Bütün Eylemler

Fenerbahçe Medicana'lı Voleybolcular Benfica maçında

NASA iklim değişikliği araştırmalarından vazgeçiyor NASA, Trump yönetiminin talebi üzerine önceliklerini iklim araştırmalarından uzaklaştırmak zorunda kalabilir. Bu, son on yılda iklim ve ekolojik izleme için hayati önem taşıdığı kanıtlanan iki önemli uydu görevinin devre dışı bırakılmasını da içeriyor. İklim araştırmaları nasıl etkileniyor? NASA, evreni keşfetmesiyle bilinse de, iklim verilerini toplayarak iklim biliminde de önemli bir rol oynuyor. Şimdi Trump yönetimi, küresel iklim izlemede kritik öneme sahip iki uydu görevinin imha edilmesini talep ediyor. Associated Press, bu görevlerin toplu olarak Yörüngedeki Karbon Gözlemevleri (OCO) olarak bilindiğini ve "karbondioksitin nerede salındığını ve emildiğini ve mahsullerin ne kadar iyi büyüdüğünü tam olarak gösterebildiklerini" söyledi. NASA'nın 2023 tarihli bir incelemesine göre, 10 yıldan uzun süredir faaliyet gösteren bu gözlemevleri "olağanüstü yüksek kalitede" veriler üretiyor. CNN, "Serbest uçuşlu bir uydu olan OCO-2 ve Uluslararası Uzay İstasyonu'na yerleştirilen OCO-3, birlikte Dünya atmosferinin bileşimini ölçerek özellikle iklim kirliliğini tespit ediyor," dedi. Bu cihazlar aynı zamanda "çiftçiler ve orman kaybını inceleyen araştırmacılar için de kritik öneme sahip." Uyduların hizmet dışı bırakılması kolay bir iş değil. CNN, OCO-3'ün "kapatılıp ISS'ye bağlı kalabileceğini ve belki de gelecekte tekrar çalıştırılabileceğini" söyledi. Ancak OCO-2 için süreç "çok daha karmaşık ve zorlu" çünkü "çok daha alçak bir yörüngeye taşınması ve Dünya atmosferinde yanıp kül olana kadar yıllarca orada uzay çöpü olarak kalması" gerekecek. Kurtarılabilir mi? Trump yönetimi, iklim değişikliği verilerini arka plana atmaya, hatta belki de tamamen rafa kaldırmaya karar verdi. "Geçtiğimiz yönetimin NASA'da sahip olduğu tüm iklim bilimi ve diğer tüm öncelikleri bir kenara bırakacağız ve yaptığımız tüm bilim, NASA'nın misyonu olan keşif çalışmalarına yönlendirilecek," dedi NASA'nın vekaleten yöneticisi ve Ulaştırma Bakanı Sean Duffy, Fox Business'a. "NASA'yı işte bu yüzden varız - keşif yapmak için, tüm bu yer bilimlerini yapmak için değil." Başkanın 2026 bütçe talebinde OCO için para bulunmuyor. Michigan Üniversitesi'nde iklim bilimci olan Jonathan Overpeck, AP'ye verdiği demeçte, misyonların hizmet dışı bırakılması kararının "son derece dar görüşlü" olduğunu söyledi. İklim verilerine erişim eksikliği, ileride geri döndürülmesi zor olabilecek öngörülemeyen sonuçlara yol açabilir. Los Angeles Times'tan Michael Hiltzik, OCO'nun yok edilmesinin "iklim araştırmalarını on yıllarca sekteye uğratacağını" söyledi. "Trump'ın Beyaz Saray'ı tarafından iklim araştırma bütçelerinin sıfırlanması, ki bu OCO programının iptalinin de bir parçası, uzay kaynaklı iklim araştırmalarının değerinin hızla arttığı bir dönemde gerçekleşiyor." Ancak araştırmaya dair tüm umutlar henüz tükenmiş değil. CNN, Kongre'nin potansiyel olarak imdada yetişip "Trump'ın teklifini reddedip NASA'ya ABD iklim ve yer bilimi statükosunu koruması için ihtiyaç duyduğu bütçeyi sunabileceğini" söyledi. Ancak Trump'ın da tasarıyı imzalaması gerekecek. OCO, 30 Eylül'e kadar Kongre'den fon aldı. NPR'ye göre NASA ayrıca, "Uluslararası Uzay İstasyonu'na bağlı cihazın ve atmosferdeki ozon seviyesini ölçen başka bir cihazın bakım maliyetini üstlenmeye istekli özel şirketler ve üniversitelerden gelen teklifleri değerlendireceğini" belirtti. Kaynak: NASA

Seyahate Giderken Mutlaka Yanıma Aldığım 9 Seyahat Aleti Seyahat etmek, en hafif tabirle stresli olabilir. Yıllar içinde birçok farklı seyahate çıktım ve seyahat etmeyi çok sevsem de, beraberinde getirdiği kaygılar da beni rahatsız etti. Bavulumu kaybeder miyim? Telefonum ihtiyacım olduğunda şarjı bitecek mi? Uzun mesafeli uçuşumda sıkılır mıyım? Neyse ki çözümü buldum: Seyahat etmeyi çok daha kolay hale getiren, özenle seçilmiş bir dizi seyahat aleti. Artık sadece uzun mesafeli uçuşları veya kısa yolculukları atlatmakla kalmıyor, aynı zamanda keyif de alıyorum. Dünyanın neresine giderseniz gidin, bu seyahat gereçlerinin hayatınızı kolaylaştıracağını göreceksiniz. İşte, seyahat etmeden asla çıkmayacağım 9 seyahat aleti. Taşınabilir Şarj Cihazı Akıllı telefonlar ve e-kitap okuyucular gibi cihazları şarjlı tutmak, özellikle de prizlerin aynı olmadığı farklı bir ülkedeyseniz, zor olabilir. İşte bu yüzden taşınabilir bir şarj cihazı olmazsa olmaz. Nimble Champ gibi ince ve hafif bir şarj cihazı seçmenizi öneririm. Anker Power Bank gibi aynı anda birden fazla cihazı şarj edebilen bir tane alın. Ayrıca, tüm yolculuk boyunca dayanması için her zaman mükemmel bir bataryaya sahip olduğundan emin olurum. Yanınızda götürdüğünüz cihazlar ne aradığınızı belirleyecektir, ancak bu alanlara öncelik verdiğiniz sürece, daha sonra kendinize teşekkür edeceksiniz. Akıllı Takip Etiketleri Akıllı takip etiketleriyle cüzdanımı, pasaportumu ve anahtarlarımı telefonuma bağlayarak radarımda tutabiliyorum. Yeni bir yere giderken takip etiketlerini bagajıma koyuyorum. Tek başıma olduğumda ise her zaman cebimde, anahtarlığımda hatta ayakkabımda bir tane bulunduruyorum, böylece konumumu ailem ve arkadaşlarımla paylaşabiliyorum. Örneğin Apple AirTag'i ele alalım. Bu etiketleri çantalarınıza veya anahtarlarınıza kolayca yerleştirebilir ve Find My uygulaması aracılığıyla haritada takip edebilirsiniz. Çoklu paket tercih ederek tüm ihtiyaçlarınızı karşıladığınızdan emin olabilirsiniz. Tile'dan Apple'a ve Samsung'a kadar, seyahatinizi stresten uzak tutmanıza yardımcı olacak birçok farklı seçenek mevcut. Kablosuz Kulaklıklar Seyahat etmek, özellikle de uçak yolculukları, aşırı uyarıcı bir deneyim olabilir. Bazen bağlantıyı kesmek iyidir. Mükemmel bir kulaklık setiyle, dış etkenlerden rahatsız olmadan, yolculuğuma kendi müziğimi katabileceğimi fark ettim. Aradığım en iyi özellikler neler? Uzun pil ömrü, aktif gürültü engelleme ve konfor. Seyahat Adaptörleri Taşınabilir bir şarj cihazı mükemmel bir seçim olsa da, doğru seyahat adaptörünü de yanıma almam çok önemli. Genellikle, 150 farklı ülkeyi kapsayan Epicka Evrensel Seyahat Adaptörü gibi dünya çapında kullanılabilen evrensel bir adaptör tercih ediyorum. Özellikle telefonunuzu şarj etmek için dahili USB şarj özelliği olan bir adaptör seçin. Kablolarla seyahat etmek, her bir şarj cihazını kullanmaktan çok daha kolaydır. Unutmayın, cihazınıza uygun doğru USB adaptörüne sahip olduğunuzdan emin olmak isteyeceksiniz; Bazıları USB-A, bazıları USB-C destekler. Bir E-Okuyucu Tatile birden fazla kitap götürme fikri, kelimenin tam anlamıyla, ciddi bir karar. Neyse ki, e-okuyucular yerden tasarruf sağlıyor (ve ilerledikçe yeni kitaplar almaya devam edebilirsiniz!). Benim için her şey Kindle Paperwhite. Neden mi? Standart bir Kindle'dan daha iyi depolama alanına ve daha uzun pil ömrüne sahip, ayrıca suya dayanıklı. Yine de Basic de harika bir seçim ve biraz daha taşınabilir ve hafif. Bir Akıllı Saat Benim için akıllı saat harika bir seyahat arkadaşı haline geldi. Temassız ödemeden bağlantıda kalmaya kadar birçok faydalı özellik sunuyorlar. Kaybolma endişesi yaşamamanız için dahili GPS'li bir saat tercih ederim. Sağlık takibi avantajları için Garmin, Apple veya Samsung Galaxy'yi düşünün. Dijital Bagaj Tartısı Havaalanına (yanlışlıkla) fazla bagajla birden fazla kez geldim. Bu günlerde dijital bagaj tartısı olmadan seyahat etmiyorum; ucuz, küçük ve taşıması kolay. Bavulunuza bağlayıp kaldırarak bagajınızın ağırlığını gerçek zamanlı olarak ölçebilirsiniz. Beyaz Gürültü Uygulaması Beyaz gürültü, dışarıdan gelen sesleri engellerken rahatlamanıza yardımcı olur. İster kitap okuyor olun ister uyuyor olun, tüm frekansları kapsayan ve odaklanmanızı sağlayan sürekli bir sestir. Herkese göre değil. Bu nedenle bu uygulamalar, çağlayan bir şelale veya Japon bahçesinin zen sesleri gibi doğal ses seçenekleri de sunuyor. Çok çeşitli seçenekler mevcut, bu yüzden araştırmanızı öneririm. Bunların çoğunlukla ücretsiz olduğunu gördüm (ihtiyacınız olursa uygulama içi satın alımlar da mevcut). Su Geçirmez Hoparlör Sahilde veya havuz başında müzik dinlemek için tüm ses sistemini yanınızda taşımanıza gerek yok. Seyahat için, Ultimate Ears Wonderboom 4'ten (benim kişisel favorim) JBL'nin etkileyici ses aralığına kadar birçok hoparlör su geçirmez ve taşıması kolay. Sağlam ve dayanıklıdırlar ve dünya turuna rahatlıkla dayanabilirler. Seyahat edecek kadar yeriniz yoksa boyutlarını, bir süreliğine uzakta olacaksanız pil ömrünü göz önünde bulundurun. Kaynak: MCUS

