Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

burning

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    16
  • Katılım

  • Son Ziyaret

burning - Başarıları

Çırak

Çırak (3/14)

  • İlk İleti
  • Ortak Nadir
  • İçerik Başlatan
  • Birinci Hafta Tamamlandı
  • Bir Ay Sonra

Son Rozetler

0

İçerik İtibarınız

  1. arkadaşım yine öldürdün beni ya....iyiki varsın... daima okunduğunu unutma...ve hep yaz olurmu... seni okumak ayrı bir zevk.inan bazen sadece senin şiirlerini okumak için açıyorum PC'yi..
  2. on numara 100 üzerinden 1000.sadece alkışlıyorum,seni okumaya devam............ ve.. ve.. hayallerin yıkılıp umutların bittiği an herşey bitermiş... burda herşey bitti ... bugün herşey bitti..
  3. abi yada kardeş sen insanmısın,nasıl yazabilirsin bukadar vurucu.....tek kelimeyle hayranın oldum tüm samimiyetimle sölüyorum.ya kitap falan yokmu senin.gerçi yarı yarıya oldum demişin ama belki sonradan olmuştur.senin yazıları şiirleri bulabileceğimiz başka yer varsa lütfen söleyebilirmisin.hani insan hiç tanımadığı birini dostu görür,sever onu,ya yemin ederim öle sevdim seni...iyiki varsın....hep yaz olurmu
  4. ARKADAŞIM; ya bir insanın yazıları bukadarmı içten plur.hepsinde bir hüzün kokusu acı tadı var ama,sanırım hislerin kelimelere tezahürü dedikleri tam olarak bu olmalı,sürekli takip ediyorum seni ve büyük haz veriyor okumak.sevmeyen,ayrılıkların sevdasını içimde taşıyan ben seni çok iyi anlıyorum.ve paylaşıyorum hislerini...... seven ve ayrılıkların sevdasını içimde taşıyan ben,senden habersiz ,yazdıklarında hislerine ortak oluyor ve kendi hüznümü yaşıyorum;;teşekkürler
  5. burning

    DERİN DUYGULAR

    Seninle olmanın en güzel yanı ne biliyormusun? Elin elime degmeden avuclarımı terleten sıcaklıgını taa icimde hissetmek. Seninle olmanın en kötü yanı ne biliyor musun? ''Seni seviyorum'' sözcügü dilimin ucunu ısırırken her konusmamızda bos yere saatlerce havadan sudan söz etmek. Seninle olmanın en heyecanlı yanı ne biliyor musun? Aynı seyleri seninle aynı anda düsünmek birlikte aglamak gülmek. Ve buradayken bile seni cılgınca özlemek. Seninle olmanin en acı yanı ne biliyor musun? Seni hic tanmadıgım bir sürü insanlarla paylasmak.Senin yanında olan seninle konusan herkesi cocukca kıskanmak. Seninle olmanın en mutlu yani ne biliyor musun? Tanıdık birileriyle karsılasma tedirginligi ile yollarda yürümek yanyana...Elimdeki semsiyeye inat yagmurda ıslanmak birlikte.Elimde kırcicegiyle seni beklemek...Ayni mekanlarda aynı yiyecekleri yemek. Seninle olmanın en romantik yanı ne biliyor musun? Sensiz gecelerde sana söyleyemediklerim i yıldızlara aya anlatmak...Okudugum kitabın sayfalarında dinledigim sarkıların türkülerin siirlerin her mısrasında seni bulmak. Seninle olmanın en zor yanı ne biliyor musun? Seni kaybetme korkusuyla hayatta ilk kez tattıgım o tarifsiz duygularımı umut denizinin ortasında küreksiz bir sandala hapsetmek... Sevgili yerine yıllarca dost kalmayı basarmak.Yalın ayak yürümek bıcagın en keskin yerinde. Kanadıkca tuz yerine gözyaslarımı basmak yüregime. Seninle olmanın tek yan etkisi ne biliyor musun? Nereden bileceksin? Sen benimle hic olmadınki. Olsaydın avuclarım terlemezdi... Isırmazdım dilimin ucunu... Özlemezdim seni yanımdayken... Kıskanmazdım. Korkmazdım yollarda yürümekten. Islanmazdim yagmurlarda... Yıldızlara aya dert yanmaz böyle her sarkıda sarhos olmazdım. Korkmazdım seni kaybetmekten ayaklarım kan revan atlardım sandaldan denize... Ve her kulacta haykırırdım seni Ama sen hic benimle olmadin ki... YA AKLIN BAŞKA YERLERDEYDİ YA YÜREĞİN GİT.....((gitme)) Sen giderken kalbim ve dudaklarim ayri ayri haykirir ardindan keske duyabilseydin bir kerecik kalbimin sesini.... Git.. yüzüme öyle bakma git. hiç durma, bir gidenin bir daha asla giremeyecegi kapi orada git.Hiçbirsey açiklamak zorunda degilsin. Giderken söyleyecek sey bulamaz insanlar.Sen bahanelerin ardina siginanlardan olma git. ((Oysa daha doyamadim sana..Kokunu yeterince çekmedim içime...yapacagimiz ne çok sey vardi.. Neler planlanlamistik?.. simdi ne yapacagim ben?Nasil duracagim ayakta?"kal"dersem kalirmisin yar? nasil istiyorum yalan bile olsa "Bu gidis sadece zorunluluktan, bekle beni dönecegim" demeni...)) Her ask biter, sen de git.Hem zaten bitecegi daha bastan belli bir askti bizimkisi.Sen gitmesen belliki birgün ben gidecektim. Herkes kendi tercihini yasar ve sen tercihini yaptin. Rahat ol git.Aklin kalmasin burada. Dramatik vedalarin kahramanlari olmayalim, git. ((Benim aklim sende kalacak. Sadece aklim degil yüreğgmde... Bitmezdi bizim askimiz. Asla terk etmezdim seni. Benligimi, varligimi, hayatimi adamistim ben bu aska. Beni tercih etmeni isterdim, benimle yasamani isterdim.simdi kimi ya da neyi seçtiginin ne önemi var artik? aglayacagim ardindan kahretsin aglayacagim.....)) istersen dost olabiliriz, haberleşiriz birbirimizle.Mutlu olmani isterim. Sen mutlulugu hak eden bir insansin. Elbette ben de mutlu olacagim merak etme, git. Hayatimiza baskalari girecek ve biz belkide birlikte yasadiklarimizi bir süre sonra hatirlamayacagiz bile, git. Hangi yara kabuk baglamamiski bugüne kadar? Hangi ates sönmemiski? Yapman gerekeni yap, git ((Sensiz olabilirmiyim ben yar? Unutabilirmisin bu kadar kolay? yasadigimiz onca seyi silebilirmiyim? Mümkün degil, seni içimden çikartip atmam mümkün degil. Biliyorum, hiçbir ilaç iyilestirmeyecek senin actigin yarayi. Senin yaktigin sevda atesi hiçbir zaman sönmeyecek. Senin mutlu olmani istedigimde yalan. Mutlu olma yar, benim gibi sen de mutlu olma.Belki o zaman yeniden dönersin bana...)) Haydi zaman geçiyor artik, git. Hem neden suratin asik? Sevinmelisin gittigine. Aslinda sana tesekkür etmeliyim. Beni bu askin yükünü tasimaktan kurtardigin için. Rahatladim biliyormusun? bende kalan birkaç parça asyanida da gönderirim ardindan. Firsat buldukça ararim seni, haydi git. ((Gitme benim güzel sevdalim, gitme. Beni bu aptal dünyada bir basima birakip gitme..Gidip de yüregimi öldürme.. içim aciyor, kalbim SIKISIYOR. Ben asil sensizligin yükünü tasiyamam gitme Ne Olur Gitme...... ))
  6. burning

