Gönderi tarihi: 29 Aralık , 2007 17 yıl Efendim islamda ticaret iki türlüdür. 1) İnsanlarla yapılan ticaret 2) Allah ile yapılan ticaret Birincisinden başlayalım. Saff 10 Ey iman edenler! Sizi acı bir azaptan kurtaracak ticareti size göstereyim mi? Hadi göster bakalım Saf 11 Eğer Allah'a ve Resulü’ne iman eder, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihad ederseniz. İşte bu, sizin için daha hayırlıdır; eğer bilirseniz Peki bu en hayırlı olan ticaret nasıl oluyor ona bakalım? KATLİAM VE TALAN HÜKÜMLERİ 1020 - Büreyde (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bir ordunun veya seriyyenin başına komutan tayin ettiği zaman, -hassaten komutana- Allah'a karşı muttaki olmasını, beraberindeki Müslümanlara da hayır tavsiye eder ve sonra şunları söylerdi: "Allah'ın adıyla ve Allah'ın rızası için savaşın. Allah'ı inkâr eden kâfirlerle çarpışın. Gazâ edin fakat ganimete hıyanet etmeyin, haksızlıkda bulunmayın, ölülerin vücudlarına sataşıp burun ve kulaklarını kesmeyin, (önünüze çıkan) çocukları öldürmeyin! Müşrik düşmanlarla karşılaşınca onları önce üç şeyden birine çağır: Bunlardan birine cevap verirlerse onlardan bunu kabul et ve artık dokunma! Önce İslâm dâvet et. İcâbet ederlerse hemen kabul et ve elini onlardan çek. Sonra onları yurtlarından muhâcirler diyarına hicrete dâvet et.Ve onlara haber ver ki, eğer bunu yapacak olurlarsa Muhcacirler‚ va'dedilen bütün mükâfaat ve vecibeler aynen onlara da terettüp edecektir. Hicretten imtina edecek olurlarsa bilsinler ki, Müslüman bedevîler hükmündedirler ve Allah'ın mü'minler üzerine câri olan hükmü onlara icra edilecektir; ganimet ve fey'den kendilerine hiçbir pay ayrılmayacaktır. Müslümanlara birlikte cihâda katılırlarsa o hariç, (o zaman ganimete iştirak ederler.) Bu şartlarda Müslüman olma teklifini kabul etmezlerse, onlardan cizye iste, müsbet cevap verirlerse hemen kabul et ve onları serbest bırak. Budan da imtina ederlerse, onlara karşı Allah'tan yardım dile ve onlarla savaş. Bu durumda bir kale ahâlisini muhâsara ettiğinde onlar senden Allah ve Resûlü'nün ahd ve emânını talep ederlerse kabul etme: onlar için, kendine ve ashâbına ait bir emân tanı. Zira sizin kendi ahdinizi veya arkadaşlarınızın ahdini bozmanız, Allah'ın ve Resûlü'nün ahdini bozmaktan ehvendir. Eğer bir kale ahalisini kuşattığında onlar, senden Allah'ın hükmünü tatbik etmeni isterlerse sakın onlara Allah'ın hükmünü tatbik etme, lakinkendi hükmünü tatbik et. Zira Allah'ın onlar hakkındaki hükmüne isâbet edip etmeyeceğini bilemezsin." Müslim, Cihâd 3, (1731); Tirmizî, Siyer 48, (1617), Diyât,14, (1408); Ebu Dâvud, Cihâd 90, (2612, 2613). 1021 - Abdullah İbnu Avn anlatıyor: "Nâfı'ye yazarak savaştan önce (müşrikleri İslâm'a) davet etme hususunda sordum. Şu cevabı verdi: "Bu İslâm'ın başında idi. Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) Benî Müstalik'e ani baskın yaptı. Adamları gâfıldi, hayvanları su kenarında sulanmakta idi. Savaşabilecekleri öldürdü, kadın ve çocuklarını da esir etti. O gün Cüveyriye (radıyallahu anhâ) validemizi esir almıştı. Bunu bana Abdullah İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) rivayet etti. Abdullah bu orduya asker olarak katılmıştı." Buharî, Itk 13; Müslim, Cihâd 1, (1730); Ebu Dâvud, Cihâd 100, (2633). 1022 - Ebu Mûsa (radıyallahu anh) anlatıyor: Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) ashâbından birini herhangi bir iş için gönderince şu tenbihte bulunurdu; "Müjdeleyin, nefret ettirmeyin; kolaylaştırın zorlaştırmayın." Müslim, Cihâd, (1732). 