Gönderi tarihi: 17 Kasım , 2006 18 yıl DERİNDESİN RÜYA KADAR DERİNDE seni bir kilimin nakışlarında devlerin şimşekli bakışlarında kanı sevgi olan hatıraların göklere uzayan yokuşlarında bulamaz ayağı prangalılar yayını terkederken kırılan bir ok gibi doğarken ölen bir çocuk gibi çekingen çeşmelerin suyunda eriyen güz yorgun patikalarda sevda arayan öksüz bulamaz izlerini tilkiler kurt ininde yağmur hala murada ermedi teninde mağrur bir kıvılcım görünce seni başın alıp gitmiş karanlıklara mehtabı beklemiş seneler boyu yüreğinde duymuş hep o korkuyu ardına bakınca gamlı bir akşam duymuş tenhalarında çalan şarkıyı ceviz sandık bomboş ; kapılar kırık senden artakalan mor bir hıçkırık okunmamış esrarlı bir öykünün memnu satırları gibidir yüzün vuslatın eflatun gecelerinde uykusunu kaçırmışsın gündüzün oysa ne yerdesin , ne gökyüzünde derindesin rüya kadar derinde
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.