Φ Taner Bayram Gönderi tarihi: 9 Şubat , 2009 Gönderi tarihi: 9 Şubat , 2009 ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında tutuklandıktan sonra tahliye edilen Prof. Dr. Yalçın Küçük, Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne pasaport başvurusunda bulundu. Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan Küçük, öğle saatlerinde Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne gitti. Küçük, Pasaport Şube Müdürlüğü'ne dilekçe vererek, 2006 yılında başvurusunu yaptığı yeşil pasaportun kendisine verilmesini istedi. Yalçın Küçük'ün, dilekçesinde ''hakkındaki tutuklama kararlarının kaldırıldığını'' belirttiği ifade edildi. Yetkililerin ise ''hakkında yurt dışına çıkış yasağı bulunduğu ve bu nedenle kendisine pasaport verilemeyeceğini'' Küçük'e bildirdiği öğrenildi. Emniyet yetkilileri, Küçük'ün, ''yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasına ilişkin mahkeme kararını ibraz etmesi halinde pasaportunun kendisine teslim edilebileceğini'' kaydettiler. ZAMAN GAZETESI'nden alintidir... Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 8 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 8 Nisan , 2009 Kaçmak kelimesinin sözlük anlamı nedir? Türk Dil Kurumu Genel Sözlüğüne göre: 2. (nsz) Kimseye bildirmeden bulunduğu yerden ayrılmak, firar etmek şeklinde açıklanmış. Pasaport nedir peki? Yabancı ülkelere gidecek olanlara yetkili kuruluşça verilen, yabancı ülke yetkililerinin kimlik incelemesinde geçerli olan belge. Sen sayın okur, kaçma eylemini gerçekleştirmek için devletten izin alır mısın? Bu ne mantık çelişkisidir. Kaçarken "ben gidiyorum diye Emniyet'e filan bilgi verip, parmak izi bırakıp, vergi dairesine de adına kayıtlı belgelerle para yatırıp, gittiğin yeri davul zurna çalarak kaçtığın devlete söyler misin? Yasal yolla kaçmak diye bir tanım icat edildiyse, şimdi icat edildi herhalde. Velhasıl, haberin veriliş şeklinde meymenet yok zaten. Yandaşlığın sınırları artık izah edilemez, tanımlanamaz boyutlarda. Bakın ne kadar akılsızca kurgulanmış bir yazı. ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında tutuklandıktan sonra tahliye edilen Prof. Dr. Yalçın Küçük, Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne pasaport başvurusunda bulundu." Bu kırmızı bölümü Zaman Gazete'si yorumluyor. Pekiii, bir de işin Emniyet Müdürlüğü tarafına bakalım. Hatta bakarken kendi cümlelerimizi değil, onların cümlelerini kullanalım. Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan Küçük, öğle saatlerinde Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne gitti. Küçük, Pasaport Şube Müdürlüğü'ne dilekçe vererek, 2006 yılında başvurusunu yaptığı yeşil pasaportun kendisine verilmesini istedi. Ne anladın bundan sevgili okur? Hani soruşturma kapsamında tutuklanmıştı, tahliye edilmişti, sonra da gidip pasaport başvurusunda bulunmuştu? Türkçe'si düzgün bir insan, hele hele bir gazeteci 2006 yılında olmuş bir olayı böyle cümlelerle anlatamaz. Anlatırsa zaman kayması olur. Esasında burada kaydırılmak istenen de zaman değil, anlamdır. Çarpıtmak için ne söyleyeceklerini bilemiyorlar artık. Birileri de bunların peşine düşüp, okuduklarına önem yükleyip buralara yazıyor. Hiç düşünmeden! Düşünmek istemeden ya da. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 8 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 8 Nisan , 2009 Kaçmak kelimesinin sözlük anlamı nedir? Türk Dil Kurumu Genel Sözlüğüne göre: 2. (nsz) Kimseye bildirmeden bulunduğu yerden ayrılmak, firar etmek şeklinde açıklanmış. . . Cünkü bu tip gazeteler onlarin okumak istediklerini yaziyor,onlar ancak böyle seyleri okuduklarinda eylem yapmis gibi mutlu oluyorlar,diger gazeteler onlari pek asmaz,cünkü o gazetelerde cok daha ciddi olaylardan bahsedilir,senaryolardan degil. saygilarla Alıntı
