Zıplanacak içerik

Featured Replies

Gönderi tarihi:

Zambia

 

 

 

Ülke Cografyasının Genel Görünümü

 

 

 

Afrika kıtasının güney kesiminin ortasında ve Hint Okyanusu ile Atlas Okyanusu' ndan eşit uzaklıkta yer alan Zamia

 

toprakları, kıtanın ortasında, yükseltisi 1 000 metre kolaylarında olan yüksekovayı kaplar. Ülkenin tek engebeli bölümü

 

doğuda, Malavi ile Tanzanya sınırı dolaylarındaki, göllerin bulunduğu büyük tektonik cöküntü hendeğini cevreleyen

 

dağlardır. Doğu sınırındaki Nyika yüksek ovasının yükseltilerinden başlayarak Zambia toprakları, batı yönünde yavaş

 

yavaş alcalmaya başlar, ülkenin doğu kesiminin aşağı yukarı tümünü kaplayan Serenje yüksekovasından, Bangweulu ve

 

Moero göllerinin yer aldığı geniş cöküntüye doğru alcalmayı sürdürür.

 

 

 

Angola' yla sınırlanan batı kesimi cok daha alcaktır ve bir dizi cöküntünün bulunduğu Barotseland yüksekovasında, yağış

 

mevsiminde cok büyük bataklık alanlar ve su birikintileri oluşur.

 

 

 

Büyük Orta Afrika' yı kaplayan eski granit tabanın parcalanması sonucunda ortaya cıkan lateritli toprak özellikleri

 

gösteren yüzeyden ya da eskiden yeraltı su kaynaklarının kapladığı cukurlukların dibini örten gri renkli camurdan ötürü,

 

topraklar son derece verimsizdir.

 

 

 

Zambezi ırmağının ünlü Victoria cavlanları gibi bir dizi cavlan oluşturarak gectiği vadinin bazaltlı toprakları bile pek verimli

 

değildir.

 

 

Iklim, ülkenin her yerinde aynıdır. Yağışlar ortalama 1 000 mm' yi gecer ve genellikle, kasımdan marta kadar süren yaz

 

mevsiminde düşer. Aşağı yukarı her zaman sağanak halinde yağan yağmurlar ulaşım ağında büyük zarara neden olur.

 

Yazın sıcaklık cok yükselir. Barotselan'da sıcaklığın 40° C' in üstüne cıktığı görülür. Gündüz - gece ve yaz - kış arasında

 

da büyük sıcaklık farkları vardır ( kışın sıcalığın 0° C a kadar düştüğü görülür ) .

 

Akarsu ağının başlıca ırmağı Zambezi' dir...

 

falls107om8.jpg.

 

 

Ülkenin kuzeybatı ucundan doğan Zambezi ırmağı, bir süre Angola sınırları icinde aktıktan sonra, yağmurlu dönemde yer

 

yer taşınlara neden olduğu Barotseland yüksekovasını boydan boya aşıp, Zimbabve sınırı boyunca akar. Kollarından

 

Luangwa, doğu kesimini sular. Dogu kesiminin bir bölümü Tanganyıka gölü havzasına balıdır ( gölün güney ucu zaten

 

Zambia topraklarına girer ) bir bölümü de Bangweulu gölünü

 

Moero gölüne baglayan Luapula ırmağı...354927passingferriesontgq4.jpg

 

aracılığyla, Kongo ırmağı havzasına bağlanır. Bitki örtüsü genellikle cok seyrektir,

 

yalnızca Victoria cavlanları yöresindeki Zambezi ırmağı vadisinde kalıcı nitelikte orman topluluklarına raslanır. Ülkede

 

hayvan türleri de pek cesitli değildir ve orta kesimde yer alan madenler bölgesindeki büyük hayvanlar uzun süredir ortadan

 

kalkmıştır. Başlıca ulusal park, ülkenin batı kesimindeki Kafue ırmağı yöresinde yer alır.

 

Cok eski caglardan kalma fosiller, ülke topraklarında insan soyunun ilk atalarının yaşadığını ortaya koymaktadır.

