Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

kaplan-200

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    2.083
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    2

kaplan-200 tarafından postalanan herşey

  1. DÜNYANIN SEYİRCİ KALDIĞI ERMENİ VAHŞETİNİ LANETLENİYORUM. Sözde insanık adına ermeni olanlar bu katlima karşı türk olduklarını söylmelerine rağmen nerdeler? Allhtan Rahmet diliyorum...ve kınıyorum Saygılar.
  2. Zulme çatıp zalimle dövüştüğüm Dertlenip te telaşına düştüğüm Bağrımı yarıp ta kabir eştiğim Dağlara çıkmanın tam zamanıdır Ululardan bir kutlu ferman ola Ferman ola derdime derman ola Vur yiğidim vur ki vatan var ola Kuşlar ölmüş karanfiller kurumuş Sevdiğimin gözünü yaş bürümüş Yiğitlerim pusaklanıp yürümüş Dağlara çıkmanın tam zamanıdır Hünkarımdan bir kutlu ferman ola Ferman ola derdime derman ola Vur yiğidim vur ki vatan var ola Ağlayıp ta dizlerimi dövdüğüm Yana yana etrafında döndüğüm Ben gidiyorum ver elini sevdiğim Dağlara çıkmanın tam zamanıdır Aslan beyden bir kutlu ferman gele Ferman gele derdime derman gele Vur yiğidim vatan kalmasın ele.söz: osman öztunç Şehitlerimize Allahtan rahmet Ailelerine baş sağlığı diliyorum. Diyer kardeşlerimizde Allahın izni ile kazasız belasız dönerler.
  3. Bunlar danışıklıdır anlamayacak ne var bunda Ne tesadüf ya tartışma anında basın vs. şahit oluyor.
  4. kaplan-200

    TÜRK ORDUSU KUZEY IRAK'TA

    Öncelikle '' Ne oldu dünya başımızamı yıkıldı'' cümlenize yanıt vermek istiyorum. Evet dünya başımıza yıkıldı! daha operasyonun 5. günü 15-20 şehit,kimbilir ilerleyen günlerde Allah korusun kaç şehit daha vereceğiz! bahçeli ve baykal bas bas bağırıyordu sunır operasyonu diye şimdi bu şehitlerin hesabını vere bileceklermi? Aylar öncesinden medyada sınır operasyonu olacak deniliyor,rica minnet aylar sonra Abd den operasyon izni alınıyor,Teröristler güveliğini aldıktan sonra(barzaninin köylerine yerkşetiklerini basın söylemişti)kara harekatı yapılması isteniyor. Top orduya atılıyor, nasıl oynarsa oynasın! nasıl olsa cevabını ordu vercek ,ne bahçeliye nede baykala hesap sorulmayacak! Ordu üstüne düşen görevi yapacak kampları herne pahasına olursa olsun alacak ve Abd Amcamız hemen çıkmamızı isteyecek,Ardımızdan teröristler yeniden yerleşecek... Bahçeli ve baykal muradına ermiş olcak. birde gidin o şehitlerin ailesine sorun ''Ne oldu dünya başınızamı yıkıldı'' diye. Önce mecliste ve ortalığa çıkıp terörist başına af diye ortalığı yakan ve yağmalayan teröristleri temizlesinler.
  5. Adli tıp raporunu görmedim üzerinden geçmiş bile olsa Polisin bilinçli olarak bunu yapmadığını düşünüyorum. 16 yaşındaki çocuğun ne amacı olabilirmiş! daha amacını öğrenemedinizmi sevgili CYRANO. nasıl olsa yaşı 16 bırkalım ortalığı yağmalasınlar, yaksınlar ,yıksınlar yarın ellerine silah verilince ne diyeceksiniz?nasıl olsa yaşları 16 hukuken cezadan muaf ! Hani bizim polisimiz kahramandı! ne oldu bugün katil oldu? Bayrak indirilirken polis seyrediyormuş ne yapsın adamlar vurunca suçsuz ,savunmasız insanları vurdu oluyor..ne yapsın admalar nasıl yaransın bu millete? Ne yapabilirdi? siz polis olsaydınız siz ne yapardınız ?sanırım rica ederdiniz. Polis üzerine düşeni yaptı ve bayarğı ellerinden aldı. Siz türk askerini ve polisini çocuklarla savaşıyor olarak göstermesiniz....polis üzerine düşen görevi en iyisini laiki ile yaptığına inanıyorum. sizin terör örgütündeki yaşların ortlamasından haberiniz varmı? o zaman dağlarda eli silahlı teröristlerde yaşını sorsun öyle mücadele etsin öylemi? Terörü Dağda k.ırakda orda burda aramaya ne gerek var işte teröristlewr meydanda,Mecliste Önce onları temizlesinler ,asıl bataklık meydanlara çıkıp öcalan propagandası yapnlardır,asıl bataklık k ırağa yapılan harekata karşı gelip eylem yapan ortalığı yağmalayandır. 16 yaşındaki bir genç panzer altında kalarak can vermiş...bend hiç üzülmedim her insan hak ettği gibi yaşar ve hak ettiğini bulur. Bu arda sevgili suhedanın dediği gibi polis bilerek Ezmiş olsaydı bir ölü ile bitmezdi..
