Bütün Eylemler
- Geçen saat
-
En Son Voleybol Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
-
En Son Drone Haberleri - İHA Haberleri
Admin şurada cevap verdi: Admin başlık Drone - İHA - İnsansız Hava Aracı - İnsansız Savaş Hava Aracı
- Antigravity A1: Yeni Drone
Yeni Drone: Antigravity A1 Bir drone uçururken, içerik oluşturucular doğru çekimi yaptıklarından, drone'un doğru yöne gittiğinden ve parlak ekipmanın herhangi bir engele çarpmayacağından emin olmak için aynı anda birden fazla görev yapmak zorundalar. Antigravity A1, ilk 8K 360 derece drone olarak bu sorunların çoğunu basit bir şekilde çözüyor. Tek yapmanız gereken onu uçurmaya odaklanmak, ardından çekimi daha sonra kadrajlamak. Üstelik, iki önemli unsur sayesinde kontrolü çok kolay. Uzaktan kumanda, her bir bulucunun altına mükemmel bir şekilde yerleştirilmiş yükseklik ve hareket kontrolleriyle gerçekten ergonomik olarak güzel bir şekilde yerleştirilmiş ve dönüş yaptıkça dönmenizi sağlayan yerleşik hareket kontrolleriyle donatılmış. Ve onu bir araya getiren en önemli şey ise gözlükler. Evet, biraz tuhaf görünüyorlar, ancak etrafınıza bakabilmenin sağladığı sürükleyici uçuş deneyimi gerçekten büyüleyici. Ayrıca, izleyiciler için dışarıya bakan bir ekran var, böylece ne gördüğünüzü görebiliyorlar. A1, yüksek kaliteli drone çekimlerini herkesin kolayca yakalayabileceği bir deneyim haline getirmek için gerçekten her şeyi düşünmüş. Dünyanın ilk 360 derecelik drone'u. Sınırları zorlamak ve statükoya meydan okumak için tasarlandı. 360 derecelik uçuşu deneyimleyin ve yaratıcı özgürlüğün yeni bir boyutunu keşfedin. Koruma yok. Taviz yok. GÖRÜNMEZ DRONE 360 KAYBOLAN EYLEMİ Drone'unuzla fotoğraf bombalamadan 360 derece çekim yapın. Antigravity A1'in kamera lensleri, drone'un üst ve alt kısımlarına tam olarak yerleştirilmiştir ve Insta360 destekli gelişmiş 360 derece görüntü birleştirme algoritması, drone'u tamamen görünmez kılar. 8K 360 VİDEO TÜM GÖKYÜZÜ HAFIZANIZ Bir kez çekim yapın, sonsuza dek keşfedin. 8K 360 derecelik drone'umuz etrafındaki her şeyi yakalayarak, çekimlerinizi her açıdan olağanüstü netlikle yeniden yaşamanızı sağlar. SADECE 249 g YOLCULUKLARINIZI HAFİFLETİN Olağanüstü özellikler, minik hacim.2 Neredeyse her yerde tüy kadar hafif ve yönetmeliklere uygun bir mini drone ile dünyayı keşfedin. 360 CANLI GÖRÜNTÜ UÇUŞU FARKLI BİR ŞEKİLDE GÖRÜN Drone pilotları, bir çift gözlük takarak, baş takibiyle sanki oradaymış gibi her yöne özgürce bakarak, gerçekten sürükleyici bir 360 derece hava görüntüsü deneyimi yaşayabilirler. FREEMOTION MODU SAF UÇUŞ KEYFİ Yenilikçi FreeMotion teknolojimizle gerçek özgürlüğü keşfedin. Kamera dronları ve FPV dronları görüşünüzü uçuş rotasıyla sınırlarken, Antigravity A1 rotanızı değiştirmeden çevrenizi özgürce keşfetmenizi sağlar. SÜRÜKLEYİCİ UÇUŞ KEŞFETME ÖZGÜRLÜĞÜ 360 derece canlı yayın sizi sarar - güneş ışığı kanyon duvarlarından süzülürken sola yatın, sırtın kenarını denize doğru takip etmek için dalış yapın. Bu drone pilotluğu değil. Yeniden tasarlanmış bir hava keşfi. SEZGİSEL HAREKET KONTROLÜ PİLOTLUK BECERİLERİN YOK MU? SORUN DEĞİL. Grip kontrol cihazı sihirli değneğiniz. Gökyüzüne doğrultun, drone bir atış gibi yükselsin. Kanyonlardan geçmek için yana doğru sallayın. Kolunuzla hava arasında ham bir kinetik diyalog. YENİDEN ÇERÇEVELEME ÖNCE UÇ, SONRA ÇERÇEVELE Kameralı drone'lar ve FPV drone'lar, uçuş sırasında mükemmel açıyı yakalamanızı sağlar. Antigravity A1'in 360 derecelik serbestliği, tek seferde mümkün olan her perspektifi yakalar. Çekimi kaçırdınız mı? Geri sarın ve görüntüleri yeniden çerçeveleyin. İkinci bir uçuş yok. Boşa giden pil yok. Sadece sonsuz esneklik. TEK UÇUŞ, İSTEDİĞİNİZ PERSPEKTİF BİR KEZ ÇEKİN, HER AÇININ KİLİDİNİ AÇIN Tek bir uçuş, sonsuz düzenleme olanağı sağlar. Antigravity'nin 360 derecelik çekim özelliğiyle, uçuş sonrasında ileri, yukarıdan aşağıya, yandan veya arkadan görünümler çıkarabilir ve dinamik kamera hareketleri ekleyebilirsiniz. İSTEDİĞİNİZ ORANDA DIŞA AKTARIN SOSYAL MEDYA UZMANI HARİCİ EKRAN MACERAYI BİRLİKTE AÇIN Antigravity