Zıplanacak içerik

enes.34

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

enes.34 tarafından postalanan herşey

  1. Dogru, bu düşüncede Tanrıya ulaşım düşüncesidir... cennete, cehenneme de inanmak, ödül ya da ceza da bir ulaşım düşüncesidir, ve bunlar anlaşılır şeylerdir..adam tanrıya inanıyor olabilir lakin kendi dogru Tanrı'sına ulaşmakta bu düşünceler vasıta olabilir.... ne demek bu şimdi, şu ; herkes bir degildir, bu soruyu soran ve bunun gibi diger soruları soran arkadaşlar tek tipci algılayışın dayanılmaz hafifligiyle düşünüyorlar, yani en azından şuur altinda.. saygılar
  2. Adı geçen düşünürler Vahdet-i Vucutçu olarak degerlendirilse de, ateist düşünce içinde anılmaları, sonuçta ikisi de aynı kapıya çıkar demek, çok zorlama, epey bir zorlama yorumu seçmek demektir. İslamda 'din adamı' diye bir adlandırma her ne kadar birileri ifade buyursada yoktur. Bu olsa olsa Hıristiyanlıktan aşırmanın bir sonucudur. Dogru ifade müslüman düşünür demektir. saygılar.
  3. enes.34 şurada cevap verdi: TURKERWEB başlık Politika Bilimi
    üstüme aldıgımdan degilde lakin ; siz birilerine 'faşist' derseniz birilerinin gözünde sizde 'faşist' olursunuz, bu doganın kanunudur kavramsal olarak bakmayın izafi olarak alın degerlendirmemi... bu tür argumanların miadı dolmalı, kamplaştırıcı......
  4. Sayın Gece Kuşu tabiki bana her düşüncemde katılmak zorunda degilsiniz, tersi benim içinde geçerli. Bu gayet dogal bir durum.. Biz bu ülkede Alevisi, Kürtü, Türkü, lazı, çerkezi yıllardır bir arada yaşamışız ve tabiki yaşayacagız, bunu kimse engelleyemez. Biz, bize kalsak aramızda hiçbir sorun olmadıgını her gün yaşayarak biliyoruz. Biz birbirimize kızsakda, darılsakda şiddete baş vurmayız. Aslında özünde gerçektende çok hoşgörülü bir toplumuz, bir iki çalışmayla gayretkeş olabiliriz herkese karşı. Bunlar bizim damarlarımızın asıl kanalları. Bir iki talihsiz ve neidügü belirsiz kışkırtmalara kanacak da degiliz. Toplumsal aklımız çok şükür başımızda, kolay kolay kaybetmiyoruz. Birileri devamlı süretde dışardan çomak soksada yıllardır istedikleri sonuçları elde edemedi. Düşününki yıllar yılı üstümüzde oynan oyunlar bir başka toplum üstünde oynansaydı çoktan yerle yeksan olurdu. 'Derin millet' buna kolay kolay izin vermemektedir, vermeyecektir. saygılarımla
  5. hangi parti çok oy almışsa buyuk ihtimalle başbakanda o parti başkanıdır. Sayın Sezer'i seçen parlamento gideli çok oldu ama Sezer'in istifa etmesi gerekmedi kimseninde aklına temsil sorunu gelmedi. Erken seçim olsaydı sorunda kalmazdı lakin hükümet istemedi Yada anayasa degiştirilebilirdi, hem cumhurun başını direk halk oyuna sunacak karar alınsaydı ne şimdi ne de gelecekte böyle tartışmalara gerekde kalmazdı. Bundan sonra yapılacak olan hukukun buyurdugudur.
  6. enes.34 şurada cevap verdi: bozan başlık Güncel Konular
    jandarma içinde fettullahçı olduguna ve hatta iş kotaracak düzeyde olduguna inanıyorsanız, bundan sonra söyleyecek pek bir şey kalmıyor. tarikat gibi noktalarda en steril kurum ordudur.
