Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

"iki insan ırkı.biri yanlız öldürür ve bunu canıyla öder.öteki binlerce cinayeti dogrular,buna karşılık onurlandırılmayı benimser"

 

Düşüncelerime bugünlük emir verdim.Önce sıraya girin dedim,sonra kulak verin bende ki Albert Camust'a.

 

Binlerce insan ırkına rağmen iki insan ırkı diyor Camus!Öldürülen ve doğrulayan.Öldürülen canıyla bedel öder,doğrulayan onursuzlukla.

 

29 Mart'ta günler kala alanlar her zaman ki gibi tıklım tıklım.Taraflar "taraf olmanın verdiği haklılıkla" yine kafa karıştıran aldatmacalar da.

 

"insanlar,herkeste herkesce benimsenen ortak bir degere dayanamıyorsa,insan için insan anlaşılamaz kalıyor demektir.ayaklanmış insan,bu degerin açıkça benimsenmesini ister,çünkü sezer yada bilir ki,bu ilke olmazsa yeryüzünde karışıklık ve cinayet egemen olacaktır."

 

Ortak olan değerler,ortak olan çıkarlar ve demokrasinin vazgeçilmez aracı olan siyasi partiler...

 

Sizin gibi düşünenler,biraraya gelir.Tüm ortak düşüncelere bir temsilci seçilir.Sizin gibi düşünmeyenler ile ortak değerlerde,ortak çıkarlarda buluşulur.

 

Siyasi partiler bunun için vardır.

 

AKP...işte iktidar.Kendisinden önceki vesayetin son temsilcisi.Hükümdarlık devam ediyor.Sınırlar.inkar edilen sorunlar,işsizlik,açlık ve değersizlik...

 

CHP...işte muhalefet.Samimi olmayan,kendisiyle çelişen.Muhalefet değil,karalama ve oy toplama!

 

MHP...işte derinlerde ki devletimizin ana kaynağı.Çete,mafya,çıkar ve etnisyenlik.

 

DTP...işte oturtulamayan.Sorunların çözümünde yine çıkar,yine denge ve yine samimiyetsizlik.

 

Diğerlerini saymaya gerek var mı?Kendimi bildim bilelei aynı deryalar.Boğulmuşuz,farkında değiliz.

 

Farklı nehirleri buluşturacaklar,samimi değiller.Siyasi partiler demeyeceğim onun için bunlara.Düşman kılanlar,yok edenler,ötekileştirenler.

 

İnsanımı açlıkla terbiye edenler.Onları kendi hesaplarında,masa başlarında öldürenler...

 

29 Mart'ta günler kala alanlar her zaman ki gibi tıklım tıklım.Taraflar "taraf olmanın verdiği haklılıkla" yine kafa karıştıran aldatmacalar da.

 

Siyasi partilerimizin liderleri ahkam kesilirken,bırakın o alanları...şimdi hesap sorma zamanı.

 

Bedel ödeyenler öldürülenlerdi,en büyük bedeli ise doğruyanlar ödedi.Adı onursuzluk.Sadece bunun için,bırakın o alanlarda alkış tutmayı...şimdi hesap zamanı.

 

Hesabımızı soralım,hesabımızı verelim.Öldürülenler hala bekliyor.

Gönderi tarihi:

Sonuna kadar defalarca okudum sevgili mavi olmayan gökyüzü.Mükemmel bir dışa vurum,yüksek teknikte bir analiz ve son yılda okuduğum en güzel yazı.

Bir cevap değil,bir temenni de değil

Sadece yorgun bir yaşamın, böyle olmasa idi daha iyi olurdu sitemi.

Çok etkilendim.

Neden böyle düşünenler çoğalmadı.

Neden değişmedi değil mi?

Yine iki ırk biri öldürecek diğeri de onurlanacak.

Bir üçüncü ırka şiddetle ihtiyaç var kanısındayım.

sevgilerimle,

Gönderi tarihi:
.............

 

Neden değişmedi değil mi?

