arman

Başka bir topicte bu yazı vardı ama istedim ki burada da paylaşalım.. Allah Tüm şehitlerimizin ruhuna gani gani rahmet eylesin.. KINALI ALİ Üsteğmen Faruk, cepheye yeni gelen askerleri denetlerken, bir yandan da onlarla sohbet ediyor, "Nerelisin?" gibi sorular soruyordu. Gözleri bir ara, saçının ortası sararmış bir delikanlıya takıldı.. Yanına çağırdı ve merakla sordu: "Adın ne senin evladım?" "Ali, komutanım." "Nerelisin?" "Tokatlıyım, komutanım, Tokat'ın Zile kazasındanım..." "Peki evladım, bu kafanın hali ne? Saçlarının ortası neden kırmızı boyalı böyle?" "Cepheye gelmeden önce, anam saçıma kına yaktı komutanım. Neden yaktığını da bilmiyorum." "Peki" dedi üsteğmen. "Gidebilirisin Kınalı Ali." O günden sonra Ali'nin adı, Kınalı Ali oldu. Cephede tüm arkadaşları Kınalı Ali demekle yetinmiyor, saçındaki kınayı da alay konusu yapıyorlardı. Kınalı Ali, arkadaşlarına karşı sevecen ve dürüst tutumu sayesinde, kısa sürede hepsinin sevgisini kazandı. Bir gün memleketine mektup göndermek için arkadaşlarından yardım istedi. "Anama, babama burada iyi olduğumu bildirmek istiyorum. Ama okumam yazmam yok. Biriniz yardım edebilir misiniz?" Biri değil, birçok arkadaşı yardıma geldi. "Sen söyle biz yazalım" dediler. Kınalı Ali söylüyor, bir arkadaşı yazıyor, diğeri de söylenenlerin doğru yazılıp yazılmadığını denetliyordu. "Sevgili anacığım, babacığım hasretle ellerinizden öperim. Ben burada çok iyiyim, beni sakın merak etmeyin." Kız kardeşini, kendinden küçük erkek kardeşinin sağlığını ve hatırını sorduktan sonra, köydeki herkesin burnunda tüttüğünü ve kimsenin kendisini merak etmemesini söyledikten sonra, "Biz burada var oldukça bilesiniz ki düşman bir adım bile ilerleyemeyecektir" cümlesi ile bitiriyordu. Tam zarf kapatılırken, Ali, "İki üç satır daha ekleteceğini" söyleyerek, mektubun sonuna şunları yazdırdı: "Anacığım, beni buraya gönderirken kafama kına yaktın ama, burada komutanlarım da, arkadaşlarım da benle hep dalga geçiyorlar. Cepheye gitmek sırası yakında inşallah kardeşim Ahmet'e gelecek, Onu gönderirken sakın kına yakma saçına. Burda onunla da dalga geçmesinler. Tekrar ellerinden öperim anacığım." Gelibolu'da savaş giderek şiddetleniyordu. İngilizler, kesin sonuç almak için tüm güçleriyle yükleniyorlardı. Cephede savaşan askerlerimiz önceleri birer, birer, sonraları beşer, beşer, onar, onar şehit oluyorlardı. Gelibolu düşmek üzereydi. Kınalı Ali'nin komutanı, bu durum karşısında çaresizdi. Kendi bölüğü henüz sıcak temasa hazır değildi. Genç erlerine insan bedeninin süngü ve mermilerle orak gibi biçildiği bu cepheye göndermek zorunda kalmaması için Allah'a dua ediyordu. Komutanlarını düşünceli ve sıkıntılı gören Kınalı Ali ve arkadaşları, komutanlarına gidip, ondan kendilerini cepheye göndermesini istediler. Askerlerinin ısrarları üzerine komutanları daha fazla direnemedi ve ölüme gönderdiğini bile, bile bu isteklerini kabul etmek zorunda kaldı. Kınalı Ali ve arkadaşları, sevinç çığlıkları atarak cepheye, bile bile ölüme gidiyorlardı. O gün güle oynaya Gelibolu cephesinde ölümle buluşacakları yere koşan Kınalı Ali'nin bölüğünden tek kişi geri dönmedi. Gidenlerin tümü şehit olmuştu. Bu olaydan kısa bir süre sonra Kınalı Ali'ye anne, babasından mektup geldi. Onun yerine komutanı aldı mektubu ve buruk bir ifade ile okumaya başladı. Cepheye gitmeden önce arkadaşlarına yazdırdığı mektubuna aile adına babası yanıt veriyordu. "Oğlum Ali, nasılsın, iyi misin? Gözlerinden öperim, selam ederim. Öküzü sattık, parasının yarısını sana gönderiyoruz, yarısını da yakında cepheye gidecek küçük kardeşine veriyoruz. Şimdi öküzün yerine tarlayı ben sürüyorum. Fazla yorulmuyorum da. Sen sakın bizi düşünme." Babası mektupta köydeki herkesten akrabalarından haberler verdikten sonra "şimdi ananın sana diyeceği var" diyerek sözü ona bırakıyordu. Mektubun bundan sonraki bölümü Kınalı Ali'nin anasının ağzından yazılmıştı, şöyle diyordu anası: "Oğlum Ali, yazmışsın ki, kafamdaki kınayla dalga geçtiler. Kardeşime de yakma demişsin. Kardeşine de yaktım. Komutanlarına ve arkadaşlarına söyle senle dalga geçmesinler. Bizde üç işe kına yakarlar; 1- Gelinlik kıza. Gitsin ailesine, çocuklarına kurban olsun diye. 2- Kurbanlık koça. Allah'a kurban olsun diye. 3- Askere giden yiğitlerimize. Vatana kurban olsun diye. Gözlerinden öper, selam ederim. Allah'a emanet olun."