    DERİN DUYGULAR

    .............................................................................................. Sen, yalnızlığına inat bütün bir geceyi, sevgilinin düşüyle geçirebilir misin? Gelmeyeceğini bile bile, sanki her an kapıdan girecekmiş gibi gözünü kırpmadan sabaha kadar bekleyebilir misin? Bugüne kadar ne yaşadıysan yaşadın. Bunların hepsinden sıyrılıp, özünü asla yitirmeden yeni bir kimlikle başka dünyalar kurup yeni hayatını mutlu kılmak için uğraşabilir misin? Yağmurun altında aklında sevgilin, dudağında onu anlatan bir şarkıyla mırıldanarak saatlerce yürüyebilir misin? Oysa herkes kaçmaktadır yağmurdan. Seni ıslatanın aslında yağmur değil aşk olduğunu anlayabilir misin? Yüreğini cesurca açıp, bazen ağlamayı, bazen ümitsizce beklemeyi, bazen öfkelenmeyi ve herkesin huzurlu olarak nitelediği sakin, beklentisiz, sürprizlere kapalı hayatını terk etmeyi göze alabilir misin? Nefes almanı zorlaştıran, yüreğinin yerinden fırlayacak gibi çarpmasına neden olan, hoş ama zaman zaman da sıkıntı verici o heyecanı, saklamaya ya da azaltmaya çalışmadan her zaman taşıyabilir misin? Özlemin, küçücük bir kordan, kentleri yakacak kocaman bir yangına dönüşmesine izin verebilir misin? Elde ettiğin her şey senin olsun. Sen yarın için hayal kurabilir misin? Arzuladın sevgiliye kavuşmanın hayalini kurmaya cesaret edebilir misin? Bunu yaparken bazılarının sana "aptal" deme riskini göze alabilir misin? Hiçbir şey düşünmeden, sadece o anı yaşayıp yüreğini, beynini, bedenini coşkunun ve hazzın kucağına teslim edebilir misin? Nerede olduğunu, kim olduğunu, kimlerle olduğunu unutup, sıyrılıp kaygılarından dans edebilir misin saatlerce? Hem kendini hem sevgilini hatalarıyla, değiştirmeden kabul edebilir misin? Her güne yeni bir isim verip başka başka anlamlar katabilir misin? Hiç kimsenin görmediği güzellikleri fark edebilir misin? Ruhuna ihanet etmeden, sadece yüreğinin sesini dinleyerek ve yüreğin sana "o" dedikçe onun izinden gidebilir misin? Söyle ey yar, sen gerçekten bana aşık olabilir misin? MEHMET COSKUNDENIZ Aglamak Için Gözden Yas mi Akmali? Aglamak için gözden yas mi akmali? Dudaklar gülerken, insan aglayamaz mi? Sevmek için güzele mi bakmali? Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi baglayamaz mi? Hasret; özlenenden uzak mi kalmaktir? Özlenen yakindayken hicran duyulamaz mi? Hirsizlik; para, malmi çalmaktir? Saadet çalmak, hirsizlik olamaz mi? Solmasi için gülü dalindan mi koparmali? Pembe bir gonca iken gül dalinda solmaz mi? Öldürmek için silah, hançer mi olmali? Saçlar bag, gözler silah, gülüs, kursun olamaz mi? Victor Hugo
  7. burning

    DERİN DUYGULAR

    HAKİKAT BENİ LÜKS SEMTLERDE ARAMA, BİZ KALDIRIMLARDA TÜTÜN EZENLERDENİZ! BANA DOSTLUK NEDİR DİYE SORMA, BİZ DOST İÇİN CAN VERENLERDENİZ… KANDIRMA KENDİNİ DÜRÜSTÜM DİYE, DÜRÜSTLÜĞÜ NEFES DİYE ÇEKENLERDENİZ! HANİ NEREDE O ÇATIK KAŞLAR? MERTLİK İÇİN KAVGA EDENLERDENİZ! MUTLULUĞU BANA SORMAYASIN, BİZ ACI İLE KAVRULANLARDANIZ! SAKIN HA YIKILACAĞIZ SANMAYASIN, BİRKEZ OLSUN BAĞIRARAK AĞLAMAYANLARDANIZ! KONUŞMUYORUZ DİYE MUHABBET BİLMEZ SANMA, BİZ BOŞ KONUŞANLARA TAKANLARDANIZ! RAKIYI SEK BARDAĞA KOYUNCA, MUHABBETİ MEZE YAPANLARDANIZ! BOŞUNA SORMA SEN KİMSİN DİYE, DEDİM YA BOŞ KONUŞMAYANLARDANIZ! BİR YANLIŞ ANLAMAYA MAHAL VERMEMEK İÇİN, DELİKANLILIĞI GÖZLERDE YAŞAYANLARDANIZ! YÜRÜYÜŞÜMÜZ BİRAZ BOZUKTUR SİZE, TAVRIMIZ SANKİ ESRARLI VE MANALI! HEP SORARSINIZ NEYE ÜZGÜNSÜN DİYE, BİZ SEVİNCİ BİLE SERT YAŞAYANLARDANIZ!
  8. burning

    DERİN DUYGULAR

    NE GÜZEL GÜZEL ŞARKI Birgün bir çılgınlık edip Seni sevdiğimi söylesem Alay edip güler misin Yoksa sende severmisin Cesaretin varmı aşka Çarpıyor kalbim bir başka Sende böyle sevsen keşke Desen bana yar Konuşmadan gözlerinle Beni sevdiğini söylesen Yüreğime gözlerini Ölene dek mühürlesen Cesaretin varmı aşka Çarpıyor kalbim bir başka Sende böyle sevsen keşke Desen bana yar...
  9. burning

    DERİN DUYGULAR

    .......................................... Bende zincirlere sığmayan o deli sevdalardan ... Kızgın çöllerde rastlanmayan büyülü rüyalardan ... Kolay kolay taşınmayan doludizgin duygulardan ... Yalanlardan dolanlardan daha güçlü bir yürek var ... kimisi alıntı bilinen şiirler, kimiside ne acı ki,sevdiğim ama öyle değil yani ne diyeyim işte anlarsınız sanırım,yanarcasına sevdiğim,ayrılalı aylar oldu ama,hergeçengün daha bir sevdiğim dünyanın en tatlı en güzel kızının ardından karaladıklarım işte.....
  10. burning

