ADD BİR KADIN ..

[Φ EMPATİ]

Hz. İsa'nın emriyle Tandoğan'da mı

 

İstanbul'da, 1970 ve 80'li yıllarda Sevgi Birliği adlı bir grup vardı. Grupta yer alan ilginç isimler bugün dikkat çekici makamlarda. Tarihçi Murat Bardakçı bir şeyi merak ediyor:

16 Nisan 2007 09:06

 

 

 

Murat Bardakçı'nın makalesi

 

Hazreti İsa'dan sonra sıra Tandoğan'da mı?

 

İstanbul'da, 1970'li ve 80'li senelerde Sevgi Birliği isimli bir grup vardı. Grup parapsikoloji ile yani hipnotizma, manyetizma, ruh çağırma ve bedensiz varlıklarla temas etme gibisinden işlerle uğraşırdı. Başlarında Refet Kayserilioğlu adında bundan birkaç sene önce vefat eden röntgen mütehassısı bir doktor bulunuyordu. Mürid sayısı yüksekti ve müridler o yılların İstanbul'unun kalburüstü isimleriydi.

 

Dr. Refet Kayserilioğlu "Beyti Dost" isimli bir "ruh" ile temas ettiklerini söyler, adı bir cins kebabı çağrıştıran Beyti Dost' tan medyum vasıtasıyla aldığı tebliğleri grup üyeleriyle paylaşır ve bunlarla ilgili kitaplar yayınlardı.

 

O senelerde parapsikoloji konularına merak duyuyor fakat hiçbir gruba girmiyor, sadece bazı toplantılara dışarıdan katılıyordum. Ama açık söyleyeyim: İstanbul, o yıllarda ruhçu gruplar bakımından gayet zengindi ve sıradan manyetizmacısından Altın Şafak mensubuna, tapınakçısından Gül ve Haç Kardeşi' ne kadar ne ararsanız vardı.

 

Refet Bey ile 1970'lerin sonunda ve 80'lerin başında, grubun Taksim'deki merkezinde iki defa röportaj yaptım. Hipnotizma işini Türkiye'de en iyi bilen birkaç kişiden biri olduğu söyleniyordu ama hakkında bir söylenti daha vardı: Hazreti İsa' nın ruhunu taşıdığını iddia ettiği, Beyti Dost' un da aslında Hazreti İsa olduğu ve talimatlarını Refet Bey vasıtasıyla yazdırdığı...

 

SON ÜÇ PEYGAMBER

 

Bu söylentileri Refet Bey' e açıkça sordum.

"Ne reddederim, ne de kabul ederim" dedi ve şaşırtıcı bir başka söz söyledi: "Beyti Dost, son üç peygamberden birinin ruhudur".

 

O senelerin meşhur sunucusu Cenk Koray da Sevgi Birliği grubunun üyelerindendi ve Beyti Dost'un son üç peygamberden biri olduğuna o da inanmıştı. "Ama, peygamberleri dünyadaki halleriyle düşünmemek gerekir. Ölümlerinden sonra çok daha yücelmişler ve Yüce Yönetici Varlıklar' ın arasına katılmışlardır" diyordu.

 

Derken, ruhçu çevrelerde yeni bir söylenti çıktı. Bu defa Cenk Koray' ın da bir peygamberin, Şit Aleyhisselâm' ın reenkarnasyonu olduğu, yani peygamberin ruhunun Koray' ın bedenine girdiğine inanıldığı anlatılıyordu. Bu, her iki peygamberin haftanın birkaç günü Refet Bey' in Taksim'deki muayenehanesinde buluşup hâşâ mü'minlerini irşâd etmeleri demekti.

 

Koca koca adamlar işte böyle "Ruh geldi, tebliğ verdi, yaratılışın sırrını anlattı" cinsinden işlerle uğraşıyor, üstelik kendilerinin kozmik görevli olduklarına inanıyorlardı.

 

Durup dururken çeyrek asır öncesinin bu tuhaf grubunu neden yazdığımı merak etmiş olabilirsiniz, söyleyeyim:

 

Dr. Refet Kayserilioğlu, "Sevgi Dünyası" adında aylık bir dergi çıkartırdı. Dergide Beyti Dost' un tebliğleriyle beraber diğer mâlum konularda yazılmış yazılar vardı.

 

KİM BU YAZAR?