Bir uçtaki düşüncelerin asil duruşu..Engin bilgisi ve saygın karakteriyle hayranlık duyulası yazıların sahibi.. Tarihi bilgilerini objektifçe bizlerle paylaşan öğretmenimiz..İyiki buradasınız..

Christoper Reeve bildiğim kadarıyla artık aramızda yok ama canlandırdığı Süperman karakteriyle unutulmıyacak.. Evet sevgili Ceviz yine bir çok şeyde olduğu gibi Süperman konusunda da aynı düşüncelerdeyim. Gerçektende en ısınamadığım süper kahramanlardan biridir Süperman.. Para veripde kitabını aldığımı hiç hatırlamam ama elime geçtiğinde ayıp olmasın diye okurdum. Nedense Süperman bana hep çok soğuk bir karakter olarak gelmiştir. Ancak hakkını vermek gerekir ki ondan sonra gelecek başta Marvel kahramanları olmak üzere tüm süper kahramanların öncüsü olmuştur adeta.. Criptonit gezegeni doğumlu Sevgilisi Louis Leyn İnsan kimliği Clark Kent En büyük düşmanı Lex Luthor En zayıf özelliği Doğal kriptonit taşları En büyük özelliği Dünyevi hiç bir maddenin ona zarar verememesi... Süpermanla ilgili aklımda kalanlar genelde bunlar.. Süpermandan bahsetmişken Batmani es geçmek olmaz.. Gotham kentinin süper güçleri olmadığı halde geliştirdiği silahları ve özel dövüş teknikleriyle süpermanında arkadaşı olan Batman belkide çizgi roman tarihinin en Gothic kahramanıdır.. Zaten onu bir çoğumuz filmlerinden tanıyoruz artık..

Zirvemde arkadaşlarım , siz dostlarım ve ailem var sevgili Eren.. İyi dileklerin için çok teşekkürler.

Haydaa..! Müşteriler gelmiş bizim elemanlar piyasada yok.. Kızımm Gülsün nerdesin yav ? Bak bende Kayfe istoyom emme..

Mantıklı ve sevecen yazılarınla dikkat çekiyorsun ... Yakından yanımıyorum elbette ama yakın bulduğum insanlardan birisin..Bircenin de dediği gibi sanırım okuyorsun ve her ne okuyorsan iyi okuduğun belli çünkü iyi de yazıyorsun.. Her şey gönlüne göre olsun Death..

Hoşgörmek ne demek Sevgili Birce başım üstünesiniz.. Siz ister sık yazın ister nadir gönlümüze en yoğun şekillerde yazılısınız zaten.. Ve sana gelince Buzlu Rakı yazılarını beğeniyorum... Düşüncelerin için teşekkürler..

Verilebilcek en güzel cevabı verdin Sardunya.. Bu cevap bazı zihniyetlere kapak olsun.. +1

Sevgili Birce yine çok gerekli bir topic açmışsın.. Gerçekten de Misafir arkadaşları da en kısa zamanda aramıza bekliyoruz.

Hay Maşallah hocam daha nice eğitim ve öğretim dolu yıllara ... Hayatınızda ki en önemli insan kim ? Öncelikleriniz nelerdir ?

İlginç..

SEvgili Angelfower stüdyomuza konuk olduğu zaman ilk olarak şu sorularımıza cevaplar versin ? Kimsin ? Nerden geliyon nereye gidiyon ? Durup dinlenmek istediğinde sırtını nereye yaslarsın ? Neyin peşindesin ?

