Çinli elektrikli otomobil devi (BYD), Batılı rakiplerine savaş ilan etti

Çinli elektrikli otomobil devi (BYD), Batılı rakiplerine savaş ilan etti

Çin'in en büyük elektrikli otomobil üreticisi, ülkenin otomobil üreticilerini rekabetlerini bir araya getirmeye ve "yıkmaya" çağırarak Batılı rakiplerine savaş açtı.

BYD'nin kurucusu Wang Chuanfu, şirketinin beş milyonuncu elektrikli aracını teslim etmesinin ardından "Çin markalarının zamanı geldi" iddiasında bulunarak açıklama yaptı.

Bu retorik, bazıları tarafından Batılı otomobil markalarının Çin'in çevik ve iyi kaynaklara sahip tedarikçileri tarafından tehlikede olduğunun şimdiye kadarki en açık göstergesi olarak görüldü.

Eski Aston Martin CEO'su Andy Palmer, Avrupa ve ABD'deki üreticilerin "gerçek ve mevcut bir tehlike" ile karşı karşıya olduğunu söyledi.

Reuters'e göre, Bay Chuanfu, bu hafta başlarında yaptığı bir sunum sırasında, "1,4 milyar Çinlinin bir Çin markasının küreselleştiğini görmesinin duygusal bir ihtiyaç olduğunu" iddia ederek bu yorumları yaptı.

Çin'in otomobil firmalarını "eski efsaneleri yıkmaya ve dünya standartlarında yeni markalar elde etmeye" teşvik ederek konuşmasını sonlandırdı.

Çin'de yavaşlayan pazar koşulları, ülkenin hızla büyüyen otomobil üreticilerinin yeni müşteriler için Batı'ya yönelmesine yol açtı.

Çin, devlet desteği ve parçaları hazır hale getirmeye yönelik ülke çapındaki bir stratejinin yardımıyla, Batılı markalardan çok daha hızlı ve daha fazla sermaye ile EV sektörüne girdi.

Ülke şu anda, pil yapımı için çok önemli bir mineral olan lityum için rafineri kapasitesinin çoğunu kontrol ediyor.

Ayrıca grafit ve diğer bileşenlere de erişime sahipken, elektrikli araçlar için dünyanın en büyük pil üreticisi Fujian eyaletindeki Ningde şehrinde bulunuyor.

Tüm bunlar, Çin'i yurtdışındaki rakiplerini alt etme konusunda güçlü bir konuma getiriyor.

Palmer, Çin'in "hükümet desteği sayesinde elektrikli araçlarda liderliği ele geçirmelerine izin veren bir endüstri yarattığını" söyledi.

"Onlara ölçek ekonomileri sağlayan devasa bir iç pazarları var ve denizaşırı ülkelere açılmaları için onları destekleyen hükümetleri var" dedi.

“Bu, Avrupalı otomobil üreticileri için ne anlama geliyor? Bu, her zamankinden daha fazla baskı altına girecekleri ve marjlarını daraltacakları anlamına geliyor. Belki bazıları elektrifikasyona geçişten sağ çıkamayacak.”

Palmer, Çin'in yüksek kaliteli arabaları daha ucuza sunduğu için tüketiciler için tablonun daha pembe olduğunu da sözlerine ekledi.

Vauxhall'ın sahibi Stellantis'in patronu geçen ay Çinli elektrikli arabaların "istilası" konusunda uyarıda bulunmuştu.

Carlos Tavares, Stellantis'in elektrifikasyona milyarlarca yatırım yapmak zorunda kalırken dörtte bir oranında daha ucuz olan Çin yapımı arabalarla rekabet etmesi gereken "acımasız bir senaryo" ile karşı karşıya olduğunu söyledi.

Diğer yöneticiler Birleşik Krallık ve Avrupa'nın yanıt vermede çok yavaş olabileceğine inandıkları için endişelerini dile getiren tek kişi o değil.

Arabalar Avrupa'da daha yeşil enerjiyle üretilebilir, bu da arabaların daha avantajlı vergi ve tarife muamelesi gördükleri anlamına gelmelidir.

Çin hala karbon yoğun çeliğe bağımlı olduğundan, bu durum Batılı otomobil üreticilerini rekabetçi kılıyor.

Bir endüstri figürü, Çin yapımı arabaların daha yüksek tarifelerle karşı karşıya kalması gerektiğini, yerel olarak üretilen araçların ise daha yeşil üretim nedeniyle daha iyi vergi muamelesi görmesi gerektiğini söyledi.

BYD, geçen yıl plug-in hybrid'ler de dahil olmak üzere dünyanın en iyi elektrikli otomobil üreticisi olarak Tesla'yı geride bıraktı.

2023'te tamamen pille çalışan otomobillerde Elon Musk'ın markasını geride bırakmayı hedefliyor.

Kaynak: The Telegraph