Φ sardunyam Gönderi tarihi: 8 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 8 Mart , 2006 sen de anlamaya çalışma da habire neden bu kadar tekrar var diye düşün... düşün düşün belki bulursun bir gün. Allah tan ümit kesilmez... yaaa ne yazık size baktığın hiç bir yerde Allah ı görememek ne kötüdür. yalnızsınız çok yalnız kalbinizde ve kafanızın içinde... siz yok dediğinizde eşya yok oluyormu? merak ettim... yam yam Alıntı
Φ Qanan Gönderi tarihi: 30 Mart , 2006 Gönderi tarihi: 30 Mart , 2006 kusur zan edilen tekrarlarda aslında mucizevi bir özellik vardır. Çünkü, Kur'an hem bir zikir kitabı, hem bir dua kitabı, hem bir davet kitabı olduğundan içinde tekrar güzeldir, lazımdır ve eblağdır. Kusurlu görenlerin zannı gibi değil... Zira zikrin gereği; tekrar ile tenvirdir. Duanın gereği; tekrar ile ifadeyi kuvvetlendirmektir. Emir ve davetin gereği; tekrar ile ikaz etmektir. Hem herkes her vakit bütün Kur'anı okumağa muktedir olamaz Fakat bir sureye okumaya muktedir olur. Onun için en mühim Kur'anî maksatlar genellikle uzun surelerde derc edilerek her bir sure bir küçük Kur'an hükmüne geçmiş. Demek, hiç kimseyi mahrum etmemek için Tevhid(Allahın briliği) ve Haşir ve Kıssa-i Musa gibi bazı maksadlar tekrar edilmiş.. Hem cismanî ihtiyaç gibi, manevî ihtiyaçlar dahi çeşitlidir. Bazısına insan her nefes muhtaç olur; cisme hava, ruha hû gibi. Bazısına her saat bismillah gibi ve hâkeza... Demek âyet tekrarları, ihtiyaçların tekrarlanmasından ileri gelmiş ve o ihtiyaca işaret ederek uyandırıp teşvik etmek, hem iştiyakı ve iştihayı tahrik etmek için tekrar eder. Hem Kur'an tesis edicidir. Bir Din-i Mübin'in esasıdır ve şu âlem-i İslâmiyet'in temelleridir ve insanın sosyal hayatını değiştirip, muhtelif tabakata, tekrar eden suallerine cevabdır. Müessise, tesbit etmek için tekrar lâzımdır. Te'kid için tekrar lâzımdır. Teyid için takrir, tahkik, tekrir lâzımdır. Hem, öyle büyük meselerden ve dakik hakikatlerden bahsediyor ki: herkezin kalblerinde yerleştirmek için çok defa farklı suretlerde tekrar lâzımdır. Bununla beraber sureten tekrardır, fakat manen herbir âyetin çok manaları, çok faydaları, çok vücuh ve tabakatı vardır. Herbir makamda ayrı bir mana ve fayda ve maksadlar için zikrediliyor. Muhteşem bir cevap...Budur...Aslında sizin kusur zannettiğinizde mucizevi bir özellik vardır...Sn. Yam_Yam bu konuyu açmasan bu mucizeyi idrak edemeyecektim...Siz de bi güzel kapak olmuşsunuzdur bu cevapla herhalde ne dersiniz??...Her kafanıza esen doğmatik fikirlerle Kur'anı çürütmeye çalışıyorsunuz??Kur'an o kadar basit değil.Hele sizin gibiler Kur'an'ın yanında bir hiçsiniz...Madem okadar bilgili zannediyorsunuz...Kur'anın bir benzerini oluştursanıza,, hayır oluşturamazsınız,, o mucizevi bir kitaptır,, 1400 yıl küsürdür değiştirilememesi onun başka bir mucizevi yönüdür,, ve halen de mucizevi yönleri ortaya çıkmaktadır,, hayır siz yine de inanmazsınız,, yok sümerler Nuh tufanından bahsetmiştir,, ordan Kur'an'a geçmiştir,, yok dünyanın yuvarlak olduğu aslında islamdan önce bilmem hangi düşünür tarafından zaten söylenmiştir vs. vs. vs.,, Allah aşkna okuma yazma bilmeyen bir insan nasıl bir araştırmacıdırki tüm bunları dünyayı karış karış dolaşıp bilimin bile zor eriştiği bilgilere erişsin de onları Kur'an'a geçirsin...Böyle bir şey o devirde mümkün müdür?? Yani Hz. Muhammed hem Arkeolog,, hem bilim adamı,, hem gezgin,, hem bilmem ne bu saçmalıklara karnımız tok sn. Yam_Yam...Göremedikten sonra bahane çok... Alıntı
