Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

sedelina

Φ Süper Üye
  • İçerik Sayısı

    7.011
  • Katılım

  • Son Ziyaret

sedelina tarafından postalanan herşey

  1. Ben sadece başlığa hıtaben yazıcağım musadenizle.Orada araştırma yapan bir pedagog arkadaşımdan da edındiğim bilgiler ve rehberlik danışmanlarla sohbetımın sonucunu kendı bilgilerımle değerlendireceğim. Bence Recep Avrupalılaşmasın.. Oradaki Türkler in iki kültür arasında sıkışıp kaldığını ve iki kültürü de uç noktalarda yaşadığını biliyorum.Gençler bunalımda ve mutlu değiller. Recep almanlaşmasın.Orda komşuluk,akrabalık yok,hasta olduğunda yanına gelıcek insan yok.Herkes sadece iş telaşında,ilişkiler soğuk.Çocuk doğurma oranı düşük ve ailede ane babaya olan sevgi ve davranış çoğu yerde şiddete yönelik. Hala biz bayramda da olsa bırbırımızı zıyaret edıyoruz,hala selam verıyoruz,bı hstamızı arıyoruz. İnsan makıne değildir,ama Avrupa da otomasyon çağı artık insanı da makine yapıyor ve insan yabancılaşıyor,özüne insanıyetıne sevgiye.. Değerlerimiz çok güzel, ve değerlerimiz sevgi dolu.Belki İskandınav ülkeleri kadar zengın değiliz ama hala onlar kadar ıntıhar oranımız yok.Belki kişi başına düşen milli hasılamız da az,ama hala hastayken hatrını soran var,yaşlandığına etrafında torunların var. Bence ne recepler ne ayşeler kimse avrupalı olmasın,türklük değerlerimiz hala sevgi dolu dayanışma dolu.biz makıneler değiliz... saygılar
  2. bildiğin bildiğini sandığın şey erbaycım,tuhaf şeyler üretmekte ustune yok
  3. kım kim duyamadım
  4. Arkadaşlar bıyere gıdelım der iş çıkışı,tamda üzerimde para yoktur,dıyemem de.sonra gittiğimiz yerde zorla bişe yedirirler.sonu malum en sefil durum
  5. sedelina

    ŞUNU ANLADIM

    insanlar hayatlarında okey oynarlar,maça gıderler,tavla oynarlar.her zaman oyun vardır hayatta.belkı bazıları oyununu burada oynamayı tercıh edıyordur.ve burada yararsız denilenın yararını kişi kendi bilir. bende şunu anladım dıyemıyeceğim,bende şunu anlamadım.bu oyunlara olan olumsuz bakışı anlamadım.
  6. çok güzel bir şiirdi eline sağlık
  7. Topkapı Sarayı bahçesi..cep tfln çekimi net olmayabilir.
  8. acıkmışsındır bunlan yetin
  9. dokunaklı bir yazı zaten en buyuk suçumuz da inandığımızın aksıne,savunduğumuzun tersıne davranıp çelişki yaratmak değil midir? herkes herkişiye söyler haklısınız,herkes herkişiyi eleştırır de..ama kendıne yapamaz başkasına kıyarken kendıne kıyamaz işte.çünkü suçlu olan başkasıdır,dürüst olmayan başkasıdır hep
  10. sedelina

    itiraf ediyom.......

