Φ yam_yam Gönderi tarihi: 21 Mayıs , 2009 Gönderi tarihi: 21 Mayıs , 2009 Elbette her bireyin espri anlayışı kendine.. Zaman zaman (özellikle uzun cevaplar yazacaksam) ben de esprilerle yazılarıma eğlence katmaya uğraşırım ki, daha kolay okunabilsin, okuyan sıkılmasın... Lakin yukarıdaki ifadeleri bir forumdaşın espri anlayışınıza ilişkin naçizane eleştirileri olarak görün... Neyse konumuz komedyenlik değil elbette... Toplumsal yaşamı düzenleyen sistemler stabil değillerdir; zira hayatın kendisi stabil değildir. Dolayısı ile hayata ilişkin her durumu düzenleyen açık ve net bir takım kurallar koymak mümkün değildir. Zaten hukuk içerisinde önemli bir yeri olan "içtihat" de bundan kaynaklanmaktadır. Bu kurallar zaman içinde ihtiyaca binaen düzenlenirler. Bu düzenlemeler gerçek bir ihtiyaca istinaden olabileceği gibi yasama kurumunun başındaki kişilerin ideolojik görüşlerine dayalı sanal ihtiyaçlar da olabilir. Netice itibariyle hukuk kapalı bir sistem değil, insanlar tarafından oluşturulmuş, zaman göre (hatta aynı zaman dilimi içinde bile) değişiklik gösterebilecek açık bir sistemdir. Ahlakta olduğu gibi hukukta da (istisnalar kaideyi bozmaz) bilim temelli kurallar koyamazsınız. Örneğin bilim size bir katilin suçunun ne olması gerektiğine ilişkin gereken formülü veremeyeceği gibi, spesifik bir cinayetin neden suç sayılması gerektiğine ilişkin değişmez bir veri de sunamaz. Aksi olsaydı hukuk kuralları her ülkede aynı olurdu. Dolayısıyla bu kurallar tamamen kendisini meydana getiren zihniyetin anlayışı ile ilgilidir. Eğer sistemin yürütülmesinde yer alan bireylerin anlayış farkı sayısal olarak belli bir oranın üzerindeyse, sistemin kutuplaşması da kaçınılmaz olacaktır. Benim açımdan konu bundan ibarettir... Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 26 Mayıs , 2009 Gönderi tarihi: 26 Mayıs , 2009 Sincan Agir Ceza Mahkemesi'nin Gül hakkinda vermis oldugu yargilama karari,Türkiye'de ki hukukculari ikiye böldü.Bir kismi Gül yargilanamaz derken diger bir kismi da yargilanabilir demektedir.Buraya kadar gayet demokratik.Yandas medya günlerdir yirtiniyor,Sincan AgirCeza Mahkemesi hakimine yapmadiklari hakaret ve saldiri kalmadi.Hani dersin ki bu adamlar sanki Hukuk diye Ergenekon savci ve hakimlerini savunanlar degil de baska bir yerden geldiler. Bugün akli basinda ne kadar hukuk adami varsa,Sincan mahkemesinin vermis oldugu karari dogru bulmakta sadece nüans farklari ile biribirinden ayrilmaktadirlar.Örnegin bir kismi görevdeyken yargilanabilir derken diger bir kismida görev süresi bittikten sonra yargilanabilir demektedir.Gercek olan ise,Sincan Agir Ceza Mahkemesinin almis oldugu karar KESIN VE BAGLAYICIDIR.Kararin uygulanmasini engellemenin tek yolu "Adalet Bakani'nin "KANUN YARARINA BOZMA"istemesi ve Yargitay'in ilgili dairesinin bu talebi kabul etmesinden gecer. ABD baskani.Fransa Cumhurbaskani Chirac,Israil'in önceki cumhurbaskani ve daha bircok baskan görevleri sirasinda yargilanmislardir. Yandas medya böylece ne demokrasiden ne de hukuktan yana olmadiklarini ispatlamis olmaktadirlar.Onlar icin Asker,Atatürk'cü,Laik,ve yurtseverler disinda kalan kim varsa dokunulmazdir.Gül'de bunlardan biridir.O nedenle Sincan mahkemesinin hakimini linc etmektedirler. saygilarla Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.