Gönderi tarihi: 16 Ağustos , 2006 18 yıl Yine cok fazlaca sevdigim ve arasinda müthis cümleler olan bir siir daha... her şey yapılabilir bir beyaz kağıtla uçak örneğin uçurtma mesela altına konulabilir bir ayağı ötekinden kısa olduğu için sallanan bir masanın veya şiir yazılabilir süresi ötekilerden kısa bir ömür üzerine. bir beyaz kağıda her şey yazılabilir senin dışında güzelliğine benzetme bulmak zor sen iyisi mi sana benzemeye çalışan her şeyden bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor belki tabiattadır çaresi senin bir çiçeğe bu kadar benzemenin ve benim bilinci nasırlı bir bahçıvan çaresizliğim anlarım bitkiden filan ama anlatamam toprağın güneşle konuşmasını sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla sen bana ışık ver yeter bende filiz çok köklerim içimde gizlidir gelen giden açan soran bere budak yok bir şiir istersin “içinde benzetmeler olan” kusura bakma sevgilim heybemde sana benzeyecek kadar güzel bir şey yok uzun bir yoldan gelen tedariksiz katıksız bir yolcuyum yaralı yarasız sevdalardan geçtim koynumda bir beyaz kağıt boşluğu her şeyi anlattım olan olmayan acıtan sancıtan bilsem ki sana varmak içindi bütün mola sancıları bütün stabilize arkadaşlıklar daha hızlı koşardım severadım gelirdim gözlerinin mercan maviliğine sana bakmak suya bakmaktır sana bakmak bir mucizeyi anlamaktır sağa sola bakmadan yürüdüğüm yollar tanıktır aşk sorgusunda şahanem yalnız kelepçeler sanıktır ne yazsam olmuyor çünkü bilenler hatırlar hem yapılmış hem yapma çiçek satanlar bahçıvanlar değil tüccarlardır sen öyle göz sen öyle toprak ve güneş ortaklığı sen teninde cennet kayganlığı iken sana şiir yazmak ahmaklıktır bir tek söz kalır dişlerimin arasından ben sana gülüm derim gülün ömrü uzamaya başlar verdiğim bütün sözler sende kalsın isterim ben sana gülüm derim gül sana benzediği için ölümsüz yazdığım bütün şiirler sana başlayan bir kitap için önsöz sana bakmak bir beyaz kağıda bakmaktır her şey olmaya hazır sana bakmak suya bakmaktır gördüğün suretten utanmak sana bakmak bütün rastlantıları reddedip bir mucizeyi anlamaktır sana bakmak allah’a inanmaktır
Gönderi tarihi: 16 Ağustos , 2006 18 yıl sefil bir nazara geldim nargile içinde duman baharsız sevişme edasındayım kimsesiz izah edemiyor durumumu hiçbir argüman ya bitir bu gelişmeyi kökünden ya da kısa dalga birşeyler çalsın yine eskisi gibi radyolarda hani mega hertz filan bazı sırlar veriyordu metalik sesleri ve bordoları olan saygın adamlar aşk yasaklandı artık halka açık yerlerde el tutmak yol açıyor diye hesapsız susmalara kaldırdık tüm tutuşmaları yasak kelime oyunu yapmak yalan söylemek mecburi ve serbest ayyuka çıkmak artık yağmur sonraları toprak kokmak yasak tomurcuklanmak günah ve bir insan sözü yüzünden yüz gün ard arda uyumamak. kimse ölmesin diye kimsenin aklında her sevdalı verdiği sözü geri alacak güneş' i ay' ı hatta hiçbir tabiat olayı şahit gösterilmeyecek hiçbir sevdaya ne deniyorsa onu atacak kalp ve süresi yirmi dört saate çıkarılacak meskun mahalde ağlamanın ne verdin de ne istiyorsun yazacak ilkokul fişlerinde ve her gün her sevişmede veresiye değil peşin satan kazanacak !
