Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Tuncay Özkan'ı fotoğraflayan başörtülü gazeteci tartaklandı


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Tuncay Özkan'ı fotoğraflayan başörtülü gazeteci tartaklandı

Cumhuriyet Gazetesi önünde toplanan grup, Tuncay Özkan'ın gazete binasına girmesiyle görevini yapmaya çalışan Yeni Şafak muhabiri Zeynep Çifçi'yi tartakladı.

 

Çifçi, Tuncay Özkan'ın fotoğrafını çekerken başörtülü olduğu gerekçesiyle kalabalık tarafından yuhalandı. Daha sonra öfkeli birkaç kişi fotoğraf makinesine vurarak muhabirin işini yapmasını engelledi. Grup içinden bir kişi ise muhabire bağırarak hakaret efip Çifçi'yi tartakladı. Basın mensupları da olaya tepki göstererek Zeynep Çifçi'ye destek oldu.

 

Bu ulkede her kesimi en iyi sekilde bolen, asil boluculer iste bunlardir. Ulusalcilik adi altinda basortulu hanimlarimizi bile saygisizca tartaklayip dovebilen bir dusunceye sahip olan bir Deniz Baykal varken bu ulkeden hic kimseye bir hayir gelmez! Hepimiz meydanlara dokulup olan bitenlere "YETER!" diyelim. Bu halk bu u lke sahipsiz degil. Yargitay da, hukumet te, anayasa da bu ulkenin halki icin islemek zorundadir. Aksi halde DESPOTLUK'tan ziyade hic bir sistemden soz edemeyiz. Hepimiz meydanlara tasip halkin bu despotca siyasete alet edilmesine 'DUR" diyelim. "Bu halk sahipsiz degil, turbanlisiyla, mini eteklisiyle, Turkuyle, Kurduyle bu halk sahipsiz degil!" diyelim!

 

Bu arada AKP taraftari olmamama ragmen, onlari gonulden kutluyorum su ana kadar attiklari cesurca adimlardan dolayi. Turkiye'de boylesine etkin ve HALKCIL siyaset yapmis hic bir parti gorulmemistir bugune kadar. Helal olsun!

Gönderi tarihi:
Tuncay Özkan'ı fotoğraflayan başörtülü gazeteci tartaklandı

Cumhuriyet Gazetesi önünde toplanan grup, Tuncay Özkan'ın gazete binasına girmesiyle görevini yapmaya çalışan Yeni Şafak muhabiri Zeynep Çifçi'yi tartakladı.

 

Çifçi, Tuncay Özkan'ın fotoğrafını çekerken başörtülü olduğu gerekçesiyle kalabalık tarafından yuhalandı. Daha sonra öfkeli birkaç kişi fotoğraf makinesine vurarak muhabirin işini yapmasını engelledi. Grup içinden bir kişi ise muhabire bağırarak hakaret efip Çifçi'yi tartakladı. Basın mensupları da olaya tepki göstererek Zeynep Çifçi'ye destek oldu.

 

Bu ulkede her kesimi en iyi sekilde bolen, asil boluculer iste bunlardir. Ulusalcilik adi altinda basortulu hanimlarimizi bile saygisizca tartaklayip dovebilen bir dusunceye sahip olan bir Deniz Baykal varken bu ulkeden hic kimseye bir hayir gelmez! Hepimiz meydanlara dokulup olan bitenlere "YETER!" diyelim. Bu halk bu u lke sahipsiz degil. Yargitay da, hukumet te, anayasa da bu ulkenin halki icin islemek zorundadir. Aksi halde DESPOTLUK'tan ziyade hic bir sistemden soz edemeyiz. Hepimiz meydanlara tasip halkin bu despotca siyasete alet edilmesine 'DUR" diyelim. "Bu halk sahipsiz degil, turbanlisiyla, mini eteklisiyle, Turkuyle, Kurduyle bu halk sahipsiz degil!" diyelim!

 

Bu arada AKP taraftari olmamama ragmen, onlari gonulden kutluyorum su ana kadar attiklari cesurca adimlardan dolayi. Turkiye'de boylesine etkin ve HALKCIL siyaset yapmis hic bir parti gorulmemistir bugune kadar. Helal olsun!

 

Modern ve çağdaşlık o kadar basit bii olaydı ki;kıyafet bunun için çoğu zaman tek ölçüt oldu.Alanlarda insan için özgürlük,demokrasi diyenler bile söz konusu türban olunca;salak olmadıklarını ilan etti.Siyasiler gerektiği gibi davrandı;ahlakı olmayan bir siyasi anlayışın hüküm sürdüğü topraklarda din bile bile malzeme edildi.Tuncay Özkan alanlarda Laiklik elden gidiyor diye avazı çıktığı kadar bağırırken bile;aslında kendiside parçası olduğu olayın yükleri ardında ezildiğini göremedi.Ben AKP yi kutlamayacağım;ama olmayan muhalefete rağmen AKP yi alkışlayacağım.

Gönderi tarihi:
Bu arada AKP taraftari olmamama ragmen, onlari gonulden kutluyorum su ana kadar attiklari cesurca adimlardan dolayi. Turkiye'de boylesine etkin ve HALKCIL siyaset yapmis hic bir parti gorulmemistir bugune kadar. Helal olsun!

 

 

.Ben AKP yi kutlamayacağım;ama olmayan muhalefete rağmen AKP yi alkışlayacağım.

 

bende sizin yerinizde olsam..

 

hem alkışlar.. hem kutlar.. ****** :D

Gönderi tarihi:

Yalancılığın prim yaptığı günlerden geçiyoruz, yalanla gerçeğin savaşından...

 

Tuncay Özkan'ı fotoğraflayan başörtülü gazeteci tartaklanmışmışmış :D

 

Cumhuriyet Gazetesi önünde eylem yaparken yanımızdan geçen provakatör karaçarşaflılara bile tek kelime etmeyen ulusalcılar mı başörtülü gazeteciyi tartakladılar?

 

el-insaf diyeceğim ama ne gezer?

 

yaşından ötürü ev hapsine tabii tutulan dinci yeşilsermayeci Erbakan ve gibiler bir yana bir diğer yanda tamamen yalan üzerine kurgulanmış bir dizi senaryo ile suçsuz insanlar içeri alınıyor ve hatta tutuklanıyor...

 

insanlığın yitirildiği en son yerdeyiz herhalde... Allah sonumuzu hayır etsin...

 

Tuncay Özkan'ı havaalanından Cumhuriyet Gazetesi binasına girdiği ve oradan KanalTürk'e gittiği ve anahaberi sunduğu ana kadar yanında olan bir iinsan olarak ifade ediyorum TAMAMEN YALAN HABER YENİ ŞAFAK VE BENZERLERİNİN BÜTÜN SÖZLERİ GİBİ

Gönderi tarihi:
Yalancılığın prim yaptığı günlerden geçiyoruz, yalanla gerçeğin savaşından...

 

Tuncay Özkan'ı fotoğraflayan başörtülü gazeteci tartaklanmışmışmış :D

 

Cumhuriyet Gazetesi önünde eylem yaparken yanımızdan geçen provakatör karaçarşaflılara bile tek kelime etmeyen ulusalcılar mı başörtülü gazeteciyi tartakladılar?