  6. Sevgili politika bahsetmiş olduğunuz programı bende izledim Ama programın ilk dakilarında çocukların konuşmalarının ezberletildiğini gördüm. YAni burada vanın,hakkarinin,şırnağın büyükleri bu çocuklara sözcülük yaptırdı. Evet bir çok olumsuzluklar imkansızlıklar elbette vardır. Oysa ben o programda Hakkari,şırnak,van vs bölgelerde bir çok öğretmenimizi nasıl şehit ettiklerini veöğretmenlerimizin o bölgeye neden gitmek istemediklerini bu nedenlerle Gönderilen öğretmenlere neden sahip çıklılmadığını ve teröre bu destek olduğu sürece bu bu sorunların olabileceği konusu üzerine düşülmedi. Hakkari,şırnak,van vs bölgelerde eğitimsizlik ve ekonomi varmış ,ya diğer terör olmayan doğu bölgelerine de demeli Eğitim ve ekonomi zayıf diye Polise ve Askere taş ve sopalarla saldırmalarını gerektirmez.(Sevgili politika Sizin böyle düşünmedğinizi biliyorum ,ustünüze alınmayın) Şimdi eğitimsizliği gerekçe göstererek her olayda Polise ve Askere taş ve sopalara saldırmak hakkı doğurmaz. Eğer Terör olmayan doğu illerinde çocuklar sokaklara çıkıp terör propagandsaı yapmıyorsa diğer yerlerdede yapamaz. Eğer yaparlarsada sonucuna üzülmem. saygılar.
  7. Marşta ve sivasta yaakanlar bulunmadığı için almanyadada bulunmuyor.Nasıl bir yaklaşım ! Bugün 21 şubat 2008 yine almanyada türk evi yaklımış üstelik ev sahipleri iki kişinin düşmanlar dışarı diye bağırarak kaçtıklarını görmüşler. hala bell değil deniyor acaba kendileri buna inanarakmı diyorlar anlayamıyorum. saygılar.
  8. Evet türkün türkten başka dostu yoktur!(Tabi siz bunu kürt,laz diye ayıracaksınız) Bir dost gösterin o zaman.Abd yada Almanyamı?Bunu tarihe bakarsanız görürsünüz. Terörist öcalana Dünya devletlerinden ,Destek vermeyen ülke barmakla sayılacak kadar azdır terör örgütü yanlız türk devletlerinden destek görmamiştir bu sizce dostun kim olduğunu göstermezmi.
  9. Siz kitapçı Seferi Yılmazı sıradan bir vatandaş olarakmı biliyorsunuz? isterseniz googleye bir seferi yılmaz kimdir yazın görürsünüz kim olduğunu. Ayrıca roj tv izlemediysen onun yolundaki bir kanalı izlemişsin gündem okumadıysan diğer isimdaki haberleri okumuşsunuz İtirafçı Seferi yılmaz ******** haberiniz olmadığıa göre... NE ola bilir başka.
  10. Sevgili uçanşahin yine sizden(kendinizden) bahsetmişsiniz...Yine bizim uygarlığımız derken sizin uygarlığınız kim söyleyinde ona göre cevabı yazalım. Eğer Katliam yapan-Boğaz kesen-Kendinden olmayanları yok etmek isteyen uygarlık olarak türkleri diyorsanız... siz önce İsrailinize-ABD nize ve Yaşadığınız Almayanıza bakınız. Birde Türk tarihini iyi okuyun Osmanlı döneminde bir çok milletlerle nasıl yaşadıklarını ve hangi haklara sahip sahip olduklarını öğrenin isterseniz. Eğer söylemiş olduğunuz Boğaz kesen ve Kendinden olmayanları yok etmek isteyenler biz olsaydık bu gün ne bir ermeni nede bir rum yada başka milletler bu topraklarda olamazdı. Lütfen safınızı belli edin ona göre cevap yazalım. saygılar.
  11. EE Tabi türk polisi bu panzerlerle bile, bile insanların üzerine gidiyor! ve bilerek eziyor! ölenin ve olen kişiniden sorumlu olanların suçu yok. Gelin bir olalım ve o polisleri mudahale ettiği için cezalandıralım! Aslında ölen ve öldürülmesine sebep olanlar için söylenecek çok şey var fakat yazmıyorum..mesajım alınmıştır sanırım. saygılar.
