Gönderi tarihi: 8 Eylül , 2007 17 yıl Dağın başında kimsesiz boş bir arazide iki taşın üst üste durduğunu görsek acaba der şüpheleniriz, buraya birilerimi gelmiş...deriz. Ama üç tane taşı üst üste görsek, bu takdirde şüphe yerini eminliğe bırakır.Buraya birileri gelmiş...deriz. Üç tane taşın üst üste gelmesinde tesadüfü reddeden akıl, nasıl oluyorda şu koskoca kainatı sahipsiz görüp tesadüflere havale edebiliyor hayret doğrusu..! Tabiat bataklığına düşenlerin mesleklerinin iç yüzünün ne derece akıldan uzak olduğunu gör ve haline şükret..!
Gönderi tarihi: 8 Eylül , 2007 17 yıl Dağın başında kimsesiz boş bir arazide iki taşın üst üste durduğunu görsek acaba der şüpheleniriz, buraya birilerimi gelmiş...deriz.Ama üç tane taşı üst üste görsek, bu takdirde şüphe yerini eminliğe bırakır.Buraya birileri gelmiş...deriz. Üç tane taşın üst üste gelmesinde tesadüfü reddeden akıl, nasıl oluyorda şu koskoca kainatı sahipsiz görüp tesadüflere havale edebiliyor hayret doğrusu..! Tabiat bataklığına düşenlerin mesleklerinin iç yüzünün ne derece akıldan uzak olduğunu gör ve haline şükret..! Ne alakası var söylediklerinin. Bunlar mantık oyunları. Senin söylediğinde taşların üst üste gelmesi gerçek olan maddenin bir hareketi, eylemi. Ama bunu ölçü alarak evrenin oluşumunu, sahiplenmesini olmayan bir varlığa atfetmen, yıllarca önce ortaçağdan gelen uydurma bir yaratıcı düşüncesi. Masalda Alaattinin lambasından çıkan ve Alaattine yoktan var eden dev cin de arap uydurması. Örtüşüyor birbiri ile. Halkımızın çoğu da, ergenekondan dolayı kurt bozması olduğumuza inanıyor. Geçin bu uyduruk masalları. Yazıyı kırmızılaştırınca dahamı inandırıcı olduğunu sanıyorsun ? Bir şey özünde masalsa, istediğin rengede boyasan yine masaldır. Benim yazdıklarımda masal olsa idi, inandırmak için belki bende kırmızılaştırmayı denerdim.
Gönderi tarihi: 8 Eylül , 2007 17 yıl Dağın başında kimsesiz boş bir arazide iki taşın üst üste durduğunu görsek acaba der şüpheleniriz, buraya birilerimi gelmiş...deriz.Ama üç tane taşı üst üste görsek, bu takdirde şüphe yerini eminliğe bırakır.Buraya birileri gelmiş...deriz. Üç tane taşın üst üste gelmesinde tesadüfü reddeden akıl, nasıl oluyorda şu koskoca kainatı sahipsiz görüp tesadüflere havale edebiliyor hayret doğrusu..! Tabiat bataklığına düşenlerin mesleklerinin iç yüzünün ne derece akıldan uzak olduğunu gör ve haline şükret..! İzmir'den Muğla'ya giderken yol üzerinde bir yer vardır. Burada seyahat etmiş olan insanlar mutlaka bilirler ve mutlaka görmüşlerdir Marmaris'e giderken. O bölgede taşlar öyle bir haldedir ki; Sanki özel aletlerle pürüzsüz bir şekilde zımparalanmışlar, yuvarlatılmışlar ve özel aletlerle üst üste konulmuşlar. Dersiniz ki "İnsan eli yapamaz bunu..." Hakikaten de insan elinin binlerce yılda oluşan ve inanılmaz bir denge de duran bu taşları bu hale getirebileceğine inanmıyorum. Yapsa bile mutlaka dengesini sağlayamazdı böyle... Peki bu taşları ne bu hale sokmuştur? Cevabını Coğrafya Bilimi veriyor: Rüzgar aşındırması... Ya da ben daha anlaşılır kılayım; Doğadaki bu doğal yapıların nedeni Yine doğanın kendisidir... Kainattaki inanılmaz derecedeki mükemmelliğin nedeni ne midir? Cevap: Yine doğanın kendisidir... Saygılarımla...
