BAĞIMSIZ BİR TÜRKİYE İÇİN GERÇEK BİR SİYASETTÇİ VE DÜŞÜNCELERİNDEN HİÇBİR ZAMAN ÖDÜN VERMEYEN HULKİ CEVİZ OĞLUNU YÜREKTEN DESTEKLİYOR VE BAŞARILARINI DİLİYORUM....

 

Cevizoğlu bağımsız adaylığını anlattı

 

Ankara 1. bölgeden bağımsız aday olan Hulki Cevizoğlu, “ 'Allah utandırmasın' diyerek 22 Temmuz’da büyük desteğinizi bekliyorum" diyerek adaylığı hakkındaki soru ve eleştilere açıklık getirdi.

20 Haziran 2007 09:24

 

Hulki Cevizoğlu'nun köşe yazısı

 

BAĞIMSIZ ADAYLIĞIM HAKKINDA GERÇEKLER...

 

22 Temmuz genel seçimleri yaklaşırken, sizlerden gelen destek giderek artıyor. Çok teşekkür ediyorum.

 

Bu arada, bazı vatandaşlarımızın merak ettiği ya da bilmediği noktaları da öğreniyor ve bunları yanıtlamaya çalışıyorum.

 

Sevgili yurttaşlarım.. (Artık, “izleyicilerim, okurlarım” yerine “yurttaşlarım” diyebilirim!..) Tekraren söylüyorum. Biliyorsunuz, Ankara 1. Bölgeden “bağımsız” milletvekili adayı olarak seçime giriyorum. (Bana oy verebileceğiniz Ankara 1. Bölge: Çankaya, Bala, Elmadağ, Etimesgut, Evren, Gölbaşı, Haymana, Mamak, Polatlı, Sincan ve Şereflikoçhisar.)

 

BAĞIMSIZLAR İÇİNDE 4. SIRADAYIM

 

Dün (18 Haziran) YSK Ankara İl Seçim Kurulu’nda bağımsız milletvekili adayları, oy pusulasındaki yerlerini belirlemek için kura çekti.

Ben, 4. (dördüncü) sıradayım.

 

Bu, şu demek. Yukarıda saydığım bölgelerde oturup da bana oy vermek isteyen sevgili yurttaşlarımız, oy pusulasında siyasi partilerin hemen altında yer alacak bağımsız adaylar içinde 4. sırada benim adımın (Pusulada “Mustafa Hulki CEVİZOĞLU” olarak yazacak) altındaki kutucuğa “Evet” mührünü basacak.

Yine, “Allah utandırmasın” diyerek 22 Temmuz’da büyük desteğinizi bekliyorum.

 

HERKESE İLETECEĞİNİZ GERÇEKLER..

Merak ettiğiniz konuları soru-yanıt biçimine çevirerek açıklamak istiyorum.

Soru: Seçilirseniz mecliste nasıl bir hareket içinde olacaksınız? Katkınız nasıl olacak?

Yanıtım: Mustafa Kemal Atatürk’ün “Tam bağımsız Türkiye” ideali için çalışacağım. Diğerleri “tam bağımsızlığı” savunmuyor ve “Artık devir değişti” diyor. Bunlara da inat, bu çizgiyi hep birlikte koruyacağız ve Türkiye’yi Atatürk’ün hedef gösterdiği “çağdaş uygarlık” düzeyine çıkaracağız.

Soru: Sizin çizginizde olan hiç bir parti adaylık teklifi yapmadı mı?

Yanıtım: Hayır, hiç bir parti bana adaylık teklifi yapmadı. Hatta, benim girişimlerime verdikleri yanıt “Hayır, istemiyoruz” oldu!.. Ama ben yine de, küsmeden, kızmadan; AKP’ye karşı CHP ve MHP’yi kendi bölgemin dışında destekliyorum. Çağırırlarsa mitinglerine de gider, o bölgelerde onlara oy isterim. Onlar da beni Ankara 1. Bölgede desteklesinler.

