Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Recep'in romani

 

RECEP Tetik 1987'de Almanya'ya geldi.

Tam sekiz yil gemilerde calisti.

Sonunda hastalandi.

Denizi birakti, karaya cikti.

Bu arada "oturma izninin" suresi doldu.

Recep Tetik, "Yabancilar Dairesi'ne" gitti.

"Oturma ve calisma izni istiyorum" dedi.

Yabancilar Dairesi'nin yaniti:

- Boyle bir hakkin yok. Oturma izninin suresi de onbir gun gecmis. Pasaportun olmus. Turkiye'ye geri don.

Recep'in dunyasi bir anda basina yikildi.

* * *

HAK var, hukuk var, adalet var...

Recep Tetik hakkini aradi.

"Yerel mahkemeye" dava acti.

Karar:

- Hicbir hakkin yok!.. Don Turkiye'ye.

Recep'in dunyasi bir kez daha karardi.

* * *

ALMANYA'da "onbinlerce" Recep var.

"Hicbir hakkin yok" denilen Recep'ler.

Bunca yillik calismasi, bir kalemde ciziliverenler.

Neyse ki "Recep'ler" son yillarda orgutlendiler.

Hamburg'daki ATA (Avrupa - Turkiye Arastirmalari Enstitusu) Recep gibilere "yol gosteriyor."

Recep'e denildi ki "yilmak yok."

Recep yilmadi, bu kez "Eyalet mahkemesinin" yolunu tuttu.

Mahkeme "konuyu" enine, boyuna inceledi.

Ve kararini verdi:

1. Alman gemisinde calisman Alman is piyasasinda olman" anlamina gelmez.

2. Zaten pasaportunda "isci" yazmiyor, "gemici" yaziyor.

3. Oturma izninin suresi gecmis, pasaportun olmus.

4. Ey Recep haksizsin... Don Turkiye'ye.

Recep Tetik bu kez "hepten yikildi."

* * *

HARUN Hoca'ya (Hamburg Universitesi'nden Harun Gumrukcu) dedik ki "Recep daha fazla yorulmasin... Masraf etmesin..."

Gumrukcu "Rizeli."

Lazin koyusu... inatci.

Dedi ki "hayir. Mucadeleye devam."

Recep Tetik gitti, "Federal idare Mahkemesi'ne" basvurdu.

Bu mahkeme dosyayi inceledi.

Ardindan "kararini" acikladi:

- Recep'in davasina Luksemburg'daki "Avrupa Birligi Adalet Divani" bakmalidir.

Ve "dosya" Luksemburg'un yolunu tuttu.

* * *

AVRUPA Adalet Divani, Recep'in dosyasini "kanun sozcusune" havale etti.

Divan "genelde" kanun sozcusunun gorusune uyar.

Bugune kadarki uygulama "yuzde 95 oraninda uydugu" yonunde.

Bu bakimdan "kanun sozcusunun gorusu" onemli.

Sozcu dosyayi inceledi ve "raporunu" yazdi:

- Recep haksizdir!..

Hay Allah!..

Bizim Recep'in ne bitmez cilesi varmis.

* * *

AVRUPA Adalet Divani'nin yargiclari, onlerine gelen konuyu "uye ulkelere" duyururlar.

Uye ulkeler de isterlerse, yuksek mahkemeye "gorus bildirirler."

Fransa, ingiltere, Yunanistan, Hollanda "Recep'in davasi ile ilgili olarak" Adalet Divani'na yazi yazdilar.

"Recep haksizdir" dediler.

Durum kotu... Recep zorda...

* * *

VE gecen haftanin sonunda Avrupa Adalet Divani "tarihi kararini" acikladi:

1. Gemici, pasaportunda "iscidir" damgasi olmasa bile, iscidir. Bir kimse, bir isi yapiyorsa "iscidir."

2. Bir isci dort yil duzenli calistiysa, issiz kalinca geri gonderilemez. Almanya "calisma ve oturma izni" vermek zorundadir.