Vision'ın benzersiz harici ekranıyla, drone'unuzun yolculuğu ortak bir maceraya dönüşüyor. Uçurumlardan atlarken veya gün batımını kovalarken arkadaşlarınızın nefes nefese kalmasını izleyin; artık herkes bu heyecanın bir parçası. En boy oranı tıkanıklığından kurtulun. Antigravity A1'in 360 derecelik lensi tüm hikayeyi yakalar, böylece çekimlerinizi kaliteden ödün vermeden 16:9 destansı veya 9:16 filmlere dönüştürebilirsiniz. GÜVENLİ UÇUŞ OTOMATİK İNİŞ TAKIMI Antigravity A1, drone'u çalıştırır çalıştırmaz iniş takımlarını otomatik olarak açar ve kalkıştan sonra geri çekerek sorunsuz ve endişesiz bir uçuş sağlar. AKILLI GÜVENLİK ÖZELLİKLERİ Antigravity A1, uçuş ve engel önleme sistemlerinde önemli yenilikler getirdi. Grip kontrol ünitesi, drone'u hızla yönlendirerek her zaman ileriye doğru uçmasını sağlar. Bu sayede ileri görüş sistemi tüm engellerin üstesinden gelebilir.3 Ayrıca, eve dönüş gibi akıllı özellikler uçuşlarınızı güvence altına alarak endişesizce özgürce uçmanızı sağlar. UYGUNLUK YÜK TESPİTİ Antigravity A1, aşırı ağırlığı tespit ederek kötüye kullanımı önleyen bir yük tespit sistemine sahiptir ve uçuşu eğlence ve yaratıcılık için bir fırsat haline getirir.- Dün
- En Son Yenilenebilir Enerji Kaynakları Haberleri
- Yeni Güneş Enerjisi Depolama Teknolojisi: Enerjiyi Yıllarca Saklayan Bir Sıvı
Yeni Güneş Enerjisi Depolama Teknolojisi: Enerjiyi Yıllarca Saklayan Bir Sıvı Güneş enerjisini 18 yıla kadar depolayan çığır açıcı bir sıvıyı ve yenilenebilir enerjinin geleceği için önemini araştırıyoruz. Geleneksel lityum iyon piller pahalı olabileceği ve güvenlik endişeleri yaratabileceği için verimli ve uygun fiyatlı güneş enerjisi depolaması hayati önem taşıyor. Isı da dahil olmak üzere alternatif enerji depolama yöntemleri araştırılıyor. Yoğunlaştırılmış güneş enerjisi santralleri, bu ısıyı elektrik veya çimento ve çelik üretimi gibi temel endüstriyel süreçlerde kullanabilir. Sıvı enerji depolamasındaki bu yenilik, güneş enerjisinde ilerlemelerin önünü açabilir.- En Son Voleybol Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
Filenin Sultanları Dünya Şampiyonluğu için sahada, milyonlarca yürek ekran başında. Son bir adım. Başarılar #FileninSultanları🇹🇷 Final İtalya TSİ 15.30 TRT 1- En Son Voleybol Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
İnanarak savaşmanın, sonuna kadar bırakmamanın sonucu: Tarihimizde ilk kez finaldeyiz!- En Son Voleybol Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
Azimle, hırsla, istekle… Filenin Sultanları finalde!- En Son Voleybol Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
2025 FIVB Kadınlar Voleybol Dünya Şampiyonası Finali'nde rakibimiz İtalya! 7 Eylül Pazar- En Son Voleybol Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
Yarı final galibiyetinin ardından Daniele Santarelli’nin değerlendirmeleri!- En Son Voleybol Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
Japonya karşısında aldığımız 3-1’lik galibiyetin ardından FIVB Dünya Şampiyonası’nda ilk kez finaldeyiz! Karşılaşma sonunda kaptan Eda Erdem’in değerlendirmelerini dinledik!- En Son Voleybol Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
Japonya karşılaşmasında koyduğu harika performans ile maçın öne çıkan oyuncusu: Melissa Vargas! 28 Sayı 1 Blok 1 Ace- Alperen Şengün Hakkında Bütün Haberler Buraya
Alperen Şengün 85 - 79 Yendiğimiz İsveç Maçında 24 Sayı 16 Ribaunt 6 Asistle Oynadı- Cilt kanseri oranında dünyada başı çeken Avustralya'da güneş kremi skandalı
Avustralya'da güvenilir bir tüketici koruma grubu tarafından yapılan bağımsız analiz, ülkenin en popüler ve pahalı güneş kremlerinden bazılarının iddia ettikleri korumayı sağlamadığını ortaya koyarak ulusal bir skandala yol açtı.Habere Gitmek için Tıklayın- En Son Voleybol Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
Japonya maçımızın özeti- En Son Voleybol Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
Finalde rakibimiz İtalya.... Brezilya'yı 3-2 yenen İtalya finalde rakibimiz oldu- Ariel Şaron, 'Uyuyan Güzel', 'Pamuk Prenses': Tarihte en uzun süre komada kalanlar kimler?
