Φ TANİA HAYDE Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 '' Sağlıkta ve sosyal güvenlikte herşeyi devletten bekleme dönemi bitmiştir.Bundan sonra ne kadar ekmek, o kadar köfte'' --Adalet Bakanı Cemil Çiçek-- Cemil Çiçek bu sözleri hükümet sözcüsü olarak Sosyal Güvenlik Reformunun Bakanlar Kurulunda görüşülmesinden sonra yaptığı basın açıklamasında söyledi.Bu sözleri ile sağlığın sosyal bir hak olamaktan çıkarılarak''ihtiyaca'' dönüştürülmesini savunduğunu açık açık söylüyor.Oysaki sağlığın kamusal bir hizmet olarak örgütlenmesi gerekmektedir.var olan kurumları ortadan kaldıracak, temel hakları sosyal hak olmaktan çıkaracak toplumu belirsizliğe kaosa sürükleyecek bu girşim durdurulmalı.yıllarca oluşmuş olan kurumsal ve teknik kimlik yeniden değerlendirilerek var olan işleyen kurumların sorunları çözülerek toplumsal bir katılımla yapılmalı reformlar. Sosyal Devlet ilkesi anayasada var olduğu sürece sağlık bir sosyal ve sosyal güvenlik haktır. ve anayasaldır. Alıntı
Φ DELETERİOUS Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 bir sağlıkçı olarak naçizane fikrim; sosyal güvenliğin ( sigorta sisteminin) özelleştirilip, sağlık hizmetinin tek elden devlet tarafından verilmesinin kurtuluş olacağı yönündedir... Alıntı
Φ TANİA HAYDE Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 Yazar Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 bir sağlıkçı olarak naçizane fikrim; sosyal güvenliğin ( sigorta sisteminin) özelleştirilip, sağlık hizmetinin tek elden devlet tarafından verilmesinin kurtuluş olacağı yönündedir... ben de bir sağlıkçı olarak diyorum ki ilk önce ssk nın devri ile başlayan bir performans çılgınlığı ile devam eden ve bütün personelin bir adaptasyon sorunu yaşadığı bu reformlar dizisi. genel sağlık sigortası bir finansmn aracı.bu işleyişin gerçekleşmesi ve genel sağlık sigortası sisteminin seçilmesi durumunda devlet elini sağlık hizmeti sağlamaktan çekecek ve primli bir sistem karşımıza çıkacak.sağlık hizmetlerini prim ve katılım payı karşılığında satın alınır hale gelmesi demek gelir dağılımının çok düşük olduğu ülkemizde bu haklardan yararlanma olasılığını ortadan kaldıracak.eşitsizlik olacak.özel sigortacılık tekniğinin, böyle bir tablo karşımızdayken hiç gereği yok bence. sigortalının hekim ve sağlık kuruluşunu seçme özgürlüğü adı altında aile hekimliği diye yutturulan ilk olarak düzcede başlayan sistem taşeronlaşmaya doğru hızla gitmekte.3000 kişiye bir doktorun bakması ne kadar doğru. Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 öncelikle sosyal devlet niçin doğmuştur buna bkamak lazım yani avrupa devletleri niçin keynesyen görüşü benimsediler. piyasayı kendi haline bırakma fikri ya da jandarma devletçilik, ki bunu savunanlara göre devlet güvenlik ve adalet hizmetleri dışındaki tüm hizmetleri piyasaları, serbest piyasa kontrolune bırakmalıdır derler. evet bu denendi, avrupada sonucu ne oldu sizce. ben söyliyeyim iki büyük dünya savaşı ve avrupanın en geklişkin ülkelerinde faşist iktidarlar. ikinci dünya savaşı bitince avrupalı liderler piyasayı kendi haline bırakınca sonuçların nerelere varacağını gördüler ve sosyal devlet uygulamalarını başlattılar. ve bu avrupa için çok yararlı oldu refah seviyesini oldukça yükseltti. özel bankaların çoğalmasının ardından olanları hiç birimiz unutmamaışken. ve o özel sektor canlansın diye açılan özel bankaların nasıl dönüp dolaşıp halkın sırtında patladığını. bu gün açılan özel okulların devletten her yıl normal okulların ödeneği kadar yardım aldığınıda unutmayalım. piyasa kendi haline bırakılırsa bunun sınırları yoktur. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2005 Bence; SAĞLIK, ADALET , HER TÜRLÜ KOLLUK KUVETİ VE ORMAN İLE İLİNTİLİ KURUMLAR'IN ÖZELLEŞTİRİLMEMESİ GEREKİR.. FAKAT BUNLARIN DENETİMLERİNİN SIKLAŞTIRILMASI VE DAHA VERİMLİ YAPILMASI LAZIMDIR.. Saygılar... Alıntı