1023 - Semure İbnu Cündeb (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Müşriklerin yaşlılarını öldürün, fakat tıfıllarına (şerh) yani henüz tüyü çıkmayanlara dokunmayın." Ebu Dâvud, Cihâd 121, (2670); Tirmizî, Siyer 28, ( 1583). 1035 - Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bizi (bir tecziye vazifesi ile Mekke'ye) gönderdi ve (Kureyş'ten iki kişinin ismini vererek): "Falanca ve falancayı yakalayabilirseniz onları ateşte yakın"dedi. (Hazırlıkları bitirip) tam Medine'den ayrılacağımız sırada (bizi çağırtarak): "Ben size falan ve falanı yakmanızı emretmiştim. (Sonra düşündüm ki) ateşle yakma cezasını vermek Allaha aittir. Onları yakalarsanız öldürün. " Buhârî, Cihâd 149; Ebu Dâvud, Cihâd 122,(2674); Tirmizî, Siyer 20, (1571). 1036 - Urve, Hz. Üsâme İbnu Zeyd (radıyallahu anhümâ)'den naklen anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bana: "Übnâ'ya sabahleyin baskın yap ve yak" dedi." Ebu Müshir'e soruldu. Übnâ nedir? "- Evet, haklısınız dedi, bunu biz daha iyi biliriz. O, (bildiğimiz) Filistin'deki Yübnâ'dır." Übnâ veya Yübnâ, Filistin'de, Askalân ile Ramle arasında bir yerin adıdır." Ebu Dâvud, Cihâd 90, (2616). 5681 - Ebu Said radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'la birlikte Beni'I-Müstalik gazvesine çıktık. Arap esirlerinden çokça esir ele geçirdik. Kadınlara karşı arzu duyduk. Çünkü üzerimizde bekarlık şiddet kesbetmişti. Hep azil yapmak istiyorduk ve: "Aramızda Resûllullah aleyhissalâtu vesselâm varken, ona sormadan azil yapmak olur mu?" dedik ve sorduk. "Bunu yapmanızda bir sakınca yok buyurdu. Kıyamete kadar geleceği takdir edilen her canlı mutIaka yaratılacaktır (siz tedbirinizle önüne geçemezsiniz)." Buhâri, Nikâh 96, Buyü' 109, Itk 13, Megâzi 32, Kader 4, Tevhid 18; Müslim, Nikah 125, (1438); Muvatta, Talâk 95; Ebu Dâvud, Nikah 49, (2171); Tirmizi, Nikâh 40, (1138); Nesâi, Nikah 55, (6,107). Fetih 20 Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimet vadetmiştir. (Bu ganimetlerden) işte şunları hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve sizi dosdoğru yola iletsin. Fetih 19 Yine onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükafalandırdı. Allah üstündür, hikmet sahibidir Bu ayet ve hadislerde görüldüğü gibi,kabileleri basıp, savaşanları kılıçtan geçirip, karısını-kızını cariye yapıp malarınıı talan etmek. Hadi yaa öyle şey olurmu derseniz,şu ayete iyi kulak verin Tevbe 24 De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız kazandığınız mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız meskenler size Allah'tan, Resulünden ve Allah yolunda cihad etmekten daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah fasıklar topluluğunu hidayete erdirmez Bakın burda normal ticaretten bahsediyor,yani alın teriyle yapılan ticaret.Hangi türlüsü olursa olsun önemli değil. Eğer gerçekten müslüman olduğunuzu ve kurana bağlı olduğunuz iddia ediyorsanız,derhal normal yoldan yaptığınız ticareti terketmeniz ve allahın emrettiği şeklide olan ticarete yönelmeniz gerekiyor.Aksi halde hidayetten mahrum fasıklar oluyorsunuz. Gelelim allah ile olan ticarete Tevbe 111 Allah müminlerden, mallarını ve canlarını, kendilerine (verilecek) cennet karşılığında allah yolunda katliam yapmak üzere satın almıştır. Öldürürler, ölürler. (Bu), Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da Allah üzerine hak bir vaaddir. Allah'tan daha çok sözünü yerine getiren kim vardır! O halde O'nunla yapmış olduğunuz bu alış verişinizden dolayı sevinin. İşte bu, (gerçekten) büyük kazançtır İşte islamdaki ticaret budur sevgili müslümanlar.Sizlerin beğenmeyip burun kıvırdığınız el kaide,hizbullah,taliban ve bir çok islami gurup işte islamın bu ekonomisi için ticaret yapan hakiki müslümanlardır.