Birçok kişi, bilinçleri tamamen kapalı bir şekilde, bilinmeyen bir dünyada yatıyor. Komada yatanların bekleyişi yıllarca sürüp, ölümle sonuçlanabiliyor. Fakat yıllar süren komadan uyananlar da var. Habere Gitmek için Tıklayın- En Son Savunma ve Askeri Haberleri (Türkiye ve Dünyadan)
TAYFUN Füzesinden SİPER Radarına: IDEF 2025’i Baştan Sona Gezdik!- En Son Yenilenebilir Enerji Kaynakları Haberleri
- En Son Uzay Teknolojisi Haberleri
- Amerika'da Ne Oluyor - Güncel / Politik Haberler
Neredeyse tüm banka hesapları (%99'u) 250.000 dolarlık FDIC tavanı kapsamında. Tavanın 20 milyon doların üzerine çıkarılması, en zengin %1'lik kesime fayda sağlarken, vergi mükellefleri riski üstlenecek ve bankalar daha büyük riskler alacak. Senato'da yapılacak bir Bankacılık duruşması yaklaşırken, vergi mükellefleri yanıtları hak ediyor.- En Son Elektrikli Otomobil - Araç Haberleri
- En Son Elektrikli Otomobil - Araç Haberleri
- Ali İmran 81. Ayet Ve Allah’a Verdiğimiz Söz.
Bu makalemde sizlerin üzerinde düşünmenize vesile olmak istediğim ayet, Ali İmran suresi 81. Ayet olacak. Lütfen makalenin sonuna kadar okuyup dikkatle düşünelim. Bu ayet gerektiği gibi doğru tercüme edilmediği ve bizlerinde Kur’an bütünlüğünde üzerinde düşünmediğimiz için, bazı Müslümanlarda kafa karışıklığı oluyor. Böyle olunca Allah’ın dinine nifak tohumları sokmaya çalışanlar görevini çok rahatlıkla yaparak, batıl inançlarını topluma kabul ettirebiliyorlar. Ayeti iki farklı tercümeden yazmak istiyorum. Ali İmran 81: HANİ, ALLAH PEYGAMBERLERDEN, “ANDOLSUN, SİZE VERECEĞİM HER KİTAP VE HİKMETTEN SONRA, ELİNİZDEKİNİ DOĞRULAYAN BİR PEYGAMBER GELDİĞİNDE, ONA MUTLAKA İMAN EDECEKSİNİZ VE ONA MUTLAKA YARDIM EDECEKSİNİZ” DİYE SÖZ ALMIŞ VE “BUNU KABUL ETTİNİZ Mİ; VERDİĞİM BU AĞIR GÖREVİ ÜSTLENDİNİZ Mİ?” DEMİŞTİ. ONLAR, “KABUL ETTİK” DEMİŞLERDİ. ALLAH’TA, “ÖYLEYSE ŞAHİD OLUN, BEN DE SİZİNLE BERABER ŞAHİT OLANLARDANIM” DEMİŞTİ. (Diyanet meali) Ali İmran 81: ALLAH NEBİLER (ARACILIĞIYLA KİTAP EHLİN)DEN; “EĞER VAHİYDEN VE HİKMETTEN SİZE BİR PAY VERDİKTEN SONRA SİZE ELİNİZDEKİNİ TASDİK EDEN BİR ELÇİ GELİRSE, KESİNLİKLE ONA İNANMALI VE YARDIM ETMELİSİNİZ” TAAHHÜDÜNÜ ALDIĞI ZAMAN SORDU: “İŞTE BU ŞARTA DAYALI AHDİMİ ALIP KABUL ETTİNİZ Mİ? “KABUL VE TASDİK ETTİK!” DİYE CEVAP VERDİLER. ALLAH BUYURDU: “O HÂLDE ŞAHİD OLUN! BEN DE SİZİNLE BİRLİKTE, BU SÖZÜNÜZE ŞAHİT OLANLARDANIM!” (Mustafa İslamoğlu) Ayetin özü, tüm iman edenlerin Allah’a verdikleri bir sözden bahsediliyor. Gelin birlikte, özellikle ilk cümlesinde geçen verilen sözden, neyin kast edildiğini anlamaya çalışalım. Önce şunu hatırlatmak istiyorum. İlk tercümede Peygamber diye çevrilen kelime NEBİ diye geçer. Daha sonra peygamber diye yazdıkları kelime ise RESUL yani elçi diye geçer. Gelelim ayetin ilk cümlesine. Allah Nebilerden, bir söz alındığından bahsediyor. “SİZE VERECEĞİM HER KİTAP VE HİKMETTEN SONRA, ELİNİZDEKİNİ DOĞRULAYAN BİR PEYGAMBER GELDİĞİNDE, ONA MUTLAKA İMAN EDECEKSİNİZ VE ONA MUTLAKA YARDIM EDECEKSİNİZ DİYE SÖZ ALMIŞTIK.” Tekrar hatırlatırım, ben diyanetin tercümesini aynen yazdım, hâlbuki size elinizdeki kitabı doğrulan bir RESUL geldiğinde ona iman edip, yardım edecekleri konusunda söz alındığından bahsediyor. Günümüzdeki tahrif edilmiş İncil ve Tevrat’ı okuduğunuzda bile, daha sonra gelecek Resuller hakkında bilgi verir. Örneğin Tevrat’ta Kur’an’da da geçtiği gibi Hz. İsa kast edilerek, bir MESİHİN geleceği bilgisi verilir, ama Yahudiler Hz. İsa babasız dünyaya geldiği için, onun birçok özelliklerini delillerini gördükleri halde, Mesih olarak görmedikleri için, Resul olarak ta kabul etmediler. İncil de de Hz. İsa benden sonra benim söylediklerimi doğrulayacak, tasdikleyecek bir tebliğcinin geleceği müjdesini verir. Daha açıkçası Kur’an’da belirtildiği gibi, Allah göndereceği Resulleri daha önceki kitaplarında bahsetmiştir ki, geldiklerinde tanınsın ona yardımcı olunsun. “Yuhanna incilinin Bab 16 ayet 13 de, şöyle geçer. “Ama