Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

egzorsist

Φ Süper Üye
  • İçerik Sayısı

    5.541
  • Katılım

egzorsist tarafından postalanan herşey

  1. sevgili aysum geçmiş olsun umarım ciddi bişey yoktur ne zamandır görüşemiyoruz bende merak ettim seni kısa zamanda görüşmek dileğimle sevgiyle kal
  2. hoş geldin delifırtına istediğin zaman gelebilirsin beklerim, sevgili diloş şiir için teşekkür ederim
  3. kanka doğum günün kutlu olsun
  4. sevgili kankim doğum günü kutlu olsun daha nice mutlu senelere inşallah bunlar çiçeklerin bu pastan buda hediyen diğer arkadaşlarınkilerini de kutlarım
  5. çiçek gönderen herkese teşekkür ederim
  6. doğru
  7. bu sözlerin beni onure etti sevgili diloş bende en az senin kadar mutluyum şimdi
  8. Yoksun gözlerimde bu gece, Karanlık ezer içimdeki türküleri. Uzat ellerini, Üşüyor yüreğim, Umutlarını ört üzerime. Islanıyor kirpiklerim. Yüreginle sil gözlerimdeki yanan denizleri. Yoksun, Gülüşlerimde bu gece. Yalnızlık deler icimdeki düşleri. Hasretine gebe gönlüme, Baharımsı gülüşlerini giydir. Ne olur dokun gözlerime. Yoksa, gözlerimden kayacak Sevdana gülümseyen yıldızlarım. Yoksun, Bozkırlarım yeşermiyor bu bahar. Kökleri yollunmuş tomurcuklarla Sarıyorum ıslak hasretini. Gözlerimde solmuş anılarla Soluyorum içimdeki sevgini. Bırak dökülsün gözyaşların Tozla toprağa karışmış yüreğime. Yoksun acılarımı son kez icime cekerken. Bir cüz daha iciyorum Hüznün okyanuslarından. En tuzlusundan, En acısından, Kana kana sensizliği iciyorum. İsmini sayıklayan dudaklarımla. Ne olur son kez ört üzerimi. Üşümesin karanlıklarda yüreğim. Gözyaşlarınla yıkayıp, Acılarınla kefenleyip, Yüreğindeki en sıcak yere göm beni. bende ablacım
  9. Bir yerlerde tıkanıp kaldığında hayat, soluk almak güçleştiğinde, Yüreğin susup, mantığın sürüklemeye başladığında ayaklarını, Dağlara dönmeli yüzünü insan. Yeni patikalar, yeni yollar seçmeli, yüreğini ferahlatacak; Yeni insanlarla `tanışmalı, yeni keşifler yapacak.... Hep isteyip de, bir gün yaparım diye ertelediği ne varsa, Gerçekleştirmeyi denemeli! Her geçen gece, ölüme bir gün daha yaklaştığını; zamanın bir nehir, Kendisinin bir sal olup da, O dursa da yolculuğun devam ettiğini anlamalı. Baş döndürücü bir hızla geçiyorsa birbirinin aynı günler, Her akşam aynı can sıkıntısıyla eve giriliyorsa, Değiştirmeye çalışmalı bir şeyleri; Küçük şeylerle başlamalı belki; örneğin, bir kaç durak önce inip Servisten, otobüsten; yürümeli eve kadar, yüreğine takmalı güneş gözlüklerini; Gördüğünü hissedebilmeli! Sağlığını kaybedip, ölümle yüz yüze gelmeden önce, Değerli olabilmeli hayat! İlla büyük acılar çekmemeli, küçük mutlulukları fark etmek için! Başkasının yerine koyabilmeli kendini; Ağlayan birine "gül", inleyen birine "sus" dememeli! Ağlayana omuz, inleyene çare olabilmeli! Şu adaletsiz, merhametsiz dünyaya ayak uydurmamalı; Sevgisiz, soysuz kalarak! Dikeni yüzünden hesap sormak yerine gülden, Derin bir