  12. Sizin Atatürkçülüğünüzü anlayamadık sevgili uçanşahin ,diğer Atatürkçüyüm diyenler kendilerini hangi saflarda olduğunu belli etmiş anlaşıldığı gibi.biri milliyrtci diğeri ulusalcı ya saiz?
  13. K bakmayın ama ben sizinkadar geniş.. uygar olamam (olmam)ne başkasının bayrağına hakaret ederim nede başkasına ettiririm...bizim diğerlarinden farkımız bu! Almanyadaki türk vatandaşları yaptı diyorsun, bunu yapan kendini bilmezdir. Madem sevmiyorsun alman bayarğını o zaman çekip gideceksin. kendi bayrağına sahip çıkacaksın, O tür insanlara da verilecek cezalara kesinlikle karşı gelmem. Almanların sessiz kalması uygarlığından değil, bayrağına verdiği değerddendir diye düşünüyorum. Bizde bayrağın anlamı çok ağrdır ve anlamıda o kadar büyüktür. O nedenle biz o uygarlıktan almayalım, sizde aldığınız uygarlığı bizim adımıza kullanmayın sizde kalsın. saygılar.
  14. Sevgili dostum BAkan onu dedi bunu dedi ile bir sonuç olmaz, sonuç meclisten çıkan sonuçtur. Meclisten çıkan ve çıkmaya hazır olan maddeleri yazmıştım sanırım tekrar yazmaya gerek yok,Dostum göz var nizam var bakanımız ne derse desin yasa ortada ve yapılacak işlerde açıkca görülmektedir. Kendi düşüncelerimi yadığım gibi Özellikle bir avukattanda alıntı yaptım, daha doğru olması için. O nedenle gördüklerimiz ve bildiklerimiz yeterlidir diye düşünüyorum. olayı Birazdaha açarsanız diyorsunuz 'ali0 Açılacak neyi kaldı artık sizce gayey açık değilmi?birazdaha açarsak içinde kaybolacağız. saygılar.
  15. kaplan-200

    MHP Karanlık Parti

    Aynı şeyleri tekrar yazma gereği duymuyorum sevgili kaplan Daha öncede söyledim MHP bugün başörtüsüne karşı olsaydı sizin için iyi parti olacaktı. Seçim zamanı söyledikleri kendisinin tek başına geleceğini ve hesap soracağını söylemişti...bu gün bahçelinin gücü ne ne hesabı soracak olayı çarpıtmayın. sizin acınız baş örtüsüne destek vermesidir bunu kelimeleri dolamadan söyleyebilirsiniz. ayrıca Sn Genel kurmay başkanı pkk mecliste dedi diye mhp den söylediğiniz gibi bir olay yaşanmadı. Sanırım yine olayı çarpıtımaya çalışıyorsunuz '' Genelkurmay Başkanı'nın 'terörün siyasallaştığı ve legalleştiği' yolundaki açıklamasına karşı MV. Osman durmuşun tepkisi olmuştur.'' Eğer bu olayı diyorsanız Bu sizin anlayınışınıza bağlıdır...Bu olayı pkk nın siyasallaşamayacağını ve legalleşemeyeceğini ,bunun kabul edilir bir yanının olmadığını anlatmıştır. Anlayışınıza hayranım sevgili politika. Saygılar..
