Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

girdiğimde kapıdan kokusu dahada acıktırmıştı..tavada pişenler..közde pişenler..balıkçıdayım..buyuuurun.. diye bir söz..sağol dedim..ciğerim..kallavisinden bir yer gösterdi..oturdum..masada ne yok ki..nar ekşisi..baharatlar falan..haa bide kürdan.. :) ...ne yersin abi.. dedi..balıklar camdan bir dolapta..hepsini görüyorsun..beğendiğini istiyorsun..ardından da..başlıyorlar hazırlamaya..o kadar açtım ki..çok şey söylemişim..yemeğin yarısına geldiğimde anladım..balık çorbası..kalamar..çupra ..barbun..abartmışım..arkadaşımda vardı yanımda..sıkıntıya girdi..yardım et dedim..oda yazık para veriyoruz..gitmesin araya diyerekten..biraz zorladı..mideciğini.. :) ....gelelim..mekana..oldum olası..salaş yerleri sevmişimdir..tat oradan çıkıyor nedense..daha samimi..garsonlar yapmacıksız..yemek sonrası çayıda esirgemiyorlar..mekanın adı..balıkçı kadir..ayrıca parakende de satıyorlar..bekar adamız uğraşamam..bize orada yemek düşer..neysem..elinizin artığı yedik..ve şiştik..ve sonrasında doymuşluğun verdiği rehaventle..arkadaşla yarım ağız sohpete başladık..şudur..budur..bilmem nedir..ve konuşurken..denizlerimizi düşündüm..hala balık yiyebiliyor olmayı..şanslı olduğumu.. :) ...ve çıkarken elimize kolanya döken garson..ardından da balıkçı kadirin..o kalın ses tonuyla.. yine bekleriz abiii...

Gönderi tarihi:

trak obası...

 

mersinimiz güzeldir..geçenlerde viranşehir taraflarına gittim..sahilde gezinti yapıyordum..bir iki sigara yaktım..dalgaları dinledim..esinti ve soğuk..ve pardüseme sarılışım..güldüm..sarıldığım şeye..pardüse...daldım bir mekana..kapısında yazar trak obası....hoş geldiniz falan.viranşehirin sahilinde..güzel bir mekan..tahtalar ve yörük çadırlarından yapılmış..oldukçada büyük bir yer..geçerken kapısından çıngıraklara değdi başım..çıngır..mıngır..sesler..sesleri duyan üç kadın kafayı çevirip baktı bana..üçüde yanan ateş başındaydı..birisi sacda..diğeri hamur açar..o biri pişen ekmeklere iç hazırlamış sarmaktadır..o ne güzel bir kokudur..geldi hemen bir garson kardeşim..şöyle köşenin en şarklı olanından göstererekten de bir yer..buyur etti..sevdim çocuğu..kalender..iki sıkma bir gözleme..yanında yayık ayranı..karşımda deniz..çadırın etrafında masalar sandalyeler..güzelde bahçe falan yapmışlar..mekan hoş..en hoş olansa..altımdaki minderin yumuşaklığıydı.. :stuart: ..müzikte var..kıraç çalmaktadır..bir deli aşk bestesiyim..bilemezsin ne haldeyim..çok uzakta bir yerlerde ..bıraktığın o serseriyim.. -_- ...evet..bekler gibi doldurmasını günün..bekler gibi de yaşamı doldurmasını günlerin..

 

bir saat kadar sonra kalktım..bayanlarada elinize sağlık diyerekten yol aldım..sahil şeridince gider iken..okaliptus ağaçları arasından geçtim..yerde yaprak..ağaçlardan gelen rüzgar fısıltıları..arkadan çarpan rüzgar saçlarımı ikiye yarıyor..pardüsem savruluyor..kafamda düşünceler savruluyor..ellerim üşüyor..

Gönderi tarihi:

tarsus şelalesi....

