ERBAY tarafından postalanan herşey
-
Burçların Arapçası
Akrep : Haşerat-ül zehr-i zıkkım
-
KARŞILIKSIZ AŞKLARA...
UNUTMA Kİ Sen uykusuzluk nedir bilirmisin Tırnaklarınla yastığını parçaladın mı Gözlerini tavana dikip Düşündüğün oldu mu bütün gece Ve bütün bir gün Belki gelir ümidiyle bekledin mi hiç Gelmeyince Seni aramayınca Ölesiye ağladın mı Sonra çekilip en koyusuna yalnızlıkların Ona ait ne varsa Bir bir hatırladın mı Sen günden güne erimeyi bilir misin Den bir ağacın vekarı içinde ölmeyi Bir teselli aramayı Issız parklarda,tenha sokaklarda Ve bütün bir şehir uyurken uzaklarda Deli divane yollara düşüp Yaşlanmış bir köpek gibi Eskimiş bir gölek gibi Atılmışlığını hissettiğin oldu mu Sevmekten Günler geceler boyunca yürümekten Elin,ayağın,kalbin yoruldumu Sen yalnızlığın acısını bilirmisin Unutulmak bir hançer gibi saplandı mı sırtına İçinde kıskançlığın zehirli çiçekleri açtımı Bütün gururunu çiğneyip Sevdiğinin geçtiği yollarda Bastığı toprakları eğilip öptün mü Sen çaresizlik nedir bilirmisin Sen yokluk nedir gördün mü Yana başını Duvarlara vurup parçalamak geldimi içinden Sen her gün bin defa öldün mü Böyleyim diye ayıplama beni Bir gün kendimi Sonsuzluğun koynuna bırakırsam Yaralı ve yenik bir asker gibi Darılma Unutma ki Her seven adsız bir kahramandır Unutma ki İnsan;sevebildiği kadar insandır.. Ümit Yaşar OĞUZCAN
-
SEN BU FORUMUN......
en fenerli bayanısın...
-
FORUMDAN ÜÇ KİŞİYE ÇİÇEK VERECEĞİZ VE NEDEN VERDİĞİMİZİ YAZACAĞIZ..
teşekkürler ablacım...
-
merhaba arkadaşlar
ERBAY şurada cevap verdi: güzelyaz başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi Tanıyalımhoşgeldin..
-
İçindeki nakaratı yaz...
çokmu kolay bu son demesi,vermiyorum ki son nefesi,ellerin eskisi gibi beyaz mı ,bana bunları o ellerlemi yazdın...
-
KARŞILIKSIZ AŞKLARA...
Yüreğim Mi? Karşılıksız olması mı Aşk ateşini artıran? Yoksa, yanmak isteyen Yüreğim mi ateşe odun taşıyan? Mantık doğru söz söyleyen kişi misali Almış başını onuncu köye gidiyor, Gerçekleri görmek istemeyen Yüreğim mi buna sebeb oluyor? .. Mutlu Batmaz
-
GÜNÜN ŞİİRİ
Göç Çiçeklerinin Üşüdüğü Şehir Güneşin her batışı bir derde gebe, her sabah yeni acıları doğurur İstanbul. Sende günler bir başka başlar, sende günler bambaşka sürer, ve sende günler bir başka biter. Öksüzün ekmeğini sende çalarlar, garibin ayağını sende çelerler, ve ey İSTANBUL! kocamanlar, gözü aç,yüregi fakir ve cüzdanı zenginler feleğin çarkını sende kırarlar. Ve birde al başına bela benim gibi haddini bilmezler, gelip senden hesabını sorarlar. Ah İstanbul ah! Tarihin tekerrürü sende yaşanır, ne varsa ne yoksa ve ne olacaksa, sana sorulur, sende aranır. Üzgünüm sana karşı yüzüm yok İstanbul bunu cok iyi biliyorum sana verilmeyenler senden sorulur. Bu topraklar üzerine sayısız divanlar kurulmuş. Haklıya haksız, haksıza haklıdır kararı verilmiş. Haklının haksızlığı yetmedi gibi alınıp nice nice dönülmez akşamlardaki ulaşılmaz ufuklara sürülmüş. Sende kırılan kalplerin tamiri yok, Sende bulunan dertlerin şifası yok. ama ey öksüz İstanbul sende saçı bitmedik yetimlerin hakkını sindire sindire yiyenler çok! Sende yetimlerin hakkı yutabilene bal gelir. Sende emeklinin hakkı kandırıp çalabilene can verir. Sana olan göçün kurbanı göç çiçekleri gönül melekleri sokak çocukları aklı olana ar gelir. sen yok musun ah sen İstanbul! Biliyorum senin de yüreğin benim gibi tam on ikiden vurulmuş. Hadi İstanbul sana açtım bu yaralı kalbimi. emin olmasamda ümitliyim anlasan anlasan bir tek sen anlarsın beni. Aç bana kollarını, al beni yüreğine kandırılmışlıklarımın acılarıyla, vurulmuşluklarımın sancılarıyla, göç çiçeklerinin üşümüşlüğüyle, kapkaççı çocukların zorlanmışlığıyla, kader kurbanlarının bastırılmışlığıyla, sokak kedilerinin hırçınlığıyla, fahişe görülenlerin yıkılmış umutlarıyla minik serçelerin titrek ve ürkekliğiyle, martılarınsa acı çığlıklarıyla geldim sana! Bilirim ki sen hepsini de taşırsın. Sen anasın, sen cansın Sen yokmu sun? Ah sen İSTANBUL! Bir tek seni seviyor, bir tek senden medet umuyor, ve sadece sana sığındı BU BİÇARE GÖNÜL! söyle ne yapmalı, göç çiçeklerinin üşüdüğü şehir söyle ne yapmalı? AH SEN YOKMUSUN AH SEN İSTANBUL! Dilek Aksoy
-
SERVET GÜRBÜZ
işte benim favorim...