Faraklit (ELÇİ) gelince sizi tüm gerçeğe yöneltecektir. Çünkü kendiliğinden konuşmayacaktır. Ne işitirse onu söyleyecek ve gelecek şeyleri size bildirecektir” Ayeti anlamaya devam edelim. Sizce bu sözü yalnız Allah’ın Nebileri vermiş olabilir mi? Ayeti dikkatle hatta Kur’an’ı bir bütün olarak okuyan ve üzerinde dikkatle düşünen, yalnız Nebilerin söz verdiğini söylemesinin, mümkün olmadığını görecektir. Kur’an’dan bir örnek. “Maide suresi 70. ayetinde bakın Allah ne diyor bu konuyla ilgili. “Gerçek şu ki, biz İsrâiloğulları’ndan KESİN BİR SÖZ ALDIK ve onlara Resuller gönderdik. Ne zaman bir Resul onlara nefislerinin arzu etmediğini getirdiyse, bir kısmını yalanladılar” Yine Maide suresi 14. ayette de sözünde durmayanlardan bahsediyor. “Biz Hıristiyanlarız” diyenlerden de SAĞLAM SÖZ ALMIŞTIK. Ama onlar da akıllarından çıkarmamaları istenen şeylerden önemli bir kısmını unuttular.” Sanırım Ali İmran 81. ayetinde, hem Nebilerim hemde iman edenlerin söz verdikleri anlaşılıyor. Gelin bu konuyu Kur’an bütünlüğünde, birlikte anlamaya devam edelim. Bu ayetin bahsettiğimiz ilk cümlesini anlatırken, Süleymaniye vakfı başkanı, Allah Nebiden söz almış ama Nebi tebliğ ettiğinde, Resul lük görevini yapmıştır dedikten sonra, Resul lük bitmemiştir kim bu ayetleri kavrar/anları gidip Müslümanlara anlatırsa, oda Resuldür diyor. Bu kitabın yani Kur’an’ın kendisi resuldür, onu anlatanlarda resuldür diyor. Çok ilginç, önce şunu hatırlatmak isterim RESULLÜK yani ELÇİLİK görevini verecek yalnız Allah’tır. Adı üstünde Allah’ın Elçisi. Kur’an’ın kendisi Resul/elçi değil Allah kelamıdır, mesajıdır. Kur’an Resul/Elçi olsaydı, Allah aramızdan Elçi görevlendirmezdi. Bunu söylersek, her cemaat ve tarikat lideri kendisini Resul ilan eder. Bunu söylemek çok büyük hata olur. ALLAH RESULLERİNİ SÜREKLİ KONTROL EDİP, EN KÜÇÜK HATASINDA UYARIYOR YANLIŞINI DÜZELTİYORDU. Bu durumda Kur’an’ı anlattığını zannedenlerin yanlışını kim düzeltecek, Allah diyebilir misiniz? Rabbimiz sakın benden başka VELİ edinmeyin, benim tebliğime Kur’an’a uyun diye boşuna uyarmıyor. Konumuza devam edelim. Bakara 40. Ayetinde Allah İsrail oğullarının verdiği söz konusunda bakın ne diyor. Bakara 40: EY İSRAİLOĞULLARI! SİZE VERDİĞİM NİMETİ HATIRLAYIN. BANA VERDİĞİNİZ SÖZÜ YERİNE GETİRİN Kİ BEN DE SİZE VERDİĞİM SÖZÜ YERİNE GETİREYİM. YALNIZ BENDEN KORKUN. (Diyanet meali) Demek ki tüm İsrail oğulları Allah’a bir söz vermiş ve Allah bu sözünüzde durun ki, bende sözümde durayım diyor. Verilen sözde zaten çok açıktır, Yalnız Resulümün sizlere tebliğ ettiği vahye uyun onu hayatınıza geçirin, batılı ve hurafeyi terk edip yalnız Allah’a kulluk edin, onun hükümlerinin dışına çıkmayın. Allah Kur’an’da da bizlere tüm bunları hayatımıza geçirmemizi istiyor ve iman ettim diyerek bu sözü Allah’a vermiş oluyoruz. Ali İmran 81. Ayeti anlamaya devam edelim. Aslında ayet bu konuya açıklık getiriyor ve diyor ki, bir Resul/Elçi geldiğinde ona iman edeceğiz ve mutlaka yardım edeceğiz diye söz verildiğine göre, AYNI ANDA İKİ RESUL BİRLİKTE OLMAYACAĞINDAN, bu sözü yalnız Nebilerin/Resullerin vermesi asla mümkün değil. DEMEK Kİ GÖREVLENDİRİLMİŞ NEBİLER VE RESULLÜK GÖREVİNİ YAPARKEN ONUN TEBLİĞİNE İMAN ETMİŞ TÜM İNSANLARIN, BU SÖZÜ VERDİĞİ ÇOK AÇIK ANLAŞILIYOR. Bu satırları okuyan bazı arkadaşlarımız, şöyle söyleyebilir. Taha suresinde Hz. Musa Nebilik görevini yaparken, 29. Ayetinde Allah’tan, kardeşi Harun’u kendisine yardımcı olarak görevlendirilmesini istedi, demek ki aynı anda Resul oluyormuş diyebilirsiniz. Bu ayette ve devamındaki ayetlerde asla Hz. Harun’un Resul olarak gönderildi diye geçmez. Bakın nasıl geçer. “AİLEMDEN DE, BANA BİR VEZİR TAYİN ET.” Vezir kelimesinin anlamı yardımcı, sorumluluk sahibi anlamındadır. Taha 36. Ayetinde de Allah şöyle cevap veriyor. “ALLAH BUYURDU: “EY MÛSÂ! DİLEĞİN KABUL EDİLDİ.” Onun içindir ki, Ali İmran 81. Ayetin ilk cümlesinde Allah’ın Nebilerden bir söz aldı hükmünü, Nebinin