Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:
Sevgili Katar öncelikle cevabın için tşk ederim..Fakat benim o soruyu yazmamdaki amaç sizin cevaplarınızla örtüşmüyor.Zira defalarca bu konun tartışıldığını fakat kimsenin kimseyi ikna edebileceği bir cvp alamadığınıda çok iyi biliyorum..Ve yeni bir tartışma bşlatmak için yazılmadı o soru...

 

 

Hayır arkadaşım herşey madde enerji teorisi değildir..Varlığını açıklamaya çalışırken madde enerji iş birliği yapmayın...Küçük bir su damlasıyken nasıl kan pıhtısı olduğunu ve sonraki aşamaları anlat...Herşey maddeye veya enerji girdabına bağlı değildir..Bütün bunların olmasına sebep olan yüce varlıktan bahsediyorum...Bırakın sebebi bütün bunların nasıl olduğunu bilen tek ve yüce varlıktan Allah'tan söz ediyorum...

 

 

Sevgiler...

 

Merhaba Gece Yağmuru

 

Burada herkesi bir anda ikna etmenin mümkün olmadığını biliyoruz. Amacımız karşılıklı olarak birbirimizin düşüncelerini, bakış açılarını öğrenmek. Ben sorudan anladığım ihtimallere ayrı ayrı yanıtlar verdim.

 

Su damlasıyken kan pıhtısı olman en temelde madde-enerji ve bunların ilşkilerine bağlıdır. İstediğin yanıt için metafiziğe girmene gerek yok, bilim istediklerini sebep göstererek, bilimsel verilerle gösteriyor ve her geçen gün daha fazla bir bilgi haznesi getiriyor karşımıza. Sorunun cevabı yüzlerce ansiklopedi yazsak, yetmeyecek kadar kapsamlı. Bütün biyoloji, moleküler kimyayı, fiziği açıklamak gerekli burda.

 

Bütün bunların olduğuna sebep olanın tanrı olduğu senin kabulün. Böyle bir varlığın olduğuna dair hiç bir bilimsel veri öne süremezsiniz. Herşeyin maddeye ve enerjiye bağlı olmadığına dair tek bir örnek verebilir misin? Şu an madde-enerjiden bağımsız tek bir oluşum gösterebilir misin?

 

Merhaba Kralx

 

Kısır bir döngüde ilerlemiyorduk. Her aşamada biraz daha derine iniyorduk. İndikçe sonsuz güçlü bir tanrı için özgür iradenin özgürlüğünü yitirdiğini gördük. Aslında o kadar uzatmaya gerek yoktu, bir yerde özgür irade varsa, tanrı istesin veya istemezsin, orda özgür irade tecelli etmişse, tanrıdan bağımsız bir oluşum veya istek oluşmuştur. Bu da her şeye kadir, mutlak hakim bir tanrıyı imkansız kılıyor.

 

Herşeyi bir tasarım olarak görüyorum ve mühendissiz bir tarasım olamaz diyorum..

Maddenin kandisi tasarlayıcı olamaz, çünki madde iradesizdir..

Bundan ötesi laf düvellosuyla kelime oyunlarıyla ortamı sislendirmek ve gerçeklerin görünmesini engellemkten ibrettir..

 

Bütün evreni bir tasarım olarak görüyorsun. Her şey tasarımsa, tasarım olanla olmayan arasındaki bir farkı nasıl anlıyorsun. Bana tasarım olmamanın tanımını, özelliklerini verebilir misin? "Bu böyle olsaydı, tasarım olmazdı" şeklinde. Hayır veremezsin. Çünkü her şeye tasarım derken, aslında tasarımın kelime anlamını yok ettiğinin farkında değilsin. tasarım=her şey anlamını çıkarmış oldun. Sanırım bu durumda tasarım olmayan tek şeyi tanrı olarak göreceksin.

 

Şunu anlatmak istiyorum; herşey x özellğine sahiptir dediğin anda, x bütün şeylerin ortak özelliği oluyor. X'in zıttını yok etmiş oluyorsun. X'in zıttını hiç bir şekilde tanımlayamazsın. Bunun için "bu şey x özeliğine sahiptir" önermesi bilgi vermeyen bir önerme olur. Yani, "her şeyi bir tasarım olarak görüyorum" cümlesini hiç bir bilgi vermeyen bir yapıya indirgemiş oluyorsun. Tabi, verdiğin bu bilgiye göre yaptığın çıkarımların hiç bir anlamı kalmıyor, çükü verdiğin bilgi bilgi olmaktan çıkıyor.

 

Arkadaşlar tanrıya ulaşmak için çok yüzeysel hareket ediyorsunuz, her zaman derinliğine analizden kaçınıyorsunuz. Bilmiyorum, belki de anlatmak istediklerimi tam ifade edemiyorum. Amacım, kimseyi bir anda ateist yapmak değil, zaten bunun imkansızlığının farkındayım. Sadece biraz kuşkucu olun. Kuşku duymadan doğru bulunamaz.

