Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Ateistlerin en değer verdiği kavramların başında 'bilim ve akıl' gelir.Kendilerine bu iki kavramı ilah edinmişlerdir.Onlara göre toplumun bu iki kavramı yol göstereci edinmesi şarttır.Aksi taktirde aydınlığa varamayız.Hele de dini değerleri yol gösterici edinirsek, başımıza feci işler gelir ve sonunda hep birlikte “karanlığa” gömülürüz.

 

Bu söylemin sahiplerinin din konusunda bazı klasik “öcü”leri vardır. Hıristiyanlık’tan söz ettiklerinde andıkları tek şey “Ortaçağ karanlığı”dır. İslam’dan konu açıldığında ise örnekler daha günceldir. Suudi Arabistan, İran, Taliban Afganistanı gibi despot rejimler sıralanır önümüze; dine değer verenlerin başına neler geldiğini ibretle anlamamız için.

 

Aslında bu seçme örnekler, meselenin yalnızca bir yüzüdür. Öte yanda, modern dünyanın (bilimin, kapitalizmin veya demokrasinin) yükselişinde Hıristiyanlık’ın oynadığı önemli rol vardır. İslam dünyası da, ilk altı asrında, ilhamını dinden alan görkemli bir medeniyet kurmuştur. Ama 'inkarcılar' dinin sadece en kötü temsilcilerini görür ve gösterirler.

 

Fakat bunu yaparken de kritik bir noktayı göz ardı ederler: Kendi savundukları dünya görüşünün de feci, hem de çok feci temsilcileri vardır. 20. yüzyılın iki büyük felaketi olan Nazizm ve komünizm gibi...

 

Bu iki kanlı ideoloji de alabildiğine “akıl ve bilim” temelliydi. Naziler, milyonlarca insanı gaz odalarında topluca öldürürken gayet “bilimsel” bir iş yaptıklarını düşünüyorlardı. İnandıkları Sosyal Darwinist ırk teorisine göre, “aşağı ırkların ve bireylerin temizlenmesi”, insanlığa bir hizmetti.

 

20. yüzyıl boyunca yaklaşık 160 milyon insanın ölümüne neden olan komünizmin de bir diğer adı “bilimsel sosyalizm”di. “Bir kişinin ölümü trajedidir, milyonların ölümü ise istatistik” diyen Stalin, gayet “akılcı ve bilimsel” bir diktatördü.

 

Zaten insanlık salt 'akıl ve bilime' dayalı ideolojilerden böyle kötü sonuçlar çıkacağını gördü çok şükür.Bugün bilim değer yargıları üretmiyor.Size sadece evrenin nasıl işlediğini öğretiyor ve teknoloji kazandırıyor.Mesela bilim sayesinde tüm insanlığı yok edecek kadar güçlü bir bomba yapabilirsiniz.Ama o bombayı kullanıp kullanmamak bilimin karışmayacağı bir ahlaki konudur.

 

Peki akıl? Onun da size doğruyu göstereceğine dair bir garanti yoktur. Zaten o yüzden bir biriyle zıt yüzlerce akıl ürünü felsefe vardır. Dahası salt akıl yoluyla ahlak inşa etmeye kalktığınızda çok zorlanırsınız. Size, “komşun aç iken tok yatma” diyecek rasyonel bir buyruk bulamazsınız.

 

İşte bu yüzden bugün aklı başında pek çok insan vahyin önemini keşfediyor.Sadece akla ve bilime değil dine de ihtiyaç olduğunu söylüyorlar...

Gönderi tarihi:
Ateistlerin en değer verdiği kavramların başında 'bilim ve akıl' gelir.Kendilerine bu iki kavramı ilah edinmişlerdir.Onlara göre toplumun bu iki kavramı yol göstereci edinmesi şarttır.Aksi taktirde aydınlığa varamayız.Hele de dini değerleri yol gösterici edinirsek, başımıza feci işler gelir ve sonunda hep birlikte ?karanlığa? gömülürüz.

.

.

.

İşte bu yüzden bugün aklı başında pek çok insan vahyin önemini keşfediyor.Sadece akla ve bilime değil dine de ihtiyaç olduğunu söylüyorlar...

