üstün olmak için yarışıyoruz, üstün olmak için kendimizden başkasının aşağı olmasına çalışıyoruz.

 

Sevgiyi hayatımızdan kovduk ve nefreti içimize çağırdık.

 

Birbirimizden nefret ediyoruz nefretle yaşıyoruz, nefretle çalışıyoruz, nefretle dövüşüyoruz, nefretle öldürüyoruz.

 

Para, üstün olmak ve nefret etmek hayatımızı dolduruyor.

 

Hayatımız da savaşlarla, dünyayı yağmalamakla, birbirimizi boğazlamakla geçiyor.

 

Sevginiz olmadıktan sonra daha çok paranız olsa, daha üstün olsanız, daha çok toprağınız, eviniz arabanız, malınız olsa ne olur?

 

Yaşamınızda Sevgi yoksa hiçbir şeyiniz yok demektir.

Yaşamınız yavan ve anlamsızdır..

 

Belki de yeniden öğrenmemiz gereken budur.

Hakikaten çok güzel bir yazı...

Her şeye rağmen sevgi sahibi olmak ve onu yaşatmak çok güzel.

Gönderi tarihi:
Nicedir hayatımızda sevgiye yer bulamadığımızı düşündüm. Bize sevgiyi anlatan bir olayı haber yapamıyoruz. Bize sevgiyi anlatan bir kişiyi dinlemiyoruz. Bize sevgiyi anlatan bir duyguyu görmüyoruz. Bize sevgiyi anlatan bir yazı yazmıyoruz, böyle bir yazıyı okumuyoruz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Sevgiyi hayatımızdan kovduk ve yerine parayı koyduk.

 

Para için yaşıyoruz, para için eğitim görüyoruz, para için meslek ediniyoruz, para için çalışıyoruz, para için birbirimizi çiğniyoruz, para için birbirimizi aldatıyoruz, para için savaşıyoruz.

 

Sevgiyi hayatımızdan kovduk ve yerine üstün olmayı koyduk.

 

Üstün olmak için yaşıyoruz, üstün olmak için yarışıyoruz, üstün olmak için kendimizden başkasının aşağı olmasına çalışıyoruz.

 

Sevgiyi hayatımızdan kovduk ve nefreti içimize çağırdık.

 

Birbirimizden nefret ediyoruz nefretle yaşıyoruz, nefretle çalışıyoruz, nefretle dövüşüyoruz, nefretle öldürüyoruz.

 

:clover:bu kısımları özellikle anlamlı

Gönderi tarihi:

Gül ağlıyor Bülbül gülüyor

 

dün ne kadar gençtik

bir o kadar da toy

şimdi ne kadar yaşlıyız

bir o kadar pişman

dün gece akıttım tüm gözyaşlarımı

toprağa sadaka verdim

kurak geçen günlere inat

artık ağlamıyorum

gözyaşlarımdan çocuklarım ağlıyor benim yerime

gül ağlıyor sümbül ağlıyor

gül ağlarken bülbül gülüyor

dün ne kadar da toyduk

meğerse bülbül güle hiç aşık olmamış

Gönderi tarihi:

İnsan yaşamın esas ve aktif öznesidir

 

Sevgi de insanın esas özü.

 

Esas "öz" ü ıskalayıp, şekile-biçime saplanmak gerçeği ıskalamaktır

 

Esas mesala İNSAN olabilmek. İnsan gibi görünmek değil.

 

Yani bir bütün olarak, kişilik, bilinç ve nitelik olarak İNSAN olabilmek.

 

Ne yazık ki günümüzde insanlar tüm bu gerçekliği bilerek yada bilmeyerek ıskalayıp yadsıyarak, tamamen insanlıktan uzaklaşma yarışındalar.

 

Para-mal-mülk edinme hırsı, insanı kendi kölesi haline getirmiş. İnsanlar paranın-malın-mülkün aracı, nesnesi olmuşlar

 

Bireyci-bencillik, çıkarcı-fırsatçılık,

 

bananeci-vurdumduymazlık, aymazlık... İşte insanı insan olmaktan uzaklaştıran şeyler

 

İşte bu yüzden, kısa yoldan köşe dönmek için, her yolu her yöntemi mübah görenler. İçine asit katıp sahte alkol yapan böylece binlerce insanın hayatına bile kast edebilenler, insanı bir amaç olarak değil, paranın karın bir aracı olarak algılayanlardır. Kendileri dahil öteki herkesi bu eksende algılayanlardır.

 

Ama elbette ki herşeye rağmen, insan olmakta ve insan kalmakta direnen insanlar da yok değil

 

Hala yüreğini insan tutabilen, sevgiyle ve umutla yaşayan insanlar da var. Paranın iktidarına zulmüne karşı, insanın özgürlüğü kurtuluşu. İnsanlık var oldukça sürecek bu mücadele. İnsan olanlara ve İNSAN KALABİLENLERE selam olsun.

Gönderi tarihi:

İnsan yaşamın "ÖZNESİ" ise, sevgi de, insanın "ÖZü" dür.

 

Sevgi; yaşamın anlamıdır, yaşamını sevgiyle anlamlı kılamayanların çorak bir topraktan farkı yoktur. Eğer Sevginiz yoksa, hiçbir şeyiniz yoktur.

İnsanın var oluş sorununun en sağlıklı ve doyumcul yanıtı sevgidir, dolayısıyla sevginin gelişimine yer vermeyen bir toplum gelecekte insan doğasının bu temel gereksinimini gözden kaçırdığı için yok olacaktır. Sevginin yalnızca ayrıcalıklı veya bireysel değil de, sosyal bir olgu olarak gerçekleşebilirliğine inanmak, insanın doğasını bilerek temellendirilmiş ussal bir inançtır.

Sevgi, insanın var oluş sorununun yanıtıdır. Sevgi olmadan insanlıktan söz edilemez. Sevgi, sevgi üreten bir güçtür. Asıl güç sevgi ve aklın birlikteliğidir, asıl güçsüzlük ise, sevgi üretememektir. Sevgi, insanı diğer insanlardan yalıtan duvarları yıkan, onu diğerleriyle birleştiren, etkin bir güçtür.

 

Sevgi, insanı yaşamı duyumsatan, ona dört ele ile sarılmaya yönlendiren, çalışmaya, üretmeye, paylaşmaya mutlu olmaya teşvik eden, yaşam enerjisi veren duygudur.

Sevmek, paylaşmaktır yaşama dair ne varsa. Sevdiğiyle yüreğini, canını, sevgisini; yalansız, riyasız, hesapsız paylaşmaktır. Sevdiğiyle kalbini bölüşmektir sevmek. Sevmek, kısacası İNSAN OLMAKTIR.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.