Gönderi tarihi: 10 Ocak , 2007 18 yıl beni bi tek siz düşünüyonuz saten canımlarım benim....(onlar kendilerini bilirler)
Gönderi tarihi: 11 Ocak , 2007 18 yıl canlarımmm benimm.... tatlışş kankimm vee melek kankimm(hangisini üzerinizee alırsanıss artıkk..hanginisii kastetdiğimi sizzz bilirsiniss ...) sizeee çiçekk yanında daa sevginislee dolu kalbimi gönderiyorumm...
Gönderi tarihi: 15 Ocak , 2007 18 yıl öyle çok “sevdiğim” var ki... çocukların gözlerini sevdim... içimde huzuru, mutluluğu yaşattığı için... dinmeyecek sanılan fırtınaları sevdim... yaşamın her döneminde, savaşmam gerektiğini öğrettiği için... başarısızlıkları sevdim... başarıya giden yolu gösterdikleri için... geceleri sevdim... tüm günümü nasıl geçirdiğimi değerlendirme olanağı verdiği için... insanların sorunlarını dinlemeyi sevdim... yaşamın gerçeklerini görüp, daha olgun insan olacağımı bildiğim için... duyulan eksiklikleri sevdim... her şeye sahip olmanın, insanı ne kadar mutsuz ettiğini bildiğim için... sabahın erken saatlerinde çalan çalar saatimin sesini sevdim... bana bugün de yaşama olanağı verildiğini gördüğüm için... buzlu yollarda yürümeyi sevdim...yaşamda da atılan yanlış bir adımın, insana ne denli acı vereceğini anımsattığı için... uzaklıkları sevdim... özlemlerin duyguları pekiştirdiğini bildiğim için... yaşamın renklerini sevdim... yaşanılan tüm duyguları tablolara döktüğü için... bir şeylere inanmanın mutluluğunu sevdim...kendimi iyi duyumsadığımda, yanımda olacak insanların varlığını bildiğim için... her ne olursa olsun bir şeyin bittiği için üzülmek yerine yaşandığı için sevinmeyi sevdim... üzüntülere liman olursak, mutluluğun başka yerlere demir atacağını bildiğim için... sevmekten ve sevilmekten korkmayan insanları sevdim... sevme ve sevilmenin yapaylıktan değil, doğallıktan geldiğini bildikleri için... arkadaşlarımla geçirdiğim zamanları sevdim... içten bir sohbetin, tüm ağrılara iyi geldiğini bildiğim için... ve sevdiklerimin ellerini tutmayı sevdim...avcumun içine bıraktığım yüreğime dokundukları için... SENİİ AYRI Bİİ SEVİYORUMMM PRENSESİM.... HEPP YANIMDA OLDUĞUN İÇİN....
Gönderi tarihi: 18 Ocak , 2007 18 yıl sennn girmeee hemeennn arayaaa baakemmm... hadeee seni dee benn seviyimmm boynu bükükk kalmaa
Gönderi tarihi: 18 Ocak , 2007 18 yıl Önce sessiz ama anlamlı bir tebessüm mü göndermeli, Yoksa kocaman gülümseyerek 'Merhaba' mı demeli? Önce dostluktan mı söz etmeli, Yoksa 'Beni unutma' mı demeli? Hayır canım, hayır arkadaşım, Tüm bu saydıklarım şu an anlatmak istediklerimi sıralayamaz sana. Şimdi ardı ardına şiirler yazabilirim; Öylesine sevgi dolu sözler söylerim ki şaşırıp kalırsın. Hayır canım, hayır arkadaşım, Ben, seni sandığından çok seviyorum... Seni, söylemeye vakit bulamadıklarım gibi yüreğime gizliyorum. Ve biliyorum, ne kadar çok yazarsam yazayım hep eksik kalacak bir şeyler, Hep söylenmesi gereken, söylenmemiş bir şey kalacak içimde. Oysa ben şimdi tek bir cümle söylemekle yetinebilirim; 'Yalansız', tek bir cümle: "Seni Seviyorum... " Evet, doğru söylüyorum. Farkında olmasan da sana sevgimi veriyorum. Hayat bize yarın ne getirecek bilemem! Ama dileğim, geleceğin beni hayatından silmemesi dostum. Adım, aklında ve yüreğinde kalsın. Sevgim dolsun kalbine. Ve böylece bir arkadaşlık, daha kuvvetli bir arkadaşlık başlasın. En güzel günler bizimle olsun arkadaşım... DOSTÇA KAL...