Resul lük görevini yaparak, tüm iman edenlerden bir söz aldığı şeklinde anlamalıyız. Bu söz bundan sonra, elimizdeki bize tebliğ edilen vahyi onaylayacak bir başka Resul geldiğinde, ona da uyacağız ve ona da sana yardım ettiğimiz gibi, yardım edeceğiz diye söz verildiği anlatılıyor. Kur’an’ı bir bütün olarak okuyan her Müslüman bu gerçeği görecektir. Bir ayet örnek verelim. “KENDİLERİNE KİTAP VERDİKLERİMİZ ONU, KENDİ OĞULLARINI TANIDIKLARI GİBİ TANIRLAR. YİNE DE İÇLERİNDEN BİR GRUP BİLE BİLE GERÇEĞİ SAKLIYORLAR.” (Bakara 146) Bakın Ali İmran 81. Ayette Allah, daha sonra gelecek Resullerini nasıl tanıttığını ve açıkça delillerini kanıtlarını gördükleri halde, sözlerinde durmadıklarını söylüyor. Yani Kitap Ehli aslında, Hz. Muhammed’in Resul/Nebi olarak gönderildiğini çok iyi biliyorlar, çünkü onlara daha öncede size indirileni tasdik edecek Resul gelince, ona da uyun diye söz vermişlerdi, ama sözlerinde durmadılar diyor. İMAN EDEN HER MÜSLÜMAN, SENİN İNDİRDİĞİN KİTABA İMAN ETTİM. ONU EKSİKSİZ HAYATIMA GEÇİRECEĞİM VE YALNIZ SENİN SÜNNETİNİ TAKİP EDECEĞİM, SENİN KOYDUĞUN SINIRLARI AŞMAYACAĞIM DİYE SÖZ VERİYOR. Sizce bizler bu sözümüzü tutuyor muyuz? Yorumunu sizlere bırakıyorum. Allah görev verdiği tüm Resulleri aracılığıyla kullarını uyarmış ve sizlere gönderdiğim Nebiler, Resuller gibi daha sonra uyarıcı Resuller göndereceğim, onlarda sizlere daha önce gönderdiklerimi onaylayacak diyerek, tüm iman eden kullarından, yani geçmiş tüm kitap ehlinden bir söz aldığından bahseder, hatta daha sonra gelecek Resullerin kabulünü kolaylaştırmak için ön bilgiler verir. Kur’an’da da çok açık ve net Ahzab 40. Ayetinde, BUNDAN SONRA HİÇBİR NEBİ GÖNDERMEYECEĞİNİ Hz. Muhammed’in, nebilerin sonuncusu olduğunu bildirir. Her Nebi tebliğ görevini yaparken Resuldür. Nebi gelmeyecek Resul gelecek dersek büyük hata ederiz, Nebilik makamın adı Resul lük görevidir. Bundan sonrada hiçbir resul/nebi gelmeyeceği için, Kur’an’da bundan sonra gelecek bir Resulünden bahsetmediği gibi, tarifini dahi yapmamıştır, hiçbir bilgi vermemiştir. Birkaç örnek verelim ki Ali İmran suresi 81. Ayette geçen ilk cümleden, neyin kast edildiği daha açık anlaşılsın. “ALLAH’A VERDİKLERİ SÖZÜ SÖZLEŞTİKTEN SONRA BOZANLAR, ALLAH’IN BİRLEŞTİRİLMESİNİ (GÖZETİLMESİNİ) EMRETTİĞİ ŞEYLERİ KESENLER (TERK EDENLER) VE YERYÜZÜNDE BOZGUNCULUK ÇIKARANLAR VAR YA, İŞTE ONLAR KAYBEDENLERİN TA KENDİLERİDİR.” (Bakara 27) “YİNE ALLAH İLE SÖZLEŞME YAPTIĞINIZDA, SÖZÜNÜZE SADÂKAT GÖSTERİNİZ; BİR DE YEMİNLERİNİZİ İYİCE KESİNLEŞTİRDİKTEN SONRA BOZMAYA KALKMAYINIZ! UNUTMAYINIZ Kİ ALLAH’I KENDİNİZE KEFİL KILMIŞTINIZ: ZİRA ALLAH YAPTIĞINIZ HER ŞEYİ BİLİYOR. (Nahl 91) “ANDOLSUN Kİ DAHA ÖNCE ONLAR, SIRT ÇEVİRİP KAÇMAYACAKLARINA DAİR ALLAH’A SÖZ VERMİŞLERDİ. ALLAH’A VERİLEN SÖZ, MESULİYETİ GEREKTİRİR.” (Ahzab 15) Bakın bu ayetler özellikle Kitap Ehline söylenip uyarılmıştır. Konumuzu özetleyelim. Tüm bu ayetlerden de anlıyoruz ki iman eden insanların hepsi, Allah’a farklı konularda ama özünde, ALLAH’IN VAHYİNE UYACAKLARINA DAİR SÖZ VERMİŞERDİ. Ali İmran 80. Ayette de verilen söz yalnız Nebilerin verdiği bir söz asla değil, tüm iman edenlerin verdiği sözdür. Çünkü tüm iman edenler şu sözü veriyor Allah’a. Size Allah katından HAK olarak gelen kitap ve hikmetten sonra, çok daha sonraları sizin elinizdeki vahyi tasdikleyen bir elçi gelirse, ona mutlaka inanacak ve yardım edeceklerine dair söz aldığını söylüyor Rabbimiz. Bu sözü yalnız Resulün vermesinin mümkün olamayacağı çok açıktır, çünkü söz veren Resul vefat etmeli ki, ondan sonra yeni bir Resul uyarıcı vahiy getirsin. Resul vefat ettikten sonrada, zaten istenilen yardım görevini yapamaz. Değerli dostlarım, ayetleri tercüme ederken bazen yanlış anlaşılacak cümleler kurulabiliyor. Bunu bilen Rabbimiz, Kur’an’da birçok kez bizlerin aklımızı kullanmamız, ayetler arasında bağlantı kurup düşünmemizi emrediyor ve aynı konularda da birçok örneklerle tekrarlıyor. İnanın kafamızda batıl ve hurafe baskın değilse, gerçekleri görmek zor olmuyor. Dilerim bu çabayı gösteren, Allah’ın azınlık halis kulları arasında oluruz. Saygılarımla Haluk GÜMÜŞTABAK- Elektrikli Arabadan Benzinli Arabaya Geçtim - İşte Öğrendiklerim