3. Pasaport olmus olabilir. Ama bu durum "hakkin olmesini" gerektirmez.

4. Recep haklidir.

* * *

BiR kimse "is izni gerektirmeyen bir isi yapiyorsa, iscidir." Kararin "bu bolumu" cok onemli.

Bu demektir ki Avrupa'daki Turk TIR soforleri de isci.

Gazeteciler de isci.

ilk anda "yuzbinin uzerindeki insanimiz" hak sahibi konumuna giriyor.

Daha once "geri gonderilenlerin" Almanya'ya donme haklari doguyor.

Karar oylesine onemli ki "Alman gazetelerinde birinci sayfada... TV'de ilk haberler arasinda."

Bayramin ikinci gunu Hamburg'da "Recep bayrami" var...

ATA Enstitusu, Hamburg Turk Toplumu, Alman Sendikalar Birligi ve Hamburg Universitesi'nin destekledigi "Recep bayrami."

Acis konusmasi Baskonsolos Ulku Bassoy'dan.

Tebrikler Recep... Zaferin de, bayramin da kutlu olsun.

Yavuz Donat

HAMBURG

..........................................................................

Arkadaslar böyle bir konuyu acmamim nedeni yukardaki roman degil gercek olan...!!!

belki ...

kimbilir bu haktan yararlanmak isteyip bu durumda olupta haberi olmayan vardir...

lütfen yanlis anlama olmasin..

bu vesileyle...bircok degerlendirme olasiligimizda olur..yurt disinda yasayan fakat..

bedeninle Türkiyede yasayan gurbetcilerimiz icin.....

 

Saygilar

 

:shuriken: yamyam frankfurt

Gönderi tarihi:

Putin, Merkel'e patladı

 

Putin, Merkel'e patladı Almanya Başbakanı Merkel'in, Rusya'da gösteri hakkının engellendiği yönündeki sözlerine Vladimir Putin'in cevabı gecikmedi: Kendi işine bak.

 

Almanya, 6-8 Haziran tarihlerinde düzenlenecek G-8 Zirvesi'ne ev sahipliği yapmaya hazırlanırken, Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında "demokrasi ve özgürlük" krizi yaşandı. Merkel'in, Rusya'da gösteri hakkının engellendiği şeklindeki sözlerine Putin'in yanıtı gecikmedi: "Siz de G-8'i protesto etmek isteyenlerin evini basıyorsunuz."

 

Sadece Rusya değil, başka ülkelerde de güvenliğin sağlanmasına yönelik önlemler alındığını ifade eden Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya'daki eksiklikleri gündeme getirip, eleştirilerde bulunan Merkel'e, gelecek ay başında yapılacak G-8 Zirvesi nedeniyle Almanya'daki ev baskınlarını hatırlatıp,

Acaba bizimkiler ne zaman ....neyse...

 

Sagolsun...Sayin Büyükanit ...gereken zamanda müdahale ediyor...

 

Saygilar

 

:shuriken: yamyam frankfurt

  • 3 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

3523367.jpg

 

Türkleri fişleyecek

 

Almanya’da Angela Merkel hükümetinin hazırladığı yeni tasarıya göre ülkede yaşayan 1.7 milyon Türk’ün parmak izi alınacak

 

 

Almanya Federal İçişleri Bakanlığı, ülkede yaşayan, AB ya da İsviçre vatandaşı olmayan yabancıların parmak izlerinin, bir veri bankasında toplanması için girişim başlattı. Der Spiegel dergisine göre, Başbakan Angela Merkel’in talimatıyla harekete geçen İçişleri Bakanlığının hazırladığı yasa tasarısı bakanlıklar arasında görüşüldü. Uygulama göçmen statüsünde olan ve Alman pasaportu taşımayan 1.7 milyon Türk’ü de kapsıyor.