    DERİN DUYGULAR

    SEN NE ANLARSIN SEVMEKTEN Uykuların kaçar geceleri Bir türlü sabah olmayı bilmez Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında Ne çarşaf halden anlar, ne yastık Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın Onun unutamadığın hayali Sigaradan derin bir nefes çekmişcesine dolar içine Sevmek neymiş bir gün anlarsın Bir gün anlarsın aslında herşeyin boş olduğunu Şerefin, faziletin, iyiliğin, güzelliğin Gün gelirde sesini bir kerecik duymak için Vurursun başını soğuk taş duvarlara Büyür gitgide incinmişliğin, kırılmışlığın Duyarsın Ta derinden acısını çaresiz kalmışlığın Sevmek neymiş bir gün anlarsın Bir gün anlarsın ne işe yaradığını ellerinin Niçin yaratıldığını Bu ********* dünyaya neden geldiğini Uzun uzun seyredersinde aynalarda güzelliğini Boşuna geçip giden yıllarına yanarsın Dolar gözlerin için burkulur Sevmek neymiş bir gün anlarsın Bir gün anlarsın sevilen dudakların Sevilen gözlerin erişilmezliğini O hiç beklenmeyen saat geldi mi Düşer saçların önüne ama bembeyaz Uzanır gökyüzüne ellerin Ama çaresiz Ama yorgun Ama bitkin Bir zaman geçmiş günlerin uykusuna dalarsın Sonra dizilir birbiri ardınca gerçekler acı Sevmek neymiş bir gün anlarsın Bir gün anlarsın hayal kurmayı Beklemeyi Ümit etmeyi Bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir Bütün vücudunu saran o korkunç geceyi Lanet edersin yaşadığına Maziden ne kalmışsa yırtar atarsın O zaman bir çiçek büyür kabrimde kendiliğinden Seni sevdiğimi bir gün anlarsın.
  11. burning

    DERİN DUYGULAR

    ...........SEVDALIM................ bugün nasılsın diye sorsam, herzamankinden daha iyiyim dermisin? sevdalim soframda yarim ekmek,iki zeytin var desem, benimle oturup yermisin? ve..sevdalim seslensem sana dört duvar arasindan, beni görmeye gel desem gelirmisin? ah sevdalim birgün yolum daragacina düserse, yine beni .. yine beni severnisin
  12. burning

    DERİN DUYGULAR

    ÜZÜLME.................. Üzülme diyordu yaşamayanlar. oysa Issız bir ormanda balta sesi gibiydi gidişin. Ardından, bütün kuşlar terk etti ağacımı birer birer. yüzünü yüzümden sök Sana ulaşabilmek içindi, Sevda yolunda yaşadığım bütün düşmelerim... Hayata karşı girilmesi gereken kavgaydı aşk. Girdim... Senin yaralı düşlerin sokmuştu beni bu yola. Sevmeye ne kadar da istekliydin Mutluluğa olan özlemini, hasretini dile getirirken, Ve terlerken sarılmalar arasında, Ne kadar da benimdin! Belli etmiyordum ama Ben de mutsuzdum en az senin kadar... Kırılgan, vazgeçmiş... Kazandığından fazlasını kaybetmiş bir yolcuydum bu yolda. Evet mutsuzdum ama asla umutsuz değil! Senden tek farkım buydu aşktan söz açıldığında... Tam konacakken avcunun içine aşk, Tam da yüzüne gülmeler inecekken gözyaşlarına inat, Sen aldın tüm senli umutlarımı, Kendi mutsuzluğunun içinde anlamsız kıldın... O halde, yüzünü yüzümden sök at! Sana bu kadar kızgın olmazdım inan; Umutlarımı, Mutsuzluğuna kurban vermeseydin... Keşke... Keşke diyorum, ben gelmeden sen gitmeseydin... Gittin... Oysa çoğaltmak vardı sevdayı... Canlı tutmak vardı her zaman, hayatın en güzel kavgasını... Gittin... Sen harcayan oldun... Umutlarım harcanan... Bense; Yürüdüğü yolda eskisinden daha öfkeli, daha kırılgan..... SEN GİDERKEN Sen giderken, ardından bakan gözlerimden akan iki damla gözyaşıydı, yanaklarımda dona kalan. Senden sonra herşey yalan,,ölümdür gerçek olan. Senden sonra gözlerim görmez, ellerim tutmaz oldu Anlıyacağın ne olduysa sen gittikten sonra başladı. Saçımdaki aklar, yüreğimdeki yaralar,kalbimin sıkışması, Doktorlar da teşhis koyamadı. Sebebinin sen olduğunu kimseye ama hiç kimseye söylemedim. Bana çok uzaksın öyle mi sanıyorsun? Gel aç göğsümü karşı koyarsam namerdim. Annem uyardı geçenlerde; oğlum bu gidişle öleceksin yakında Anne, bir insan iki defa nasıl ölebilir sen giderken .....
  13. burning