Elektrikli Arabadan Benzinli Arabaya Geçtim - İşte Öğrendiklerim Rakamların Ardındaki Şok Edici Gerçek Elektrik devrimine katılmaya ilk karar verdiğimde, hayatımın en akıllıca kararını verdiğimi düşünüyordum. McKinsey'nin yakın zamanda yaptığı küresel tüketici anketine göre, dünya genelinde elektrikli araç sahiplerinin yaklaşık %30'unun içten yanmalı motorlu araçlara geri dönme olasılığı yüksek. ABD'deki elektrikli araç sahiplerinin %46'sı, bir sonraki satın alımlarında benzinli bir araca geri dönme olasılıklarının "çok" yüksek olduğunu söylüyor. Ben de bu şaşırtıcı istatistiğin bir parçası oldum ve benzinli araca geri dönüş yolculuğum sırasında keşfettiklerim, elektrikli araç geçişinin günlük sürücüler için gerçekte ne anlama geldiğine dair bakış açımı tamamen değiştirdi. Rakamlar, otomobil üreticilerinin duymanızı istemediği bir hikaye anlatıyor. Edmunds tarafından yapılan bir araştırmaya göre, 2024'ün 2. çeyreğinde takas olarak kullanılan elektrikli araçların yaklaşık %40'ı yeni bir içten yanmalı araç satın almak veya kiralamak için kullanılırken, takas olarak kullanılan elektrikli araçların %39,4'ü yeni bir içten yanmalı araç satın almak veya kiralamak için kullanıldı. Bunlar sadece istatistik değil; elektrikli araçların gelecek olduğunu düşünen ve sonunda bir benzin istasyonunun sadeliğini özleyen benim gibi gerçek insanları temsil ediyor. Şarj Altyapısı Günlük Kabusum Oldu İlk gerçekle yüzleşmem, Amerika'nın şarj ağının ne kadar bozuk olduğunu fark ettiğimde gerçekleşti. Geleceğin benzin istasyonu ağına derinlemesine bir bakış, sürücülerin konut dışı elektrikli araç ekipmanlarını kullanarak araçlarını yalnızca %78 oranında başarıyla şarj edebildiğini ve güvenilirlikle ilgili kritik sorunları vurguladığını tahmin ediyor. Bu, her beş şarj girişiminden birinin başarısız olduğu anlamına geliyor - benzin pompalarının bu kadar güvenilmez çalıştığını düşünün. Günlük rutinim şarj kaygısıyla doldu. Yeterli kamusal şarj altyapısının olmaması büyük bir sorun olmaya devam ediyor. Şehir sakinlerinin %60'ı en yakın kamusal şarj istasyonuna bir milden daha yakın mesafede yaşarken, banliyö sakinlerinin %41'i ve kırsal kesim sakinlerinin %17'si bu mesafede yaşıyor. Banliyöde yaşadığım için, vardığımda çalışıp çalışmayacağı belli olmayan şarj istasyonlarının etrafından sürekli rotalar planlıyordum. En sinir bozucu kısım ise öngörülemezlikti. Arabada küçük çocuklarınız olduğunu ve hızlı bir şarj cihazı bulmak için yarım saat dolaşmak zorunda kaldığınızı ve şarj cihazının çalışmadığını düşünün. Bu senaryo, saymakla bitiremeyeceğim kadar çok kez gerçek oldu ve basit aile gezilerini lojistik bir kabusa dönüştürdü. Kimsenin Bahsetmediği Gizli Maliyetler Herkes elektrikli araçların ilk tasarruflarına odaklanıyor, ancak gerçek maliyetler sizi en çok acıtan yerden vuruyor. Elektrikli araç sahiplerinin benzinli bir araca geri dönmek istemelerinin en büyük nedeni, mevcut şarj altyapısının olmamasıydı (%35); İkinci en yüksek oran, bir elektrikli araç sahibi olmanın toplam maliyetinin çok yüksek olmasıydı (%34). Daha ucuz kullanım vaadi, günlük hayatta karşılaştığım gerçeklikle uyuşmuyordu. Akü bozulması, benzinli araç sahiplerinin asla karşılaşmadığı sürekli bir endişe haline geldi. Elektrikli araç aküsü değişim maliyetleri, paket boyutuna ve üreticiye bağlı olarak genellikle 5.000 ila 16.000 dolar arasında değişiyor, ancak bu cepten yapılan onarımlar son derece nadir. Değişimler nadir olsa da, potansiyel 15.000 dolarlık bir onarım faturasının tehdidi, geleneksel araçlarda hiç yaşamadığım bir finansal endişeye yol açtı. Kolaylık Karmaşıklığa Dönüştüğünde Benzinli araçlarda hafife aldığım basitlik, geri döndüğümde