 

Drumert, kendi fikirlerini koyamaman birinci, kelimeleri (laisizm, ateizm, vahiy) değiştirerek, bir alıntıyı kopyalayıp buraya asman ikinci bir şansızlığın.

 

Yukardaki yazılmış çok basit yazıya, bir çok "mantıklı ve bilimsel" cevap hazırken, forum muhatabım olmadığı (cevap yazamayacağı) için cevaba da gerek duymuyorum.

Gönderi tarihi:

maraba, alıntı malıntı, yine de ben bi cevap vereyim:

 

"Kendilerine... ilah edinmişlerdir." Ha yani, ilah edinip her buyurduğu doğru, hatasızdır diye bir inanca saplanmak yanlış bir işmiş. Bu insanı dogmatik bir düşünceye sürükler ve yeni doğruları kabullenmeyi engeller, yanlışta ısrara sebep olur, haklısın kardeşim. Bak, gerçekleri ortaya çıkarmak ne kadar kolaymış, değil mi...

 

“komşun aç iken tok yatma” güzel, dostça bir çağrışım yapıyor ama, rasyonel bir buyruk olduğundan da o kadar emin olma. "Kötü komşu insanı mal sahibi yapar" lafı da bence oldukça rasyoneldir. :)

Gönderi tarihi:

Hadi işin pratiğine gelelim;

 

Aklın olmasaydı vahyi bilecek miydin?

Vahyi bilmeseydin, onun varlığı sende etki ya da değişim yaratabilecek miydi?

Etki ve değişim yaratmayan vahy sana göre var olur muydu?

O halde bugün hiçbir etkisi olmayan trilyonlarca ihtimali akıldan üstün tutabilirsin.

 

Üstelik vahyin amacı vahy olmak değil yol göstermektir. Yol gösterdiği muhatabı akıldır. Burada vahy sadece bir araçtır.

Gelgelelim, vahyin menşei akıldır zaten. Faal akl kavramını incelemelisin. Tabi ondan önce vahyi varoluşsal olarak analiz etmeli, bunun için de sakin sakin akl kavramını anlamaya çalışmalısın.

 

Emeğine haksızlık etmek istemem. Peyamber kiminle evlenmiş, kimi boşamış gibi konularla uğraşacağımıza bu tür iletileri okuyup değerlendirmeye gayret ediyoruz.. Alanın ve açılımlı başlığın için teşekkür ederim. Yalnız hazırlıklı ol, birkaç ileti sonra konu Lut'un eşlerine gelebilir. Konunun magazin kısmı olarak değerlendirilebilecek bu kısıma bir de huri, cariye, ayşe, zeynep de karışabilir. Daha da sonra yaşadığından bile şüphe ettğimiz insanların aşk hayatı konuya dahil olur. Ama sen, vahyden, her ne kadar yanlış yada geliştirilebilir de olsa akıldan bahsetmekten vaz geçme, zira foruma ender de olsa anlamlı iletiler eklenmesi bana güç veriyor.

kolay gelsin.

Gönderi tarihi:
Hadi işin pratiğine gelelim;

 

Aklın olmasaydı vahyi bilecek miydin?

Vahyi bilmeseydin, onun varlığı sende etki ya da değişim yaratabilecek miydi?

Etki ve değişim yaratmayan vahy sana göre var olur muydu?

O halde bugün hiçbir etkisi olmayan trilyonlarca ihtimali akıldan üstün tutabilirsin.

 

Üstelik vahyin amacı vahy olmak değil yol göstermektir. Yol gösterdiği muhatabı akıldır. Burada vahy sadece bir araçtır.

Gelgelelim, vahyin menşei akıldır zaten. Faal akl kavramını incelemelisin. Tabi ondan önce vahyi varoluşsal olarak analiz etmeli, bunun için de sakin sakin akl kavramını anlamaya çalışmalısın.

 

Emeğine haksızlık etmek istemem.

 

................

zira foruma ender de olsa anlamlı iletiler eklenmesi bana güç veriyor.

kolay gelsin.

