Gönderi tarihi: 17 Aralık , 2006 18 yıl 12 Eylül darbe yönetiminin, seçilmişleri dengeleyecegi, denetleyecegi ve sınırı aşmasına engel koymak için oluşturdugu iki kurum Cumhurbaşkanlıgı ve Milli Güvenlik Kurulu'dur.Seçimle iş başına gelen hükümetlerin çizgiyi aştıgı düşünüldügün de bu iki kurum devreye sokulur. Türkiyede iktidar, seçilmişler ve atanmışlar olarak iki parçalıdır.Halkın oyu ile iktidara gelen bir hükümet ve yasama organının , demokratik teamüllerle izah edilemeyecek sınırları ve yasakları var. AB sürecinde MGK budanınca, demokratik kurumları dengeleyen tek güç Cumhurbaşkanlıgı kaldı.Bu kurumun atanmışların elinden çıkıp, halkın temsilcilerinin eline geçmesi '' yürürlükteki anayasal sistemin'' çökmesi demek.Bu demokratikleşmeyi de saglayacak bir fırsatdır.Türkiyeyi bekleyen şey, kimin Cumhurbaşkanı olacagı degil, bu sistemin çöküp çökmeyecegi sorunudur. Atanmışların hassas dengeleri yada ince ayarları degil, bütünüyle rejimin üstüne bina edildigi ana eksen, mevzu bahis olan. Anayasada Cumhurbaşkanına tanınan yetkilerin, seçilmiş hiç bir icraya tanınmış degil.Bu yetkiler hükümetlerin ve yasama organının, uygulamalarını engelliyor ve durduruyor.Anayasa mahkemesine atamalar yapma yetkisi ilede, seçilmişlerin elini kolunu baglıyor. Mayıs ayına kadar fırtınalar dinmeyecek.Artan bir oranda şiddetlenecek gibi bu fırtınalar.....Bu dönemde herşey mümkündür....... saygılar.....
Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2006 18 yıl Cumhurbaşkanlığı, Cumhuriyetin ilanıyla birlikte kuruldu. Milli Günvelik Kurulu 1961 anayasasıyla kuruldu önce bilelim sonra konuşalım. bu arkadaş sanırım Cumhurbaşkanının halk tarafından seçildiğinin farkında değil hala. Cumhurbaşkanıyla, Başbakanın seçilmesinin hiç bir farkı yoktur. İkisinide TBMM seçer.
Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2006 18 yıl Cumhurbaşkanlığı, Cumhuriyetin ilanıyla birlikte kuruldu. Milli Günvelik Kurulu 1961 anayasasıyla kuruldu önce bilelim sonra konuşalım. bu arkadaş sanırım Cumhurbaşkanının halk tarafından seçildiğinin farkında değil hala. Cumhurbaşkanıyla, Başbakanın seçilmesinin hiç bir farkı yoktur. İkisinide TBMM seçer. Cumhurbaşkanını halk mı seçiyor TBMM mi? iki şıkkı da işaretlemişin yalnızca bir şık hakkınız var önce bilelim sonra konuşalım dimi yani
Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2006 18 yıl Cumhurbaşkanını halk mı seçiyor TBMM mi? iki şıkkı da işaretlemişin yalnızca bir şık hakkınız var önce bilelim sonra konuşalım dimi yani evet bilelimde konuşalım. Parlamenterizmde, Dolaylı oy sistemi geçerlidir. Halk kendisini parlamentoda temsil edecek kişileri genel oy esasıyla seçer. Ve bu temsilciler (milletvekilleri) onlar adına oy kullanırlar. Bakanlar, Başbakan, Meclis başkanı, Cumhurbaşkanını seçerler. Yoksa sen oy verirken oy pusulasında "Başbakan" diye bir şık mı gördün. Milletvekillerinin seçtiği bir kişiyi halk seçmemişmi oluyor yani ? Ne başbakanı, ne bakanları, ne cumhurbaşkanını nede meclis başkanını halk direk olarak seçmez. Halk genel seçimlerde parlemento üyelerini seçer. Sizin anlayacağınız şekliyle. Tayyip Erdoğanıda, Ahmet Necdet Sezeride seçen Meclistir. ikisinin seçimi arasında hiç bir fark yoktur. İkiside milletvekilleri tarafından seçilmiştir. iki şıkkıda işaretledim evet. Çünkü ilkokullarda öğretirler bunları. Yani, Milletvekillerinin halk adına oy kullanan temsilciler olduğunu. Tabi biz her ilkokul eğitimi almış bünyenin bunları bileceğini varsayıyoruz. Yoksa nasıl bir mantık yürütüyor bazı bünyeler anlamak güç. Şöyle bir şey mi. Meclis başbakanı seçince halk seçmiş oluyor. Meclis Cumhurbaşkanını seçince halk seçmiş olmuyor.
Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2006 18 yıl Cumhurbaşkanlığı, Cumhuriyetin ilanıyla birlikte kuruldu. Milli Günvelik Kurulu 1961 anayasasıyla kuruldu önce bilelim sonra konuşalım. bu arkadaş sanırım Cumhurbaşkanının halk tarafından seçildiğinin farkında değil hala. Cumhurbaşkanıyla, Başbakanın seçilmesinin hiç bir farkı yoktur. İkisinide TBMM seçer. MGK nın kurulmasından mı,cumhuriyet ilanından mı bahsediyoruz, yoksa bu iki kurumun içeriginin 12 Eylül darbe yönetiminin degiştirmesinden mi bahsediyoruz . İyi bakmak lazım......yada iyice bilip öyle konuşmak lazım haklısın 1950-60 yıllarındaki halk iktidarını yaşamak istemeyen 27 Mayıs Cuntasının hazırlattıgı 61 Anayasası ile işlemez ve iş yapamaz bir icra ve yasama organı oluşturdular.Halkın temsilcilerinin olası yoldan çıkma ve çizgiyi aşma ihtimallerine karşı oluşturulan Anayasa, ülkenin yönetilemez hale gelmesini sagladı. 12 Mart ta yapılan bir takım degişiklikler ile ( kanun hükmünde kararname) bir miktar güçlendirildi. 12 Eylül darbe yönetimi, 27 Mayıs cuntasından ders alarak, demokrasiyi işlemez hale getirmektense, dengeleyeci ve denetleyici ve frenleyici olarak bu iki kurumu ( MGK ve Cumhurbaşkanlıgı ) yasamanın ve hükümetlerin karşısına çıkardı. 28 Şubat darbesinde bu Cumhurbaşkanlıgı ve MGK' nın nasıl başrol oynadıgı hafızalardadır. Cumhurbaşkanlarını ise halk degil, temsilcileri seçer.Mahiyet farkı vardır.Bu kadar güçlü yetkilerle yada hükümetleri iş yapamaz kılacak bir kurumun direk halkın oyuyla seçilmesi daha hayırlı olurdu. Başbakanlar ise zaten baştan bellidir.Meclis Başbakanı seçiyor da ne demek şimdi??????Halk direk başbakanlara onun lideri oldugu partiye oy vererek seçiyor zaten. Cumhurbaşkanları da siyasete ve Meclise direk karışmasıyla bizzat siyasileşmiş kişilerdir.Bırakalımda onlarıda direk halk oyuna sunalım. Şimdi ki Meclisin Cumhurbaşkanını seçmemesi için birileri elinden geleni yapıyor.Yok erken seçim, yok meclis dışındakilerin temsiliyeti falan filan.....İyiya bırakında halk direk seçsin.............
Gönderi tarihi: 19 Aralık , 2006 18 yıl evet bilelimde konuşalım. Parlamenterizmde, Dolaylı oy sistemi geçerlidir. Halk kendisini parlamentoda temsil edecek kişileri genel oy esasıyla seçer. Ve bu temsilciler (milletvekilleri) onlar adına oy kullanırlar. Bakanlar, Başbakan, Meclis başkanı, Cumhurbaşkanını seçerler. Yoksa sen oy verirken oy pusulasında "Başbakan" diye bir şık mı gördün. Milletvekillerinin seçtiği bir kişiyi halk seçmemişmi oluyor yani ? Ne başbakanı, ne bakanları, ne cumhurbaşkanını nede meclis başkanını halk direk olarak seçmez. Halk genel seçimlerde parlemento üyelerini seçer. Sizin anlayacağınız şekliyle. Tayyip Erdoğanıda, Ahmet Necdet Sezeride seçen Meclistir. ikisinin seçimi arasında hiç bir fark yoktur. İkiside milletvekilleri tarafından seçilmiştir. iki şıkkıda işaretledim evet. Çünkü ilkokullarda öğretirler bunları. Yani, Milletvekillerinin halk adına oy kullanan temsilciler olduğunu. Tabi biz her ilkokul eğitimi almış bünyenin bunları bileceğini varsayıyoruz. Yoksa nasıl bir mantık yürütüyor bazı bünyeler anlamak güç. Şöyle bir şey mi. Meclis başbakanı seçince halk seçmiş oluyor. Meclis Cumhurbaşkanını seçince halk seçmiş olmuyor. .....madem halk seçiyor meclisteki C.H.P. yada bir takım partiler gruplar neden Cumhurbaşkanını halk seçsin diye yırtınıyo madem halk seçiyo bırakın gerginlik çıkarmayı
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.