Trump, canlı yayında iki ülkenin ismini karıştırdıktan sonra bilişsel test alması yönünde baskılar artıyor 79 yaşındaki başkanın, bu ayın başlarında Ermenistan'ı başka bir ülkeyle karıştırması ve Azerbaycan'ı yanlış telaffuz etmesi ve ülkeler arasında on yıllardır süren şiddetli çatışmayı engellemedeki anlaşma yapma becerisiyle övünmesinin ardından, Çarşamba günü sosyal medyada bilişsel teste girmesi için tanıdık çağrılar ortaya çıktı. Donald Trump, Fox News yorumcusu Mark Levin'in radyo programında yanlışlıkla "Biliyorsunuz, çok şaşırtıcı, çok şaşırtıcı şeyler. 'Aberbaijan'ı gördünüz," dedi. "Bu, Arnavutluk'ta 34-35 yıldır devam eden büyük bir olaydı. Düşünsenize, yıllardır devam ediyor." Trump, ülkeleri barışa doğru götüren Azerbaycan-Ermenistan barış bildirgesini Beyaz Saray'da düzenlemiş olsa da, bu 37 yıllık çatışmayı tamamen sona erdirmedi. Bu, başkanın coğrafi konumları ve tanıdığı kişilerin isimlerini alenen karıştırdığı giderek artan vakaların sonuncusu olarak karşımıza çıkıyor. Trump, radyo programında kendisini övdü ve yeniden seçildiğinden beri altı savaşı bitirdiği yönündeki asılsız iddiasını tekrarladı. Sunucu Levin'e, 7 Ağustos'taki görüşmelerinde Ermeni ve Azerbaycan liderlerinin "kendilerini iyi hissetmediklerini", ancak görüşmenin sonunda "birbirlerine sarılıp birbirlerini tebrik ettiklerini" söyledi. "Bunu hallettim. Ve insanların 'bunu halledemezsin' dediği bir şeydi," diye övündü. "Aslında izlemek güzeldi." Trump, radyo röportajında ayrıca Haziran ayında İran'ın nükleer zenginleştirme tesislerini bombalama emri verdiği için bir "savaş kahramanı" olduğunu iddia etti; bu hareket, koalisyonundaki birçok kişi tarafından eleştirildi. Trump, Vietnam'a askerlik için askere alınma bahanesiyle askerlikten kaçtı. Eski Trump avukatı Michael Cohen, 2019'da Temsilciler Meclisi Gözetim Komitesi önünde verdiği ifadede bu iddianın uydurma olduğunu söyledi. Trump ayrıca eğitim nedeniyle dört askerlik ertelemesi daha aldı. Cohen, Trump'ın 2016 seçimleri öncesinde kendisine "Aptal olduğumu mu düşünüyorsunuz? Vietnam'a gitmeyecektim," dediğini söyledi. Sosyal medya kullanıcıları, başkanın akıl sağlığının bozulmasına dair eleştirilerini hızla dile getirdi. X'teki bir kullanıcı, "Neredeyse 'Aberbaijan'ı vuracaktı. Bu onun için iyi bir gün," diye yazdı. Bir diğeri, "Bilişsel test zamanı mı?" diye sordu. Üçüncü bir X kullanıcısı ise alaycı bir şekilde, "Ona biraz anlayış gösterin, o kadar çok savaşı durdurdu ki hepsini hatırlamak zorlaşıyor," dedi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, bu ayın başlarında Beyaz Saray'da Trump ile bir araya gelerek bir barış anlaşmasına bağlılıklarını belirten ortak bir bildiri imzaladılar. Anlaşma, iki ülke arasında "Trump Uluslararası Barış ve Refah Rotası" (TRIPP) adı verilen bir ulaşım koridoru oluşturdu. Anlaşmaya göre, ABD'ye Azerbaycan'ı İran ve Türkiye sınırındaki Nahçıvan bölgesine bağlayacak koridorun geliştirme hakları verildi. Yaklaşık kırk yıldır süren savaşlar, esas olarak Azerbaycan sınırları içinde daha önce Ermenilerin yaşadığı tartışmalı Dağlık Karabağ toprakları üzerinde yaşandı. Kaynak: Irish Star