soluk alıp, hapsetmeli kokusunu içine... Güneşin doğuşunu seyretmeli arada bir, seher yeli okşamalı saçlarını... Karda, yağmurda; sevincine, coşkusuna; fırtınada boranda; Öfkesine, isyanına ortak olabilmeli doğanın! Bir çocuğun ilk adımlarında umudu; bir gencin düşlerinde geleceği; Bir yaşlının hatıralarında geçmişi görebilmeli! Çalışmadan başarmayı, sevmeden sevilmeyi, mutlu etmeden mutlu Olmayı beklememeli! Ama küçük, ama büyük; her hayal kırıklığı, her acı; Bir fırsat yaşamdan yeni bir şeyler öğrenebilmek için; kaçırmamalı! Çünkü; hiç düşmemişsen, el vermezsin kimseye kalkması için, hiç Çaresiz kalmamışsan, dermanı olamazsın dertlerin; ağlamayı bilmiyorsan, Neşesizdir kahkahaların; Merhaba dememişsen, anlamsızdır elvedaların... Ne, herkesi düşünmekten kendini, ne; kendini düşünmekten herkesi unutmamalı! Bilmeli; çok kısa olduğunu hayatın; hep vermek ya da hep almak için... Sadece, anlatacak bir şeyleri olduğunda değil, Söyleyecek bir şey bulamadığında da dinleyebilmeli! Aklı ve kalbiyle katılabilmeli sohbetlere... Hafızası olmalı insanın; hiç değilse, aynı hataları, aynı bahanelerle tekrarlamaması için! Soruları olmalı, yanıtları bulmak için bir ömür harcayacak! Dostları olmalı, ruhunun ve zihninin sınırlarını zorlayacak! Herkese yetecek kadar büyük olmalı sevgisi; Ama, kapasitesi sınırlı olmalı yüreğinin ki, hakkını verebilsin sevdiklerinin; Zaman bulabilsin; Bir teşekkür, bir elveda için... Yaşam dedikleri bir sınavsa eğer; Asla vazgeçmemeli sevmek ve öğrenmekten; Ama, herkesi sevemeyeceğini de her şeyi bilemeyeceğini de fark edebilmeli insan! Tıpkı, her şeye sahip olamayacağı gibi... Zamanın ninnisiyle, uykuda geçirmemeli hayatı...! can dündar umarım tarzımı beğenirsin sevgili diloş
  10. Yaşadığımı işitmek istiyorum Bir ses uzaktan yakından ya da içimden Düşen yaprak örneğin Kağıt hışırtısı olsun Ya da eski tahtaları içten kemiren bir kurdun çıtırtısı Bir inilti derinden Damlayan su Bir elektrik düğmesi çıt diye Çok uzaklardan yankılanan duyulur duyulmaz İçimdeki mağaralarda besler büyütürüm Her ne olursa olsun bir ses Yeter ki bana ispat etsin yaşadığımı Yaşadığımı görmek istiyorum Bir ışık uzaktan yakından ya da içimden Sesindeki pırıltıya Gözündeki ışıltıya benzer Bir kibrit çakımı Bir yanıp sönse yeter Sabahın yağan toz mavisi göğsünde çıplak Ya da gün batımı pembesi dudak Bir yıldırım hızında çizilsin Bir şimşekçe yazılsın karanlığım Bir fener ki uzaklığı bilinmeyen Bir yıldız parlayıp sönen Dişlerinin aydınlığını İçimdeki mağaralarda besler büyütürüm Her ne olursa olsun bir ışık Yeter ki bana ispat etsin yaşadığımı Yaşadığımı duymak istiyorum Bir ısı uzaktan yakından ya da içimden Tenine ilk dokunduğum zamanki Elini ilk tuttuğum Yüreğimi kanatlandıran o titreşim Kanı geçiyor kanıma sandığım Öyle bir değdin ki varla yok arası Ve yanarken ateşten ellerim Yatak çarşafının apaklığında duyduğum serinlik Ve sevgiyi sende bulduğum ilk O ılıklığa değinmek yerine