Φ dilku Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2006 Sayın yam yam Hani bir söz var dır "kellim kelim la yen'fâ" Bu kadar tekrar olduğu halde ne yazık ki, hâla size bir fayda vermemiş... Neyse bu kadar zaman ayırdığınıza göre biz yine ümit var olalım inşallah fayda verir... selam harikaydı... neyse.. yami çok sağol..Senin Kuranla uğraşmanı seviyorum..Kuran kimilerin imanını artırır kimilerin küfrünü..İşte açık kanıt ya.. et tekraru ahsen velev kanu yüz seksen bizimde bu forumda yaptığımız tekrar, tekrar, tekrar....İnsanoğlu erinir; ama Allah insanı doğru yola ulaştırmak için önemli gördüğü yerleri vurgulamış, uyarılmadım demeyesiniz diye.. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2006 peki tanrı kelamı olmayan bir kitap,günümüze kadar nasıl korunmayı başarmıştır?? Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 23 Nisan , 2006 peki tanrı kelamı olmayan bir kitap,günümüze kadar nasıl korunmayı başarmıştır?? Başaramamıştır... 14/32- Allah, gökleri ve yeri yaratan, gökten yağmur indiren ve onunla size rızık olarak türlü meyveler çıkaran, emri gereğince denizde yüzmek üzere gemileri emrinize veren, nehirleri de hizmetinize sunandır. 2/22- O, yeri sizin için döşek, göğü de bina yapan, gökten su indirip onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkarandır. Öyleyse siz de bile bile Allah'a ortaklar koşmayin. **************************************** 16/65- Allah gökten su indirdi de onunla yeryüzünü ölümünden sonra diriltti. Şüphesiz bunda dinleyecek bir toplum için bir ibret vardır. 29/63- Andolsun, eger onlara, "Gökten yağmuru kim indirip de onunla yeryüzünü ölümünden sonra diriltti?" diye soracak olsan, mutlaka, "Allah" diyeceklerdir. De ki: "Hamd Allah'a mahsustur." Fakat onların çoğu akıllarını kullanmazlar. 30/19- Allah, diriyi ölüden çıkarır, ölüyü de diriden çıkarır. Ölümünden sonra yeryüzünü diriltir. Siz de (mezarlarınızdan) işte böyle çıkarılacaksınız. 30/24- Korku ve ümit kaynağı olarak şimşeği size göstermesi, gökten yağmur indirip onunla yeryüzünü ölümünden sonra diriltmesi, onun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda aklını kullanan bir toplum için elbette ibretler vardır. 30/50- Allah'ın rahmetinin eserlerine bak! Yeryüzünü ölümünden sonra nasıl diriltiyor. Şüphe yok ki, o ölüleri de elbette diriltecektir. O her şeye hakkıyla gücü yetendir. 35/9- Allah, rüzgarları gönderendir. Onlar da bulutları hareket ettirir. Biz de bulutları ölü bir toprağa sürer ve onunla ölümünden sonra yer yüzünü diriltiriz. İşte ölümden sonra diriliş de böyledir 36/33- Ölü toprak onlar için bir delildir. Biz onu diriltir ve ondan taneler çıkarırız da onlardan yerler 43/11- O gökten bir ölçüye göre yağmur indirendir. Biz onunla ölü araziyi canlandırdık. İşte siz de, böyle diriltileceksiniz. 45/5- Geceyle gündüzün birbiri ardınca gelişinde, Allah'ın gökten rızık (sebebi olarak yağmur) indirip, onunla yeryüzünü ölümünden sonra diriltmesinde, rüzgarları evirip çevirmesinde aklını kullanan bir toplum için deliller vardır. 50/9,10,11- Gökten de bereketli bir su indirip onunla kullar için rızık olarak bahçeler ve biçilecek taneler (ekinler), birbirine girmiş kat kat tomurcukları olan yüksek hurma ağaçları bitirdik ve böylece onunla ölü bir beldeye hayat verdik. İşte (dirilip kabirlerden) çıkış da böyledir. 57/17- Bilin ki Allah, yeryüzünü ölümünden sonra diriltmektedir. Düşünesiniz diye gerçekten, size âyetleri açıkladık 7/57- O, rüzgarları rahmetinin önünde müjde olarak gönderendir. Nihayet rüzgarlar ağır bulutları yüklendiği vakit, onları ölü bir belde (yi diriltmek) için sevk ederiz de oraya suyu indiririz. Derken onunla türlü türlü meyveleri çıkarırız. İşte ölüleri de öyle çıkaracağız. Ola ki ibretle düşünürsünüz. *************************************** 7/57- O, rüzgarları rahmetinin önünde müjde olarak gönderendir. Nihayet rüzgarlar ağır bulutları yüklendiği vakit, onları ölü bir belde (yi diriltmek) için sevk ederiz de oraya suyu indiririz. Derken onunla türlü türlü meyveleri çıkarırız. İşte ölüleri de öyle çıkaracağız. Ola ki ibretle düşünürsünüz. 