Gönderi tarihi:

Merhaba Gece Yağmuru

 

Su damlasıyken kan pıhtısı olman en temelde madde-enerji ve bunların ilşkilerine bağlıdır. İstediğin yanıt için metafiziğe girmene gerek yok, bilim istediklerini sebep göstererek, bilimsel verilerle gösteriyor ve her geçen gün daha fazla bir bilgi haznesi getiriyor karşımıza. Sorunun cevabı yüzlerce ansiklopedi yazsak, yetmeyecek kadar kapsamlı. Bütün biyoloji, moleküler kimyayı, fiziği açıklamak gerekli burda.

 

Bütün bunların olduğuna sebep olanın tanrı olduğu senin kabulün. Böyle bir varlığın olduğuna dair hiç bir bilimsel veri öne süremezsiniz. Herşeyin maddeye ve enerjiye bağlı olmadığına dair tek bir örnek verebilir misin? Şu an madde-enerjiden bağımsız tek bir oluşum gösterebilir misin?

 

 

Sevgili Katar ,

 

Ben bilimsel bir açıklama istemedim..Nihayetinde bilimsel açıklamalara dahi sebep olan varlıktan bahsediyorum...

 

Böyle bir varlığın olduğuna dair hiçbir veri öne süremezsin demişsin...Senin varlığını nasıl kanıtlayacağız peki..Gerçekten madde ve enerji çok önemli haklısın tabi..Madde olmasaydı akiğerlerin nasıl olacaktı yada öd kesen demi...Teşekkürler...

 

Sevgiler...

Gönderi tarihi:

Sevgili Gece Yağmuru

 

Bence sorun şu: Bilimsel açıklamalara dahi olan varlığın olmadığı hakkında en küçük bir şüphe duymuyorsun. Bu durumda ne sen beni anlıyorsun, ne de ben seni! Senle tartışmaya devam etmek isterdim ama seni anlayamadığım için bu konuyu fazla uzatmak istemiyorum. Bilmiyorum belki de sen fazla anlatmak istemiyorsun.

 

Gerçekten madde ve enerji çok önemli haklısın tabi..Madde olmasaydı akiğerlerin nasıl olacaktı yada öd kesen demi

 

Maddeyi sabit olarak düşünme. madde devamlı bu dönüşüm içindedir. Bu maddenin kendi özüdür. Madde hiç bir bir zaman sabit değildir, bu değişim onun özüdür,yani onu değiştiren başka bir güce gerek yok. Hiç bir şey sabit değildir, her şey değişkendir. Bu tüm evrenin özelliğidir. Nedense hep değişim veya gelişim için bir güce gerek duyulduğu zannedilir.

 

 

Sevgiler...

Gönderi tarihi:

Sayın katar elbette herşey tasarımdır derken istisnasız herşey tasarımdır demek istedim..

Çünki herşey yaratılmıştır..

Allah hariç..!

 

Cüz-i iradeyi çözemediğinin farkındayım..

Arkadaşım; Özgür irade iradesini yitirmedi..

Allah iyi kulunu daha da yüceltmek için onun önüne iyi fırsatlar yaratır, ama o fırsatı değerlendirip değerlendirmmek yine o kul'un cüz-i iradesine bağlıdır..

Burada müdahale nerede..?

Bu müdahale değil ödüldür...

Külli irade cüz-i iradeye fiili işleme aşamasında müdahale eder..

Çünki o fiili yaratan Allahtır...

Zaten o kul imtihanını orada vermiştir..

İmtihan o anlık bitmiştir..

İrade edilenin fiili yaratıp yaratmamak Allaha kalmıştır...

 

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:

Sevgili Gece Yağmuru

 

Bence sorun şu: Bilimsel açıklamalara dahi olan varlığın olmadığı hakkında en küçük bir şüphe duymuyorsun. Bu durumda ne sen beni anlıyorsun, ne de ben seni! Senle tartışmaya devam etmek isterdim ama seni anlayamadığım için bu konuyu fazla uzatmak istemiyorum. Bilmiyorum belki de sen fazla anlatmak istemiyorsun.

Sevgiler...

Ben herhangi bir tartışmaya mahal vermek için soru sormadım..Fakat lütfedip cevaplamışsın bunun içinde tşk ederim..Dediğin gibi ben seni anlamıyorum ve anlamadığım içinde hiç üzülmüyorum...Beni anlamak içinde çaba sarf etme lütfen...Ben bu konu üzerinde tartışılacak herhangi bişey göremiyorum...Kati ve değişmeyen birşey için tartışılmaz zaten...

 

 

Sevgilerimle...

Gönderi tarihi:

ALLAH hidayet versin

 

 

 

bırakın arkadaşlar evrim teorisini baz alarak maymundan geldiğine inanan insanlara neyi ne kadar anlatabilirsiniz

 

neden kendinizi bu kadar yoruyorsunuz bunu da anlamış değilim anlamadığım bir noktada ateist olan arkadaşların

dini konularla neden bu kadar ilgilendikleri belliki düşünceleri farklı

 

 

 

selam ve dua ile

Gönderi tarihi:

Maşallah bir süre girmedik kimse boş durmamış

 

sevgili katar kardeşim

belki müslümana yakışmayacak şekilde

sui zan yapacağım ama fikrim bu yönde inşalah doğru değildir

bana sanki mantık yolşu ile

cevaba geliyormuş gibi ama karşındakinin kafasını karıştırma amacı görüyorum

ayni bir açıklama yapıyorsun

belki %99 u doğru ancak eksik olan o yanlış doğru kavramdan uzaklaştırıyor

yani sen

gerçeği bulama yolundaki aracını hazırlamış

güvenliğini sağlamışsın

ancak gideceğin yolu bilmiyorsun

tabiki buda sonuca götürmüyor.