Uzak düşlerde olsa da yeter İçindeki mağaralarda besler büyütürüm Her ne olursa olsun bir değini Yeter ki bana ispat etsin yaşadığımı Yaşadığımı koklamak istiyorum Bir koku uzaktan yakından ya da kendimden Kulak memelerinde şebboy Saçlarında o koku Ki öptükçe öpüldükçe büyüyen Her yel estikçe getirir düşlerime Koklarım çok uzaklardaki anılardan seviyi Bir yel esmiş mi esmemiş mi Bir kıpı dal oynasa Bir yaprak kıpırdasa Duyulur duyulmaz olsa da İçimdeki mağaralarda besler büyütürüm Her ne olursa olsun bir koku Yeter ki bana ispat etsin yaşadığımı Yaşadığımı tatmak istiyorum Bir tat ki uzaktan yakından ya da kendimden Ağzımda dilimde damağımda Bir buruksu mutluluk sandığım Salt benim diye aldandığım Kendi yalanlarıma kandığım Arttı yaşadıkça duyduğum acı Yitirmemek için o acıyı çoğaltırım İçimdeki mağaralarda besler büyütürüm Her ne olursa olsun bir tat Yeter ki bana ispat etsin yaşadığımı
  11. "Bir gidişi yaz" dediler, "yazarım" dedim... gitmeleri öğrenmiştim. Susardı, susardım, susardık, suskularca..... Bilinir bilinmez bir şarkının içinde kaybolurduk. Biz en çok susmayı sevdik, sevmeyi sevemediğimiz kadar. Koptuk ve dağıldık her şeye. Giderken durduramadık birbirimizi. Durdurmaya elin, elim, ellerimiz yetmedi. Eğitemedim çocuk kalmış korkularını, yanılgılarını törpüleyemedim. Sana gerçekleri gösteremediğim gibi. Giderken durdurmalıydın beni, yapmalıydın, yapamadın. Durdurmaya gücün, gücüm, gücümüz yetmedi. Belki de yoktu, biz var sandık. İnsan isterse yolları aşıyor, sen kapının eşiğini aşıp gelemedin. Geldiğim gibi gidemedim, gittiğim gibi dönemedim yüzüne. Sen, bildiğim sen değilsin artık. Ben, bildiğin ben, değişemem. Değişmelere suskun dudaklarım. Şimdi acı, yolunu şaşırmış bir deniz kaplumbağası gibidir yüreğimde. Şaşkın ama inatçı. Şimdi sen, adı geçmişte saklı ince bir sızı. Şimdi biz, bir şarkıdan çalınmış iki nota gibiyiz. Eksiğiz ve yokuz. Dilsiz ama mutluyuz. Bir kapının eşiğinde kaldı her şey. Beni dışarıya göndermeyecektin, içerde tutacaktın, arkamdan gidişimi seyretmeyecektin, yollara yürümeyecektim, sesimi gidişlerde yitirmeyecektim. Sesimi geceye vermeyecektin. Şimdi, kaldır gözlerini ve geceye bak. Sesimi gör yukarıda, ortada bırakılmış tellerimi. Densiz ama dengeli satırlarımın anlamını kavra. Geceye bak, sesimi kaydırma. Kimsenin öğretmediği bir şeyi öğretmeni dilerdim, ayrılırken ama sen herkesin öğrettiğini yineledin şimdi aşk, inançlarını yitiren bir ayyaştır köprü altlarımda.. Biz ki geceleri paylaştık, yastığı, şarkıları. Biz ki sözleri paylaştık, kelimeleri. Biz ki yüreği paylaşamadık, paylaşamadım galiba. Nedendir bilmem, eksik kaldık korkulara. Nutku tutulan gecelerin isimsiz sabahlarında, yanlış ve yangın kaldık. Geride kalan kırık ezgiler ve yorgun ruhların dansı. Sokağımın serseri gülüşü, gençliğimin asi sevgisi, isyanımın suskun gezgini. Gitmeye meyilli değildim, olduğum gibiydim, dinletemedim, dinletemedin, dinletemedik belki de. Şimdi