30/19- Allah, diriyi ölüden çıkarır, ölüyü de diriden çıkarır. Ölümünden sonra yeryüzünü diriltir. Siz de (mezarlarınızdan) işte böyle çıkarılacaksınız. 35/9- Allah, rüzgarları gönderendir. Onlar da bulutları hareket ettirir. Biz de bulutları ölü bir toprağa sürer ve onunla ölümünden sonra yer yüzünü diriltiriz. İşte ölümden sonra diriliş de böyledir. 43/11- O gökten bir ölçüye göre yağmur indirendir. Biz onunla ölü araziyi canlandırdık. İşte siz de, böyle diriltileceksiniz. 50/9,10,11- Gökten de bereketli bir su indirip onunla kullar için rızık olarak bahçeler ve biçilecek taneler (ekinler), birbirine girmiş kat kat tomurcukları olan yüksek hurma ağaçları bitirdik ve böylece onunla ölü bir beldeye hayat verdik. İşte (dirilip kabirlerden) çıkış da böyledir. ****************************************** 24/43- Görmez misin ki Allah, bulutları sevk eder. Sonra, onları kaynaştırıp üst üste yığar. Nihayet yağmurun, onların arasından yağdığını görürsün. O, gökten, oradaki dağ (gibi bulut)lardan dolu indirir de onu dilediğine isabet ettirir, dilediğinden de geri çevirir. Bu bulutların şimşeğinin parıltısı neredeyse gözleri olacak. 30/48- Allah rüzgarları gönderendir. Onlar da bulutları harekete geçirir. Allah onları dilediği gibi, (bazen) yayar ve (bazen) yoğunlaştırır. Nihayet yağmurun onların arasından çıktığını görürsün. Onu kullarından dilediklerine uğrattığı zaman bir de bakarsın sevinirler. Fırsat buldukça tekrarları aktarmaya devam edeceğim... Alıntı
Φ dilku Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 başaramamış olduğuna dair kanıtın ne yam yam???? Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 nasıl başaramamış ilk senden duydum yeni bir ilimsel keşifte mi bulundun?Kur an değiştirilememiştir diğer kitaplar gibi Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 başaramamış olduğuna dair kanıtın ne yam yam???? Kur'an, Muhammed zamanında derilere, kemiklere ve bilimum maddelere yazılmıştı. Daha sonra Ebu Bekir'in halifeliği döneminde kitap olarak bir araya getirildi. Daha sonra da Osman tarafından bir daha derlendi. 1- Kur'an'ın ilk yazıldığı deri, kemik vs parçalar nerede ? 2- Ebu Bekir döneminde derlenen Kur'an nerede? 3- Sizin Kur'an'ın değişmediğine dair kanıtınız nedir? 4- Tevrat ve İncil değişmiştir. O halde Tevrat ve İncil tanrı kelamı değil midir? Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Kur'an, Muhammed zamanında derilere, kemiklere ve bilimum maddelere yazılmıştı. Daha sonra Ebu Bekir'in halifeliği döneminde kitap olarak bir araya getirildi. Daha sonra da Osman tarafından bir daha derlendi. 1- Kur'an'ın ilk yazıldığı deri, kemik vs parçalar nerede ? 2- Ebu Bekir döneminde derlenen Kur'an nerede? 3- Sizin Kur'an'ın değişmediğine dair kanıtınız nedir? 4- Tevrat ve İncil değişmiştir. O halde Tevrat ve İncil tanrı kelamı değil midir? kur an en son derlendi günumuze ulaştı,ve yapılan kazılarda bulunan Kuran larda da değişiklik yoktur,benım dedemın dedesınden kalma Kuran larda da değişiklik yoktur Kuran korunacağı ayetlerde söylenmiştir ya Kuran yalan söyluyor,yada tarihin eskılere ait yıl tespit etme yöntemi yanlış Alıntı