-
üsttekinin en çok nesini sewdin.....
kendine sataşıldığı zaman verdiği cevapları sevdim..
- Çağrışım
-
Selam arkadaslar
ERBAY şurada cevap verdi: GÜLSÜN başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi Tanıyalımhoşgeldin..
-
üsttekinin en çok nesini sewdin.....
Ben senin en çok davranışlarını sevdim Güçsüze merhametini, zalime direnişini Haksızlıklar, zorbalıklar karsısında Vahşi ve mağrur bir dişi kaplan kesilişini...Ü.Yaşar Oğuzcan
-
üsttekinin en çok nesini sewdin.....
seviyeli oluşunu...
- Çağrışım
-
KARŞILIKSIZ AŞKLARA...
Kalbimden Sana Taç Mahal Yaptım Sana ne verebilirdim? Bülbülü versem, Sabırsızdır, sitemlidir. Gülü versem, Gül yerinde güzeldir. Yıldızlar mı? Senin yanında sönük kalır. Ay; yüreğindeki mehtabı kıskanır.. Bendeki sana bakarak, Başladım mabedimi yapmaya. Kalbinin temizliğini kullanarak, Bembeyaz mermerler oluşturdum. Gözlerinden aldığım parlaklıkla, Mermerlerin içine, pırlanta koydum. Sevmeye doyamadığım ruhunla, Kubbe var oldu, tüm vakarıyla. İnsanca yaşamaktaki azminle, Minareler göklere uzandı, haşmetle. Bana akan sıcaklığınla, Duvarların her yerine, 'Seni seviyorum' yazdım. Yüreğinden taşan sevginle, Öyle bir bahçe oluştu ki, Kaşmir´deki Shalimar´dan görkemli. Şah Cihan görseydi, Sana gıpta ederdi. Mümtaz´a olan sevgisi, Seninkinin yanında azmış derdi. Üzgünüm canım.. İçimdeki seni, Hiçbir kalıba sığdıramadım. Yere, göğe koyamadım. Kalbimden sana yakışır, Taç Mahal yaptım. Şahı sen, Sultanı benim. Saltanatın ise, Yüreğim...! Nigar Yıldız
-
üsttekinin en çok nesini sewdin.....
duygusal olmasını...
-
HEY ÜSTTEKİ SENİ.....................GÖRDÜM BUGÜN.
eski avatarına dönmüş gördüm seni..
- Çağrışım
-
KARŞILIKSIZ AŞKLARA...
Özletiyor Seni Bu Yağmurlar Burada yağmur yağıyor Aralıksız yağıyor günlerdir Ama sen yine de şemsiyeni Almadan gel ilk otobüsle Buğulanan camlara usulca Yüzünü çiziyorum ki yüzün Bir yağmur damlası olup Düşüyor yapraklarına gülün Güller de bozamıyor bu uzun Karanlık sessizliğini kentin Anılarını yitiriyor sokaklar Bezirgânlaşıyor bulvar ışıkları Tarih de kekemeleşiyor bazen Ki o zaman aşktır tek bilici Aşksa yürümek gibi bir şey Duyabilmek kuşların gelişini Anısı bizsek eğer bu kentin Unuttuğu türküler bizsek Acıyı rehin bırakıp bir güle Anımsatmalıyız bunları bir bir Sonra yürümeliyiz seninle Sokaklara caddelere çıkmalıyız Belki bir aşktır bu kentin Belleğini geri getirecek olan Burada yağmur yağıyor ama sen Şemsiyeni almadan gel yine de Özletiyor bu çılgın sağanak seni Sırılsıklam özletiyor biliyor musun... Ahmet Telli
-
SEN BU FORUMUN......
kıskanılcak kadar sevileni...