 

Uygulama kapsamında Alman istihbaratı BND dahil 40 farklı kamu kuruluşunun veri tabanları tek çatı altında toplanacak. Veri tabanında parmak izinin yanısıra adres, sabıka kaydı ve elektronik posta adresleri dosyalanacak. Alman yetkililer, 2008’den itibaren kimliklerin de değişeceğini ifade ederek, “Küresel terör ve çağın getirdiği güvenlik endişeleri nedeniyle parmak izi uygulamasına geçiliyor” dedi.

 

İçişleri Bakanı Wolfgang Schaeuble’nin bu girişimin sadece vize sisteminde yapılan reformların bir parçası olduğunu ifade etti. Schaeuble iktidar ortağı Sosyal Demokrat Partinin anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle girişime sıcak bakmadığını söyledi. Uygulama hayata geçince Alman elçiliklerinden vize alan yabancılardan da parmak izi alınacak.

 

İKİ GÜNLÜK ZİRVENİN MALİYETİ 158 MİLYON DOLAR OLDU

 

Almanya’nın Heiligendamm kentinde düzenlenen G-8 Zirvesi önceki gün son buldu. Ancak küreselleşme karşıtlarının gösterileri devam ediyor. Dün başkent Berlin’de 2 bin gösterici polisle çatıştı. 70 lüks araç yakıldı. Son 1 hafta içinde 30 bin göstericinin düzenlediği protestolarda çıkan çatışmalarda 443 kişi yaralandı. 1075 kişi tutuklandı. Güvenlik için 158 milyon dolar harcandı. 17 bin polis görev yaptı.

Gönderi tarihi:

Ben sadece başlığa hıtaben yazıcağım musadenizle.Orada araştırma yapan bir pedagog arkadaşımdan da edındiğim bilgiler ve rehberlik danışmanlarla sohbetımın sonucunu kendı bilgilerımle değerlendireceğim.

Bence Recep Avrupalılaşmasın..

Oradaki Türkler in iki kültür arasında sıkışıp kaldığını ve iki kültürü de uç noktalarda yaşadığını biliyorum.Gençler bunalımda ve mutlu değiller.

 

Recep almanlaşmasın.Orda komşuluk,akrabalık yok,hasta olduğunda yanına gelıcek insan yok.Herkes sadece iş telaşında,ilişkiler soğuk.Çocuk doğurma oranı düşük ve ailede ane babaya olan sevgi ve davranış çoğu yerde şiddete yönelik.

 

Hala biz bayramda da olsa bırbırımızı zıyaret edıyoruz,hala selam verıyoruz,bı hstamızı arıyoruz.

 

İnsan makıne değildir,ama Avrupa da otomasyon çağı artık insanı da makine yapıyor ve insan yabancılaşıyor,özüne insanıyetıne sevgiye..

 

Değerlerimiz çok güzel, ve değerlerimiz sevgi dolu.Belki İskandınav ülkeleri kadar zengın değiliz ama hala onlar kadar ıntıhar oranımız yok.Belki kişi başına düşen milli hasılamız da az,ama hala hastayken hatrını soran var,yaşlandığına etrafında torunların var.

Bence ne recepler ne ayşeler kimse avrupalı olmasın,türklük değerlerimiz hala sevgi dolu dayanışma dolu.biz makıneler değiliz...

saygılar

Gönderi tarihi:
Uygulama göçmen statüsünde olan ve Alman pasaportu taşımayan 1.7 milyon Türk’ü de kapsıyor.

 

Kalın sözcüklere dikkat...

 

Olayı sırf Türklüğe düşmanlık olarak algılamaya gerek yok...

 

 

2008’den itibaren kimliklerin de değişeceğini ifade ederek, “Küresel terör ve çağın getirdiği güvenlik endişeleri nedeniyle parmak izi uygulamasına geçiliyor” dedi.