  7. İnsanın irade sahibi olması, kendisinden her hangi bir fiilin çeşitli biçimler arasında bir biçimde meydana gelemesini saglayacak bir nitelige sahip olmasıdır. İrade, insanın yararına inandıgı bir fiile yönelmesine neden olan egilim, arzu ve istemesi demektir. İnsanın yaratıcının iradesinden bagımsız bir iradeye sahip olmasının anlamı, insanın Allah(cc) tarafından istenmeyen bir fiil işleme egilimine ve arzusuna sahip olmasıdır. İnsanın kendi serbest seçimiyle istemesidir. İstenilen şey Allah'ın istedigi olabilirde, olmayabilirde. Allah'ın mülkünde O'nun dilemedigi bir şey de olabilir, lakin bu olabilirlik mutlak manada degildir. Allah'ın kesin iradesinin dışına çıkılamaz her kim ve her ne olursa olsun. İnsanın Allah tarafından kendisine verilen serbest olma hali yani seçme ve reddetme iradesi ; Rabbin kesin olarak şunları emretti: "O'ndan başkasına ibadet etmeyin; ana-babaya iyilik edin...(İsra;23) ayetinde geçtigi gibi kesin hükmü Kendisinden başkasına ibadet edilmemesine yönelik ve anne-babaya iyilikle davranılmasına ilişkin emridir. Kullarından Kendisine itaat etmelerini ve buna dayalı olarak amel etmelerini irade etmiştir. İşte bu İrade davet etme esaslı iradedir, uyulabilir ya da terk edilebilir hatta inkarda edilebilir. Bu insanın nisbi anlamda irade sahibi oldugunu ve fiillerini kendisinin oluşturdugunu gösterir. Kaderci anlayış ise bunun tersini iddia etmektedir, yani cebriye ekolü tarihdeki İslam içindeki ilk kaderci mezhepdir. Kader konusu 'Dinlerin' bir konusudur. Tartışmanın temeli insan özgür mü ? degil mi ? konusundadır. Ateist arkadaşlar kader konusuna neden takmışlar anlamış degilim ? Yoksa burda kendilerince haklı argumanları bulup inkarları için payanda mı yapmak istemektedirler.
  8. tencere tava tıklatılması ya da ışık yakıp söndürmek demokrasi açısından her hangi bir sorun oluşturmaz, gayet masum eylemler.. lakin Refahyol'u bunlar degil de sanki 28 Şubat diye de adlandırılan süreç, he tamam postmodern darbe, işte bu son verdi refahyol hükümetine ....bilirsiniz o darbenin ülkeye maliyetini hatta medyada darbeye alet olmuş şakşakçılar sonradan günah çıkarmışlardı ve hatta bi takım savcılar nasıl dolmuşa bindiklerini falan itiraf etmiştiler, bildigimiz dolmuş degil ya... hoş o günah çıkaranlar gene işlerinin başındalar ya neyse....
  9. enes.34 şurada cevap verdi: TURKERWEB başlık Politika Bilimi
    Osmalı'dan kaç tane devlet/cik çıktı ?? size aydınlanmayın, bilisel olmayın diyen mi ? var Avrupa'nın tek ortak noktası nedir ? biliyormusunuz ?
  10. Türkiye demokratik, laik sosyal hukuk devleti olarak, her T.C vatandaşı anayasaya ve Meclisin kararına saygı duymak zorundadır. Tayyip Erdogan'ın da bu açıdan cumhurbaşkanı olmasıyla Sezer'in cumhurbaşkanı olması açısından en ufak bir fark yoktur. T.C sosyal bir hukuk devleti olarak ve yasalar çerçevesinde buna herkes gibi T. Erdogan'ın da hakkı vardır. Demokrasi Erdogan'ı kabul etmek demek olmasa da en azından tahammül göstermek demektir. Demokratlık, kendi fikirdaşından ziyade başka fikiler karşısında gösterir...
  11. size sözlük anlamını sormuyorum ya da siz yanlış anlıyorsunuz İnşaAllah kelimesinin açılımını yapmanızı istedim Kusura kalmayın da Dini, İslamı TDK göre yorumluyorsanız kolay gelsin uzatmanın anlamı yok
  12. enes.34 şurada cevap verdi: bozan başlık Güncel Konular
    Suçlular hükümetin desteginde ise suçlu bizzat hükümettir zaten. Teorik devlet tanımları bizim buralarda pek geçmez demek istiyorum, seçilmiş ve atanmış olarak iktidar iki parçalı görünüm arz etmektedir...Siz her konuda ve nihayetinde seçilmiş olanların kesin muktedir olduguna inanıyormusunuz...İşin sadece teorik kısmına takılıp kalmamak lazımdır. Pratik teoriyi her zaman aşar... Bir çok Başbakanın 'derin devlet' dair açıklamalrı bulunabilir ve çözememeleri samimiyetsizliklerinden olmasa gerektir. Derin denilen devlet veya resmi kurumlarda 'çeteleşme' ne dersek diyelim, Başbakanlardan, Meclisten daha güçlü oldugu varsayılabilir. Kurumlar içindeki derinlikleri, uzandıgı yerlerin yüksekligi bunu düşünmeye itmiyormu insanı ? Herkesin şikayetçi oldugu ama bir türlü temizlenememesi neyi ifade eder. Şimdiki ve önceki Başbakanlar hepmi ? yalan söylüyorlar ve hepside mi ? bu işe ortak yani, hayır bu çok afaki ve gülünç olurdu. Daha derinlikli ve yukarda aramak lazım ...