    DERİN DUYGULAR

    AH CAN.......................... Ah can! Hiç sormaz oldun halimi, Epeydir gelmez oldu haberin, Sağmısın,ölümü bilmiyorum. Ah can! Biliyormusun ne haldeyim, Tepetaklak dünya beynimde, Bağlar,bahçeler,köyler yok. Gezip dolaştığımız o yerler, Yada erik çaldığımız o bahçeler, O sarı saçlı kızlar yok. O gülyüzlü nineler, Ak saçlı dedeler, O ağlayan bebeler yok. Ah can! Neredeyim biliyormusun? Yırtık bir gökyüzünün, Kurşunlarla ıslatıldığı, Katil bir sonbaharın saçlarıma takıldığı, Uzak bir yermiş burası, Sevilenlerin,sevenleri astığı. Ah can! Bugünler geçiyor seni görmeden, Biliyorsun yollar hep uzak, Öz vatanımda garip kaldım can, Öz vatanımda kurşunlandı sevdam... SENİ BÖYLE SEVDİM bir ben vardım, bilinmeyen bir şehrin, bilinmeyen bir yerinde, sonra, seni tanıdım beklenmedik bir şekilde. ansızın ama hızlıca girdin hayatıma önce meraklarım oldun zamanla tutkularım,korkularım ve vazgeçilmezim sevgin, mavi bir örtü gibi beni sardı. içimdeki fırtınaların yarattığı köpükleri duruladı. acılarımı kuruladı. mavi sana olan aşkımın rengiydi mavi sonsuzluğun simgesiydi senden önce mutluluklar ertelenirdi gelişinle buda değişti her yarım sen oldun,her yanım sen doldun şimdi ertelenenler, acılarım. aşkınla, senden önceki tüm dertlerimi unuttum,avundum artık seni üzmemek için, yaşamımın en sevinçli anlarını yaratıyordum. en güzel şiirleri, senin için okudum, en güzel hayallerimi, seninle yoğurdum. mecburdum... çünkü, seni üzmek en büyük kaygımdı. senden önce kendimi düşünmek ayıptı, bencillik, sevgililer arasındaki ayrımdı. kimi zaman, gözlerim daldı kimi zaman, gönlüm kanadı.yandı... yinede mutluydum seni seviyordum benim olman; yıllardır aranılan ve bir türlü ulaşılamayan paha biçilmez bir hazineyi, bulmak gibiydi sana böyle bağlanacağım en başından belliydi en kötülerin bitişleri,en iyilerin başlangıçları sendin sen, bu katarda en önde gelendin. fakat hiç ummadık bir anda yok oldun, gittin. yine zehirli yağmurlar yağdı üzerime,ıslandım gidişinle siyahın en koyusuna boyandım başladığım yerdeyim şimdi yine beni bulduğun yere, tıpkı bulduğun gibi bıraktın SENİ DÜŞÜNÜYORUM Başımı ellerimin arasında aldım Bir seni bir de beni düşünüyorum Ne oldu ne yaptık böyle oldu Nasıl kırdın beni anlayamadım Elbette bir haklı nedenin vardır Hak edecek ne yaptım bilemiyorum Günlerdir uyku girmiyor gözüme Şimdi nerdesin ne yapıyorsun Sığınacak yuvan içecek aşın varmı ? Bunları düşünüyorum günlerce Sensiz bir lokma ekmek yiyemiyorum Hayatı zehrettin ikimize de Dost demedin düşman demedin Gizli sırlarımız düştü dillere Her an kapımı açık tutup bekliyorum Döneceksin adım gibi biliyorum Sen bensiz yapamazsın Şimdi kış çok üşür ellerin ayakların İlk karşılaşmamızdı hatırlasana Ellerini ellerimde ısıtmıştım Ayakların çok soğuktu Odamızda ayaklarımda sınmıştı Öyle sakin düşünemiyorum Fırtınalı deniz gibi dalgalıyım Bir liman arıyorum sığınacak Heyhat o da yok kayboluyorum her şeyi yaptım senin için amma Hak edecek ne yaptım bilemiyorum…! 22/10/2005 ............................................................. uzayıp gitti gece sonsuzluğa uzanır gibi tan yeri ağarmak bilmedi sanki vurgun aşkların karamsallığındaki ömrümü sarıp sarmayalan veremli bir hastalık gibi aşık olmak ve yaşamak BEN ASLA DEĞİŞMEM... yaşadığım dünyayı ben hiç çözeemedim yalanı dolanı ben asla bilemedim beni çok yordular ama hep sabrettim dayanmak zor oldu ama ben yine benim ne tuzaklar kurdular yinede düşmedim ne oyunlar oynadılar kendimi ezdirmedim sırtımdan vurdular acımı göstermedim yüzüm hep gülerken göz yaşımı göstermedim annem beni böyle büyütmüs ben asla değişmem ben asla değişememmmmm HAYALİNİ........................ Artık seni istemiyorum Hayalin yetiyor şimdi bana Onunla geziyorum tüm şehri Sabahları o uyandırıyor beni Senin tutmak istemediğin ellerimi Şimdi sımsıkı o tutuyor Hep yanımda bir türlü bırakmıyor beni Ne diyeyim çok mutluyum Sen istemedin beni Çok gördün bana mutluluğu Sensizliğe bile alıştım Artık yokluğun koymuyor bana Geceleri gizli gizli ağlardım Artık hayalinle avunuyorum Hatırladığımda gözlerimde damla Düşerimde ise bir okyanussun artık Seninle geçen günlerin hatrı var Ben ilk sana anlattım aşkı İlk sende tanıdım delice sevmeyi Gözlerimin gördüğü ilk güzellik Ve ilk Anlamlı şey sendin Şimdi sen yoksun hayalin var Senden daha vefalı Artık ben seni değil hayalini seviyorum DAYANAMIYORUM Yokluğuna dayanamıyorum ne senin ne başkasının Yalnızca...sevgisizliğin yokluğuna dayanamıyorum Sevmeyi bilen sevilmeyi bilmeyen Yıllara meydan okuyan bu yüreğimle Yorgunum artık,yorgun... Gözkapaklarım kapanıyor,nefesim daralıyor Üzerime gelen bu ağırlıkla Ya uykum geliyor uyuyacağım Ya da ölümüm yaklaşıyor dayanamıyorum... GİDİŞİN MASUM DEĞİL hoşçakal derken fark ettim sesin merhaba diyen ses değil gözlerine baktım tanıdık değil yıldızlar kadar uzak kokun da değişmiş sarılırken hissettim yüzün bildik yüz değil bulutlu gözlerinden dağılmadan akıyor civa gibi damlalar saçının rengi solmuş ve alnın kırış kırış benzediğin nar değil kirazlar bademler elmalar gitmiş soğuk vurmuş sanki kış mevsimin bahar değil kalkanı delinmiş kargısı kırık yüreği sevginle yanmış savaşçı şimdi sensiz ağıtlarda gizlenir kasırgayı mırıldanır yağmuru değil bozkırları sular çınarlar filizlenir toprağa kanı düşer cemresi değil rüzgar kadar değil dağ kadar değil bir damla su kadar güçlü nefesin kibirlenir nehirde ne çay ne diyorsun deniz senin değil göl senin değil ok geldiğin yerden yay gidiyorsun vedalaşıp düştüğün yol senin değil bir masanın örtüsünü çeker gibi düşüyor yüreğimde sana ait ne varsa taşa düşen bir sırça bu senin yasın değil ne varsa paramparça gidişin masum değil. BENİ SEVMEYE YÜREĞİN YETMEZ Dalga,dalga sevgi yayılır içimde Sevgin çığlık,çığlık yaşar sesimde Dağları geçer sevgim Sınır tanımaz,bitmez tükenmez Beni sevmeye yüreğin yetmez Her yağmur damlasında aşkım yazar Yer gök kubbe seni anar Hasretinden ciğerim yanar Sana olan sevgim,aşkım bitmez Beni sevmeye yüreğin yetmez Senin adınla sahile vurur dalgalar Adını söyler martılar Yüreğimde kor olmuş aşkın Hiç bir zaman sönmez Beni sevmeye yüreğin yetmez TAKVİMDEN DÜŞEN BİR GÜN Takvimden bir yaprak daha düşecek bugün Bir kağıt parçası adı Bizlere belki de tekrar yaşayamayacağımız Koca bir gündü aslında Ne yaptım diye sordum kendime O yaprağı devirmeden önce Tebessüm etmişim Farkında değilim Bir yaprak sen olmuş Seni anma faslım bugün de son bulmuş… Zaman nasıl da geçiyor Gün boyu seninleyken Sabah gözümü açtığımda Güneş gibi içimi ısıtan yüzünü görüyorum karşımda Mutfağa gidiyorum sonra Kahvaltı hazırlamaya . İki bardak, iki çatal koyuyorum masaya. Farkında olmadan; Senin sevdiğin şekilde hazırlıyorum hepsini... Yumurtan az pişmiş, kızarmış ekmeklerin de hazır Çay tam istediğin gibi, porselen çaydanlıkta demledim yine Ucuna da kağıt sıkıştırmayı unutmadım… Sonra seni uyandırmaya gidiyorum Sessizce, parmak uçlarımla sana geliyorum Masumca bir öpücük kondurmak için yanağına Uyan gözümün bebeği diyorum Kahvaltımız hazır… Gözlerini açmadan daha, ay gibi gülümsüyorsun Canımın canı, kalbim gelmiş deyip Sımsıkı sarılıyorsun bana Sonra kahvaltımızı yapıyoruz Her zamanki sabah neşesiyle Hoş bir koşuşturmaca başlıyor yine İşe geç kaldık diyoruz yüzümüze bakıp Gülüyoruz birlikte Apar topar çıkıyoruz, sıcacık evimizden Akşama kadar her saat başı arıyoruz birbirimizi Nasılsın canım, akşama ne yapalım şeklinde Sanki ilk gün kü kadar taze sevgimiz O heyecanı yitirmeden… Akşam oluyor karanlık basıyor şehri Kapıda bekliyor beni, Sanki aylardır görmemiş gibi Sevgi dolu yine… Ellerim ellerinde, yürüyoruz Kalabalık şehirde, evimize doğru Yağmura aldırmadan… Fırından sıcak ekmek almayı unutmadan Dalıyoruz eve… Sevgimizin kokusu, karşılıyor bizi Tarifi yok bir koku, Tarifi olmayan bir aşk Hiç sıkılmıyoruz birbirimizden Akşam yemeğimizi hazırlıyoruz birlikte Sonra odamıza çekiliyoruz Hafifçe müziğin sesini açıp Dalıyoruz öylece Sen bana, ben sana… Zamanı durdurmuşcasına… Gözlerim hafif aralanıyor birden Sonra yüzümü çevirip odama bakıyorum Şimşek gibi bir tokat iniyor beynime Odam bomboş! Ne sen varsın! Ne de hayalin! Meğer hepsi rüyaymış Takvimden bir yaprağın düşme zamanı Bu kadar mı acı olurmuş? Gözlerimden yaş değil Kan damlıyor adeta Hiç bu kadar acı çekmemiştim ben Hiç bu kadar sevmemiştim kimseyi Kalakalıyorum öylece Boynum bükük şekilde…
  14. burning