 

bilesinizki ben..mersinin tarsus ilçesinde dünyaya gelmişim..iki katlı derme çatma bir evde...ve doğduğum ev..tarsus şelalesine çok yakın..çocukluğumda en çok uğradığım yerdi..ilk balık tuttuğum..yüzme öğrendiğim..su oyunları oynadığım..çağlayanım..

ilginç bir görüntüsü vardır..yukarıdan sessiz ve derin akar...etrafında yüksek ağaçlar..ve yukarıdan aşağıya doğru aktığı yerde güzelim bir çağlama sesi vardır..yukarıdan suyun döküldüğü yerde azmı balık tuttum..gerçi 20 yaşımdan beri ne balık ne kuş vurmuyorum..eskiden kurbanı falan da ben keserdim..onada tövbe ettim..tavuk kesmeye de..durun durun..değilim ben asrın cellatı..yaşadığım ortam ..hayat bunları gerektirdi..çiftçi kökenli bir ailenin çocuğuyum...neysem..gelelim şelaleye...

 

hala hatırımda..sabah erkenden kalkardım..oltalarımda elimde şelaleye doğru giderken..yoldan ekmek alırdım..biriki domates..şişede su..yedek balık iğnesi..patates..çakı..ve geçer iken bahçelerden aşırdığım biraz yeşillik..meyve..

vardığımda şelaleye...şöyle bir kokusunu içime çekerdim..su dingin..sessiz..derin..sanki banada hoşgeldin der gibi olurdu..ağırcana baş sallar gibi...oltalarımı hazırlar..yemleri takar..sallardım suya..sonra zilleri takardım..ve en sevdiğim bekleme anı...şimdiki sabrımıda inanın..balık tutmaktan kaptım..sabır ve ödül.. :online2long: ...oltalarımı atmışken..biraz çalı ve odun toplardım..çoğu zamanda kardeşlerimde yanımda olurdu..onlarda bana yardım ederdi..derken bir iki balık takıldımı oltamıza..ateşimizi yakar..balıklarımızı temizler..pişirirdik..köze patates ve soğanda atardım..bizim yumurcaklar da ne sever..öğlende kızdımıda güneş tepemizde..bir bir atlardık suya..ne keyif..yüz yüzebildiğin kadar..yorulmak nedir bilmezdik..suyun içinde elim sende oynardık..sonrada suyun içerisinde birbirimizi kovalardık..omuzlarımın genişliği..hafifçenekte kaslı oluşum bence şelalede yıllarca yüzmüş oluşumdan.. :blushing: ...lise bitimine kadar sürdü bu sefam..çocukluğumun acı yanları sıra..böyle keyiflerimde vardı..ve çokta dayak yedim bizimkilerden..neden gidersin şelaleye diye..hani suya düşer..boğulursun..durumlarından..eee güzel olan ne varsa bedelciğide hep hazır olmalıdır..değilmi... :online2long: ....liseden sonra tarsustan ayrıldım..senelerce gitmedim..yıllar sonra geldiğimde tarsusa..hemen şelaleye koştum..baktım..bakındım..burkuldum..değişmişti..suyu azalmış..doğal olan yerleri kamulaştırılıp betondan yerler yapılmış..kayalıklara ve ağaçlara kıyılmış..restoranlar yapılmış..saçma sapan bir hal..üzdüler beni..üzüldüm....o güzelim şelale..tarihide bir şelaledir..her yanında oyuklar..mağaralar..üstünde eski bir köprü..eski insanların barındığı kayalara oyulmuş evler..falan...kim bilirki neyin kıymetini..öyle işte..benim gözümde bir misisipiydi..niagaray dı..şimdiyse çekişir can..insan elindeki her canlı gibi.... -_- ....

  • 3 ay sonra...
Gönderi tarihi:

NASIL BİR YERDİ..NASIL... :blushing:

geçen hafta kıbrıs-tan misafirlerimiz gelmişti..kuzenler misafirler şerefine bir yer ayarlamışlardı..DALAK DERESİ.. bu mekan mersinin yayla tarafında merkezede yaklaşık 30 km mesafede olan bir yerdi..etrafındaki yüksek ağaçlar hem aşağısındaki o güzelim restorantı kamufle etmiş..hemde tam ortasından geçen ve yukarıda ismini verdiğim dereyi de gizlemişti..arabamızı park edip restorantın girişine doğru gittiğimizde işletmeci arkadaşlar bizi karşıladı(sağolsunlar)..mekan sahipleride bizim kuzenin eşinin akrabalarıymış..falan..