-
üsttekinin en çok nesini sewdin.....
sevilmeyecek bir tarafını görmedim...en çok da vatanına dinine bağlı olmasını sevdim..
- Çağrışım
-
KARŞILIKSIZ AŞKLARA...
Ben seni bir okyanusun derinliginde buldum da sevdim Parlak bir inciydin benim için Paha biçilmez bir inci Ben seni soguk ve yagmurlu bir günde Seni düsünürken gülüsündeki sicakligin içime dolup da Beni sardigi bir anda sevdim Seni sadece selvi boyun,siyah saçlarin yada kara gözlerin Güzel bir yüzün var diye degil Fikirlerinle,konusmandaki güzelligin ve benim o kor halde yanan yüregimle sevdim Ben seni derinden ve hissederek sevdim Her kalp atisimda vücudumun dört bir kösesine yayildigini Beni sardigini her nefes alisimda cigerlerime isledigini bilerek sevdim Seni kis gecelerinin o soguk yataginda birlikte uyuyup beni isittigin Yaz sicaginda uyuyamayip sikintilarim oldugun Ve rüyalarimda bulustugumuz gecelerde sevdim Seni ellerinden tutup kanimin kaynadigi Kalbimin yerinden firlayacagini hissettigim anlarda O islak dudaklarinla beni sevdigini söyleyecegin anlari düsünerek sevdim Ben seni o sensiz anlardaki bos ve degersiz geçen dakikalarda Kayip zamanlarimizda,seni arayip bulamadigim Çaresizlik içinde oldugum,içki sofralarini dost bildigim anlarda sevdim Sen ne kadar uzak olsan da, Aramizdaki kilometreler nasil çoksa Bende seni o kadar yogun ve o denli çok sevdim Seni kalbimde yanan atesin ile Zihnimde olusan hayallerin o ay parçasi çehrenle Bana derinden bakan o gözlerindeki isiltiyi görecegim anlari beklerken Kalbimin yanip tutustugu anlarda Gelip o bu atesi alevlendirerek Bana sarilarak beni sevdigini söyleyecegin anlari düsünerek sevdim Korkuyorum! Hakkettigin mutlulugu sana verememekten korkuyorum. Seni beni sevdiginden fazla sevememekten korkuyorum. Senin sevgine layik olduktan sonra baskalari tarafindan o sevgiyi kaybetmekten korkuyorum. Seni kazandim derken kaybetmekten korkuyorum. Aramizdaki maneviyat haricindeki uçurumlardan korkuyorum. Senin kalbini daha fazla kirmaktan korkuyorum. O temiz ve masum göz yaslarini daha fazla akitmaktan korkuyorum. Evet korkuyorum; seni kaybetmekten, seni daha fazla üzmekten ... Sana kendimi ifade edememekten korkuyorum. Yada yanlis anlasilmaktan korkuyorum. Uçurumun kenarinda yalniz kalmaktan korkuyorum. Dostluguna doyamadan uluorta yalniz kalmaktan korkuyorum. Yüregimdeki o ince sizinin bir gün çogalmasindan ve beni sarmasindan korkuyorum. Sevgi denen güzelliginin bir gün beni terk etmesinden korkuyorum. Dostlugun ölüp yerine nefretin yesermesinden korkuyorum. Korkuyorum evet; seni kaybetmekten ve seni daha fazla üzmekten... Bir çiçek misali ne ellemeye nede koparmaya kiyamiyorum uzaktan seyrediyorum çünkü; Seni daha fazla incitmekten korkuyorum. Ömründe yasadigin mutlulugu huzuru sana yasatamamaktan korkuyorum. Sana kalbimden fazlasini verememekten korkuyorum. Sonunda sana gözyasindan baska bir sey birakamamaktan korkuyorum. Seni sevmekten degil; dostlugunu suiistimal etmekten, Seni kaybetmekten ve degerini bilememekten ve Yüce Rabbime hesap verememekten korkuyorum. Belki de çok fazla korkuyorum ... ÇÜNKÜ; BEN iLK DEFA SEViYORUM... Atilla İLHAN
- Çağrışım