  16. 25. madde: Vakıflar, vakıf senedinde yer almak kaydıyla, amaç ve faaliyetleri doğrultusunda, uluslararası faaliyet ve işbirliğinde bulunabilecek, yurtdışında şube ve temsilcilik açabilecek, üst kuruluş kurabilecek ve yurtdışında kurulan kuruluşlara üye olabilecek... --Vakıflar herhangi bir merciden izin almaksızın yurt içi veya yurt dışı kurum ve kuruluşlardan –sınırsız- ayni veya nakti bağış veya yardım alabilecektir. Madde 35. — ( 29 / 12 / 2005 , 5444 Sayılı Kanunla değişik ) Yabancı uyruklu gerçek kişiler, karşılıklı olmak ve kanunî sınırlamalara uyulmak kaydıyla, Türkiye'de işyeri veya mesken olarak kullanmak üzere, uygulama imar planı veya mevzii imar planı içinde bu amaçlarla ayrılıp tescil edilen taşınmazları edinebilirler. Sınırlı aynî hak tesis edilmesinde de aynı koşullar aranır. Yabancı uyruklu bir gerçek kişinin ülke genelinde edinebileceği taşınmazlar ile bağımsız ve sürekli nitelikte sınırlı aynî hakların toplam yüzölçümü iki buçuk hektarı geçemez. Bu fıkrada belirtilen koşullarla, yüzölçümü miktarını otuz hektara kadar artırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketleri, ancak özel kanun hükümleri çerçevesinde taşınmaz mülkiyeti ve taşınmazlar üzerinde sınırlı aynî hak edinebilirler Böylece kurucularının çoğunluğu yabancı vakıflara Türkiye'de mal edinmeleri için getirilen Tapu Kanunun 35. maddedeki sınırlamanın (md.12) fiili bir değeri kalmamaktadır. Lozanın neresinin delindiğini anlamadadığınızı söylüyorsunuz, şimdi neresinin delindiğini bakalım anlaya bilecekmisiniz ANLAYAMADIĞINIZ LOZAN ANTLAŞMASI'NDAKİ HUKUKi DURUM İSE; 1) Sadece gayrimüslim azınlıklar kabul edilmiştir; Türkiye'de Müslüman azınlık yoktur.( md. 39/1)(Bu arada Kendini Azınlık gören arkadaşların dikkatine) 2) Azınlıklar ile ilgili öngörülen hükümler, Yunanistan ile karşılıklı olma/mütekabiliyet şartıyla kabul edilmiştir. Başka bir deyişle, Yunanistan'daki Türk azınlığa verilmeyen hiçbir hak, Türkiye'deki gayrimüslim azınlığa verilemez. (md. 45) 3) Türkiye'nin bütün ahalisi, din ayırt edilmeksizin kanun önünde eşit olacaklardır. (md. 39/2) Azınlıklar, Müslüman vatandaşlarla siyasi ve medeni haklardan eşit yararlanacaktır; Müslümanlardan ayrı sahip oldukları imtiyaz ve muafiyetleri kaldırılmıştır. Dolayısıyla, Müslüman Türk vatandaşlarına verilmeyen hiçbir hak, gayrimüslim Türk vatandaşlarına verilemez.(md. 39-40) "Unutmamalı ki İsrail Devleti, Araplardan satın alınan topaklarda kurulmuştur. Köy Kanunu, bu gibi acı tecrübelerden sonra çıkarılmıştı Gayrimüslim Türk vatandaşları, Müslüman Türk vatandaşları gibi eşit haklara ve sorumluluklara sahiptirler; Medeni Kanun ile öngörülen şekilde yeni bir vakıf kurup, bağış toplayabilir, mal edinebilirler. Ancak diğer vatandaşlar, nasıl ki din, mezhep veya kökene dayalı vakıf kuramazlarsa, onlar da bu tür vakıf kuramazlar veya Cumhuriyetten önce kurulan vakıfları, bugün kurulmuş gibi işletemezler. Çünkü Müslüman olmayan azınlık yurttaşların, Müslüman olan yurttaşlardan bir üstünlüğü veya ayrıcalığı yoktur. Cumhuriyet kanunları herkese eşit olarak uygulanacaktır.umarım yeterli olmuştur... saygılar.
  17. Sevgili kardeşim somut kanun maddeleri burada istediğiniz gibi yorum yapabilirsiniz. Geçen maddeler 25. madde: Vakıflar, vakıf senedinde yer almak kaydıyla, amaç ve faaliyetleri doğrultusunda, uluslararası faaliyet ve işbirliğinde bulunabilecek, yurtdışında şube ve temsilcilik açabilecek, üst kuruluş kurabilecek ve yurtdışında kurulan kuruluşlara üye olabilecek... 26. madde: Vakıflar; amaçlarnı gerçekleştirmeye yardımcı olmak ve vakfa gelir temin etmek amacıyla, Genel Müdürlüğe bilgi vermek şartıyla iktisadi işletme ve şirket kurabilecek, kurulmuş şirketlere ortak olabilecek. 16. madde: Mazbut vakıflara ait hayrat taşınmazlara, genel müdürlük tarafından öncelikle vakfiyeleri doğrultusunda işlev verilmesi öngörülüyor. 