    DERİN DUYGULAR

    yanında ben varken üzülme dert etme çekinme yarından düşünme hiç korkma benim neyim varsa yarınlara dair inan senin herşey canım buna dahil kaderimize düşeni yaşarız biz başa geleni elele aşarız dünya yansa gül hadi yüreği kırık sazım gül hadi canıma canım gözüm dert bize yaraşır tam bize yaraşır aşk ile aşılır sevda yüzlüm Takvimlerden sökülmüş gibi rakamları Bize ait olan mutluluğu getirecek günlerin Tarihinden reddedilmiş iki şovalye gibi Kaybolup gideceğiz... Aşk yine bize kalacak Tarihi ve takvimi olmayan bir aşkta hüküm giyecek yüreklerimiz O aşkla çıldırıp zincire vurulacağız Deli sanacaklar bizi, tehlikemizden korkacak kainat Korkutacağız bu bizi tüketmeye çalışan karanlığı Nasılsa tarihimiz hiç olmayacak Rakamsız takvimlerimize ait o kayıp güne Ruhlarımızı bölüşürken yakalanacağız Ve kendi akıntısını kaybetmiş İki nehir gibi birbirimize karışacağız SENİ SEVMEK seni sevmek demek bursa demek içindeyken büyüklüğünden başı dönmek dışındayken hemen özlemek seni sevmek rakı demek meze demek sohbet demek seni sevmek çakır keyif olmak bulutlanmak demek seni sevmek senfoni demek yükselip yükselip aniden kesilen sonra delice yükselen ve kulakları yırtan bir müzik seni sevmek deniz demek alabildiğince sonsuz alabildiğince mavi ve içine çeken çağıran bağrına basan bir deniz seni sevmek umut demek O olmazsa yaşayamam." demeyeceksin. Demeyeceksin işte. Yaşarsın çünkü. Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki. Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın. Ve zaten genellikle O daha az sever seni, Senin O'nu sevdiğinden. Çok sevmezsen, çok acımazsın. Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem. Çalıştığın binayı, masanı, telefonunu, kartvizitini... Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin. Senin değillermiş gibi davranacaksın. Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın. Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın. Çok eşyan olmayacak mesela evinde. Paldır küldür yürüyebileceksin. İlle de bir şeyleri sahipleneceksen, Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin. Gökyüzünü sahipleneceksin, Güneşi, ayı, yıldızları... Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak. "O benim." diyeceksin. Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir Şeylerin... Mesela gökkuşağı senin olacak. İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın. Mesela turuncuya, yada pembeye. Ya da cennete ait olacaksın. Çok sahiplenmeden, Çok ait olmadan yaşayacaksın. Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi, Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat. İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak... CESARETİN VARMI Uzun zamandır hep aynı görüntüler dönüp duruyordu aklımda. Farkında olmadan dalıp dalıp gidiyordum ve her defasında seni düşünürken yakalıyordum kendimi. Ve her defasında aynı şarkıyı mırıldanırken. 'Bir gün bir çılgınlık edip Seni sevdiğimi söylesem Alay edip güler misin Yoksa sen de sever misin?' Henüz kim olduğunu bile bilmiyordum. Adının ne olduğundan bile habersizdim daha. Ama seni her gördüğümde aynı duygu yeniden, yeniden sarıyordu içimi. Sıcacık bir 'merhaba' deyip gidişinden sonra umutla karışık bir kıvılcım düşürdün içime. Varlığımı ve bu tesadüfün nedenlerini sorgulamaya başladım böylece. Yaşadığımız bu dünyada benden ve senden başka bunca insan varken bir gün karşılaşmak zorunda mıydık diye sordum kendi kendime. Rüyalarıma girmeye başladıktan sonra gün boyu yanımda hissettim yüreğini. Bunu bir işaret olarak mı kabul etmeliydim, yoksa bir tesadüf olarak mı nitelendirmeliydim yine. Ya bu içimdeki sıcaklık... buna ne ad vermeliydim. Sana bir açılabilseydim.. işte o zaman çözerdim belki içimdeki bilmeceleri. Sana her şeyi anlatabilmek isterdim. Senin için rüyalarının resmini yapabilmeyi.. umudun şarkısını söyleyebilmeyi.. sana aşkı anlatabilmeyi isterdim. Sevinci gözlerinde bulmayı ve acıyı senden uzak tutmayı becerebilseydim.. Yalnızca güzelliklerini gösterebilseydim dünyanın, hep hayallerini kurduğumuz bir diyardan bahsederdim sana. Efsane olarak gördüğün şeylerin şiirini yazar, bütün düşlerinin bestesini yapardım. Bunlar büyük sözler. Bunlardan hiç birini yapamam belki ama senin için bazı şeyleri göze almak isterdim. Bir bilseydin içimden geçenleri ne güller parçalanırdı gönlümde ne de ağlardı kartpostallardaki çocuk resimleri. Bu şarkının sözleri bana bu denli koymazdı belki. 'Cesaretin var mı aşka Çarpıyor kalbim bir başka Sen de böyle sevsen keşke Desen bana yâr... ........................................................... Sensiz şehrimde fırtınalar kopuyor sanki. Ölümün hırçın dalgaları kıyısız ömrümde Her vuruşta bir parçamı alıyor Üşüyorum işte .. Gözlerim, gözlerini arıyor gökyüzünde... Ama gökyüzü kapalı göstermiyor bana yüzünü bile.. Şehre yağmur yağıyordu Bereket dağıtan yağmurlar bile acımasızdı sensizlikte ... Her damlasında saçlarıma kor ateşler düsüyordu Tüm şehri dolaşıyorum cıplak ayaklarımla Önümde seni bulma umutlarım... Arkamda beni kovalayan zifiri yalnızlık.. Saatler geçmek bilmiyor Gözlerim bir an saate dalsa Yelkovan cellatlığa, Akrep ise karanlığa bürünüyordu. Umutlarıma akbabalar üşüşürken Dikenler batıyor sensiz yüreğime Hançerler med-cezir gibi giriyor içime Sensizlikte üşüyorum Ayaklarım yoruluyordu Çukurları dolduran su birikintilerine çarpa çarpa Soluk almam zorlaşıyor her adımımda Arsız dikenler yetişiyor yüreğimin toprağında Ayazlar kapı eşiğinde beni beklerken Sensizlikte üşüyorum... !...KEŞKELERDEN YARARLANIYORUM...! Bir sis perdesi gözümün önünde, Yarı hayal yarı gerçek yaşıyor gibiyim, Bazı ihtimalleri göz önüne alarak, Keşkelerden Yararlanıyorum.., Bazan geçiyorum odama açıyorum defterimi Başlıyorum usul usul yazmaya seni İsminin geçtiği her bir satır mest ediyor beni Keşkelerden Yararlanmak istiyorum anlatırken seni.., Bir sigara yakıyorum efkarımdan Ateşi sen dumanı yine sen Ve küçücük dünyamda ileriye dönük hayaller kuruyorum Duman duman seni içime çekiyiyorum Yine Keşkelerden Yararlanıyorum.., Gün doğarken Keşke diyorum, Gün batarken yine Keşke çekiyorum, Ay ışığında resmine bakarken Keşke oda yanımda olsa diyorum, KEŞKELERDEN YARARLANIYORUM...! KEŞKESİZ YAPAMIYORUM...! ......................................................................................... Biliyordum, seni seviyorum derken yeni bir alfabe keşfettigimi, Kimsenin okuma yazma bilmedigi bir kentte.. UĞURLAMA bu kente yalnızlık çöktüğü zaman uykusunda bir kuş ölür ecelsiz alıp da başını gitmek istersin karanlık sokaklar kör sağır dilsiz ey sevda kuşanıp yollara düşen bilesin bu yollar dağlar dolanır yare ulaşmadan düşersen eğer yarına sesinin yankısı kalır gecenin ucundan gün aralanır yar sevdası ile yürek bilenir sızılı bir ırmak uğurlar seni su olup akarsın kır çiçeklenir....
  15. burning

