Gönderi tarihi: 24 Ekim , 2005 19 yıl Kelebek aşkı Sen bir kelebeksin kanatların renk renk benek benek aşk ile dolu... Ben bir dilenciyim heybem aldatılmış kırık kalple dolu... Sev sevebildiğin kadar uç uçabildiğin kadar kelebek kanatların değmesin yere... Destina Dilara
Gönderi tarihi: 6 Kasım , 2005 19 yıl KELEBEK Sen özgür bir kelebek bense rüzgarda bir dal gönlünce uçar kanat çırparsın ya ben? bir konar bir uçarsın bense sallanır dururum KELEBEĞE hasret bir gün uçar gidersin bir daha dönmemek üzere belki. ya ben? rüzgarda bir dal sallanır dururum hep sana hasret
Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2005 19 yıl Yazar Tanrım Tanrım bana öyle bir mutluluk ver ki bir ömür kadar uzun olsun bana öyle bir çiçek verki kokusu yaşadıkça içimde dursun Tanrım bana öyle bir sevda ver ki dünya döndükçe hükmü sürsün bana öyle bir yürek verki bütün öksüzler içinde büyüsün Tanrım bana öyle bir dünya ver ki ne kavga ne savaş olsun bana öyle bir yer gösterki her tarafta dostluk barış olsun[/b] Dilara
Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2005 19 yıl Hatırlama Ne zaman elime bir kalem alsam Sana seslenmek geliyor içimden Güzelliğini hatırlıyorum bir yaz günü Yine gemiler geçiyor uzaklardan Biz yosun kokulu rıhtımlarda el ele Şehirlerden İstanbul,aylardan temmuz Ne zaman elime bir kalem alsam Geçmişi seninle yeniden yaşıyoruz Ne zaman elime bir kitap alsam Hep seni okuyorum inanır mısın İstiyorum seni anlatmalı bütün romanlar Sevilen kadın hep sen olmalısın. Ne zaman elime bir kibrit alsam Yine İstanbul’u yakmak geçiyor aklımdan Bu sensiz sokakları, bu evleri Bu plajları bu denizleri Sensiz kaldığım bu şehri tüm yakasım geliyor Yine alev bir İstanbul düşünüyorum Ve çaresiz yaktığım bütün sigaraların Dumanlarında seni görüyorum. Ne zaman elime bir fırça alsam Yüzünü çiziyorum kapılara,duvarlara Bir hatırlıyorum bütün hatlarını Gözlerini dudaklarını saçlarını Baktığım her yere gölgen düşüyor Dokunduğum herşeyde senin sıcaklığın Sonra dağlar, denizler giriyor aramıza Gitgide büyüyor uzaklığın Ne zaman elime bir kadeh alsam Delicesine sarhoş olmak istiyorum İçkiler seni hatırlatıyor yine Kırıyorum birbiri ardınca kadehleri Artık hiç birşey kar etmez biliyorum Ne dost, ne içki, ne aşk, ne kadın Gözlerimde yıllardır eşsiz olan Değişmeyen bir sen varsın Ne zaman elime bir ayna alsam Gözlerimden korkuyorum, bakışlarımdan Bu seni unutamayan benden korkuyorum Uçurum çizgiler, kara gölgeler Bir sonun belirtileri yüzümde yer yer Karşımdaki yüz sefil bir akşam Hep sana sesleniyorum duyuyor musun Ne zaman elime bir kağıt alsam. . Ümit Yaşar Oğuzcan
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için şimdi oturum açın.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.