 

Sevgili katar kardeşim

Allah hiç bir şekilde noksan olmaz

Allahın bir insanın fiillerinine

iradesini kullanmasına engel olmayışı

onu noksan yapmaz

onu noksan yapan

tam tersine insanını iradesine her yerde hükmet mesidir

sizce bu akla uyarmı

Zatı zülcelal senin iradeni kontrol edip sana cürüm işletecek sonra neden işledin deyip

cezalandıracak

elbette

bu Allahın adalaet sıfatına uymuyor

okurken yazılarında büssrü incene yanlışlıklar buluyorum

ancak unutuyorum yazarken

artık idaret o akdar zeki değilim

eğer cevap verme zahmetinde bulunursan

ve kısmet olursa

devam ederiz kardeşim.

 

Konun dışında bir şey söylemek istiyorum

kimi küfrdeki insanlar vardır ki

hali ile Allahı inkar eder ve cehennemi mizanı inkar eder

ahl dili ile öyle bir şey yok kimse beni sorgulamayacak cezada yok der

Mesela bir serseri sürekli kötülük yapsave bulunduğu yerdeki ahkime hal dili ile sen beni cezalandıramaz ve hapse atamassın dese

o şehirde hapis olmasada bir mizan kurulur

ve serrseri lşer cezalandırılır

ey göremeyenler

hal diliniz ile cehennem diyorsunuz ve size istediğiniz verildiğinde ne merhamet dilenmeye nede

şikayet etmeye hakkınız olmaaycaktır

Nasılki küçük bir kşi taksiye binip beni şuraya taşı tese şöför onu götürse

ve o kişi gittiği yerde bela görse

bundan sorumlu olan şöför olmaz

görmeyenin halindende ekndinden başka sorumlu yoktur.

 

saygılar

Gönderi tarihi:

Kendini müslüman addeden sevgili arkadaşlar,

Böyle bir forum açmışsınız madem ziyaret edenlere de sevinmeniz lazım,sizinle aynı görüşü paylaşmayan kişilere de hoşgörülü davranmanız ve onlara doğruları göstermeniz lazım.Unutmayın siz müslümansınız,ama neden?Çünkü müslüman çoğunluk içerisinde ve müslüman bir ailenin çocuğu olarak doğduğunuz için.Bu ise size cennetin kapıları açmaz,sizin gibi olmayan kişilere de kapatmaz.Herkesin dini,inancı kendinedir sözü boştur.Zira her müslümanın asli görevi inancını yaymaktır.Bunu yaparken de '' kolaylaştırın zorlaştırmayın,sevdirin nefret ettirmeyin '' sözünü küpe edinin.Sizin ateist dediğiniz insanların bile kalbinin bir köşesinde bir damlacık da olsa inancı vardır.Onların asıl sorunu,ispat meselesidir.Siz buna gerek görmüyorsunuz çünkü zaten inanıyorum diyorsunuz.Fakat bu ispatı yapamadığınız sürece bilin ki sizin inancınız da zayıf kalacaktır.

Bu konuda yıllar önce okuduğum küçük bir yazıyı sizinle de hatırladığım kadarıyla paylaşayım:

Bir gün peygamberimizin yakınlarından bir kadına biri gelmiş ve demiş ki,ben Allah'ın varlığını ispat için 99 yol buldum.Kadın sormuş,söyle bakalım bir uçurumdan düşsen ve düşerken bir ağaç dalına asılı kalsan,çevrende de kimse olmasa ne yaparsın?Adam dua ederim demiş.Bak gördün mü,bu bile senin için onun varlığını bir ispattır,başka delile gerek var mı?

Benim buradan çıkardığım şudur :başımız sıkışınca hepimizin yaptığı budur.O zaman böyle sorgular yapmayız.Ama rahata erince,işte mesele...

Gönderi tarihi:

Sevgili detta11 bu forumda yaptığımız bütün bilimsel ve dini tartışmalar Allahın tecelileri ve yarattıkları üzerinedir..

Yaratılandan yaratanı bulma yönündedir..

Buradakişarkadsaşlarımın boş konuşmadıklarını görmen lazım..

Mirasi bir imanla değilde, Allah'ın da buyurduğu gibi düşünerek tefekkür ederek inancımızı pekiştirme yolundayız..

 

 

Saygılay-sevgiler..

Gönderi tarihi:

İnsanların birçoğu Allah'a inandıklarını söylerler. Ancak gerçekte Allah'ı gereği gibi tanıyıp takdir edemezler. Çünkü bunun için "akıl sahibi" olmak gerekir.

 

Allah'ı gereği gibi tanımak ve takdir etmek için akıl gerekir derken burada kastedilen "zeka" değildir. Akıl ve zeka birbirinden tamamen farklı iki kavramdır. Zeka, bir insanın biyolojik olarak sahip olduğu zihinsel kapasitedir.