Φ kardelya Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 harikaydı... neyse.. yami çok sağol..Senin Kuranla uğraşmanı seviyorum..Kuran kimilerin imanını artırır kimilerin küfrünü..İşte açık kanıt ya.. et tekraru ahsen velev kanu yüz seksen bizimde bu forumda yaptığımız tekrar, tekrar, tekrar....İnsanoğlu erinir; ama Allah insanı doğru yola ulaştırmak için önemli gördüğü yerleri vurgulamış, uyarılmadım demeyesiniz diye.. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? dilku senin kuran kimilerinin küfrünü artırır kimlerinin imanını lafını kuranla desteklemek istedim. Herhangi bir sûre indirildiğinde, içlerinden, (alaylı bir şekilde) “Bu hanginizin imanını artırdı?” diyenler olur. İman etmiş olanlara gelince, inen sûre onların imanını artırmıştır. Onlar bunu birbirlerine müjdelerler Kalplerinde hastalık olanların ise, pisliklerine pislik katmış (küfürlerini artırmış), böylece kâfir olarak ölüp gitmişlerdir(tevbe 124-125) Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 kur an en son derlendi günumuze ulaştı,ve yapılan kazılarda bulunan Kuran larda da değişiklik yoktur,benım dedemın dedesınden kalma Kuran larda da değişiklik yoktur Kuran korunacağı ayetlerde söylenmiştir ya Kuran yalan söyluyor,yada tarihin eskılere ait yıl tespit etme yöntemi yanlış Söylediklerim çok açık değil mi? Muhammed döneminde deri,kemik vs maddelere yazılan Kur'an ayetleri yoktur. Çünkü yakılmıştır... Ebu Bekir döneminde derlenerek kitap haline getirilen Kur'an yoktur. Çünkü yakılmıştır... Şu an Topkapı Sarayı'nda bulunan Kur'an'ın da Osman döneminden kaldığı iddia edilir (ki bildiğim kadarıyla sadece bir iddiadır. Kesinliği yoktur)... Şimdi hangi veriye dayanarak "Kur'an değişmeden kalmıştır" diyebiliyorsunuz ? Elinizde kıysalama yapabileceğiniz ne var? Osman, peygamber miydi ki, onun döneminden kaldığı iddia edilen Kur'an'ı göstererek "değişmemiştir" diyebiliyorsunuz? Sizler Tevrat ve İncil'in de tanrı kelamı olduğunu iddia ediyordunuz ama, bakın tanrınız onları da koruyamamış. Tıpkı Kur'an'ı koruyamadığı gibi... Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 dilku senin kuran kimilerinin küfrünü artırır kimlerinin imanını lafını kuranla desteklemek istedim. Herhangi bir sûre indirildiğinde, içlerinden, (alaylı bir şekilde) “Bu hanginizin imanını artırdı?” diyenler olur. İman etmiş olanlara gelince, inen sûre onların imanını artırmıştır. Onlar bunu birbirlerine müjdelerler Kalplerinde hastalık olanların ise, pisliklerine pislik katmış (küfürlerini artırmış), böylece kâfir olarak ölüp gitmişlerdir(tevbe 124-125) Bu, elbette Muhammed'in bir taktiği idi. Ama ne yazık ki iyi kurgulanamamış, arkası iyi düşünülememiş bir taktik... Tanrı, (sözde) kimini hidayete erdirmiş, kimini de doğru yoldan saptırmıştır. Kiminin kalbini mühürlemiş, kimin gözünü perdelemiş... Sonra da "vay sen misin yoldan sapan" . Helak etmiş (!) , olmadık hakaretler yağdırmış, tehditler savurmuştur. Muhammed kendisine inanmayanlar için yandaşlarına bir bahane bulması gerekiyordu, buldu da... Sözde, tanrı istediğini doğru yola ulaştırırdı.. Muhammed'in buna yapabileceği bir şey yoktu. Ama bu durum tanrının insan iradesine karışmadığı iddiası ile tamamen çelişiyor. "Ama nasıl olur" sorusuna da cevap hazır : "Allah'ın hikmetinden sual olunmaz"... Kısaca "Kurcalamayın kardeşim.Ne diyorsak o. Sen Allah'tan daha mı iyi bileceksin..." Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 İncil ınsanlar tarafından sürekli değiştirilmiştir,2000 çeşit İncil vardır.ama Kuran'ın şu anda bile bir çizgi de olsa farklısını bulamazsınız. inceleyin ısterseniz benım farklı yayınevlerinden okuduğum Kuran ların hepsi aynı ben bu inancıma körükörüne yada annebaba nasıhatıyla kavuşmuş değilim.ben de senin gibi çok sorguladım,araştırdım ve eminim şu anda.körü körüne ınanmayacak kadar kültür sahibi bir insanım Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 İncil ınsanlar tarafından sürekli değiştirilmiştir,2000 