made in turkey!

çok güzel bir paylaşım ...... "Geleceğimizi ortaçağ karanlığına terk etmeyeceğiz" sözünü iki küfür, üç yalan, birkaç tehditle susturabileceklerini sananlar çok yanılıyor.

amacım seni üzmek değildi...ama bende haberi okuyunca sizlerle paylaşmak istedim..bunlar türkiyenin kaçınılnaz gerçekleri.......... saygılar

komik yazılar kısmına gidip bakıpta bu topiği ondan sonra açsaydın uyus bunu zaten ben oraya atmıştım........

5 kişiyi öldürüp afla çıktı, 5 kişiyi daha öldürüp intihar etti Fahri Elmas, 1983’te annesini ve 4 kardeşini baltayla parçaladı. Hapse girip 8 yıl yattıktan sonra 1991’de çıkan afla salıverildi. Elmas, önceki gece 4 çocuğu ile üvey kız kardeşini tabancayla öldürdü. Ardından intihar etti. Bu olayın sorumlusu toplam 10 kişiyi öldüren Elmas mı, yoksa sık sık çıkarılan aflar mı? GİRESUN’da 23 yıl önce annesi ve 4 kardeşini baltayla parçalayan, 1991 yılında genel afla cezaevinden çıkan 42 yaşındaki Fahri Elmas, bu kez de 4 çocuğu ile üvey kız kardeşini tabancayla öldürdükten sonra intihar etti. Fahri Elmas, 8 yıl hapis yattıktan sonra, 22 Nisan 1991’de 3713 sayılı Terörle Mücadele Yasası’nın geçici 1. maddesine dayanılarak çıkarılan, cezalarının beşte birini yatanların tahliyesine ilişkin afla aynı yıl serbest kaldı. Afla salıverilen 5 kişinin katili Fahri Elmas, 1996’da evlendi. İstanbul’a yerleşip Pendik Ertuğrul Gazi Mahallesi, Atıf Efendi Caddesi, Arafat Sokak 18 numaradaki evi kiralayan Fahri Elmas uzun süre iş bulamadı. Geçici işlerle evini geçindiremeyince bunalıma girdi. Bir yemek fabrikasında çalışan eşi Hatun Elmas, ekim ayında işyerinde tanıştığı bir erkekle kaçtı. Antalya’ya taşınan eşini eve dönmeye ikna edemeyen Fahri Elmas, önceki gün, köydeki akrabalarını arayarak haklarını helal etmelerini istedi. Fahri Elmas, gece misafirliğe gelen kardeşi Aslan Elmas’ın evden ayrılmasının ardından, saat 22.30 sıralarında 9 mm çapındaki ruhsatsız 2 tabancayla, çocukları, Ercan Görür İlköğretim Okulu 3’üncü sınıf öğrencisi Bahar (9), Sakin (5), Efendi (4) ve Yonca’yı(3) uyurken başlarına birer el ateş ederek öldürdü. O sırada başka bir odada bulunan üvey kardeşi Songül Elmas (17), silah seslerini duyarak uyandı. Ağabeyi Aslan’ı arayıp, ağabeyinin çocukları öldürdüğünü kendisini de öldüreceğini söyleyerek telefonu kapattı. Fahri Elmas, üvey kız kardeşini kaçmaya çalışırken sırtından vurarak öldürdü. Koşarak ağabeyinin evine giden Aslan Elmas, kız kardeşinin ölümünü dehşet içinde izledi. POLİS EVE BİBER GAZI ATTI Kendisini eve kapatan Fahri Elmas, polis ekiplerine, "Yaklaşmayın elimde iki tabanca, 150 mermi 5 el bombası var. Benim için her şey bitti, hiçbir şey para etmez benim için. Yaklaşmayın sizi de yakarım" diye bağırarak teslim olmayacağını söyledi. 10 kişilik Özel Harekat Timi, eve girebilmek için gecekondunun camından içeri biber gazı attı. Teslim olmayan Elmas, elindeki iki tabancayı da göğsüne dayayarak ateşledi. Kapıyı kırarak içeri giren polis ekiplerinin Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırdığı Elmas, yolda yaşamını yitirdi. Saz çaldı içti ve doğradı FAHRİ Elmas 15 Ekim 1983’te, evde içki içip bir süre saz çaldıktan sonra annesini ve 4 kardeşini, uyurlarken baltayla doğrayarak öldürdüğünde 19 yaşındaydı. Kardeşleri Aslan ve Civaner, yatağın altına saklanarak katliamdan kurtuldular. Fahri Elmas, 5 kişiyi öldürdükten sonra, çay içmek için gittiği bir yakınının evinde yakalandı. Babası Hüseyin Elmas oğlunu, "Çalışmayı sevmeyen, hazır para yiyen, hayırsız bir evlat" diye anlatmıştı. Kafalarından kurşunladı FAHRİ Elmas, çocukları Bahar, Sakin, Efendi ve Yonca’yı uyurken başlarına birer el ateş ederek öldürdü. O sırada başka bir odada bulunan üvey kardeşi Songül Elmas’ı sırtından vurdu. Ağabeyi Aslan ise saatler önce aynı evde misafirlikteydi. Kendi evine gittiği için katliamdan kurtuldu. Fahri Elmas doğumdan sonra menenjite yakalanarak sakat kalan Efendi’yi istemediği için, kısa bir süre önce evlenmeye hazırlandığı kadından ayrılmıştı. Çocuklarının annesi Hatun Elmas ise ekim ayında işyerinde tanıştığı bir erkekle kaçmıştı. İş bulamayan ve ağır işlerde bel fıtığı nedeniyle çalışamayan Fahri Elmas’ın Pendik’teki gecekondusunun her köşesine sefaletin izleri vardı. Akşam yatmadan önce yedikleri bulgur pilavı yer tahtasının üzerinde kalmış, çalışmayan buzdolabındaki yiyecekler bozulmuştu. 5 cana kıydıktan sonra kendisini gecekonduya kilitleyen Elmas’ı yakalamak için Özel Harekát Timi operasyon düzenledi. Ancak, gaz bombası atıp girdikleri evde, iki tabancasını da göğsüne dayayıp ateşleyen Fahri Elmas’ın kanlar içindeki bedeniyle karşılaştılar. hürrritet gazetesinden alıntı...... Sorun ne ekonomik, ne toplumsal. Besbelli ki, uzmanların bugün için psikiyatri bilimine göre adını tam olarak koyamadığı bir bozukluk, hastalık. Psikotik, "deli" değilse yapılacak olan, bu şahısın bu tarzda cinnet sonucu cinayet işleme olasılığının sıfıra yaklaştığı yaşlara dek içerde tutulması idi. Ancak bu şahısın, vatandaşların da bir anlamda politikacıları cezalandırmayarak sorumluluğuna ortak oldukları ceza affı sonucu cinayet makinesi aramıza karıştı. hALBUKİ RESİMDE NE KADARDA MUTLU GÖRÜNÜYORLAR............ evet asıl katil kim....çıkan aflar mı yoksa hashalık hastası olan vatandaş mı.....

