Zıplanacak içerik

ZİYA GÖKALP 90 YIL ÖNCE YAZDIĞI ŞİİR.. "DİN"...("Cemaat" lerin egemenliği altına düşen bir Türkiye, Cumhuriyetin 83'üncü yılını kutlamaya layık mıdır)

Featured Replies

Gönderi tarihi:

Ziya Gökalp doksan yıl önceki "Din" başlıklı şiiri...

"Benim dinim ne ümittir ne korku,

Allah'ıma sevdiğimden taparım.

Ne cennet ne cehennemden bir korku

Almaksızın vazifemi yaparım.

Vaiz!.. Deme cehennemin ateşi

Çıkar bilmem kaç bin çeki odundan

De ki vardır bir güzellik güneşi

Doğmuş bizim aşkımızın od'undan...

De ki vardır Tuba adlı bir ağaç

Kökü gökte, gönüllerde dalları...

Yemişinden yedi ruhum, değil aç

Bütün sevgi, şefkat onun balları...

Vaiz!.. Muhabbeti şerheyle

Ben aramam şeytan nedir, melek ne?..

Erenlerin esrarından söz söyle:

Seven kimdir, sevilen kim, sevmek ne?..

Beni cennet va'di ile avutma,

O kalbimdir, çünkü sevgi elidir.

Cehennemin azabıyla korkutma

Korku nedir bilmez gönlüm, delidir...

 

Bir soru...

Bu şiir'den sonra ne değişti ve Bugün "Cemaat" lerin egemenliği altına düşen bir Türkiye, Cumhuriyetin 83'üncü yılını kutlamaya sizce layık mıdır?...

Gönderi tarihi:

Tarih-i Kadime Ek

 

 

 

Molla Sırat'a

 

Paraya hiç dayanmayan bir şairmişim

Zangoçluk edermişim Protestanlara gider

Size edebi saygılarımı sunarım efendim

Yani yıldızlı bir kursunun üstadına

Bilgin sairine yani İslam dininin

Molla Sırat hazretlerine yani

Lütfen bize ne güzel

Zangoçluğu yakıştırıvermişler

Ama aldanmış olmayasın sakin üstadım

Müslüman oğluyum ne de olsa

Sen o güzel dini anlatma bana

O dinden senin kadar ben de anlarım

Ben de okudum o Tanrı kitabini

Yüreğe doğan o sözleri ben de dinledim

Ben de dolaştım sizin gibi cami cami

Tanrı önünde ben de oldum iki kat

Açılırdı hayalimde cennet yolu

Dolardı yüreğime cehennem korkusu

Ulu Tuba'ya ben de tırmandım

Ben de çıktım melekler katına

Ezani duydum mu bayılırdım

Nasıl koşardım o 'Tanrı' sesine!

Ben de tesbih çektim, dua ettim

Ben de namaz kildim oruç tuttum,

Hepsini yaptım halt ettim!

Çünkü ne dendiyse inanmıştım

Kanmıştım senin kandıklarına

Bağlanmıştım körü körüne

Canimi adamıştım dinime canimi.

Tanrıyı da sevmiştim peygamberi de.

Ama onlar bu gün çok uzaklarda

Anladım ben asil gerçek nerde

Anladım Hanya’yı konyayı

Bizi hakka götüren yol başka

Senin su saydıkların var ya hani

Su şaşılacak şeyler hani doğaüstü

Onlar hep masal hep kafadan atma

Buğun hiç durmadan arıyor insan

Gitgide görüyor isin içyüzünü de

Senin hokkabazlar unutmuşlar geleceği

Isa ile Musa, aldatılan ve aldatan

O büyülü değnek, bir koca kuyruklu yalan

İşte insanoğlu bir yerde böyle sapık

Beserin böyle delaletleri var

putunu kendi yapar kendi tapar

Git ara kiliseyi, dolaş Kabeci

Can sesini duy, tekbiri dinle

Umduğun, beklediğin şeyler nerde hani

Ortada bir tek şey göreme

Şeytani da düzme, Allah’ı gibi

Buda’sı düzme, Ehrimen'i düzme, Yezdan’ı düzmece

Bir korkak kuşku yaratmış bunların topunu

Gölgeler baktım, gölgeler, gölgeler...

Sonra baktım bir karanlık uçurum

Haydi don geri, don geri, don, oğlum!

Ve beynimden vurulmuş gibi devrildim.

Simdi benim ne cennet, ne cehennem umurumda

Bakarım evrene, şaşar şaşar kalırım.

