Φ lena Gönderi tarihi: 1 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 1 Kasım , 2005 Ben 55 sene evvel okuldan çıkıp haftada üç kere kuranıkerim arapça dersleri aylarca aldık netice gene sıfır, annem hatim indirdi defalarca babam kızardı çocukları aç bırakıyorsun diye. Büğüdük anne bunun manası nedir diye sorduğumda eski türkçe bildiği halde cevapta zorlanırdı hemde komser kızı, bu gün selamın aleykümün manasını bilen yok varsa yazsın, bana akait den bahsediyorsun. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 1 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 1 Kasım , 2005 Lena yaşın olgun bir yaş.. Neden demek istediklerimi anlamakta güçlük çekiyorsun.. Senin Kuran'ı Kerimi Arapça yada Türkçe okuman bilgi sahibi olmana ne kadar etki edecek.. Düşünsene tıbbi bir bilgiyi en iyi tıp doktorundan edinirsin.. Dini bilgiyide alimlerden edin.. Akıl akıldan, mücadele mücadeleden üstündür.. O kadar büyük alimler gelmiş geçmiştirki buraya yazamam.. Oku lena kaynak çok, yeterki oku.. Kendin anlayamıyorsan, anlayanların eserlerini oku.. Onların eserleri mutlak doğru da demiyorum.. Sen oku bakalım mantığın alacakmı.. Alırsa sorun yok.. Saygılar.. Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 İşte okuduklarımdan arta kalan bilgiler arabi ilmiyeden , selamunaleyküm ve aleykümselamın manası ne demek türkçede. Buyurun ben islamı iyi bilim diyenler versin cevabını. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Direkt manasını soruyorsa.. Allahın selamı üzerine olsun demek.. Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Yaaa kıralx birde bana okumayı tavsiye ediyorsun halbuki senin ihtiyacın var. Selamınaleyküm: Ey allah kulu adem oğlu Aleykümselam: Ey adem oğlu allah kulu Demektir. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Lena bana arapç.amı öğreteceksin.. Oku bak.. Selam: Esenleme, hoşnut etme, iyilik dileme.. Aleyküm: Arapça zamirdir.. "Sizin üzerinize" manasına gelir.. Selamün aleyküm ise terim olarak: Allahın selamı, esenliği üzerine olsun manasına gelir.. Saygılar.. Alıntı
Φ bozan Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Yaaa kıralx birde bana okumayı tavsiye ediyorsun halbuki senin ihtiyacın var. Selamınaleyküm: Ey allah kulu adem oğlu Aleykümselam: Ey adem oğlu allah kulu Demektir. SEVGİLİ LENA ALLAH MÜSTAHAKINI VERSİN. LÜTFEN BAŞKA BİR DİLDEN TERCÜME YAPARKEN BARİ DİL BİLEN ADAM VAR MI DEYÜ BİR SOR. SELAM ALA KUM ; BARIŞ ESENLİK ( SELAM ) KUM ( SİZ , SİZİN ) ALA ( ÜZERİNE ) VE ALA KUM SELAM ; VE ALA ( ÜZERİNE ) KUM ( SİZ , SİZİN ) SELAM ( BARIŞ , ESENLİK ) ARTIK ATOMLARINA BÖLDÜK ŞİMDİ OLDU MU ? BOZAN SEVGİYLE KAL, KRALX. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 İşin garibi lena dediki bana.. Ben dini öğrendim ve öğrendiğimde budur dedi..)) Selamün aleyküm: Ey adem oğlu, ey Allahın kuluymuş..)) Hiç gülesim yoktu Lena.. O dediğin şu lena; Bak oku.. Abd: Kul, Abdullah: Allahın kulu, Beni Edeme: Adem oğlu.. "E" elif' tir.. Türkçe yazılışta "e" harfinin tepesinde şapka vardır.. Boşe demiyoruz, Lena elindeki kugu romanlarını at ve kayda değer bişeyler oku diye.. Ama dinleyen kim.. Saygılar hürmetler BOZAN (aslında yapan) abi... Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Bize 50 sene evvel öyretenler de arapça biliyorlardı böyle öyrettiler. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2005 Sen elli sene evvelinimi yaşıyorsun hala.. Yoksa bu yaşınımı..? Çok zor değil lena öğrenmek.. Topu başkasına atma şimdi..)) Saygılar.. Alıntı
