Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

boritta

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    5
  • Katılım

  • Son Ziyaret

boritta - Başarıları

Acemi

Acemi (1/14)

  • İlk İleti
  • Birinci Hafta Tamamlandı
  • Bir Ay Sonra
  • Bir Yıl İçinde

Son Rozetler

0

İçerik İtibarınız

  1. Çocuk ve ergen psikiyatrisi konu başlıkları hakkında Çocuk Psikiyatr Dr. Gökçe Küçükyazıcı'nın bir makalesini buldum: Çocuk Psikiyatrisi bir tıp dalıdır. Hedefi ruhsal açıdan sağlıklı ve mutlu bir çocuk yetiştirilmesi, gençlik ve erişkinlikte psikiyatrik sorunlar, uyum sorunları ve suç oranlarını azaltmaktır. Çocuk Psikiyatrisinin başlıca alanı çocuklarda görülen davranış, düşünce, duygu ve bunlarla ilişkili gelişimsel sorunların değerlendirilmesi, tanının konulması ve tedavinin belirlenmesidir. Çocuk ve gençlerde sıklıkla görülen sorunlar; dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, çocuk ve ergen depresyonu, anksiyete bozuklukları, öğrenme bozuklukları, zihinsel yetersizlikler, otizm ve asperger sendromu, uyku bozuklukları, tikler ve takıntılar, yeme bozuklukları, arkadaş ve aile içi sorunlar, uyum bozuklukları, cinsel gelişim ve cinsellikle ilgili sorunlar, ergenlik sorunları gibi başlıklar altında sınıflandırılabilir. Çocuk psikiyatrisi ele aldığı konular itibariyle erişkin psikiyatrisi, pediatri, çocuk nörolojisi, psikoloji, pedogoji ve sosyal çalışma ile yoğun ilişki ve iş birliği halindedir. Bu nedenle de çocuk psikiyatristleri sıklıkla çocuk psikologları ve pedagoglarla karıştırılmakta, bu yanılgı bazen doğru kişiye temasa geçilmemesine ve çocukların tedavisinin gecikmesine, veya sorunun çözülmesinde yetersiz kalınmasına sebep olmaktadır. Bu konuda ailelerin bilinçlenmeleri ve çocukları hakkında doğru bilgiye ulaşmaları konusunda çocuk psikiyatristlerine başvurmaları doğru olacaktır. Çocuk psikiyatristi, çocuğa ya da gence gereken en doğru yaklaşımı sergileyerek, terapi ya da medikal destek ile aileye gerekli desteği sağlayacaktır. Kaynak: Cocuk ve Genc
  2. Dikkat Eksikliği-Dikkat Dağınıklığı ve Hiperaktivite Bozukluğu belirtileri ve tedavisi hakkında Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzm. Dr. Gökçe Küçükyazıcı’nın bir makalesini buldum: Dikkat Eksikliği - Dikkat Dağınıklığı ve Hiperaktivite Bozukluğu, bireyin akademik başarısı, aile hayatı, sosyal ilişkileri ve benlik saygısı üzerine çeşitli olumsuz etkileri olan ve oldukça sık görülen psikiyatrik bir bozukluktur. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun çocuk ve ergenlerde görülme sıklığı %5-10, erişkinlikte %4 civarındadır. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğunun en sık gözlenen temel belirtileri şunlardır: - Hareketlilik - Dikkat eksikliği - Dürtüsellik Bozulukta her üç belirti birada görülebileceği gibi, dikkat eksikliği - dikkat dağınıklığı ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) özellikle dikkatsizliğin ön planda olduğu ve hiperaktivite ve dürtüselliğin ön planda olduğu alt tipler şeklinde kendisini gösterebilir. Bir kişide Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu ( DEHB ) varlığından söz edebilmek için, bu belirtilerin 7 yaştan önce başlamış olması, birden fazla ortamda görülüyor olması, sürekli olması ve kişinin günlük yaşamını etkileyecek boyutta olması gerekir. DİKKAT EKSİKLİĞİ Dikkat Eksikliği ifadesinden kastedilen aslında dikkatin olmaması değil daha ziyade dikkati belli bir süreyle özellikle zihinsel uğraşı gerektiren ders çalışma, problem çözme veya çocuk için çok da eğlenceli olmayan bir görev esnasında kendisini gösteren bir konsantre olamama durumudur. Dikkat eksikliği - dikkat dağınıklığı ve hiperaktivite bozukluğu olan çocuklar tam tersi eğlenceli, ilgilerini çeken, renkli ve canlı görüntülerin olduğu televizyon ve bilgisayar oyunları karşısında saatlerce sıkılmadan durabilmektedirler. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğuna (DEHB) sahip çocukların dikkatlerinin dış uyaranlarca kolayca çelinebilmesi nedeniyle, sıklıkla bizlerin farketmedikleri ayrıntıları farkedebilir bu nedenle yanlışlıkla fazlaca dikkatli olarak değerlendirilebilirler. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan öğrencilerin öğretmenleri sıklıkla öğrencinin derste dalgın olduğunu, kendisini dinlemiyormuş göründüğü veya kalemi silgisi veya etrafıyla ilgilendiğinden şikayetçidirler. Dikkat eksikliği - dikkat dağınıklığı ve hiperaktivite bozukluğuna sahip çocuklar sınav sırasında dikkatsizce hatalar yapma ve soruları okumadan işaretleme eğilimindedirler. Kaynak Makale: Çocuk ve Genç
  3. Çocuk gelişimi aşamalarında, kendinizi çocuğunuzla tıkanmış ve çaresiz hissettiğiniz anlar olabilir. Bu normal bir durumdur; ancak, bu durum içinden çıkamadığınız bir rutin halini aldıysa, burada biraz durup düşünmek faydalı olacaktır. - Çocuğunuzla sürekli inatlaşıp bir güç savaşına giriyorsanız, - Aile düzeniniz ve yaşayışınızı çocuğunuz şekillendiriyorsa, - Belirgin net kurallarınız yok ise, - Anne baba ortak hareket edemiyorsanız, bunlar bir problemin varlığını gösteriyor olabilir. Önemli olan çocuğunuzun gelişimsel dönem ve özelliklerini tanıyıp ona göre davranabilmektir. Örneğin, çocuk gelişimi aşamalarından olan Özerklik Döneminde olan bir çocuğa katı kurallar koymak hiçbir işe yaramayacağı gibi olumsuz sonuçlar doğuracaktır. Ya da, çocuğun sosyal kuralları ve sınırları öğrenmesi gereken çocuk gelişimi döneminde, kurallardan yoksun kalması da çok yanlış olacaktır. Önemli olan, çocuğunuza doğru zamanda doğru yaklaşımı gösterebilmenizdir. Genel hatlarıyla çocuk gelişimi dönemleri ve ihtiyaçları şunlardır: 0-18 Ay Çocuk Gelişimi Temel güven dönemidir. Anne bebek arasındaki ilişki çok önemlidir.Anne ve bebek birbirini ne kadar anlayabiliyor? Bebeğin karnının aç olduğunu ya da altının kirli olduğunu anne anlayabiliyor mu? Genelde bir kaç aylıkken anneler, bebeklerinin neden ağladığını anlayıp ihtiyaçlarını giderebildikleri gibi bazı anneler bunu anlayamayabilirler. Önemli olan anne bebek iletişiminin doğru olarak sağlanabilmesidir. İlk iki ay bebeğin ihtiyaçlarının hemen giderilmesi güven duygusu için çok önemlidir. Ancak 3. ve 4. aydan sonra bebeğin ihtiyaçlarını kısa bir süre beklettikten sonra karşılamak daha sağlıklı olacaktır. Bebek bunla baş edebilmeli ve ihtiyaçlarının farkında olabilmelidir. 2-3 Yaş Çocuk Gelişimi Bu yaş çocukları artık yürüyüp konuşmaya başlamıştır ve özerk olma ihtiyaçları vardır. “Ben dönemine girmişlerdir. Her şeyi kendileri yapmak isterler. Örneğin Mevsime uygunsuz bir kıyafeti seçmek ve giymekte ısrar etmek, (kışın yazlık bir elbise giymek istemesi gibi). “Hayır” dönemidir. Çocuk gelişimi açısından bu dönemde çok katı kurallar koyup onu disipline etmeye çalışmak yanlış olacaktır. Bu onun geçirmesi gereken bir dönemdir. Bu özerklik dönemi kural ve sınırlarla kısıtlanırsa ileride özgüven eksikliği yaşayabilirler. Bu dönemde hiç sınır konmadan her şeye evet denirse de, ilerde okul ve sosyal hayatta kural ve sınırlarla ilgili problem yaşayabilir. 