Gönderi tarihi: 28 Kasım , 2007 17 yıl "Bugün ölsem nereye giderim" diye her mü'minin muhasebe yapması gerekir. Hayatın akışına baktığımızda mü'minlerin böyle bir muhasebeye yanaşmadığını görüyoruz. Müslümanlar öyle acaipleşti ki, sormayın gitsin. Ne bu hâl, insan anlamakta güçlük çekiyor. İnanmış insan Cehenneme girmemek için nasıl yaşaması gerekiyorsa öyle bir çizgi takip etmesi gerekir. Canını ve malını Cehenneme girmemek için kullanır. Olması gereken budur. Böyle olması gerekirken bugün bunun tam aksi oluyor. İnsanlar Cehennem'e girmek için canını ve malını veriyor. Para veriyor Cehennem'e girmek için. Cennet bedava. Cehennem parayla ve ücreti de çok pahalı. Cennet'e girmek için bir tek kuruş ödenmiyor Nasıl mı? * Namaz kaç para? Namaz kılmak için para ödemiyorsunuz. * Abdest kaç para? Abdest aldığınız için sizden para isteyen yok. * Şehadet kaç para? Şehadet getiriyorsunuz diye ücret ödemiyorsnuz. * Namuslu yaşamak kaç para? * Kur'an okumak kaç para? * Terbiyeli olmak kaç para? * Şerefli yaşamak kaç para? * Günahtan korunmak kaç para? Bu özelliklere sahip olmak için hiçbir ücret ödemiyorsunuz. Lâkin... * Namussuzluk para? Para ödeyerek şunları yapabilirsiniz. * Kumar para * İçki para * Zina para * Şerefsizlik para * Haramların hepsi para... * Cehenneme giden bütün yollar parayla... Birileri parayla Cehennemi kucaklıyor da, bedava Cennet'e gelmiyor. Cennet'e Cehennem'e inanan kişi hiç böyle hareket edebilir mi? Akıllı ve imanlı ise etmesi düşünülemez bile. İslâm'ın şartları olduğu gibi Cehennem'e girmenin de şartları var. Cehennem'e girmenin şartlarına bakın: Cehennem'e girmek için: * İnkârcı olacaksın. * Kur'ân-ı Kerîm'i beğenmeyeceksin. * Dinin emirlerine karşı geleceksin. * Allah'ın emirlerini yaşamaya değer görmeyeceksin. * Bu asırda Kur'ân-ı Kerîm bizi idare edemez, diyeceksin. * İçki, kumar, zina, hırsızlık, hortumculuk günah değil diyeceksin. * Fâiz alıp-vereceksin. * Rüşvet alıp-vereceksin. * Yalan, dedi-kodu, gıybet, iftira, dalga, dubara ile sarmaş dolaş olacaksın. * Haram-helâl tanımayacaksın. * İnsanları aldatacaksın. * Namaz, oruç, zekât gibi ibâdetlerin semtine bile uğramayacaksın. * Yetim malını zimmetine geçireceksin. * Eline geçen imkânları ve fırsatları har vurup harman savuracaksın; yani israf edeceksin. * Kul hakkını zimmetine geçireceksin. Bu hakla ahirete göçeceksin. * Konuştuğun zaman yalan söyliyeceksin. Vaad ettiğin zaman yerine getirmiyeceksin. Sana emanet edilene ihanet edeceksin. * Karının, kızının, oğlunun derbeder yaşantısına göz yumacaksın. * Menfaatin için mukaddesatını ve mukaddeslerini satacaksın. * Kendin ve aile efradın için Müslümanca yaşanacak bir ortam oluşturmayacaksın. * Neslin bozulmasına zemin hazırlayacaksın. Bunların yapılmadığı bir istisna var mı? Ey Müslüman, senin durumun nedir? alıntıdır
Gönderi tarihi: 28 Kasım , 2007 17 yıl Benim elimde bir parça et var. Ben istersem o eti bir kaç gün bekletir kurtlanmasını ,yani canıların oluşmasını sağlayabilrim Veya o eti yer,sindirim sistemi ile dışkı olmasını sağlayabilrim O kurtlar doğal seçilimden dolayımı oluşuyor,yoksa allah mı yaratıyor Hangisini tercih edersiniz? Eğer allah yaratıyor ise,benim tercihime göre yaratma zorunda kalan güdük bir tanrı profili meydana çıkıyor.Zira ben istersem o eti yiyebilridim de.