Misafir hakanbaranyildirim Gönderi tarihi: 3 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 3 Kasım , 2005 Abd: Kul, Abdullah: Allahın kulu, Her zamanki gibi kendi dediğine getirmişsin,ama yanlış ve küfüre düşecek şekilde... Şöyle ki; "Allah" kelimesi müslümanlar için ilk kullanımı Ku'ran ile başlar...Peygamber'in babasının ismi de Abdullah. Peki o zaman,bu çeviri de bir hata yok mudur? Peki küfür nerededir? Bazı tarihçilere göre,Kabe de Peygamber zamanında dört büyük put vardır ve ALLAH da bunlardan biridir.Peygamber'in tüm göndermeleri bu put üzerinedir.Eğer sen bu çeviriyi doğru kabul edersen ALLAH kelimesinin Peygamber'den önce de varolduğunu kabul edersin ve bir hata sonucu küfüre düşersin. Her ne kadar çeviri yaparken böbürlenmeden dolayı günah işlemişsen bu çeviriden dolayı da daha büyük günah işlemiş sayılırsın. Seni adam bilip de soru soran arkadaşlarını da,hele de senden yaşça büyüklerse kırmadan cevap verirsen en azından terbiye alanında günah işlemezsin... Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 (düzenlenmiş) Hakan bilmiyorsun arkadaş bilmiyorsun.. Bilmediğinlede kalmıyor, bildiğini sanıyorsun.. Hz Peygamberden öncede Allah'ı bilenler ve Hz İbrahimin dini üzere olanlar vardı.. Peygamber efendimizin babası ve dedesi gibi.. Yani Allah kelimesi Adem aleyhisselamdan buyana biliniyor.. Ben sana Arapça çeviri yaptım.. Bunu da reddedersen söyleyecek bişeyim yok.. Abd: Kul demektir.. Arkadaşım bak Arapçadan Türkçeye tercüme yapıyoruz, felsefe değil..)) Abd-Allah=Abdullah.. bu budur.. Abdulah=Allahın kulu.. Ok.. Enbüyük cehalet bilmediğini bilmemektir.. Not: "Seni adam bilip" sözünü aynen iade ediyorum.. Bırakta adamlığımı adam olanlar değerlendirsin.. Lenayla konuşma tarzımıza göre bu yargıya vardıysan.. Lenaya sor benden memnunmu değilmi.. O abimdir ve saygı duyarım, onunla konuşma tarzımız kendi aramızdadır.. Saygılar... Tarih: 4 Kasım , 2005 Düzenleyen: kralx Alıntı
Φ zaman Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 kralx seni tasdikliyorum tercümen bire bir doğru. kabedeki putların büyüklerinin 4 tane olduğu doğru ama en büyüğüne ALLAH dediklerini ben hakandan duydum. belki ilah manasına gelen bir şey kullanmışlardın. bundan 50 sene evvel tercüme farklı değildi ama kasıtlı olarak yanlış bildirenler vardır. adam burada yalan konuşacak değil ya... en acı tarafı bildiğimiz şeyi yanlış şeylerle maksatlı olarak karıştırmaları. işte bu yüzden biz eğitim diyoruz... doğruyu bulmaya çalışıyoruz... Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 Evet zaman doğruyu mulmaya çalışıyoruz ama zamam zaman sinirli kelimelerde kullanılıyor, her 50 senede şivede deyişiyor anlamda çevirilerde. Mwsala bu ayet için bayazıt meydanında 1-2 yüz sene evvel kaç kişi idam edildi. Deve iyne deliğinden geçtiğinde vay inanmıyanların haline, bu ayetin anlamı her elli senede değiştiyi gibi bu gün nasıl yorumlanıyor bilmiyorum. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 (düzenlenmiş) Peygamber efendimizden önce bazıları hanif dini üzerinelerdi.. Yani Hz. İbrahimin dini üzerinelerdi.. Zir peygamber efendimiz peygamber olmadan önce hirada hanif dini üzere ibadet ediyordu. Günlerini tefekkür, ibadet ve dua ile geçirirdi. Hz. İbrahim’in hanif dini üzere ibadet ve taaate bulunuyordu. Allahı biliyorlardı.. Tarih: 4 Kasım , 2005 Düzenleyen: kralx Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 Sahi bu ayet ne demek istiyor, deve iyne deliğinden geçtimi vay inanmıyanların haline. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 (düzenlenmiş) Ayetlerimizi yalan sayanlara ve onları kabule tenezzül etmeyenlere gök kapıları açılmayacak ve deve iğne deliğinden geçmedikçe, onlar da cennete giremeyeceklerdir. İşte cürüm işleyenleri Biz böyle cezalandırırız. Onlara cehennem ateşinden bir döşek ve üzerlerinde de yine ateşten örtüler var. İşte zâlimleri Biz böyle cezalandırırız.” (Araf Suresi, 7/4041) O ayet budur lena.. Devenin iğne deliğinden geçmesi nasıl imkansızsa, ayetleri yalanlayanlar ve iman etmeyenlerin cennete girmeleri de o kadar imkansızdır.. Not: Lütfen her okuduğumuzu yada her duyduğumuzu araştırıp yazalım.. Birde cümlenin sadece bir bölümünü değil, bütününü nakledelim..Daha sağlıklı olacaktır.. Saygılar.. Tarih: 4 Kasım , 2005 Düzenleyen: kralx Alıntı
Misafir hakanbaranyildirim Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 Hakan bilmiyorsun arkadaş bilmiyorsun.. Bilmediğinlede kalmıyor, bildiğini sanıyorsun.. Komik insan... Tek tek çevireyim,heceleyerek anlatayım ki anlayasın... ALLAH:Yaratan,yapıp-eden,ezeli,ebedi olan,varlığında başkasına muhtaç olmayan,eşsiz ortaksız kuvvet. ABD: Kul,yaratılan ABDULLAH:Yaratanın yolundan giden Şimdi delikanlı,yukarıdaki çevirilerde umarım hemfikirizdir.Sen yukarıdakileri kayıtsız şartsız kabul edersin,ama bil ki yanlış yöne gidersin...Çünkü bir açıklama için çeviri yetmez.Bir de bazı sözcüklerin epistemolojik olarak incelenmesi gereklidir.ALLAH kelimesi müslümanlar için Kuran ile başlar,çünkü bu kelime daha önce "yapıp-eden,ezeli,ebedi olan,varlığından başkasına muhtaç olmayan,eşsiz ottaksız kuvvet" olarak yaratanı değil sadece ve sadece yatatanı ifade eder.Yani ABDULLAH kelimesinin anlamındaki yaratan. Yani,Kabe'de bulunan ve adı nedense senden saklanan YARATAN anlamındaki ALLAH. Gerçi bu putu bilen fazla pek kimse yok ama ben seni bir "MÜCEDDİD" olarak gördüğümden durumu yani cahilliğini garipsedim. Tanrı kendini ilk kez Kuran'da ALLAH olarak tanıtmıştır.Yakınındaki bir din alimine sorarsan sana yardımcı olur,Adem'e ya da İbrahim'e kadar geri gidip tepinmene gerek yok... Adamlık konusundaki sözümde ısrar edeceğim.Adını andığın zatı muhteremin kim ve ne olduğunu bilmiyorum ama karşındaki ezilmiş tavıları hiç de hoş değil.Senin böbürlenerek onu ezmen daha da bir nahoş durum.Ama beliki de sen haklısındır,samimiyet bazen ters tepiyor olabilir. Cahilliğimi hoşgör...üçbeş günlük dünya,salla gitsin mantığından da vazgeç.... Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2005 Boş verin adamı madamı da kuranda ismi geçen idris peyganberin ölümsüzlüğnden bahsediliyor bu nasıl oluyor, peyganberler beşeri deyilmi. Allah kelimesi kuranla başlamıştır bu doğru, hağla hayret ediyorum her dinin tanrısı başka. İsrailleri fıravunun azabından kurtarmak mısırdaki çocukları öldürmüştü, o zaman atmosföre israil tanrısı ne yaptıysa çocuklar öldü büyükler ölmedi, fıravunda fıravunmuş israil tanrısına kafa tutmuş. Peki o sırada mısırın tanrısı yokmuymuş da israilin koca tanrısına fıravun karşı geliyor ya şaşırıyor insan. Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2005 İstiyen istediği gibi düşünür bu olay alman visinşaf bilim dalı tarafından 2-3 gün ekrana getirildi. Geçenlerde de yeni keşfedilen bir hayvanın kaybettiği uvzunu yenilediği bütün bilim adamları peşine düştü. büyük kanıta bak alman bilmem ne kanalında yayınlanmış. hımm vay be alaman kanalında yayınlandıysa doğrudur. geçen gün bir yabanıc kanalda, bir admaın karısını ayıyla aldatıp sonra onla evlendiğini dinlemiştim. kaybeden uzvunu tekrar çıakrmaya gelicne bunu kertenkelelerde