Ne tapılan tanırım, ne taptıran tanırım

Yaradılışın kuluyum ben artık

Ben yaradılışın kulu

Pıtrak gibi işte gökyüzünde mescitler

İşte onlara orda vicdanim secde eder

İşte benim bundan böyle tapınmam bu

İşte bundan böyle benim vaktim böyle geçer

Artık öyle rahat, öyle rahat ki içim

Ayırt edemem kendimi bir kayadan

Tapınmakta biraz minnacık bir kuşla

Bir ishal kuşu da, la il ilahe illallah der

Ben de la ilahe illallah derim

Ve doğruluk ve alçak gönüllülük ve sıkı dostluk

Ve el uzatma ve koruma ve insaf ve acıma

Ve sonra bir şaire zangoç dememek

İşte buyuran bunlar benim vicdanıma

Benim ayinim düşünüp yapmaktır

Benim dinim insan gibi yaşamaktır

İnanmışım: Taparım ben varlığa

Her kanat bana bir melek sesi getirir

Ne isim var peygamberle benim

Beni Hakka bir örümcek oturur

Kitabim iste yeryüzü kitabi

Bendedir iyilik, kötülük tohumu

Varırım hep böyle ta mezara dek

Yeniden dirilmek bizim nemize gerek

Taşır insanların hem aşkını, hem acısını

Bağrımdaki su deli, su ince yürek

İnsan gibi yaşamaktır buğun gerçek din

İnsan gibi yaşamak

 

 

Tevfik Fikret

 

 

Senin şiirden sonra fazla birşey değişmemiş sevgili dipnot Atatürk'ün,teyfik fikretin yolundan gidilseydi eminimki çok sey değişirdi oysa şimdi olmadık dogmalardan ümit bekleyen ümmetçi ve kaderci bir halk.Muazzez ilmiye çığ a mahkeme açan zihniyet,Ses çıkarmadan bekleyen diğer zihniyet maalesef din bizim kanımızı uyuşturdu.

Gönderi tarihi:

Dipnot ve Saklıgerçek arkadaşlarımıza, bu güzel ve düşündürücü şiirleri bizlerle paylaştıkları için, çok teşekkür ediyorum.

Gönderi tarihi:

Bende teşekkür ediyorum bu paylaşımlar için .Ayrıca bu seneki cumhuriyet kutlamalarındaki abartıyı görünce bana hiçte samimi gelmedi.Herhalde şöyle düşünüyorlar.Kutlayın kutlayın nasıl olsa gördüğünüz göreceğiniz son cumhuriyet kutlaması olacak bu.Hele gazetelerde cumhuriyet resepsiyonu ile akp milletvekillerinin söylemlerini görünce hiç te yanlış düşünmediğimi görüyorum.Öyle ya cumhurbaşkanını halk seçecekmiş ve halkın cumhurbaşkanı olacakmış herhalde aldıkları oy oranlarını unutuyorlar.%20 LİK HALK KİMİN HALKIYSA :angry:

Gönderi tarihi:

Ben sizlere teşekkür ederim güzel yürekli insanlar okuyup değerlendirdiğiniz için,karanlığın yerini aydınlığa bırakmasında olan çabalara destek verdiğiniz,uğraştığınız,fikir beyan ettiğiniz için.

 

Aydınlık yarınları arzuladığınız için,kafanızı çalıştırdığınız için,dogmalara teslim olmadığınız için,dahası vatan sevginizden mangal yüreğinizden aklı selimliğinizden dolayı ,sevgiler saygılar. :clover:

Gönderi tarihi:

Hak Bir Gönül Verdi Bana

 

 

 

Hak bir gönül verdi bana

Ha demeden hayrân olur

Bir dem gelir şâdân olur

Bir dem gelir giryân olur

 

Bir dem sanasın kış gibi

Şol zemheri olmuş gibi

Bir dem beşâretden doğar

Hoş bağ ile bostân olur

 

Bir dem gelir söyleyemez

Bir sözü şerh eyleyemez

Bir dem dilinden dür döker

Dertlilere dermân olur

 

Bir dem çıkar arş üzere

Bir dem iner taht-es-serâ

Bir dem sanasın katredir

Bir dem taşar ummân olur

 

Bir dem cehâletde kalır

Hiç nesneyi bilmez olur

Bir dem dalar hikmetlere

Câlînus u Lokmân olur

 

Bir dem dev olur yâ peri

Vîrâneler olur yeri

Bir dem uçar Belkîs ile

Sultân-ı ins ü cân olur

 

Bir dem varır mescidlere

Yüz sürer anda yerlere

Bir dem varır deyre girer

İncil okur ruhbân olur

 

Bir dem gelir Îsâ gibi

Ölmüşleri diri kılar

Bir dem girer kibr evine

Fir'avn ile Hâmân olur

 

Bir dem döner Cebrâil'e

Rahmet saçar her mahfile

Bir dem gelir gümrâh olur

Miskin Yunus hayrân olur

 

Yunus Emre

 

 

 

OMURSUN.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.