    DERİN DUYGULAR

    Gel Yeter ki...... Gel konuşalım seninle... Kullanılmamış sözcükler bulup Yepyeni cümleler kuralım Hasretleri, umutları Sevdamızı katalım içine... İstersen susarız seninle... Aşarız tüm lügatları Bizi biz anlasak yeter Haydi gel! Daha fazla yorma akşamları.... Gel seninle yaşayalım..... Son’lara tutkun takvimlere, Hergün yeni başlangıçlar ekleyelim... Tek mevsimimiz olsun, sonabahar! Hüzünleri, umutlarla değişelim..... Dilersen ölelim seninle, Miadı dolduğunda hayatın..... Yapacak bir şey kalmadığında, Gerçeğe geçip, devam edelim... Ömrü bu dünyada bitmiyor ki sevdaların Konuşmak, susmak? Yaşamak, ölmek? Seç! Sevince kardeştir her biri... Dilediğince yaşanır aşk! Sen gel yeter ki..... Gelirim Bir Gece Artık ansızın ürkmeyeceksin, Gecenin bir saati camına taş geldiğinde... Açmayacaksın tebessümle kapıları. Uzağına attı rüzgar beni. Tek başına uyanacaksın bundan böyle... Ne de güzeldi, Bu şehirde seninle yaşamak... Alışmıştım.. Ellerim, aradığında buluyordu ellerini... Gözlerim, bakışlarını... Yarım kaldım, Eksildim... Şimdi kim çeker bu adamın kahrını? Senden uzakta akşamlarım, Bitmek bilmeyecek... Yanındayken akıp giden zaman, Duracak seni yitirdiğim anda! Geçmeyecek... Gidiyorum diye, Kırılma sakın hayata! Gülüşlerini eksik etme yüzünden Ayrılığa aldırma.... Farzet ki yanındayım? Sevdiğim, Gözlerini yummadan önce yatağı yarıla! Ara sıra yokluğuma uğrarım... Bugün kederliyim, beterim bugün Sesime ses değse çığlık oluyor Üşüyor toprak, taşlar üşüyor Vuslatı yakın eden yollar üşüyor Yumma gözlerini, uyuma bugün Bütün gölgeler akşam oluyor Üşüyor yaprak, dallar usuyor Savrulup yirtilan ruzgar üşüyor Oysa ben senden neler neler isterdim Senli sevdalarda doğmak isterdim Sabahlar isterdim, asi ve mavi Büyüsün isterdim ışığın rengi Ama gel gör ki kötüyüm bugün Sesime ses değse çığlık oluyor Üşüyor toprak, taşlar üşüyor Vuslatı yakın eden yollar üşüyor Yumma gözlerini, uyuma bugün Bütün gölgeler akşam oluyor Üşüyor yaprak, dallar usuyor İçimde kış gibi bir mevsim üşüyor Oysa ben senden neler neler isterdim Senli sevdalarda doğmak isterdim Sabahlar isterdim, asi ve mavi Büyüsün isterdim ışığın rengi Evinin seni içine sigdiramayacak kadar dar oldugunu fark edeceksin... Sokaga firlayacaksin... Sokaklar da dar gelecek... Tipki vücudunun yüregine dar geldigi gibi... Ne denizin mavisi açacak içini, ne piril piril gökyüzü... Kendini tasiyamayacak kadar çok büyüyecek, bir yandan da kaybolacak kadar küçüleceksin... Birileri sana bir seyler anlatacak durmadan... "Önemli olan saglik." "Yasamak güzel." "Bos ver, hersey unutulur." Sen hiçbirini duymayacaksin... Göz yaslarindan etrafi göremez hale geleceksin... Ondan ölmesini isteyecek kadar nefret edecek, az sonra kollarinda ölmek isteyecek kadar çok seveceksin... Hep ondan bahsetmek isteyeceksin... "Ölüme çare bulundu" yada "Yarin kiyamet kopacakmis" deseler basini kaldirip "Ne dedin?" diye sormayacaksin... Yalniz kalmak isteyeceksin... Hem de kalabaliklarin arasinda kaybolmak... Ikiside yetmeyecek... Geçmisi düsüneceksin... Neredeyse dakika dakika... Ama kötüleri atlayarak... Onunla geçtigin yerlerden geçmek isteyeceksin... Gittigin yerlere gitmek... Bu sana hiç iyi gelmeyecek... Ama bile bile yapacaksin... Biri sana içindeki aciyi söküp atabilecegini söylese, kaçacaksin... Aslinda kurtulmak istedigin halde, o aciyi yasamak için direneceksin... Hayatinin geri kalanini onu düsünerek geçirmek isteyeceksin.... Aksini iddia edenlerden nefret edeceksin... Herkesi ona benzetip... Kimseyi onun yerine koyamayacaksin... Hiçbir sey oyalamayacak seni... Ilaçlara siginacaksin... Birkaç saat kafani bulandiran ama asla onu unutturmayan. Sadece bir müddet buzlu camin arkasindan seyrettiren... Bütün sarkilar sizin için yazilmis gibi gelecek... Bogazin dügümlenecek, dinleyemeyeceksin... Uyumak zor, uyanmak kolay olacak... Sabahi iple çekeceksin... Bazen de "Hiç günes dogmasa" diyeceksin... Ne geceler rahatlatacak seni ne gündüzler... Ölmeyi isteyip, ölemeyeceksin... Belki çivi çiviyi söker diye can havliyle önüne çikana sarilmak isteyeceksin ... Nafile... Düsüncesi bile tahammül edilmez gelecek... Rüyalar göreceksin, gerçek olmasini istedigin... Her siçrayarak uyandiginda onun adini söyledigini fark edeceksin... Telefonun çalmasini bekleyeceksin... Aramayacagini bile bile... Her çaldiginda yüregin agzina gelecek... Aglamakli konusacaksin arayanlarla... Yüregin burkulacak... Canin yanacak... Bir daha sevmemeye yemin edeceksin... Hayata dair hiçbir sey yapmak gelmeyecek içinden... Onun sesini bir kez daha duymak için yanip tutusacaksin... Defalarca aradigi günlerin kiymetini bilmedigin için kendinden nefret edeceksin... Yasadigin sehri terk etmek isteyeceksin... Onunla hiçbir