 

Günümüzdeki halkın, değişik cağlarda kuzeden, büyük bir olasılıkla Kongo havzasından geldikleri ve yerli halklarla

 

karışarak son gerece karmaşık bir etnik grup oluşturdukları bilinmektedir.

Gönderi tarihi:

Ülke Tarihine Genel Bakış

 

 

 

XIX. yy' in ilk yarıssında köle tüccarlarının doluştuğu yöre, güneyden gelen Zuluların ve Sothoların egemenliği altına girdi.

 

XVIII. yy. sonlarına doğru Angola' dan gelen Portekizliler, ülkeye ilk ayak basan Avrupalılar oldular. Ama kıtanın bu

 

bölümü özellikle, D. Livingstone tarafından bulundu. 1853 - 1856 yıllarındaki ikinci yolculuğu sırasında bütün Zambezi

 

vadısını aşan Livingstone, Kralice Victoria' nın adını verdiği cavlanları, 1866 - 1983 yıllarındaki son yolculuğunda da

 

Tanganyıka gölünün güneyinde kalan bölgeyi, Bangweulu ve Moero göllerini buldu.

 

Misyonerlerden ve gezginlerden sonra yöreye, Cecil Rhoder' in kurduğu British South Africa Company' nin temsilciliğini

 

yapan işadamları akın ettiler. 1887' de, Zambezi ırmağının yukarı vadisi kıyılarında yaşayan Barotse kabilelerinin kralı ile

 

şirket arasında ilk anlaşma yapıldı, 1891' de yapılan yeni anlaşmalarla, kuzeydoğu kesimi de Avrupalıların himaye sine

 

girdi ( Kuzeybati Rodezya, Kuzey Rodezya adı altında birleştirildi ve toprakların yönetimini 1924 yılında Ingiltere, British

 

South Africa Company' den devraldı.

 

 

 

1924' te ( bakır yataklarının bulunmasından bir yıl önce ) ülke sınırları içinde 4 000 Avrupalı yaşıyordu. On yıl sonraysa bu

sayı 13 000' i bulmuştu, ama Avrupalılar ile Afrikalilarının bir arada yaşamaları sürekli sorunlara yol actı.

 

 

1936' da cıkarılan bir yasayla, en yüksek gelir sağlayan işler Avrupalılara bırakıldı. Kuzey Rodezya' da, yerlilerin

 

topraklarına aşağı yukarı hic dokunulmadı ( 1947' de ülke topraklarının % 94,5 ' unun kabilelerin olduğu onaylandı ) ama

 

Bakır Kuşağı ( Copper Belt ) diye nitelenen bakır madenleri bölgesinde, Afrikalı işciler ile beyaz yöneticiler arasındaki

 

yaşama düzeyi farklılıkları, 1940' ta ilk grevlerin patlak vermesine yol actı. Gelecekteki Zambiya devletinin siyasal

 

kadroları da madenciler sendikasindan cıktı, ilk uluscu parti olan African National Congress' in (ANC ) üyeleri de,

 

coğunlukla Bakır Kusağı' nda calışan maden iscileriydi. Ücretlerde önemli bir artış sağlayan 1952' deki uzun grev, her iki

 

Rodezya' daki madenleri ve balıca üretim kollarını denetimleri altında tutan beyazlara, tehlikenin yaklaştığını acıkca haber

veriyordu. Avrupalılar, bağımsızlık yolundaki gelişmeyi durdurmak amacıyla Orta Afrika Federasyonu'nu oluşturdular ve

 

1953' te her iki Rodezya ile Nyasaland' i tek bir yönetim altında topladılar. Federasyona Afrikalılar hemen sert bir tepki

 

gösterdiler, gene de ANC' nin önderlerinden Kenneth Kaunda, partisinin protestolarnı etkisiz bularak, Zambi African

 

National Congress' i ( ZANC ) kurdu. 1959' da yeni anayasayı hazırlayacak mecliş secimlerini boykot ederek

 

karışıklıkların cıkmasına yol actığından, beyazlar ülkede olağanüstü durum ilan ettiler. Öbür Afrikalı önderlerle birlikte

 