4-5 Yaş Çocuk Gelişimi Bu yaş çocukları yeni bir dönemece girmiş olurlar. Zihin teorileri kurabilirler. Başkalarının bakış açısını hesaba katabilirler. Sembolik oyunlar oynayabilir, oyuncaklarını paylaşabilirler. Yuva için uygun bir dönemdir. Topluluk kurallarına uymayı öğrenebilirler. Artık kural ve sınırları öğrenebilirler. Bu dönemden itibaren, çocuk gelişimi açısından evde kurallarınızı daha net koyup sınırlarını belirlemelisiniz. Kurallar kadar çocuğunuza verdiğiniz sevgi şefkatte önemlidir, bunun dengesi çok iyi kurulmalıdır. Çocuğunuz yuvaya başladığı dönemde ilk kez anne ve babadan ayrılma duygusunu yaşayacağı için ona biraz zaman vermeli ve ayrılık anksiyetesinin tamamlanmasını beklemelisiniz. Bu bir süreçtir ve zamanla çocuğunuz buna alışacaktır. Bu yaşaması gereken bir süreçtir, bu dönemde annenin çocuğun yanından ayrılması ve daha sonra tekrar onu almaya gelmesi, annenin kaybolmadığı, onu bırakıp gitmediği anlamında gelir ve bunu öğrenir. 6 Yaş Çocuk Gelişimi Çocuğunuz artık anasınıfına veya ilkokula başlamıştır, dikkat süresi uzamıştır. Bu yaş çocuklarında 20 dakika yerlerinde oturmaları beklenir, kural kavramı gelişir. Ona okuduğunuz hikâyeyi sonrasında hatırlayabilmelidir. Kalem tutuşu düzgün olmalı, makası rahat kullanabilmelidir. Eşyalarının farkında olup onlara sahip çıkabilmelidir. Aşırı koruyucu olup çocuğunuzun ayakkabısını bağlayıp, yemeğini yediriyor ona fırsat tanımıyorsanız çocuğunuzu kendinize bağımlı kılarsınız ve gelişmesine izin vermezsiniz. Bu durumda çocuğunuz bebeksi, çekingen ve içine kapanık kalacaktır. Ve bu onun sosyal hayatını ve okul hayatını olumsuz yönde etkileyecektir. Çocuğunuz sizin desteğinizi hissetmelidir ancak kendi gelişimi için ona fırsat vermeniz doğru olacaktır. Kaynak Makale: Çocuk ve Genç
  4. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu konusunda anne-babalara yol gösterecek 7 adım Çocuk Psikiyatr Dr. Gökçe Küçükyazıcı tarafından belirlenmiş: Çocuğunuzda DEHB belirtilerine bağlı olarak görülen dürtü kontrol bozukluğu ve davranış sorunları ortaya çıktığında, aşağıdaki adımlar size yol gösterecektir. DEHB’ye bağlı ortaya çıkan davranış sorunları anne-baba için başa çıkılması ve yönetilmesi çok zor sorunlar olabilmektedir. DEHB'li çocuk toplum içinde davranış bozukluklarına bağlı olarak sorun yaşadığında, anne-babalar bunu kendi hataları olarak görürler. “Kendi çocuğumuzu kontrol edebilmeliyiz!?” diye düşünürler. Hele okul ve benzeri sosyal ortamlarda , diğer velilerin suçlayıcı ve imalı bakışları ve DEHB hakkında bilgisi olmayan bir başka anne-babanın faydasız yardım önerileri, DEHB’li çocuğun anne-babası için yeterince zorlayıcıdır. Bakış açınızı genişletin ve durumun gerçekliğinin farkına varın! DEHB’li çocuklar sıklıkla dürtüsel davranılar ve davranışlarını düzenleyemezler. Çocuğunuzun hatalı tutum ve davranışları DEHB’nin doğasını yansıtmaktadır. İşte, DEHB’li çocuğunuzun davranışlarında düzenleme sağlaması için ona yardımcı olacağınız 7 adım: 1- Bir Plan Konusunda Anlaşın Bir alışveriş merkezine ya da markete gitmeden önce, DEHB’li çocuğunuza şunu sorun: sıkıntı duyar veya sinirlenirse, onu sakinleştirecek şey nedir? Sıkıntılı bir an yaşadığında, artık elinizde çocuğunuzla konuşarak anlaştığınız bir çözüm planınız olacaktır. Onun size belirtmiş olduğu ve üzerinde anlaştığınız çözüm konusunda, çocuğunuzda işbirliği içinde olma eğiliminde olacaktır. 