apaçık ortadaydı. Elektrikli bir araç, çoğu insanın ortadan kaldırmaya çalıştığı bir karmaşıklığı günlük hayatınıza ekler - hayatlarını daha karmaşık hale getirmeye değil, işleri daha basit hale getirmeye çalışırlar. Bu, aylarca şarj uygulamaları, ağ uyumluluk sorunları ve menzil hesaplamalarıyla uğraştıktan sonra yaşadığım deneyimi mükemmel bir şekilde yansıtıyordu. Eskiden üç dakikalık bir benzin istasyonu durağı olan bu süreç, planlama, bekleme ve ekipmanın çalışmasını ummayı gerektiren karmaşık şarj seanslarına dönüştü. Tesla'nın güçlü ve güvenilir hızlı şarj ağından yoksun yaşıyorlar, şarja kolay erişimi olmayan apartmanlarda yaşıyorlar ve birçok erken benimseyenin kolayca kabullendiği elektrikli araç kaynaklı sorunlara katlanmaya daha az istekliler. Bunlar arasında, geçen yılki fiyat indirimleri nedeniyle aracınızın yeniden satış değerinin büyük bir kısmını kaybetmek de var. Yaş Faktörü Herkesi Şaşırttı İlginçtir ki, ABD'de bir dahaki sefere elektrikli araç kullanmayı reddedebileceklerini belirten anket katılımcılarının çoğu gençti - yaklaşık 36 yaşındaydılar ve birçoğunun genç aileleri de vardı. Amerika'nın vasat şarj ağının acısını diğerlerinden daha fazla hissedenler onlardı. Bu durum, yaşlıların değişime direnirken genç nesillerin yeni teknolojileri benimsediği varsayımını sorguladı. Otuzlu yaşlarımda ve çocuklu biri olarak, elektrikli araçların teorik faydaları aile hayatının pratik gerçekleriyle çarpıştı. Yolculuklar, keyifli bir aile zamanı olmaktan çıkıp stres yönetimi egzersizlerine dönüştü. Katılımcıların %34'ü elektrikli araç sahip olma maliyetlerinin hala çok yüksek olduğunu söylerken, %32'si elektrikli araçların uzun yolculuklarda sürüş alışkanlıklarını çok fazla etkilediğini söyledi. Pil Teknolojisinin Gerçek Anlamı Pil teknolojisindeki gelişmelere rağmen, temel sınırlamalar birçok sürücü için sorun olmaya devam ediyor. Ancak 2024 tarihli yeni bir analiz önemli bir gelişmeyi ortaya koyuyor: Elektrikli araç pilleri artık yılda ortalama %1,8 oranında bozuluyor; bu oran 2019'da yılda %2,3'tü. Bu kulağa cesaret verici gelse de, zaman içinde gözle görülür bir menzil kaybı anlamına geliyor. Ankete katılan ABD'li otomobil alıcılarının %26'sı, pahalı pil değişimlerini en büyük elektrikli araç endişeleri olarak belirterek, menzil (%24) ve şarj istasyonu eksikliği (%23) endişelerini ilk kez geride bıraktı. Tüketici önceliklerindeki bu değişim, elektrikli araçlar ilk popülerleştiğinde tam olarak anlaşılmayan uzun vadeli sahip olma maliyetlerine ilişkin artan farkındalığı yansıtıyor. Coğrafi Gerçeklik Kontrolü Elektrikli araç sahipliğinde başarı söz konusu olduğunda konum her şeyi belirler. Örneğin, Kaliforniya'daki otomobil sahiplerinin %25'i elektrikli araç kullanırken, Wisconsin'de yaşayanların yalnızca %1'i elektrikli araç kullanıyor. Bu büyük fark, posta kodunuzun elektrikli araç sahipliğinin kullanışlı mı yoksa sürekli olarak sinir bozucu mu olacağını ne kadar etkilediğini ortaya koyuyor. ABD merkezli elektrikli araç sahiplerinin %46'sı içten yanmalı motorlara (ICE) geri dönebileceğini söylerken, Norveçli araç sahiplerinin yalnızca %18'i geçiş yapmak istiyor. Norveç'in başarısı, çoğu Amerikan toplumunda bulunmayan kapsamlı altyapı yatırımları ve politika desteğinden kaynaklanıyor. Herkesi Şaşırtan Çelişkili Araştırma Elektrikli araç memnuniyetine ilişkin veriler, kimin sorduğuna ve nasıl sorduğuna bağlı olarak büyük ölçüde değişiyor. 