Kaunda da tutuklandı , ama 1960' ta serbest bırakıldı. Cezaevinden cıkar cıkmaz, federasyonun dağıtılmasını ve Kuzey

 

Rodezya' nin bağımsızlığına kavuşturulmasını amaclayan United National Independence Party' yi ( UNIP ) kurdu. 1961' de

 

yöneticileri dinlememe, kampanyasını baslattı, 1962 ' de partisinin secimleri kazanmasından sonra, federasyon 1963 ' te

 

dağıldı ve 24 Ekim 1964' te Kuzey Rodezya, bağımsızlığına kavuşarak, Zambiya Cumhuriyeti adını aldı.

 

Afrika ülkelerinden hicbiri, bağımsızlığa kavuştuktan sonra, yeni sömürgeciliğin iktisadi boyunduruğundan kurtulmak icin

 

Zambiya kadar cetin bir savaşım vermemiştir. Ülkenin tek önemli kaynagı bakırdı ve bütün maden ocakları ya Rhodesian

 

Selection Trust ( American Climax Metal grubundan bir holdin ) ya da De Beers ( elmas ) şirketleri ve Transvaal' daki altın

 

madenlerinin sağibi olan Güney Afrika Cumhuriyeti' ndeki Oppenheimmer grubuna bağlı Anglo - American Corporation

 

tarafından işletiliyordu. Bakır cıkarmak için enerji gerekiyordu, ne var ki

 

Zambezi ırmağının üstündeki...karibadamhq6.jpg ...Kariba santrali,

 

Güney Rodezya topraklarında kalmıştı, üstelik Wankie maden havzası da ülke sınırlarının biraz ötesindeydi. Ayrıca, bakır

 

 

külcelerini bir yükleme limanina taşıyabilecek üc yol vardı. Bunlardan biri Porteki' in denetimi altındaki Bengula

 

demiryoluydu ve Angolalı gerillalar tarafından birkac kez tahrip edilmişti, ikincisi Güney Afika limanlarına ileten

 

demiryoluydu, ücüncüsü de gene Portekiz' in denetimi altında bulunan ve Güney Rodezya üstünde Beira' ya ulaşan hattı.

 

Sömürgecilliğin son savunma cizgisi sayılan Güney Afrika ülkeleri ile beyaz kale diye adlandırılan ülkelerin böylesine sıkı

 

bir ilişki icinde olması raslantısal ya da doğal bir durumun sonucu değil, özellikle Güney Afrika Cumhuriyeti' ndeki maden

 

yataklarını ellerinde tutan cok uluslu şirketlerin, toprak bütünlüğünü sarsmaya yönelik siyasetinin sonucuydu. Amac , her

 

biri az cok Güney Afrika Cumhuriyeti' ne bağımı olan ceşitli ülkelerin özerk hareket etmelerini önlemek ve bunları

 

birbirlerine bağimlı olmalarını sağlamaktı. Orta Afrika Federasyonu da bu amacla kurulmuştu.

Gönderi tarihi:

1964 ‚ ten sonra, Kaunda ve Zambiya’ daki catışma, öncelikle cografyayı değiştirmeyi ve bir Güney Afrika ülkesini bir Orta

 

Afrika ülkesi haline getirmeyi amaclıyordu. Önce Tan – Zam petrol boru hattı ele gecirildi

( 1968’ de tamamlanan bu boru hattıyla, Darüsselam’ dan Bakir Kusağı’ na petrol pompalanıyordu ) .

 

Bunu, madenlerin Fiat firmalarından alınan kamyonlarla, Darüsselam limanına taşınması izledi. Kısa sürede bozulan

 

1 800 km ‚ lik sosede birkac yıl bu kamyonlarla bakır külcelerini taşıyan Zambiya, „ beyaz kale’ ye vergi ödemekten

 

kurtuldu. 1960 yıllarının sonunda, Zambiya, Tanzanya’ yla işbirbirliği yaparak Darüsselam’ a giden yolu actırdı ve 1973’ te