 

el-insaf diyeceğim ama ne gezer?

 

yaşından ötürü ev hapsine tabii tutulan dinci yeşilsermayeci Erbakan ve gibiler bir yana bir diğer yanda tamamen yalan üzerine kurgulanmış bir dizi senaryo ile suçsuz insanlar içeri alınıyor ve hatta tutuklanıyor...

 

insanlığın yitirildiği en son yerdeyiz herhalde... Allah sonumuzu hayır etsin...

 

Tuncay Özkan'ı havaalanından Cumhuriyet Gazetesi binasına girdiği ve oradan KanalTürk'e gittiği ve anahaberi sunduğu ana kadar yanında olan bir iinsan olarak ifade ediyorum TAMAMEN YALAN HABER YENİ ŞAFAK VE BENZERLERİNİN BÜTÜN SÖZLERİ GİBİ

sanma bu tekerlek kalır tümsekte ...............Yarın elbet bizim elbet bizimdir ............gün doğmuş gün batmış ebet bizimdir........................................................................

..............................DURMAK YOK YOLA DEVAAAAM....

Gönderi tarihi:
Yalancılığın prim yaptığı günlerden geçiyoruz, yalanla gerçeğin savaşından...

 

Tuncay Özkan'ı fotoğraflayan başörtülü gazeteci tartaklanmışmışmış :D

 

Cumhuriyet Gazetesi önünde eylem yaparken yanımızdan geçen provakatör karaçarşaflılara bile tek kelime etmeyen ulusalcılar mı başörtülü gazeteciyi tartakladılar?

 

el-insaf diyeceğim ama ne gezer?

 

yaşından ötürü ev hapsine tabii tutulan dinci yeşilsermayeci Erbakan ve gibiler bir yana bir diğer yanda tamamen yalan üzerine kurgulanmış bir dizi senaryo ile suçsuz insanlar içeri alınıyor ve hatta tutuklanıyor...

 

insanlığın yitirildiği en son yerdeyiz herhalde... Allah sonumuzu hayır etsin...

 

Tuncay Özkan'ı havaalanından Cumhuriyet Gazetesi binasına girdiği ve oradan KanalTürk'e gittiği ve anahaberi sunduğu ana kadar yanında olan bir iinsan olarak ifade ediyorum TAMAMEN YALAN HABER YENİ ŞAFAK VE BENZERLERİNİN BÜTÜN SÖZLERİ GİBİ

 

 

Şimdi size bir soru;karaçarşaflıların provakatör olduğunu da nerden çıkardınız? Maalesef öyle bii medyamız var ki;kim nerede ve niçin diye sorgulamay gerek bile yok. Ulusalcılar veya adı ne olursa olsun herhangi bir kavram üzerinden tartışmaya bile gerek yok böölesi bi ortamda.Tuncay Özkan/kanaltürk neden AKP ile bu kadar çok sorun yaşadı.Bunu da sorgulayın isterseniz.Akp dediğim gibi oy vermediğim ve vermeyeceğim bir parti.Ama sürekli kendini tekrarlayan MHP ve kendi içindeki ayrılıkları ile DTP, bi türlü demokrasi anlayışını çözemediğim bir CHP ve diğerlerine rağmen AKP.Yani siz halka giderken bir çıkış yolu sunamazsın halk kendi tercihini yapar.Eğer bu gün gerçek anlamda bir muhalefet olsaydı;inanıyorum ki AKP daha güzel şeyler yapardı.Siz alanlarda LAİKLİK ELDEN GİDİYOR derken şunu da diyebilmeliydiniz ki;halk size güvenebilsin;HERKESİN EŞİT ŞARTLARDA KENDİ OLABİLDİĞİ BİR TÜRKİYE!Ş un aralar Türk basınından takip ettiğim tek gazete olan Taraf'ın olduğu gibi kalması dileğiyle...

Gönderi tarihi:

karaçarşafları ile içimizden bir o yana bir bu yana geçen ve giydikleri çarşafın bile bir misyoner şekli olduğunu gayet iyi biliyoruz, ancak onların tuzaklarına düşmedik...

 

düşmeyeceğizde...

 

susmayacağız, susturamayacaklar, bir ölüp bin doğacağız...

 

Türk basınında okuduğum ve güvendiğim iki gazete biri Cumhuriyet diğeri Yeniçağ

 

Tek kanalım var Kanaltürk

 

ebediyen var olmaları temennisiyle...

 

yaşasın Türkiye Cumhuriyeti ve Ne Mutlu Türk'üm Diyene...

Gönderi tarihi:

YALAN HABER GAZETESİ TARAF

 

Çarşamba, 26 Mart 2008

 

İşçi Partisi, ilk kez Taraf gazetesinde çıkan "İP Genel Merkezi'nde yargıtay krokisi" yalanını kanıtlarıyla açıkladı. İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bedri Gültekin, "Kapatma davasından kurtuluş yolları arayan AKP, suç ve suçlu imal etmeye çalışıyor. Yaşananlar, emperyalizmle Türkiye arasında ölüm-kalım savaşıdır" dedi.

 

İşçi Partisi'nin internet sitesinde yayımlananan açıklamayı sunuyoruz:

 

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianamede yasadışı eylemlerin odağı olduğu belirlenen AKP, iktidarını korumak amacıyla "suç" ve "suçlu" imal etme faaliyetini sürdürüyor.

 

Genel Başkanımız ve diğer arkadaşlarımızın tutuklanması ile birlikte iktidar yanlısı basın organlarında büyük bir tantanayla duyurulan, İşçi Partisi Genel Merkezi'nde Yargıtay'ın krokisinin bulunduğu iddiasının, nasıl bir komplonun ürünü olduğunu açığa çıkaracağımızı söylemiştik.

 

Çok fazla beklememize gerek kalmadı. Komployu açıklıyoruz. "Taraf" gazetesi komplonun aracı! Taraf Gazetesi, 24 Mart tarihli nüshasında "Yargıtay'ı vuracaklardı" manşeti ile verdiği haberinde İşçi Partisi Genel Merkezinde ele geçirildiğini iddia ettiği krokiyi yayınladı.

 

Kroki'nin Taraf gazetesinde yayınlanması, başlı başına sahnelenmekte olan komployu ortaya koyan yeterli bir kanıttır. Sanıkların bilmediği, sanık avukatlarının ulaşamadığı, hazırlık "soruşturmasının gizliliği" esasına göre başkalarının ulaşmasının mümkün olmadığı bir belge nasıl oluyor da Taraf gazetesinin eline geçiyor ve suçluluğun kesin kanıtıymış gibi yayınlanıyor?

 

Çok açık bir şekilde anlaşılmaktadır ki, yargı, emniyet ve basın içine sızmış olan bir Cumhuriyet ve Türkiye düşmanı Çete, faaliyetini fütursuzca sürdürmektedir.

 

Ama "hainler ***** olur". Nitekim, fotokopisi yayınlanan bu kroki büyütülerek bakıldığı zaman bunun bir faks metni olduğu açıkça görülmektedir. Gönderildiği faksın numarası da okunuyor.