 

"Aklın olmasaydı vahyi bilecekmiydin?" diyerek, arkasındandan "Vahyin menşeği akıldır" demen; Sanki sen de bizler gibi, vahy'in asıl kaynağının insan olduğunu savunyor gibisin. Yoksa sende Allahına, insan aklı gibi bir akıl mı yakıştırıyorsun?

 

Bu güne kadar gelmiş geçmiş çeşitli tanrılara ait tüm vahiyler, o topluma ait hakim kesimin kutsallık katarak hükümleştirdiği dayatmalardır. Bunlar bilimsel kanıtlardır (ahlak, töre, hukuk). Zira vahiyler gelirken o toplumların dillerinde gelmez Allah lisanı ile gelirdi. Hükümleri vahiy olarak gönderen kudret kendine has kelimeleri, lisanı öğretmekten acizmiydi? Daha inandırıcı olmazmıydı?

 

Allahın vahy gönderip, sonradan da hükümlerime uyun demesine ne gerek var. Zaten neyin, ne zaman, nasıl olacağını bilmiyormu? Bildiği şeyi tekrar vahy göndererek yönlendirmeye çalışması basit insan aklı değilmi? Yoksa kendi aklı ile tuzaklar (kötülükler) hazırlamışta, tekrardan telafiye mi çalışıyor? Bu çıkmazlar, sadece bilgiden soyut insan aklıyla mümkündür. Düzensiz olmayı istemeyen Allah, düzenli olmayı sağlayamıyormuydu? Ayrıca gönderdiği vahiyler için elçi(!) seçerken, okuma yazma bilmeyenleri, toplumda akıl almaz hataları yapan insanlardan mı seçmesi gerekiyordu?

 

Gelelim alıntı meselesine: Üyelerin yazılarını desteklemesi açısından, kaynak alıntı yapmasını savunmuşumdur. Ancak üyenin buradaki talihsizliği, yazıda hem kendi katkısı yok, hem alıntınının kaynağı belirtmiyor, hem de yazarın yazısını değiştiriyor.

Gönderi tarihi:

Ateistler ispatlanabilir şeyleri kabul eder, ispatsızlara değil. Hem ateistte inanmak diye bişey yok. Ateistlerin şöyle bi muhabbeti olurmu?

-Ben ateistim ve yerçekiminin varlığına inanıyorum, sen?.

-Bende ateistim ama ben inanmıyorum kardeş!.

-Bide ben ateistim ama 5ten üç çıkınca 1 kaldığına inanıyorum.

-Bende 4 kaldığına inanıyorum, napayım!

-Bide suyun kaldırma kuvvetinin olduğu bana inandırıcı gelmiyo.

-Ona bende inanmıyorum, çünkü kaç kere boğuluyodum, beni hiç kaldırmıyor!

Ateistler Allahın olmadığına inanmaz. Allahın olmadığından emindir. Allahın olmadığını bilir. O yüzden ateistler akıla ve bilime yönelir. Vahiy ne? birisi yüzyıllar önce kendisine birisinin bişeyler söylediğini iddia etmiş. Bunu hiçbi şekilde ispatlayamamış, ispatlayamadıkça insanları korkutmuş. Dinin emirlerin ilahi olduğunu ispatlamasının tek bi yöntemi var, bizim bürokrasideki gibi topu oradan oraya atıyor.

 