Japonya'da Tokyo, Kyoto veya Osaka Dışında Nereye Gidilir? Çoğu gezgin Japonya'yı hayal ettiğinde, seyahat planına üç şehir hakimdir: Tokyo'nun neon ışıkları, Kyoto'nun sakin tapınakları ve Osaka'nın sokak lezzetleriyle dolu havası. Ancak alışılmışın dışına çıktığınızda, sessiz balıkçı köyleri, antik dağ kasabaları ve kitle turizminden etkilenmemiş gibi görünen volkanik adalarla dolu bir ülke bulacaksınız. Bu az bilinen yerler, yavaşlama, yerel geleneklerle bağ kurma ve Japonya'yı böylesine zengin bir dokuya sahip bir ülke yapan derinliği ve çeşitliliği deneyimleme fırsatı sunuyor. İster kırsal cazibeyi, ister tarihi samuray bölgelerini, ister doğaüstü bir doğayı, isterse fotoğraflarınızda daha az selfie çubuğunu özleyin, bu yerler Japonya'da sevdiğiniz her şeyi kalabalık olmadan sunuyor. Çoğu zaman, geleneklerin sulandırılmadığı ve günlük yaşamın ritminin hala otantik bir şekilde aktığı canlı müzeler gibi hissettiriyorlar. Bonusu ne mi? Muhtemelen daha ucuz konaklamalar, daha kişisel etkileşimler ve bir kutucuğu işaretlemeye çalışmadığınızda ortaya çıkan türden bir sihir bulacaksınız. Alplerdeki kaçamaklardan sahil kenarındaki inziva yerlerine kadar, Tokyo, Kyoto veya Osaka dışında Japonya'da ziyaret edilebilecek en iyi yerler burada; her biri, Japonya'nın ruhunun en ünlü şehirlerinin çok ötesinde de geliştiğini kanıtlıyor. Kanazawa "Küçük Kyoto" olarak bilinen Kanazawa, tarihi samuray ve geyşa mahalleleriyle ziyaretçileri büyülüyor. Geleneksel el sanatlarının hayat bulduğu ahşap evlerle çevrili Arnavut kaldırımlı sokaklarda dolaşın. Japonya'nın en iyi üç bahçesinden biri olan Kenrokuen'i ziyaret ettiğinizde, göletler, köprüler ve mevsimlik bitkilerle dolu nefes kesici bir manzarayla karşılaşacaksınız. Ünlü benzerinin bunaltıcı kalabalığı olmadan, Kanazawa dingin ve sürükleyici bir deneyim sunuyor. Şehrin kültürel mirasını korumaya olan bağlılığı her köşesinde kendini gösteriyor ve bu da onu özgünlük ve huzur arayanlar için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yer haline getiriyor. Takayama Japon Alpleri'nde yer alan Takayama, Edo döneminin cazibesi ve kültürel canlılığıyla dolu bir cennettir. Güzelce korunmuş sokakları, ziyaretçileri zamanda yolculuklara çıkararak Japonya'nın köklü geçmişine dair ipuçları sunar. Bölgenin bira üretim mükemmelliğini sergileyen yerel sake bira fabrikalarını keşfedin. Japonya'nın en etkileyici festivallerinden biri olarak bilinen Takayama Festivali, özenle hazırlanmış şamandıraları ve canlı atmosferiyle ziyaretçileri cezbeder. Tarihi cazibenin ortasında, çevredeki dağlar büyüleyici bir fon oluşturarak doğa ve tarihin uyumlu bir karışımını yaratır. Takayama'nın zamansız cazibesi, unutulmaz bir yolculuk vaat ediyor. Naoshima Seto İç Denizi'nde küçük bir ada olan Naoshima, sanatı sürükleyici bir deneyime dönüştürüyor. Tasarım meraklıları, ünlü Tadao Ando tarafından tasarlanan adanın çağdaş müzelerinde büyülenecek. Açık hava enstalasyonları, plajları ve tarlaları algıyı zorlayan ve yaratıcılığa ilham veren gerçeküstü sergilere dönüştürüyor. Adanın doğal güzelliği ve sanatsal yenilikçiliğinin eşsiz birleşimi, onu sanatseverler için rüya gibi bir yer haline getiriyor. Naoshima'ya yapacağınız bir ziyaret, sadece bir sanat yolculuğu değil, aynı zamanda huzurlu deniz manzaraları eşliğinde hayal gücünüzü ve yaratıcılığınızı keşfetmeniz anlamına gelir. Hakone Tokyo'ya sadece bir saat uzaklıktaki Hakone, kaplıcaları ve Fuji Dağı'nın panoramik manzarasıyla huzurlu bir kaçamak sunar. Ziyaretçiler, geleneksel ryokan hanlarında dinlenerek onsen banyolarının rahatlatıcı atmosferini deneyimleyebilirler. Zengin koleksiyonlara sahip müzeleriyle güçlü modern sanat ortamı, beklenmedik bir keyif sunar. Hakone'nin doğal güzelliği, kültürel zenginlikle birleşerek dinlenme ve keşif için bir cennet yaratır. İster mineral açısından zengin sularda ıslanın, ister doğal patikalarda yürüyüş yapın, Hakone size yenilenme ve ilham vaat eder. Tokyo'ya yakınlığı, onu hem ulaşılabilir hem de pastoral bir sığınak haline getirir. Kagoshima Genellikle "Japonya'nın Napoli'si" olarak anılan Kagoshima, canlı güney havasıyla büyülüyor. Aktif Sakurajima yanardağı etkileyici bir fon oluştururken, siyah kumlu plajlar dinlenmeye davet ediyor. Şehrin tropikal iklimi, Japonya'nın ılıman iklimine ferahlatıcı bir alternatif sunarak cazibesini artırıyor. Bölgenin zengin tarım mirasını yansıtan lezzetler bolca mevcut. Kagoshima'nın doğa harikaları ve kültürel canlılığın birleşimi, onu eşsiz bir destinasyon haline getiriyor. Ziyaretçiler, volkanik manzaraların muhteşem manzarasının keyfini çıkarırken tarihi yerleri keşfedebilir ve yerel lezzetlerin tadını çıkarabilirler. Duyular için bir ziyafet. Matsue Dingin güzelliklere sahip bir kale kasabası olan Matsue, samuray tarihini göl kenarının huzuruyla harmanlıyor. Simgesel Matsue Kalesi, Japonya'nın feodal geçmişinin bir kanıtı olarak yükseliyor ve çevredeki manzaranın panoramik manzaralarını sunuyor. Yakınlardaki Shinji Gölü, keyifli tekne gezileri için mükemmel, sakin bir ortam sunuyor. Matsue aynı zamanda Japonya'nın en eski ve en saygı duyulan tapınaklarından biri olan Izumo Taisha'ya açılan bir kapı görevi görür. Kasabanın tarihi derinliği ve doğal cazibesi, geçmiş ve bugünün uyum içinde bir arada var olduğu, derin düşüncelere dalabileceğiniz bir kaçış noktası sunar. Matsue, ziyaretçilerini zengin kültürel dokusunu keşfetmeye davet eder. Nikko Nikko'da, gösterişli tapınakların ihtişamı doğanın ihtişamıyla buluşuyor. Bu UNESCO Dünya Mirası alanı, karmaşık oymalarla süslenmiş gösterişli tapınaklara ev sahipliği yapıyor. Yükselen sedir ağaçları ve çağlayan şelalelerin fon oluşturduğu Nikko'nun güzelliği hem yüce hem de manevidir. Ünlü Kegon Şelalesi de dahil olmak üzere bölgenin doğal harikaları, nefes kesici manzaralar ve huzurlu sığınaklar sunar. Nikko'nun zengin tarihi ve muhteşem manzaraları, şehir hayatından büyüleyici bir kaçış sunar. Ziyaretçiler, mimari ve doğanın uyumunda teselli bulur ve bu da Nikko'yu arayan herkes için büyüleyici bir yer haline getirir. Tottori Tottori, Japon Denizi kıyısındaki bir çöl vahasını anımsatan uçsuz bucaksız kum tepeleriyle şaşırtıyor. Maceraperestler kum tepelerinde deve sırtında gezebilir veya uçsuz bucaksız manzaranın tadını çıkarabilirler. Mizuki Shigeru Yolu, ünlü Japon canavarlarının yaratıcısını eğlenceli heykellerle anarak, bölgeye ilginç bir dokunuş katıyor. Tottori'nin eşsiz manzarası, Japonya'nın yemyeşil bitki örtüsüyle keskin bir tezat oluşturarak ziyaretçiler için unutulmaz bir deneyim yaratıyor. Bölgenin sıra dışı cazibesi ve kumlu alanları, keşif ve keşiflere davet ediyor ve Japonya'nın engin topraklarında benzersiz bir yolculuk vadediyor. Kumamoto Japonya'nın en ikonik kalelerinden biri olan Kumamoto Kalesi'ne ev sahipliği yapan şehir, dayanıklılığın ve tarihin bir sembolü olarak yükseliyor. Kalenin etkileyici mimarisi, ilkbaharda kiraz çiçekleriyle dolup taşan çevredeki bahçelerle tamamlanıyor. Şehrin ötesinde, dünyanın en büyük aktif yanardağlarından biri olan Aso Dağı, macera ve büyüleyici manzaralar sunuyor. Kumamoto'nun zengin tarihi ve nefes kesici doğal manzaraları, keşif için dinamik bir ortam yaratır. Hareketli şehir sokaklarından sakin dağ patikalarına kadar Kumamoto, her gezgin için çeşitli deneyimler sunar. Aomori Japonya'nın kuzey kesimlerinde yer alan Aomori, elma bahçeleri ve canlı Nebuta Festivali ile büyülüyor. Festivalin ışıklandırılmış şamandıraları, sanatçılığı ve ihtişamıyla izleyicileri büyülüyor. Sonbaharda, Aomori'nin manzaraları, Oirase Geçidi'nin bir renk cümbüşüne dönüşmesiyle bambaşka bir hal alıyor. Bölgenin doğal güzelliği ve kültürel canlılığı, duyusal bir şölen sunuyor. Çıtır elmaları tatmaktan festival şamandıralarının muhteşem manzarasına tanık olmaya kadar Aomori, zengin bir deneyim yelpazesi sunuyor. Gelenek ve doğanın birleştiği, Japonya'nın kuzey cazibesine canlandırıcı bir sığınak sunan bir destinasyon. Kaynak: Family Location US

Amerikalılar Bu Ay 1.390 Dolarlık Teşvik Çeki Alıyor mu? İşte Gerçek Başkan Trump'ın OBBBA Yasası Kapsamında 1.390 Dolarlık Teşvik Çeklerini Kimler Alıyor? Başkan Donald Trump'ın Tek Büyük Güzel Yasa Tasarısı Yasası'nı imzalamasının ardından çeşitli vergi indirimleri ve tarifeler yürürlüğe girdi. Ancak, vatandaşlar 2026'dan itibaren tüm vergi avantajlarından yararlanabilecek ve Kongre'ye yaptırım için yeni bir yasa tasarısı sunulmadı. Bununla birlikte, IRS'nin Amerikan vatandaşları için 1.390 dolarlık teşvik çekini onayladığı yönünde söylentiler var. Bu iddianın ardındaki gerçeği öğrenelim. Teşvik Çeki Nedir? Teşvik paketi, ekonomik kriz döneminde harcama gücünü artırmak ve daralan piyasada pozitif gelir elde etmek için vergi mükelleflerine çek veya hesaplarına gönderilen, ABD hükümeti tarafından yönlendirilen bir ödemedir. Haberlere göre, bu paket iki kez onaylandı; ilki, Obama yönetimi altındaki Büyük Durgunlukla mücadele etmek için 2008 yılında onaylandı. O dönemde hükümet, çekleri onaylayarak işsizlik oranlarının %8'in üzerine çıkmasını önlemek için çaba sarf etti. İkinci kez ise pandemi dönemindeydi. Mart 2020'de vergi mükellefleri, uygun her çocuk için 500 dolar ve her yetişkin için 1.200 dolar aldı. Aralık 2020'de, ikinci 600 dolarlık teşvik çeki seti dağıtıldı. Amerikan Kurtarma Planı Yasası Mart 2021'de imzalandı. Bu yasa, yıllık 75.000 dolar veya daha az kazanan herkese 1.400 dolarlık doğrudan teşvik hibesi içeriyordu. Kimler Uygun? Tüm Amerikan vatandaşları bu tür vergi avantajından yararlanamaz. Temel şartlar, yararlanıcıların Amerika Birleşik Devletleri vatandaşı veya daimi ikametgah sahibi olması ve başka bir kişinin vergi beyannamesinde listelenen bakmakla yükümlü olunan kişiler olmamasıdır. Ayrıca, hükümet her kişinin vergi beyanı durumuna göre gelir eşikleri belirleyebilir. Bu, bekar beyanname veren ve belirli bir eşiğin üzerinde düzeltilmiş brüt geliri olan kişilerin uygun olmadığı anlamına gelir. Hane reisleri, dullar ve birlikte veya bireysel olarak beyanname veren evli çiftler aynı kurala tabidir. Söylentiler Nelerdir? Birkaç medya kuruluşu, Hazine Bakanlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığı'nın, düşük ve orta gelirli vergi mükelleflerine yaz sonuna kadar dağıtılacak 1.390 dolarlık teşvik çeklerini onayladığını bildirdi. Ayrıca, bu avantajın Temmuz ayında yürürlüğe giren yeni yetkilendirilmiş Tek Büyük Güzel Yasa Yasası kapsamında eklendiği iddiaları da vardı. Gerçek Nedir? Güvenilir olmayan kaynaklar tarafından yayılan önceki iddiaları çürüten güvenilir medya kaynakları, Kongre tarafından bu tür ödemelere izin veren herhangi bir yasa çıkarılmadığını ve Gelir İdaresi Başkanlığı'nın (IRS) önümüzdeki haftalarda ek teşvik çeki verilmeyeceğini belirtti. Bu yılın başlarında, IRS (Amerikan Gelir İdaresi), 2021 vergi beyannamelerinde bir veya daha fazla COVID-19 teşvik çeki almayanlar için iade edilebilir bir kredi olan İade İndirim Kredisi'ni ihmal eden uygun vergi mükelleflerine yaklaşık 2,4 milyar dolar dağıtacağını açıklamıştı. Üst sınır kişi başı 1.400 dolardı. Hükümet, bu vergi mükelleflerine 2021 vergi beyannamelerini 15 Nisan'a kadar vermelerini emretmişti. IRS yetkilisine göre, vergi mükellefleri artık yeni kredilerden yararlanamayacak. Amerikan İşçi İndirimi Yasası 1.390 dolarlık teşvik çekiyle ilgili karışıklık, Cumhuriyetçi Senatör Josh Hawley'nin geçen ay Amerikan İşçi İndirimi Yasası'nı Kongre'ye sunmasının ardından başladı. Bu yasanın planlanan stratejisi, uygun vatandaşlara Başkan Donald Trump'ın vergi tarifelerinden elde edilen gelir kullanılarak vergi iadesi sağlamaktır. Uygun çocuklara ek ödemelerle birlikte, indirimler kişi başı en az 600 dolara ulaşacaktır. Ancak ne Temsilciler Meclisi ne de Senato, Hawley'nin tasarısını onayladı. Hawley bir basın açıklamasında, "Başkan Trump'ın önerdiği gibi, benim yasa tasarım da çalışkan Amerikalıların Trump'ın gümrük vergilerinin ülkeye geri getirdiği zenginlikten faydalanmasını sağlayacak," diye açıkladı. Senato, tasarının sunulduğu 28 Temmuz günü, teklifi Maliye Komitesi'ne göndermeden önce iki kez okudu. Kaynak: MR