çeşit İncil vardır.ama Kuran'ın şu anda bile bir çizgi de olsa farklısını bulamazsınız. inceleyin ısterseniz benım farklı yayınevlerinden okuduğum Kuran ların hepsi aynı ben bu inancıma körükörüne yada annebaba nasıhatıyla kavuşmuş değilim.ben de senin gibi çok sorguladım,araştırdım ve eminim şu anda.körü körüne ınanmayacak kadar kültür sahibi bir insanım Hala anlamamakta ısrar ediyorsunuz sayın sedelina... Elinizde kıyaslama yapabileceğiniz ve " işte! Kur'an değişmemiştir" diyebileceğiniz bir veri yok... Siz sadece mevcut Kur'anlar'a bakarak "değişmemiştir" diyebiliyorsunuz... Üstelik, bunu sadece Türkçe meallere bakarak yapıyorsunuz. Halbuki Kur'an'ın orjinali yoktur. Bunu kavramak çok mu zor? Sence Kur'an'ın ilk işlendiği deri/kemik parçaları neden yakıldı ? Sence Ebu Bekir döneminde derlenen ve kitap haline getirilen Kur'an neden yakıldı ? Alıntı
Φ dilku Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Bu, elbette Muhammed'in bir taktiği idi. Ama ne yazık ki iyi kurgulanamamış, arkası iyi düşünülememiş bir taktik... Tanrı, (sözde) kimini hidayete erdirmiş, kimini de doğru yoldan saptırmıştır. Kiminin kalbini mühürlemiş, kimin gözünü perdelemiş... Sonra da "vay sen misin yoldan sapan" . Helak etmiş (!) , olmadık hakaretler yağdırmış, tehditler savurmuştur. Muhammed kendisine inanmayanlar için yandaşlarına bir bahane bulması gerekiyordu, buldu da... Sözde, tanrı istediğini doğru yola ulaştırırdı.. Muhammed'in buna yapabileceği bir şey yoktu. Ama bu durum tanrının insan iradesine karışmadığı iddiası ile tamamen çelişiyor. "Ama nasıl olur" sorusuna da cevap hazır : "Allah'ın hikmetinden sual olunmaz"... Kısaca "Kurcalamayın kardeşim.Ne diyorsak o. Sen Allah'tan daha mı iyi bileceksin..." sen şu kurcalamanın yasak olduğu konulara forumu gez de bak, kurcalanmadık yer kalmış mı? Tabii öğrenmek istiyorsan sayım yam yam.. et-tekraru ahsen desek de insanoğluyuz bıkıyoruz bi yerde demi..Bişi merak ettim bunları Kuranı eline alarak kendin mi buldun, internetten mi taradın...Kurana dokunup dokunmadığını merak ediyorum, ha burda da bir hikmet aramıcam korkma.. Alıntı
Φ M€T€ Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 24 Nisan , 2006 Söylediklerim çok açık değil mi? Muhammed döneminde deri,kemik vs maddelere yazılan Kur'an ayetleri yoktur. Çünkü yakılmıştır... Ebu Bekir döneminde derlenerek kitap haline getirilen Kur'an yoktur. Çünkü yakılmıştır... Şu an Topkapı Sarayı'nda bulunan Kur'an'ın da Osman döneminden kaldığı iddia edilir (ki bildiğim kadarıyla sadece bir iddiadır. Kesinliği yoktur)... Şimdi hangi veriye dayanarak "Kur'an değişmeden kalmıştır" diyebiliyorsunuz ? Elinizde kıysalama yapabileceğiniz ne var? Osman, peygamber miydi ki, onun döneminden kaldığı iddia edilen Kur'an'ı göstererek "değişmemiştir" diyebiliyorsunuz? Sizler Tevrat ve İncil'in de tanrı kelamı olduğunu iddia ediyordunuz ama, bakın tanrınız onları da koruyamamış. Tıpkı Kur'an'ı koruyamadığı gibi... Bak sana Hz. Osman zamanından kalma olan Kur-an ın resmini göstereyim ayrıca sen bana söyler misin nerden biliyorsun yakıldıklarını?.... şu an dünyanın heryerindeki Kur-an lar aynıdır...Eğer önceden değişmiş olsaydı Kur-an bugün dünyanın heryerinde aynı Kur-an lar olmazdı değil mi? Alıntı
Φ ....DAVET.... Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Sizler Tevrat ve İncil'in de tanrı kelamı olduğunu iddia ediyordunuz ama, bakın tanrınız onları da koruyamamış. Tıpkı Kur'an'ı koruyamadığı gibi... yeter artık kendine gel sen ateistmisin düşmanmısın hangi hakla ve hangi kanıtla ALLAH'ın KUR'AN'I koruyamadığını söylüyorsun nedir bu kinin düşmanlığın yeter dil uzatma inancımıza saygılı olmaya çalış ateist olman saygısız olmanı gerektirmez Alıntı