 

Bu numara "0312 4259976"dır. Faksın gönderildiği tarih ise "13 Mart 2008". Yani İşçi Partisi'ne yapılan polis baskınının tam sekiz gün öncesi. Söz konusu faks numarası, Taraf gazetesini yayımlayan Alkım Gazeteciliğe aittir.

 

Numara Gazete'nin künyesinde de yer almaktadır. Komplo, komplocular tarafından itiraf edilmektedir.

 

Recep Tayip Erdoğan, son iki ay içinde yaptığı birçok konuşmada, Ergenekon soruşturmasında "yürütme ile yargının birlikte uyum içinde hareket ettiğini" söyleyerek aslında yargıya iktidar tarafından yapılan müdahaleyi itiraf etmiştir.

 

İktidar yanlısı medyada bu müdahalenin çok sayıda kanıtını neredeyse her gün okumaktayız.

Bize ulaşan bilgilere göre, emniyet ve yargı teşkilatı içine sızmış olan F tipi örgüt; bazı çete mensuplarıyla özel görüşmeler yapmakta ve bu çete mensuplarına tutarlı ve kararlı olarak ifade verdiklerinde "gizli tanık" olarak adlandırıp, bu şekilde "tutarlı ve kararlı" olarak verdikleri ifadelerinden dolayı, kendileri aleyhine açılmış ve açılacak davalarında yardımcı olunacağı vaadinde bulunmakta ve bu amaçla ikna etmeye çalışmaktadır.

 

Cumhuriyet ve Türkiye düşmanı Çetenin her türlü kanunsuzluğa başvurduğu ve başvurmaya devam edeceği anlaşılmaktadır.

 

Soruşturmayı yürüten yetkilileri uyarıyoruz: Bu tertiplere alet olmayınız!

 

Bundan 89 yıl önce İstanbul'da İngiliz emperyalistlerinin kurduğu Nemrut Mustafa Paşa Divanı, o günün yurtseverlerini uydurma belgeler ve yalancı tanıklarla idam etti, sürgüne yolladı ve hapse attı. Bugün de birileri, Washington ve Brüksel'den aldıkları emirler doğrultusunda Nemrut Mustafa Paşa Divanı olmaya soyunmuşlardır.

 

Amaçları yurtseverleri cezalandırmaktır. Amaç Türkiye'yi savunmayı suç haline getirmektir. Büyük Ortadoğu Projesi çerçevesinde AKP'ye verilen görev budur. Ama Cumhuriyet Yargısı ve yurtsever cumhuriyetçi güçler, bu emperyalist saldırıyı boşa çıkaracaktır.

 

Bütün ilgilileri uyarıyoruz: Yargıtay Başsavcılığının gayrımeşru ilan ettiği bir Parti'nin tertiplerine alet olmayın! Kanunsuz emirleri dinlemeyin!

 

Cumhuriyet kazanacak, Amerika'nın Büyük Ortadoğu Projesinin görevlileri kaybedecektir!

 

 

Gönderi tarihi:
karaçarşafları ile içimizden bir o yana bir bu yana geçen ve giydikleri çarşafın bile bir misyoner şekli olduğunu gayet iyi biliyoruz, ancak onların tuzaklarına düşmedik...

 

İnsanlar çoğu şeyi bildiklerini düşünürler;şunun farkında olmaları gerekirken:Aslında bildiğin sadece kendi pencerende gördüklerindir.

Taraf gazetesi deyince hemen bir yalanlama haberi ile bana yanıt verdiniz.Ben Taraf'ı okurum.Ama Cumhuriyet'i de okurum.Bilirim ki benim doğrularım başkasının doğrularıyla anlam kazanır.Kanal Türk'ü izlerim ama bunun yanında kumandanın tek tuşunda kilitli kalmam.

Bu ülke üzerinde;insanları üzerinde oynanan en büyük oyun;farklılıktır.Anadolu halkı doğru ve yanlışlarıyla aynı kaderi paylaşır.Aynı kaderi paylaşmak;açlığı,zenginliği,bayramı,kederi...Bu değerleriyle bütünleşince karşınıza öyle bir bütün çıkar ki sizde şaşakalırsınız.Bunları neden mi yazdım;sloganlarla verilen yanıtınıza aslında sloganların insan olma noktasında kendisine verilen paylarla köşede duruşunu ne kadar anlamlı olduğunu anlamlandırmak ve size, kendi olan yaşama alanızla başka insanlara müdahale etma hakkını vermediğim için.Ben sizin yerinizde olsam başka gazetelerde,başka kanallarda takip ederim ve kitap okurum.Kimbilir belki o zaman başka hayatlara biraz daha sıcak bakarsınız!

Gönderi tarihi:

Gazete okumak,önceleri iyi bir seydi,bir gazete disinda hepsi iktidarlarin karsisindaydi,simdi ise tam aksi.

Bence en iyi gazete insanin mantiginin sesidir,eger bir insan etrafina bakinip neler olup bittigini idrak edemiyorsa o insan baskalarinin gözüyle görüyor demektir.

Ne var etrafta?TERÖR,BÖLÜCÜLÜK,YOKSULLUK,YOBAZLIK,EGITIMSIZLIK,KÜLTÜR YOZLASMASI ve iktidar yanlisi medya,Türkiye CUmhuriyeti karsitlari,sahte Aydinlar,ve güvenilirligi tartisilabilecek bir Emniyet örgütü.

Bütün bu unsurlar bir tek sey icin birarada.Türk devletinin cökmesi ve bazi ideolojik hayallerin gerceklesmesi,nedir bu hayaller;A-Kürt devleti;B-Din devleti,C-Manda rejimi!!

Iste Atatürkcü Türkiye Cumhuriyeti devletine karsi elele vermis ama aslinda amaclari birbirine tamamen zid üc zihniyet.Düsmanimin düsmani dostumdur atasözü sadece ülkeler arasi ilskiler icin degil her alanda gecerlidir.

Insanlarin gazete okumalari gerekmiyor eger bakmasini görmesini ve bakip gördüklerini okumasini becerebiliyorlarsa.

Bugün cok iyi biliyoruzki,Türkiye genelindeki yoksullugu,egitimsizligi,sadece Güneydogu ile sinirlayip bunu özbeöz Türk vatandasi olan Kürtler'e yapilan haksizlik olarak isleyen kesimler ve agizlar var,onlarin amaclarini biz cok iyi biliyoruz.Aslinda eger Atatürk tarafindan baslatilan egitim ve ekonomi reformlari sekteye ugratilmasaydi,1950 ile baslayan geriye dönüs olmasaydi,bugün Türk halkinin ne egitim sorunu olacakti ne yoksulluk sorunu.Nede demokratik hak diye dayatilmaya calisilan bölücü sloganlar olacakti.Bunlarin hepsi müreffeh bir ülkede halledilebilecek seylerdir.Bugün Türk halkinin icinde bulundugu yoksullugu egitimsizligi geri kalmisligi,insanca yasam sartlarinin olmayisini sadece Kürtlere diye sloganlastiranlari görmek icin gazete okumaya gerek varmi.Akli olan bunlari zaten görüyor,kendi gözün varken baskasinin puslu gözleriyle bakmanin bir alemi varmi?