 

Akıl ise sadece müminlere ait bir özelliktir. Allah'tan korkup sakınan takva sahibi müminlere Allah Katından büyük bir nimet olarak verilir. Akıl, Allah'ın samimi kullarına verdiği bir nur, bir anlayıştır. İnsanın takvası ölçüsünde bu anlayış, yani sahip olduğu akıl seviyesi de artar.

 

Akıl sahibi insanın en belirgin özellikleri, Allah'tan korkup sakınması, daima vicdanına uyması, her olayı, gördüğü herşeyi Kuran'a göre değerlendirmesi ve Allah'ın rızasını aramasıdır.

 

Saygılarımla

Gönderi tarihi:

Allah'ın varlığı için deliller bence insanın kendi aklında ve en önemlisi kalbindedir.

sadece allah'utela nın yarattığı tüm şeyleri incelemek ve irdelemek yeterlidir.

 

Hayatta bildiğim değişmeyen tek gerçek, doğru, hakikat "Allah'ın var olduğu ve Hz. Muhammed'in(s.a.s) O'nun gönderdiği bir elçi olduğu"dur (La ilahe illallah Muhammeden resulullah).

 

 

iman; zeka değil kalp işidir.. yoksa Allah adaletsiz davranmış olmazmıydı kimilerini daha zeki yaratarak..

ve eğer iman zeka işi değildiyse, o zaman ispatlamakla uğraşmak da boşunadır.. örnek:birinin sizi sevdiğini anlamak gibidir neye inancaanızı bilmek.. sadece anlarsınız..

 

sevgilerimle

Gönderi tarihi:

 

 

iman; zeka değil kalp işidir.. yoksa Allah adaletsiz davranmış olmazmıydı kimilerini daha zeki yaratarak..

ve eğer iman zeka işi değildiyse, o zaman ispatlamakla uğraşmak da boşunadır.. örnek:birinin sizi sevdiğini anlamak gibidir neye inancaanızı bilmek.. sadece anlarsınız..

 

Çok güzel bir açıklama getirmişsin sevgili artos32

 

+1 :clover:

 

saygılarımla

Gönderi tarihi:
Sayın katar elbette herşey tasarımdır derken istisnasız herşey tasarımdır demek istedim..

Çünki herşey yaratılmıştır..

Allah hariç..!

 

Cüz-i iradeyi çözemediğinin farkındayım..

Arkadaşım; Özgür irade iradesini yitirmedi..

Allah iyi kulunu daha da yüceltmek için onun önüne iyi fırsatlar yaratır, ama o fırsatı değerlendirip değerlendirmmek yine o kul'un cüz-i iradesine bağlıdır..

Burada müdahale nerede..?

Bu müdahale değil ödüldür...

Külli irade cüz-i iradeye fiili işleme aşamasında müdahale eder..

Çünki o fiili yaratan Allahtır...

Zaten o kul imtihanını orada vermiştir..

İmtihan o anlık bitmiştir..

İrade edilenin fiili yaratıp yaratmamak Allaha kalmıştır...

 

 

Saygılar..

 

Merhaba Kralx

 

"Her şey tasarımdır" demek "her şeyin bir yaratıcsı var" demekle eşdeğerdir. Bu başlığın konusu Allahın varlığına delillerdi. Bu nedenle senin söylediklerinin delil olmadığını anlatmaya çalıştım sadece. Senin Allahın varlığını kabul ediyorsun, ben buna saygı duyuyorum ama bunun (herşey tasarımdır o zaman tanrı vardır sözünü) delil olmadığını söylüyorum.

Yazdıklarını daha önce de farklı cümlelerle anlatmıştın,ben seni anladığımı düşünüyorum ama sanırım sen benim ne demek istediğimi anlamadın. Ama sanırım bana cevap yazan arkadaşlardan biri anlamış gibi, onun tanrı inancı seninkinden biraz farklı kaçıyor. Altı milyar insan, altı milyar farklı düşünce ve inançtır, her müslümanın da inançları da tam anlamıyla uyuşmaz. Bu normal bir durum. Bu farkı o arkadaşa olan yanıtımda vermeye çalışacağım.

 

Ben herhangi bir tartışmaya mahal vermek için soru sormadım..Fakat lütfedip cevaplamışsın bunun içinde tşk ederim..Dediğin gibi ben seni anlamıyorum ve anlamadığım içinde hiç üzülmüyorum...Beni anlamak içinde çaba sarf etme lütfen...Ben bu konu üzerinde tartışılacak herhangi bişey göremiyorum...Kati ve değişmeyen birşey için tartışılmaz zaten...

 

Gece Yağmuru, benim tartışmak sözcüğünden anladığım fikir paylaşmaktır, laf yarışından üstün gelmek değil. Bu nedenle senin beni anlamamana ve benim seni anlamamama üzüldüm. "Kati ve değişmeyen bir şey için tartışılmaz" demişsin, sanırım bu bakış açısına sahipken zaten tartışma,sorgulama olmaz. Ben hiç bir şeye tartışılamayacak kadar kati inanmam (Buna bir tanrının varlığı ve yokluğu da dahil). İçimde her zaman inancımın ve düşündüklerimin yanlış olabileceği şüphesini gerektiğinde duyarım.

 

Bu geldiğimiz durumda senin düşünce ve inancına saygı duymaktan başka söyleyeceğim sözüm yok.