Gönderi tarihi: 18 Ocak , 2007 18 yıl Günaydın... Günaydın İnsanlara günaydın... Günaydın... Günaydın Sevenlere günaydın... Işıl ışıl bakışan gözlere Cıvıl cıvıl uçuşan sözlere Sıra sıra uyanan kalplere Güzel olan herşeye, herkese Günaydın... Günaydın... Değişiyor dünyamız Görmek istemesem de Mutluluk yanıbaşında Sen ne söylersen söyle Her sabah daha sıcak Güneşi doğuralım Sevişen gönüllerde Mutluluk yoğuralım..... Her yeni gün insanlar Yaşamı dokunsunlar İnsanca yaşayanlar Sonsuza karışsınlar... Her yeni gün sevinçler Dökülsün başımıza Mutluluklar karışsın Yıllarla yaşımıza
Gönderi tarihi: 23 Ocak , 2007 18 yıl ne güzeldi diil mi yaşadıklarımız, ne güzeldi... artık ne sen, ne de ben bulamayız o günleri. bazen düşünüyorum da... bende de kazmalık vardı galiba, diyorum. İkimiz de kıymetini bilemedik gençliğimizin. hatırlar mısın, akşam olur pijamalarımızı giyerdik. sen kokunu sürerdin... oda mahvolurdu, adeta içinde yüzerdin çünkü. olmadık şeylere güler, durup-dururken ağlardık. görenler deli sanırdı, sanırsam. güzel havalarda sokaklara çıkardık. ama hep yağmura yakalanır, sıçana dönerdik. bir de kar yağınca kartopu oynardık seninle. topların içine hep taş koyardın, atardın. sen, iskambil kağıtlarından fal bakardın. İstediğin çıkmadığında sövüp kalaylardın, ağzın bozuktu biraz Çok kızardın sigara içtiğime. ve içkime karışırdın, oklavayla karşılardın beni eve sarhoş geldiğimde. az dayağını yemedim. arasıra rejim yapardın, ama ihtiyacın vardı. hükümet gibi karıydın şerefsizim. komşunun çocukları vardı, bizim oğlanın kafasını yarmışlardı beraber çocuk bahçesine giderdiniz. ben televizyonda maça bakardım. ne işim var çocuk parkında. arasıra arkadaşlar gelir poker oynardık. ben hile yapardım, sen yardım ederdin. benim askerde yediğim dayak hikayeleri... senin anderson'dan hikayelerin hiç bitmezdi.. İlk tanıştığımız günü hatırlar, gülerdik. sen bana, üstümde ne vardı diye sorardın. ben de, '40 sene geçti, ne bilim ben?' derdim sen kızınca ben de sallamaya başlardım. Çingene pembesi bi kazak, ördek yeşili bi etek, beyaz çoraplar, mor pabuçların.... güzel bir bahar akşamı sinemada karşılaşmıştık. İkimiz de önümüze bakmamıştık. Özellikle ben, güneş gözlüklerimin ardından kızları kesiyordum. Çarpıştık önce, sen,'ÇÜŞŞŞ ayi' dedin. sonra ben 'güzel olduğunuz kadar küstahsınız da! dedim. sen hemen yavşadın, göz-göze geldik ve başladık, film gibi yani.. sonra ayrıldık. sen benim ayak kokuma dayanamamıştın. ben senin sarmısak kokan nefesine..
Gönderi tarihi: 31 Ocak , 2007 18 yıl foruma uzun aralıklar gircem.. benimle ilgilenenlere duyurular...
Gönderi tarihi: 4 Şubat , 2007 18 yıl Leyla isteyen kişi Mecnun olmalı; Kendinden de, dünyasından da geçmeli. Sevenlerin sofrasına çağrılınca Ben körüm, ben dilsizim demeli. Ey güzel, sen ki bana derdi derman edensin; Şimdi: çekil önümden, diye ferman edersin; Senin yüzün canımın kıblesi olmuş bir kez; Ne yapsın, kıble mi değiştirsin bu can dersin? (hayyam)
Gönderi tarihi: 3 Mart , 2007 18 yıl canlar ben geri döndüm......... biliyorum özlettim kendimi ama..... artık burdayım mucuk mucuk herkeseee
Gönderi tarihi: 12 Mart , 2007 18 yıl Sen…! yanık yanık kokladığım güllerde gizlenen intizarı sadece beni tutmuş dertli bir türkü müsün? satır satır okudukça ruhumda filizlenen azizelerin kutsamadığı lanetli bir öykü müsün? yoksa an be an makûs kaderimi çizen alnıma yazılmış ilâhî bir çizgi misin? bilemiyorum…! her neysen… zaten, istesem de silemem, söküp atamam yüreğimde sevda güllerin hâlâ sırılsıklam.
Gönderi tarihi: 12 Mart , 2007 18 yıl Prenses;Bir cam ayakkabı buldum defterimde.Senindir herhalde diye sana getirdim..Ne kadar küçük ayakların varmış..
Gönderi tarihi: 14 Mart , 2007 18 yıl Napıyosun kaçak prensesim al bu çiçekler sana bitanecik kızkardeşim
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.