aninin olmadigi bir yerlere gidip yerlesmek... Ama bir umut... Onunla bir gün bir yerde karsilasma umudu... Bu umut seni gitmekten alikoyacak... Gel gitler içinde yasayacaksin... Buna yasamak denirse... Razimisin bütün bunlara...? Hazirmisin sonunda ölüp ölüp dirilmeye...? O halde asik olabilirsin Ahmak Islatan İlk önce aldırmazsın hani? Sonra bir de bakmışsın, Her yanın sırılsıklamdır. Anladığında geç olur. Çünkü yağan, Ahmak ıslatandır... Sen o yağmur Ben o ahmak... Ama bir karar ver, Ya kaybol git, ya da tam ıslat... İkisi de kabulüm. Ne den mi? Farz edelim dindin, Ahmağa yağmur mu yok? Diyelim yağıyorsun? Islanmaktayım... Zaten hiç kurumadım ki... Ahmağız ama, Yağmurdan da anlarız... Güzelce ıslanalım isteriz Tamam yüzüme indin belki ama, İçime sinmedin... Basit yağdın, basit! Asil ol, Rüzgar esmeden, Al bulutunu git... BENMİSİN BİLMEM..? dirilten misin beni gövdem öldüren misin bilmem gördüren misin beni gözüm körleten misin bilmem bildiren misin bana başım gizleyen misin bilmem bir ben varım benden öte ben misin bilmem Ağzımı Ayrılık Açmıyor Yine kesildi sesim soluğum Kelimelerimi çaldı bu gidiş Ağzımı ayrılık açmıyor! Tek bir sözüm kalmadı söylecek... Duyduklarım ise, Artık kulağa hoş gelmiyor... Bana sorduğun hiçbir sorunun, Cevabı yok bundan böyle. Sıkıldım, Bildiğin soruları cevaplamaktan... Yoruldum, Çıkışı olmayan labirentinde, Her gece kaybolmaktan... Ben sorunları severim Sen soruları... Cevap ver o zaman bana; Penecerenin buğusuna yazdığım O iki kelime, Duruyor mu hala bakışlarında? ANNEM.................... sert bakışlar verdin bana annem, gururlu bakışlar.... hep kendinden emin ol derdin en iyisi sen ol.... olabildim mi anne? geceleri gelipte birçok kere, üstümü örterdin üşümesin diye... ben kendimi yaraladıkça yok yere kanardın annem benim yerime... acımaz canım derdim de sade bunla layık olunur mu anne? seni üzdüm zamanında canını yaktım... sen her seferinde bana bakandın... üzüntünü gecipte kara kaplı günlerde, sen hep benim yaramı sarandın... kalktım gittim ilk gözağrınken, derdini dinleyemedim sen ağlarken, yeri geldi sesime hasret kaldın, ben sana layık olabildim mi anne? gelirdin bana dikkat et derdin, ne zaman hata yapsam affederdin... karanlık korkuturdu beni uyurken, sen öylece ışık olup beni beklerdin.... gökyüzünde yıldızların sönük olsada içini binbir çeşit hüzün sarsada sen hep bana güneş verendin.... söyle mumun bari olabildim mi anne? sen hep bana umut verendin beni hep kollayıp kanat gerendin her yarama çare derendin söyle sana ilaç olabildim mi anne? olamadım işte ben yapamadım, canım acıyor sana doyamadım yeri geldi derdini soramadım ben yanına koşabildim mi anne? şimdi sen dersin birtanemsin... kıyamazsın oğlum benim dersin... vefasız olsam bile beni seversin ben yaptıklarını hakettim mi anne MAALESEF Her şeye alışırım sanıyordum Dönmeyeceğini kabullenirim Ne olacak ki diyordum Bir süre sonra geçer Zaman öğretir alışmayı atlatırım Ne zorluklar gördüm Bu da ne ki diyordum Meğer seni sevmekten başka Becerebildiğim bir tek Kendimi avutmak kalmış Hiç bir şey sanıldığı gibi olmuyor maalesef Acı yüreğinin tam ortasına çöreklenince Anılar zehrini akıtmaya başlayınca Hayallerinin yerle bir olunca anlıyorsun Dünya sanıldığı gibi o kadar aydınlık değil Acılar sanıldığı gibi geçici Aşklar sanıldığı gibi saf değil maalesef Hiçbir acı tam olarak geçmiyor Hiçbir ayna iç yıkımlarını göstermiyor Hiçbir aşk da sanıldığı gibi masum olmuyor Ne ışık karanlığa çare oluyor Ne iyilik masumiyeti doğuruyor Ne de zaman acıları geçiriyor Maalesef her derdin devası Derdi verende oluyor YALNIZLIK............. Bu ne ilk ne de son Yaptığım savaş kendimle. Kaybettim... İlk defa kaybettim; Gücüm ilk defa yetmedi kendime Yenik düştüm. Şimdi yapayalnızım, Bir başıma, çaresiz ve yenik. Artık insanlardan nefret ile uzaklaşıyorum. Hesapsız ve duygusuz. Gitgide karanlık, Gitgide çığlıklarla. Düşüncelerin karanlığı, Ölümün çığlıkları, Bedenim burada ama ben yokum. Bensiz beni neyleyim?.. Rüyalarımdaki kapıyı arıyorum. Büyük, esrarlı, gölgeler ardındaki kapıyı. Bugün ekimin on beşi. Dün Bursayı sel aldı. Beni karanlık ve yalnızlık. MEKTUP...................... Biliyor musun Senden ayrılalı sakal bıraktım Zamanın akışına koyverdim kendimi Gömleklerim kolalı değil artık Pantolonlarım ütülü değil Ayakkabım boyalı değil öylesine değiştim ki Görsen tanıyamazsın Sabahları gün doğarken kalkıyorum İlk işim bir sigara yakmak oluyor Ve bir süre denizin hışırtısını dinliyorum Sonra, apansız sen geliyorsun aklıma Gözlerin, dudakların, ellerin geliyor Şimdi nerdesin kimbilir Yatağında uyuyor olmalısın Artık beni görme rüyalarında Korkarsın Mevsim sonbahar malum ya Serde de kör olası şairlik var Boyuna hüzünlü şeyler düşünüyorum