Etkinlikler
0:00
-
05 Nisan 2011 17:00 07 Mayıs 2011 16:59
Tülin Onat “Tırtılın Sonu” Sergisi
Kare Sanat Galerisi, Tülin Onat’ın “Tırtılın Sonu” isimli sergisine 6 Nisan – 7 Mayıs 2011 tarihleri arasında ev sahipliği yapıyor.
Tarih : 6 Nisan – 7 Mayıs 2011
Yer : Kare Sanat Galerisi
Şehir : İstanbul Avrupa
Kare Sanat Galerisi, Tülin Onat’ın “Tırtılın Sonu” isimli sergisine 6 Nisan – 7 Mayıs 2011 tarihleri arasında ev sahipliği yapıyor.
Tülin Onat, sanatına özgü formları, mekan üzerindeki arama ve buluşları ile Türk resmine özgün bir soluk getirmiştir. Yapıtlarındaki soyut – somut çatışması içinde ortaya çıkan biçimler, Kosmos’un minimalize edilmiş halidir. Onat, resimlerinde hakikate ne kadar yakınlık duysa da, uzaya fırlatılmış gibi görünen biçimlerin devinimi, yaratılan kozmik alanın sonucudur. Merkezde çözümlenen bu soyut - somut birlikteliği içerikten ziyade “biçim” olarak çıkar karşımıza. Resimlerin matematiksel gizemi, gelişmiş tekniğin ve biçim arayışının içinde çoğaltır kendini. Espas, renk ve ışık birlikteliği ile aydınlatır yüzeyi.
Yaşama bakışın akıl, bilgi ve zevkle yoğurulduğu bu resimlerde de, her sergisinde olduğu gibi yeni sözler söylemektedir sanatçı. Bir süredir üzerinde durduğu yuvarlak geometrisi, uzaydaki biçimlerin sonsuz hareketlerini ritmik bir yapı ile sınırlamaktadır. Başı sonu olmayan çember, bir kısır döngüdür. Ne bir yerden başlar, ne de öbür tarafta biter, durmadan kendini yineler. “Yaşam gibi”.. İçindeki ve dışındaki karmaşa, büyük düzlüklerle tuval yüzeyinde sonlanır.
Tırtılın sonu kelebektir.
Ve bir kısır döngüdür.
Çiçekten çiçeğe konuş,
Bir günlük özgürlükle son bulur.
Mekan: Kare Sanat Galerisi
Adres: Abdi İpekçi Cad. Ada Apt. No:22/9 K:3 Nişantaşı, İstanbul
Telefon: 212 230 58 91
17:00
-
07 Mayıs 2011 17:00
Tiyatro Artı’nın yeni oyunu Katletme Üzerine Bir Oyun Denemesi Mayıs’ta Mekan Artı’da
İzleyen olmak hiç bu kadar rahatsız etmemişti… Sadece izlemeye hazır olun... Katil miyiz?
Kanunlar… Kurallar… Kişisel haklar… Özgürlükler… Adalet kavramı… Eşitlik… Yaşama hakkı... Vatandaşlık hakları… Düşünce özgürlüğü… Demokrasi… Medeniyet… Barış…
Yarattığımız bütün bu kavramların yaşamımıza etkisi nedir? Bizi daha medeni, yaşamı daha huzurlu ve sakin kılarken insan içinde dizginlenen dürtüler nelerdir? Tüm bu kavramların zaman zaman sadece kelimelerden ibaret olduğu düzen içinde adalete aykırı davranan suçlu, kişisel hakları görmezden gelenler gerici, özgürlük karşıtı olmak kabul edilemez olarak adlandırılırken, kimilerinin bastıramadığı güdüleri sadece televizyon haberlerinde mi ortaya çıkıyor? Beyaz ekranda işkence eden asker aslında bize ne kadar uzak… yoksa değil mi? Acı vermek, can yakmak, canının yanması, yaralama, işkence etme, işkence görme, yok etme, öldürme, öldürülme, katil olma, maktul olma… Medeni bir insanın yapmayacağı, yapmaması gereken, uzak durulması uzun yıllar boyunca öğrenilmiş, öğretilmiş davranışlar… Ama gerçekten uzak mıyız? Aynadaki yüzün katil olma potansiyeli nedir? Birini öldürmek ne kadar mümkün? Yok etmek ne kadar zor? Peki insan neden yok eder?