Gönderi tarihi: 29 Aralık , 2007 17 yıl Efendim islamda ticaret iki türlüdür. 1) İnsanlarla yapılan ticaret 2) Allah ile yapılan ticaret ... İşte islamdaki ticaret budur sevgili müslümanlar.Sizlerin beğenmeyip burun kıvırdığınız el kaide,hizbullah,taliban ve bir çok islami gurup işte islamın bu ekonomisi için ticaret yapan hakiki müslümanlardır. Sayin Hoppa, yorumunuz isabetli. Iste bir kac daha Musluman "Ticaret" ornekleri. Allah kitap ehlinden olup müşriklere yardım edenleri kalelerinden indirdi ve kalplerine büyük bir korku saldı. Siz onların bir kısmını öldürüyor, bir kısmını da esir ediyordunuz.(33/26) Allah sizi onların topraklarına, yurtlarına, mallarına ve henüz ayak basmadığınız topraklara varis kıldı. Allah her şeye hakkıyla gücü yetendir.(33/27) Ey Peygamber! Hanımlarına de ki, "Eğer dünya hayatını ve onun süsünü istiyorsanız, gelin size mut'a vereyim ve sizi güzelce bırakayım." (33/28) Yahudilerin erkeklerini öldürüp, onlarin mallari müslümanların oldu. Allah bunu boyle istemis. Bir kısmını öldürüyordunuz derken bundan Yahudi erkek kastediliyor. Bir kısmını esir alırdınız derken kadınlar kastediliyor. Kadinlarida "mut'a nikahi" ile araplara veriyor, yahudi kadinlarin irzina gecmeleri icin. Muhammed ve onun savascilari boyle yapiyorlar. Allahin izini ile. Bu kadin ticareti Muhammed ile baslamadi fakat Muhammed ile devam ediyor. Muhammedin Ticaret danışmanı (Kur'an a gore) Allah olmus.
Gönderi tarihi: 30 Aralık , 2007 17 yıl Köklü bir İslam uygarlığı kurulamamış olmasının tek nedeni bu yağmaya dayalı ekonomi anlayışıdır zaten. Ne zaman Akdeniz havzası artık yağmalanamaz bir konuma geldi, toprak kazanımı, buna bağlı ganimet ve cizye gelirleri bitti, İslam ekonomisi çöktü... Hak yememek için şunu eklemeliyim ki İslam fatihleri kuralsız, ahlaksız bir yağma ve çapul yapmışlar denemez. Bunu elhak kurallara bağlamış ve ilkelerini koymuşlar. Ama sonuçta bu ekonomi, ganimet ve vergiye bağlamaya dayalı olmuştur ve sürekli çevreye saldırma üzerine kurulmuştur.
Gönderi tarihi: 30 Aralık , 2007 17 yıl Merhaba, İslam hakkındaki düşüncelerinizi anlıyor ve size ve hak veriyorum ama, Kur'ana EZBERE, araştırmadan kulaktan dolma ******** Sadece kısa bir örnek vermek istiyorum, Suheyla arkadaşımız demiş ki. ""Ey Peygamber! Hanımlarına de ki, "Eğer dünya hayatını ve onun süsünü istiyorsanız, gelin size mut'a vereyim ve sizi güzelce bırakayım." (33/28) Yahudilerin erkeklerini öldürüp, onlarin mallari müslümanların oldu. Allah bunu boyle istemis. Bir kısmını öldürüyordunuz derken bundan Yahudi erkek kastediliyor. Bir kısmını esir alırdınız derken kadınlar kastediliyor. Kadinlarida "mut'a nikahi" ile araplara veriyor, yahudi kadinlarin irzina gecmeleri icin. Muhammed ve onun savascilari boyle yapiyorlar. Allahin izini ile."" Arkadaşımız 33/28 i öyle bir yorumlamış ki Ayetin yazdığı ile onun yorumu arasında fersahlar var. 33/28 de Peygambere deniliyor ki kısaca , Hanımlarına söyle eğer dünya hayatını istiyorsanız size nafakanızı vereyim güzelce boşanalım. Ne Mut'a nikahı var ne kadın ticareti.