Yine iki ırk biri öldürecek diğeri de onurlanacak.

Bir üçüncü ırka şiddetle ihtiyaç var kanısındayım.

sevgilerimle,

 

Sevgili Gugukcuk,

 

Bu yazıyı en çok eleştirenler benim en yakın arkadaşlarımdı.Söylediklerim onlara,partilerine ve mücadalelerine ters gelmişti.Samimi olmayan bendim.

 

Samimiyet nedir?

 

İnsanı,değerleri sorgularken kendinizi yazmak mıydı,yoksa kendi pencerenizden tüm olanlara ahkam kesmek mi?

 

Yoksa,temsilcim dediğim kişilerin kendi hesapları mıydı?

 

.....

 

Ben insan ırkını"öldürülenler ve bunu doğrulayan,bununla da kalmayıp,onurlandırılmayı bekleyen" diye ayıran Camus'u okurken,önce çırpınanlara haksızlık dedim.

 

Üçünçü ırk dediğimiz o çırpınanlar olabilirdi.

 

Sonra şunu farkettim;çırpınanlar da bedelin alasını ödeyenlerdir.Ölüm,zaten başkaları için savaşırken,bırakıldığın yalnızlık da değil mi?

 

Bunu okurken,sinirlenecek sevgili dostlarım var burda.Bunu yazmak istemezdim,bedel ödeyenler umut derken ben "bedel ödemeden umutsuzluk " dedim.Özür dilerim.

 

Samimiyetimi üçünçü ırka bıraktım.Olmayan ama umut edilen...sevgileri benden Sevgili Gugukcuk.

Gönderi tarihi:

Aslında yıllarca önce yazılan tespitler ,zamanımızda pek bir değer görmese de o dönemlerdeki insan ilişkilerinin digital olmayışı ve duyguların birebir karşılıklı iletişimlerden olması analiz yeteneği ile donanmış kişilerin isabet ölçüsü yüksek tahminlerde veya tespitlerde bulunmasını olanaklı kılmıştır.

Albert Camus bu ikilemin farkına varan üçüncü bir ırk olabilir mi?

Sizin yazdığınız yazı içerik olarak birçok kararsız düşünceyi etkileyecektir.Neticesi ne olursa olsun güzel fikirler her zaman saygı ile hatırlanacaktır.Sahibi de birçok insanın gururu olacaktır.

sevgilerimle,

Gönderi tarihi:
...............

Albert Camus bu ikilemin farkına varan üçüncü bir ırk olabilir mi?

................

 

İlköğretim beşte iken,elime Cihad adlı bir kitap geçmişti.Kitabın yazarını şu an hatırlayamıyorum,ama içeriği daha dün okumuşum gibi hafızamda.Kitapta İslam dinin de ki cihad anlayışı ve bu anlayış içerisinde mücadale verenlerin öyküleri vardı.Cihad anlayışının bedelini ayaklarıyla ödeyen bir Filistinli'ye ait şu tümceler vardı;"ben,ayaklarımı kaybettim.Ya kalbim sen?".Bu cümleler beni beynimden vurmuştu.

 

Burada ki ikilemi görebildik mi?

 

Herşeyin bir bedeli vardır.Yaşamanın bedeli ölmek,özgürlüğünse esarettir.

 

Ve sonrasında yine ikilemler...

 

Cemil Meriç,biz de bedel ödeyecekler kalmamıştır der,hemen akaibinde "düşüncelerin ışığında yaratılacak yeni toplum" için kendisini paralar.

 

Orhan Veli,alay eder bedellerle.Bedava der herşeye,bedava...esaret bedavadır,özgürlükse bedelle.

 

Buyrun,bakın yine ikilemeler.

 

Alanlar yine tıklım tıklım dostum.Bir vaade bin alkış,Zübükzade misali!İkilememiz samimiyetsizlik.Onursuzluğu taşımaya tam gaz devam.