Akilonya tahtına oturduktan kısa bir süre sonra eski bir dansçı olan Zenobia ile evlenmişti.. Çok özel olarak yetişdirdiği ve kendisine en yakın muhafızlara da '' Kara Ejderler '' denirlirdi.

Ah be Mizyalim seni de dürüst bilirdim sende keklemeye çalıştın beni ya helal olsun valla.. Ne zamandan beri Nilüferi lotus diye yutturmaya çalışır oldunuz ? Ya yok mu bir lotus çiçeği hediye edecek olan ?

Ba ba ba ... Bende hemen inandım sanki.. İstediğim şeyin ne olduğunu bilirim.. O çiçeğin lotuslukla alakası yok bi kere.. Ya kızılından da vazgeçtim. Lotus olsun yeter.

Kalbimi kıranısın..

Sen şimdi bizden biri oldun ya.. Aslında hep bizden biriydin.. Sen bu forumun gülen yüzüsün..

Her kim bana Kızıl Lotus çiçeği bulabilirse 3 gün 3 gece cafemde beleş yiyip içebilecek ..

Yok bişi.. Ben anlıyacağımı anladım.. Demekki neymiş ? Otobüse binme Arman.

Sevgili Alpozan ... Hiç yorma kendini derim.. Ülkeyi bölmek isteyen vatan hainlerine karşı Silahlı kuvvetlerimiz zaten yeterince yoruyorlar kendilerini.. Biz bu konuları zamanında çok tartıştık.. Mümkünatı yok bu ülkenin TÜRKİYE CUMHURİYETİ olduğunu kabul etmek istemiyorlar.. Kabul etmeyenlerede gidecekleri adres zaten T.S.K tarafından gösteriliyor. Güncel konularda pkk ile ilgili topicimi okusalar ve gerçekleri görseler bile yinede kabullenmiyecekler.. Topicin başlığı ne ? Kürtler ne istiyor ? Bi kere topic başlığında bile bizi birbirimize düşürmek için hazırlanılmış bir sinsilik var.. Kürtlerde bizim gibi sosyal ekonomik rahatlık istiyorlar elbette.. Sanki bizler çok mu rahatız.. Bizimde dertlerimiz var bizim de devletten isteklerimiz var .. Ama hiçbirimiz de ne Bayrağın ne Resmi dilimizin ne de Ülke isminin değişmesini istemiyoruz. Allah bizi bölücülerden kılmasın devletime milletime isyancı yaptırtmasın. Yani şimdi ben buraya pkk nın işlediği cinayetleri terör eylemlerini sayfa sayfa alıp yapıştırıcam o olacak.. Her ne istiyorsanız istediklerinize dikkat edeceksiniz. Bu topraklar isteklere göre parçalansın diye yedi düvelin elinden kurtarılmadı. M. Kemal Atatürk ileride kürtlere toprak bırakın diye vasi etmedi. Bizi birbirimize düşürmeye çalışan sinsi dürtülerin siyasi emellerine kapılmayalım..

Çelişkilerime çelişkiler kattın ya Yağmurum ne diyiim sana ..

Tanışmaktan bu kadar zevk aldığım bir başkasını hatırlamam... İlgi alanlarımızın ve zevklerimizin uyuşması bir yana dürüstlüğü efendiliği alçakgönüllülüğüyle gönlümü fetheden , sabahlara kadar bıkmadan usanmadan sohbet edebileceğim çok özel biri o .. Sevgili eşi Riverla beraber bir ömür boyu mutluluklar dilerim kendilerine..

Bu stüdyodan kimler geldi kimler geçti.. Hey gidi günler.. Mizyal hanıma son sorularımızı soralım.. Nasıl bir evde nasıl bir günde nasıl biriyle nasıl bir biçimde son uykunuza dalmak isterdiniz ? Bu arada söylemek istediğiniz son bi şiler varsa alalım.. Mizyal arkadaşımızdan sonra forumumuzun Öğretmenlerinden dünya tatlısı şekerim baklavam AngelFlower arkadaşımızı bekliycez.. Geldiği zaman ben buradayım demeyi ihmal etmesin..

İdealin ya da İdeallerin nedir ? Üç kelimeyle Mizyali anlat desem ? İçinden geldiği gibi Mizyali anlat desem

Bu kazık bir soru oldu ama Cevizim.. Kaç yaşında olduğunu hatırlıyamıyorum ancak otuzunun üstünde olması gerekiyordu.. Belit ve savaşçıları ona Amra lakabını ( Arslan ) takmışlardı ve zannediyorum belitten kısa bir süre sonra Akilonya ordularına paralı asker olarak katılmıştı.. Peki sen söyle bakalım.. Conanın kraliçesinin adı neydi ? ve kendineait kurduğu özel bir birliği vardı ( muhafızları ) bunlara ne deniyordu ?