Φ Taner Bayram Gönderi tarihi: 8 Nisan , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 8 Nisan , 2009 Cünkü bu tip gazeteler onlarin okumak istediklerini yaziyor,onlar ancak böyle seyleri okuduklarinda eylem yapmis gibi mutlu oluyorlar,diger gazeteler onlari pek asmaz,cünkü o gazetelerde cok daha ciddi olaylardan bahsedilir,senaryolardan degil. saygilarla Hangi gazeteler? Benim okuyup alintilar yaptigim Zaman, Milliyet ya da Sabah mi? Turk gazeteleri mi? Allah Allah, bir tek onlari BOLUCU yapmadiginiz kalmisti be kardesim! Kurtler bolucu, DTP bolucu, AKP bolucu, Bati bolucu, M.A. Birand bolucu, Bulent Arinc bolucu, Orhan Pamuk ve Ahmet Kaya bolucu... Simdi de Turk gazeteleri bolucu. Hayirli olsun cumlemize! Diyarbakirli... Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 9 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 9 Nisan , 2009 Hangi gazeteler?Benim okuyup alintilar yaptigim Zaman, Milliyet ya da Sabah mi? Turk gazeteleri mi? Allah Allah, bir tek onlari BOLUCU yapmadiginiz kalmisti be kardesim! Kurtler bolucu, DTP bolucu, AKP bolucu, Bati bolucu, M.A. Birand bolucu, Bulent Arinc bolucu, Orhan Pamuk ve Ahmet Kaya bolucu... Simdi de Turk gazeteleri bolucu. Hayirli olsun cumlemize! Diyarbakirli... Sen bana cevap yaz, niye atlıyorsun ki işine gelmeyeni? Alıntı
Φ Taner Bayram Gönderi tarihi: 9 Nisan , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 9 Nisan , 2009 Sen bana cevap yaz, niye atlıyorsun ki işine gelmeyeni? Daha ne delil istoyorsunuz? Bombalar bulundu, gunlukler cikti ortaya, itiraflar oldu! Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 10 Nisan , 2009 ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında tutuklandıktan sonra tahliye edilen Prof. Dr. Yalçın Küçük, Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne pasaport başvurusunda bulundu. Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan Küçük, öğle saatlerinde Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne gitti. Küçük, Pasaport Şube Müdürlüğü'ne dilekçe vererek, 2006 yılında başvurusunu yaptığı yeşil pasaportun kendisine verilmesini istedi. Yalçın Küçük'ün, dilekçesinde ''hakkındaki tutuklama kararlarının kaldırıldığını'' belirttiği ifade edildi. Yetkililerin ise ''hakkında yurt dışına çıkış yasağı bulunduğu ve bu nedenle kendisine pasaport verilemeyeceğini'' Küçük'e bildirdiği öğrenildi. Emniyet yetkilileri, Küçük'ün, ''yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasına ilişkin mahkeme kararını ibraz etmesi halinde pasaportunun kendisine teslim edilebileceğini'' kaydettiler. ZAMAN GAZETESI'nden alintidir... Kaçmak kelimesinin sözlük anlamı nedir? Türk Dil Kurumu Genel Sözlüğüne göre: 2. (nsz) Kimseye bildirmeden bulunduğu yerden ayrılmak, firar etmek şeklinde açıklanmış. Pasaport nedir peki? Yabancı ülkelere gidecek olanlara yetkili kuruluşça verilen, yabancı ülke yetkililerinin kimlik incelemesinde geçerli olan belge. Sen sayın okur, kaçma eylemini gerçekleştirmek için devletten izin alır mısın? Bu ne mantık çelişkisidir. Kaçarken "ben gidiyorum diye Emniyet'e filan bilgi verip, parmak izi bırakıp, vergi dairesine de adına kayıtlı belgelerle para yatırıp, gittiğin yeri davul zurna çalarak kaçtığın devlete söyler misin? Yasal yolla kaçmak diye bir tanım icat edildiyse, şimdi icat edildi herhalde. Velhasıl, haberin veriliş şeklinde meymenet yok zaten. Yandaşlığın sınırları artık izah edilemez, tanımlanamaz boyutlarda. Bakın ne kadar akılsızca kurgulanmış bir yazı. ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında tutuklandıktan sonra tahliye edilen Prof. Dr. Yalçın Küçük, Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne pasaport başvurusunda bulundu." Bu kırmızı bölümü Zaman Gazete'si yorumluyor. Pekiii, bir de işin Emniyet Müdürlüğü tarafına bakalım. Hatta bakarken kendi cümlelerimizi değil, onların cümlelerini kullanalım. Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan Küçük, öğle saatlerinde Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne gitti. Küçük, Pasaport Şube Müdürlüğü'ne dilekçe vererek, 2006 yılında başvurusunu yaptığı yeşil pasaportun kendisine verilmesini istedi. Ne anladın bundan sevgili okur? Hani soruşturma kapsamında tutuklanmıştı, tahliye edilmişti, sonra da gidip pasaport başvurusunda bulunmuştu? Türkçe'si düzgün bir insan, hele hele bir gazeteci 2006 yılında olmuş bir olayı böyle cümlelerle anlatamaz. Anlatırsa zaman kayması olur. Esasında burada kaydırılmak istenen de zaman değil, anlamdır. Çarpıtmak için ne söyleyeceklerini bilemiyorlar artık. Birileri de bunların peşine düşüp, okuduklarına önem yükleyip buralara yazıyor. Hiç düşünmeden! Düşünmek istemeden ya da. Daha ne delil istoyorsunuz? Bombalar bulundu, gunlukler cikti ortaya, itiraflar oldu! Ne bomba, ne günlük, ne itiraf geçti bu kelimelerin arasında. Konu başlığı nedir tekrar okuyun. Ve son cevabınızı da tekrar okuyun. Konu ne? Cevabınız ne? Ne bu? Alıntı
Misafir gelincik Gönderi tarihi: 6 Mayıs , 2009 Gönderi tarihi: 6 Mayıs , 2009 Konuyu başından beri okudum. DTP adayını diri diri yaktılar başlığındaki durumun benzeri oluşmuş. Çok ilginç bir yaklaşım. Başından beri sayın Taylan Abi Yalçın Küçük'ü savunmadığı halde yapılan yorumlara da "konu başlığında yer alan kaçmakla alakalı yorum " , çok mantıklı cevaplar verdiği halde , halen anlamamış davranmak çok komik. Merak etmeyin okuyucu görüyor. Dediğiniz çok doğru otomatik olarak Kürt-Türk zeminine oturtuluyor olay. Çok ilginç Alıntı
Φ Taner Bayram Gönderi tarihi: 6 Mayıs , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 6 Mayıs , 2009 Konuyu başından beri okudum. DTP adayını diri diri yaktılar başlığındaki durumun benzeri oluşmuş. Çok ilginç bir yaklaşım. Başından beri sayın Taylan Abi Yalçın Küçük'ü savunmadığı halde yapılan yorumlara da "konu başlığında yer alan kaçmakla alakalı yorum " , çok mantıklı cevaplar verdiği halde , halen anlamamış davranmak çok komik. Merak etmeyin okuyucu görüyor. Dediğiniz çok doğru otomatik olarak Kürt-Türk zeminine oturtuluyor olay. Çok ilginç Kendi gazetelerinizin verdigi sekilde alinti ettim! Kardesim gelin bir goz atalim gercege: Kurt-Turk catismasi yok mu bu ulke de? Insanlarin yakilmasi, kuyulara atilmasi, linc edilmeleri olmadi mi hic bu ulke de? Kucucuk cocuklarimizin kemikleri kirilmadi mi kameralar isliyorken? Bir suru aydinimiz iceriye atilmadi mi senelerce, zira aralarinda Kurtce iki kelime edip baris yemini icenler bile var bu aydinlarimizin? (Leyla Zanalar, Musa Anterler, vs, vs.) Binlerce insan cezaevlerine tikilmadi mi? Iskence gormedi mi? Ama insanimiz olduruldu, arabalari az mi taslandi insanlarimizin? Gidin gazetelerinizi elestirin! Zaten bugune kadar yazamadilar, ya da yazmak istemediler, simdi de yazadiklarinda da ya tiraj icin yazip ya da camura bulastirip yaziyorlar! Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 6 Mayıs , 2009 Gönderi tarihi: 6 Mayıs , 2009 Ne Türkiye'de ne de baska ülkelerde önemli bir davanin sanigi olarak disardan yargilanan kisilere yurtdisina gitmelerine izin verilmemesi ilk ve son da degil. Herkes bu konuda milyonlarca örnek verebilir. Burada yadirganan ne var anlasilir degil. Bu haberi illada ZAMAN yerine baska bir gazeteninmi yazmasi gerekki haber dogru olarak algilansin? Bu bir haber, siyasi yorum falan degilki ZAMAN gazetesinin kasitli yanlis yorum yaptigi hakkinda tartisilabilinir. Konu Ergenekon ve onun bir sanigi olan Yalcin Kücük olunca bakiyoruz yurdisina cikis izni verilmemesi haberi heyecanla tartisiliyor burada ve bunuda efendim Yalcin Kücük'ü savunma adina yapilmiyormus. Efendim digerleride konuyu Kürt-Türk catismasina getiriyorlarmis ve hatta kisisel bazda bakiyorlarmis konuya. Daha neler duyacagiz inanilir gibi degil. Türkiye'de günümüzde ve gecmiste kadar binlerce insana yurtdisi izni verilmiyor ve verilmedi, ama onlar konu edilmezken Yalcin Kücük konu ediliyor. Ve bizde buradan diyoruzki Yalcin Kücük'ü iyi taniyin ve sonra yazin. Tabii Yalcin Kücük'ü tanimak islerine gelmiyor, aciklarini görecekler ya. Alıntı
Misafir gelincik Gönderi tarihi: 7 Mayıs , 2009 Gönderi tarihi: 7 Mayıs , 2009 Birileri kacmayi planliyor herhalde...Bakin su ise! Verilen haberde böyle bir yorum var mı ? Ben göremedim Sn.Taylan Abi demiş ki: Sen sayın okur, kaçma eylemini gerçekleştirmek için devletten izin alır mısın? Bu ne mantık çelişkisidir. Kaçarken "ben gidiyorum diye Emniyet'e filan bilgi verip, parmak izi bırakıp, vergi dairesine de adına kayıtlı belgelerle para yatırıp, gittiğin yeri davul zurna çalarak kaçtığın devlete söyler misin?Yasal yolla kaçmak diye bir tanım icat edildiyse, şimdi icat edildi herhalde. Yurtdışı yasağı olan biri iseniz, resmi pasaportunuzla çıkmayı deneyin isterseniz. Gerçekçi olalım. Boşa vakit öldürmeyelim Ve verilen cevaplar: Kardesim bizim kimseye HUCUM ettigimiz yok. HAKLARIMIZ yenildi diyoruz. O kadar. Zira i nkar ede ede bu topraklar viran oldu. Kendinizi benim gibi sucsuz yere topraklarindan surulmus, ya da amcasini kardesini faili mechullerde kaybetmis bir Kurt insaninin yerine koyun lutfen! Sizden tek ricamiz sagduyu! Yahu Kurt oldugu icin fislenen, iceri atilan, surulen insanlarin yerine koyun kendinizi! Ortada bir BARIS havasi var ama dar fikirlerle, BASKI yanlisi yorumlarla ortami kotuye goturenlerde var! Sagduyu bekliyoruz sizden Taylan Abi! Turkler Kurtsuz, Kurtler de Turksuz yasayamaz! Artik beraber, birlik icinde ama haklarimiza saygi duyulan bir ulkede yasayalim! Ne dersiniz? Kardesim gelin bir goz atalim gercege: Kurt-Turk catismasi yok mu bu ulke de? Insanlarin yakilmasi, kuyulara atilmasi, linc edilmeleri olmadi mi hic bu ulke de? Kucucuk cocuklarimizin kemikleri kirilmadi mi kameralar isliyorken? Bir suru aydinimiz iceriye atilmadi mi senelerce, zira aralarinda Kurtce iki kelime edip baris yemini icenler bile var bu aydinlarimizin? (Leyla Zanalar, Musa Anterler, vs, vs.) Binlerce insan cezaevlerine tikilmadi mi? Iskence gormedi mi? Ama insanimiz olduruldu, arabalari az mi taslandi insanlarimizin? Gidin gazetelerinizi elestirin! Zaten bugune