Φ El Hacı Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Muaviye devrinde önceden yazılan Kuranların hepsi yakılmıştır. Yeniden muaviye devrinde tekrar toplanmıştır. En eski Kuran bundan Muhammet devrinden 300 yıl sonra yazılmıştır. Eger bundan önce yazılmış var deniliyorsa nerde bulunduğunu ve varsa karbon raporunu koysun görelim. Alıntı
Φ suheda Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Bu, elbette Muhammed'in bir taktiği idi. Ama ne yazık ki iyi kurgulanamamış, arkası iyi düşünülememiş bir taktik... Tanrı, (sözde) kimini hidayete erdirmiş, kimini de doğru yoldan saptırmıştır. Kiminin kalbini mühürlemiş, kimin gözünü perdelemiş... Sonra da "vay sen misin yoldan sapan" . Helak etmiş (!) , olmadık hakaretler yağdırmış, tehditler savurmuştur. Muhammed kendisine inanmayanlar için yandaşlarına bir bahane bulması gerekiyordu, buldu da... Sözde, tanrı istediğini doğru yola ulaştırırdı.. Muhammed'in buna yapabileceği bir şey yoktu. Ama bu durum tanrının insan iradesine karışmadığı iddiası ile tamamen çelişiyor. "Ama nasıl olur" sorusuna da cevap hazır : "Allah'ın hikmetinden sual olunmaz"... Kısaca "Kurcalamayın kardeşim.Ne diyorsak o. Sen Allah'tan daha mı iyi bileceksin..." Hayatım boyunca bundan daha ***** bir idda daha duymadım duyacağımıda sanmıyorum....bir sürü ateist tanıdığım olmuştur hiç birinin bu tip saçmalıklarını görmedim.Yok ben anladım senin niyetini?sen inançlı insanların sabrını ölçüyorsun aksi takdirde bu kadar hakareti yapamazdın işin tuhaf yanı bizim lak lakçının epey bir şak şakçısıda varmış!! Demek bütün bunlar Muhammedin taktiği öylemi peki hiç düşünmedinmi?gerçi düşünme ve idrak etme kabiliyetin varmı oda tartışılır ya neyse Kuranı benim sevgili peygamberim canım ona feda olsun kendi kafasından uydurup yazmış olsaydı neden kendinden başka peygamberlerin olduğunuda idda etti?tek Peygamber benim demedi neden başka dinlerin olduğunu söyledide yeryüze inmiş olan tek dinin islamiyet olduğunu söylemedi?neden tek din benim dinim tek kitap benim kitabım demedide diğer peygamberleri ve onların kitaplarınıda kabul etti?neden arkasında bu kadar çok insan varken lüks sefa içinde yaşamadıda aç kalmayı acı çekmeyi tercih etti?neden tüm insanlara iyilikleri güzellikleri tavsiye ettide?aklınıza geldiği gibi yaşayın demedi? Allah c.c herkese hür irade verdi ve dedi ki"bunları,bunları yaparsan ödülün cenettir,yok aksini yaparsan yerin cehennemdir"peki bunlardan kasıt neydi? şimdi elini vicdanına koy ve bana de ki sizin inandığınız dininiz bize şu kötülüğü emretti?bizim dinimizde yani İSLAM dininde tek bir kötü örnek göster bana... Sen istediğin kadar hakaret et sen istediğin kadar çırpın ama şunu asla UNUTMA.. GÜNEŞ BALÇIKLA SIVANMAZ Alıntı
Φ DİL BÖCEĞİ Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Hala anlamamakta ısrar ediyorsunuz sayın sedelina... Elinizde kıyaslama yapabileceğiniz ve " işte! Kur'an değişmemiştir" diyebileceğiniz bir veri yok... Siz sadece mevcut Kur'anlar'a bakarak "değişmemiştir" diyebiliyorsunuz... Üstelik, bunu sadece Türkçe meallere bakarak yapıyorsunuz. Halbuki Kur'an'ın orjinali yoktur. Bunu kavramak çok mu zor? Sence Kur'an'ın ilk işlendiği deri/kemik parçaları neden yakıldı ? Sence Ebu Bekir döneminde derlenen ve kitap haline getirilen Kur'an neden yakıldı ? 