İkra ikra ikra

Sen Cennet ile Cehennem'in varlığına bir kanırt verirmisin arkadaşım? Aa pardon, vardı di mi kanıtın, Muhammet öyle söylüyordu, unutmuşum. Bundan ala kanıt mı olur di mi? O nasıl ispatlamış peki? Aa unutmuşum yaa pardon, -Kuranda öyle yazıyor diyordu o da, gayet bilimsel. Peki Kuran nasıl kanıtlıyordu? Ya bak yine unuttum, o da Allah öyle diyor diyordu. Allah nasıl kanıtlamış? Haydaaa yine unutmuşum bak, o da Muhammede ben söyledim gidin ona sorun, diyordu. Muhammed nasıl kanıtlamış peki bu sefer? Tüh, o yine Kuranda öyle yazıyor diyordu di mi? Kuran nasıl kanıtlamıştı bu sefer? aaa bak yine Allah öyle diyor diyo. Allah ne diyo bu sefer kuranda? Muhammed benim en sevgili kulumdur, ahlaklıdır, gidin ona sorun yalan söylemez. Muhammed nasıl kanıtlıyor tekrardan? Kuranda öyle yazıyormuş, oraya yönlendiriyor. Kuran nasıl kanıtladı yine? Allaha. Allah Muhammede, Muhammed Kurana, Kuran Allaha, Allah Muhammede... Böyle böyle gidiyo bu sonsuza kadar. Ya farkettimde aslında çok güzel bir mantık bu biliyomusun? Ortada durduğunu düşün ve etrafında üç şey var -Allah, Muhammed, Kuran. İnsanı bir ordan ötekine döndürüp duruyolar. Aynen dansözler gibi. Açıkmı bu sence? Hem Allah ile Kuranı kimsen öğreniyoruz? Muhammedden. Allah ile görüşemiyoruz bile, Kuranıda Muhammed yazdırmış, Levhi Mahfuzdaki saf halimidir onu da bilmiyoruz. Bilim bu mu? Bilime bak hele.

 

Ben okuma bilmem demiceksin di mi?

Gönderi tarihi:
birkaç ileti sonra konu Lut'un eşlerine gelebilir.

i'tezele, bu saptırma ve şaşırtmacayı sana yakıştıramadım. İşin magazinsel boyutu, tarihsel kişiliklerin ne yapmış veya yapmamış, hatta gerçekten yaşamış veya yaşamamış oldukları beni hiç ama hiç ilgilendirmiyor. Lut'un ne anasını tanırım, ne kendini, ne karısını, ne kızlarını. Hiç bir alışverişimiz de olmadı. Hiç yaşamamış da olsa bu hiç bir şeyi değiştirmez.

 

Konu edinilen; o öykünün anlatımın içinde bulunduğu ve kutsallık iddiasındaki metindir.

Gönderi tarihi:
Aklın olmasaydı vahyi bilecekmiydin?" diyerek, arkasındandan "Vahyin menşeği akıldır" demen; Sanki sen de bizler gibi, vahy'in asıl kaynağının insan olduğunu savunyor gibisin. Yoksa sende Allahına, insan aklı gibi bir akıl mı yakıştırıyorsun?

 

 

faal akl sn. maraba, insan aklı olarak değerlendirilen akıl kavramıyla eş değildir.

 

saygılar

 

Bu güne kadar gelmiş geçmiş çeşitli tanrılara ait tüm vahiyler, o topluma ait hakim kesimin kutsallık katarak hükümleştirdiği dayatmalardır.

 

hakim kesim derken hangi kavmi kastediyorsunuz? ibranileri mi? göç etmek zorunda kalan mekkelileri mi? kim bu hakim kesim? Bilakis, toplumun ezilen kesiminin 'la ilahe illallah' demelerinin sebebi, yeryüzündeki tüm sultaları reddetme, başkaldırma istekleridir.

Gönderi tarihi:
faal akl sn. maraba, insan aklı olarak değerlendirilen akıl kavramıyla eş değildir.

 

Hımm. Bir de bakıyoruzki faal dediğin akıl, insan aklından daha geride. Zira insan aklı (mantıklı olanı) bastonun yılan, ayın ikiye bölünmesi, kuşların insanlarla savaşması vs. gibi uçuk şeylere inanmıyor. Dinlerdeki kavramların uydurma olduğu gibi Allahın aklına takılan "faal" ismi de bir uydurmadır.

 

hakim kesim derken hangi kavmi kastediyorsunuz? ibranileri mi? göç etmek zorunda kalan mekkelileri mi? kim bu hakim kesim? Bilakis, toplumun ezilen kesiminin 'la ilahe illallah' demelerinin sebebi, yeryüzündeki tüm sultaları reddetme, başkaldırma istekleridir.

 

Hakim kesim olarak, o toplumun imtiyazlı kesimi kastediliyor. "La ilahe illalah" oyalamacası ise, ezilen kesim için, "kaderine razı ol mükafaat senindir" anlamı taşıyor. Yani afyon. Ezilen kesime vaadler için Kuran'ı okumalısın.