 

Adamlar kendi güvenlikleri için çalışmak zorunda;tıpkı bizde de bazı "özel durumlar" olduğu gibi...

 

:zorro:

Gönderi tarihi:
Ben sadece başlığa hıtaben yazıcağım musadenizle.Orada araştırma yapan bir pedagog arkadaşımdan da edındiğim bilgiler ve rehberlik danışmanlarla sohbetımın sonucunu kendı bilgilerımle değerlendireceğim.

Bence Recep Avrupalılaşmasın..

Oradaki Türkler in iki kültür arasında sıkışıp kaldığını ve iki kültürü de uç noktalarda yaşadığını biliyorum.Gençler bunalımda ve mutlu değiller.

 

Recep almanlaşmasın.Orda komşuluk,akrabalık yok,hasta olduğunda yanına gelıcek insan yok.Herkes sadece iş telaşında,ilişkiler soğuk.Çocuk doğurma oranı düşük ve ailede ane babaya olan sevgi ve davranış çoğu yerde şiddete yönelik.

 

Hala biz bayramda da olsa bırbırımızı zıyaret edıyoruz,hala selam verıyoruz,bı hstamızı arıyoruz.

 

İnsan makıne değildir,ama Avrupa da otomasyon çağı artık insanı da makine yapıyor ve insan yabancılaşıyor,özüne insanıyetıne sevgiye..

 

Değerlerimiz çok güzel, ve değerlerimiz sevgi dolu.Belki İskandınav ülkeleri kadar zengın değiliz ama hala onlar kadar ıntıhar oranımız yok.Belki kişi başına düşen milli hasılamız da az,ama hala hastayken hatrını soran var,yaşlandığına etrafında torunların var.

Bence ne recepler ne ayşeler kimse avrupalı olmasın,türklük değerlerimiz hala sevgi dolu dayanışma dolu.biz makıneler değiliz...

saygılar

 

Arkadasim cok güzel degerlendirmelerde bulunmussun..tabiki zaman icinde bunlari konusuruz...

 

Bence Recep Avrupalılaşmasın.. bu sözüne katiliyorum...

 

fakat arkadasin olan pedagog oranin sartlarina göre degerlendiriyor...sadece bir kisa örnek genc birisi

günde sekiz saatten az uyuyorsa cok büyük problem...!!!

eger cocuk dört yasinda bisiklete binemiyorsa yüzemiyorsa ..sayilari sayamiyorsa oda problem

Aile ici siddet,te gelince en ufak dayak olayi polise intikal ettigi icin bu oran büyük görükebilir

yani bir tokati burda kimse icine sindiremez...

zaten böyle bir olay görmedim cevremde...!!!

 

yaslilara gelince onlarda bizim gibi yaslilarini terk etmezler ölünceye kadar ...arkadasina bunu sorabilirsin

ölünceye kadar onu düzenli haftada iki kere gezmeye götürürler ...

kimsesizler icin türkiyede zannediyorum simdi oda orlarda uygulanmaya baslandi..

otel ev herseyi ile bütün olanaklarla ...oraya yerlesiyorlar...!! BU KIMSESIZLER YURDU DEGIL

BIR NEVI ÖMÜR BOYU TATILDESIN ...vede istedigin bölgeye yerlesiyorsun istedigin zaman degistiriyorsun

vede bu olanaklar birakin sehiri her kasabada var...!!!

 

SONRA INTIHAR olaylari evet bunalim tabi tam onu arastirmadin fakat bu forumda rastladim bir arkadas

abisi icin yardim istiyordu para yardimi ..yoksa intihar edicegini söylüyordu ..iflas etmis ...!!

Avrupada bunun önlemi 10 . seneden fazla oldu önlemi alindi iflas eden herhangi bir vatandas

borcumu ödeyimiyorum deyince ..

intihar etmesine gerek kalmiyor...devlet ödüyor..darisi bizim basimiza...