yapıyor milyonlarca yıldır. işte komik bulduğumda bu ya. kanıtlara bak Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2005 Boş verin adamı madamı da kuranda ismi geçen idris peyganberin ölümsüzlüğnden bahsediliyor bu nasıl oluyor, peyganberler beşeri deyilmi. Allah kelimesi kuranla başlamıştır bu doğru, hağla hayret ediyorum her dinin tanrısı başka. İsrailleri fıravunun azabından kurtarmak mısırdaki çocukları öldürmüştü, o zaman atmosföre israil tanrısı ne yaptıysa çocuklar öldü büyükler ölmedi, fıravunda fıravunmuş israil tanrısına kafa tutmuş. Peki o sırada mısırın tanrısı yokmuymuş da israilin koca tanrısına fıravun karşı geliyor ya şaşırıyor insan. kuran-ı kerim musanın allahın peygamberi olduğunu söyler yani o halde musanın allahıyla senin allahın aynı, Ebu Süfyan da Hz Muhammed'in allahına kafa tuttu nyie şaşırıyorsun ki. allahın peygamberini öldürmeye çalışmadı mı. inanmıyorsa adam onun için kimin allahı olduğunun önemi var mı. her din aynı zamanda beraberinde büyük bir devrimi getirir. o toplumun yaşamında toplu bir alt üst oluşu ve yneiliği. her din devrimle doğar lafı buradandır. dinlerin temel amacı toplum yaşamını düzenlemektir. başka dinelrde bize komik gelen şeyler aslında onalr için o kadar mantıklı ki sadece ilahı dinlerde değil. mesela hintlilerin ineği kutsal sayması bizeç ok komik gelir ve karikaturlerin en çok kullanılan malzemelerinden birisidir. ama biliyormusun arkasında yatan mantığı, Bir hindu ineğini keserse kendisi ve ailesi bir hafta doyar ama o inek yşarsa. sütüyle, gübresiyle, gücüyle, doğurduklarıyla, o ailenin birç ok ihtiyacını karşılar. bu yüzden hindular ineği kutsal sayarlar, haklıalr kendilerince ekmek kapıları. bizde de koyun mübarek hayvandır. mesela yine dört kadınla evlenme olayı, nereden çıktı bu? niye ihtiyaç duyuldu. şimdi bildiğimiz gibi islamiyetten öcne arap yarım adasında birinciden sonra doğan kız çocukları hatta kimi bölgelerde o yıl tüm doğan kız çocukları kuma gömülüyordu. elbetteki bunu zevk için yapmıyorlardı. Erkekler savaşlar da, kervna için çölde, çalışırken ya da bir çok şekilde hayatlarını kaybediyorken devrin kadınalrı genelde köyde ve evde kaldıkları için kadın nüfusu erkek nüfusuna oranla büyük artış gösterdi. bu da çeşitli toplumsal problemlere yol açtı, evlenemeyne kadınalrın çokluğu üretim sahasında bulunmadıkları için babası ölünce sokakta kalan kadınlar, araplar önce buna çok vahşi bir yöntemle çözüm aradılar kuma gömmekle. islamiyet ise o zamanın şartlarını düşünürsek çok mantıklı bir çözüm buldu bir erkeğin dört kadınla evlenebilmesi. sosyal güvenlik sisteminin adının bile bilinmediği ya da kadınların üretim ticaret sahasında olmadığı bir çağda, kadınların açıkta kalmaması için oldukça mantıklı bir çözüm. zaten işin doğrusuda odur tarihte yapılan uygulamaları o devrin şartlarına göre değerlendirmek. mesela osmanlı padişahlarının kardeşlerini boğdurması. ya kimse kardeşini öldürmekten zevk almaz. ama padişahlık hakkıan sahip başka bir kardeşin sağ olması her zaman taht kavgalarını ikiliği ve güçte zayıflığı getirir o yılalrın şartlarında, padişaha düşman olan her çevre diğer şehzadeyi tahta oturtmak için onun etrafında toplanır. ama sen kalkıp bu gibi olayları bu günde aynen uygulayacam zira benim atalarım böyle yapmış ya da dinim böyle emrediyor dersen. işte yobazlığı getiren odur. zira islamiyet içtihat diye bir yol emretmiştir. yani ayetelri yorumlamak. ayet o günün aşrtlarına göre bir hüküm emrediyorsa o hükmü içtihatın yapıldığı devrin şartlarına göre