14. madde: Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün; mülhak, cemaat ve esnaf vakıflarında vakıf yöneticilerinin teklifi üzerine şartları değiştirmeye, hayır şartlarındaki parasal değerleri güncel vakıf gelirlerine uyarlamaya, Vakıflar Meclisi yetkili olacak. 12. madde: Vakıflar; mal edinebilir ve malları üzerinde her türlü tasarrufta bulunabilir. Mazbut vakıflara ait akar mallar ile hakların daha yararlı olanları ile değiştirilmesine, paraya çevrilmesine veya değerlendirilmesinde Meclis yetkili olacak 11. madde: Genel Müdürlükçe yapılacak tebligata rağmen, bu Kanun uyarınca istenen beyanname, bilgi ve belgeleri zamanında vermeyen, vakıf yönetimine Genel Müdürlükçe bin Yeni Türk Lirası idari para cezası verilir. 5. madde: Vakıflar, vakıf senetlerinde yazılı amaçlarını gerçekleştirmek üzere Genel Müdürlüğe beyanda bulunmak şartıyla şube ve temsilcilik açabilirler. Yabancılar Türkiye’de yeni vakıf kurabilirler. Kalan maddeler 41 madde: Yeni vakıflar üç, mülhak ve cemaat vakıfları ise birer yedek üye seçer. Seçimler; yeni vakıflarda yönetim organının, mülhak vakıflarda vakıf yöneticilerinin, cemaat vakıflarında yönetim kurullarının seçeceği birer temsilcinin iştiraki ile Genel Müdürlüğün daveti üzerine ayrı ayrı yapılır. 68. madde: Vakıflar Genel Müdürü, Genel Müdür Yardımcısı, I. Hukuk Müşaviri ile Bölge Müdürü ortak kararnameyle, Rehberlik ve Teftiş Başkanı ile Daire Başkanı, Genel Müdürün teklifi Başbakan’ın veya görevlendirdiği Devlet Bakanı’nın onayıyla, diğer personel ise Genel Müdür tarafından atanır. 7.08.2003 tarihli ve 4963 s. Kanunla, 227 s. Vakıflar Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararnameye, 3. ek madde eklenmiş, ve yurt dışındaki yabancı vakıfların Türkiye’de faaliyette bulunması, işbirliği yapması, temsilcilik ve şube açmaları ve üst kuruluşlar oluşturmalarına izin verilmiştir. Böylece, pek çok yabancı vakfın Türkiye’de faaliyette bulunmasına cevaz verilmiştir. Avukat Gülseren S. Aytaş -Vakıflar Yasa tasarısı, laik hukuk sistemimize bütünüyle aykırıdır; Müslüman Türk vatandaşlarına verilmeyen hakları, gayrimüslim Türk vatandaşlarına ve yabancılara vermektedir ki, bu durum imtiyaz/ayrıcalık tanımadır. Laik hukuk sisteminde hiç kimseye, zümreye veya yabancılara imtiyaz/ ayrıcalık (kapitülasyon) tanınmaz. Herkes kanun önünde eşit haklara sahiptir, dolayısıyla devlet içinde devlet benzeri yapılanmalar yoktur. -Devasa küresel vakıflarla Türkiye’deki münhasıran hayır amacıyla kurulan geleneksel vakıfların boy ölçüşmesi/ fiili mütekabiliyet mümkün değildir. -Yasama ve Yürütmenin en temel ve vazgeçilmez görevi, Türk vatandaşlarının millî çıkarlarını ve haklarını diğer devletlere karşı koruyucu ve kendi vatandaşları arasında ayrımcılık yapmayan, ülke kalkınmasına/ ilerlemeye yönelik yasalar çıkarmak ve uygulamaktır. -Lozan’daki görüşmelerde siyasî ve idarî yetkileri olmadan Türkiye’de kalmasına izin verilen Fener Rum Patrikhanesinin uluslararası yetki/ ekümeniklik talebi, hukuk sistemimizden ayrı bir hukuk gerektirmekte olup, laikliğe aykırıdır. -Ekümeniklik talebinin, özel statü talebi niteliğinde ve hukuk birliği gerektiren laik hukuk sistemine aykırı olduğu hususu, Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin Haziran 2007’de verdiği karar ile de sabittir. -Bir ırk veya cemaati desteklemek üzere vakıf kurulması, Anayasamızın 10. maddesinde zikredilen eşitlik ilkesine ve Medeni Kanunun 101. maddesi hükmüne aykırı olup, hukuken mümkün değildir. Dolayısıyla Cumhuriyetten önceki şer’i hükümlere uygun olarak kurulan cemaat vakıfları, bugünkü laik hukuk sistemine ve Medeni Kanun’a uygun olarak kurulmuş yeni vakıflar gibi işletilemezler; faaliyetlerine Lozan’da ve Atatürk zamanında çıkarılan 2762 s. Vakıflar Kanunu’nda öngörülen statüde devam edebilirler. -Vakıflar Yasa Tasarısı, Lozan Antlaşması’nın 39/2, 39, 40, 42 ve özellikle 45. maddesi hükümlerine, Anayasamızın 10. maddesinde