Gönderi tarihi: 8 Eylül , 2007 17 yıl İzmir'den Muğla'ya giderken yol üzerinde bir yer vardır.Burada seyahat etmiş olan insanlar mutlaka bilirler ve mutlaka görmüşlerdir Marmaris'e giderken. O bölgede taşlar öyle bir haldedir ki; Sanki özel aletlerle pürüzsüz bir şekilde zımparalanmışlar, yuvarlatılmışlar ve özel aletlerle üst üste konulmuşlar. Dersiniz ki "İnsan eli yapamaz bunu..." Hakikaten de insan elinin binlerce yılda oluşan ve inanılmaz bir denge de duran bu taşları bu hale getirebileceğine inanmıyorum. Yapsa bile mutlaka dengesini sağlayamazdı böyle... Peki bu taşları ne bu hale sokmuştur? Cevabını Coğrafya Bilimi veriyor: Rüzgar aşındırması... Ya da ben daha anlaşılır kılayım; Doğadaki bu doğal yapıların nedeni Yine doğanın kendisidir... Kainattaki inanılmaz derecedeki mükemmelliğin nedeni ne midir? Cevap: Yine doğanın kendisidir... Saygılarımla... benim dua ma cevap veren,duyan ve ben bişey yapmasamda işleri düzenleyen doğa mı?bazen mümkün olmayan şeyleri,adına asla tesadüf denilemeyecek şeyleri sağlayan doğa mı? bunu biraz açıklar mısınız? Ok ,dediğiniz gibi taşlar örneği doğa diyelim,o doğaya hükmeden bir güç olmadığına kanıtınız var mı?
Gönderi tarihi: 8 Eylül , 2007 17 yıl Peki bu taşları ne bu hale sokmuştur? Cevabını Coğrafya Bilimi veriyor: Rüzgar aşındırması... Ya da ben daha anlaşılır kılayım; Doğadaki bu doğal yapıların nedeni Yine doğanın kendisidir... Kainattaki inanılmaz derecedeki mükemmelliğin nedeni ne midir? Cevap: Yine doğanın kendisidir... Saygılarımla... Birde kapadokyadaki şahane doğal oluşumlar görülmeli.... Bunlarda birşeymi milyonlarca ışık yılı uzaklıktaki galaksilerin çarpışmasını yakalayan hubblenin fotoğraflarına bakılmalı.... Harika görüntüler. Bunlar maddenin mikro ve makro düzeydeki oluşumları. Bu oluşumları bilim adamı gözüyle inceleyip bilime hizmet etmek yerine, masalcı gözüyle irdeleyip msalallara hizmet etmeyelim.
Gönderi tarihi: 8 Eylül , 2007 17 yıl sonsuz alan ve sonsuz zamanın içerisinde her türlü raslantı mümkün olabilir gayet mantıklı en azından hiçbirşey yokken sonsuz kudret sahibinin kendiliğinden oluşmasından daha daha mantıklı
Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2007 17 yıl benim dua ma cevap veren,duyan ve ben bişey yapmasamda işleri düzenleyen doğa mı?bazen mümkün olmayan şeyleri,adına asla tesadüf denilemeyecek şeyleri sağlayan doğa mı? bunu biraz açıklar mısınız? Ok ,dediğiniz gibi taşlar örneği doğa diyelim,o doğaya hükmeden bir güç olmadığına kanıtınız var mı? Bakın "Tanrı"ya yaptığınız dua hakkında bir şey diyemem. Bu sonuçta sizin inancınızdır ve inanıyorsanız vardır... Bu sizin tercihiniz... Ama bunun konuyla pek bir alakası yoktur. Şöyle ki; "Şu yuvarlak taşlar üst üste konsun" gibi bir dua etmemişsinizdir hiç. Ve etsenizde, öyle bir duanın mantığı ve olacağı yoktur. Ama şu vardır: "Rüzgar, Şiddeti ve Esiş Yönü" "Kayaçların Sertliği, Özelliği ve Uygunluğu" "Toprağın Yapısı" "Güneş ve Mekanik Çözülme Koşullarının Uygun Olması" "Gece ile Gündüz Arasındaki Sıcaklık Farkının Uygunluğu" "Yağış Rejiminin Uygunluğu" Gibi faktörleri bir araya getirdiğinizde, bu türlü kayaçların ortaya çıkması gayet normaldir. Tanrı bunları "Dua" ile yapmamıştır değil mi? Hatta bırakmıştır ki "Doğa" kendisi yapsın... İşte ben burada bir adım daha ileri gidiyorum ve diyorum ki; Varlık, bu oluşu kendisi meydana getirmektedir. Varlığın tümü de "O"dur... sonsuz alan ve sonsuz zamanın içerisinde her türlü raslantı mümkün olabilir gayet mantıklı en azından hiçbirşey yokken sonsuz kudret sahibinin kendiliğinden oluşmasından daha daha mantıklı İstediği kadar Sonsuz Zaman ve Sonsuz Alan olsun "Rastlantı" ya da "Tesadüf" denen bir şey yoktur. Tesadüfleri yaratan sadece insan zihnidir. Nasıl ki kavrayamadığı yerlerde "Varlıktan Ayrı Bir Tanrı" yaratıyorsa Aynı şekilde "Rastlantı"yı da yaratıyor... Ben İnananların "Varlıktan Ayrı Tanrı" inancı ile İnanmayanların "Rastlantı-Tesadüf" inançları arasında hiç bir farklılık göremiyorum... "Rastlantı"yı savunabilenlerin "Varlıktan Ayrı Olan Tanrı" görüşünü eleştirebilmeleri Ve hatta reddedebilmeleri hep tuhafıma gitmiştir... Saygılarımla...
Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2007 17 yıl Taşı üst üste koyan bir maddenin eylemi. Buradan bir yaratıcıya ulaşmak olası gözükmüyor. Görünmeyen ve uydurulan önermelerle mantık kıyaslamasının yapılamayacağını daha önce söylemiştik. Yüzbinlerce yıldır gözlenilen olgular hep maddenin bir şekilde hareketidir. Bilimsel mantıkta, "ol dedik oldu" olmuyor maalesef.
Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2007 17 yıl Bakın "Tanrı"ya yaptığınız dua hakkında bir şey diyemem. Bu sonuçta sizin inancınızdır ve inanıyorsanız vardır... Bu sizin tercihiniz... . . . "Rastlantı"yı savunabilenlerin "Varlıktan Ayrı Olan Tanrı" görüşünü eleştirebilmeleri Ve hatta reddedebilmeleri hep tuhafıma gitmiştir... Saygılarımla... söylediklerinizin çoğuna katılmamak elde değil...ama bende yazı ebatını büyülttüğüm konuda diyorum ki ,varlığın tümü de "O"dur,yine "O"ndan ötürü.. Onun izni olmaksızın kımıldayan tek bir yaprak dahi olamaz.. bırakmıştır ki doğa kendisi yapsın değil,doğayı öyle bir yaratmıştır ki doğa bunları yapsın... saygılarımla...
Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2007 17 yıl bırakmıştır ki doğa kendisi yapsın değil,doğayı öyle bir yaratmıştır ki doğa bunları yapsın... Ancak şöyle bir çelişki oluyor: "Öyle yaratmıştır ki doğa bunları yapsın" dediğiniz vakit varlığın tümü de "O"dur,yine "O"ndan ötürü.. Şeklindeki söyleminiz anlamsızlaşıyor. "Varlığın Tümü O'dur" dediğinizde "Doğa Bunları Yapsın" diyemezsiniz, "Yek Vücut"luğu ayırmış olursunuz. Çünkü "Varlığın Tümü Olmak" ile "Tanrı"da "Oluşa Tabi" değil ancak o oluşun "Kendisi"dir. Yani "Varlığın Tümüdür"... "Ondan Ötürü" demekte "Ondan Başka Bir Şeyin Olmamaklığı"dır. Bu da yine tüm herşeyin "O" olduğunu niteler. Böylece gördüğünüz tüm değişmler ve oluş "O"nun kendisidir. "O" tüm varlığın kendisi olmakla da herşey onun iradesince olmaktadır zaten. Yani herşey "Varlığın" iradesince olmaktadır. Benim üzerinden yürüdüğüm mantık budur... Saygılarımla...
Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2007 17 yıl "Ondan Ötürü" demekte "Ondan Başka Bir Şeyin Olmamaklığı"dır.Bu da yine tüm herşeyin "O" olduğunu niteler. Böylece gördüğünüz tüm değişmler ve oluş "O"nun kendisidir. "O" tüm varlığın kendisi olmakla da herşey onun iradesince olmaktadır zaten. Yani herşey "Varlığın" iradesince olmaktadır. Benim üzerinden yürüdüğüm mantık budur... Saygılarımla...[/b][/size][/font] böylece gördüğünüz tüm değişimler ve oluş "O" nun kendisidir değil,"O" nun kendisindendir.. inancımıza göre,yazılı olmayan hiçbirşey yoktur... ama bizim elimizdeki kitap değil elbet kasdedilen... Yaratanın katındaki kitap... yani bizdeki kitaplar bile ,o kitaptan indirilmiştir... yani onun dilediğinin dışında gerçekleşen tek bir olay yoktur... bu noktada aslında çok az bir nüans farkıyla aynı şeyi savunuyoruz denilebilir... kısaca ben bile bana ait değilim "O"ndan ötürü,buralarda bulunan her bir insanın davranış ve düşünce sistemi de yine "O"ndan ötürü...
Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2007 17 yıl Doğadaki bu doğal yapıların nedeni Yine doğanın kendisidir... Kainattaki inanılmaz derecedeki mükemmelliğin nedeni ne midir? Cevap: Yine doğanın kendisidir... Olay budur. Gerisi masaldır. Saygılar.
Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2007 17 yıl Ama şu vardır:"Rüzgar, Şiddeti ve Esiş Yönü" "Kayaçların Sertliği, Özelliği ve Uygunluğu" "Toprağın Yapısı" "Güneş ve Mekanik Çözülme Koşullarının Uygun Olması" "Gece ile Gündüz Arasındaki Sıcaklık Farkının Uygunluğu" "Yağış Rejiminin Uygunluğu" Gibi faktörleri bir araya getirdiğinizde, bu türlü kayaçların ortaya çıkması gayet normaldir. haklısınız boşig... zaten bunları yalanlayan biri yok ... ama bunlar kendi kendilerine mi oluştular.. biliyorum imdi slapper bütün nedenleri sayacak... en uzak nedeni ele alalım o nasıl oluyo? ilk geldiğimde hücre konusu vardı .... yine geneli aynı kişilr hep geçiştirici cvplar verdiniz.. bunda güzel br cvp almak isterim.. saygılar
Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2007 17 yıl haklısınız boşig...zaten bunları yalanlayan biri yok ... ama bunlar kendi kendilerine mi oluştular.. biliyorum imdi slapper bütün nedenleri sayacak... en uzak nedeni ele alalım o nasıl oluyo? ilk geldiğimde hücre konusu vardı .... yine geneli aynı kişilr hep geçiştirici cvplar verdiniz.. bunda güzel br cvp almak isterim.. saygılar Ben cevapları geçiştirmem Sayn xPrensesx... "...niz" diyerek bir kefeye konmayı da sevmem, kusura bakmayın... En uzak nedene gelince: İster dinler olsun ister felsefe olsun hep "Arkhe-İlk"i sorgulamıştırlar. "İlk önce ne vardı?" Siz bana "Arkhe-İlk" dediğinizde ne anlıyorsunuz onu söyleyin, Ben size bir cevap veririm merak etmeyin...
Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2007 17 yıl allah sayın boşig...cvbı alıyımmmm "İlk sizce Nedir?" diye sormadım. "Siz -ilk- denilince ne anlıyorsunuz?" diye sordum... Yani "İlk" olmanın anlamı nedir? Bugünkü varlığın kaynağı, ilki demek ne demektir? Bunu cevaplayın öncelikle. "Tanrı" demek için henüz erken. Sorgulama aşama aşama yapılır ve biz bunu yapacağız. Önce kelimelerin anlamlarını yerleştireceğiz, Sonra tanımlamayı yapacağız. Siz bana "Arkhe-İlk" dediğinizde ne anlıyorsunuz onu söyleyin,Ben size bir cevap veririm merak etmeyin... Şimdi; "Siz -ilk olmak- denilince ne anlıyorsunuz?" Dikkat edin "Varlığın ilk nedeni nedir?" diye sormuyorum...
Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2007 17 yıl saoll ders almaya gelmedim sen bana ne anladıgımı sordun ben de söledimmm saygılarrrrr....
Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2007 17 yıl sonsuz alan ve sonsuz zamanın içerisinde her türlü raslantı mümkün olabilir gayet mantıklı en azından hiçbirşey yokken sonsuz kudret sahibinin kendiliğinden oluşmasından daha daha mantıklı maharet isimde değilmiş... bunu göstermiş oldun bize.. teşekkürler..
Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2007 17 yıl "İlk sizce Nedir?" diye sormadım."Siz -ilk- denilince ne anlıyorsunuz?" diye sordum... Yani "İlk" olmanın anlamı nedir? Bugünkü varlığın kaynağı, ilki demek ne demektir? Bunu cevaplayın öncelikle. "Tanrı" demek için henüz erken. Sorgulama aşama aşama yapılır ve biz bunu yapacağız. Önce kelimelerin anlamlarını yerleştireceğiz, Sonra tanımlamayı yapacağız. Şimdi; "Siz -ilk olmak- denilince ne anlıyorsunuz?" Dikkat edin "Varlığın ilk nedeni nedir?" diye sormuyorum... işte felsefenin çekici yanı da bu.. ilk çağda da modern çağda da aynı şeyi tartışma imkanı sağlıyor insana...ama bir sorun var bizde... ilk çağda tartışan filozoflar kadar düşünüyor muyuz biz...daha doğrusu ddüşünebiliyor muyuz...ben emin değilim.en azından burada yazılınlara bakıp hayır cevabı verebilirim ama...
Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2007 17 yıl en azından hiçbirşey yokken sonsuz kudret sahibinin kendiliğinden oluşmasından daha daha mantıklı ''hiç bir şeyin olmadıgı'' diye bir şey yok. mutlaka bir şey -bana göre- şeyler -sana göre- vardır. ama mutlaka vardır. yokluk düşünülemez, bu imkan dahilinde degil, yok yoktur... sonsuzluguda düşünemeyiz, ihata edemeyiz..
Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2007 17 yıl işte felsefenin çekici yanı da bu.. ilk çağda da modern çağda da aynı şeyi tartışma imkanı sağlıyor insana...ama bir sorun var bizde... ilk çağda tartışan filozoflar kadar düşünüyor muyuz biz...daha doğrusu ddüşünebiliyor muyuz...ben emin değilim.en azından burada yazılınlara bakıp hayır cevabı verebilirim ama... Bence öncelikle kendi yazdıklarınıza bakıp "Hayır" cevabı vermelisiniz... Çünkü "İlk Nedir?" sorusunu soran ilk çağ filozofları, Bu soruyu cevaplamadan önce kendi bulundukları çağa ait bilgileri anlamaya koyulmuşlardır. Bu çaba da bugünkü bilim kollarını doğurmuştur. Yani "İlk Nedir?" sorusuna öyle "Tanrıdır" "Ateştir" "Sudur" carttır curttur demeden önce Bu soruya neden olan "Varlık" anlaşılmaya çalışılmıştır. Çünkü henüz varlığın ne olduğunu anlayamadan, O sorduğum sorunun mahiyetini kavrayamadan soracağınız "İlk nedir?" sorusuna her türlü cevabı verirsiniz kafanıza göre... Ancak bu uydurmadan başka bir şey olmayacaktır. Hiç bir Filozofta dediğimin aksine bir çabada bulunmamıştır. Filozofların aynı zamanda bilim adamları olmalarının nedenide budur. Dolayısıyla üzerinde yürüdüğüm mantık, Sizin "Hayır" cevabını veremyeceğiniz derecede "Felsefe Tarihi" ile örtüşüyor diye düşünüyorum. Kaldı ki "Felsefe Tarihi" ile benden çok daha alakalı arkadaşlar var forumda, Bu noktaya dikkat çekeceklerini düşünüyorum... Varlığı anlayamadan "İlk nedir?" sorusuna cevap veremezsiniz. Ve hatta bu soruyu soramazsınız bile... O yüzden tekrar soruyorum: "Siz -ilk olmak- denilince ne anlıyorsunuz?" Dikkat edin "Varlığın ilk nedeni nedir?" diye sormuyorum... Bu soruyu cevapladıktan sonra "Varlık nedir?" sorusu gelecek ve ondan sonra o "İlk Nedir?" sorusu şekillenecektir... Ayrıca: Sayın Xprensesx... Amacım ders vermek değil. Ve öyle kimseler görüyorum ki forumda, hiç birşey bilmediğimin farkına varıyorum. O yüzden size ya da başkasına ders vermek haddim değildir. Sadece bir soru sormuştum... Saygılarımla...
Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2007 17 yıl ben de cvp istemiştim neyse topicte olmas bu konuşmalar.............. sanırım felsefe tartışmak lasımm bende bilmedigim konuda konuşmayı sevmem saygılar
Gönderi tarihi: 14 Eylül , 2007 17 yıl Bilim odur ki en büyük mücadeleyi sahte bilime ve sahte bilimcilere karşı vermiştir. Şimdi arkadaşımız diyorki üç tane taşı üst üste görünce Allah'a iman edesim geliyor. Ama hiç düşünmüyor bu taşlar nasıl üst üste geldi; acaba hangi doğal etmen bu taşları üst üste getirdi? Bunları sormuyor ve Allah'a iman edesim geldi diyor. Bir Tanrıya inanmanın doğuracağı en olumsuz sonuç belkide bu: Aklımızın almadığı konuları her zaman tanrıya bağlamak.
Gönderi tarihi: 14 Eylül , 2007 17 yıl ölüm doğanın takdirimidir...? neyi amaçlamıştır? doğa nedir? düşünen takdir eden karar veren bi şeymidir o zaman doğa da bi tanrıdır. doğaya tanrı deme gibi durum yok. o zaman doğanın oluşturduğu bu sistemde ölüm çok manasız duruyor...
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.