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
Gazete okumak,önceleri iyi bir seydi,bir gazete disinda hepsi iktidarlarin karsisindaydi,simdi ise tam aksi.

Bence en iyi gazete insanin mantiginin sesidir,eger bir insan etrafina bakinip neler olup bittigini idrak edemiyorsa o insan baskalarinin gözüyle görüyor demektir.

.

.

.

 

saygilarla

 

Affedersiniz ama burada Kürt veya Türk diye bir ayırım yapıldı mı?Farklılığı o şekilde anlamışsanız;kastım insan olma noktasında ona sunulan farklılıklardır.Yani dil,din,ırk,düşünce vs.Neden anlamıyorum ama yazdığım her ileti böööle tek konuya indirgeniyor.Şunu açık açık yazayım ki ben bu dediğiniz olumsuzxlukları devlete indirgeyen biri değilim;hata zihniyette başlar ve devlete bulaşır ban göre tüm kokuşmuşluklar...Sloganlarla hareketb etmek değil zaten amacım;nefret derim hatta bundan.Tabi ki medyamızın eleştirelecek o kadar çok yönü var ki...İktidar neredeyse o ordadır.Oyunlara gelmemek dileğiyle...

  • 4 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

*****

e eyer inandığı şey üzerineyse fanatikliği neden anlamaz etmez

olgunluk sadece karşındakini dinlemeklen olmaz arkadaşlar ne demek istediğini anlamak asıl erdemliktir bu

susmak yada söz vermek değil hak vermek

hakkı hakka vermek ne dediğini anlamaktır anlamadan dinlemişsin neye yarar

konuylan alakasız oldu biliyorum ama sayın sardunyam

bişeylere taraf olmak adınaysa yaptığınız önce elle tutulur örnekler yerine ıspat sunun sadakat ıspat ister çünkü

 

<karaçarşafları ile içimizden bir o yana bir bu yana geçen ve giydikleri çarşafın bile bir misyoner şekli olduğunu gayet iyi biliyoruz, ancak onların tuzaklarına düşmedik...

>

gerçek manada giyenlere ne diyiceksiniz peki bu tek taraflılık değilmi birinin hatasını binlere maletmekten öteye geçememe değilmi sizin yaptığınız ?

 

<düşmeyeceğizde...>

 

çok şükür aklınız yernde merak etmeyin kimse sizin gibi akıllı birini tuzaklara düşüremez okadar ileri bi zekaları yok çünkü

 

<susmayacağız, susturamayacaklar, bir ölüp bin doğacağız...>

 

sizi kimsenin susturduğu yok asılsız bir iftiraylan susturmaya kalkındığı an da aynı akp nin başına geldiği gibi hemen her yönden yüklenmeler giti gidiyor naraları kapatılma davaları iftiraarlan yüz yüze gelmek istemiyo o bahsetiğini bi kimseler o yüzden isteseler bile sizi susturamazlar

 

sizin gibi aydınları susturamaz kimse yüksek seslen devam ediniz yani ?

 

<yaşasın Türkiye Cumhuriyeti ve Ne Mutlu Türk'üm Diyene... >

 

evet bence de ortak sayılabilicek bi noktadayız

 

saygılar

  • 3 hafta sonra...
Gönderi tarihi:
karaçarşafları ile içimizden bir o yana bir bu yana geçen ve giydikleri çarşafın bile bir misyoner şekli olduğunu gayet iyi biliyoruz, ancak onların tuzaklarına düşmedik...

 

düşmeyeceğizde...

 

susmayacağız, susturamayacaklar, bir ölüp bin doğacağız...

 

Türk basınında okuduğum ve güvendiğim iki gazete biri Cumhuriyet diğeri Yeniçağ

 

Tek kanalım var Kanaltürk

 

ebediyen var olmaları temennisiyle...

 

yaşasın Türkiye Cumhuriyeti ve Ne Mutlu Türk'üm Diyene...

Budur işte kardeşim...Başka söze hacet yok başka görüşlere gerek yok...Helal olsun saygılar

Gönderi tarihi:
Budur işte kardeşim...Başka söze hacet yok başka görüşlere gerek yok...Helal olsun saygılar

 

Susmayacaksın;susturulmayacaksınız.Kara çarşaflılar birer misyonerdir.Kanal türk izlediğiniz tek kanal!!!!!!!!İyide benim anlamadığım bir şey var Kanaltürk Akp karşıtlığından başka birşey yapmazken;hele de son günlerde ortaya çıkan karanlık işlerine rağmen nasıl olur da başka söze gerek kalmaz.Ha pardon ama olmazsa DARBE yapalım.

Gönderi tarihi:

 

Susmayacaksın;susturulmayacaksınız.Kara çarşaflılar birer misyonerdir.Kanal türk izlediğiniz tek kanal!!!!!!!!İyide benim anlamadığım bir şey var Kanaltürk Akp karşıtlığından başka birşey yapmazken;hele de son günlerde ortaya çıkan karanlık işlerine rağmen nasıl olur da başka söze gerek kalmaz.Ha pardon ama olmazsa DARBE yapalım.

Dediğinden pek birşey anlamadım açıkçası.AKP karşıtlığı bir seçim değil mecburiyettir.Darbeler bu ülkenin karanlık yüzleri olarak bakılır e ama olmazsa ne olurdu diye düşünen yok...Elbette 80 de ki gibi bir düşünceyle ve emperyal destekli bir darbe zifiri karanlıktır...61 devriminden niye söz eden yoktur...Aradığımız süreç 28 şubat...Sen kanal türkün karanlığından bahsetmişsinde kardeşim sen gerçekten karanlık görmemişsin yada görmek istemiyorsun...Yaşadığımız zamanda bu karanlıkları görmemek mümkün değil...Eğer birileri bu ülkenin dibinikaranlıkla oyuyorsa gerçek vatan severlerde derinlerden bu ülkenin aydınlığını görmek için mücadele verir...İş sadece DARBE değil benim güzel kardeşim iş darbe sonrası hayat , yaşam tarzı sistem... Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiç olmayanlar oldu...PKK meclise girdi,Şeriat gizewminden çıkıp aşikar oldu...Dur diyenlere nedir bu kininiz anlamadım

Gönderi tarihi:
Dediğinden pek birşey anlamadım açıkçası.AKP karşıtlığı bir seçim değil mecburiyettir.Darbeler bu ülkenin karanlık yüzleri olarak bakılır e ama olmazsa ne olurdu diye düşünen yok...Elbette 80 de ki gibi bir düşünceyle ve emperyal destekli bir darbe zifiri karanlıktır...61 devriminden niye söz eden yoktur...Aradığımız süreç 28 şubat...Sen kanal türkün karanlığından bahsetmişsinde kardeşim sen gerçekten karanlık görmemişsin yada görmek istemiyorsun...Yaşadığımız zamanda bu karanlıkları görmemek mümkün değil...Eğer birileri bu ülkenin dibinikaranlıkla oyuyorsa gerçek vatan severlerde derinlerden bu ülkenin aydınlığını görmek için mücadele verir...İş sadece DARBE değil benim güzel kardeşim iş darbe sonrası hayat , yaşam tarzı sistem... Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiç olmayanlar oldu...PKK meclise girdi,Şeriat gizewminden çıkıp aşikar oldu...Dur diyenlere nedir bu kininiz anlamadım