Gönderi tarihi: 28 Kasım , 2007 17 yıl cehennemde bedava, islam dinine inanmamak için para verilmiyor ! saygılar
Gönderi tarihi: 28 Kasım , 2007 17 yıl Benim elimde bir parça et var. Ben istersem o eti bir kaç gün bekletir kurtlanmasını ,yani canıların oluşmasını sağlayabilrim Veya o eti yer,sindirim sistemi ile dışkı olmasını sağlayabilrim O kurtlar doğal seçilimden dolayımı oluşuyor,yoksa allah mı yaratıyor Hangisini tercih edersiniz? Eğer allah yaratıyor ise,benim tercihime göre yaratma zorunda kalan güdük bir tanrı profili meydana çıkıyor.Zira ben istersem o eti yiyebilridim de. Et olmadan kurtlandıramazsın ,hiç bir şey yapamazsın ...Hiç bir şey yokken var etmen gerek. Senin o eti kurtlandırman için yaptığın eylem; Allahın o kurtcukları yaratması için yaptığın fiili duadır...
Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2007 17 yıl Ey insanoğlu! Yeryüzünde nice sarayların,tahtların,hazinelerin sahibi sen oldun& Soylu oldun.Sultan oldun.Padişah oldun. Her şey senin oldu. Sen, her şey oldun. AMA SEN, SEN OLAMADIN. HUZURU BULAMADIN. Şöhretini, servetini, mak***** hükmettin. AMA SEN, KENDİNİ KURTARAMADIN Ordulara, ülkelere, krallara hükmettin. AMA SEN, KENDİNE HÜKMEDEMEDİN. Döktüğün mazlum kanlarıyla tarihin yüzünü kızarttın. AMA, BENİN YÜZÜN KIZARMADI. Şehvetinin azgınlığı karşısında dağlar,taşlar, kurtlar,kuşlar utandı..Hazreti Lut utandı. AMA SEN, UTANMADIN. Kibir ve bencilliğin girdabında döne döne yozlaştın.. AMA SEN, KENDİNLE YÜZLEŞEMEDİN.. Ekonomik yasaları, haramlarla doldurulmuş kasaları düşündün.Hep düşündün. AMA BEN, DÜŞÜNÜR OLAMADIN. Ciltler dolusu kitaplar yazdın.Alim oldun.Alkışlandın. AMA SEN, İLMİNLE AMİL OLAMADIN. Kendini ilah edindin&Dünyanın geçici hazlarını satır satır okudun. AMA SEN, ÖLÜMÜ OKUYAMADIN. Hayvanlara vahşette iftira ettin. AMA SEN, KENDİ VAHŞETİNDEN HİÇ SÖZ ETMEDİN. Aç bıraktığın milyonlarca insanın çığlıklarını, şarap sofralarında meze yaptın. AMA SEN, BİR GÖNÜL YAPAMADIN. Depremlerden, sellerden, yangınlardan, tayfunlardan korktun. AMA SEN, ALLAH TAN KORKMADIN. EY İNSANOĞLU; Oysa sen:Allah ın; -En çok sevdiği, -Kendi ruhundan ruh verdiği, -Melekleri önünde secde ettirdiği, -Sana şah damarından yakınım. Dediği, -Varlıkların içinde en şerefli yarattığı, -Akıl nimetini bahşettiği, -Ve cennetler vaat ettiği, üstün bir varlıksın NASIL OLUYOR DA; bu en şerefli varlık, hiç de şerefli olmayan senaryoları sahneye koyup, gururlu oynayabiliyor? Nasıl oluyor da; bu şerifli varlık; -Gözleri bu kadar kör(bakara171) -Kulakları sağır -Kalbi taştan da katı -Benliğini hırs bürümüş -Vicdanı çürümüş bir varlık olabiliyor? Nasıl oluyor da; bu en şerefli varlık; Kuran ifadesiyle, aşağıların aşağısı bir adresi kendisine seçebiliyor.(Furkan44, Araf 179) Nasıl oluyor da; bütün bunlara rağmen, hala kendini beğenebiliyor?..Hayret! EY İNSANOĞLU!... Şunu bil ki; peşin hüküm, önyargı ve çifte standart (riyakarlık), seni insan olmaktan uzaklaştıran, fırtına hiç yakışmayan şeytani dürtülerdir. Senin fıtratına ancak ADALET yakışır. Adil insan; -Aklını, akl-ı selime dönüştüren, -Kendini yargılamaktan korkmayan, -Mahşerde Mahkemeye inanan, -Düşmanına bile zulmetmeyen insandır ... (alıntı)
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.