zikredilen eşitlik ilkesine, Medeni Kanunun 101. maddesine bütünüyle aykırıdır. -Laik hukuk sistemine göre herkesin kanun önünde eşit olduğu, dolayısıyla, gayrimüslim Türk vatandaşlarına, Müslüman Türk vatandaşlarına veya Yunanistan’daki Türk azınlığa verilmeyen hiçbir hakkın verilemeyeceği hususu unutulmamalı, Lozan’a, Anayasaya, Medeni Kanuna, Cumhuriyetimizin temel niteliklerinden biri olan laiklik ilkesine ve millî çıkarlarımıza aykırı olan Vakıflar yasa tasarısı, derhal geri çekilmelidir. (Bu satırlar yayınlandığında yasa geçmişse veto edilmeli veya CHP ve MHP Anayasa Mahkemesi’ne iptal başvurusunda bulunmal Ülkenin bütünlüğü için tehdit Tapu ve Kadastro eski Genel Müdürü Orhan Özkaya, Vakıflar Kanunu’nun Türkiye’nin bütünlüğüne yönelik büyük tehdit oluşturduğunu söyledi. Özkaya, “Türkiye, Osmanlı hukuk düzeninin eseri olan ’şer-i hukuk’esaslarına göre kurulan cemaat vakıflarını, kendileriyle aynı koşullarda kurulan diğer vakıflarla eşit işleme tabi tutmak zorundadır” dedi. Atatürk’ün, Osmanlı hukuk sistemini çağdaş ve medeni bir hukuka dönüştürmeyi amaçladığını hatırlatan Özkaya, “AKP yeni vakıf sistemi ile, vakıf kurumunu şer-i hükümlere göre yeniden düzenlemeyi amaçlıyor” ifadesini kullandı. Devlet içinde devlet olacaklar Kırıkkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemalettin Taşkıran, Vakıflar Yasası’nın, Türkiye’ye eski hukuk sistemini geri getirme çabasının bir ürünü olduğunu belirterek, azınlık vakıflarının “yeni kurulan vakıf” statüsünde kabul edilmesini Lozan Antlaşması’nı hiçe saymak olarak nitelendirdi. Türkiye’nin varlığını tehdit eden Vakıflar Yasası’nın, AKP’nin uyguladığı Uyum Yasaları’nın son adımı olduğunu belirten Taşkıran, Yasanın çıkmasının ardından, azınlık vakıflarının “devlet içinde devlet” kurabileceğine dikkat çekti.
  18. TÜrkçe konuşan devletlerin parlamento başkanları 20-22 Şubat’ta Antalya’da bir araya gelecek. Toplantıda Türk Birliğinin kurumsallaşması için kararlar alınacak. “Türk Birliği” için ilk adım atılıyor Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de yapılan Türk Devlet ve Toplulukları Dostluk, Kardeşlik, İşbirliği Kurultayı’nda gündeme getirdiği ve daha sona bildiriye de taşınan “Türk Birliği” kurulmasına ilişkin önerisi hayata geçiriliyor. TBMM Başkanı Köksal Toptan, projenin gerçekleştirilmesi için kolları sıvadı. Projenin yaşama geçmesi için oluşturulan sekreterya çalışmalarını yürütmek üzere, Türkçe Konuşan Devletler Parlamentolararası Konseyi’ni oluşturulacak. 20-22 Şubat tarihleri arasında Meclis Başkanı Köksal Toptan’ın katılımıyla Antalya’da Türkçe Konuşan Devletler Parlamento Başkanları bir araya gelecek. Toplantıya, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Azerbaycan meclis başkanları veya başkanvekilleri ile genel sekreterleri davet edildi. Toplantıda, Türk Dilli Devletler Topluluğu Parlamentolararası Konseyi’nin kaç üyeden oluşacağı, Türk Dilli Devletler Parlamentosu’nun nerede kurulacağı ve sekreterya işlemlerinin nasıl işleyeceği konuları masaya yatırılacak YENİÇAĞ
  19. Bakın dostum daha önce gösterdiğim hassaiyeti sizde biliyorsunuz bilmiyorsanız yazılarıma bakın. evet o konuda çok hassas davrandım, başörtüsüne karşı gelmedim ve bu yönde yazılar yazdım. hatta baş örtüsüne karşı olmamam benim Atatürkçü olmadığım anlamına hiçmi,hiç gelmez. Çünkü Atamızın Annesini ve kız kardeşini örnek gösterdim. neyse diğer bir konu kendi cevaplayamayacağım soruları başkasına sormam. ben kimseyi suçlamıyorum bakın birdaha söylüyorum Atatürk şiddetle Vakıflar yasasına ve kominizme karşı olmuştur. diyorum bu suçlamak değildir.
  20. Haklı olabilirsiniz ,Baş örtüsü konusunda gösterilen laiklik hassasiyetine verdikleri özveri kadar ,neden bu kanunuyu görmezler anlamak mümkün değil. Başörtüsü konusu olunca Atatürk alet edilmiyor fakat vakıflar yasasında Ataürk alet ediliyor !sizce objektif bir bakışmı? saygılar.