Microsoft'un yapay zeka çalışmaları direktörü Mustafa Süleyman, "Yapay zeka psikozu" yaşayan insanlara dair raporların arttığını söyledi.Habere Gitmek için Tıklayın

CNN, son dakika haberi uyarısı nedeniyle yayına ara verdi ve bu durum Donald Trump için iyi değil Başkan Donald Trump ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski'nin eşi benzeri görülmemiş bir dayanışma gösterisiyle yedi Avrupalı liderle bir araya geldiği Beyaz Saray'daki tarihi buluşmanın ardından Trump önemli bir aksilik yaşadı. CNN, acil haberlerle normal yayınına ara vererek, ABD Başkanı'nın Ukrayna savaşını sona erdirme çabalarında büyük engellerle karşı karşıya kalırken büyük bir baskı altında olduğunu ortaya koydu. Muhabir Kimberly Dozier, "Putin'le hemen görüşmesi gerektiğini hissetmesi ve... Putin'in 'Bu arada, Ukrayna'da NATO askeri yok. Bu kabul edilemez' dediği haberini alması, Trump'ın hâlâ Putin'in onayına ihtiyacı olduğunu hissettiriyor." dedi. Bu gelişme, Trump'ın Avrupalı liderlerle görüşmeyi bırakıp Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i aradığı yönündeki haberlerin ardından geldi. Express'in haberine göre, Zelenski'ye destek verenler arasında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, Almanya Başbakanı Friedrich Merz, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de yer aldı. Telefon görüşmesinin ardından Kremlin, Putin ve Zelenski arasında olası bir görüşme olabileceği yönündeki spekülasyonları yalanladı. Trump ise iki liderin Ukrayna sorununu çözmeyi amaçlayan bir zirve düzenlemesi için baskı yapmaya devam etti. ABD lideri, sorunun çözülmesinin "zor" olduğunu itiraf ederek, "Önümüzdeki birkaç hafta içinde Başkan Putin hakkında bilgi edineceğiz. Anlaşma yapmak istememesi de mümkün." dedi. Putin, Pazartesi günü Trump'a Ukrayna ile doğrudan görüşmelere "açık" olduğunu ifade etti. Ancak Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ertesi gün zaten belirsiz olan bu taahhüdünü yumuşatarak, bir görüşmenin "uzman düzeyinden başlayarak kademeli olarak ve ardından gerekli tüm adımları atarak" hazırlanması gerektiğini öne sürdü. Bu arada, Rusya'nın BM Temsilci Yardımcısı Dmitry Polyanskiy BBC'ye yaptığı açıklamada, "Kimse doğrudan görüşme olasılığını reddetmedi, ancak bu sadece "toplantı olsun diye bir toplantı olmamalı" dedi. CNN'e konuşan Kimberly, "Zelenski'nin orada oturması çok rahatsız edici olmalı, ancak elbette Zelenski iyi bir oyuncuydu, sakinliğini koruyor ve kendisine yöneltilen hiçbir soruyu yanıtsız bırakmıyor. "Umarım, Avrupalı yetkililerle bu toplantıya girerler ve Avrupalılar 'Bu birlikleri Ukrayna sınırlarına konuşlandırmamız gerekiyor ve bu Vladimir Putin'in işi değil' derler." Çarşamba günü, 30 farklı ülkeden temsilciler, her ülkenin Ukrayna'nın ulusal güvenliği için ne taahhüt etmeye istekli olduğunu netleştirmeyi amaçlayan toplantılar için Pentagon'da bir araya gelecek. Bunlar arasında, Genelkurmay Başkanı ve İngiliz Silahlı Kuvvetleri Komutanı Tony Radakin de var. Radakin'in, Amerikalı mevkidaşlarına, İngiltere'nin Ukrayna'nın hava ve denizlerini savunmak için asker konuşlandırmaya hazır olduğunu, ancak Rusya ile cephe hattına asker göndermeyeceğini bildirmesi bekleniyor. Salı sabahı Başbakan Keir Starmer, 30'dan fazla dünya liderine konuyla ilgili bilgi vermek için sanal bir görüşme gerçekleştirdi. Pazartesi günü Beyaz Saray'da gerçekleşen görüşmeler. Bunun ardından Downing Caddesi, "Başbakan, istekli planlama ekiplerinden oluşan koalisyonun, önümüzdeki günlerde ABD'li mevkidaşlarıyla bir araya gelerek güçlü güvenlik garantileri sağlama planlarını daha da güçlendireceğini ve çatışmaların sona ermesi halinde bir güvence gücünün konuşlandırılmasına hazırlanacağını" duyurdu. Kaynak: CNN

Pixelsnap, Google'ın MagSafe'e cevabı ve Android için büyük bir adım. Google, Pixel 10 serisinin lansmanının yanı sıra, dünyayı birinci taraf Pixelsnap ekosistemiyle tanıştırıyor. Pixelsnap, standardın Manyetik Güç Profili (MPP) ile belirlenen bir mıknatıs halkasına sahip Qi2 kablosuz şarj protokolüne dayanıyor. Google'ın Pixelsnap ekosistemi, Qi2'yi Android dünyasında ön plana çıkararak Apple'ın MagSafe standardına gerçek bir rakip getiriyor. Google, Pixel 10 serisi Android telefonlarını resmen tanıttı ve bu yıl piyasaya sürdüğü en ilgi çekici donanım eklemelerinden biri, daha sezgisel kablosuz şarjı kolaylaştırmak için tasarlanmış yerleşik bir mıknatıs dizisi. Tüm Pixel 10 modellerinde uygulanan bu manyetik teknolojiyi Google, Pixelsnap olarak markalıyor, ancak temelinde yatan teknoloji Qi2 standardına dayanıyor. Pixel 10 serisinin manyetik şarja yönelmesine ek olarak, Google en yeni amiral gemisi telefonlarıyla birlikte kullanılmak üzere üç adet Pixelsnap aksesuarı da piyasaya sürüyor. Bu birinci parti aksesuarlar arasında Pixelsnap Şarj Cihazı, Standlı Pixelsnap Şarj Cihazı ve Pixelsnap Halka Standı yer alıyor. Pixelsnap Şarj Cihazı 40 dolardan satışa sunuluyor ve Apple'ın resmi MagSafe şarj cihazıyla aynı çizgide, basit bir manyetik kablosuz şarj cihazı. Beyaz renk seçeneği, tutuşu kolay, dolgulu disk yüzeyi ve diğer ucunda USB Type-C girişiyle görsel olarak oldukça benzer görünüyor. Standlı Pixelsnap Şarj Cihazı ise 70 dolara satılıyor ve şarj cihazının içinde bulunduğu bir standla birlikte geliyor. Son olarak, Pixelsnap kılıf halkası 50 dolardan başlıyor ve istendiğinde ayaklığa dönüşen PopSocket tarzı dairesel bir cihaz görevi görüyor. Bu Pixelsnap aksesuarlarının her biri 25 W'a kadar güç iletimi düşünülerek tasarlanmıştır ve kablosuz şarj protokolü için yerleşik destek sayesinde diğer Qi2 sertifikalı cihazlarla sorunsuz bir şekilde çalışır. Google ayrıca, en yeni Pixels cihazlarına entegre mıknatıslardan ödün vermeden ek koruma sağlayan Pixelsnap mıknatıslara sahip bir dizi birinci taraf Pixel 10 serisi kılıf da piyasaya sürüyor. Qi2, Google markasını taşıyor PixelSnap, mobil ekosistem uçurumunu kapatıyor Pixelsnap, özünde Kablosuz Güç Konsorsiyumu'nun en yeni Qi2 teknolojisini ve buna karşılık gelen Manyetik Güç Profili (MPP) mıknatıs tasarımını kullanıyor. İlk olarak Apple'ın manyetik özellikli iPhone 12 serisiyle öncülük ettiği şirketin MagSafe teknolojisi, daha sonra Google Pixelsnap ve diğer alternatiflerin önünü açacak olan açık Qi2 spesifikasyonunun temelini oluşturdu. Qi2'nin Android telefonlara gelmesini epeydir bekliyorduk ve OnePlus ve Samsung gibi şirketlerin sırasıyla OnePlus 13 ve Galaxy S25 serilerinde dahili manyetik kablosuz şarj desteğinden vazgeçip manyetik kılıflar kullanmaları hayal kırıklığı yarattı. Google'ın Android alanında yeni bir emsal oluşturmasıyla birlikte, diğer donanım üreticilerinin de mıknatıslı Qi2'ye geçişlerini hızlandırma olasılığı yüksek. iPhone tarafında ise, taşınabilir şarj cihazlarından şarj standlarına ve bunların arasında kalan her şeye kadar uzanan, büyüyen bir MagSafe ve manyetik Qi2 aksesuarları ekosistemi mevcut. Pixelsnap ile artık Qi2'den ayrı, kendine özgü bir marka adına sahip, MagSafe'e gerçek bir birinci taraf alternatifimiz var. Pixelsnap, OEM'leri telefonlarını dahili mıknatıslarla donatmaya teşvik etmekte başarılı olursa, kılıflara veya manyetik halka adaptörlerine başvurmaya gerek kalmadan sorunsuz, platformlar arası kablosuz şarj nihayet gerçeğe dönüşebilir. Kaynak: Pocket-Lint