 

bırakın arkadaşlar evrim teorisini baz alarak maymundan geldiğine inanan insanlara neyi ne kadar anlatabilirsiniz

 

neden kendinizi bu kadar yoruyorsunuz bunu da anlamış değilim anlamadığım bir noktada ateist olan arkadaşların

dini konularla neden bu kadar ilgilendikleri belliki düşünceleri farklı

 

Merhaba Aserat

 

Yazdıklarında tutarlılık görüyorum, bu konuda samimiyetine inanıyorum. Bu tutarlılık şöyle ki:

 

Öncelikle evrim teorisi insanın maymundan geldiğini söylemiyor. Evrimin insanı ilgilendiren en temel iddiasını bile yanlış biliyorsun, demek ki hiç bir zaman eline evrimi anlatan bilimsel bir makale ve kitap almamışsın. Yani, inkar ettiğin evrimle hiç ilgilenmemişsin. Bu durumda da ateist olan arkadaşların dini konularla neden ilgilendiğine şaşman en azından samimi oluyor.

 

Ama samimi olman, bakış tarzının doğru olduğunu göstermez. Bir şeyi inkar etmek için önce onunla

ilgilenmek ve onu bilmek lazım. Benim ve diğer ateistlerin ilgilenmesi bu nedenle son derece anlaşılır ve basit bir şey, yoksa öyle gizli amacımız falan yok için rahat olsun.

 

Maşallah bir süre girmedik kimse boş durmamış

 

sevgili katar kardeşim

belki müslümana yakışmayacak şekilde

sui zan yapacağım ama fikrim bu yönde inşalah doğru değildir

bana sanki mantık yolşu ile

cevaba geliyormuş gibi ama karşındakinin kafasını karıştırma amacı görüyorum

ayni bir açıklama yapıyorsun

belki %99 u doğru ancak eksik olan o yanlış doğru kavramdan uzaklaştırıyor

yani sen

gerçeği bulama yolundaki aracını hazırlamış

güvenliğini sağlamışsın

ancak gideceğin yolu bilmiyorsun

tabiki buda sonuca götürmüyor.

 

Sevgili katar kardeşim

Allah hiç bir şekilde noksan olmaz

Allahın bir insanın fiillerinine

iradesini kullanmasına engel olmayışı

onu noksan yapmaz

onu noksan yapan

tam tersine insanını iradesine her yerde hükmet mesidir

sizce bu akla uyarmı

Zatı zülcelal senin iradeni kontrol edip sana cürüm işletecek sonra neden işledin deyip

cezalandıracak

elbette

bu Allahın adalaet sıfatına uymuyor

okurken yazılarında büssrü incene yanlışlıklar buluyorum

ancak unutuyorum yazarken

artık idaret o akdar zeki değilim

eğer cevap verme zahmetinde bulunursan

ve kısmet olursa

devam ederiz kardeşim.

 

Konun dışında bir şey söylemek istiyorum

kimi küfrdeki insanlar vardır ki

hali ile Allahı inkar eder ve cehennemi mizanı inkar eder

ahl dili ile öyle bir şey yok kimse beni sorgulamayacak cezada yok der

Mesela bir serseri sürekli kötülük yapsave bulunduğu yerdeki ahkime hal dili ile sen beni cezalandıramaz ve hapse atamassın dese

o şehirde hapis olmasada bir mizan kurulur

ve serrseri lşer cezalandırılır

ey göremeyenler

hal diliniz ile cehennem diyorsunuz ve size istediğiniz verildiğinde ne merhamet dilenmeye nede

şikayet etmeye hakkınız olmaaycaktır

Nasılki küçük bir kşi taksiye binip beni şuraya taşı tese şöför onu götürse

ve o kişi gittiği yerde bela görse

bundan sorumlu olan şöför olmaz

görmeyenin halindende ekndinden başka sorumlu yoktur.

 

saygılar

 

Merhaba ahirzaman

 

Öncelikle, kısaca demogoji yapmış olabileceğimi söylemişsin. Bir ihtimallede bunu bilinçsiz yapmış olabileceğimi söylemişsin veya yazında sezdirmişsin. Neyse, hiç olmazsa bir ihtimalde olsa, ahlaksız olmama ihtimali vermişsin. Allah varsa, razı olsun :)

 

Bazı arkadaşlar da, yazdıklarımda kelime oyunları olduğunu söylemiş. Ahirzaman ve diğer arkadaşlar yüzeysel bir şekilde yazdıklarımda çarpıtma var diyeceğine lütfen çarpıtmanın yerini göstersin. Belki ben yanlış anlatmışımdır, belki siz anlamamışsınızdır belki de ben hatalı düşünüyorumdur. Ama en azından beni ahlaksız damgasından kurtarma şansı verin. (Bana göre cümleleri bilinçli şekilde çarpıtmak ahlaksızlıktır)

 

Allah hiç bir şekilde noksan olmaz

Allahın bir insanın fiillerinine

iradesini kullanmasına engel olmayışı

onu noksan yapmaz

onu noksan yapan

tam tersine insanını iradesine her yerde hükmet mesidir

sizce bu akla uyarmı

Zatı zülcelal senin iradeni kontrol edip sana cürüm işletecek sonra neden işledin deyip

cezalandıracak

elbette

bu Allahın adalaet sıfatına uymuyor

 

Sevgili ahirzaman, burda yazdıklarımdan en azından beni en fazla anlayanın sen olduğu sonucunu çıkarıyorum. Gerçi, yazdıklarımda çarpıtma olduğunu en fazla sen belirttin ya, o da ilginç!