 

AKP karşıtlığı bir seçim değil mecburiyet de bütün mecburiyetler seçimlerin sonucu değil midir zaten? Sandığa gidersiniz;bilinçli/bilinçsiz seçtiğinize evet dersiniz. Ve herkes buna saygı duymalı.Aranacak ise bir sorumlu seçmeni bu çıkmaza sürükleyenlerde aranmalı.Ben AKP ye oy vermedim;inanın son çıkış yolu bu olsa bile vermem!Ama sorun bu mudur;verip vermemek mi?Bence sorun daha büyük ve ciddi.Cumhuriyet ilan edilir ve milli egemenlik halkın denir.Yıllar yılları kovalar ve bir dee bakarsınız yine saltanat vardır.Kendini anlamaktan yoksun siyasetçiler:kısırdöngülerle kendini tekrar eden siyasi partiler ve çıkardan başka bir nihai amacı olmayan zihniyetler.Aslında toplumu bütünleştirme yerine bir güzel ayıran siyasi partileri ve bütün olanlara kayıtsız bir halk profilini göz önüne alırsak o darbeleri ve ödenen tüm bedelleri bu darbeci diye kişilerden değil bu sistemde aramamak gerek ama bu kesinlikle DARBELERİ haklı kılmaz.

Darbe yapıldı dedik değil mi?Sonra düşünülmesi gereken darbeden sonrası....Darbeden sonrası ne olacak peki?28 Şubat sürecinde olduğu gibi irtica diye tanımladığınız tüm tehlikeler bitecek mi;bitti mi?Ya da 80 darbesi ne getirdi?Ben KANALTÜRK karanlığını diğer kanalları,yayınları da alacak bir yelpazeye dönüştürüyorum kendimce.Çünkü bence medyamız KARANLIK!Eğer bu ülke üzerinde oynanması gereken oyunlara dur demek istiyorsak;gerçek vatanseverlik kavramını gelin de gerçek anlamda kullanalım(sizi kastetmiyorum)başka insanları yok sayıp da hadlerini bildirenlere,çetelere,yalnızca çıkar için çatışan dengelere de dur diyelim.

Türkiye Cumhuriyet'inde hiç olmayan şeyler oldu diyorsunuz;kimbilir belki de...Yada kendimizi/kendinizi tehlikede gördüğünüz bazı zamanlardan sadece birkaçıdır yaşananlar;olamaz mı?Bu ülkede Nazımı okumak suç olduğunda yada Kuran okumak suç olduğunda kimbilir belki de o zaman olmayan şeylerin olduğu bir ülke O AN olmuştur.

Benim herhangi bir düşünce/ideoloji/din/kanal... ile sorunum yok.İĞsteyen istediğini düşünebilir,yazabilir.Benim mitinglerde meydan da olanlar ile de hiç bir sorunum yok;onlar orada kendi doğrularını haykırdılar.Ama kendi düşüncelerine takılıp kalmış,başka tecrübeleri,yaşamları yok sayıp sadece BEN deyip;üstelik insan kanını kendilerince mübah sayanlarla sorunum var.Dur diyenlere değil kinim;ÖFKESİNE YENİLMİŞ SAĞLIKLI DÜŞÜNEMEYENLERE...sempati değil,özdeşim değil sadece EMPATİ istediğimiz.

Gönderi tarihi:

 

AKP karşıtlığı bir seçim değil mecburiyet de bütün mecburiyetler seçimlerin sonucu değil midir zaten? Sandığa gidersiniz;bilinçli/bilinçsiz seçtiğinize evet dersiniz. Ve herkes buna saygı duymalı.Aranacak ise bir sorumlu seçmeni bu çıkmaza sürükleyenlerde aranmalı.Ben AKP ye oy vermedim;inanın son çıkış yolu bu olsa bile vermem!Ama sorun bu mudur;verip vermemek mi?Bence sorun daha büyük ve ciddi.Cumhuriyet ilan edilir ve milli egemenlik halkın denir.Yıllar yılları kovalar ve bir dee bakarsınız yine saltanat vardır.Kendini anlamaktan yoksun siyasetçiler:kısırdöngülerle kendini tekrar eden siyasi partiler ve çıkardan başka bir nihai amacı olmayan zihniyetler.Aslında toplumu bütünleştirme yerine bir güzel ayıran siyasi partileri ve bütün olanlara kayıtsız bir halk profilini göz önüne alırsak o darbeleri ve ödenen tüm bedelleri bu darbeci diye kişilerden değil bu sistemde aramamak gerek ama bu kesinlikle DARBELERİ haklı kılmaz.

Darbe yapıldı dedik değil mi?Sonra düşünülmesi gereken darbeden sonrası....Darbeden sonrası ne olacak peki?28 Şubat sürecinde olduğu gibi irtica diye tanımladığınız tüm tehlikeler bitecek mi;bitti mi?Ya da 80 darbesi ne getirdi?Ben KANALTÜRK karanlığını diğer kanalları,yayınları da alacak bir yelpazeye dönüştürüyorum kendimce.Çünkü bence medyamız KARANLIK!Eğer bu ülke üzerinde oynanması gereken oyunlara dur demek istiyorsak;gerçek vatanseverlik kavramını gelin de gerçek anlamda kullanalım(sizi kastetmiyorum)başka insanları yok sayıp da hadlerini bildirenlere,çetelere,yalnızca çıkar için çatışan dengelere de dur diyelim.

Türkiye Cumhuriyet'inde hiç olmayan şeyler oldu diyorsunuz;kimbilir belki de...Yada kendimizi/kendinizi tehlikede gördüğünüz bazı zamanlardan sadece birkaçıdır yaşananlar;olamaz mı?Bu ülkede Nazımı okumak suç olduğunda yada Kuran okumak suç olduğunda kimbilir belki de o zaman olmayan şeylerin olduğu bir ülke O AN olmuştur.

Benim herhangi bir düşünce/ideoloji/din/kanal... ile sorunum yok.İĞsteyen istediğini düşünebilir,yazabilir.Benim mitinglerde meydan da olanlar ile de hiç bir sorunum yok;onlar orada kendi doğrularını haykırdılar.Ama kendi düşüncelerine takılıp kalmış,başka tecrübeleri,yaşamları yok sayıp sadece BEN deyip;üstelik insan kanını kendilerince mübah sayanlarla sorunum var.Dur diyenlere değil kinim;ÖFKESİNE YENİLMİŞ SAĞLIKLI DÜŞÜNEMEYENLERE...sempati değil,özdeşim değil sadece EMPATİ istediğimiz.