Bizler Kur’an'dan uzak, kendimize öyle bir din yarattık ki, bu yanlış inançla eğer Allah'ın huzuruna çıkarsak, inanın hesabını veremeyenlerin safında buluruz kendimizi. İslam toplumunda Kur’an ne yazık ki ikinci plana itilerek, adeta devre dışı kaldı. DAHA AÇIKÇASI KUR’AN'IN İSLAM DİNİNDE ADI KALDI, ama Kur’an yani Allah'ın vahyi açıklanmamış, detaysız herkesin anlayamayacağı bir kitap ilan edilip, Kur’an asıldır ama diyerek, bakın Allah'ın kitabına karşı nasıl bir tavır aldık ve Yüce Rabbimizin dinine nasıl bir gözle bakarak, paralel dinler yarattık. “KUR’AN ASILDIR, SÜNNET USUL. USUL OLMADAN VÜSUL OLMAZ. HZ. PEYGAMBERİ DEVRE DIŞI BIRAKAN, KENDİNİ ONUN YERİNE YERLEŞTİRİR. SONUÇ SAHTE DİNDİR.” Çok üzgünüm ama bu inancı tek cümleyle anlatmak gerekirse, KUR'AN TEK BAŞINA BİR MÜSLÜMANA, HİÇ BİR ŞEY İFADE ETMEZ DİYORLAR. Sizce bundan daha büyük şirk olur mu? İsterseniz günümüz İslam anlayışının, bu düşünce ve inançtan yola çıkarak, farkında bile olmadıkları şirkin batağına, nasıl battıklarını anlamaya çalışalım. Kur’an asıl olandır diyorlar ama O asıl olan Kur’an'ın, Allah'ın Resulünün sünneti, rivayet hadisleri yani onun USULÜ olmadan, Kur'an'ın anlaşılamayacağı iddia ediliyor. ASIL OLAN ALLAH KATINDAN GELİYORSA, NASIL OLURDA BEŞERİ BİR AÇIKLAMAYA, USULE MUHTAÇ OLUR KUR'AN. ALLAH GÖNDERDİĞİ ASLIN, USULÜNÜDE GÖNDERMEDEN , NASIL KULLARINA MESAJINI, TEBLİĞİNİ ULAŞTIRACAK VE TÜM KULLARINI SORUMLU TUTACAK? HATIRLAYINIZ ALLAH BİZLERİ, KUR'AN'DAN HESABA ÇEKECEKTİ. USULÜNÜN AÇIKLANMADIĞI BİR ASIL KİTAP OLURMU? BUNUDA MI AKIL EDEMİYORUZ? BU KADAR MI GÖZLERİMİZ KÖR OLDU, GÖNÜLLER TAŞ KESTİ. BU DÜŞÜNCE VE İNANÇ, RİVAYET EDİLEN HADİSLER OLMADAN KUR’AN'IN BİR ANLAMI OLMAZ, DEME CESARETİNİ GÖSTERİYOR. Allah bu zihniyete akıl fikir versin. Peki, buradaki USUL kelimesinin anlamı nedir? Usul kelimesi bir amaca erişmek için, izlenen düzenli yol, yöntem anlamındadır. Hani deriz ya, bir işi usulüne göre yapacaksın diye. Sizce Allah Kur’an'ı usulüne göre, detaylı ve açık bir anlatımla göndermemiş olabilir mi? Kur’an'ı usulüne göre açıklayan, anlaşılır yaşanacak hale getiren Allah değil de Resulü müydü? Kur’an'ı bir kez anlayarak ve düşünerek okuyan bir Müslüman, Kur’an'a Allah'ın kitabına yapılan bu iftirayı asla kabul etmez. Birde hiç korkmadan, usul olmadan, vusul olmaz diyorlar. Yani usul kelimesiyle önce izlenecek yol yöntemi bileceksiniz ama bu Kur’an'da yoktur, daha sonrada VUSULA ereceksiniz yani doğru sonuca ulaşacaksınız diyebiliyorlar. BİR BAŞKA DEYİŞLE HAŞA ALLAH'IN KİTABI TEK BAŞINA, RESULÜN HADİSLERİ/SÜNNETİ OLMADAN, BİZLERİ VUSULE ERDİREMEZ, YANİ DOĞRU SONUCA ULAŞTIRAMAZ, DEME GAFLETİNE DÜŞÜYORLAR. BUNLARI SÖYLEMEK, DÜŞÜNMEK KUR’AN'A ŞİRK KOŞMAKTIR. KUR’AN'A YAPILABİLECEK EN BÜYÜK SAYGISIZLIKTIR. AYRICA ALLAH'IN ELÇİSİNE İFTİRA ATARAK, KENDİ NEFSİMİZCE SAHTE DİNLER YARATMAKTIR. BUGÜN YAŞANAN İSLAM'IN MEZHEPLERE, CEMAATLERE, TARİKATLARA BÖLÜNMESİNİN DE TEK NEDENİ, BU YANLIŞ İNANCIN PEŞİ SIRA GİTMEKTİR. Hiç düşünemiyor muyuz, doğruluğundan asla emin olamayacağımız rivayetler, nasıl olurda Kur'an'ın açıklanmasına muhtaç olur. Allah Kur’an'ı açıklamak, bizim görevimizdir diyor. Yani sizlere indirdiğimiz dinin yol ve yöntemini, hangi usulle İslam'ı yaşamamız gerektiğini ve böylece Vusule ereceğimizi, bizlere her şeyden nice örnekler vererek açıkladığını, birçok ayetinde biz iman eden Müslümanlara iletiyor. Allah İman ettim demekle her şeyin bitmediğini, bir Müslüman'ın gerçek iman edenlerden olabilmesi için batıl ve hurafelerden uzak, YALNIZ KUR’AN'IN İPİNE SARILMASI GEREKTİĞİ UYARISINI YAPIYOR. Tekrar etmek istiyorum Allah usulünü açıkça bildirmediği rehber bir kitap gönderip, daha sonrada o kitaptan hesap sorar mı kullarına? Bu düşünce ve fikirlere ancak Kur’an'ı anladığı dilden hiç okumamış ve aklını zerre kadar kullanmamış olanlar inanır. Hatırlatırım Allah'ın Resulü ÜMMİYDİ. Yani daha önce dini konularda hiçbir bilgisi yoktu, çünkü Kitap Ehline tabi değildi. DİN ADINA NE ÖĞRENDİYSE, ALLAH'IN KİTABINDAN/VAHYİNDEN ÖĞRENDİ. Bunu da Kur’an'dan çok açık anlıyoruz. Allah İslam'ın yolunu, usulünü, yöntemini doğru öğrenip, vusule erebilmemiz için, Kur’an'ı okumaya başlamadan önce, yapmamız gereken çok önemli bir konuda, Nahl suresi 98. ayetinde bizleri uyarıyor ve şöyle ikaz ediyor. KUR’AN'I OKUMAYA BAŞLADAN ÖNCE, KOVULMUŞ ŞEYTANDAN, ONUN BATIL VE HURAFE VESVESELERİNDEN KENDİNİZİ ÖNCE SIYIRIN, UZAKLAŞIN, YALNIZ ALLAH’A ONUN KİTABINA GÜVENEREK, ALLAH'A SIĞINARAK KUR’AN'I DÜŞÜNEREK OKUMAYA BAŞLAYIN DİYOR. Ama bizlere öyle uydurulmuş bir dini Allah'ın dini diye öğrettiler ki, şimdide hangisinin HAK, hangisinin BATIL olduğunu anlayamıyoruz. Çünkü biz Müslümanların Kur’an ile bağını kestiler ve Allah'ın gerçekleri ile buluşmamızı engellediler. Furkan suresi 30. ayetinde Resulün mahşer günü söyleyeceği ne yazık ki gerçek oldu. "Resul der ki: Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'an'ı büsbütün terk ettiler." ALLAH'IN KANUNLARINI, KENDİ BATIL USULLERİ İLE TOPLUMA ANLATTILAR, ALLAH'IN USULÜNÜ, SÜNNETİNİ BİZDEN GİZLEDİLER. BÖYLE OLUNCADA VUSULE VARMAMIZ, YANİ DOĞRU BİR SONUCA ERİŞMEMİZ, ASLA MÜMKÜN OLAMIYOR. DİLERİM BİR GÜN BATIL VE HURAFELERDEN UZAK, ALLAH'IN HAK YOLU İLE BULUŞAN, YALNIZ KUR’AN'IN İPİNE SARILARAK, KUR’AN'IN AÇIKLADIĞI, DETAY VERDİĞİ VE ONUN USULÜNE GÖRE YAŞAYIP, VUSULE EREN, ALLAH'IN AZINLIK HALİS KULLARINDAN OLURUZ. Saygılarımla Haluk GÜMÜŞTABAK