Soru: Sizin gibi özünde Türk olup, dışa bağımlı hale gelmememiz gerektiğini düşünen bir lider maalesef yok. Oyumu size vermek istiyorum. Fakat bu nasıl olacak bilmiyorum, İstanbul’dan size oy verebiliyor muyuz?

Yanıtım: Hayır ne İstanbul’dan ne de başka bir yerden bana oy veremiyorsunuz. Yalnızca Ankara 1. Bölgede (bunları yukarıda saydım) oturanlar bana oy verebiliyor. O yüzden buralardaki dostlarınıza, bana oy vermeleri için çağrıda bulunabilirsiniz.

Soru: Sadece CHP ve MHP’nin tabanından oy alacaksınız. Onların oyu azalmayacak mı?

Yanıtım: Hayır azalmayacak. Çünkü, benim aday olduğum Ankara 1. Bölgenin dışında tüm Türkiye’de 42 milyona yakın seçmen var. Benim bölgemin dışındaki oyların tamamı CHP ve MHP’ye helali hoş olsun. Bu 42 milyon oyu alsınlar. Ben de onları -benim bölgemin dışında- destekliyorum. AKP’den kesinlikle kurtulmak gereki-yor. Kimse bahane aramasın... Ayrıca ben, seçime girmeyen ya da barajı geçemeyecek tüm partilerimize oy verme niyetinde olanların da oylarına talibim. Onlar da bana bu sözü veriyorlar. Yani, “Hem sağı hem solu, ama mutlaka Mustafa Kemal’in yolu” di-yerek her kesimin oylarına talibim.

Soru: Cumhuriyetimiz üzerindeki tehlike için ne düşünüyorsunuz?

Yanıtım: 22 Temmuz’dan sonra da bu tehlike giderek artacak. Bizler, milyonlar Çankaya’ya Atatürk’ün koltuğuna bir “AKP’li ya da o zihniyetteki biri oturmasın” istiyorduk. 22 Temmuz’dan sonra da isti-yoruz. Lütfen dikkat ediniz. “Erdoğan’ı Arınç’ı ve Gül’ü istemezken”, 22 Temmuz’dan sonra Çankaya’ya “Bir başka AKP’linin, örneğin Abdüllatif Şener’in, vb..’nin oturmasına da izin vermeyelim.” Kimsenin oyununa gelmeyelim..

Sorulara daha geniş yanıt vermek için, diğer medyanın da bizim sesimize kulak vermesini bekliyoruz. Ne dersiniz, boşuna bir bekleme mi bu?

O yüzden lütfen bunları, elektronik ortamı da kullanarak herkese iletiniz..

 

FLASH TV’DEKİ DENSİZLİK!..

Bunu “skandal” ya da “yasa tanımazlık” vb. olarak da tanımlayabilirdim ama, o kanalda kısa da olsa bir geçmişimiz olduğu için (Ayrıca, Ferhan Şaylıman dostumuzdur) sadece “densizlik” ile açıklamak istiyorum.

Geçen cumartesi, “Gerçek Gündem” programında, “Az sonra bağımsız adayları konuşacağız” dediklerinde kanalı aradım. Amacım, bağımsızların büyük güce sahip partiler karşısındaki eşitsiz durumuna dikkat çekip, olayın içindeki bir aday olarak arkadaşlarımıza yardımcı olmaktı. Yerimiz kalmadığı için kısaca söyleyeyim.

Aa, o da ne? Birdenbire Erhan Göksel saldırıya geçti. O arada benim sesimi yayından aldılar. Arkamdan Erhan Göksel bağırıyordu: “Siz zaten kışkırtıcısınız!”..

Bak, Erhan Göksel!.. Ne sana; ne AKP’ye, ne de ABD’ye pabuç bırakmam.