kadar yazamadilar, ya da yazmak istemediler, simdi de yazadiklarinda da ya tiraj icin yazip ya da camura bulastirip yaziyorlar! Zaten yukarıda Sayın Taylanın alıntıladığım yazısında gazete eleştirilmiş ama niyet başka olunca , söylenecek söz de kalmıyor ne yazık ki. Bu arkadaşın alıntıladığı başlıkla hiç bir problemimiz yok aynen dtp adayını diridiri yaktılar başlığında olduğu gibi. Niyet açık ve seçik . Her zaman olduğu ve sizlerin inkar ettiği gibi Şimdi alıntılanan başlıkla verilen cevaplara bakın ve elinizi vicdanınıza koyarak değerlendirmenizi yapın. Alıntı
Φ Taner Bayram Gönderi tarihi: 7 Mayıs , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 7 Mayıs , 2009 Verilen haberde böyle bir yorum var mı ? Ben göremedim. . . Şimdi alıntılanan başlıkla verilen cevaplara bakın ve elinizi vicdanınıza koyarak değerlendirmenizi yapın. Simdi bizlerin dedikleri hep ayni. HAK HAK HAK! ***** Diyarbakirli... Alıntı
Misafir gelincik Gönderi tarihi: 7 Mayıs , 2009 Gönderi tarihi: 7 Mayıs , 2009 Simdi bizlerin dedikleri hep ayni. HAK HAK HAK!***** Diyarbakirli... Arkadaşım kusura bakma da burada "akşam yemeğinde ne var "diye bir konu açsak, korkarım vereceğiniz cevaplar da bu olacak. Ne demek istediğimi anlatabildiğimden eminim de sizler anlamak istemiyorsunuz. Konu haklar , kürtlerin ezilmişliği üzerine olur başım gözüm üstüne , size katılırım ya da katılmam. Ama her konuyu bu zemine çekmek hem tartışma etiğine aykırı , hem de inanın hiç hoş olmuyor. Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2009 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2009 kimden: [email protected] kime: taylanabi@ cc: [email protected] tarih: 11 Mayıs 2009 Pazartesi 16:44 (18 saat önce) konu: Bilgi Edinme Başvurunuz SAYIN TAYLAN Emniyet Genel Müdürlüğümüze 4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamında göndermiş olduğunuz , Bilgi Edinme başvurunuz incelenmiş olup; Talebinizle ilgili olarak; 4982 sayılı kanunun 21. maddesi"Kişinin izin verdiği hâller saklı kalmak üzere, özel hayatın gizliliği kapsamında, açıklanması hâlinde kişinin sağlık bilgileri ile özel ve aile hayatına, şeref ve haysiyetine, meslekî ve ekonomik değerlerine haksız müdahale oluşturacak bilgi veya belgeler, bilgi edinme hakkı kapsamı dışındadır."Hükmü gereğince başvurunuz olumsuz değerlendirilmiştir Bilgilerinize sunulur EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü Netice alamadık ama olsun. Ancak doğru bildiğinizden eminseniz bu tür başvurular yaparsınız. Aksi takdirde başkaları gibi iftiraları atıp atıp susarsınız. Onların doğruları öğrenmeye, gerçekleri sorgulamaya cesaretleri yoktur. Nokta. Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2009 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2009 kimden: [email protected]kime: taylanabi@ cc: [email protected] tarih: 11 Mayıs 2009 Pazartesi 16:44 (18 saat önce) konu: Bilgi Edinme Başvurunuz SAYIN TAYLAN Emniyet Genel Müdürlüğümüze 4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamında göndermiş olduğunuz , Bilgi Edinme başvurunuz incelenmiş olup; Talebinizle ilgili olarak; 4982 sayılı kanunun 21. maddesi"Kişinin izin verdiği hâller saklı kalmak üzere, özel hayatın gizliliği kapsamında, açıklanması hâlinde kişinin sağlık bilgileri ile özel ve aile hayatına, şeref ve haysiyetine, meslekî ve ekonomik değerlerine haksız müdahale oluşturacak bilgi veya belgeler, bilgi edinme hakkı kapsamı dışındadır."Hükmü gereğince başvurunuz