Yapay zeka, 25 yıl sonra motor nöron ASL hastası Sarah'nın gerçek sesini, çiziklerle dolu bir VHS kasetindeki sekiz saniyelik kaydı kullanarak yeniden yarattı.Habere Gitmek için Tıklayın

Son olarak Rusya-Ukrayna arasında arabuluculuk yaparak savaşı bitirmeye çalışan ABD Başkanı Donald Trump, sık sık ikinci başkanlık döneminde gerçekleşen barış anlaşmalarına atıf yapıyor. Peki Trump gerçekten de iddia ettiği gibi göreve geldiğinden bu yana yedi savaş bitirdi mi? BBC Verify ekibinin analizi.Habere Gitmek için Tıklayın

Son olarak Rusya-Ukrayna arasında arabuluculuk yaparak savaşı bitirmeye çalışan ABD Başkanı Donald Trump, sık sık ikinci başkanlık döneminde gerçekleşen barış anlaşmalarına atıf yapıyor. Peki Trump gerçekten de iddia ettiği gibi göreve geldiğinden bu yana yedi savaş bitirdi mi? BBC Verify ekibinin analizi.Habere Gitmek için Tıklayın

Ankara, kalıcı barışın sağlanması ve her iki tarafın da kabul etmesi durumunda Ukrayna için yaşama geçirilecek güvenlik paketi kapsamında aktif bir rol üstlenmeye sıcak bakıyor. Habere Gitmek için Tıklayın

Kuzey Kore'nin doğu kıyısında Temmuz ayında açılan Wonsan Kalma tatil köyü, ülkenin turizmi canlandırma hedeflerinin önemli bir parçası olarak görülüyor. Ancak şu an sadece Rus turistlerin burayı ziyaret etmesine izin veriliyor. Tatil köyüne giden ilk Ruslardan biri, buradan izlenimlerini BBC'ye anlattı. Habere Gitmek için Tıklayın

Trump'ın Beyaz Saray'daki yeni portresi 'rahatsız edici Şeytani tema' nedeniyle çok büyük rahatsızlık yararttı Donald Trump'ın tartışmalı yeni portresi, "Şeytani temalar" içerdiği düşünülen tasviri nedeniyle büyük bir tepkiye yol açtı. Başkanın yardımcı yardımcısı Sebastian Gorka, şu anda Oval Ofis'i süsleyen Trump'ın yeni bir portresini tanıttı. Trump'ın, arkasında turuncu bir parıltıyla Amerikan bayrakları arasında gezindiği eser, gözlemciler tarafından ateşe benzetildi ve Beyaz Saray'ı süsleyen "yeni" Trump temalı eserlerden biri olarak gösterildi. Eser, kendini Hristiyan ibadet ressamı olarak tanımlayan Vanessa Horabuena tarafından yaratıldı. Bu eser, bir dudak okuyucusunun Trump'ın Alaska'da Putin'in kulağına fısıldadığı ürpertici üç kelimelik vaadini ortaya çıkarmasının ardından geldi. Ancak, portre herkesi heyecanlandırmadı; bazıları "fazla doğru", bazıları ise "fazla turuncu" olarak nitelendirdi. Project Liberal, "Ülke neden onun arkasında yanıyor?" diye sordu. Bu düşünce birçok kişide yankı buldu, çünkü başka bir kullanıcı "uyuyor. Arka planda Amerika alevler içinde ve Trump çekip gidiyor..." dedi. Diğerleri, özellikle geçen hafta Obama ve Bush'un portrelerinin nadiren kullanılan bir merdiven boşluğuna taşındığına dair haberlerin ardından, Trump'ın Beyaz Saray'daki otoportre koleksiyonuna dikkat çekti. Bir kullanıcı, "Adam kendine doyamıyor," diye eleştirdi. Bir başkası da "Her zamanki gibi, her şey egosuyla ilgili." diye ekledi. Bir başkası, figürün Trump'ın görünümüne benzememesi hakkında yorum yaptı. Bir X kullanıcısı, "Portrenin gerçekliğinden 27 kilo daha hafif olmasını mı istediniz?" diye sordu. Mirror, Beyaz Saray ve sanatçıyla görüş alışverişinde bulundu, ancak hemen bir yanıt alamadı. Başkanlık koleksiyonu Trump'ın Beyaz Saray çevresindeki portreleri ve resimleri daha önce de tepki çekmişti, ancak bunları diğer dünya liderlerine sergileme çabaları Trump'ın beklediği kadar sorunsuz ilerlemedi. Butler suikast girişiminden yumruğunu havaya kaldırdığı efsanevi fotoğrafı, konuklara göstermeye çalışan başkan için de bir gurur kaynağı. Dün Doğu Odası'nda gerçekleşen bir toplantıdan önce, yedi Avrupalı devlet başkanı, Beyaz Saray'ın Büyük Fuayesinde Trump ve Zelenski ile fotoğraf çektirmek için bir araya geldi. Birlikte dururken, başkan, 2024 seçim kampanyası sırasında Pensilvanya'da bir suikast girişiminden kurtulduktan sonra kanayan kulağını gösteren bir tabloyu işaret etti. "İyi bir gün değildi. Harika bir gün değildi. Fotoğrafı görüyor musun?" dedi Trump, grubun sağındaki büyük resmin sergilendiği duvarı işaret ederek. Ancak liderlerin hepsi fotoğraf konusunda Trump kadar hevesli değildi. Bazı liderler kısa bir süre etrafa baktı, pek ilgi göstermezken, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron gibi diğerleri ise dosdoğru karşıya bakmaya devam etti. Cumhuriyetçi lider, Gül Bahçesi'ni yenilemek ve Oval Ofis'in etrafına altın rengi dokunuşlar eklemek de dahil olmak üzere Beyaz Saray'ı yeniden tasarlıyor. Bu değişikliklerin çoğu, seleflerinin portrelerini değiştirmeyi de içeriyordu. X'te yakın zamanda paylaşılan bir fotoğrafta, Trump'ın vatansever portresi, eski First Lady Laura Bush ile uzun zamandır rakibi olan Hillary Clinton'ın yerini alan bir başka First Lady arasında belirgin bir şekilde sergileniyor. Kaynak: TMU