Gönderi tarihi:
faal akl sn. maraba, insan aklı olarak değerlendirilen akıl kavramıyla eş değildir.

 

Akıl akıldır! İnsanlarda da zekasal bir sağlık bozukluğu olmadığı sürece herkes akıllıdır!

Bunun faali, aktifi, inakrifi, bilmem nesi olmaz... Sadece bozuk olanları vardır. Ama bu sağlıkla ilişkilidir.

Hayvanlarda da bir akıldan bahsedilebilir, ama ben insanlar için konuşuyorum.

Haa bir de akıl akıldan üstündür lafı da doğrudur. Onu kullanmayla ilişkilli olarak üstün ya da geri olabilir.

Bir hsatalık durumunda ise, zaten artık kullanma şansı olmadığı için dediklerimden muaf olunur.

Kısacası akıl akıldır!

Gönderi tarihi:
Akıl akıldır! İnsanlarda da zekasal bir sağlık bozukluğu olmadığı sürece herkes akıllıdır!

Bunun faali, aktifi, inakrifi, bilmem nesi olmaz... Sadece bozuk olanları vardır. Ama bu sağlıkla ilişkilidir.

Hayvanlarda da bir akıldan bahsedilebilir, ama ben insanlar için konuşuyorum.

Haa bir de akıl akıldan üstündür lafı da doğrudur. Onu kullanmayla ilişkilli olarak üstün ya da geri olabilir.

Bir hsatalık durumunda ise, zaten artık kullanma şansı olmadığı için dediklerimden muaf olunur.

Kısacası akıl akıldır!

 

 

Sn Yarasa, faal akl'daki akıl olgusu semboliktir.

Tüm bunlar bir yana akılın derceleri, derece olmasa bile aşamaları olduğunu yatsıyamazsınız. Tabi bu sizin ilginize kalmış.

Gönderi tarihi:
Sn Yarasa, faal akl'daki akıl olgusu semboliktir.

Tüm bunlar bir yana akılın derceleri, derece olmasa bile aşamaları olduğunu yatsıyamazsınız. Tabi bu sizin ilginize kalmış.

 

Sembollerle gerçek olguları karıştırmayalaım öyleyse... Bu bizi çıkmaz bir yanlışa götürür bu bir...

Bu benim ya da başkasının ilgisine/ilgisizliğine kalmaz, gerçeklik gerçekliktir bu ikiiii...

Sembolik aklın konuyla ne ilgisi var bu üüüçççç...

Sembolik akla ihtiyacımız var mı? Bu dööörttt...

Aklın dereceleri/aşamalarının konuyla ne ilgisi var bu beeeşşşşş...

 

Saygılar (6) :)

Gönderi tarihi:
Sembollerle gerçek olguları karıştırmayalaım öyleyse... Bu bizi çıkmaz bir yanlışa götürür bu bir...

Bu benim ya da başkasının ilgisine/ilgisizliğine kalmaz, gerçeklik gerçekliktir bu ikiiii...

Sembolik aklın konuyla ne ilgisi var bu üüüçççç...

Sembolik akla ihtiyacımız var mı? Bu dööörttt...

Aklın dereceleri/aşamalarının konuyla ne ilgisi var bu beeeşşşşş...

 

Saygılar (6) :)

 

 

Yarasa, sakin sakin iletileri okursan konuya nereden geldiğimiz bilgisine mazhar olabilceksin, biiir...

gerçekliğin gerçeklik olduğunu senin ilginin tayin edemeyeceğini emin ol ala biliyorum, ikiiii...

Sembolik akıl faal aklın tanımıydı, faal akıl ilahi kudreti temsil ediyordu ve konunun bu olduğunu farketmemen ilginç, bu üüççç..

Varolman için şarttır elbet, bu dööört..

Akıl akıldır, faali aktifi olmaz diyerek konuya zemin hazırlayan zat-ı alinizdir efendim, bu beeeşş..

 

Saygılar (6)

Gönderi tarihi:
Yarasa, sakin sakin iletileri okursan konuya nereden geldiğimiz bilgisine mazhar olabilceksin, biiir...