---sonrasında benim ısrarım üzerine dereye en yakın masaya geçtik..bir iki masa daha birleştirildi..oturduk..amanın ne görem bir ördek ailesi yakınımızdan geçiyordu..suda ip gibi dizilmişler peşpeşe..önde anne ördek..peşinde palazları..ayy..ne güzeldir..derken yemeklerimiz falan geldi..sohpet başladı..şudur budur bilmem nedir..benim gözler karşıdaki bir çift kuğudaydı..bembeyaz..asil..hareketleri yavaş..ömrümde gördüğüm en uyumlu çift.. :) ...yanyana durmuşlar aynı yere bakıyorlardı..etrafta ki ağaç dalları derenin üzerinde bir şemsiye gibiydi..hele restorantın orta yerinde bir dut ağacı vardı..bayada yaşlı..binbir dallı..bahçeyi kapatmış gibiydi..işletmeyi beğendim..etrafı..doğallığı bozmamış oluşlarını..ve güzelleştik sonrasında..malum bir iki kadeh atma hali..şarkı söyleyelim dediler..günah keçisi beni seçtiler..iyi dedim söyleyelim..sevgiliimmm saçlarııın zannetmee solmaazz..amanın..acayip bir kaz sesi geldi..sustum..döndüm baktım..derede aşağımızda dururlar..7-8 kadar kaz..sonra tekrardan başladım..aşkınııı biiirr sııırrr :unsure: ...yeniden korkunç kaz sesleri..sustum..sustular.. :glare: ..gıcıklandım..biraz bekledim..gurur meselesi yaptım..yeniden başladım..sevgiliiimm saçlarııınn zannetmeeeee solmaz.. :ermm: ..amanın dalak deresini birbirine kattılar..hem öterek bağrıyor..hemde üstümüze doğru kızgınca uçmaya çalışıyorlardı..ne olduğunu anlamadım..söylediğiim şarkıyı mı yoksa sesimi mi beğenmediler acep.. :blink: ....sonrasında tüm masada bir gülüş koptu..kadehimi tek fondipte içtim..ve kalktım masadan..hepinize de küstüm ..diyerek.. :glare: ...kaz beyinliler.. nolucak... -_-....

  • 1 ay sonra...
Gönderi tarihi:

KUZGUN DERESİ..

 

hazindir bu hikayee..kıyılarında nice balıklar tutmuş..nice ateşler yakmış..kor ateş karşısı gece yarısı gökte dolunay...ve ben tütün sarardım..altımda tahta bi iskemle..bir kelimeyi ilk anlamla bütünleştiren çocuk gibi..hani uydudan bakılsa muazzam bir arazi üstünde nokta gibi görünen tahta iskemleli çocuk..yabani tavşanları izlerdim..gece pişirdiğim balık kokuları sevdasına gelen çevre köylerin köpekleri şaşkınca bakarlardı yüzüme..hani benle konuşmak isterlerde ilk hecesinde boğazı düğümlenir gibi olurdu..ahh karabaş..gece beyazı..hırçın..özledim sizi..yıllar herşeyi geçiştiriyor..

 

---boz bulanık akardı kuzgun deresi..kaderim gibi..zirvelerden gelirdi..ovalara dağılırdı..kirlenirdi..kirletilirdi..ama bilirdi..suyun en temiz yeri kaynağıydı..petek petek..dirhem dirhem dolardı gece içimize..yoksun sevdalarımızı çekiştirirdik..düşünsel tohumlar ekerdik birbirimize..belki filizlenir diyee..hani dallanır..budaklanır..hani kışın sobalarında insanlar yakarda ısınır diyee..daha bi boy boy..daha bi iri gövdeli..ama çürüten ağacı..içine giren kurtlardır..derdi bana..anlamazdım..ağaçlar ağlaşırdı..gözyaşlarıyla kuzgun dahada taşardı..sel olurdu..matem olurdu..