Φ diogen57 Gönderi tarihi: 12 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 12 Aralık , 2005 bence devletin sadece denetleyici bir kurum olması gelişmiş ülkelerde faydalanılacak bir durumdur sosyal alt yapının yetersiz olduğu bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde kilit noktaları özelleştirmek veya devletin etkisini azaltmak azaltmak telafisi güç sorunlar yaşamamıza neden olur bu gün sosyal devlet yapısını en güzel uygulayan ülkeler en fazla uygulayan ülkeler dünyanın önde gelen kapitalist devletleridir (bkz almanya) bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde kilit sektörlerin tamamında devletin önemli bir rol oynaması gerektiğini düşünüyorum nitekim bütün oecd ülkeleri kalkınma aşamasında devlete önemli görevler vermişlerdir tarihten örnekler isteyenler kalkınma reçetelerinin gerçek yüzü (haa-joon chang) kitabına bakabilirler saygılarımla... Alıntı
Φ SeDatsan Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2005 Bugünlerde eğitimin ve sağlık gibi temel hizmetlerin, aşama- aşama piyasaya düşürülmesine-özelleşmesine yol açmak ve gerekçe yaratmak için, siyasi iktidarlarca, halen kamu tarafından verilen bu hizmetlerin KASTEN ÜCRETLERİ YÜKSELTİLEREK, KALİTELERİ-NİTELİKLERİ DÜŞÜRÜLMEKTEDİRLER.. Böylece özelleştirmeye zemin ve gerekçe hazırlanmaktadır. Kamu kurumlarına ve kamu hizmetlerine karşı propaganda bizzat siyasi iktidarlar ve arkalarında ki güç odakları tarafından yürütülmektedir. Bu plan doğrultusunda, holding medyasının da yoğun ajite etkisi ve kışkırtması ile halktan kamu kurumlarına ve kamu hizmetlerine karşı tepki oluşturularak, özelleştirmeye zemin hazırlamak, özelleştirmeyi tek çıkar yol ve çözüm olarak göstermek amaçlanmaktadır. İzmir de Sanayi sitesinde çalıştığı makineye kolunu kaptıran bir işçiyi, apar topar en yakın hastane olan bir ÖZEL HASTANEYE götürmüşlerdi. Koluna dikişi atılan işçi genç çıkışta ÖZEL HASTANENİN fahiş ücretini ödeyemediği için koluna atılan dikişler Hastane sahibinin talimatı ile sökülmüştü. Hastane sahibi “Burası ticari bir işyeridir, imarethane değil, parası olmayan gelmesin” demiştir. Her koşulda ve şartta insana ve insan sağlığına hiçbir ayrım gözetmeden, hizmet etmeye HİPOKRAT YEMİNİ etmiş doktorlar ise bu duruma sadece seyirci kalabildiler. Çünkü emir büyük yerden PATRONDAN gelmişti, ya uyacak yada çekip gidecekti. İşte SAĞLIKTA ÖZELLEŞTİRMENİN ulaşacağı nokta. Eski bir Sağlık Bakanının “Parası olmayan hastaneye gelmesin, burası Arnavutluk değil oraya gitsin, bana ne kardeşim, nerede ölürse ölsün” şeklindeki ibretlik sözü, Serbest Piyasacı Ekonominin ve KAR MARJI ilkesinin, insana verdiği (doğrusu vermediği) değerin en bariz ve ibretlik göstergesidir. Özelleştirmeden en büyük çıkarı sağlayanlar elbette ki özelleştirmeyei canhıraş savunacaklardır. Çünkü özelleşen kurumların altın tepside peşkeş çekildiği hatırı sayılır patronlar ve yine devletin çekildiği sektörlere göz dikip, bu alanı çokbüyük rant alanınına çevirmek isteyen sermaye sahipleri kontrollerindeki MEDYA nın devasa etkileyici gücü ile ÖZELLEŞTİRMEYİ-GÜZELLEŞTİRME şeklinde göstermek için ne gerekiyorsa yapıyorlar. Ancak tüm bunların yanı sıra, bilinçsizce özelleştirmeyi savunanlar, holding medyasının devasa imkanlarını kullanarak yaptıkları propagandaların saptırma ve aldatmacasının etkisiyle de, özelleştirmenin kaliteyi artıracağı yanılsamasına-sanrısına kapılıp, özelleştirmenin gerçek ve çirkin yüzünü göremiyorlar. Özelleştirmenin aynı zamanda, en büyük adaletsizliği-eşitsizliği-haksızlığı-gelir dağılımındaki-bölüşümdeki çarpıklığı daha da derinleştirerek artıracağını düşünemiyorlar. Özelleştirmenin paralı-pahalı eğitim ve paralı-pahalı sağlık olduğu, bunun ise eğitimsizliği, sağlıksızlığı körükleyeceği gerçeğini göremiyorlar. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.