Evlilik Kurumu
Bir gazetede okumuştum ,ideal evliliği şöyle tanımlıyordu:
Gerçek aşklar her zaman evlilikle taçlandırılır; çünkü evlenme arzusuna sahip olmak karşınızdaki insanı gerçekten sevdiğinizden emin olmak demektir. Aşkınızın ve sevginizin hayatın karşınıza çıkaracağı bir takım olumsuzluklar karşısında yıkılmadan ayakta kalabileceğine canı gönülden inanmak demektir. O insanı şu anda ne kadar seviyorsanız bundan 10, 20, 30 sene sonra da aynı yoğunlukta seveceğinizi yüreğinizin derinliklerinde bilmek demektir. Hem kendinize hem karşınızdaki insana güvenmek, beraberliğinizi yürütmek adına ikinizin de bir takım fedakarlıklarda bulunacağınızdan şüphe duymamak demektir. Bundan sonraki her gününüzü, her gecenizi ve her anınınızı birlikte paylaşmayı arzulamak ve birbirinden bıkabileceğinizi aklınızın ucundan bile geçirmemek demektir. Açık kapılara ve yan yollara sapmaya ihtiyaç duymamak demektir. Kısacası evlilik cesaret işidir, inanç işidir.
Oysa etrafımıza baktığımızda görünen nedir?
Evlilik sanki bir ticarete dönmüştür.Uzun süre evli kalan çiftlerde artık ,iş ,para herşeyin önüne geçmiş.Konuşacak,paylaşacak tek şey de ortak çocukları olmuştur.Tabi bunun doğal sonucu da ,tarafların birbirinden kopması ve aldatmalar.Aldatılan eş ,bir biçimde buna katlanmak zorundadır.Ya maddi çıkarları bunu gerektiriyordur ya da çocuktur çoğu zaman neden.Zaten evlilik te kadına biçilen rol de ;" iyi eş", "iyi anne" rolüdür.İyi eş olabilmenin , anlamı da genelde ,hiç bir şeye itiraz etmemek, eşinin tüm haksızlıklarına ve yeri geldiğinde şiddet gösterilerine ,ses çıkarmamak olarak anlaşılır.Gerçi son zamanlarda, toplumda yükselen yeni trendleri de göz ardı etmemek gerekiyor.Nedir mi o, yeni trend?
Kadın çalışsın eve baksın ,bu arada yukarda yazdığım olumsuzluklara da katlansın .Boşanma lafı etmeye başlayınca da , altın yumurtlayan tavuğu ,elden kaçırmamak adına her türlü rezillik sergilensin.
Aslında yazılacak şey çok ama .Kısaca bağlamak gerekirse konuyu, şunları yazmak istiyorum son olarak;
Hiç bir şeyin paylaşılmadığı bir çatı altında, ne sevginin ne de cinselliğin bir önemi vardır.Hoş erkek için cinselliğin ,kadında olduğu gibi sevgiyle yoğrulması gerekmiyor ama.Yine de bana göre; iyi anlaşan eşlerin ,sevgi paylaşımı ile yaşadıkları cinsellik , daha fazla fiziksel ve ruhsal doyumu da birlikte getirir.Ve sağlam temeller üzerinde kurulmayan tüm evlilikler, bitmeye mahkumdur.Resmi olarak olmasa bile, fiili olarak biter.Bunun , sağlıklı yürümesi için, ön şart; sevgi,samimiyet ve dürüstlüktür.
4 Yorum
Önerilen Yorumlar