 

Burda BEN lik diye bir kavramın savunulması elbeteki yanlıştır.Tarihe bakıpta geleceği görmemek mümkün değildir...Ben darbeci yada yeni betimlemeyle sosyal faşistte değilim.Ben halksever vatansever ve bu uğurda canını verir bir damlayım...Kimselerin görüşü basit değil hiç kimsenin siyasi yaşantısı basit değildir.Sana anlatmak istediğim bu.Beraber yarını görelim yani; Kemalizm sözüm ona şimdiki devrimci gençliğin tanımladığı kadar basit bir görüş değildir.O görüşün içinde insanca yaşamın kuralları var...Bizler buna dönemk istiyoruz.Yapılan o kadar devrimin bir çırpıda çöpe atılmasını istemiyoruz,engellemeye çalışıyoruz.Mücadeleyle olur bunlar birliktelikle omuz omuza.Yani önce tam bağımsız Türkiye diyoruz.Siz eğer kalkıpta evet tam bağımsız Türkiye amma sonrasında Biz derseniz işte ben bencilliği burda ararım.Kürt'ünde söz hakkı var Ermenininde Lazında onunda bununda...Burası bir Türk devleti değildir, Burası Türkiye Cumhuriyetidir.Aynı şekilde burası bir islam ülkesi değildir.Burası laik demokratik bir ülkedir.Şimdi geleyim cevabıma: Elbette bu ülkede yaşanan askeri müdahelelerden en çok solcu devrimci gençlik zarar gördü...Çünkü yapanlar Faşist egemen bir yapıydı.Lakin Türkiye nin şu durumunda bir darbe gerekli mi diye sorarsan...Ne yazık ki evet ama sınırları olan bir askeri müdahele...Yani yine devrimci gençliğin asılıp kesilip işkence görmediği cezası olanların cezalarını çektiği ülkeyi bu hale getirenlerden diyetinin alındığı bir darbe...Biz neden mi iistiyoruz bunu...Çünkü bizim AKP gibi halkı sömürerek oy alma kabiliyetimiz ve bu kadar düşük kişiliğimiz yok...Öyleyse tali değil ASLİ kurucu iktidarla bu ülkeyi ayakta tutcaz...

SAYGILAR

Gönderi tarihi:
Burda BEN lik diye bir kavramın savunulması elbeteki yanlıştır.Tarihe bakıpta geleceği görmemek mümkün değildir...Ben darbeci yada yeni betimlemeyle sosyal faşistte değilim.Ben halksever vatansever ve bu uğurda canını verir bir damlayım...Kimselerin görüşü basit değil hiç kimsenin siyasi yaşantısı basit değildir.Sana anlatmak istediğim bu.Beraber yarını görelim yani; Kemalizm sözüm ona şimdiki devrimci gençliğin tanımladığı kadar basit bir görüş değildir.O görüşün içinde insanca yaşamın kuralları var...Bizler buna dönemk istiyoruz.Yapılan o kadar devrimin bir çırpıda çöpe atılmasını istemiyoruz,engellemeye çalışıyoruz.Mücadeleyle olur bunlar birliktelikle omuz omuza.Yani önce tam bağımsız Türkiye diyoruz.Siz eğer kalkıpta evet tam bağımsız Türkiye amma sonrasında Biz derseniz işte ben bencilliği burda ararım.Kürt'ünde söz hakkı var Ermenininde Lazında onunda bununda...Burası bir Türk devleti değildir, Burası Türkiye Cumhuriyetidir.Aynı şekilde burası bir islam ülkesi değildir.Burası laik demokratik bir ülkedir.Şimdi geleyim cevabıma: Elbette bu ülkede yaşanan askeri müdahelelerden en çok solcu devrimci gençlik zarar gördü...Çünkü yapanlar Faşist egemen bir yapıydı.Lakin Türkiye nin şu durumunda bir darbe gerekli mi diye sorarsan...Ne yazık ki evet ama sınırları olan bir askeri müdahele...Yani yine devrimci gençliğin asılıp kesilip işkence görmediği cezası olanların cezalarını çektiği ülkeyi bu hale getirenlerden diyetinin alındığı bir darbe...Biz neden mi iistiyoruz bunu...Çünkü bizim AKP gibi halkı sömürerek oy alma kabiliyetimiz ve bu kadar düşük kişiliğimiz yok...Öyleyse tali değil ASLİ kurucu iktidarla bu ülkeyi ayakta tutcaz...

SAYGILAR

Basit olmayan siyasi görüşler,basit olmayan düşünceler.Zaten basit olmadığı için tüm yaşananlar ben karşı duruyorum bu başkalarını yok sayan zihniyetlere.Siz nasıl bir sosyal faşist veya darbeci değilseniz ben de kesinlikle bir vatan haini veya ırkçı değilim.Önce burada anlaşalım. Tarihe bakıyoruz çünkü geçmişiz maalsef hiç de parlak bir maziye sahip değil.Bugün bir arkadaşım 1993-1994 yıllarında araçlarda üst üste yığılmış cesetlerden,ölen sivillerden ve bunun kendiliğince basitliğinden bahsetti.Basit dedi çünkü daha nice tanıklığından nice ahlakı olmayan ölümlere sırdaşlık yapmış.Tıpkı bunun gibidir;%47 lik gibi bir oranı küçümseyip kendi vatandaşlarına herşeyi reva gören zihniyetler nedense sadece basit algıladığı insanları küçümseme gafletiyle nara atmaya devam ettiler.

Kemalizm veya başka ideal olan yaşama düşünme,yaşama tarzları...Sizin görüşünüz saygı duyarım ve dinlerim.Tam bağımsız Türkiye ve kendi içinde demokratik bir Türkiye.Irkların ötekileşmediği;dinin sağlam adımlarla söz hakkı olduğu,inanmayanı yok sayılmadığı ve insani olan bir Türkiye.1961 Anayasası ile İNSAN HAKLARINA DAYALI BİR DEVLETİN 1980 Anayasası ile sadece insan hakkına saygıya dönüşmediği bir Türkiye Cumhuriyeti.Zenginleşenin sürekli zenginleşip fakirin fakirleştiği bir ülke değil;çoçuğun sokağa terkedilmediği bir ülke......

Biz kavramını kullandığım doğru ama bu tamamen yorgunluğun darma dağınık ettiği düşüncelerin bir firarisiydi.Yoksa kesişnlikle siz biz değil;HEPİMİZ!sempati değil dedim;hele özdeşim hiç değil sadece EMPATİ;gerçekten buna çok ihtiyacımız var.Siz zaten darbeyi olması gereken yönleri ile görmüş çok güzelde yazmışsınız.Ama şimdi çıkar yolu olarak yine darbeyi göstermeniz ilginç geliyor bana.Yine soruyorum darbe sonrası ne olacak?

Madem asli unsurlarla ayakta duran bir iktidar amacımız;o zaman neden sömürülerek alınan oylar diye nitelediğimiz oyların neden olduğu sömürüye dur diyemiyoruz!

