Gönderi tarihi: 31 Mart , 2008 17 yıl Tayyip Erdoğan, sivil toplum kuruluşlarının "herkes bir geriadım atsın" çağrısına böyle cevap verdi. Ben geri adım atmam diyerek. Gerçekten öyle mi ? Tayyip bey, çalışan insanların gerçekten kabul etmesinin mümkün olmadığı Sosyal Güvenlik Yasası'nı protesto edip iş bırakan işçilere ederha gibi gürlüyordu bir gün önce. Suç bu yaptığınız vs diyerek. Sosyal Güven Yasası'ndanda geri adım atmayacaklarını söylüyordu. İşçileri suçluyordu. Maşallah işçilere karşı aslanlar gibiydi. Ne oldu? Ertesi gün kapatma davası açıldı. O dün işçilere aslanlar gibi kükreyen Tayyip Erdoğan sanki dün onları söylememiş gibi geri adım attı ve sosyal güvenlik yasasını geri çekti. Ne değişti bir günde. Bir gün önce şahaneydi, çok güzeldi hani yasa. Hani işçilerin amacı sorun çıkarmaktı. Hani ideolojik davarnıyorlardı. Yoksa mis gibi yasaydı. Dava açılınca ne olduda alel acele yasa geri çekildi ? İşine gelince Erdoğan ne güzel geri adım atıyor görüldüğü gibi. Niye? çünkü gün "mazlum" imajına ihtiyaç olan gün. Dün ejderha kesilip kükrersin. Dava açılınca hemencecik geri çekersin yasayı.
Gönderi tarihi: 6 Nisan , 2008 17 yıl Tayyip’in o meşhur "mazlum"şansı BİRİNCİ ŞANS Tayyip Erdoğan, 1991 seçiminde Refah Partisi İstanbul Milletvekili seçildi... 11 gün sonra, "tercihli oy" uygulaması nedeniyle milletvekilliğini kaybettiğini öğrendi... Bu haber karşısında üzüntüden bayıldığı bile iddia edildi... Ancak bu durumun siyasi geleceği için müthiş bir şans olduğu sonradan ortaya çıktı: Eğer 1991’de milletvekili seçilseydi, 1994’te İstanbul’a belediye başkanı olamayacaktı... İKİNCİ ŞANS İstanbul’un yaşanacak yer olmaktan çıktığı Sözen döneminin ardından İstanbul’a belediye başkanı olması zaten büyük bir şanstı... Bir de susuzluktan kıvranan kentin üzeri, Erdoğan’ın başkan seçilmesinin hemen ardından yağmur yüklü bulutlarla dolmasın mı? Herkes "Bu Erdoğan çok şanslı adam" demeye başladı. ÜÇÜNCÜ ŞANS Tam belediye başkanlığı dönemi bitiyordu ki, bir şiir okuyup hapse girmesin mi? Böylece "Mağdur" ya da "Mazlum" sıfatlarıyla şereflenmesin mi? Ve tam bu sıralarda Fazilet Partisi kapatılmasın mı? Böylece Erdoğan’a, Erbakan hareketinden kopup yeni bir bayrak açmak için müthiş bir fırsat doğdu... DÖRDÜNCÜ ŞANS Ülkenin büyük bir krize girdiği bir dönemde yeni bir parti ve "mağdur" kimliğiyle ortaya çıkan Erdoğan, bir anda "Beklenen kurtarıcı" olarak selamlandı... Sonuç: Krizden bunalan halk, Erdoğan’ın partisini tek başına iktidara getirdi... Krizden çıkış politikalarının kaymağını yemek de Erdoğan’a nasip oldu... BEŞİNCİ ŞANS Devri iktidarında AB’ye sırtını dayadı, kazandı... Dünya konjonktürü kendisinden yanaydı, kazandı... Alternatifsizdi, yararlandı... Muhtıra falan verildi, yine mağduriyetten beslendi... Rakibi Baykal’dı, acayip rahat etti... Ve son seçimde yüzde 47 ile iktidara geldi... * * * Kapatma davası, Erdoğan’a bir "altıncı şans" fırsatı mı verecek, yoksa Erdoğan’ın meşhur şansının döndüğünün bir işareti ile mi karşı karşıyayız... Eğer kapatma kararı çıkmazsa Erdoğan’ın durumdan bir kez daha yararlanacağı kesin... Ama kapatma kararı çıkar ve Erdoğan da yasaklı hale gelirse... İşte bu durumda yolun sonu görülmüyor... * * *
Gönderi tarihi: 7 Nisan , 2008 17 yıl Eğer kapatma kararı çıkmazsa Erdoğan’ın durumdan bir kez daha yararlanacağı kesin... Politikanın olmazsa olmazıdır, ortaya çıkan fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek ! Bunu yapmayan politkacı yoktur, daha doğrusu yapmayanlar eriyip gider ! saygılar
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.