 

Derginin yazarlarından birinin ismi, "Nur Serter" idi ve ruhçu Sevgi Dünyası' nda bilgelik, kehanet ve Nostradamus bahislerinde yazıları çıkıyordu. Yazar, Kemal Alemdaroğlu' nun İstanbul Üniversitesi Rektörü olduğu sırada yardımcılığında bulunan, sonra Atatürkçü Düşünce Derneği' nin başkan yardımcılığına gelen ve önceki gün Ankara'da yapılan Cumhuriyet Mitingi' nin düzenleyicilerinden olan Prof. Dr. Nur Serter ile aynı adı taşıyordu.

 

Şimdi hiçbir yorumda bulunmadan, Sevgi Birliği isimli grubu yakından bilenlere, hattâ Prof. Dr. Nur Serter' e, müsaadeleriyle kısaca soruyorum: "Son üç peygamberden birinin", büyük bir ihtimalle de Hazreti İsa' nın ruhuyla yahut bizzat kendisiyle temas ettiklerine inananların çıkardığı Sevgi Dünyası dergisinin yazarı Nur Serter günümüz Türkiyesi'nin en sıkı Atatürkçülerinden olan Prof. Dr. Nur Serter midir, yoksa ortada sadece bir isim benzerliği mi vardır?

 

Konuyu yakından bilenlerden, özellikle de Prof. Dr. Nur Serter' den tatmin edici bir cevap gelirse, açıklamasını burada yayınlamaya hazırım. Ama cevap alamadığım takdirde " Sükut, ıkrardan gelirmiş " diye düşünmeden edemeyeceğim.

(Sabah)

[Φ sardunyam]

bir insanın neye inandığı ile ilgilenmek yerine ne yaptığı ile ilgilenmek daha doğru değil mi? Atatürkçü Düşünce Derneği'nin misyonu belli, içinde Türk Vatandaşı olan ama dini, inancı farklı olan bir sürü insan var, bu meselemidir? Başkalarının inancı ile ilgilenmek neye yarar? Nur Serter hristiyan olsa, müslüman olsa ne değişir?

 

Atatürk bir sembol, bağımsızlığın, demokrasinin, laikliğin, cumhuriyetin, milliyetçiliğin, özgürlüğün sembolü... Atatürkçülerinde öyle... Zaten şimdi toplumda yaşanan iki farklı görüş var, Atatürkçüler ve onun karşısındakiler... Atatürkçülerin amacı belli, tam bağımsız bir Türkiye, diğerleri ise Ab ve Abd'ci... Bağımlılığın adı da belli, küresel sermaye...

 

İnancı ile ülkesi arasında sıkıştığını sanan bir kısım insanlar, yıllardır sömürülen inançlarının kimlere nasıl bir çıkar kapısı sağladığını görecekler... Öyle ki bu insanların vicdanlarına bile müdahale eden bir zihniyettir bu din bezirganları... Erbakan hoca bir zamanlar ne diyordu, ve Akp'liler de aynını söylüyor... Ya onlardansınız yani müslümansınız ya da karşılarındasınız yani gavursunuz... Oldu, sanki onlar karar verecek kimin ne olduğuna... İnanca, vicdana, özgürlüğe pranga vurulmaz, dini sömürenlere inanmak gaflettir...

[Φ EMPATİ]

Ablacım bilirsiniz ki küfür tek millettir. Bugüne kadar bu söylemleri herkes söyledi Amerika bile ya bizdensiniz ya karşımızda demiyor mu?

Kişinin Fikri neyse zikride odur..Kafasının içi farklı eylemleri ve söylemleri farklı olan bir insan ne derece topluma faydalı olur ortadadır...

[Φ sardunyam]

yani sence, bir insanı sevmen için onun ben müslümanım demesi yeterli, ne yaptığının önemi yok, öyle mi?

Atatürk ve ilkelerinin kimleri rahatsız ettiği ve ortak paydada buluşturduğu malum... o şahıslar değil mi bu ülkeyi gerenler...

 

Türkiye'de yaşayan ve Türkiyenin aydınlık geleceği için mücadele eden herkes takdiri hak ediyor, *********** düşünsün dursun bakalım... bak ifade ediyorsun kafasının içi farklı söylemleri farklı birinden ne fayda sağlanır, Nur Hocanın kafasının içindekileri gördünmü, ya da söylemlerinde Türkiye adına ne gibi bir tehlike gördün, açıklarmısın?