yorumlayacaksın. Osmanlının avrupa ortaçağı yaşarken bilimin öncüleri arasında olmasını sağlayan yegane etken içtihatlardı. fakat hangi mantıkla olduğu bilinmediği halde içtihatlar yasaklanınca bilim sahasında osmanlının adı bir daha duyulmadı ve bunun getiriside avrupa sanayi devrimini yaşarken, hla matbaanın yasak olup olmamasını tartışması oldu. sonuç fetihlerle kazanılan topraklar, sanayinin desteklediği modern donanımlı düşman orduları karşısında bir yıl içidne kaybedildi. o yüzden ya kuranda şu aynen şöyle o zaman bunun olmaması lazım demeden önce islamın diğer bir emri içtihatın devreye sokulması lazım. ynai bu ayetin mantığı nedir bu ayet hangi toplumsal ihtiyaç için vardır. önce bunu anlayıp bu günün şartlarına göre yorumlayacaksın. türban meselesi. niçin kadınlara saçlarını örtmelerini söyledi peygamber. şimdi yien arap yarımadasında cariyelik diye bir kurum vardı, bu cariye kadınalr köleydiler. temizlik ev işleri gibi işleri yapmalarının yanında efendilerinin cinsel ihtiyaçlarınıda giderirlerdi. ama islamiyetten sonra mekke, taip, medine gibibir çok kentte nüfusun birde patlaması ve oralara çok yoğun göç olmasıyla, bir sorun rotaya çıktı, cariyelerle diğer kadınalrı ayırt etmek. sonuçta ikisi aynı muammeleyi görmüyor. bir cariyeler var diğerlerinin adıda ehl-i namuslar. mahremiyet nedir? alalhın yarattığı şeyin ayıbı olmaz. alalh öyle isteseydi onları görünmeyecek şekilde yaratırdı. ya da gizleyecek organlarla. mahremiyet alışkanlıkla ilgili afrika yerlisi için kadının göğüsleri gayet normal her zaman gördüğü bir görüntü. alışmış yadırgamaz. sokakta cariyelerle ehl-i namus kadınalrı isnanların ayrıt edebilmesi için. çünkü artık nüfus artıyor o şehirlerde herkes birbirini tnaımıyor eskisi gibi. ehl-i namus kadınalrın vucutlarının örtülmesini buyurdu. böylece insanlar kime nasıl davranacağını biliyorlardı. sanırım cariyelere olan davrnaış ta ne kastettiğimi anladınız. tüm bunları okuyup, yani arapçasını ezberleyip anlamını bile bilmeden okuyarak ömür tüketip, ömrü boyunca ibadet ederken okuduğu duaların ne anlama geldiğini bilmeden ölüp te o hayatta ibadet ettiğini sananlar milyonlardır. ne anlamı vardır sen ettiğin duanın anlamını bilmiyorsan. dua bir kaç cümlenin ezberlenip tekrarlanması değil dirki. dua esas yürekten o şeyi tanrıdan dilemektir samimiyetle. ama sen sadece zberleyip aa cenazede şu okunur kurbanda şu okunur diyip ezbere okursa o duanın hükmü yoktur. o duayı ederken sn allahtan ne istediğini bilmiyorsan ne anlamı var onun. öcne bir şeyin anlamının ne olduğunu bir ayetin en anlatmak istediğini, niçin indirildiğini anlıyacaksın ki, ancak o zaman herşeye doğru yaklaşabilri ve bağnazlıtkna uzak durabilesin. Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 5 Kasım , 2005 Bunlarda doğru, kadınlarımız yasin okutur hiç biri manasını bilmez. Alıntı
Φ zaman Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2005 Bunlarda doğru, kadınlarımız yasin okutur hiç biri manasını bilmez. tabiki bende katılıyorum ama meali kendi başlarına okuyup saçma sapan anton gibi hükümler çıkarmasınlar... ehli olanlarından okusunlar... yada öğrensinler bu kitap bizim kitabımız okuyup öğrenelim ve hayatımaza uygulayalım diye bize gönderilmiş... yinede her ikisinide okumakta fayda vardır. birisi insanın kalp gözünü diğeri insanın fiziki gözünü açar ve aydınlatır... Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2005 kuran tüm kullar okusun diye gönderildi onların anlıyamıyacağı bir dilde değil Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.