    edemıyorum keşke edebilsem,etsem ne değişecek ki gülüp geçicek sadece belki de..benim içimde kopan fırtına ona bır mum üflemesi gibi gelicek belki de.off ki ne off
  11. offff dıye bir şiir,ve herşeyi anlatan
  12. soyları tükenmez canım çunku çoğalıyorlar
  13. Canım, Sevdiğim, Yüreğim...Bu duvarlar yetmiyor bizi ayırmaya bilesin... Bu parmaklıklar, bu demir kapılar, bu hava, inan... Bazen bir yumrukta yıkacak kadar güçlü, Bazen bir serçe kadar güçsüzsem, bir nedeni vardır... Hangi zorluğu yenmemiş insanoğlu. Hele taşıyorsa içinde bu insanca sevgiyi. Güzel günler zorlu duraklardan geçer sevdiğim. Damla damla birikiyor insan. Damla damla sevgili... Bir gün akıp gideceğiz hayata... Duvarlar yıkılacak, açılacak bütün kapılar bilesin. Benim yüreğim sensin şimdi, seni vurur durur... Ve yine damla damla çoğalıyorsun içimde.
  14. Yetmiş iki gündür bir dolapta kilitliyim. Yalnızca anahtar deliğinden hava giriyor ve ölü bir ışık sızıyor içeri. Yalnızlık hiç de tanrısal değil, görkemli değil. O yalnızca geçmişle gelecek, ölümle yaşam arasında kocaman bir karanlık nokta. Geçmişi ve geleceği olmayan, ölümle yaşam arasında irinli bir leke yalnızlık denilen. Şimdi ne varsa, anahtar deliğinden sızan havayla ışıkta... (Farkına varsalar, kapatırlar mıydı onu da?) Bütün belleğimdekileri yokettim. Elektrikli bir aygıyla yaktım, jiletle kazıdım. Çığlıkların aralığından uçurdum hepsini, kül edip savurdum. Adımdan gayrısını bilmiyorum.
  15. Yağmurlardan sonra büyürmüş başak Meyvalar sabırla olgunlaşırmış Bir gün gözlerimin ta içine bak Anlarsın ölüler niçin yaşarmış..........
  16. Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza Henüz dinlemedin benden türküler Benim aşkım uymaz öyle her saza En güzel şarkıyı bir kurşun söyler...
  17. Sevmek; farkında olmaksa yaşadığının Sevmek; bakmak değil görmekse eğer Aklın başından gitmesi değil, Duymak ve bilmekse eşit olarak; Yemeden, içmeden kesilmeden Çoğalmaksa sevmek eksilmeden, Çağına tanıklık ederek Ve kahrolmamaksa arabeske inat. İçin içine sığmamaksa Bir coşku, bir şenlik, bir erdemse sevmek; İnsanları, çocukları, kuşları unutmadan Verem olmamaksa sevmek senin aşkından Daha sağlam basıyorsam toprağıma, Unutmak, şaşkınlık, azap değilse; Bilinç, öğreti ve sevinçse, Paylaşılan bir ekmek gibiyse sevgi; SENİ SEVİYORUM
  18. OFFFF..bu şiirin ustune başka ne dıyeyımmm ......
  19. Sen Söylemeden De Biliyorum Seziyorum ki kaçacaksın... Yalvaramam koşamam Ama sesini bırak bende Biliyorum ki kopacaksın Tutamam saçlarından Ama kokunu bırak bende Anlıyorum ki ayrılacaksın Çok yıkkınım yıkılamam Ama rengini bırak bende Duyumsuyorum ki yiteceksin En büyük acım olacak Ama isini bırak bende Ayrımsıyorum ki unutacaksın Acı kurşun bir okyanus Ama tadını bırak bende Nasıl olsa gideceksin Hakkım yok durdurmaya Ama kendini bırak bendeAziz Nesin
  20. Nasılsın? İyi günlerimde çok eller uzanır ellerime, Resmimi baş köşeye asarlar... Fakat demir kapıların her kapanışında üzerime, Ardında taş duvarların her kaldığım zaman, Ne arayan beni, ne soran... Eeeehhhh, daha iyi be bunun böyle olduğu... Minnetim ve borçluluğum yalnız sana kalsın. İyi günlerimde benim unuttuğum insan eli Nasılsın??? Nazım Hikmet Ran
  21. Atom parçalanıncaya kadar Zaten paramparça olmuştu insanlığımız
  22. Yeşildi dünyam, maviydi.. birde kahverengiydi... Beni bir ürkek ceylanlar tanırdı, birde çingene serçeler... Yalnız kuşların sesi gelirken kulağıma, birde kavak yapraklarının... Sen; Durgunluğuma düştün... ve büyüdün içimde büyüdün, büyüdün; Sudaki halkalar gibi. Yeşildi dünyam, maviydi... Bir de kahverengiydi; Sen, bana düştüğünde!.. Bakışların, kendi ortasından büyüyen sıcak halkalar gibi iç içe yayıldı içimde... Hoşgeldin, dedim. Hoşgeldin sıcağım. Hoşgeldin salıncağım! Ve savruldu başım uzun bir iple dalına bağlanmış gibi.. Savruldum; Senden sana doğru! Beni, sadece ürkek ceylanlar tanırken birde çingene serçeler... Ve ben, yalnız kuşlarla, kavak yapraklarının sesini tanırken... Sen; Durgunluğuma düştün... Ve büyüdün içimde büyüdün, büyüdün; sudaki halkalar gibi. Sen; Sessizliğime düştün... Sen; Kimsesizliğime düştün... Belki de onun için böyle büyüdün içimde; Sudaki halkalar gibi!Muammer Erkul
  23. Yine o boyuta girdim,ses sustu şiir başladı,duygular değişti şiir oldu,gözyaşları damladı şiir yazdı,içim ah etti şiir titredi,gündüz bitti şiir başladı
  24. Hepsinin gelmesini bekleme; Bir kişi gelmeyecek. Sen alışmayasın diye, Korkmayasın diye, Düşünesin diye... Kendine yetmen için.. Herkesin kendinden kaçacağı yerlerde Sen kaçmayasın diye. Gelenler gitmeyecekmiş gibi.. Doğumlarda ölümlerde Duyasın diye. Bildiğini bildirmek için Bilmeme'yi ögrenmelisin Tam kalasın diye. Hepsinin gelmesini bekleme, Sen var olasın diye. Bir kişi gelmeyecek, Sen, bir olasın diye. Özdemir Asaf
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.