Gönderi tarihi: 30 Aralık , 2007 17 yıl Merhaba,İslam hakkındaki düşüncelerinizi anlıyor ve size ve hak veriyorum ama, Kur'ana EZBERE, araştırmadan kulaktan dolma ******** Sadece kısa bir örnek vermek istiyorum, Suheyla arkadaşımız demiş ki. ""Ey Peygamber! Hanımlarına de ki, "Eğer dünya hayatını ve onun süsünü istiyorsanız, gelin size mut'a vereyim ve sizi güzelce bırakayım." (33/28) Yahudilerin erkeklerini öldürüp, onlarin mallari müslümanların oldu. Allah bunu boyle istemis. Bir kısmını öldürüyordunuz derken bundan Yahudi erkek kastediliyor. Bir kısmını esir alırdınız derken kadınlar kastediliyor. Kadinlarida "mut'a nikahi" ile araplara veriyor, yahudi kadinlarin irzina gecmeleri icin. Muhammed ve onun savascilari boyle yapiyorlar. Allahin izini ile."" Arkadaşımız 33/28 i öyle bir yorumlamış ki Ayetin yazdığı ile onun yorumu arasında fersahlar var. 33/28 de Peygambere deniliyor ki kısaca , Hanımlarına söyle eğer dünya hayatını istiyorsanız size nafakanızı vereyim güzelce boşanalım. Ne Mut'a nikahı var ne kadın ticareti. Sayin Cengizhan212, TÜRKÇE KURAN-I KERİM ( DİYANET MEALİ ) ------- ""Ey Peygamber! Hanımlarına de ki, "Eğer dünya hayatını ve onun süsünü istiyorsanız, gelin size mut'a vereyim ve sizi güzelce bırakayım." (33/28) Ustelik bunu okurken bundan hangi savasi anlatildigini hatirlamak lazim.
Gönderi tarihi: 30 Aralık , 2007 17 yıl Ustelik bunu okurken bundan hangi savasi anlatildigini hatirlamak lazim. Sayın Suheyla Hanım, O Ayetlerin savaş ile bir ilgisi yoktur ki. O Ayetler Peygamber ve hanımları ile ilgilidir ve şuanki Müslümanları çok ilgilendirmiyor. Bu gün için o Ayetten müslümanların alması gereken, ayrılmak isteyen eşlerine nafakalarını verip güzelce ayrılmaktır. Bir hatırlatma yapmak istiyorum. Kur'an surelerinin şuanki tertibi bir birine karıştırılmıştır. Ahzab suresinin sadece bir konu üzerinde olduğunu düşünürseniz yanılırsınız.