Ask icin intihar ..o nun önlemi nasil olur ....bilemiyorum

 

bu arkadas bu konuyu meclisimize tasirsa belki bir ilerleme veyahutta bir kanun boslugunda onunda yarrlanma hakkina sahip olmasinin yolu acilabilir..!!! iflas etmisse sonra bu iflas hersey icin gecerli ..mobilya aldin ..kredi kartinla alis veris yaptin ödeyemedin..is sahibi olman sart degil..

burda bu konu hakkinda detayli bilgi sahibi olmak isteyenlere ilerde bu konu hakkinda konusuruz..

 

sonra buralarda selamsiz olmaz ...sonra binbir cesit sosyal faliyet vardir...

hafta sonlari binlerce kisi bisiklet gezisine gider binlerce kisi botunla nehirlerde ...herkes hareket halindedir...

yani burda ufakta olsa biraz ön yargili olmayalim diye birseyler izahat etmeye calistim...

sosyal faliyet inanilmaz sekilde aktifdir....!!!

 

Saygilar

 

:shuriken: yamyam frankfurt

Gönderi tarihi:

Öncelikle özür dileyım Almanya yazıyor profilde :sweatingbullets:

Ben uzman insanların genel değerlendirmesini aktardım.Şöyle dıyeyım yerel değerlendırme ile genel değerlendırme ve araştırmalar farklı olabılıyor.Genel anlamda bakıldığında ve araştırma sonuçlarında Almanya hakkında veriler böyle.Elbette ki sosyal ve ekonomik şartlar yaşam için bızdekınden çok daha ileridedir.Ama benim anlatmaya çalıştığım otomasyonun sonuçları idi.Çünkü ileri düzeyde kentleşme beraberınde soğuk ilişkiler ve yabancılaşma getırmişdir.

Tabı hayatın içinde olan sizsınız orada,ben araştırmaları aktardım sadece.saygılar

Gönderi tarihi:

Ben uzman insanların genel değerlendirmesini aktardım.Şöyle dıyeyım yerel değerlendırme ile genel değerlendırme ve araştırmalar farklı olabılıyor.Genel anlamda bakıldığında ve araştırma sonuçlarında Almanya hakkında veriler böyle.Elbette ki sosyal ve ekonomik şartlar yaşam için bızdekınden çok daha ileridedir.Ama benim anlatmaya çalıştığım otomasyonun sonuçları idi.Çünkü ileri düzeyde kentleşme beraberınde soğuk ilişkiler ve yabancılaşma getırmişdir.

Tabı hayatın içinde olan sizsınız orada,ben araştırmaları aktardım sadece.saygılar

 

Arkadasim

 

tabiki sende düsüncelerini aktariyorsun ..vede cok güzel yerinde tespitlerin var

o güzel düsüncelerin icin tesekkürler...

 

tabiki sehirlesme bir cok problemi,de otamatikmen büyütüyor..

istendikten sonra onlarda asilir....

 

ama söylede diyebiliriz..büyük sehirlerde her Aktivetinde en büyügüde

ordadir....gülü seven biraz dikenine katlanacak diyelim..

 

örnegin en güzel en büyük futbol sahalari...

bayanlar icinde en güzel alis veris magazalari....

 

ama herseyden önce toplumsal huzur....

huzurlu sekilde sokaklara inebilmek

 

Saygilar

 

:shuriken: yamyam frankfurt

Gönderi tarihi:

2004501pe7.jpghttp://www.netzeitung.de/deutschland/656336.html

 

25 Mayis

Die Fingerabdrücke müssen ab dem 1. November in neu beantragte Pässen hinein. Die alten Dokumente bleiben weiter gültig. Sobald das Gesetz verkündet ist, soll es den Behörden erlaubt sein, die bereits vorhandenen biometrischen Pässe elektronisch zu lesen – also die Passdaten und das Foto.