Gönderi tarihi: 16 Ağustos , 2006 18 yıl sefil bir nazara geldim nargile içinde duman baharsız sevişme edasındayım kimsesiz izah edemiyor durumumu hiçbir argüman ya bitir bu gelişmeyi kökünden ya da kısa dalga birşeyler çalsın yine eskisi gibi radyolarda hani mega hertz filan bazı sırlar veriyordu metalik sesleri ve bordoları olan saygın adamlar aşk yasaklandı artık halka açık yerlerde el tutmak yol açıyor diye hesapsız susmalara kaldırdık tüm tutuşmaları yasak kelime oyunu yapmak yalan söylemek mecburi ve serbest ayyuka çıkmak artık yağmur sonraları toprak kokmak yasak tomurcuklanmak günah ve bir insan sözü yüzünden yüz gün ard arda uyumamak. kimse ölmesin diye kimsenin aklında her sevdalı verdiği sözü geri alacak güneş' i ay' ı hatta hiçbir tabiat olayı şahit gösterilmeyecek hiçbir sevdaya ne deniyorsa onu atacak kalp ve süresi yirmi dört saate çıkarılacak meskun mahalde ağlamanın ne verdin de ne istiyorsun yazacak ilkokul fişlerinde ve her gün her sevişmede veresiye değil peşin satan kazanacak ! albümünde çok güzel söylüyordu bunu...tavsiye ederim dinlemeyenlere
Gönderi tarihi: 16 Ağustos , 2006 18 yıl Başkalaşan Aşk Adını anmak güzeldi, dost ağızlarda sana dair cümlelerin ıslatılması... Adını anmak... Yüksek sesle, kimsesiz gecelerin düşsel avuntularına sırt çevirip senden söz açmak... Biraz gülünç, biraz sitemkar... güzeldi... Adının Türkçedeki yankısı özeldi... Seninle yoğurt yemek, kendi Kanlıcanlı, Sülalesi Kandilli yoğurtçunun mekanında... Denize amors durup, yüzüne cepheden bakmak güneşli bir mavilikte.... güzeldi.. İpe sapa konuşlanmaz bahanelerle elini tutmak, yüzünde Yüzyıllık bir hasreti gidermek güzeldi... Güzeldi'li geçmiş zamanları düşünüyorum şimdi... Cümlelerimiz öznesiz...Umursayan yok, Kanlıca'daki yoğurdu... ve eşikteki öpücük, tarih bilinci olmayan bir aşkın mührüdür artık... Yılmaz Erdoğan
Gönderi tarihi: 30 Ağustos , 2006 18 yıl sana bakmak sıradan bir güne sevinçle uyanmaktır sana bakmak herşeyi senin gözlerinin derinliğinde seyretmektir sana bakmak aşkı anlamaktır
Gönderi tarihi: 30 Ağustos , 2006 18 yıl sana bakmak üzerine çok şey soyleyebilirim ama elımde sana bakabilme fırsatım bile yok,ki sadece bakmak çok şey değil isteğim
Gönderi tarihi: 18 Eylül , 2006 18 yıl sana bakmak bütün rastlantıları reddedip bir mucizeyi anlamaktır sana bakamamak mucizeler olmadığını anlamaktır
Gönderi tarihi: 21 Eylül , 2006 18 yıl Sana bakmak; buralarda yapayalnız, sensiz yaşadığımı anlamaktır.. Sana bakmak; kavuşamayacağımı bile bile beklemektir.. Sana bakmak; kanadı kırık bir kuşun gözümün önüne gelmesidir....ki bu benim.. ....... Ayrıca şiir çok güzel..okuyunca dalıp gittim yine..
Gönderi tarihi: 22 Eylül , 2006 18 yıl sana bakmak sonsuz olmayan bu hayatta sonsuz olan tek andır. yıkmışın yine ortalığı arkadaşım.. ............................ Sana bakmak; o an herşeyi unutmamı sağlamaktır..
Gönderi tarihi: 22 Eylül , 2006 18 yıl yıkmışın yine ortalığı arkadaşım.. ............................ Sana bakmak; o an herşeyi unutmamı sağlamaktır.. ii o saman bi tane daha soleyelim bari. sana bakmak hafıza kaybımın olma ihtimali en yüksek andır.
Gönderi tarihi: 23 Eylül , 2006 18 yıl sen bana ışık ver yeter bende filiz çok köklerim içimde gizlidir gelen giden açan soran bere budak yok bir şiir istersin “içinde benzetmeler olan” kusura bakma sevgilim heybemde sana benzeyecek kadar güzel bir şey yok
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.