 

Ben tanrının noksan olduğunu söylemiyorum. Adalet sıfatıyla uyuşması için dediklerinin doğru olduğunu düşünüyorum. İnsanların kendi özgür iradeleri ile, tanrının hükmü olmadan karar vermeleri gerekir ki, o tanrı adaletli olsun. O zaman özgür iradeli insanlar kararları alır, bunları tanrı kontrol etmez, onların düşüncelerine hükmetmez. Bu taktirde, tanrıyı tanımlarken "her şeyi kontrol eder", diye bir özelliği eklemeyin, yani tanrı mutlak güç değildir, tanım gereği. Yanlış anlamadımsa, ahirzaman, senin tanrı tanımında her şeye her an hükmeden bir tanrı yok. Bunu adalet sıfatıyla çelişkili buluyorsun. O zaman tanrı tartışmasının bu noktasında senle çelişmiyoruz.

 

Kendini müslüman addeden sevgili arkadaşlar,

Böyle bir forum açmışsınız madem ziyaret edenlere de sevinmeniz lazım,sizinle aynı görüşü paylaşmayan kişilere de hoşgörülü davranmanız ve onlara doğruları göstermeniz lazım.Unutmayın siz müslümansınız,ama neden?Çünkü müslüman çoğunluk içerisinde ve müslüman bir ailenin çocuğu olarak doğduğunuz için.Bu ise size cennetin kapıları açmaz,sizin gibi olmayan kişilere de kapatmaz.Herkesin dini,inancı kendinedir sözü boştur.Zira her müslümanın asli görevi inancını yaymaktır.Bunu yaparken de '' kolaylaştırın zorlaştırmayın,sevdirin nefret ettirmeyin '' sözünü küpe edinin.Sizin ateist dediğiniz insanların bile kalbinin bir köşesinde bir damlacık da olsa inancı vardır.Onların asıl sorunu,ispat meselesidir.Siz buna gerek görmüyorsunuz çünkü zaten inanıyorum diyorsunuz.Fakat bu ispatı yapamadığınız sürece bilin ki sizin inancınız da zayıf kalacaktır.

Bu konuda yıllar önce okuduğum küçük bir yazıyı sizinle de hatırladığım kadarıyla paylaşayım:

Bir gün peygamberimizin yakınlarından bir kadına biri gelmiş ve demiş ki,ben Allah'ın varlığını ispat için 99 yol buldum.Kadın sormuş,söyle bakalım bir uçurumdan düşsen ve düşerken bir ağaç dalına asılı kalsan,çevrende de kimse olmasa ne yaparsın?Adam dua ederim demiş.Bak gördün mü,bu bile senin için onun varlığını bir ispattır,başka delile gerek var mı?

Benim buradan çıkardığım şudur :başımız sıkışınca hepimizin yaptığı budur.O zaman böyle sorgular yapmayız.Ama rahata erince,işte mesele...

 

Bence çok güzel bir yazı delta11,tespitlerine katılıyorum. Bu açıklamalarından sonra sadece bir şey soracam. İnsan normal durumda mı, yoksa anormal bir durumda mı sağlıklı düşünür. Bence, normal durumlarsa sağlıklı düşünür, isterseniz iddiamı destekleyecek çeşitli örnekler verebilirim.

 

İnsanların birçoğu Allah'a inandıklarını söylerler. Ancak gerçekte Allah'ı gereği gibi tanıyıp takdir edemezler. Çünkü bunun için "akıl sahibi" olmak gerekir.

 

Allah'ı gereği gibi tanımak ve takdir etmek için akıl gerekir derken burada kastedilen "zeka" değildir. Akıl ve zeka birbirinden tamamen farklı iki kavramdır. Zeka, bir insanın biyolojik olarak sahip olduğu zihinsel kapasitedir.

 

Akıl ise sadece müminlere ait bir özelliktir. Allah'tan korkup sakınan takva sahibi müminlere Allah Katından büyük bir nimet olarak verilir. Akıl, Allah'ın samimi kullarına verdiği bir nur, bir anlayıştır. İnsanın takvası ölçüsünde bu anlayış, yani sahip olduğu akıl seviyesi de artar.

 

Akıl sahibi insanın en belirgin özellikleri, Allah'tan korkup sakınması, daima vicdanına uyması, her olayı, gördüğü herşeyi Kuran'a göre değerlendirmesi ve Allah'ın rızasını aramasıdır.

 

Saygılarımla

 

Merhaba Tan vakti, eğer akıl Allah katında bir nimet olarak veriliyorsa, tanrının adalet sıfatı nerde kaldı?. Sevgili ahirzaman bunu çok güzel açıklamış.

 

 

Allah'ın varlığı için deliller bence insanın kendi aklında ve en önemlisi kalbindedir.

sadece allah'utela nın yarattığı tüm şeyleri incelemek ve irdelemek yeterlidir.