olumsuz değerlendirilmiştir Bilgilerinize sunulur EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü Netice alamadık ama olsun. Ancak doğru bildiğinizden eminseniz bu tür başvurular yaparsınız. Aksi takdirde başkaları gibi iftiraları atıp atıp susarsınız. Onların doğruları öğrenmeye, gerçekleri sorgulamaya cesaretleri yoktur. Nokta. Ne sormustunuz? Sorunuzuda aciklasanizda konu basligi ile alakasini ögrensek keske. Olay cok acik ve net, arastiracak ne varki? Birisi pasaportunu almaya gidiyor ve su an yurtdisi yasagi oldugu icin verilmeyecegi söyleniyor. Bunun daha neyi isbatlanacakki? Diger taraftan verilmeyecegi bastan belli olan bir belge istemekte ne kadar mantikli bir is orasi ayri bir konu. Türkiye'de son dönemlerde belge modasi böyüdügü icin artik herkes her konuda mesela insanlarin özel hayatlarina dair belgeleri bile istemeye kalkiyorlar. Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2009 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2009 Ne sormustunuz? Sorunuzuda aciklasanizda konu basligi ile alakasini ögrensek keske. Olay cok acik ve net, arastiracak ne varki? Birisi pasaportunu almaya gidiyor ve su an yurtdisi yasagi oldugu icin verilmeyecegi söyleniyor. Bunun daha neyi isbatlanacakki? Diger taraftan verilmeyecegi bastan belli olan bir belge istemekte ne kadar mantikli bir is orasi ayri bir konu. Türkiye'de son dönemlerde belge modasi böyüdügü icin artik herkes her konuda mesela insanlarin özel hayatlarina dair belgeleri bile istemeye kalkiyorlar. Küçük'ün pasaport alma sürecini, ne zaman başvurulduğunu, neden yeşil pasaport istendiğini, neler yapıldığını, verilip verilmediğini vs herşeyi sormuştum. Soru sormak zordur. Cevaplarını kaldırabilecekseniz sorarsınız. Aksi halde kendi yaptığınız gibi hep varsayarsınız, peşin hükümlü, önyargılı davranırsınız.Sizin moda dediğiniz belge, dürüstlüğü temsil eder. Lafın sözün ucu bucağı, dilin de kemiği yok malum. Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2009 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2009 Küçük'ün pasaport alma sürecini, ne zaman başvurulduğunu, neden yeşil pasaport istendiğini, neler yapıldığını, verilip verilmediğini vs herşeyi sormuştum. Soru sormak zordur. Cevaplarını kaldırabilecekseniz sorarsınız. Aksi halde kendi yaptığınız gibi hep varsayarsınız, peşin hükümlü, önyargılı davranırsınız.Sizin moda dediğiniz belge, dürüstlüğü temsil eder. Lafın sözün ucu bucağı, dilin de kemiği yok malum. Sık sıkabildiğin kadar, sınır hayalgücü ile sınırlı. İFTİRANIN BELGESİ OLMAZ haliyle. Hangi iftiradan bahsediyorsunuz? Kücük hakkinda hangi iftirayi yapmisim keske bir gösterebilseniz? Hayal kurmak herkesin hakki derim ve hayallerinizle yasayin derim. Alıntı
Φ Taner Bayram Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2009 Küçük'ün pasaport alma sürecini, ne zaman başvurulduğunu, neden yeşil pasaport istendiğini, neler yapıldığını, verilip verilmediğini vs herşeyi sormuştum. Soru sormak zordur. Cevaplarını kaldırabilecekseniz sorarsınız. Aksi halde kendi yaptığınız gibi hep varsayarsınız, peşin hükümlü, önyargılı davranırsınız.Sizin moda dediğiniz belge, dürüstlüğü temsil eder. Lafın sözün ucu bucağı, dilin de kemiği yok malum. Bu ulkenin basbakanindan yazarina, milliyetcisinden cumhurbaskanina hemen herkes gecmiste bir takim hatalar yuzunden Kurt Sorunu'nun ortaya ciktigini artik kabul ediyor!! Diyarbakirli... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.