sen, aksak bir hüzün, nerede coşacağını bilmeyen. Şimdi ben, değişemeyen bir şehir, nasıl sevileceğini bilen. Şimdi biz, olmayan bir şeyiz. Bir kapının eşiğinde kaldı her şey. Konuşmak anlamsız, susmak kalabalık, ayrılık bulaşıcı. Sevda, kör topal yürüyen bir dilenci gibidir artık. Seni sevdim ama gönderdin. Gönderilince dönemiyorum. Ben bir çiçeğim asi yanım, solunca aynı elde açamıyorum. Susuyorum, susuyorsun, susuyorlar, suskularca.... gerçekte kim olduğunu çok düşündüm,özleminin yer yer sağanak yağışlı olduğu zamanlarda galiba artık biliyorum sen, büyümeye zamanı olmayan çocukların,dar zamanlarda attığı içten bir kahkahasın beni beklemeye gidiyordun, galiba yolu şaşırdın Bir gidişi yaz, dediler, yazarım dedim. Gitmeyi öğrenmiştim, kalmayı öğretemediğim kadar. Bir gidişi yaz, dediler, yazarım, dedim. Gitmeyi giyinmiştim, yakıştırılmıştım veda sözlerine, merhabalara alıştırılamadığım kadar. Bir gidişi yaz, dediler, yazarım, dedim. Çok gitmiştim, söz gitmiştim, uzun gitmiştim, sesimi duyuramayacak kadar. Bir gidişi yaz, dediler, yazmaya giderken kendimden geçmişim. Arkama dönüp baktım, sende beni gördüm, el salladım. Artık çok geç, sendeki ben için çoktan bitmişim !.... ablama
  12. hayat anlamsız zaten, amaç onu amaçlandırmak ama bazen tıkandığın ve yorulduğun zamanlar olmasa..
  13. Topraktan bedene can veren allah Banada yaşamak hevesini ver Hergüne bir ümit veren allah Banada yaşamak hevesini ver Gelsin kederlerin derdin arkası Mutlu gelen günleri göster Gönlümde keder var terkedilmekten Bir zalimi sevip sevilmekten Sen kurtar allahım zalim felekten Onada kulunun sevgisini ver Bütün kainatı yaratan tanrım Benimde gönlümün muradını ver Her güne bir ümit veren allahım Benimde gönlümün muradını ver Bir zalim aşkına kul etme beni Gerçek aşka giden yolları göster Gönlümde keder var terkedilmekten Bir zalimi sevip sevilmekten Sen kurtar allahım zalim felektem Onada kulunun sevgisini ver
  14. moralim bozukken deat metal dinlerken, alkol almaktan ve bunalım takılmaktan büyük haz duyuyorum.
  15. şuanki ruh halimi anlatmaya nasıl bir tarif bulabilirim bilmiyorum, bugün gibi sıkıldığımı ve aciz kaldığım daha bir zaman hatırlamıyorum ve canım çok sıkkın.
  16. hitler, tarantino, k. sunal....
  17. hemen.
  18. egzorsist

    Olmazsa Olmazlarınız

    bu kadar olur tabii, hatta daha bir çeyrek yüzyıl daha olur... hem sen kendin dedin burdayım die
  19. bi tekmede sen vur erbay
  20. egzorsist

    lütfen.......

    he şöyle büyüklüğümüzü bir kabul edin.. dah bu başlangıç size bu sene kupa falan yok zaten
  21. o senin bakış açın kleo, sen burdan bakınca dumur olmuş duryorsun ama
  22. egzorsist

    lütfen.......

    lütfen artık susun
  23. hasretle bekliyoruz erbay, ayrıca burdan taurus abimize de selam ederiz ayrıca
  24. son çırpınışlar gelio, ezik bir taraftar ve ötesi
  25. kleo bugün neye üzüldün çok sen bakiim
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.