 

Hayatta bildiğim değişmeyen tek gerçek, doğru, hakikat "Allah'ın var olduğu ve Hz. Muhammed'in(s.a.s) O'nun gönderdiği bir elçi olduğu"dur (La ilahe illallah Muhammeden resulullah).

 

 

iman; zeka değil kalp işidir.. yoksa Allah adaletsiz davranmış olmazmıydı kimilerini daha zeki yaratarak..

ve eğer iman zeka işi değildiyse, o zaman ispatlamakla uğraşmak da boşunadır.. örnek:birinin sizi sevdiğini anlamak gibidir neye inancaanızı bilmek.. sadece anlarsınız..

sevgilerimle

 

Merhaba artos,

 

Delil zeka işidir. Delil mantıklı, analitik, rasyonel yollarla ispat yapılır. Senin akıldan anladığın duygusal bir yaklaşım. Duygular aldatıcıdır. Birinin seni sevdiğini zekanla anlayablirsin, inançta ismi üstünde, bilinmez, karar verilir, kabul edilir. Doğruyu bulmak için senin anladığın tarzta akıl, zeka ile boy ölçüşemez.

 

Herkese saygılar, sevgiler... Bazı konuşmalarımda kendimi beğenmiş gibi bir hava sezinleniyorsa, herkesten af diliyorum, böyle bir amacım yoktu.

Gönderi tarihi:

Allah'ın varlığı konusunda soru sorma yetkisini münhasıran karşı tarafa verenler baştan kaybedenlerdir. yani değerli arkadaşlam : katarın sorularını cevamak yerine ona soru sormanızı yasaklayan nedir? Katar ve benzeri arkadaşların düşünme kabiliyetlerine sahip olduklarını düşünmenizin nedeni bu şahısların ıspat gibi zor bir külfeti size yüklemeleridir. Kendi beyinlerini ise tatile çıkarmalarıdır. Hasılı:

LUTF İLE HASİDİ BEDHAHA NEDAMET GELMEZ.

TELH OLAN MEYVEYE SUKKERLE HELAVET GELMEZ. (nabi)

 

şimdi Katara sormak lazım gelmez mi? Sayın Katar Dünyanın ,insanın, gezegenlerin, hayvanların mikroorganizmaların kusursuz bir şekilde varlıklarını neyle açıklıyorsunuz.?

Gönderi tarihi:
Allah'ın varlığı konusunda soru sorma yetkisini münhasıran karşı tarafa verenler baştan kaybedenlerdir. yani değerli arkadaşlam : katarın sorularını cevamak yerine ona soru sormanızı yasaklayan nedir? Katar ve benzeri arkadaşların düşünme kabiliyetlerine sahip olduklarını düşünmenizin nedeni bu şahısların ıspat gibi zor bir külfeti size yüklemeleridir. Kendi beyinlerini ise tatile çıkarmalarıdır. Hasılı:

LUTF İLE HASİDİ BEDHAHA NEDAMET GELMEZ.

TELH OLAN MEYVEYE SUKKERLE HELAVET GELMEZ. (nabi)

 

şimdi Katara sormak lazım gelmez mi? Sayın Katar Dünyanın ,insanın, gezegenlerin, hayvanların mikroorganizmaların kusursuz bir şekilde varlıklarını neyle açıklıyorsunuz.?

 

Sevgili nizamulmulk

 

"Allahın varlığına deliller "diye başlığı bahsettiğin arkadaşlar açmış. "Ben Allahın yokluğuna dair" diye bir başlık açmadım. Buna rağmen ben bu başlıktaki yazlılarımın çoğunda verilen bir tanrı tanımına göre böyle bir tanrının olamaycağına işaret etmek için çabalıyorum. Bu başlıktaki yazımın büyük kısmı bu konu üstüne. Sen ispat külfetini diğer arkadaşlara yüklediğimi söylüyorsun. Bence bu başlığı bir baştan okursan iyi olur.

 

Sevgili nizamulmulk evrende kusursuzluk olduğunu nerden çıkardın? Sakat doğan çocuklar, bebekken hücre çoğalma mekanizmasını kontrol edemeyen (yani kanser) vücutların olması kusur değil mi? Veya iki başlı doğan bir insanın fazla yaşayamaması...Tarih boyunca bir depremde bazı toplumların yok olması veya bir çok çağda görünen ani iklim değişiklikleri nedeniyle bir çok canlı türünün yok olması da kusursuzlukla açıklanamaz. Bir aslanın hayatını devam ettirmesi için başka canlıların canına kıyması gerektiği de kusursuzlukla açıklanmaz. Bazı canlıların soyunu devam ettirmesi için dış cevreye binlerce yavru bırakması ve ancak bunların çok az bir kısmının hayatını devam ettirmesi de pek kusursuzlukla açıklanmaz. Sonuçta canlı soyunu devam ettirebiliyor ama gidilen yol herhalde pek hoş değil. İnanın bu paragraf daha çoook uzatılabilir.

 

"Dünyanın ,insanın, gezegenlerin, hayvanların mikroorganizmaların kusurlarıyla birlikte var olmalarını neyle açıklıyorsunuz?" diyorsan, bunu ben değil doğa bilimleri açıklıyor. Her geçen gün daha fazla bir bilgi birikimi ile açıklıyor hem de. Kimsenin elinde sihirli değnek yok, bilinmeyenler her zaman olacaktır. Önemli olan bilinmeyene ulaşmak için uygulanan doğru yöntem, yani bilimdir.