 

yol bütünüyle asfaltlandı...newspic2vf7.jpg... 1975 ‚ te TAZARA

 

demiryolu tamamlandı. Daha sonra biri Kafue ırmağı üstünde, öbürü Kariba’ da ( ikisi de Zambiya topraklarinda ) birer

 

baraj ve hidroelektrik santral devreye girdi ve Maamba kömür yatakları işletilmeye başladı. Gercekletirdiği bu işler

 

sayesinde Zambiya, başka ülkelere gereksiz para ödemekten kurtuldu, sınır komşularıyla olan ilişkilerinde hicbirine

 

ayrıcalık tanımadı, bu arada yakın ülkelerdeki kurtuluş hareketlerine destek olmaktan da geri kalmadı. Güney Afrika

 

Cumhuriyeti’ nin ve Rodezya’ daki beyaz ordunun sık sık sınırı gecmelerine karşın, „ beyaz kale „ ülkeleriyle de ticaret

 

ilişkilerini kesmedi.

 

Ülke henüz çok gücsüzdür, cünkü bütün iktisat, tek bir mala ( bakır ) dayalıdır, üstelik petrol fiyatlarının artış gösterdiği

 

1974 yılından bu yana, bakır fiyatları düşmektedir.

 

 

 

Öte yandan, Lobito, Beira ve Darüsselam limanları hep tıkanıktır. Darüsselam’ a ulaşan demiryolu hattı da, artık çok

 

eskimiş olduğundan sık sık kapanmaktadır. Bu nedenle, gelen ve giden malların taşınmasında büyük güclük cekilir. 1980’

de enflasyon oranı % 20 yi bulmuş ve temel maddelerede sıkıntı baş göstermiştir. Bu da, hala iktidarda bulunan birkac

 

Afrikalı bağımsızlık önderi arasında yer alan Kaunda’ nın insanci sosyalizm uygulamasını tehlikeye düşürmüştür.

 

 

 

Iktisadı Durum

 

 

 

Toprakların verimsizliğinden ötürü tarım olanakları kısıtlıdır. Yalnızca Kariba gölünün cevresinde yaşıyan Tongalar mısır,

 

yüksekovada yaşayan Barotseler manyoka ekerler. Luangwa ırmağı kıyıları boyunca bazı kesimler daha iyi durumda

 

olduğu için, genelde çok düşük olan nüfus yoğunluğu, söz konusu kesimlerde yükselir. Günümzde bile besin maddeleri

 

üretimi yetersizdir. Bakır Kuşağı ( Copper Belt ) bölgesindeki kentlere yiyecek maddesi ya Güney Afrika Cumuriyeti’ nden gelir ya da hala Avrupalıların elinde bulunan Ölcüde dışa bağımlı „ yer yer ulusallaştırma „ yöntemiyle ( madenlerde

 

olduğu gibi ) , hisselerin % 51 ‚ i devletin eline gecmiştir. Yabancı bankaların, sigorta şirketlerinin, büyük ticaret

 

şirketlerinin kazancından pay alma olanağı sağlanmıştır.

 

 

 

Bütünüyle ele alındığında, kesimler ve bölgeler arasında büyük dengesizlikler bulunan Zambiya iktisadının henüz

 

gelişmesini tamamladığı söylenemez. Dişsatımdan elde edilen gelirin % 90’ ini karşılayan bakır fiyatlarının 1974 ‚ e kadar

yükselmesi, bağımsızlıktan sonra ülkenin zor günleri atlatmasını sağlamıştır, ama son yıllarda fiyatlar düşmeye başlamış,

bu da genel toplum düzeyi bakımından en varlıklı ve ileri sınıfı oluşturan iscilerin gelirini etkilemiştir. Ayrıca, iktisadı

 

etkinliklerin çoğu, Bakır Kuşağı’ ndan Lusaka’ ya ve Maramba’ ya giden demiryolu hattının iki yanında toplanmıştır . Ülke

 

nüfusunun da önemli bir bölümü ( kent nüfusunun aşağı yukarı tümü ) de bu yörede yaşamaktadır. Ülke topraklarının geri

 

kalan kesimleri işsizdir ve henüz yeterince yararlanılmamaktadır.