 

zaten konunun içindeyim... Bu biiir....

 

gerçekliğin gerçeklik olduğunu senin ilginin tayin edemeyeceğini emin ol ala biliyorum, ikiiii...

 

Gerçekliği gerçekliklerde arayan ben mi tayin edemeyeceğim, yoksa gerçeği açıklayamadıklarınız doğrultusunda uydurulan yalanlarda arayan sizler mi ? Bu ikiiii....

 

Sembolik akıl faal aklın tanımıydı, faal akıl ilahi kudreti temsil ediyordu ve konunun bu olduğunu farketmemen ilginç, bu üüççç..

 

Konu ilahi kudret değil, vahy nin kendisi: "Vahy akıldan üstündür" konusunda... Bu üüççç aaa...

Vahy, peygamberlerin ilahlarından alıp aktardıkları ise burada faal aklın, ilahi kudretin tartışılması yanlış olur bu üççç beeee...

Yukarıda dedğim gibi, aklın üstünlüğünü yadsıyıp, "gerçeği açıklayamadıklarınız doğrultusunda uydurulan yalanlarda arayıp" bir de buna faal akıl bilmem ne akıl gibi kavramlarla kılıflar aramak sizi kurtaramaz bu üüçç ceeee...

 

 

Varolman için şarttır elbet, bu dööört..

 

Bu şart sizin inanç ve kabullerinizden öteye geçemeyen bir hurafedir, bu dööörrrtttt...

 

Saygılar...

Gönderi tarihi:
zaten konunun içindeyim... Bu biiir....

 

 

 

Gerçekliği gerçekliklerde arayan ben mi tayin edemeyeceğim, yoksa gerçeği açıklayamadıklarınız doğrultusunda uydurulan yalanlarda arayan sizler mi ? Bu ikiiii....

 

 

 

Konu ilahi kudret değil, vahy nin kendisi: "Vahy akıldan üstündür" konusunda... Bu üüççç aaa...

Vahy, peygamberlerin ilahlarından alıp aktardıkları ise burada faal aklın, ilahi kudretin tartışılması yanlış olur bu üççç beeee...

Yukarıda dedğim gibi, aklın üstünlüğünü yadsıyıp, "gerçeği açıklayamadıklarınız doğrultusunda uydurulan yalanlarda arayıp" bir de buna faal akıl bilmem ne akıl gibi kavramlarla kılıflar aramak sizi kurtaramaz bu üüçç ceeee...

 

 

 

 

Bu şart sizin inanç ve kabullerinizden öteye geçemeyen bir hurafedir, bu dööörrrtttt...

 

Saygılar...

 

 

davul zurna az.. :)

 

saygılar

Misafir özedönüş
Gönderi tarihi:

Uğramışken bu konuda fikirlerimi beyan edeyim.

 

Özellike konuyu açan arkadaşımız pozitivizm ve rasyonalizmin etkisinde kalarak(her ne kadar ikisinden de değilse) yorum yapmıştır.Genelde bu iki kısım akıl ve vahyi birbirinin karşısında görmektedirler.

 

İslam inancını anlatan kitaplarda bilginin kaynağı "havâss-i selîme, haber-i sâdık ve akıl" olarak belirlenmiştir; yani sağlam duyu organları, sahih vahiy bilgisi ve akıl. Yine İslam düşüncesinde kural haline gelmiş olan bir ifade vardır: "Sahih (kaynağına;yani Allah'a ve peygambere ait olduğu kesin bulunan) vahiy ile apaçık ve kesin akıl hükümleri arasında çelişme olmaz. Eğer böyle bir görüntü varsa önce araştırma yapılır; nakil (vahiy ile gelen bilgi) sahih, aklın bilgi ve hükmü de açık ve kesin ise vahiy (âyet ve hadis) tevil edilir; yani yorumlanır, ilâhî maksadın ilk bakışta ve sözün sözlük manasından anlaşılan olmadığına, ortada mecazi, temsili bir anlatımın bulnduğuna hükmedilir.İşte ateiszm dinindeki arkadaşların anlamadığğı konu burası.

Gönderi tarihi:
Uğramışken bu konuda fikirlerimi beyan edeyim.