[Φ EMPATİ]

yani sence, bir insanı sevmen için onun ben müslümanım demesi yeterli, ne yaptığının önemi yok, öyle mi?

Atatürk ve ilkelerinin kimleri rahatsız ettiği ve ortak paydada buluşturduğu malum... o şahıslar değil mi bu ülkeyi gerenler...

 

Türkiye'de yaşayan ve Türkiyenin aydınlık geleceği için mücadele eden herkes takdiri hak ediyor, ********* düşünsün dursun bakalım... bak ifade ediyorsun kafasının içi farklı söylemleri farklı birinden ne fayda sağlanır, Nur Hocanın kafasının içindekileri gördünmü, ya da söylemlerinde Türkiye adına ne gibi bir tehlike gördün, açıklarmısın?

 

ben öyle bir iddiada bulunmadım abla..

Vatan için çalışan kişiler takdiri hak eder tabiki Amerikan uşaklığını kabul eden kim varsa onun gibi olsun..

İstanbul Üniv. de yeterince tanıttı kendisini açıklamaya gerek yok..

[Φ sardunyam]

sen tanımışsın Nur Hocayı... ama bence yanlış tanımışsın...

 

Fethullah Hoca efendiyide tanırmısın? oda Amerikancı

[Φ EMPATİ]

Kendileri ilgi alanımın dışındadır abla

[Φ sardunyam]

allaallaaaaaa,

sen Atatürkçülerle ilgileniyorsun ve hemen hepsi hakkında olumsuz bir bilgiye (!) sahipsin de koskoca Fethullahı tanımıyormusun? çok ilginç... tanımanı isterdim, ne güzel olurdu konulabileceğimiz bir konu... tüh ne yazık ki olmadı mı?

[Φ EMPATİ]

seni hayal kırıklığına uğrattığım için üzgünüm abla hem bu konu topice ters düşer

ne yaparsın olumsuz bir bilgiye (!) sahip olmak olumlu olupta yanlış bilgiye sahip olmaktan her zaman iyidir..

[Φ sardunyam]

bilgi doğru ise sahip olmak önemlidir, yanlış bilgi insanı yanlışa sürüklerde farkına varamazsın... istersen bir ADD şubesine git ve öğrenmen gerekenleri oradan öğren...

 

Empati çok tuhaf ya, hem Türklüğünle övünüyorsun, hem Türklüğü *********** gibi konuşuyorsun, çok çelişkili bu davranışlar, o yüzden ben senin hakkında yanlış bir bilgiye sahip olmak istemiyorum, umarım öyle olmaz...

 

Anlıyorum dindarsın da, din ona inanan herkese aittir, ve herkes imanı ölçüsünde ancak Allah'a hesap verir...

 

Kafama takılan bişey var sen Atatürk'ü seviyormusun?

[Misafir aslan34]

bir insanın neye inandığı ile ilgilenmek yerine ne yaptığı ile ilgilenmek daha doğru değil mi?

 

dogru, hukuk da bunu gerektirir ; bir insanın ne yaptıgıyla yani eylemleriyle degerlendirme.

 

aksini söyledigi halde başka birileri içinde gelecek için farklı bir niyet taşıdıgını da söylemek o kadar yanlışdır.

 

düşüne biliyormusunuz, gelecekde yapılacak şeylerden politika üretmek ;

ne kadar çocukca.

 

kim karışır kimin neye inandıgına, yasalar ne güne duruyor.

 

degil mi?

[Φ Taylan Abi]

bilgi doğru ise sahip olmak önemlidir, yanlış bilgi insanı yanlışa sürüklerde farkına varamazsın... istersen bir ADD şubesine git ve öğrenmen gerekenleri oradan öğren...

 

Empati çok tuhaf ya, hem Türklüğünle övünüyorsun, hem Türklüğü *********** gibi konuşuyorsun, çok çelişkili bu davranışlar, o yüzden ben senin hakkında yanlış bir bilgiye sahip olmak istemiyorum, umarım öyle olmaz...

 

Anlıyorum dindarsın da, din ona inanan herkese aittir, ve herkes imanı ölçüsünde ancak Allah'a hesap verir...

 

Kafama takılan bişey var sen Atatürk'ü seviyormusun?