Gönderi tarihi:

Sevgili nizamulmulk

 

"Allahın varlığına deliller "diye başlığı bahsettiğin arkadaşlar açmış. "Ben Allahın yokluğuna dair" diye bir başlık açmadım. Buna rağmen ben bu başlıktaki yazlılarımın çoğunda verilen bir tanrı tanımına göre böyle bir tanrının olamaycağına işaret etmek için çabalıyorum. Bu başlıktaki yazımın büyük kısmı bu konu üstüne. Sen ispat külfetini diğer arkadaşlara yüklediğimi söylüyorsun. Bence bu başlığı bir baştan okursan iyi olur.

 

Sevgili nizamulmulk evrende kusursuzluk olduğunu nerden çıkardın? Sakat doğan çocuklar, bebekken hücre çoğalma mekanizmasını kontrol edemeyen (yani kanser) vücutların olması kusur değil mi? Veya iki başlı doğan bir insanın fazla yaşayamaması...Tarih boyunca bir depremde bazı toplumların yok olması veya bir çok çağda görünen ani iklim değişiklikleri nedeniyle bir çok canlı türünün yok olması da kusursuzlukla açıklanamaz. Bir aslanın hayatını devam ettirmesi için başka canlıların canına kıyması gerektiği de kusursuzlukla açıklanmaz. Bazı canlıların soyunu devam ettirmesi için dış cevreye binlerce yavru bırakması ve ancak bunların çok az bir kısmının hayatını devam ettirmesi de pek kusursuzlukla açıklanmaz. Sonuçta canlı soyunu devam ettirebiliyor ama gidilen yol herhalde pek hoş değil. İnanın bu paragraf daha çoook uzatılabilir.

 

"Dünyanın ,insanın, gezegenlerin, hayvanların mikroorganizmaların kusurlarıyla birlikte var olmalarını neyle açıklıyorsunuz?" diyorsan, bunu ben değil doğa bilimleri açıklıyor. Her geçen gün daha fazla bir bilgi birikimi ile açıklıyor hem de. Kimsenin elinde sihirli değnek yok, bilinmeyenler her zaman olacaktır. Önemli olan bilinmeyene ulaşmak için uygulanan doğru yöntem, yani bilimdir.

araya girdiğim için kusura bakmayın sayın katar bir soru sorabilirmiyim sizce

bir aletin veya bir binanın bir kalemin bir çekicin bir usta tarafından yapıldığını hangi bilim dalı söylüyor veya hangi bilim dalına girer bu konu

Gönderi tarihi:
araya girdiğim için kusura bakmayın sayın katar bir soru sorabilirmiyim sizce

bir aletin veya bir binanın bir kalemin bir çekicin bir usta tarafından yapıldığını hangi bilim dalı söylüyor veya hangi bilim dalına girer bu konu

 

Merhaba sevgili Çoban

 

Evren ve canlıların nasıl oluştuğunu fizik, kimya, biyoloji vs. inceliyor. Bunların bir usta tarafından yapıldığını incelemeleri için öncelikle, evrenin bir usta tarafından yapıldığını bulmaları gerekir.

 

Buradaki kritik nokta şu: Hep her şeyin bir yaratıcısı olduğunu kabul ediyorsunuz ve bu kabul üzerine bütün sorularınızı soruyorsunuz. Halbuki sorduklarınızın anlam kazanması için öncelikle bir yaratıcının olduğu bulunmalı. Bilim şu ana kadar öyle bir veriye ulaşmadı. Bu aşamada bilim haklı olarak bir ustanın varlığından söz edemez ve etmemeli de.

 

Not: Sorunuzu yanlış anlamış olabilirim. Lütfen yanıtım alakasız kaldıysa, sorunuzu açar mısınız...

Gönderi tarihi:

Merhaba sevgili Çoban

 

Evren ve canlıların nasıl oluştuğunu fizik, kimya, biyoloji vs. inceliyor. Bunların bir usta tarafından yapıldığını incelemeleri için öncelikle, evrenin bir usta tarafından yapıldığını bulmaları gerekir.

 

Buradaki kritik nokta şu: Hep her şeyin bir yaratıcısı olduğunu kabul ediyorsunuz ve bu kabul üzerine bütün sorularınızı soruyorsunuz. Halbuki sorduklarınızın anlam kazanması için öncelikle bir yaratıcının olduğu bulunmalı. Bilim şu ana kadar öyle bir veriye ulaşmadı. Bu aşamada bilim haklı olarak bir ustanın varlığından söz edemez ve etmemeli de.

 

Not: Sorunuzu yanlış anlamış olabilirim. Lütfen yanıtım alakasız kaldıysa, sorunuzu açar mısınız...

sorumu yanlış anlamışsın ben size sadece bir alet bir çivi bir çekiç bir bıçak örnekleri basit veriyorum ki konu iyice anlaşılsın bu saydığımız alet ve eşyaların yapıldığını yani iradeli bir şekilde yapıldığını hangi bilim dalı bilir hangi bilim dalına gireronu sordum.

canlılarla ilgili bir şey sormadım

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.