gördün mü böcük bize fak atıyormuş................canın sağolsun böcüğüm at........ama şunu diyim mesaj sayın ne kadar çok olursa forumdan o kadar çok uzaklaşıyorsun...yani hep önde olduğundan artık çekici yanı kalmıyor bırak rekabet olsun ki hırs yapıp foruma renk katasın postlar atasın.............bence sen fazla yazma.....

sana ben fark attıracam merak etme........

deli kızın anı defteri............ ya sewgili defter inan hayat çok güzel her yeni günde bize yeni süprizler sunuyor....ben kendimi çok şanslı görüyorum çünkü bir sürü dostum arkadaşım canım cigerim oldu..................ve gün geldi herşey çok güzel oldu........ hayat güzel ......yeterki yaşaamsını ve görmesini bilin.......................... sewgilerimlee.......

"sana ne diyem ben, ha söle ne diyem bidenesi.....bende seni iyiki tanımışım.." bişey deme hep böyle kal bana yeter..............

böcüğüm beni geçsin diye şimdi forumdan çıkıyorum...zaten kafam ağrıdı yaa...foruma yetişem diye hızlı içtim......sanursam çarpıldım........az sonra direk yatacam...... şimdiden hepinize iyi geceler..........kocaman öpüyorum hepinizi sewiyorum......

tabe canım...bide son olaylardan beni ahberdar et diyen sanki başkasıda.... ayrıntıları sana bir bir anlatcam merak etme sen.....

arkadaşın doğum günüymüş acilen partiye gitmem lazımmış.......erken dönersem görüşürüz.......ben yokken akıllı uslu durun tamam mı.......

şey aslında açıkta yanlışlıkla seni engellemişim....... ama açtım..... ok çabuk gel msnye başladı dedikodu....

anam ben yokken ne olmuş....sewen sewen vallaaaaaaaa.......... bütün sewgi dolu arkidişlere...........

ya ben çok tıkındım......yemeyem........yiyecek olanada mani olmayam..... şole bol limonlu bi soda alam.......

de valla......

valla benden kurtulduğu için şükrediyordur...........

çok sağol be saymanıım o senin güzelliğin........sende hep bizimle ol emi....... barıştık mı...... zaten sne bana küs kalamazsın ki demi......

aslında gideceği yoldan kastım hayat felsefendi.....eksik bir anlatım olmuş.......çizginden şaşmayan biri deseydim daha doğru olurdu......

sewgili adrenalin böyle güzel bir topic açıp benide buna bulaştırdığın için sağolasın..........büyük bir zevkle buraya mesaj ekliyorum........ güzel yürekli güzel insan...herşey gönlünce olsun....

Filipinler’den bir ‘o’ an. Filipinler’de meydana gelen heyelanda yaklaşık 80 kişi hayatını kaybetti. Fotoğraftakiler, felaket bölgesinde hayatta kalanlar. Bu ‘o’ ansa, onlar kadar şanslı olmayan yakınlarının cansız vücutlarına bakarken elde edilmiş.

ben bana kırılan arkidişim adrenaline bi kahve ısmarlıyorum........

kendi gibi oluşunu daaaaaa.....çok doğal ve içten.....

mutlu yıllar....

savol canım sende benim için gerçek kardeşim gibisin.........hatta olmayan erkek kardeşim sen oldun...iyi ki varsın sağol...........

gideceği yeri çok iyi bilen biri............ hoşça kal........