Ağaçların yaprakları dökülmeye başladı Keskin poyrazlar esiyor kuzeyden Kuşlar durmadan göç ediyor Arasıra düşenler oluyor, yorgun yada yaralı Tutup okşuyorum tüylerini, gagalarından öpüyorum Ve diyorum ki Sana kavuşmak için bir göçmen kuş olmalı İşte böyle Günler, haftalar geçip gidiveriyor Saçım sakalım birbirine karıştı Yinede her geçen gün Kendime biraz daha alışıyorum Ve biliyor musun Unutamıyacağımı bile bile Seni unutmaya çalışıyorum BEKAR ODAM Bazen bir ah çekiş sevdana, Bazende bir sigara yetişir imdadıma, Şu bekar odam var ya, Şahit herşeyiyle sana olan aşkıma, Ne olursun bir soruver duvarlara, Neler dinlediler neler senin adına, Masamı bir görsen her tarafı çizilmiş, Sabahlara kadar beni dinlediler, üzülmüşmü üzülmüş, Eğer birgün gelirsen odama, kapım açılır kendiliğinden sana, Ümit kapısı oldu adı yıllarca, Her parçası senden iyi bilir seni, İnsan yalnız kalıncada mı anlatamaz sevdiğini? Benden daha çok özlediler ellerini, Ümit verde müjdeleyeyim geleceğini... CAN BORCU Bıktım artık seni sensiz yaşamaktan Hayalimde senle konuşmaktan Rüyalarımda seni görmekten tükendim Ben seni yanımda istiyorum Saçlarını koklamak Gözlerine bakmak Yokluğun çok hırpalıyor beni Dayanamıyorum İçimde bir ateş sönmek bilmiyor Yanıyorum Yaşam fonksiyonlarımı yitiriyorum bir bir Gel beni yaşama döndür Gelmen bişey kazandırmaz sana belki Ama benim hayatımı kurtarmış olursun En fazla can borcum olur sana Onu da öderim fazlasıyla korkma AŞKIM.................AŞKIM...... Aşkım diyorum sana, Çünkü;ne zaman yüreğimi karşıma alıp otursam, Aramızda uçurum oluyor dünya. Yüreğim ve ben iki yabancı... Yüreğime yaklaşıyorum adım adım, Kendimden uzaklaşıyorum, Sırt dönüyorum dünyaya, Umrumda değil... Yüreğiğme yaklaşıyorum, Sana sokuluyorum ansızın, Umrumda değil bedenim.. Aşkım... Yüreğime bir haller oluyor. Kızgın kumların teni çatlıyor, Bir pınar sızıyor usul usul. Serab´ım gerçek oluyor, Serin bir nefes doluyor ciğerlerime, Dedimya aşkım... Bir haller oluyor yüreğime. Tebessümün düşüyor gözyaşlarıma, Sesin deyiyor çığşlıklarıma, Koskoca dünya ufacıkmış aşkım, Bir seni sığdıramıyorum dünyaya, BİR AŞKIMI.... Kalabalıklar içinde yalnızım aşkım, Bir sana aşinayım, Bir sana çıkıyor yollarım, Gerisi boş, Gerisi mazide isimsiz bir satır. Gecelere bir haller oluyor aşkım. Düşlerim kavruluyor, Ateş düşüyor nbedenime, Hasretin çöküyor omuzlarıma ölüm kadar ağır. Yüreğim kadar yakınken bana, Yıldızlar kadar uzaksın,. Yokluğun kanıma dokunuyor aşkım. Gecenin vuslat vakti gözlerin düşüyor ufkuma, Hani o gözlerin. Kuytusunda umuda yelken açtığım, Sevginin en saf haline demir attığım, Gözlerimi kapatıyorum, Gözlerin doluyor içime. Sensizlik hançer kadar soğuk aşkım. Çocuksu hayallerim üşüyor. Gölgen düşüyor duvarlarıma, Aşkım... Yıldızlarımı topşla gökyüzümden, Mehtabı doldur avuçlarına, Karanlığa eymeden başını, Bir ateş böceği misali konuver pencereme, İçim karanlık sensiz, Sen yoksan korkuyorum karanlıktan. Sen aydınlığım... Sen şafağım... Sen aşkımsın... Hislerime bir haller oluyor aşkım. Yepyeni iklimlere kucak açıyor, Zemherinin ortasında gül düşüyor toprağıma. Her mevsim bahar oluyor, Her filiz çiçek açıyor, Cemre düşüyor göğsüme hazan´a inat. Dedim ya aşkım.... Yüreğime bir haller oluyor. Uzanıp dokunabilirmisin bu gün yüreğime? Konuşmadan anlayabilirmisin sözlerimi? Güneşim sana doğuyor aşkım. Gelincik bahçesine bir papatya düşüyor, Bembeyaz gelin misali.. Duvağına dokunamıyorum aşkım, Kıskanıyorum sevgimi, Kıskanıyorum yüreğimi, Yüreğime bir haller oluyor.. Hiç böyle olmamıştı, Hiç alışmamıştı bu denli kimseye, Hiç aşık olmamışım senden önce, Sevmiştim... Ama sevdiğimi sanmışım.. Aşıktım ama,aşk neydi ki? Bir hevesti belki, Bir avuntu hayallerime, Yada bir yudum su, Ta ki kaynağına varana dek. Şimdi anlıyorum, Susuzluğum neden coşuyor senle, Neden kıyılarıma vuruyor dalgalar, Hevesim neden yenik düşüyor aşkıma, Aşkım... Yüreğime bir haller oluyor. Esareti öğreniyor en hür anında, Asi oluyor bedenime, Yalnız sana çarpıyor, Yalnız seninle yaşıyor zamanı, Aşkım ben bende bittim... Sende başlıyorum. Uzat ellerini, Uzat yüreğini yüreğime, Uzat ki;yüreğim her gece sen oluyor. Dedim ya;yüreğime bir haller oluyor... Sen anlarsın AŞKIM... SEN ANLARSIN.... NEYLEYİM... Çekilmez oldum bu ara Belimi büküyor hasret Diyorlar sabret Her yalnız uyandığımda Alıyor bir telaş beni Gittiğinden beri Issız gelir bu şehirler Uzaklıklar artık bana bana yeter Birde sen böyle yapma yar Yalnızlık bana çok ağır Çok zor geliyor Neyleyim yarim olmayınca Yalnızlık bana fermandır Neyleyim yarim olmayınca Sevdaya düşmek haramdır Neyleyim yarim olmayınca Ölürüm vakit tamamdır Neyleyim yarim olmayınca Yaşayamamki
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.