 

"Yirmi yaşındayken dünyayı değiştirebileceğimizi düşünürüz.Yetmiş yaşında da dünyayı değiştireceğimizi düşünürüz.Ama geç kalmışızdır"

 

Bu sözü eksik yada yanlış yazmış olabilirim.Ezberim de kalan bu.Demk istediğim ise şu;ikilememelerimiz bedellerimiz,samimiyetsizliğimiz.

 

:(

Gönderi tarihi:

Topic'ten öte özele dönüşsede eminim bizden başkalarıda okuyacak ve belki de onlarda yazacaklardır buna inanıyorum sevgili mavi olmayan gökyüzü.

Özgürlüklerin ve saygının seviye ile örtüştüğü yönetim biçimine demokrasi denir.Belki birçok demokrasiye inanan kişi böyle bir demokrasi tarifinin olmadığını söyler ama bunu ben böyle hissediyor isem benim için demokrasi bu anlamı yüklenir.

Felsefe insana çeşitlilik yeteneğini sunar ama onların nasıl yaşayacaklarına karar veremez.O insanların seçimleridir.

Aristo 30 lar meclisi tarafından ölüme mahkum edilmiştir ve ögrencilerinden biri ;

-Hocam kaçın buradan meclis sizi ölüme mahkum etmiş diye söyleyince o derin kişi cevabı hemen vermiş.

Merak etme oglum,Yaşamda onları

İşte Yaşam ile insan arasındaki çizgi her türlü hilekarlığı reddeder.

Yığınsal yaşam şekli , insanın birbirini yoketme alışkanlıkları belki binlerce yıldır gelenekselleşmiş olsa da bunu değiştirebilecek güç ,diğerlerine hiçbir zaman geçememiştir.Her zaman korku imparatorluğu kendi karanlığını kendi varlığının devamı için kullanmıştır.

Umberto eco gülün adı adlı eserinde okurlarına teolojik bilgileri sunarken kapalı kapılar ardındaki erk savaşının gizli hesaplarını da açıklamıştır.

Tanrı güç kullanır.Devlet güç kullanır.Yıgınlar boyun eger.

Tek silahları ise korkudur.

Korkunun taraftarları ile onların gazabından korunan işbirlikçileri de olacaktır.Aslında zalimden daha zalimdir korkunun oyuncakları.Duygularındaki reddediş,mantıklarındaki uygunluğa karışmıştır.Tıpkı mao'nun dediği gibi.

İçimdeki aslan ile maymun her zaman savaş içindedir

Diğerleri diye gördüklerimiz,içinde maymunu da aslanı da taşımayanlardır ki onlar sadece insanı yaşamı ve gerçeği taşırlar.

Farkedilmemenin farkındadırlar.

Onlar dala konmuş fındıktan az biraz büyük olan bülbülü saatlerce dinleyebilir.

Yolda kalmış bir kedi yavrusunu ezmemek için arabalarını kaldırıma sürerler.

Camlarını silen çocuğa para yerine kitap verecek kadar asillerdir.

Onlar bilirler ki çizgileri diğerlerine nazaran özeldir.Ve bütün kitaplar onlar gibi olunsun diye inmiştir.

onlar zaten öyledirler.

Kırmızı derilidirler,kara derilidirler,beyazı da vardır eskimosu da çinlisi de yamyamı da.

Bunun keyfini sürerler.

Ama hiçkimseye söylemezler sevğili mavi olmayan gökyüzü.

Onlar insandır.

 

sevgilerimle,

Gönderi tarihi:

Sevgili Gugukcuk,

 

Yazdıklarınızı büyük bir keyifle okudum.Karşımda anlaşılması gereken düşünceler varken,bana düşen tüm cümleleri kendime yüksek sesle okumaktır.Teşekkür ederim.

 

Sevgili dostum,

 

Biz küçükken tüm siyahilere yamyam derdik.Şimdi diyeceksiniz ne var bunda?

 

Bana o zaman sorsaydınız.Hiçbirşey derdim.Şimdi sorarsanız çok şey.