 

 

 

Bölgelerin Genel Görünümü

 

 

 

Zambiya’ da doğal cevrede büyük farklılıklar görülmez, bu yüzden de bölgeler, belirli doğal durumlardan çok, insan

 

varlığının bıraktığı izlere göre belirlenir. Bu acıdan ülke, üc bölgeye ayrılabilir, Iktisat eksenini oluşturran Bakır Kuşağı,

 

batıdaki Barotselan, doğu bölgesi.

 

 

 

Bakır Kuşağı’ nın görünümü, insanoğlu bütünüyle değiştirmiştir. Zaire sınırı dolaylarındaki maden ocakları, filiz eritme

 

tesisleri, yan ürün fabrikarlı, işci kentleri, yöreye herhangi bir Orta Avrupa madencilik – sanayı bölgesi havası vermiştir.

 

Halkın yaşama bicimi de geleneksel Afrika kültüründen kopmuş, Batı dünyasının sanayi kentlerindeki yaşamın bir

 

kopyası haline gelmiştir. Yörelerin en önemli kenti Ndola ( yakaşık 300 000 nüfur) , sınır yakınlarında, 1 268 m

 

yükseltide yer alır. 300 000 nüfusulu Kitwe’ yse, ülkenin en kalabalık kentidir. Bakır kuşağındaki altı kentte, topluca 1

 

miyonu aşkın kişi yaşatmakta ( ülke nüfusunun 1 / 6 ‚ inden çok ) ve bu sayı günden güne artmaktadır.

 

 

 

Güney yönünde uzanan demiryolu boyunca Kabwe ( eski adıyla Broken Hill ) ve Lusaka kentleri yer alır. Kabwe, 100 000’

i aşkın nüfusulu bir kurşun ve cinki cıkarım merkezidir, onun biraz güneyinde yer alan başkent Lusaka ( yaklasik 500 000

nüf. ) , güneye giden yol ile Angola ve Mozambik’ i birbirine bağlayan yolların kavşak noktasında Avrupalılar tarafından

 

kurulmuştur, geniş bir alana yayılmış olan kent, cok sayıda park ve bahceleriyle Avrupa kentlerine benzer. Güneye bakan

dış kesiminde, Kafue ırmağı üstündeki bent ve kücük bir sanayı sitesi yer alır. Zimbabve sınırında, Zambezi ırmağının

 

ötesine gecen Avrupalıların ilk kurmuş oldukları yerleşme merkezidir. Afrika kültürlü, Bakır Kuşağı üstünde yitip gitmiş

 

olmasına karşılık Zambezi ırmağının batı vadisinde varlığını hala sürdürmektedir.

 

 

 

XVIII. yy’ da yöreye yerleşen Loziler, Barotseler ile öbür kücük kabileleri egemenlikleri altına almışlardır. Iktisatları

 

mevsimlik tarıma ve balıkcılığa dayanır. Luena alcakovasindaki alanlardan, ovayı su bastığı zaman da, cevredeki daha

 

yüksek yerlerden yararlanırlar.

 

 

 

Toprağı böyle dönüşümlü bicimde kullandıları için de, her topluluk iki köy ve günümüzde bile saygınlığını ve nüfusunu

 

koruyan büyük başkanları „ litunga“ ya iki konut kurmuştur. Batı bölgesinde pek çok Batu kabilesi oturur.

 

Kücük köyler , hayvanları korumak icin cevresinde agili da bulunan, ilkel gereclerle yapılmıi huni – silindir biciminde

 

kulübelerden oluşur.

 

Bangweulu gölü havzası ile Lungwa vadisinde yaşayan Bantularin en önemlileri Bembalardır, bunlar, Zulu kökenli

 

Ngonilerin ic kesimlere doğru ilerlemesini durdurmuş ve onları Malavi sınırı yakınlarına yerleşmek zorunda bırakmışlardır.

 

Bembalar da coğunlukla tarımla ( gezgin tarim ) ugraşır, kücük köylerde yaıar, çok zengin gelenek ve kültürlerine

 

değitirmeden korurlar.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için şimdi oturum açın.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.