Hem YSK ve RTÜK ilkelerine aykırı davrandığın için ve hem de hakaret ettiğin için yargı önünde gereken yanıtı vereceğim.

 

(Yeniçağ)

Hulki Cevizoglu saygi duyulacak bir kisilige sahiptir,onun yaptigi programi ve kitaplarini kacirmam.Hulki Cevizogluna dil uzatabilecek bir kisi kurum her ne ise onun yaptigi programlardan allerji duyanlardir.Ülkesini seven,ülkesinin cikarlarini düsünen her kisi Hulki Cevizoglunun yaptiklarini minnetle izlemektedir,ona allerji duyanlar yukarda saydigim özrlliklere sahip olmayanlardir.Yani ülkenin cikarlarini düsünmeyenler ve ülkeyi sevmeyenlerdir.

Bu nedenle Sayin Hulki Cevizogluna basarilar diliyorum.

 

saygilarla

İLK MİLLETVEKİLİ MAAŞIM ŞEHİT AİLELERİNE...

 

Türkiye’de hemen hemen tüm seçimlerde, milyonlarca seçmenin çoğu, hep tepki oyları veriyordu. Sevdiği parti ve kişiye gönül coşkusuyla değil, diğerini cezalandırmak için berikine oy veriyordu.

Kendimden söz etmeyi sevmem ama, yapılan çirkin bir tavra yanıt vermem gerektiği için yazıyorum. Biliyorsunuz, Ankara 1. Bölgeden “bağımsız” milletvekili adayı oldum. (1. Bölge: Çankaya, Bala, Elmadağ, Etimesgut, Evren, Gölbaşı, Haymana, Mamak, Polatlı, Sincan ve Şereflikoçhisar.) Adaylığımı açıkladıktan sonra bu bölgede, artık “gönül rahatlığı ile oy vereceğimiz bir aday olduğunuz için teşekkürler” diyen binlerce ileti aldım.

Bu durum pek çok kişiyi rahatsız etti. Herhalde “Oy alamaz” diye, listelerine koymayan bazı partileri de.. Şimdi, çeşitli toplantılar, görüşmeler yaparak Hulki Cevizoğlu’nu engellemenin bin bir yolunu arıyorlar.

 

ARCA YÜREK DEĞİL, HALK İSTİYOR..

Bir milletvekilliği nedir Allah aşkına? Yıllardır “bu ülkeyi ben yöneteceğim” diyen yıllanmış politikacılar için bu kadar önemli mi?.. Önemliyse niçin hakkını vermediniz?

49 yaşında ilk kez politikaya adım atan Cevizoğlu’nu mu dişinize kestirdiniz? Ne kadar ayıp.. Bakınız, halk istedi, kazanacağım!.. Mustafa Kemal’in ilkelerini dişine takarak savunacak birinin Meclis’e girecek olması sizleri niçin korkutuyor?..

Şimdi, duayen diye bildiğimiz, saygı gösterdiğimiz Sayın Cüneyt Arcayürek çıkmış, “Hulki Cevizoğlu’nun kerameti kendinden menkul” diyor. Yani, “Bu adam boş, kimse değer vermiyor ama o kendisinde keramet görüyor” demek istiyor!..

Soruyorum. Diyelim ki, Cumhuriyeti ve Mustafa Kemal’in ilkelerini, milliyetçiliğini, ulusalcılığı savunurken, milli mücadele ateşine katkı sağlarken yazdığım 32 kitabı, yüzlerce makaleyi ve son 14 yıldaki 600’e yakın Ceviz Kabuğu üniversitesini görmüyorsun. Peki, o pek sevdiğin liderlerin hazırladığı listelerdeki -gerçekten değerli birkaç kişinin dışındaki- adaylarda hangi beceri ve yeteneği gördün? Nasıl cumhuriyetin muhafızı olarak algıladın?

Cüneyt Arcayürek diğer adaylarda gördüğü “kerameti” açıklamalıdır..