Gönderi tarihi:

Basit olmayan siyasi görüşler,basit olmayan düşünceler.Zaten basit olmadığı için tüm yaşananlar ben karşı duruyorum bu başkalarını yok sayan zihniyetlere.Siz nasıl bir sosyal faşist veya darbeci değilseniz ben de kesinlikle bir vatan haini veya ırkçı değilim.Önce burada anlaşalım. Tarihe bakıyoruz çünkü geçmişiz maalsef hiç de parlak bir maziye sahip değil.Bugün bir arkadaşım 1993-1994 yıllarında araçlarda üst üste yığılmış cesetlerden,ölen sivillerden ve bunun kendiliğince basitliğinden bahsetti.Basit dedi çünkü daha nice tanıklığından nice ahlakı olmayan ölümlere sırdaşlık yapmış.Tıpkı bunun gibidir;%47 lik gibi bir oranı küçümseyip kendi vatandaşlarına herşeyi reva gören zihniyetler nedense sadece basit algıladığı insanları küçümseme gafletiyle nara atmaya devam ettiler.

Kemalizm veya başka ideal olan yaşama düşünme,yaşama tarzları...Sizin görüşünüz saygı duyarım ve dinlerim.Tam bağımsız Türkiye ve kendi içinde demokratik bir Türkiye.Irkların ötekileşmediği;dinin sağlam adımlarla söz hakkı olduğu,inanmayanı yok sayılmadığı ve insani olan bir Türkiye.1961 Anayasası ile İNSAN HAKLARINA DAYALI BİR DEVLETİN 1980 Anayasası ile sadece insan hakkına saygıya dönüşmediği bir Türkiye Cumhuriyeti.Zenginleşenin sürekli zenginleşip fakirin fakirleştiği bir ülke değil;çoçuğun sokağa terkedilmediği bir ülke......

Biz kavramını kullandığım doğru ama bu tamamen yorgunluğun darma dağınık ettiği düşüncelerin bir firarisiydi.Yoksa kesişnlikle siz biz değil;HEPİMİZ!sempati değil dedim;hele özdeşim hiç değil sadece EMPATİ;gerçekten buna çok ihtiyacımız var.Siz zaten darbeyi olması gereken yönleri ile görmüş çok güzelde yazmışsınız.Ama şimdi çıkar yolu olarak yine darbeyi göstermeniz ilginç geliyor bana.Yine soruyorum darbe sonrası ne olacak?

Madem asli unsurlarla ayakta duran bir iktidar amacımız;o zaman neden sömürülerek alınan oylar diye nitelediğimiz oyların neden olduğu sömürüye dur diyemiyoruz!

 

İşte senin dediğin gibi sömürüyle alınmış oya karşı asli iktidar istediğimi belirtiyorum...Şudur elbette darbeyi geçmişten alınan derslerle kınıyorum velakin her darbe böyle olucak diye bir şartta yok...Aslında isminde bile iticilik var:DARBE...Fakat sen söyle çözümüne de saygı duyarım; Ne yapıcaz? Nedir çözüm...Karanlık oyunlarla kalkmış gidiyoruz ve dur diyenler her vakit azalıyor(Bir torba kömüre, bir paket makarnaya)...ve böyle gitmeyeceğini biliyoruz Darbenin kötü yanlarını , darbe zamanlarında halkımızın neler çektiğini biliyorum fakat herzaman aynı şeyler olacak diye birşey yok onuda biliyorum...Darbe benim için en son çözüm en sonunda sonunda , taktid edersin ki biz en sonun sonuna çoktan geldik...Saygılar

Gönderi tarihi:
İşte senin dediğin gibi sömürüyle alınmış oya karşı asli iktidar istediğimi belirtiyorum...Şudur elbette darbeyi geçmişten alınan derslerle kınıyorum velakin her darbe böyle olucak diye bir şartta yok...Aslında isminde bile iticilik var:DARBE...Fakat sen söyle çözümüne de saygı duyarım; Ne yapıcaz? Nedir çözüm...Karanlık oyunlarla kalkmış gidiyoruz ve dur diyenler her vakit azalıyor(Bir torba kömüre, bir paket makarnaya)...ve böyle gitmeyeceğini biliyoruz Darbenin kötü yanlarını , darbe zamanlarında halkımızın neler çektiğini biliyorum fakat herzaman aynı şeyler olacak diye birşey yok onuda biliyorum...Darbe benim için en son çözüm en sonunda sonunda , taktid edersin ki biz en sonun sonuna çoktan geldik...Saygılar

 

En sonun sonuna çoktan gelmişseniz;o zaman kutlu DARBELER...Bir torba kömür,bir paket makarnaya satılan oylar!Aysun Kayacı kendi oyu ile çoban diye nitelediği başka bir vatandaşın oyunu karşılaştırıkende böyle düşünmüş olmalıydı.Bir arkadaşımız şunu ndemişti;Bir çobanın oyunu bir paket makarna ile,Aysun Kayacı'nın oyunu ise bir villa ile satın alabilirsiniz.Bu konuda yazacaklarım bu kadar.Bir süre bu foruma uğramayacağım;geldiğim zaman karşımda son yolu darbe olarak gören birileri değilde herşeye rağmen HALK ta arayan birilerini görmek dileği ile...

Gönderi tarihi:

 

En sonun sonuna çoktan gelmişseniz;o zaman kutlu DARBELER...Bir torba kömür,bir paket makarnaya satılan oylar!Aysun Kayacı kendi oyu ile çoban diye nitelediği başka bir vatandaşın oyunu karşılaştırıkende böyle düşünmüş olmalıydı.Bir arkadaşımız şunu ndemişti;Bir çobanın oyunu bir paket makarna ile,Aysun Kayacı'nın oyunu ise bir villa ile satın alabilirsiniz.Bu konuda yazacaklarım bu kadar.Bir süre bu foruma uğramayacağım;geldiğim zaman karşımda son yolu darbe olarak gören birileri değilde herşeye rağmen HALK ta arayan birilerini görmek dileği ile...

Döndüğüne okursun o zaman...Bu ülke satılmış halkların değil mücadeleci bağımsız halkların ülkesidir...Benim için oyunu bir makarnaya satanda bir bir villaya satanda...Yani satılık heryerde satılıktır

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:
Döndüğüne okursun o zaman...Bu ülke satılmış halkların değil mücadeleci bağımsız halkların ülkesidir...Benim için oyunu bir makarnaya satanda bir bir villaya satanda...Yani satılık heryerde satılıktır

 

Yazdığın satırlar okunur mu bilinmez arkadaşım;bilinen tek gerçek HALKA RAĞMEN HALK siyasetiniğn verdiği kafa karışıklığı hala mevcut sizlerde...

Gönderi tarihi:

Şu anki haliyle halkın çoğunluğunun istediği olsa şimdi bu forumda millet birbirine ancak ilahiler yazabiliyor olurdu.Ne bir özgürlüğe ne de solcu düşüncelere en ufak yer kalırdı.

 

Evet,halk halk da nasıl bir halk?Komşusunu ayak üstü dolandıran,bilimle değil göbek atma ile ilgilenen,dini gazlarla kendinden geçen,türbelere çaput bağlayan,şeyhin meyhin peşinden koşan,aklını kiralamış,doğaya zerre kadar özen göstermeyen,dakika başı küfreden,turistlere yolunacak kaz veya **** kadın gözüyle bakan,sigara içmeden 15 dakika bir yerde adam gibi oturamayan,entellikle yani akılcı düşünmekle dalga geçen,isyan gibi kendini ifade etmek gibi bir özelliği ve niyeti olmayan,bedava birşey için gözü dönüp birbirini ezen,zar zor doğru düzgün cümle kuran,fazla bağıranın haklı çıktığı bir halk mı?