Adidas, Walmart, Home Depot ve Trump'ın gümrük vergilerinin kendilerini fiyat artırmaya zorladığını söyleyen diğer büyük markalar Trump'ın gümrük vergileri, bazı şirketlerin fiyat artırmayı planladıklarını duyurmasına yol açtı. Trump'ın sözde "Kurtuluş Günü"nden önce bile, şirketler maliyetleri tüketicilere yansıtacakları konusunda uyarıda bulunmuştu. Business Insider, gümrük vergileri nedeniyle fiyat artıracağını söyleyen ve halihazırda artıran şirketleri takip ediyor. Başkan Donald Trump'ın bir dizi gümrük vergisine yanıt olarak birçok şirketin fiyatları artırma planlarını işaret etmesiyle, bu yıl fiyatların artması bekleniyor. Firmalar birçok nedenden dolayı fiyat artırımı yaparken, bazıları fiyat artışlarını gümrük vergilerine bağlıyordu çünkü Trump'ın sözde "Kurtuluş Günü" olan 2 Nisan'dan çok önce. Trump, Kanada ve Meksika hariç çoğu ülkeden yapılan ithalatlara %10'luk bir taban gümrük vergisi ve bunun üzerine bir dizi "karşılıklı" gümrük vergisi açıklamıştı. Çeşitli ülkeler ABD ile potansiyel ticaret anlaşmaları için müzakerelere devam ederken durum belirsizliğini koruyor. Bazı ekonomistler, Trump'ın gümrük vergilerinin ve genel ticaret politikasındaki belirsizliğin, şirketleri ürettikleri malların fiyatlarını artırmaya yönlendirebileceğini söyledi. Son aylarda fiyat artışları uygulayan veya uyarıda bulunan şirketler şunlardır: Adidas Adidas, ikinci çeyrekte gümrük vergilerinden kaynaklanan çift haneli milyon avroluk darbe ve yılın ikinci yarısında vergilerden kaynaklanan tahmini 200 milyon avro (yaklaşık 218 milyon dolar) maliyet nedeniyle ABD'deki fiyatları artıracağını açıkladı. Alman perakendecinin 2024'teki toplam hacminin %27'sini oluşturan Vietnam, 1 Ağustos'tan itibaren %20 gümrük vergisiyle karşı karşıya kalacak. Endonezya, Adidas ürünlerinin %19'unu üretti ve %19 gümrük vergisiyle karşı karşıya kalacak. CEO Bjørn Gulden, Adidas'ın son sonuçlarına eşlik eden bir açıklamada, şirketin "tüm bu tarifelerin büyük bir enflasyona yol açması durumunda tüketici talebi üzerindeki dolaylı etkisinin ne olacağını bilmediğini" söyledi. AutoZone Otomotiv yedek parça şirketi AutoZone'un CEO'su Philip Daniele, Eylül ayında yaptığı bir kazanç görüşmesinde analistlere, tarife politikalarının "yıllar içinde iniş çıkışlı" olduğunu ve Trump daha fazla tarife uygularsa "bu tarife maliyetlerini tüketiciye yansıtacaklarını" söyledi. Daniele, "Genellikle fiyatları önceden artırıyoruz," dedi ve fiyatların zaman içinde kademeli olarak düşeceğini de sözlerine ekledi. "Yani, geçmişte yaptığımız şey bu," dedi. Otomobil ithalatına %25'lik bir tarifenin üretim maliyetlerini 4.000 ila 12.000 dolar arasında artırması bekleniyor. Best Buy Best Buy CEO'su Corie Barry, şirketin Mart ayındaki kazanç görüşmesinde, Trump'ın tarife planlarının fiyatları artırmasının muhtemel olduğunu söyledi. Barry, "Ticaret, işimiz ve sektörümüz için kritik öneme sahip. Tüketici elektroniği tedarik zinciri son derece küresel, teknik ve karmaşık," dedi. "Ürün yelpazemizin tamamındaki tedarikçilerimizin, perakendecilere belirli bir oranda gümrük vergisi maliyeti yansıtacağını ve bu durumun Amerikalı tüketiciler için fiyat artışlarını oldukça olası hale getireceğini bekliyoruz." Nikon, Canon ve Leica gibi fotoğraf makinesi üreticileri Birkaç büyük fotoğraf ekipmanı tedarikçisi kendi fiyat artışlarını duyurdu. Nikon, Mayıs ayında yaptığı açıklamada, "Son tarifeler nedeniyle, ürünler için gerekli fiyat ayarlaması 23 Haziran 2025'te yürürlüğe girecek. Tarife gelişmelerini dikkatle izleyeceğiz ve değişen piyasa koşullarını yansıtmak için gerektiğinde fiyatları ayarlayabiliriz," dedi. Canon, ilk çeyrek kazanç görüşmesinde fiyatları artıracağını ancak "artışın zamanlaması ve miktarının hala tahmin aşamasında" olduğunu belirtti. Leica'da, bazı ürün gruplarında fiyat artışları 1 Mayıs'ta yürürlüğe girdi. Leica ABD Ticaret Pazarlama ve Ürün İletişim Müdürü Nathan Kellum-Pathe, Nisan ayında Digital Camera World'e yaptığı açıklamada, "Bu, Leica tarafından başlatılan bir fiyat artışı değil, 5 Nisan'da ithal ürünlere uygulanan ve fotoğraf ekipmanları ve optikler de dahil olmak üzere ithal malların maliyetini önemli ölçüde etkileyen yeni tarifelerin bir sonucudur," dedi. Conagra Conagra Brands CEO'su Sean Connolly, 3 Nisan'da Reuters'a yaptığı açıklamada, gıda şirketinin kakao, zeytinyağı, palmiye yağı ve konserve ürünlerinde kullanılan bir tür çelik gibi malzemelere uygulanan gümrük vergilerinin maliyetini karşılamak için fiyatları artırmak zorunda kalabileceğini söyledi. Connolly, Hunt's ketçap gibi ürünler üreten Conagra'nın, konserve gıda ve domatesleri için Meksika'dan teneke sac çelik ithal ettiğini söyledi. Şirketin gıda ürünlerindeki fiyat artışlarının ne kadar büyük olacağını söylemek için henüz çok erken olduğunu belirtti. Columbia Sportswear Columbia Sportswear CEO'su Tim Boyle, Ekim ayında yaptığı bir kazanç görüşmesinde analistlere şirketin "gümrük vergilerinin uygulanmasından çok endişe duyduğunu" söyledi. Columbia'nın gümrük vergilerini yönetmede usta olduğunu düşünse de, "ticaret savaşları iyi değildir ve kazanılması kolay değildir" dedi. Boyle ayrıca Ekim ayında The Washington Post'a şirketin "fiyatları artırmaya hazır" olduğunu söyledi. "Ürünleri Amerikalılar için uygun fiyatlı tutmak çok ama çok zor olacak," dedi. Daha sonra Şubat ayında CNBC'ye verdiği bir röportajda, fiyat değişiklikleri yapmadan önce "ne olacağı konusunda biraz güvenceye ihtiyacımız olduğunu" söyledi. Macy's Macy's, 28 Mayıs'taki 1. çeyrek kazanç raporunda, daha yüksek tarifeler ve tüketicilerin isteğe bağlı harcamalarını kısması gibi çeşitli faktörler nedeniyle yıl için kazanç görünümünü düşürdüğünü duyurdu. Macy's CEO'su Tony Spring, kazanç sonrası bir görüşmede, mağaza zincirinin daha yüksek tarifeleri karşılamak için bazı ürünlerin fiyatlarını artıracağını ekledi. Spring, "daha yüksek fiyatların sisteme yavaş yavaş nüfuz ettiğini" söyledi ve "Bu nedenle yıl için görünümümüze daha temkinli bir yaklaşım benimsedik," diye ekledi. Şirketin COO ve CFO'su Adrian Mitchell, Spring'in yorumunu destekledi. "Fiyatları sadece genel olarak artırmıyoruz," dedi. "Gümrük tarifeleriyle ilgili durum konusunda inanılmaz derecede cerrahi bir yaklaşım sergiliyoruz." "Seçili markalarda ve kategorilerde seçici fiyat artışları yapıyoruz. Bu nedenle, bu yıl brüt kâr marjımız üzerindeki etkinin bir kısmı gümrük vergileriyle ilgili olacak." diye ekledi. Bu haber, Macy's'in lüks markalarını genişletmek için 2027 yılına kadar ülke genelinde performansı düşük yaklaşık 150 mağazayı kapatma planının ortasında geldi. Bu markalar arasında lüks mağaza zinciri Bloomingdale's ve güzellik zinciri Bluemercury de yer alıyor. Ferrari İtalyan lüks otomobil üreticisi Ferrari, Mart ayında 2 Nisan'dan itibaren ABD'ye ithal edilen belirli modellerde fiyatları %10'a kadar artıracağını açıklamıştı. Şirket, bu değişikliğin "ABD'ye AB otomobillerine ithalat vergilerinin getirilmesiyle ilgili mevcut ön bilgilere dayanarak" yapıldığını söyledi. Ford Reuters, bayilere gönderilen bir bildirime dayanarak, Ford'un Mayıs ayında Meksika'da üretilen bazı modellerinin fiyatlarını artırdığını bildirdi. Bloomberg ayrıca, Trump sektöre gümrük vergilerinden bir miktar muafiyet sağlamadığı takdirde, otomobil üreticisinin Mayıs ayından itibaren yeni benzinli ve elektrikli otomobillerin fiyatlarını artırmayı planladığını bildirdi. Ford, Bloomberg tarafından incelenen bayilere gönderdiği bir notta, şirketin "Mayıs ayındaki üretimle birlikte gerçekleşmesi beklenen araç fiyatlarında ayarlamalar yapma ihtiyacını" öngördüğünü belirtti. Şu anda stokta bulunan araçlar için fiyatlar değişmeyecek. 14 Nisan'da Trump, gazetecilere, üreticilere üretimi ABD'ye taşımaları için daha fazla zaman tanımak amacıyla otomobiller için geçici bir gümrük vergisi muafiyeti uygulamayı düşündüğünü söyledi; ancak henüz genel bir muafiyet uygulanmadı. Hermès Şirketin finanstan sorumlu başkan yardımcısı Eric du Halgouët, Nisan ayında yaptığı bir telefon görüşmesinde analistlere, ikonik Birkin çantalarıyla tanınan lüks perakendeci Hermès'in henüz gümrük vergilerinden etkilenmediğini, ancak şirketin Mayıs ayında ABD'deki fiyatları artıracağını söyledi. Du Halgouët görüşmede, "Uygulayacağımız fiyat artışı sadece ABD için geçerli olacak. Tarifelerdeki artışı dengelemeyi amaçladığı için, bu sadece Amerikan pazarı için geçerli," dedi. Home Depot Home Depot, Ağustos ayındaki kazanç görüşmesinde, gümrük vergilerinin önümüzdeki aylarda bazı fiyat etiketlerini etkilemeye başlayacağını açıkladı. Ev geliştirme zincirinin pazarlamadan sorumlu başkan yardımcısı William Bastek, "Bazı kategorilerde mütevazı bir fiyat hareketi olacak, ancak bu geniş tabanlı olmayacak," dedi. Home Depot ürünlerinin çoğunun ABD'den tedarik edildiğini, bu nedenle gümrük vergilerine tabi olmadıklarını belirten Bastek, sözlerine şöyle devam etti: Ancak şirketin ithal ettiği bazı ürünlerle ilgili olarak, şirketin önceki kazanç görüşmesine atıfta bulunarak, "gümrük vergileri bugün Mayıs ayında konuştuğumuz zamana göre önemli ölçüde daha yüksek," dedi. Şirket, genel bir alışveriş gezisinin maliyetini düşük tutmayı hedefliyor. "Müşterilerimiz genellikle tüm proje için alışveriş yapıyor; küçük bir döşeme projesi, fayans, derz, küvet ve banyo projesindeki lavabo gibi ürünleri düşünürsünüz," dedi. "Bu nedenle, tüm projenin maliyetini korumaya odaklanıyoruz." Nike Nike, 26 Haziran'da yatırımcılara yaptığı kazanç görüşmesinde, 2026 mali yılında beklenen 1 milyar dolarlık ek gümrük vergisi maliyetini karşılamak için fiyat artışı yapmayı planladığını açıkladı. CFO Matthew Friend, Nike'ın 2025 mali yılıyla ilgili analist görüşmesinde, "Bu gümrük vergileri yeni ve anlamlı bir maliyet baskısı oluşturuyor" dedi. Şirket, bu sonbaharda ABD'de "aşamalı uygulama" ile "cerrahi bir fiyat artışı" uygulamayı planladığını açıkladı. Şirket, hangi ürünlerin etkileneceğini veya fiyatların ne kadar artacağını açıklamadı. Nintendo Nintendo'nun Switch 2 konsolunda gümrük vergileri nedeniyle bir fiyat artışı yaşanmasa da, şirket "piyasa koşullarına" bağlı olarak bazı eski Switch modellerinin ve aksesuarlarının fiyatını artırdı. Şirket, Ağustos ayında yaptığı açıklamada, gelecekte başka "fiyat ayarlamalarının da gerekli olabileceğini" belirtti. Procter & Gamble Tide ve Charmin gibi markaların arkasındaki tüketici ürünleri şirketi P&G, yeni ve mevcut ürünlerin fiyatlarını artırmayı düşünüyor. CEO Jon Moeller, Nisan ayında CNBC'ye yaptığı açıklamada, fiyat artışlarının "muhtemel" olduğunu söyledi. P&G'nin CFO'su Andre Schulten, gazetecilerle yaptığı görüşmede, "Maliyet yapımız ve kâr-zarar tablomuz üzerindeki gümrük vergilerinin etkisini azaltmak için elimizdeki tüm kozları kullanmak zorunda kalacağız" dedi. Şirketin "marka bazında, pazar bazında, hangi fiyatlandırma kombinasyonunu ve hangi zaman dilimini kapsayacak şekilde doğru planın tam olarak ne olduğunu" değerlendirdiğini belirten Schulten, sözlerine şöyle devam etti: Shein ve Temu İki Çinli perakendeci, 16 Nisan'da neredeyse aynı duyuruları yayınladı ve her ikisinde de "Küresel ticaret kuralları ve gümrük vergilerindeki son değişiklikler nedeniyle işletme giderlerimiz arttı" yazıyordu. Shein'in açıklamasında, "Sevdiğiniz ürünleri kaliteden ödün vermeden sunmaya devam etmek için 25 Nisan 2025'ten itibaren fiyat ayarlamaları yapacağız" denildi. Hızlı moda perakendecisi Shein ve ev eşyalarından elektroniğe kadar her şeyi satan bir pazar yeri olan Temu, ABD'li müşterilerine son sekiz gün boyunca düşük fiyatlı alışveriş yapma sözü verdi. Çin'den yapılan ithalatlara uygulanan gümrük vergilerini artırmanın yanı sıra Trump, 800 doların altındaki küçük paketlerin ABD'ye vergisiz girmesine olanak tanıyan "de minimis" ticaret açığını da kapattı. Shein ve Temu bu açıktan büyük ölçüde yararlandı. Stanley Black & Decker Üretim şirketi Stanley Black & Decker'ın CEO'su Donald Allan, Şubat ayındaki bir kazanç görüşmesinde şunları söyledi: "Herhangi bir gümrük vergisi senaryosuna yaklaşımımız, gümrük vergilerinin resmileşmesinden iki ila üç ay sonrasına denk gelebilecek tedarik zinciri ve fiyatlandırma önlemlerinin bir karışımıyla etkileri dengelemek olacak." Allan, daha önce Ekim ayındaki bir kazanç görüşmesinde analistlere, şirketin Trump yönetimi altında yeni tarifeler planlamak için "çeşitli senaryoları" değerlendirdiğini söylemişti. Allan, "Ve elbette, başlangıçta piyasaya sürdüğümüz tarifelerle ilgili fiyat artışları olacak," dedi ve "müşterilerimizin fiyat uygulama süreçleri göz önüne alındığında genellikle bir tür gecikme oluyor" diye ekledi. Target Target CEO'su Brian Cornell, Mart ayında CNBC'ye verdiği bir röportajda, Trump'ın Meksika ve Kanada'dan gelen ürünlere uyguladığı %25'lik tarife planının muhtemelen taze ürünlerde fiyat artışlarına yol açacağını söyledi. Cornell, "Bunlar fiyatları korumaya çalışacağımız kategoriler, ancak tüketiciler önümüzdeki birkaç gün içinde muhtemelen fiyat artışları görecek," dedi. Mağazalardaki bazı fiyatlar şimdiden arttı. Volkswagen Automotive News tarafından ilk kez bildirilen bir yazıya göre Volkswagen, Trump'ın otomobil ithalatına %25 gümrük vergisi getirmesine yanıt olarak ABD dışında üretilen araçlara ithalat vergisi uygulayacağını açıkladı. Volkswagen'in Kuzey Amerika CEO'su Kjell Gruner, yakın zamanda otomobil üreticisinin Mayıs ayı sonuna kadar fiyatları sabit tutacağını, ancak Haziran ayında fiyatların artabileceğini söyledi. Walmart 15 Mayıs'ta Walmart yöneticileri, Trump'ın devam eden ticaret savaşını gerekçe göstererek fiyat artışlarının daha da artabileceğini belirtti. CEO Doug McMillon, şirketin ilk çeyrek kazanç görüşmesinde, "Düşük seviyelerde bile, daha yüksek gümrük vergileri daha yüksek fiyatlara yol açacak" dedi. ABD satışları, gümrük vergilerinden kaynaklanan fiyat artışlarını aşmak isteyen tüketiciler tarafından desteklendi; ancak güçlü ilk çeyrek sonuçlarına rağmen, Walmart'ın finans direktörü John David Rainey, şirketin bu ek maliyetlerin, yükün bir kısmını tüketicilere yüklemeden üstlenmesinin çok yüksek olduğunu söyledi. "Her gün düşük fiyatlara alıştık, ancak bu artışların büyüklüğü hiçbir perakendecinin kaldırabileceğinden çok daha fazla" dedi. Kaynak: BI