 

Kitap listelerinde uzun süre birinci sırada kalan ve iki ayda 101 bin sınırına gelen “İşgal ve Direniş” kitabımı da mı görmedin, okumadın Cüneyt Bey? Ki, o listede daha önce yayınladığın ama moda diye adını değiştirerek ( “Derin Devlet” ) yayınlandığın kitabın da vardı, mutlaka görmüşsündür.

Arcayürek’in “sinirine yenik düşerek” söyleyip, yazdıklarına yanıt olarak şunları da söylemeliyim.

Ben rahmetli Ecevit’in “Ulusal Uzmanlar Kurulu” üyesi idim.

Turgut Özal hakkındaki düşüncelerim, “Ya Sev Ya Sevr” adlı PKK’yı büyüten gafilleri yazdığım kitabımda var. Onu da okumamış.

Bu tavırlar, Cüneyt Arcayürek’e yakışmamıştır.

Ya da, kendisine yakışanı yapmıştır!..

Kimin malını kimden kaçırıyorsunuz?.. Bu demokratik yarışta, babanızın malını mı esirgiyorsunuz?.. Sen istediğin o “lidere” oy verirsin, halk da bana.. Olur biter.. Ayrıca, o “liderler” benim oy potansiyelim yok diye düşünüyordu. Sen niçin endişe ediyorsun ki?..

 

BEN BAĞIŞLADIM, SIRA ARCA YÜREK’DE..

Önceki gece ART Televizyonu’nda sevgili Turgay ve Bahadır’ın “Türk Kahvesi” programında başlayan “Şehidine Sahip Çık” kampanyasına katıldım ve ilk milletvekili maaşımı bağışladım. Hatta, belki Cüneyt beyin hoşuna gidecek biçimde belki seçilemem(!) diye, “İşgal ve Direniş” kitabımdan gelen çeki hemen vereceğimi açıkladım.

Şimdi sıra Cüneyt Bey’de. O da “Derin Devlet” kitabının gelirinden bir milletvekili maaşı kadar bağışlasın.

Bu işler sözle ve dedikodu ile olmuyor..

“Tehlikenin farkında mısınız?” kampanyasını başlatan Cumhuriyet Gazetesi’nde, bir süre önce de Deniz Kavukçuoğlu, gazetesinin tehlike olarak gösterdiği “Toprak satışları, ülkenin sömürgeleştirilmesi, misyonerlik faaliyetleri” gibi konularda “uyarı” görevini yapan bana ve Sayın Rahşan Ecevit’e eleştiri getirdi!..

Nedir, ne oluyor? Bu rahatsızlık niye?..

Benim seçim bölgemde yaklaşık 1 milyon 400 bin oy var. Ben tek başıma bunların tamamına yakınını alsam bile, bu bölgeden 15 milletvekili çıkacak. Birer oy alsalar da, ülke genelinde barajı geçen her parti buradan milletvekilliği kazanacak. Neden korkuyorsunuz?..

Bizlerin neleri savunduğu ortada. Şimdi bu uyarılarımıza AKP’den sert tavır beklerken, bu çevreden eleştiri gelmesi çok anlamlı!.. Şimdi savunduğunuz diğer partilerin genel başkanlarına sorunuz ve aşağıdaki soruların yanıtlarını alıp yazınız:

1- AB’ye kesin olarak karşı mısın, değil misin?

2- Erdoğan, Gül, Arınç dışında bir başka AKP’linin Cumhurbaşkanı olmasına 23 Temmuz’da evet diyecek misin, demeyecek misin?

3- PKK’nın bitirilmesi için kesin kararlı mısın, yoksa iki tane fazla milletvekili çıkarmak için bölücülüğü destekleyen kişilere sessizce evet diyecek misin?

Bunları yazın tartışalım.

Ben yine “Allah utandırmasın” diyor ve yoluma halktan aldığım güçle devam ediyorum.