 

salınarak gelirdi kuzgun..nice canlı içinde barınırdı..hepsinin eviydi..annesiydi..gecelerimin prensesiydi..karanlıkta gezmeyen karanlığı anlatamaz..hain kuytuluklarıda..

 

tarsus ile adana arasında idi..lise yıllarımın konak yeri..geceleri giderdim kuzguna..balık tutmaksa bahanemdi..bana çok şey öğretti..ilk çadırımı onun yamacına kurdum..ilk şiirimi yazdım..ilk kez yıldızlarla konuştum..ilk kez kuzguna sarıldım..ilk kahkaham..ilk neşem..ilk ağlaşım..

 

yaşam hep suyun kıyısındadır..gönlümse hep kuzgunun kıyısında..

 

tan ağırmakta...

 

hoşçakal... -_-

  • 1 yıl sonra...
Gönderi tarihi:

 

yaşam hep suyun kıyısındadır..gönlümse hep kuzgunun kıyısında..

 

tan ağırmakta...

 

hoşçakal... -_-

 

Eh az kaldı ağıracak gercekten de :) güzelmiş figgaro

Gönderi tarihi:
Eh az kaldı ağıracak gercekten de :) güzelmiş figgaro

Sessizliğin içinde bile bir ses vardır...

 

Konfuçyusun muydu? Budha nın mı? bir uzak doğu felsefesiyle alakalı sözdü sanırım..güzel söz.. :) sende güzelsin birce..etkinliklerinde öyle..

 

bu topiği unutmuştum neredeyse, aklıma getirdin yinee..bir tanede buraya sen, gezip gördüğün bi yeri yazsana..yazarsan sevinirim..

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Nedense Mersin bana gezip görmek için çokta cazip gelen bir yer gibi gelmezdi..gerçi her şehrin bir ruhu olduğuna inanan biriyimdir..Ama yazdıklarını okuduktan sonra görme isteği oluştu içimde,bende bağımlılık yapan yılda bir kez mutlaka gördüğüm Hatay Adana Antep üçgenine bir dahaki sefere Mersin'inide ekleyeceğim bakalım bende nasıl duygular uyandıracak :)

Gönderi tarihi:
Nedense Mersin bana gezip görmek için çokta cazip gelen bir yer gibi gelmezdi..gerçi her şehrin bir ruhu olduğuna inanan biriyimdir..Ama yazdıklarını okuduktan sonra görme isteği oluştu içimde,bende bağımlılık yapan yılda bir kez mutlaka gördüğüm Hatay Adana Antep üçgenine bir dahaki sefere Mersin'inide ekleyeceğim bakalım bende nasıl duygular uyandıracak :)

 

gelecen varsa görecende olacaktır elbet.. :online2long:

Gönderi tarihi:
Görceğim olacak doğrudur,nedense benim zihnimde bayrak yakanların ve seyredenleri şehri olarak kazındı orası belkide bu yüzdendir hiç sevimli gelmeyişi.. -_-

 

keşke senle sanaldan değilde karşılıklı konuşabilseydik..daha bir anlam katardık bazı şeylere..

 

dikkat edersen ben gezi yazılarımda mersinin, içerisinde insan olmuşluğu durumunu sevdiğimi söylemedim..deresinden ırmağından denizinden bahsettim. Lakin sopenhauer un "bir insanın en büyük günahı doğmuş olmasıdır " felsefesini güden biriyim. sen mersini içerisindeki beşeri ortamlarından dolayı sevecem diyorsan eğer zaten mersine gelme..sen mersine değil insana gelmiş olacaksın..lakin insan heryerde aynı, eyrisiyle doğrusuyla.

Gönderi tarihi:
keşke senle sanaldan değilde karşılıklı konuşabilseydik..daha bir anlam katardık bazı şeylere..