 

Çok zor ve samimi bir soru oldu. Kıvırtmadan, tek cümle içinde bir cevap beklerim ben. İkinci cümle başladığında parametreler ve düşünceler uçuşur. Net olalım. Açık ve dürüst. İçinde "AMA, FAKAT, LAKİN vb." geçmeyen cümleler mümkünse.

[Φ sardunyam]

dogru, hukuk da bunu gerektirir ; bir insanın ne yaptıgıyla yani eylemleriyle degerlendirme.

 

aksini söyledigi halde başka birileri içinde gelecek için farklı bir niyet taşıdıgını da söylemek o kadar yanlışdır.

 

düşüne biliyormusunuz, gelecekde yapılacak şeylerden politika üretmek ;

ne kadar çocukca.

 

kim karışır kimin neye inandıgına, yasalar ne güne duruyor.

 

degil mi?

 

Bizlerde ne söylediği ile değil kişilerin ne yaptığı ile ilgileniyoruz, ama ilgi alanlarımız farklı gördüğüm kadarıyla... Madem kimse karışmıyor kimsenin neye inandığınıa bu yaygarayı kim, neden ve nasıl kopartıyor?

[Misafir aslan34]

Bizlerde ne söylediği ile değil kişilerin ne yaptığı ile ilgileniyoruz, ama ilgi alanlarımız farklı gördüğüm kadarıyla... Madem kimse karışmıyor kimsenin neye inandığınıa bu yaygarayı kim, neden ve nasıl kopartıyor?

 

evet, kim bu yaygaracılar ve neyi durmaksızın yaygara edip dururlar.

[Φ KesKiNkAleM]

evet, kim bu yaygaracılar ve neyi durmaksızın yaygara edip dururlar.

 

Arkadaşa sormuşsun mutlaka oda cevap verecektirde bende yanıtlayım.

 

bundan 10/15 yıl önce Türban kavgasını kim çıkarttı?

 

neden çıkarttı?

 

dine dayalı siyaseti ile milyonlarca doları kim götürdü?

 

laikliğin dibine dinamit koymak için türban yaygarasını kim koparttı?

 

ondan önce başları örtülü kızlar okula gidebiliyorlardı, o geldi türbanı namus meselesi yaptı, kutsallaştırdı, mabetleştirdi, türban bayraklaştırıldı, sonra okullarda yasak geldi veeee ardından LAİKLİK tartışılır oldu ilkelerden biri tahrip edildi, LAİKLİK. sonra sıra milliyetçiliğe geldi millet olmak günahtan sayıldı, ümmet olmak önemliydi, kafalar karıştı şimdi bir kesim ümmet olarak tanımlıyor kendisini. bir ilke daha tahrip edildi. MİLLİYETÇİLİK. devlet kurumları ile kavgaya girdiler, devleti soydular soğana çevirdiler, halkla devleti karşı karşıya getirdiler, halkın devletine güveni sarsıldı, bir ilke daha tahrip edildi. DEVLETÇİLİK.

 

şimdi sırada ne var?

 

ve kim bunlar belli değil mi?

[Misafir aslan34]

Arkadaşa sormuşsun mutlaka oda cevap verecektirde bende yanıtlayım.

 

bundan 10/15 yıl önce Türban kavgasını kim çıkarttı?

 

 

peki 20 yıl önce ya da 30 ne bilim işte 50 yıl önceki yaygaraları ve yaygaracıları neye baglıyorsunuz.

 

tamam 10-15 yılı başörtüsüne bagladınız diyelim.

[Φ KesKiNkAleM]

Ben senin her sorduğuna yanıt veriyorumda nedense, senden istediğim yanıtları alamıyorum?

 

Emperyalizmin oyuncuları 50 yıldır, 80 yıl önce yapamadıklarını yapmak için türbanda dahil olmak üzere birçok şeyi kullandılar, bu ülkede dinini özgürce yaşayamama sorunu olmadığı halde varmış gibi yaparak, halkın içine fesat tohumları serptiler, İngiliz Lourens'ler hala aramızda dolaşıyor.

 

Sivas katliyamını kimler yaptı, Kubilayları kimler öldürdü? Hoşlarına gitmeyen şeyleri söyleyenleri kimler ortadan kaldırdı?

 

Sen hangi inancını yaşamakta zorlanıyorsun?

[Φ mia]

Ben senin her sorduğuna yanıt veriyorumda nedense, senden istediğim yanıtları alamıyorum?