  21. Sınır ötesi operasyonlarla inleri dağıtılan PKK’lılara Ermeniler kucak açtı * Ailece geldiler Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Azimov’un “PKK Bakü’yü de tehdit ediyor.” sözlerine yer veren Müsavat gazetesi, 56 PKK’lı teröristin aileleri ile birlikte bölgeye yerleştiğini duyurdu. İsrail’in Jarussalem Post gazetesi de PKK’nın Ermeni işgali altındaki Yukarı Karabağ topraklarında kamplar kurduğunu yazdı. Irak’ın kuzeyinde yaşama şansı bulamayan PKK terör örgütü, adres değiştiriyor. Azerbaycan’da yayınlanan gazeteler, bölgeden kaçan teröristlerin Yukarı Karabağ ve Ermenistan’a yerleşmeye başladıklarını duyurdu. Muhalif Müsavat gazetesi, 3 gün önce Ankara’dan sonra Bakü’ye gelen ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı’nın terörle mücadele konusudaki Müşaviri Frank Urbancik’in, Azeri yetkililerle bu konuda görüşmeler yaptığını yazdı. Bakü tehdit altında Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Araz Azimov’un “PKK’nın Azerbaycan’ı da tehdit etmeye başladığı” sözlerine yer veren gazete, şimdiye kadar işgal altındaki Azeri şehri Laçin’e 56 teröristin aileleri ile birlikte yerleştiğini öne sürdü. Kampları kurdular Müsavat’ın haberinde İsrail’in ’Jarussalem Post’gazetesinin istihbarat kaynaklarına dayanarak ’PKK’nın Yukarı Karabağ topraklarında kamplar kurduğu’iddialarına yer verildi. İsrail gazetesine göre, “PKK teröristleri Ermeni gizli servisince himaye ediliyor ve bu ülkedeki Kürt kökenli işadamlarından da parasal destek görüyor. İsrail gizli servisine yakınlığı ile bilinen ’Debka File’ın da aynı yönde haber verdiğini belirten gazete, Ermenistan’da PKK teröristlerine vatandaşlık verildiğini de ileri sürdü. YENİÇAĞ
  22. M.A.Birabdın birden bire AKP ci olması bundan değilmi sevgili politika.4 şehitten az olan şehit haberlerini yapmayalım derken özellikle seçim döneminde olması AKP ye ****** için söylediğini anlamamak mümkünmü. Bugün CHP'yi eleştirir Yarın CHP iktidara gelirse onun için yazar AKP 'yi eleştirir. Ya ben bu bizim Aydınlara bayılıyorum...iyiki varsınız M.A Birand-Orhan Pamuk-Elif şafak-Yaşar kemal-Ahmet hakan-İsmet Berkan-ferhat tunç-Akın birdal-değerli aydınlarımız iyiki varsınız siz olmasaydınız biz bu karanlıkta ne yapardık?!!!!!!!!1
  23. Siz hiç merak etmeyin dostum Yeniçağ daha 5-6 yaşında 93 tarihinde daha yeniçağ yoktu .şimdiki yazılarını merak ediyorsanız okuyun görüesünüz,Fakat o dönem Yeniçağ Yazarları vardı googleden bakarsanız görürsünüz. yani aynı duygularla yazılarını dile getirmişlerdir. Avrupada üst üste gelen yangınların bir tesadüf olduğunumu söylüyorsun?Yangın mahallesindeki duvar yazılarına ne diyeceksiniz?Bis türkler ,küllerinizi savuracağız vs yazılarını bizim yaygaracılarmı yazdı acaba.!