TSA Bu Yeni Ürünleri Yasakladı: Yanınızda Seyahat Ediyor musunuz? TSA ve FAA'nın yasaklı ürünler listesindeki güncelleme, TheStreet'e göre popüler saç şekillendirme aletlerini de içeriyor. BİLMENİZ GEREKENLER TSA ve Federal Havacılık İdaresi (FAA), TheStreet'e göre yasaklı ürünler listesini güncelledi. Yeni ürünler arasında gaz kartuşlu kablosuz saç maşaları ve düzleştiriciler, bütanlı saç maşaları ve düzleştiriciler ile bu cihazlar için gaz dolum kartuşları yer alıyor. TSA ve İç Güvenlik Bakanlığı, bu yılın başlarında on yıllardır uyguladığı "Ayakkabısız Seyahat" politikasını değiştirdi. Sık uçanlar dikkat: TSA üç yeni ürüne yasak getirdiğini duyurdu. TheStreet'in 15 Ağustos tarihli haberine göre, TSA ve Federal Havacılık İdaresi (FAA), yasaklı ürünler listesini popüler saç şekillendirme aletlerini de içerecek şekilde güncelledi. Yolcuların, potansiyel olarak tehlikeli maddeler içerebilecekleri için kablosuz saç cihazlarını evde bırakmaları daha iyi olacaktır. TheStreet, şu eşyaların kayıtlı bagajda taşınmasının yasaklandığını bildirdi: Gaz kartuşlu kablosuz saç maşaları veya düzleştiriciler; bütanlı saç maşaları ve düzleştiriciler ve bu aletler için gaz dolum kartuşları. TSA görevlileri bu eşyaları bulursa, el konulabilir. Bu ürünler kayıtlı bagajda yasak olsa da, FAA bunların kabin bagajına konulabileceğini belirtiyor. Ancak, "ısıtma elemanının üzerine güvenli bir şekilde bir güvenlik kılıfı takılmalıdır. Cihaz, kazara çalışmaya karşı korunmalıdır." Fişe takılan ve saç maşası veya düzleştirici gibi kablolu saç bakım aletlerinin kabin bagajında ve kayıtlı bagajda taşınmasına izin veriliyor. TSA ve İç Güvenlik Bakanlığı (DHS), bu yılın başlarında, havaalanı güvenliğinde ayakkabılarla ilgili on yıllardır uygulanan politikada yaptıkları değişikliklerle manşetlere çıkmıştı. DHS, 8 Temmuz'da "Ayakkabısız" seyahat politikasını sona erdirmeyi planladığını duyurdu. Bu değişiklik, yurt içi yolcuların TSA güvenlik noktalarından geçerken ayakkabılarını çıkarmamalarına olanak tanıyor. Basın açıklamasına göre, bu adım "misafirperverliği artıracak" ve "bekleme sürelerini kısaltacak". Bu politika ilk olarak 2001 yılında, "ayakkabı bombacısı" olarak da bilinen Richard Reid adlı bir adamın, bir American Airlines uçağına binmeden önce ayakkabılarına patlayıcı bir cihaz yerleştirmesinin ardından yürürlüğe girmişti. 16 Temmuz'da, DHS sekreteri Krisit Noem, TSA'da daha da fazla değişiklik olabileceğini ima etti. DHS lideri, Hill Nation Zirvesi'nde NewsNation sunucusu Blake Burman'a, "Size söyleyeceğim - yani sıvıları - sorguluyorum. Bu yüzden bir sonraki büyük duyuru, sıvılarınızın ne boyutta olması gerektiği olabilir," dedi. "Tarayıcılarımıza bakıyoruz." Noem, "el çantanızla kapıdan içeri girdiğinizde, bir tarayıcıdan geçip doğrudan uçuşunuza gittiğiniz" ideal bir gelecekten bahsetti. Kapıya ulaşmanın sadece "bir" dakika süreceğini umduğunu da sözlerine ekledi. Hiçbir haberi kaçırmayın - ünlü haberlerinden ilgi çekici insan hikayelerine kadar PEOPLE'ın sunduğu en iyi içeriklerden haberdar olmak için PEOPLE'ın ücretsiz günlük bültenine kaydolun. Mevcut politika, yolcuların bir litrelik çantayı 3,4 ons'tan büyük olmayan sıvı kaplarıyla doldurmalarına izin veriyor. Bu, tüm sıvılar, aerosoller, jeller, kremler ve macunlar için geçerlidir. NPR'ye göre, TSA bu politikayı ilk olarak 2006 yılında yürürlüğe koydu. Bakan, güvenlik teknolojisindeki gelişmelerden heyecan duysa da, yolcular ani bir değişiklik beklememeli. Noem, zirvedeki konuşmasının ardından The Hill'e, "Önümüzdeki bir iki hafta içinde duyuracağımız bir şey değil, ancak seyahat deneyimini bireyler için çok daha iyi ve daha misafirperver hale getirmek için neler yapabileceğimizi görmek için çalışıyoruz, ancak aynı zamanda güvenlik standartlarını da koruyoruz," dedi. Kaynak: Poeple

Fenerbahçe Medicana Kadın Voleybol Takımı Günün Antrenmanından Sonra Dinleniyor