2x2=4 nasıl dünyanın her yerinde aynıysa kuranda dünyanın her yerinde aynıdır. Bundan başka kıyaslanacak şey mi arıyorsun. kuranın orjinali yakılmış olabilir doğrudur. Ama kuranı kerim zaten kitap haline gelmeden önce ezberlenerek tek dilde yani arapça olarak yayılmıştır. Kuran niçin arapçadır sorusunun cevabı işte burda saklıdır. Eğer kuranı kerim farklı dllerde yayılmış olsaydı bir takım değişmelere maruz kalabilirdi. Allah bunun için kuranın dili açıkça arapçadır demektedir. Yorum olarak farklılıklar bulunsa da kuran dünyanın her yerinde aynı yazılır aynı okunur. kuranın değişmezliği burdadır. Kuran neden yakılmıştır ya da kim yakmıştır? Cevabı basit dünya kuruldu kurulalı her çağda ve her mekanda senin gibi yam yamlar hep var olmuştur. onu yakanlarında amacı senden farklı değildi. Allahın dinini yakarak yok etmek istediler oysa ki gönüller de var olanı yakıp yıkmaya yok etmeye hiç kimsenin gücü yetmez ve yetmeyecektir de . Çabalarınız boşadır. kulakları sağır gözleri kör yürekleri mühürlü olanlar Alahın varlığını kuranı kerimin değişmezliğini kendilerinin var oluş sebeplerini dahi anlayamazlar. Bizim çabamızda boşadır lakin en azından şu yamyamlığından kurtulup insanlaşmanı ümit edebiliriz. kabul etmediğin şeylere dil uzatma çamur atma sana hiç kimse bizim dinimize inan demiyor. Neye istisyorsan ona inan yeterki insan olmanın onurunu elden bırakma ! Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 "Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız." (Hicr 9) Ibn Ömer diyor ki: "Hiçbiriniz, Kuran'ın tümünü aldım (elimde bulunduruyorum) demesin. Bilemez ki, Kuran'ın çoğu yok olup gitmiştir. 'Ne kadar ortada varsa o kadarını elimde tutuyorum' desin yalnızca." (Bkz.Suyuti, el İtkan, 2/32.) Yorumsuz.... Alıntı
Φ ....DAVET.... Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Gene başladı... Koro... Bu foruma baktığımda incile her yerde bas bas bağırarak değiştirildi diyorsunuz ama birisi sizin inandığınız la ilgili bir şeyler söyleyince dininize küfür ediyor oluyor... . . . Dünyada tartışılmayan bir konu veya olay kalmamalı... Tartışmak ve anlaşılmak ne güzel... Paylaşmak ve görülmek ne güzel... Araştırmak ve anlatmak ne güzel... Yorumlamak ve anlatabilmek ne güzel... koro başladı derken kendi koronuzuda görmüşsünüzdür umarım evet incile değiştirildi diyoruz.Kur'an'ın son kitap olması bunu kanıtlıyor.ayrıca bütün peygamberlere inanıyoruz değiştirilmeden önceki kitaplara ve sayfalara inandığımız gibi. madem saygısızlık göremediniz öyleyse siz bana yamyamın yazdıklarını açıklayabilirsiniz KUR'AN'DA TEKRARALAR LİSTESİ DİYE BİR BAŞLIK ATMANIN MANTIĞI NEDİR?? Sizler Tevrat ve İncil'in de tanrı kelamı olduğunu iddia ediyordunuz ama, bakın tanrınız onları da koruyamamış. Tıpkı Kur'an'ı koruyamadığı gibi... BU SAYGILI YAZISINI DA AÇIKLAYIN "bakın tanrınız onları da koruyamamış. Tıpkı Kur'an'ı koruyamadığı gibi..." BU SAYGI MI? İNANAMADIĞI ALLAH'A KUR'AN'I KORUYAMADIĞINI YAZMASI NASIL BİR MANTIKTIR NASIL BİR SAYGIDIR? EVET HEP AYNI OYUN.. SÜREKLİ SATAŞIN SONRA BİR İKİ SATIR YAZDIĞIMIZDA YOK EFENDİM OYUNMUŞ SAYGISIZLIK YOKMUŞ BİZ TARTIŞMAYI BİLMİYORMUŞUZ FALAN FİLAN BİZİM KUR'AN'IN DEĞİŞTİRİLMEDİĞİNİ KANITLAMAK GİBİ BİR DERDİMİZ YOK Kİ HERKES ELİNDEN GELDİĞİ KADAR AÇIKLAMA YAPIYOR ÇOK MU SUSUYORSUNUZ ÇOK MU İNANIYORSUNUZ "Özgür bir ortamda tartışma adabını bilmiyorsanız bu forumda hiç durmamanız gerekiyor... ASLINDA SENİDE ANLAMIYOR DEĞİLİM... KENDİ ÇÖPLÜĞÜM SORUNU VAR BURADA.... Yani kısaca diyorsunuzki benim çöplüğümde niye beni eleştiriyorsun...." YUKARIDAKİ ÇELİŞKİYİ AÇIKLARSANIZ SEVİNİRİM Alıntı