 

Hiç merak etmeyin,bu halk önünde sonunda kim güçlü çıkarsa onun yanına koşar.Silahsa silahın,paraysa paranın.

 

Devrimcilik gücünü halktan alırsa anlamlı olur.Ama güvenilebilecek bir halktan.O yüzden insan gibi yaşamak için isyan etmek kellenizi götürür,geride adınız kalır...

Gönderi tarihi:
İnsanlar çoğu şeyi bildiklerini düşünürler;şunun farkında olmaları gerekirken:Aslında bildiğin sadece kendi pencerende gördüklerindir.

Taraf gazetesi deyince hemen bir yalanlama haberi ile bana yanıt verdiniz.Ben Taraf'ı okurum.Ama Cumhuriyet'i de okurum.Bilirim ki benim doğrularım başkasının doğrularıyla anlam kazanır.Kanal Türk'ü izlerim ama bunun yanında kumandanın tek tuşunda kilitli kalmam.

Bu ülke üzerinde;insanları üzerinde oynanan en büyük oyun;farklılıktır.Anadolu halkı doğru ve yanlışlarıyla aynı kaderi paylaşır.Aynı kaderi paylaşmak;açlığı,zenginliği,bayramı,kederi...Bu değerleriyle bütünleşince karşınıza öyle bir bütün çıkar ki sizde şaşakalırsınız.Bunları neden mi yazdım;sloganlarla verilen yanıtınıza aslında sloganların insan olma noktasında kendisine verilen paylarla köşede duruşunu ne kadar anlamlı olduğunu anlamlandırmak ve size, kendi olan yaşama alanızla başka insanlara müdahale etma hakkını vermediğim için.Ben sizin yerinizde olsam başka gazetelerde,başka kanallarda takip ederim ve kitap okurum.Kimbilir belki o zaman başka hayatlara biraz daha sıcak bakarsınız!

 

Kadınların kara çarşafa sokulması! Bu bir özgürlük mü? Bu bir Anadolu değeri mi?

 

15 yaşında bir kız çocuğunun sevgilisiyle el ele yürürken görüldüğü için aile meclisi kararıyla öldürülmesi de "Anadolu Değeri" mi? ergenliğe girer girmez kara çarşafa sokulan o kadının, bir iki yıl sonra haraç mezat evlendirilmesi de halk değeri midir? Biz daha çok kitap okuyarak. Daha çok tv izleyerek bu "başka hayatlara daha sıcak" mı bakmalıyız. Ben peşin peşin söyliyeyim isteğiniz kadar kitap okuyun, istediğiniz kadar farklı tv kanallarını takip edin. 21. yyda kadınların daha ergenliğe erişir erişmez kara çarşafa sokulmasını ne bir "anadolu değeri" ne de saygı duyulması ve biraz daha sıcak bakılması gereken "başka hayatlar" olarak görmek imkansızdır. Zira gericilik halk değeri diye yutturulamaz. sevimlileştirilemez.

 

 

Bir yandan bolca "özgürlük, demokrasi" terimleri öbür yandan gericiliği bir anadolu değeri olarak tanımlama. Bu ikisi ne kadar birbirine uyar onu anlamadım ben.

 

Kara Çarşaflı kadınların bir gazetenin önünde toplanıp eylem yapmasıda sıradan bir demokratik tepki ve normal bir eylem değildir. Hiç kimse saf olmadığı gibi, ajitasyonda, kara çarşaf sembolüyle meydan okumayı gizleyemez. Benzerine iran, pakistna gibi ülkelerde rastalayacağınız gövde gösterilerinin verdiği mesaj açıktır.

 

Tabi güneydoğu anadolu'nun gerici feodal ilişkilerini, çağdışı ailesel uygulamalarını eleştirme dahi ihtiyacı hissetmeden "Türkiye'ye demokrasiyi getirme" iddiasında olan DTP'nin siyasi tavrına benzettim ben bunu. Bir yandan bölgedeki gericiliği eleştirmek şöyle dursun muhafza edilmesi gereken bir "değer" olarak gören anlayış. Demokrasinin önce bireyin kendisi ve çevresince kabul görmesi gerektiği gerçeğiyle çatışır. Kadın olduğu için kendi partisinin yöneticileri tarafından eli sıkılmayan bir bayan DTP'li milletvekili bu olaydan 5 dakika sonra aynı salonda kürsüden parti olarak demokrasi dersi vermeye kalkmaktadır. Oysa o bayan milletvekili Türkiye'ye demokrasi dersi vermeden önce. Kadın olduğu için elini sıkmaktan kaçınan kendi parti arkadaşına. Sonrada bu durumu normal kabul edip "saygı" gösteren kendisine demokrasi dersi vermelidir.

 

Bir toprak ağasının grup başkanı olduğu partinin. Aynı toprak ağası genel başkanı kürsüden "eşitlik ve özgürlük" dersleri veriyorsa bu ilginç bir "eşitlik özgürlük" anlayışı koyar ortaya. Ağalık sisteminin bizzat temsilcisi olan bir toprak ağasını grup başkanı yapıp, ardından ağalık sistemini sözümona eleştirmek gibi. Bkz. Ahmet Türk.

 

"başka hayatlara sıcak bakmak" gericiliği, çağdışılığı kabullenmek ve normal karşılamak değildir. Demokrasi böyle bir şey olmadığı gibi, gericilik ve çağdışıklıkta halk değeri falan değildir.

Gönderi tarihi:
Kadınların kara çarşafa sokulması! Bu bir özgürlük mü? Bu bir Anadolu değeri mi?

.

.

.

"başka hayatlara sıcak bakmak" gericiliği, çağdışılığı kabullenmek ve normal karşılamak değildir. Demokrasi böyle bir şey olmadığı gibi, gericilik ve çağdışıklıkta halk değeri falan değildir.

 

Kurt yorelerindeki feodal yapiyi ayakta tutan, yillarca korukleyen ANAP, DYP ve CHP partileridir. Sirf oy icin. Bizler ya da DTP degil. Bucak asiretlerinin kimler tarafindan ayakta tutuldugunu cok cabuk unuttunuz bakiyorum. Neden FEODAL zihniyeti gercek anlamiyla, ve sirf OY icin ayakta, kimlerin tuttugundan bahsetmiyoruz! DTP bu feodal sisteme karsi cephedir. Bilmeden konusmayalim lutfen!

 

Nasil cekinmeden FEODAL yapinin varliginin hesabi DTP'ye cikariliyor? Gercekler ortada! Bir arastirin bakalim ANAP, DYP ve CHP zimdiye kadar ne haltlar islediler asiretlerden oy almak icin! Devlet sirf korucu olmalari icin hangi asiretlere ne servetler yagdirdi! Gercekleri gorelim lutfen!*****

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.