Tiyatro Artı’nın yeni oyunu Katletme Üzerine Bir Oyun Denemesi toplu katliamlardan yola çıkarak bireyin içindeki öldürme güdüsünü güç dengeleri üstünden irdeliyor. Oyunun yönetmeni Ufuk Tan Altunkaya “Toplu katliamlardan yola çıkarak oluşturduğumuz bu projenin dramaturji aşamasında yok etme ve güç arasındaki dikkat çekici bağlantı çıkış noktamız oldu. Amacımız yeni teknikler deneyerek bunu daha etkileyici hale getirmekti.” sözleriyle düşüncelerini belirtirken; oyunun bilimsel makalelerden yola çıkılarak oluşturulan metininde bireyin yok etme, öldürme, yok edilme biçimleri sahnede çeşitli denemelerle sunuluyor. Oyunda denenen sahneleme teknikleriyle insanlığın “katletme” eylemine karşı takındığı tavırların her birine seyirci de katılıyor. Bu oyunda izleyen olmak cesaret istiyor.
KATLETME ÜZERİNE BİR OYUN DENEMESİ
Kurgu: Tiyatro Artı
Konsept-Metin-Yönetim: Ufuk Tan Altunkaya
Dramaturg: Ayşe Betül Altındal
Proje Sorumlusu: Tuğçe Kanbur
Oyuncular: Berrin Karabaş, Cansu Dağ, Efe Can Erdal, Filiz Polat, Murat Baykan, Özgür Özgencer, Tutku Erten, Utku Kara
Tarih: 8-21-28 Mayıs 2011
Seans1: 19.00
Seans2: 21.00
Ücretler
8 Mayıs 2011 Festival Gösterimi
Tam 15 tl. ind. 10 tl
21-28 Mayıs
Tam 25 tl. ind. 15 tl.
Yer: Mekan Artı
Üftade sok. 31/A Harbiye-İstanbul
Seyirci sayısı 20 kişiyle sınırlı olduğu için rezervasyon yaptırmanız gerekmektedir.
Ayrıntılı bilgi ve rezervasyon için
0212 224 57 56
www.mekanarti.com
Yakın Etkinlikler
-
30 Ağustos Zafer Bayramı
30 Ağustos Zafer Bayramı
- 0 yorum
-
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı
- 0 yorum
-
10 Kasım Atatürk'ü anma günü ve Atatürk haftası
10 Kasım Atatürk'ü anma günü ve Atatürk haftası
- 0 yorum
-
24 Kasım Öğretmenler Günü
24 Kasım Öğretmenler Günü....
Bütün öğretmenlerimize yaşamları boyunca mutluluklar diliyoruz...
- 0 yorum
-
25 Aralık Christmas Day - Dini Gün (Noel)
Christmas Day - Noel Dini Gün
Noel Baba Vikipedi, özgür ansiklopedi
Noel BabaNoel Baba (aslen Santa Claus,Saint Nicholas, Saint Nick, Father Christmas, Kris Kringle, Santy veya Santa) Noel gecesi (24 Aralık'ı 25 Aralık'a bağlayan gece) çocuklara hediye dağıtan yerel bir kahramandır. Türkiye'de ise Noel Baba yılbaşı gecesi hediye dağıtan kişiye dönüşmüştür. Kökeni Saint Nicholas`a dayanır, fakat kültüre göre farklılık gösterir. Noel Baba dünya çapında daha çok sevilmiş ve Santa Claus isminin yerini almıştır. Örnek olarak "Santa" yerine İtalya`da "Babbo Natale", Brezilya`da "Papai Noel", Çek Cumhuriyeti`nde "Deda Mráz", Portekiz`de "Pai Natal", Romanya`da "Moş Crăciun", Almanya`da "Weihnachtsmann", İrlanda`da "Daidí na Nollag", Fransa`da "Le Père Noël", İspanya ve Meksika`da "Papa Noel", Türkiye`de "Noel Baba" olmak üzere farklı isimler kullanılır.