Φ DİL BÖCEĞİ Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 "Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız." (Hicr 9) Ibn Ömer diyor ki: "Hiçbiriniz, Kuran'ın tümünü aldım (elimde bulunduruyorum) demesin. Bilemez ki, Kuran'ın çoğu yok olup gitmiştir. 'Ne kadar ortada varsa o kadarını elimde tutuyorum' desin yalnızca." (Bkz.Suyuti, el İtkan, 2/32.) Yorumsuz.... komşusu nasrettin hocanın eşeğini istemiş eşeğini vermek istemeyen hoca eşek şu anda burda yok demiş demesiyle beraber eşek anırmaya başlamış komşusu bozulmuş hocam bu ne demiş hoca da sen şu benim ak sakalımla bana inanıyorsun yoksa eşeğemi demiş bu da yorumsuz. Hiç kimsenin ne dediği umrumda bile değil benim rehberim kuran ve peygamberimizdir ha sen istediğin kadar araştırabilirsin arayan bulur ama her zaman mevlasını değil Alıntı
Φ mistik Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 slm arkadaşlar. bence kuranın değiştiği veya değişmediği o kadar önemli değildir. ona her harfinden bin anlam çıkaran bir inanan gözüyle değil, okunup yaşamsal ve ahlaki anlamda dersler ve faydalar çıkarılması gereken ve bu anlamda göz önüne alınıp okunması gereken bir kitaptır. kuran her fırsatta kendisine başvurulan bir kaynak kitap değil, önerileri de dikkate alınan bir tavsiye edici olarak alınmalı bence. yaşamımızı tamamıyla değğiştiren değil, zor durumlarımızda kendimiz için okuduğumuz bir kitap olmalı, ve eğer o insan kendi adına bir fayda elde edemiyorsa okunmaması gereken bir kitaptır. çamura düşmüş bir elma gibi düşünün. işinize yarayan larını alırsınız, yaramayanları da göz ardı edersiniz, şunu söylüyorum, hayatta kalmak istiyorsanız bi elma hiç bir zaman yeterli olmayacaktır. o sadece bir parça olmalıdır bence.. saygılarımla... Alıntı
Φ feneriumx Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 Gönderi tarihi: 25 Nisan , 2006 mistik cok uyaniksin. Isine geleni oku uygula isine gelmeyeni bosver! Uzun ve cok sacma cümleler kurmusun. Uyanin artik Kuran bir mucizedir vay cok tekrar varmista ne gerek varmis. Herseyin bir hikmeti vardir YAMYAM kardes. Allah bircok yerde hatirlatma yapiyor uyanin diyor. rahman suresin okurken ben bile etkileniyorum eger sen bize neden diye sorarsan bizim sana cok fazla verecek cevabimiz olmaz. Cünkü mutlaka o iste bir hikmet vardir. Ben sana Akila inaniyormusun diye sorsam sen "evet" diceksin. Peki görmedigin akila nasil inaniyorsun???? diye tekrar bir soru yöneltsem eveleyip geveliceksin.Sende bu soruya cevap veremessin cünkü herseyin cevabi verilmez. bize allahu tealanin verdigi akil sadece belli biyere kadardir daha fazlasi yoktur. Herkes irade sahibidir önünde iki secenek birakmistir allah. Secme hakkini bize vermistir. Kuran´i kerim ise suanda en büyük mucize dir sadece bir örnek: Denizlerin, araştırmacılar tarafından çok yakın bir geçmişte tespit edilen bir özelliği, Kuran'ın Rahman Suresi'nde şöyle bildirilir: Birbirleriyle kavuşmak üzere iki denizi salıverdi. İkisi arasında bir engel vardır; birbirlerinin sınırını geçmezler. (Rahman Suresi, 19-20) Birbirine açılan fakat suları kesinlikle birbiriyle karışmayan denizlerin ayette bildirilen bu özelliği, okyanus bilimciler tarafından çok yakın bir zamce an önce keşfedilmiştir. "Yüzey gerilimi" adı verilen fiziksel bir kuvvet nedeniyle, komşu denizlerin sularının karışmadığı ortaya çıkmıştır. Denizlerin farklı yoğunluklarından kaynaklanan yüzey gerilimi, adeta bir duvar gibi sularının birbirine karışmasını engeller. Inanmiyorsan saygi duyariz eger hala sorular yönelteceksen, bende sana yöneltirim ama kafan bulanir ne diceni sasirirsin. Sadece madem okadar eminsin allahin var olmadigini ispat et bana herseyin yerli yerince nasil olduguni bana ispat et. Sen nekadar ugrassanda didinsende kimseyi en ufak bir süpheye sokamassin islami secen insanlar hergecen gün artiyor. Her nefis ölümü tadacaktir!!! bugün varsin yarin yoksun peygamberimiz bile söyle diyor: Ben bile sonumun ne olacagini bilmiyorum Hersey bizi yaratan allahin istedigi gibi olur. saygilar... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.