  13. O kadar çok açılıyorsunuz ki bir kaç cümleyle cevap vermek imkansız, lakin bende uzun yazmayı sevmiyorum milliyetçilik ile ulusçulugun dışa-pratige yansımalarını tartışmak isterken konu çok farklı yönlere gidiyor. İbrahimi millet, Musa milleti israil ogullarını niteledegi kadar İslam milletini de niteler ; ne dedik bir durum bildirir. İbrahim (as) israilogullarının atası oldugu kadar Müslümanlarında atasıdır, lakin uluscu düşüncelerden olsa gerek hemen ırki nitelikde düşünmeniz sizi yanıltıyor. Kur'an'ın millet kavramını anladıgınızı sanmıyorum yaptıgınız degerlendirmelerden sonra, burayı kesiyorum, pasaport falan ne alaka... Türk ulusu ya da Türk milleti aynı niteleme olsada yansımaları ve siyasetleri farklıdır, anlatılmak istenen budur. Dinin kimlik olmadıgını söyleyebilmek milyonlarca insanın kendisini dini kimlikleriyle tanımlamalarını yok saymak demektir. Dindaşlık ayrıdır, ulusalcılık ayrıdır, vatandaşlık hususunda kendi milletinle bir bütünü oluşturursun, dindaşlıkta aynı dili bile konuşmadığın insanlarla ancak ortak ibadette bulunabilirsin... ... Evet, din daha kapsayıcı oldugu için aynı dili ve yeri paylaşmasanda ortak payda olan 'Din' ile ilişkilerini geliştirebilirsin. Bilakis ulus bilincinden uzaklaşma degil daha çok alt kimliklerin öne çıkarılmasıdır kaosa sebep olan.Avrupayı unutmayın Avrupa bugünlerine çok acı tarihi süreçlerden ulaştı... Irak örnegini veriyorsunuz ama Irak'da yaşanan mezhep savaşı degildir ( çıkarılmaya çalışılıyor ama ufak tefek şeyleri saymazsak Elhamdulilah beceremiyorlar, ama sürekli deniyorlar), eski Baas partisinin ve Tikrit sülalesinin varoluş mucadelesi demek daha dogrudur.... Çok farklı paradigmalara sahip oldugumuz için özel durumları başka başlıkta tartışmak lazımdır. Milliyetçilik ve ulusçuluk ekseninde kalırsak memnun olurum....
  14. bilme ne olacal bilme ? tuvalet taşları neyi biliyor acaba ? yani maddenin gözü var yane....
  15. siz görünürlere takılmışsınız ben diyorum ki her parti başkanı gelecegin potansiyel başbakanıdır. Başbakanlar genelde bellidir, var olanı konuşalım. ülkemizde partiden ziyade parti başkanlarının agırlıgı her zaman öndedir. milletvekilleri cumhurun başını seçer ama başbakanların oluşturdugu hükümete güven verir.. Toplumun seçtigi parlamento cumhurbaşkanını seçmeye anayasal olarak tek hak sahibidir. Anayasanın üstünlügüne ve hukuka inanıyorsak şartlar ortadadır. Yasa ne diyorsa o şekilde gereken yol izlenir. Bütün bunlar ortadayken kimse gergenlik peşinde olmamalıdır.Kimin cumhurun başı olup olmayacagı anayasada mevcutken, yasaya ragmen nasıl bir cumhurbaşkanı olacak demek ancak ideolojik kaygılardan kaynaklanıyordur ve ancak kişisel temenni olarak degerlendirilir. Tabiki insanlar nasıl bir cumhurbaşkanı istediklerini söylemeye en dogal olarak hak sahibidirler. Yalnız anayasayı ve hukuku yok sayarak temennilerde bulunmak demokrasiyi zedelemekten hatta ötelemekten başka faydası yoktur...