  24. 4 şehit haberinden az olan şehit haberlerinin değerinin olmamasını ve tv lerde yayınlanmasını istemeyen sözde cumhuriteçi ,Atatürkçü birinden farklı bir yorum beklenemzdi. Ayrıca sanırım siz de m.A.birand gibi Atatürkçüydünüz;Ataürkçüyüm diyorsunuz ama bizzat Atamızın döneminde çıkarılan 1936 Beyannamesi olarak anılan düzenlemeyle bazı kısıtlamalar getirilmişti. 1936’dan sonra edinilen taşınmazlara el konularak onları satmış sahiplerine veya onların mirasçılarına bedelsiz olarak iade edilmekte idi. Atatürk’ün yabancı vakıflar ile ilgili bu hassasiyeti, Kurtuluş Savaşı döneminde vakıf binalarının, düşman kuvvetlerine cephane ve silah yardımı için birer üs gibi kullanıldığı hatırlanmalıdır. Bugün,Atatürkçüyüm diyenler Mustafa Kemal’in gösterdiği hassasiyet bir kenara bırakmışlardır. Ayrıca yabancı uyruklu kişilerin kuracakları vakıflara Türkiye'de taşınmaz mal edinme hakkını tanımak, kamu yararı, ülke güvenliği ile toprak-ülke unsuru bakımından, devletin bölünmez bütünlüğünü tehlikeye düşürecek önemli bir husustur. Bugün Çıkartılan vakıf yasalarında Arama ve denetleme yapılamayacaktır deniyor. Bir ulus bundan daha büyük tehlike yaşaya bilirmi? Size sakıncakırını şöyle anlatmaya çalışayım. -Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde Tazminat Davaları Gündeme Getirecekler, ilgili cemaat vakıfları tarafından, herhangi bir taşınmazın yasa hükümleri kapsamında olduğunu iddia edilerek tapu idarelerine müracaatlar yapılacaktır. Bu müracaatlar tapu idarelerince büyük bir ihtimalle reddedilecektir. Medeni Kanunun tapulama ile ilgili hükümleri bağlamında, başkası adına tescilli bir taşınmazın başvuran adına tapuya tescilini talep edebilmek için mahkeme kararına ihtiyaç vardır. İlgili vakıfların mahkemelere yapmış oldukları müracaatlar büyük bir ihtimalle (evrensel hukuk normları çerçevesinde cemaat vakıflarına ait olanlar hariç) reddedilecektir. İç hukuku tüketen cemaat vakıfları Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine müracaat ederek hiç hakları olmayan taşınmazların kendi adlarına tescillerini sağlayacaklardır. İç hukukun böyle haksız kazanca müsaade etmeyeceği açık olmakla birlikte, AİHM için aynı iddiada bulunmak imkânsızdır. -yabancı uyruklu kişilerin kuracakları vakıflara Türkiye'de taşınmaz mal edinme hakkını tanımak, kamu yararı, ülke güvenliği ile toprak-ülke unsuru bakımından, devletin bölünmez bütünlüğünü tehlikeye düşürecek bir husustur -Ulusal şirketlerimiz, uluslararası şirketlerle rekabette nasıl yetersiz kalıyorsa, ulusal sivil toplum örgütlerimizden olan vakıfların da güç ve potansiyelleri, yurt dışındaki vakıflar ile rekabette yetersiz kalması muhtemeldir ve önemli ulusal direnç odakları devre dışı bırakılmaya çalışılıyor. -Cemaat vakıflarına vergi muafiyeti tanınmamasında Maliye Bakanlığı tarafından bir direnç gösterilmesi durumunda, konu cemaat vakıflarınca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine intikal ettirilerek, bu vakıflara vergi muafiyeti kazanımı sağlanabilecek -Sevgili M:A.birand diğer ülkelerin vakıf yaslarından haberi varmı acaba?muhtemelen vardır. şimdi diğer ülkelerde sorun olacağı düşünülürken türkiyede bu sorun olmaz diyor.. bizim M:A:Birand gibi aydınlara çok ihtiyacımız var sanırım! Daha öncede söylediğimiz gibi Diğer ülkeler bu tehlikenin farkında olup kendi topraklarının güvenliğini almaya çalışırken bize gelince İnsan hakları oluyor. Yunanistan'da, Batı Trakya Türkleri tarafından kurulan ve adında `Türk` sözcüğü geçen vakıf ve dernekler kapatılmaktadır. Vakıf arazilerini istimlâk ederek, imar kanunlarını bahane etmek suretiyle imar planları uygulayarak özellikle vakıf mezarlıkları vakıf tarlaları arsa ve arazileri Türk cemaatinin elinden alınmıştı. şimdi Atatürkçü olup Vakıflar yasasına destek veren Dostlarımıza Atamızdan bir Anı alıntılayalım..belki birşey hatırlarlar. Atatürk, Mersin’e yaptığı seyahatlerden birinde, şehirde gördüğü büyük binaları işaret ederek sormuş: -Bu köşk kimin ? -Kirkor’un… -Ya şu koca bina ? -Yargo’nun… -Ya şu ? -Salomon’un… Atatürk biraz sinirlenerek sormuş: -Onlar bu binaları yaparken ya siz nerede idiniz? Toplananların arkalarında bir köylünün sesi duyulur: -Biz mi nerede idik? Biz Yemen’de, Tuna Boyları’nda, Balkanlar’da, Arnavutluk Dağlarında, Kafkaslar’da, Çanakkale’de, Sakarya’da savaşıyorduk paşam… Atatürk bu anısını naklederken: -Hayatımda cevap veremediğim tek insan bu ak sakallı ihtiyar olmuştur ! Saygılar.
  25. Bu mesleler aile meselsidir o nedenle.. Çocuk ailesinden ne görürse onu büyüyünce yapar...o nedenle herkes sizin düşündüğünüz gibi düşünmüyor.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.