Sisi

düzgün bir Türkçe ile yazsan harika olacak=)

Sisi : Acıktım anne Diktatör : Peynir ekmek ye kızım Sisi : Daha yaratıcı bi'şeyler arıyorum ben Diktatör : Peynir ekmek domates ye kızım Sisi : Yok hayır..Başka?? Diktatör : Tost yap . Sisi : Amannn ona da üşeniyorum anne. Diktatör :O zaman bana tost yap!! (Paşa paşa anneye tost yapılır)

Lütfen yerlere tükürmeyiniz. yüzüne tükürülecek o kadar insan varken. bir kaç şeyin açılımını buldum paylaşmak istedim : Amacın Nedir Azametli Padişahım Seninki Hep Palavra Daha Yetmedi mi Peder Diğer Sinir Parti Neden Acaba Türkiye Orada dışarısı çıkılası gibi değil İstanbul'da bir karmaşa Annesini kaybeden çocuklar Kapkaç'a uğrayan anneler Ve aslında suça teşvik eden bir şehir. dışarısı çıkılası gibi değil. bir yabancı gözüyle baktım da.. Stres var bu şehirde halbuki türkçe olmayan bir kelimenin Türkiye'yi bu kadar kısa özetleyebilmesi pek ironik. Yeşilköy Havalimanına indiğimde dünyanın en modern havalimanlarından birine inmiştim çünkü.Şık giyimli , mutlu azınlığı gördüm. Çok soğuk, çok kalabalık ve çok pahalı. Arada kaybolmuş Koşuşturan insanlar , durmaksızın çalınan kornalar düğünlerinde havaya üç beş el ateş etmeyi marifet sayanlar.. otobüslerde argo tabiriyle "ford"lanan bayanlar, dilenciler, evsizler, kaygılı suratlar. Zamanla bu kaygılı suratlar kaçırdı uykularımı. Dilini bilmediğim bu insanların niye bu kadar kaygılı olduğunu anlamaya çalıştım. Saygısız bir merak değildi, Üstelik Çarpıklıkları görmeye başlayınca Aşağılamadım İstanbul halkını. Dışarısı çıkılası gibi olmamasına rağmen Savaş veriyorlardı.

Neden hep bir neden ararken çıkıyorsun ki karşıma? Ben seni , kendimi acıtmadan sevmeye karar verdim. N'olur bozma.. Canını acıtmayacağım artık.. Nefes alıp verir gibi bitecek herşey.. Artık ağlamayacaksın Ben kendi sessiz hançerimi , sessizce kalbime batırıp , sessizce öleceğim.. Sen beni yine yaşıyor zannedeceksin.. Benden vazgeçeceksin.. Ben yine sende kalacağım.. Bilmeyeceksin!.. Görmeyeceksin.. Hissetmeyeceksin.. Nefes alıp verir gibi biteck hepsi.. Yeni bir sabaha uyanır gibi.

Zamanı çevirirsen tersine , uysal İSA ASİ olur.. Çok seviyorum ama çabuk unutuyorum. Belki bu yüzden tüm ağlayışlarım.. Ama Terkedilince ağlamıyorum.. İstanbul karış karış sen kokuyor bana. Bazen konuşmalarımız geliyor aklıma , karman çorman oluyorum. Kafamın içinde filler sigara içiyorlar.. Tüm bunlar geçerken beynimden , başkasıyla sevişiyor oluyorum çoğu kez.. Gel-gitlerde yüzün geliyor karanlıkta .. İşime bakıyorum.. Gözlerimi kapıyorum ,hayır çekil karşımdan , hayal ettiğim sen değilsin.. Gözlerimi açıyorum , yabancı bir erkek karşımda.. Seni sevmiyorum.. Seni çok sevmiyorum. Gelsen kapımı açmam.. Belki kapı deliğinden bakarım yüzüne o kadar.. Hiç pişman olmadım Gittiğine.. Gittiğime.. Ama işte dedim ya.. bazen..