  16. Milliyetçilik ile ulusalcılık doku uyuşmazlıgı olan iki kavramdır. Milliyetçiligin siyasi öznesi milletin kendisidir, sivildir ve halk egemenliginin üstünde egemenlik tanımaz, reddeder. Ulusalcılık ise dogrudan militarist nitelikli degerlerden beslenir, görünürlerin de pek çok örnek mevcuttur. Ulusalcılık, seçkinlere ait bir projedir ve merkezde tek güç olarak bürokratik devleti savunur. Milliyetçilik, dogal olarak muhafazakar bir yapıdadır. ( tutucu olmamalı) Milliyetçilik ile ulusalcılık manevi dünya algısın da kesin çizgilerle ayrılır. Manevi hassasiyetlerinden ayrılmış olanı ulusalcılıktır. Ulusalcılık saptırılmış bir milliyetçilik algılamasıdır, alabildigine dogmatikdir. İslamın evrensel karakterli inanç sistemiyle güçlenecegi kesin olan ve yaşanmış geniş tarihi tecrübeler gün gibi ortadayken neyin örnegini sunmam gerekir ki ? sakın son dönemlerde ki bir takım ulusalcı ( iddia edilen ) politakaları milliyetçilik anlayışıyla karıştırmayasınız. Dini düşünceye sahip olanların zilleti kendi şahsiyetlerini baglar, bu İslamın evrensel karakterli olmasını zerre etkilemez. Milliyetçili en geniş anlamı ile degerlendiriyorum. Milliyet aslında İslami bir kavramdır ve Musa milleti, İbrahim milleti gibi durum belirtir. Türk milleti ya da İslam milleti algılamaları Türk ulusu algılamasından daha kapsayıcıdır. Kendi tarihimize dönüp bakarsak yeterince bilgi elde ederiz .
  17. enes.34 şurada cevap verdi: bozan başlık Güncel Konular
    yazdıklarınıza herhangi bir yorum getirmiyorum. sizin dediginiz başka, benim demek istedigim daha başka ben diyorum ki hükümet çözemiyorsa gelecek seçimde halk da iradesini çözebilecek hükümetlere yansıtır, sorun bu degil lakin hükümeti soruna 'ortakmış' 'bizzat içindeymiş' gibi algılayan yorumların ne kadar afaki oldugunu söylemek istedim
  18. yok bence herhangi bir sorun yok neden olsun ki dedigim gibi durum degerlendirmesiydi benim ki acizane
  19. peki şöyle sorayım ; Müslümanların ''İnşa-Allah'' demesi size herhangi bir ip ucu veriyor mu ? eger sadece kendi aklınızın önyargılarından hareket ederseniz size söyleyecek birşeyim olmaz..
  20. tamam da Allah neye göre seçiyor iman edenle iman etmeyenleri nasıl seçiyor yani, kiriter nedir...bu sorular hakkında birşeyler soylemeniz lazım dedigim gibi Kur'an'i kavramları bilmiyorsunuz MEŞİET İRADE KAZA KADER bunlar üzerinde yogunlaşın derim ilkin saygılar sayın muki ; siz Allah'ın bu ayetdeki dilemesinden ne anlıyorsunuz..
  21. dine inanmadıgınız halde devamlı dinden bahsetmenizi söylemek istedim kızdınız mı yoksa ?
  22. enes.34 şurada cevap verdi: bozan başlık Güncel Konular
    peki tayyip hükümetinden önce bu ülkede hiç mi faili meçhül cinayetler işlenmedi ? hiç mi derin mi, sıg mı neyse devlet tartışması olmadı ? bundan önceki hükümetler hiç mi ABD ile iş tutmadılar ? ( arada şunu söyleyeyim ben AKP oy vermiş falan degilim ) lakin memleketin bütün sorunlarını gelip beş seneye dayandırmak insaf ile bagdaşmaz sorunlar bundan önce ve bu hükümetide aşan boyutlardadır bu türden kısık, yetersiz yorumlar, sorunların anlaşılmasına hizmet etmez söz konusu edilen fettullahçıların bu zamana kadar hangi partilerin ardından gittiklerini yakinen bilen biri olarak, yorumları afaki ve önyargılı buluyorum. neden her olayın ardından jitem ve benzeri oluşumlar çıkmasına ragmen yokmuş gibi tavırlar alınıyor. son örnek açık bir şekilde ortadayken ve önceki olaylar, bunlar düşündürücü hadiseler
  23. siz şimdi şunu iddia edebilirmisiniz; sizin ateist olmanızı Tanrı'mı ? istedi ...Kur'an'i kavramları pekde anlamadıgınız belli... işin püf noktası burası çümkü vereceginiz cevaba göre saygılar..
  24. kendi saçma olan sorunun cevabıda saçma olurdu en iyisi saçmalamaya gerek yok. aynı turden sekuler sorularda sorulabilir saygılar diliyorummm
  25. Cumhurbaşkanını halk degil, halkın adına meclis seçer. Başbakanlar ise direk halk tarafından seçilir...burda ince bir çizgi vardır mahiyetine ilişkin.. Egerki cumhurbaşkanlarıda halk tarafından direk seçiliyor olsaydı şimdi falanca olmasın filanca olsun diye bir tartışma ülke gündemini ve uzantılarını meşgul etmezdi. Adaylar çıkardı milletin önüne, fazla tartışmaya gerek olmadan seçilen cumhurun başı olurdu. Demokrasi herşeyden önce tahammül rejimi olmalı degil mi ?...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.