 

- 1 Kasim dan ihtibaren yeni pasaportlar icin

- eskiler halen gecerli

 

gecerli "önceden alindi ise 5 sene" süresi

 

biraz ilginc buldugum bölüm ise

 

Die Union wollte die Abdrücke auch bei den Einwohnermeldeämtern dauerhaft speichern lassen. Nun müssen sie nach Erstellung des Passes vernichtet werden. (nz)

 

 

daha kendilerinin neyi nasil yapacaklarini tam bilmeden bu kanunu cikartmalari

 

saygilar

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Yeşil sermaye mağdurları, AKP'ye giden oyların intihar olacağını söylüyor

 

Gurbetçi AKP'ye tepkili

 

Yeşil sermaye mağduru Hanifi Doğan, yurtdışındaki Türk yurttaşlarına çağrıda bulunarak "Lütfen Türkiye'deki yakınlarınızı uyarın, rica edin, elinizden geleni yapın... Oylarını AKP'ye vermesinler. 5 yıldır verdikleri hiçbir sözü tutmadılar. Gurbetçiyi unuttular. 5 yıl daha bu partiye ehliyet vermek, intihar olur" dedi. Doğan, yeşil sermaye mağdurlarıyla, CHP haricinde hiçbir partinin ilgilenmediğine de dikkat çekti.

 

Yimpaş, Kombassan ve Endüstri holdinglere yatırdığı parasını geri alamayan yurttaşlardan yeşil sermaye mağduru Hanifi Doğan, gurbetçilerin, kendisini unutan AKP'den rahatsız olduğunu, yeşil sermaye mağdurlarının kayıplarının telafisi için hiçbir girişimde bulunulmadığının altını çizdi.

 

'Hangi yüzle oy istiyor?'

 

Doğan, "Tüm gurbetçi yurttaşlarımıza sesleniyorum. Lütfen Türkiye'deki yakınlarınızı uyarın, rica edin, elinizden geleni yapın... Oylarını AKP'ye vermesinler. AKP'nin yeniden tek başına iktidar olması, Türkiye'nin intiharı demektir. Bizim yakınlarımızdan onlara oy yok" dedi. Doğan, "Seçim öncesindeki vaatlerinin hiçbirini yerine getirmeyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan , hangi yüzle halktan tekrar oy istiyor" diye sordu. Kendilerinin sorunlarıyla, CHP dışında hiçbir partinin ilgilenmediğini söyleyen Doğan, Atatürkçü, sözünün arkasında duran partilere oy verilmesini istedi.

 

Doğan, Almanya'daki Milli Görüş camilerinde, kendilerinden "Müslümanız, din kardeşiyiz, faiz yenmesi büyük günahtır, istediğiniz zaman paranız 24 saat içinde geri verilecek" gibi sözlerle para toplandığını anlatırken, "Yanlarında getirdikleri hocalara, müftülere 'Parası bankada olan siz Müslümanlar, cehennemdeki yerinizi hazırlıyorsunuz' diye vaaz verdiriyorlardı" dedi. "Sadece benim çevremde kaç intihar oldu... İntihar edenlerin katili Milli Görüş'tür. Binlerce yuva dağıldı. AKP de bunların ekmeğine yağ sürdü. Gurbetçiyi unuttu" diyen Doğan, AKP'yi oluşturan kadroların yüzde 80'inin seçim öncesinde Milli Görüş'ün kahramanları olduğunu söyledi.

 

'Sadece seyretti'

 

Yıllardır feryatlarını yükselttiklerini ama AKP iktidarının ilgilenmediğini kaydeden Hanifi Doğan, "Erdoğan hükümeti sadece seyretti; 'Duymayın, görmeyin, geçiştirelim' dedi" açıklamasını yaptı.

 

Alintilayan

 

yamyam frankfurt

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Fethullahçılar Almanya'da güle oynaya... Var mı bize yan bakan! Bizler Fethullahçıyız.