Hikaye Türkiye doğumlu tarihsel bir figür olan psikopos Saint Nicholas`ın (Nikola) fakirlere hediye dağıtmasına dayanır. Bilinen en meşhur yardımı da, üç kızı olan bir babayla arasında geçenlerdir. Bu olayın 320'li yıllarda gerçekleştiğine inanılır. Fakir bir baba kızlarına çeyiz parası karşılayacak durumu yoktur, bu yüzden hiçbir erkek onlarla evlenmek istemez. Böyle bir durumda da kötü yola düşmek zorunda kalabilirler. Oldukça eğitimli ve zengin bir aileden gelen Nikola da üç kızı için üç külçe altını geceleyin gizlice fakir adamın penceresinden içeri atar. Hikayenin bu noktada birçok versiyonları mevcuttur.Bu üç külçe altının 3 gün arayla ya da 3 yıl ard arda atılması ile ilgili; ancak sonu aynıdır. Fakir adam çıkıp kendisini görünce şaşırır ve o'na teşekkür eder; bir rahip olan Nikola da "Bana değil, Tanrı'ya teşekkür et." der. Bu olayın ortaya çıkmasından sonra, o yörede birçok gizlice yapılan yardımların aslında Nikola tarafından yapıldığı anlaşılır. Nikola'nın ölümünden sonra da yöre halkı birbirlerine gizlice hediye vermeye başlarlar ve bir gelenek oluşur.
320 yılından önce Jermen kültüründen mevcut olan senelik hediye verilmesi ise, Odin'e dayanır. Odin'in uçan atı Sleipnir için çocuklar patiklerinin içine havuç ve şeker koyup duvara (ya da kapıya) asarlar. Odin de bu iyiliği karşılığında çocuklara hediyeler, tatlılar, ve şekerlemeler verir.
Bu olay mitolojik bir karakter olan Sinterklaas'a esin kaynağı olmuştur. Hollanda, Belçika ve Almanya'da (ölüm tarihi 6 Aralık bir gece önce 5 Aralık'ta kutlanmaktadır) Sinterklaas adına büyük kutlamalar düzenlenir. Aslında Flemenkçe "Sinterklaas" kelimesinin New Amsterdamlılar(sonradan New York) tarafından yanlış telaffuz edilmesiyle Santa Claus şekline dönüşmüştür.
Noel Baba, batılı ülkelerde, Japonya'da ve Asya'nın doğusunda bir Noel geleneği olarak varlığını sürdürmektedir.
İnanışa göre, Noel Baba kır saçlı, uzun kır sakallı, sevimli, koca göbekli, tonton birisidir. Beyaz tüyleri olan kırmızı bir cüppe giymekte aynı görüntüde bir de kukuleta takmaktadır. Noel gününe geçilen gecede uçan geyiklerin çektiği kızağı ile evden eve hediyeler dağıtır; evlere bacadan girip, şömineden ulaşır. Yılın geri kalan zamanlarını ise eşi ve elfleri ile birlikte bir sonraki Noel için oyuncaklar hazırlayarak geçirir. Evinin yeri ülkelerin geleneklerine göre değişiklik göstermektedir. Kuzey Kutbu, Finlandiya'daki Korvatunturi, İsveç'teki Dalecarlia veya Grönland bunlardan bazılarıdır.
Noel Baba, sevimli görünüşü ve hediye dağıtmasından dolayı çocukların çok sevdiği bir karakterdir. Büyükler arasında da Noel yaklaşınca, Noel Baba'ya olan saygı ve sevgi ifadesi olarak, kukuletasını takanlara sıkça rastlanır.
1875 te Kanada'daki bir gazetede Noel BabaBir iddiaya göre günümüzdeki Noel Baba imajının (kır sakallı, koca göbekli, kırmızı cübbeli, kukuletalı) kaynağı, 1931'de Haddon Sundblom adlı çizerin Coca Cola reklamları için yaptığı çizimlerdir. Ne var ki Coca Cola reklamlarından çok önce, 19. yüzyılın başında Noel Baba'nın çeşitli çocuk kitaplarında ve karikatürlerde günümüzdeki Noel Baba imajına benzer şekilde resmedildiği görülmüştür. 1862 Noel'inde Noel'in henüz ABD'de tatil dönemi olmadığı ve Noel Baba figürünün kullanılmadığı dönemde Thomas Nast adlı Amerikalı karikatürist Harper's Weekly adlı derginin kapağında Noel Baba figürünü kullanmış ve kimilerince Noel Baba'nın mucidi kabul edilmiştir.
- 0 yorum