Gönderi tarihi: 31 Aralık , 2007 17 yıl Sayın Suheyla Hanım,O Ayetlerin savaş ile bir ilgisi yoktur ki. O Ayetler Peygamber ve hanımları ile ilgilidir ve şuanki Müslümanları çok ilgilendirmiyor. Bu gün için o Ayetten müslümanların alması gereken, ayrılmak isteyen eşlerine nafakalarını verip güzelce ayrılmaktır. Bir hatırlatma yapmak istiyorum. Kur'an surelerinin şuanki tertibi bir birine karıştırılmıştır. Ahzab suresinin sadece bir konu üzerinde olduğunu düşünürseniz yanılırsınız. Sayin Cengizhan212, Bu ayetler TÜRKÇE KURAN-I KERİM ( DİYANET MEALİ ) de. Siz buna aldiris etmiyorsunuz. Allah kitap ehlinden olup müşriklere yardım edenleri kalelerinden indirdi ve kalplerine büyük bir korku saldı. Siz onların bir kısmını öldürüyor, bir kısmını da esir ediyordunuz.(33/26) Allah sizi onların topraklarına, yurtlarına, mallarına ve henüz ayak basmadığınız topraklara varis kıldı. Allah her şeye hakkıyla gücü yetendir.(33/27) Ey Peygamber! Hanımlarına de ki, "Eğer dünya hayatını ve onun süsünü istiyorsanız, gelin size mut'a vereyim ve sizi güzelce bırakayım." (33/28) Ve simdi bu ayetlerin "savaş ile bir ilgisi yoktur" diyorsunuz. Dikkat edin ki .. bu ayetler hep arka arkaya. Eger "sahih hadis" kitaplarıni okursaniz. Medineli Yahudi toplumu Benukureyza’lılar Hayber kalesi civarinda yaptigi Hendek savaşinda neler oldugunu anlarsiniz(eger okursaniz). Bu anlatim oldukca belli Kur'anda ve dedigim hadis kitaplarinda. Siz neden bahsediyor zannedersiniz? Hangi kaleden bahsediyor? Kimi olduruyor? Kimi esir aliyor? Ne yapiyorlar bunlar? (33/28) de kimin hanimlarindan bahsediyor? Bir bakimdan belki siz hakli olabilirsiniz...Bu pek bir savaşa benzemiyordu.Bu daha ziyade bir katliam ve tecavüzdu. Benukureyza’lılar teslim oldular ama yinede katliam oldular... Evet pek savas yoktu. Iste Kur'anin anlattiklari budur. Etrafiniza bakin ve Seriat Islam kanunlarina bakin, Islam Ulkelerinde ki siddetlere bakin ... bir benzeri seyler gorebiliyormunuz?
Gönderi tarihi: 31 Aralık , 2007 17 yıl Sayin Cengizhan212, Bu ayetler TÜRKÇE KURAN-I KERİM ( DİYANET MEALİ ) de. Siz buna aldiris etmiyorsunuz. Sayın Hanfendi Diyaneti muteber kabul ettiğimi nerden çıkardınız? Ayrıca inancım hakkındada bir fikir sahibi olduğunuzu sanmıyorum, ezbere sallayıp sıkmayınız. Sanırım sizin ne yazdığınızdan haberiniz yok, şöyle hafifçe silkinip kendinize geliniz isterseniz. Ayetlerin art arda olması aynı konu hakkında olduğunu ifade etmez ki. Siz kendi hayallerinize göre kuruntu uyduruyorsunuz. Sizin yazdığınız meali bile ele alsak 33/28 de diyor ki " Ey Peygamber! Hanımlarına de ki," Hanım'ın ne demek olduğunu heralde biliyorsunuzdur değilmi? Orada açıkca Peygamber hanımları yazmakta iken siz esirlerden kadın ticaretinden falan masallar çıkartıyorsunuz. Bilmiyorsanız hatırlatayım Hanım demek eş demek karısı demek evli olduğu kişi demek. Annadınızmı. Önce dersinize çalışın sonra ahkam kesin isterseniz.
Gönderi tarihi: 31 Aralık , 2007 17 yıl Iste Kur'anin anlattiklari budur. Etrafiniza bakin ve Seriat Islam kanunlarina bakin, Islam Ulkelerinde ki siddetlere bakin ... bir benzeri seyler gorebiliyormunuz? Kur'anın anlattıkları o değildir. Bunun haricinde diğer söylediklerinizde maalesef sizinle hemfikirim size katılıyorum. İslam aleminde Türkiyede dahil, Kur'ana uyulduğunu düşünüyorsanız yanılırsınız. İslam aleminde geçerli olan sözde Kur'andır ama uygulama çok farklıdır.
Gönderi tarihi: 17 Mayıs , 2014 11 yıl Allah müminlerden, mallarını ve canlarını, kendilerine (verilecek) cennet karşılığında satın almıştır. Çünkü onlar Allah yolunda savaşırlar, öldürürler, ölürler. (Bu), Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da Allah üzerine hak bir vaaddir. Allah'tan daha çok sözünü yerine getiren kim vardır! O halde O'nunla yapmış olduğunuz bu alışverişinizden dolayı sevinin. İşte bu, (gerçekten) büyük kazançtır. (TEVBE 111) ORİJİNAL AYET ayetleri çarpıtma kardeşim Cihad kelimesini yanlış tefsir yapiyosun,,,Katliyamın maanası başka ,savaşmanın başka .............
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.