 

İzlediğim filmlerde,güldüğümüz komedilerde,okuduğumuz kitaplarda nedense hep yerlilerin birer yamyam olduğu öğretildi.Verilmek istenen buydu.Öğrenilmesi gereken,empoze ediilendi.

 

Ben de o empoze edilenlerden olsa gerek,"yahu bırakın yamyam bunlar" deme gafletine düşmüştüm.

 

Beşinci sınıftaydım o zaman.Çok sevdiğim,değer verdiğim bir abi bana şunu demişti;

 

"sen ne dediğini hiç düşündün mü?"

 

Ben bu sözlerin anlamını yedinci sınıfta çözdüm.Anavatanı işgal edilen,öldürülen,katledilen halklar bize yamyam olarak gösteriliyordu.

 

Emperyalizm böylesine basit gülünçlüklerle bize kendini kabul ettiriyordu.

 

Biz de yine o yüksek dehamızla düşünme zahmetine girmeden kabul ediyorduk.

 

..............

 

çok ilginç sevgili forumdaşım,yazdıklarınızı okuyunca ilk aklıma gelen nedense buydu.

 

öte yandan ikilem arasında sıkışıp kalan bana,bu cümleleriniz çok iyi geldi.Camus'un iki ırkı ile başladık,siz üçünçü ırkı gördünüz.Ben ısrarla o ırkı görmemezlikten geldim,siz düşünceleriniz ile o ırkın varlığını bana hissettirdiniz.Şöyle geçenlerde sitelerde dolanırken,Eliota dair şu söz beni saatlerce düşündürmüştü.

 

"Hiçbir zaman gökten gül yağmaz, daha çok gül istersek daha çok fidan dikmemiz gerekir."

 

Gülü sadece dileyen bizler,fidan dikmeyi akıl edemeyiz.Tam biz bu akılsızlıklarla zaman öldürürken,birileri o fidanı kanıyla sular.

 

Teşekkür ederim,bana o fidanı kanıyla sulayanların varlığını birkez daha gösterdiğiniz için :)

 

Bir de çok güzel bir tespitiniz vardı;"Felsefe seçenekler sunar,insan seçer"

 

Platon,devlet doğal bir yapılanmadır der,Aristotales anlayış ise yapmalardan ibaret bir devlet seçeneğini bizlere sunar,yerini belirlemek ise bizde düşer.

 

.............

 

Korkular,korkular,korkular....ne kadar da haklısınız!

 

Yaratan cennet ile korkuyu kullanır,devlet yasaları...yığınlara kalan ise boyun eğmek!

 

"Korku"nun kendisinden bile korkuyorum.

 

Korkunun taraftarları ile onların gazabından korunan işbirlikçileri de olacaktır.Aslında zalimden daha zalimdir korkunun oyuncakları.Duygularındaki reddediş,mantıklarındaki uygunluğa karışmıştır.Tıpkı mao'nun dediği gibi.

 

bu kadar güzel düşüncelerin üstüne eklenecek ne olabilir ki,özellikle yukarda ki cümlelerinize...madem Sokrates dedik,bakın beni kendi savunmasında en çok düşündüren cümle;

 

"Güçlük, dostlarım, ölümden kaçınmak değil, ama haksızlıktan kaçınmaktır; çünkü o ölümden daha hızlı koşar. Sizin istediğiniz gibi konuşup yaşamaktansa, kendim gibi konuşup ölmeyi yeğlerim."

 

Tam burada kesmeyi düşünüyordum ki,birden bire aklıma şu söz geldi.

 

"20 yaşındayken dünyayı kurtaracağımızı düşünürüz.70 yaşında da bunu düşünürüz.Ama geç kalmışızdır."Ezberimde olan cümleleri yazdım,yorum farkı olabilir.

 

Kimin söylediğini de şimdi anımsayamıyorum.

 

Çok da önemli değil kimin söylediğinin,önemli olan bu gerçekte yatan acı...sevgiler.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.