 

dikkat edersen ben gezi yazılarımda mersinin, içerisinde insan olmuşluğu durumunu sevdiğimi söylemedim..deresinden ırmağından denizinden bahsettim. Lakin sopenhauer un "bir insanın en büyük günahı doğmuş olmasıdır " felsefesini güden biriyim. sen mersini içerisindeki beşeri ortamlarından dolayı sevecem diyorsan eğer zaten mersine gelme..sen mersine değil insana gelmiş olacaksın..lakin insan heryerde aynı, eyrisiyle doğrusuyla.

 

iyide şehirleri şehir yapan yalnızca taş duvarları değildir,güzelliğine güzellik katan insanının sıcaklığıdır birazda.ve birazda geçmişi tarihi yani..

yoksa deniz heryerde mavi ağaç heryerde yeşildir..

Bir insanın doğması en büyük günahı olamaz çünkü doğarken fikri sorulmuyor kimseye ;)

Gönderi tarihi:
iyide şehirleri şehir yapan yalnızca taş duvarları değildir,güzelliğine güzellik katan insanının sıcaklığıdır birazda.ve birazda geçmişi tarihi yani..

yoksa deniz heryerde mavi ağaç heryerde yeşildir..

Bir insanın doğması en büyük günahı olamaz çünkü doğarken fikri sorulmuyor kimseye ;)

canım zikri belli olan fikrin, yaşamı neki doğumu ne ola.

 

lakin şuheda boşverelim bunları..felsefi çıkarımsamalarımla geneli konuşmuyorum şayet..amma istisna ile kaide meseleside var tabi..bende yeryüzüne inmiş bir kımıl zararlısıyımdır tartışmasız..yahu benim iki gündür evimde tüpüm bitik ondanmı ki ya şu üzerimdeki gereksiz aksilik..bilmiyorum şuhedaa :sweatingbullets: sankim birileri yumurta çırpacayla beynimi şeyy ettiriyor gibi..çırpıyor. :unsure:

 

--bahar ne zaman gelecekki..? bu yağmurun ardımıdır acep.. kalkayımda gideyim evime..bir tanede ekmek alaraktan yoldaa..

 

iyi akşamlar.

Gönderi tarihi:

SOLİ HARABELERİ

 

Mersin in Viranşehir beldesinde denize nazır duran her yanından geçişimde soli harabelerinin bende bir harabeye dönüşürüm..o sütunlara geçmişte dokunmuş elleri hayal ederim..yontucunun, her yontusunda o mermer sutunların, elinde keskisiyle çekicini her vuruşunda çıkan yontunun kıvılcımı çakar gözlerimde ..

 

neler gelmezki aklıma..yontucunun terli ve susamış o haline usulca elinde bi su testisiyle yaklaşan athena kadar güzel bi roma kadını..sahilde yer yer görünen o eski yelkenli gemileri..etrafta serpili zeytin ağaçları..kumdan bir sahil..ve tarih..

 

o harabelerde bi çok roma kralının büstleri ve o inşaa içerisindeki toplanmalar..konuşmalar..tarihi fısıldaşmalar..neler yaşanmıştırki acepp..günümüz provak , akıl oyuncusu ve strateji budalalarınında uğrak yeri olmuşmudur ki..eminim olmuştur..hangi savaş ve barışlara tanıklık etmiştirki o sütunlar..sahilinde hangi deniz donanmaları seyir etmiştir..yakınında tarihi roma yolları falanda var..ticari neler düşünülmüştür kim bilir..doğudan gelen malların istiflenmesi nasıl yapılmıştırki..

 

tarihi bir harebeye karşın ne kadarda meraklıyım değilmi..ama her merak sözcüğü aklıma geldiğinde çetin altan nında bir cümlesi gelir aklıma "meraksızlığın sürüleştirdiği buzlanmış beyinleri öğütürde öğütür tarihin kanlı değirmeni"..

 

kalktım giderim..

  • 2 hafta sonra...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.