 

Buyrun...

 

"Sahih (kaynağına;yani Allah'a ve peygambere ait olduğu kesin bulunan) vahiy ile apaçık ve kesin akıl hükümleri arasında çelişme olmaz.

 

Yapma yaa... Arkadaşım Kuranı okursan günlel bilimin 180 derece zıttı çelişen bir sürü ayetle doludur!

Bu çelişkiler de forumlarda yeterince tartışılmıştır. Okumanızı tavsiye ederim!

 

Eğer böyle bir görüntü varsa önce araştırma yapılır; nakil (vahiy ile gelen bilgi) sahih, aklın bilgi ve hükmü de açık ve kesin ise vahiy (âyet ve hadis) tevil edilir; yani yorumlanır,

 

Yani çarptırılır; çevir kazı yanmasın misali...

Bunu gibi yüzlerce çevrilen kaz örneği vardır...

 

İşte ateiszm dinindeki arkadaşların anlamadığğı konu burası.

 

Birincisi ateizm bir dn değildir!

İkincisi bunlar "İşte müslüman arkadaşların anlamadığı" konulardır!'

Misafir özedönüş
Gönderi tarihi:
Buyrun...

 

 

 

Yapma yaa... Arkadaşım Kuranı okursan günlel bilimin 180 derece zıttı çelişen bir sürü ayetle doludur!

Bu çelişkiler de forumlarda yeterince tartışılmıştır. Okumanızı tavsiye ederim!

 

 

 

Yani çarptırılır; çevir kazı yanmasın misali...

Bunu gibi yüzlerce çevrilen kaz örneği vardır...

 

 

 

Birincisi ateizm bir dn değildir!

İkincisi bunlar "İşte müslüman arkadaşların anlamadığı" konulardır!'

 

Siz öyle anlıyor olabilirsiniz.Yani bilimle çeliştiğini düşünebilirsiniz.Ama öyle düşünmeyenlere kazın ayağını çevirme gibi yakışıksız bir ithamda bulunma hakkını alamazsınız.Bu forumlara yabacı değilim.Tekrar okumama gerek yok.

 

Asıl çarpıtanlar sizlersiniz.Çünkü islama ve onun değerlerine o kadar ***** var ki oturup sağlıklı fikir bile üretmiyorsunuz.Müslümanların değişik yorumlarına kazın ayağını döndürme veya işine gelene göre yorumlama gibi ithamlarda bulunursunuz. Ama siz bu ithamlarla aslında kendinizi tarif ediyorsunuz.

Gönderi tarihi:
Siz öyle anlıyor olabilirsiniz.Yani bilimle çeliştiğini düşünebilirsiniz.

 

Yahu ben sana sadece benim anladığım bir şeyi söylemiyorum ki...

Ortadak igerçeklerden bahsediyorum...

Alın size en basiti, dağların çivi gibi çakılmış olma durumu... Neymiş , böylece depremi engelliyormuş...

Bugün bize bilim tam tersini söylüyor efendim! Takip ederseniz görürsünüz...

 

Ama öyle düşünmeyenlere kazın ayağını çevirme gibi yakışıksız bir ithamda bulunma hakkını alamazsınız.

 

Böyle düşünmeyenler de bilimi inkar edenlerdir; ki onlarla tartışmaya gerek yoktur...

 

Asıl çarpıtanlar sizlersiniz.

 

Neyi çarpıtmıuyorum? Örnek vererek somut konuşur musunuz?

Havadan karalama yapmayınız...

 

 

Çünkü islama ve onun değerlerine o kadar ****** var ki oturup sağlıklı fikir bile üretmiyorsunuz.

 

**** olduğu söylenemez. Benim derdim ülke insanımın biraz da gerçeklere gözünü açması.

Sağlıklı fikirden kastınız nedir? Açıklarmısınız?

 

Müslümanların değişik yorumlarına kazın ayağını döndürme veya işine gelene göre yorumlama gibi ithamlarda bulunursunuz.Ama siz bu ithamlarla aslında kendinizi tarif ediyorsunuz.

 

Örneklerini veriyorum işte. Taktir sizin...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.