18 farklı ülkeden 23.000'den fazla elektrikli araç sahibine ulaşan anket, katılımcıların %4'ünün elektrikli araçlarını bir plug-in hibrit araçla değiştireceğini, sadece %1'inin benzinli bir arabayı tercih edeceğini ve sadece %1'inin içten yanmalı bir araca geri döneceğini ortaya koydu. Bu durum, McKinsey'nin çok daha yüksek memnuniyetsizlik oranları gösteren çalışmasıyla çelişiyor. Bu çelişkili çalışmalar, elektrikli araç deneyiminin bireysel koşullara, konuma ve araç seçimine bağlı olarak nasıl önemli ölçüde değiştiğini vurguluyor. Bu istatistik, otomotiv dünyasındaki yaygın inanışın aksine, elektrikli araç geçişinin ne kadar sorunlu olduğunun bir örneği olarak geniş çapta alıntılanmıştır: İnsanlar bir kez elektrikliye geçtiklerinde neredeyse hiç geri dönmezler. İlk Benimseyenlerin Yanıldığı Noktalar İlk elektrikli araç alıcıları, ana akım tüketicilerden farklı beklenti ve tolerans seviyelerine sahipti. Elektrikli araçlar için bir sonraki büyük büyüme alanının daha ana akım bir kitle olduğu söyleniyor: düşük ve orta gelirli alıcılar, pratik günlük araçlar isteyenler ve elektrikli araçlar dünyasına tamamen yeni başlayanlar. Ancak, özellikle menzil ve halka açık şarj söz konusu olduğunda, nispeten daha hoşgörülü ilk Tesla sahiplerinden çok daha zorlu bir durumla karşı karşıyalar. Birini vazgeçirdiğinizde, onu geri kazanmak çok daha zordur - deneyimleri zaten olumsuzluklarla doludur. Bu, elektrikli araç sahipleri arasındaki artan memnuniyetsizliğin sektörün geleceği için neden bu kadar önemli olduğunu tam olarak ortaya koyuyor. Çalışmayan Altyapı Yatırımı Devletin büyük yatırımlarına rağmen, şarj ağı ana akım benimseme için yetersiz kalmaya devam ediyor. Amerika Birleşik Devletleri, 2024 yılında şarj istasyonu stokunu %20 artırarak yaklaşık 200.000 halka açık şarj noktasına çıkardı. 2021'de kabul edilen İki Partili Altyapı Yasası'nın bir parçası olan Ulusal Elektrikli Araç Altyapı Programı, koridorlardaki hızlı şarj istasyonlarını finanse etmek için 5 milyar ABD doları ayırdı; ancak 2024 yılı sonuna kadar şu anda faaliyette olan şarj istasyonlarına yalnızca yaklaşık 30 milyon ABD doları harcanmıştı. Federal fon programlarının yavaş uygulanması, altyapının büyük ölçekte inşa edilmesinin karmaşıklığını ortaya koyuyor. Yasanın kabulünden sonra ilk şarj istasyonlarının halka açılması iki yıldan fazla sürdü. 16 Ağustos itibarıyla yaklaşık 4.000 bağlantı noktası finanse edildi, ancak yalnızca 382'si açık. Vaatler ve teslimatlar arasındaki bu uçurum, mevcut elektrikli araç sahiplerini ve potansiyel alıcıları hayal kırıklığına uğratmaya devam ediyor. Benzine dönüş yolculuğum, değişime direnç veya çevresel kayıtsızlıktan kaynaklanmadı. Bu, elektrikli araçların, vaatlerine rağmen, benzinli arabalar gibi günlük hayatıma sorunsuz bir şekilde entegre olamayacağı pratik gerçekliğinden kaynaklanıyordu. Benzinli bir arabaya geri dönmeyi düşünenler, her şeyden önce, bunu satın alma pişmanlığı yüzünden yapıyorlar. Şarj etmek, benzin almak kadar güvenilir ve kolay hale gelene kadar, birçok Amerikalı, henüz tanışmayı bekledikleri melek yerine, bildikleri şeytanı seçmeye devam edecek. Kaynak: CCÖnemli Bilgiler
Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.
- Antigravity A1: Yeni Drone
Navigation
Configure browser push notifications
Chrome (Android)
- Tap the lock icon next to the address bar.
- Tap Permissions → Notifications.
- Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
- Click the padlock icon in the address bar.
- Select Site settings.
- Find Notifications and adjust your preference.
Safari (iOS 16.4+)
- Ensure the site is installed via Add to Home Screen.
- Open Settings App → Notifications.
- Find your app name and adjust your preference.
Safari (macOS)
- Go to Safari → Preferences.
- Click the Websites tab.
- Select Notifications in the sidebar.
- Find this website and adjust your preference.
Edge (Android)
- Tap the lock icon next to the address bar.
- Tap Permissions.
- Find Notifications and adjust your preference.
Edge (Desktop)
- Click the padlock icon in the address bar.
- Click Permissions for this site.
- Find Notifications and adjust your preference.
Firefox (Android)
- Go to Settings → Site permissions.
- Tap Notifications.
- Find this site in the list and adjust your preference.
Firefox (Desktop)
- Open Firefox Settings.
- Search for Notifications.
- Find this site in the list and adjust your preference.