 

İşimiz iş, güle oynaya devam ediyoruz yolumuza Almanya'da emin adımlarla. Paramız bol!

 

Bundan on yıl önce Almanya'nın üzerine serpiştirdiğimiz tohumlar artık yeşerdi. Almanya gibi liberal bir ülkede kök salmasak şaşardım. Öğrenciyiz, akademisyeniz, işadamıyız... Çekirdek kadrodan sayılan, 90'ların ortasında Türkiye'den gönderdikleri Halil Hoca sayesinde önce Stuttgart'ta, ardından da Ruhr Havzası'nda organize olduk.

 

Halil Hoca'yı Nurettin Veren 'in tanıması, Hablemitoğlu 'nun Fethullah Gülen Raporu'nda onun adını vermesi umurumuzda bile değil. Onun sayesinde Stuttgart'tan sonra Berlin'de, Münih'te, Köln'de, Dortmund'da, Pforzheim'da, Nürtingen'de ve Augsburg'da da iyice palazlandık. Almanları "zararsız'' Müslüman olduğumuza inandırdığımız için de emin adımlarla ilerledik ve bugünkü güçlü konumumuza ulaştık.

 

Tabii bize karşı çıkanlar olmadı değil. Hele şu kimi "laik'' Türkler belediyelerin ve politikacıların dikkatini çekmeye uğraşıp durdu. Fakat nafile! Tongaya basar mıyız hiç! Biz ılımlıyız, Müslümanız.

 

Bize: "Siz Fethullahçısınız" demeye kalkanın gözünü dava açmakla korkutuyoruz. Alman gazeteciler bile üzerimize gelmeye cesaret edemiyor. Ellerinde kesin kanıt olanlar az. Gözlerinin içine baka baka "Bu bir iftiradır!" diyoruz. Kendimizi iyi pazarladığımızı da unutmamak gerek. Örgütlenme her kentte hep aynı şekilde gerçekleşiyor. Buraya "okumaya gönderilen" genç Türk üniversite öğrencileri ile genç "işadamları'' bir araya geldi mi iş tamam. Türkiye'den öğrencilerin buraya yollanması çoğu kez İstanbul'daki yurtdışı eğitim danışmanlığı denen kuruluşlarımız aracılığıyla oluyor.

 

Buradaki çekirdek kadromuzun tümü Alman pasaportlu, şık giyimli, yakışıklı. Hepimiz Almancayı çok iyi konuşuyoruz, çevremiz geniş. Nazik ve de işini bilen becerikli kişileriz! Biz Almandan daha akıllıyız! "Laikler'' istedikleri kadar uğraşsınlar, bize engel olamıyorlar. Kimi eyalette her renkten Alman politikacı bile bize arka çıkmaya başladı. Tabii Zaman gazetesi de bizden yana. Hocaefendinin Türkçe ve Almanca kitaplarını yayımlayan INID, "Biz Gülenci değiliz" diyenlerin kurduğu ve Hocaefendinin onur başkanı olduğu FID ve Fethullah Gülen ile HY 'nın kitapları dahil bir sürü dini bütünün eserini (!) pazarlayan Line-Marketing gibi kuruluşlar bizim temelimiz.

 

Almanlar bize niçin kötü gözle baksınlar? Biz Hocaefendiciler bol para harcayıp, dershaneler, okullar açarak Türk ve

yabancı çocukların eğitimine (!), uyumuna (!) destek oluyoruz. Stuttgart'taki ortaokul ve lise bize 3 milyon Avro'ya mal olmuştu üç küsur yıl önce. Şimdi patlama yapacağız, daha büyük yer arıyoruz. Bir araya gelip kurduğumuz "işadamları derneği" okulun sponsoru! Tüm "kazancımız'' Hocaefendinin ideolojisine helal olsun! Alman yasalarındaki boşlukları ideolojimiz uğruna başarıyla kullandığımızı itiraf etmeliyim. Toplumdaki liberal düşünce yapısından yararlanmasını da iyi beceriyoruz. Her renkten politikacı, yerel belediye ve kilise adamıyla ortak çalışmaya çaba gösteriyoruz.