2- Onun Sıkıntısını Anlayın Onun yaşadıklarını anladığınızı fark etmesi için DEHB’li çocuğunuza imkan sunun. Sakin ve güven verici bir ses tonuyla,“İstediğin oyuncağı bulamadığımız için üzgün olduğunu biliyorum” ya da “Arkadaşların seni oyuna davet etmedikleri için sinirlendiğini anlıyorum” şeklinde, onu anladığınızı bildiren konuşmalar yapın. Daha sonra DEHB’li çocuğunuzdan hissettiği üzüntü veya kızgınlık için 1’den 10’a kadar bir puan vermesini söyleyin. Bu size, çocuğunuzun hissettiği sıkıntının büyüklüğü ve aciliyeti konusunda ipucu verecektir. 3- Sınırları Belirleyin Zamanın ilerlediğini ve yapmakta olduğunuz aktiviteye devam etmeniz gerektiğini ona söyleyin. Örneği ona şunları söylemeyi denemelisiniz: “Hadi bakalım, ne kadar hızlı sakinleşiyorsun, böylece günün kalanında dilediğimizi yapalım” ya da “Alışverişe devam edebilmemiz için, çok üzgün veya sinirli olsan da, sakinleşmen gerekiyor ve sen bunu başarabilirsin! 4- Duyguları Farklı Noktaya Odaklayın DEHB’li çocuğunuza, avucunda bir boyalı mum olduğunu hayal etmesini söyleyin. Sonra mumum alevini dışarı çıkartmak için, avucunu yüzüne yaklaştırmasını ve avucuna kuvvetle üflemesini söyleyin. Derin nefes almak ve üflemek, çocuğun sinirli ya da üzgün olduğu anda, duygularının kontrolünden çıkmasını ve farklı bir odağa yönelmesini sağlayacaktır. Alternatif olarak çantanızda veya evde bir balon bulundurun ve onu şişirmesini söyleyin. 5- Enerjiyi Kullanın DEHB’li çocuğunuzun sinirli veya kızgın olduğu anda eğer evdeyseniz, ona bir yastık ve benzeri yumuşak bir şey almasını söyleyin ve birlikte yastık savaşı yapın. Gazeteleri birlikte yırtmak ya da elde sıkılan yumuşak toplarla yarış yapmak, çocuğunuzun sinirli davranışına kısa devre yaptıracaktır. 6- Sağ Tuşa Basın DEHB’li çocuğunuza elinde bir uzaktan kumanda aleti olduğunu hayal etmesini söyleyin. Bu kumanda kendisinin duygularını düzenleyen bir kumanda olsun. Sinirli veya kızgınlık durumunu ortadan kaldıran kumanda tuşuna tarif etmesini ve gerektiğinde bu tuşa basması konusunda onu yönlendirin. 7- Uzman Desteği Alın Eğer DEHB’li çocuğunuzda müdahelenize rağmen düzenleyemediğiniz sinirlilik benzeri davranış sorunları oluyorsa, çözümsüz kalarak zaman kaybetmeyin. DEHB’li çocukların davranış düzenlenmesi konusunda uzman desteği alacağınız bir merkezden yardım isteyin.
  5. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu olan öğrencilere öğretmenlerinin nasıl yaklaşım sergilemesi gerekliliği konusunda Çocuk Psikiyatr Dr. Gökçe Küçükyazıcı'nın yol gösterici makalesi: Öğretmenler öncelikle dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu hakkında doğru bilgi sahibi olmaya özen göstermelidir. Çünkü bu öğrencilerin erken fark edilmesi tedaviyi çok olumlu yönde etkilemektedir. Şüphelendikleri durumlarda mutlaka aileyi bilgilendirmeli ve yardım alması için yönlendirmelidir. Öğrencinin sınıf içinde ön sıralara oturtulması, çocuğun çevresindeki dikkat dağıtıcı uyaranları azaltacak , çocuğun dersten daha fazla verim almasına yardımcı olacaktır.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.