 

Emperyalizmin oyuncuları 50 yıldır, 80 yıl önce yapamadıklarını yapmak için türbanda dahil olmak üzere birçok şeyi kullandılar, bu ülkede dinini özgürce yaşayamama sorunu olmadığı halde varmış gibi yaparak, halkın içine fesat tohumları serptiler, İngiliz Lourens'ler hala aramızda dolaşıyor.

 

Sivas katliyamını kimler yaptı, Kubilayları kimler öldürdü? Hoşlarına gitmeyen şeyleri söyleyenleri kimler ortadan kaldırdı?

 

Sen hangi inancını yaşamakta zorlanıyorsun?

 

[Misafir aslan34]

Ben senin her sorduğuna yanıt veriyorumda nedense, senden istediğim yanıtları alamıyorum?

 

Emperyalizmin oyuncuları 50 yıldır, 80 yıl önce yapamadıklarını yapmak için türbanda dahil olmak üzere birçok şeyi kullandılar, bu ülkede dinini özgürce yaşayamama sorunu olmadığı halde varmış gibi yaparak, halkın içine fesat tohumları serptiler, İngiliz Lourens'ler hala aramızda dolaşıyor.

 

Sivas katliyamını kimler yaptı, Kubilayları kimler öldürdü? Hoşlarına gitmeyen şeyleri söyleyenleri kimler ortadan kaldırdı?

 

Sen hangi inancını yaşamakta zorlanıyorsun?

 

 

daha bir 'sembol' olarak gördügü başörtüsünü aşamadı ki sistem kaldı ki benim inançlarımı sorgulasın

 

'herşey belli bir inanç manzumesi içinde yaşanır, düşündügümüz gibi davranır ve davrandıgımız gibi de düşünürüz.''

 

ben mesleye 'rabbani' olarak bakmaya çalışıyorum. sorun basit anlamında bireysel degil ; bu kadar bencil olmayın.

 

 

birde;

 

mevcut sistem bu zamana kadar hangi faaili meçhul işleri aydınlatdı, karanlık manzaraları ortaya çıkardı, bir bilgin var mı?.

[Φ KesKiNkAleM]

daha bir 'sembol' olarak gördügü başörtüsünü aşamadı ki sistem kaldı ki benim inançlarımı sorgulasın

 

'herşey belli bir inanç manzumesi içinde yaşanır, düşündügümüz gibi davranır ve davrandıgımız gibi de düşünürüz.''

 

ben mesleye 'rabbani' olarak bakmaya çalışıyorum. sorun basit anlamında bireysel degil ; bu kadar bencil olmayın.

birde;

 

mevcut sistem bu zamana kadar hangi faaili meçhul işleri aydınlatdı, karanlık manzaraları ortaya çıkardı, bir bilgin var mı?.

 

Ha, yani senin arzuladığın Fethullah rejimi faili meçhulleri aydınlatacak öyle mi?

 

Yoksa o cinayetlerin bir çoğunun altından o adamın adımı çıkacak?

 

ben ne anlatmışım, sen ne anlatıyorsun?

[Misafir aslan34]

Ha, yani senin arzuladığın Fethullah rejimi faili meçhulleri aydınlatacak öyle mi?

 

Yoksa o cinayetlerin bir çoğunun altından o adamın adımı çıkacak?

 

ben ne anlatmışım, sen ne anlatıyorsun?

 

 

fettullahçıları tanımadıgın belli.

 

en azından beni onlardan sayman büyük bir gaf.

 

bende diyorum ki mevcut sistem oldugu müddetçe hiç bir şey aydınlanmaz bilakis iyice karanlıklaşır.

 

yıllardır 'korku' üstünden politikalarla yönetilmesi boşuna degil ülkenin.

[Φ KesKiNkAleM]

Fethullahçıları tanırım,

 

Bir tek ağızdan çıkmışcasına aynı hikaye anlatılır, Fethullahın rejiminde. Atatürk ve kurmuş olduğu sistem onlar için savaşılması gerken sistemdir. Ama neden, çünkü sömürücülerin kuklaları kitleleri en kolay nasıl sömüreceklerini bilir ve hepsini kullanır, Fethullahta malum bir şahıs.

 

Korku politikası yürütüldüğü çok doğru o korkuyu salanlar milleti galeyana getirir aman din elden gidiyor tutun bir yerlerden korkusudur.