 

Biraz yüzlerine güldük mü, destekleri garanti. O kadar ki, bir eyaletin başbakanı bile bize inandı. Bizimle buluştu, elimizi sıktı, hediyemizi aldı, vakfına bağışladığımız 3 bin Avro'yu kabullendi. Ardından da üç yıllık genç pratisyenler projemize 700 bin Avro verilmesine önayak oldu! Bu projeye göre gençler şirketlerimizde çalışacak, bizim abiler de onlara destek olacak... Bu arada Türk asıllı kimi politikacı, eğitimci, aydın eskisi Alman pasaportlu bilim adamı, 28 Şubat'ın ardından yakasına Atatürk rozeti takmışı, çıkar peşinde koşan Alman ve Türk yazar çizer takımı giderek daha çok peşimizden gelmeye başladı.

 

Kimi karşıtımız inatla sormaya devam ediyor: "Niçin Fethullahçı değiliz diyorsunuz?" Biz de o zaman adamın gözünün içine baka baka: "Gülen adından rahatsız oluyoruz" yanıtını veriyoruz.

 

"O siyaset yapıyor!" Gerçeği söylemeye ne gerek var? Hocaefendinin geçmişi belli. Almanlara onun takımından olduğumuzu itiraf ettik mi, parasal desteklerini de kesecekler. Enayi miyiz? Geri planda dinci baronun iplerimizi elinde tuttuğunu öğrendiklerinde eğitime el atmamızı engelleyecekler. Bu nedenle de ne yapıp edip, basın dahil herkesi susturmaya devam etmeliyiz... Hocaefendici olduğumuzu bilen şu laikleri kızdırmaya da!

STUTTGART

 

Alintiliyan

:shuriken: yamyam frankfurt

...............

 

......................

 

..............................

Gönderi tarihi:
Fethullahçılar Almanya'da güle oynaya... Var mı bize yan bakan! Bizler Fethullahçıyız.

 

İşimiz iş, güle oynaya devam ediyoruz yolumuza Almanya'da emin adımlarla. Paramız bol!

 

.

.

.

"O siyaset yapıyor!" Gerçeği söylemeye ne gerek var? Hocaefendinin geçmişi belli. Almanlara onun takımından olduğumuzu itiraf ettik mi, parasal desteklerini de kesecekler. Enayi miyiz? Geri planda dinci baronun iplerimizi elinde tuttuğunu öğrendiklerinde eğitime el atmamızı engelleyecekler. Bu nedenle de ne yapıp edip, basın dahil herkesi susturmaya devam etmeliyiz... Hocaefendici olduğumuzu bilen şu laikleri kızdırmaya da!

STUTTGART

 

Alintiliyan

:shuriken: yamyam frankfurt

...............

 

......................

 

..............................

 

***** ağızıyla yazmasaydın gerçekten mükemmel diyeceğim bir örgütlenme olacaktı. Bilmiyorum bu alıntının adresi tam olarak ama adamlar gerçekten çok iyi işler yapıyorlar. Hepsine iyi demiyorum ama inanın bana içleri insan sevgisiyle dolu olan "nur cemaati"nden arkadaşlarım var. Bir çok insana yardım eli uzattıklarını biliyorum. Şu an afrika ağırlıkta çalışıyorlar afrikada yardıma muhtaç insanlara yardım ediyorlar. Hastaneler, okullar açıyorlar. Türk dilini yayıyor, islam dinini öğretiyorlar. Bu insanlardan ben bir kötülük görmedim inanın bana kimsede bir kötülük görmez. Baştada yazdığım gibi içlerinden kötü niyetli olanlar çıkabilir.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.