Gönderi tarihi: 2 Mart , 2013 12 yıl İstanbul Taksim Polis Merkezi’nde Sezai Yakar adlı bir kişiye işkence yaparak elini ve burnunu kıran, kaburgasını çatlatan polislere 11 ay 20’şer gün hapis cezası verildi. Ancak hükmün açıklanması geri bırakıldığı için polisler cezaevine girmeyecek. Polisler, 8 Haziran 2007’de işkence yaptıkları Sezai Yakar’ın suçlamalarını kabul etmemiş, vücudundaki kırıkların “kapıları yumruklaması ve kendisini duvarlara vurmak suretiyle oluştuğunu” iddia etmişlerdi. Yakar, aynı polislerin “bize rüşvet teklif etti” iddiaları nedeniyle yargılandığı davada 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.Taksim Gezi Parkı’nın yanında polisler tarafından aracı durdurulan Sezai Yakar, alkollu olmadığını söyledi ve alkol testi yapılacaksa alkolmetre ile değil hastanede yapılmasını istemesi üzerine gözaltına alındı. Polislerin hazırladığı alkollü olduğuna ve rüşvet teklif ettiğine ilişkin tutanağı imzalamayan Yakar, Taksim İlk Yardım Hastanesi’ne götürüldü. Ancak burada da Yakar’a alkol muayenesi yapılmadı. Hastaneden Taksim Polis Merkezi’ne götürülen Yakar’a hazırladıkları tutanağı imzalaması için baskı yapan polisler, kabul etmeyince dayak attı.ADLİ TIP RAPORUYakar, polislerin elinden kurtulduktan sonra Adli Tıp Kurumu’na başvurdu. Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Beyoğlu Adli Tıp Şube Müdürlüğü'nce verilen 22 Haziran 2007 tarihli raporda da Sezai Yakar’ın "yüzünde kemikler ve şişlikler, kol ve bacaklarında darp izi ve sağ el ve burnunda kırık" olduğu saptandı.Adli tıp raporunda gördüğü işkenceyi kayda geçiren Yakar, Taksim Polis Merkezi’nde görevli yedi polis hakkında şikayetçi oldu. Cumhuriyet Savcısı Ali Şafak, ön soruşturma sonucunda hazırladığı iddianamede işkenceci yedi polisi "İşkenceye varacak şekilde döverek, basit tıbbi müdahaleyle iyileşmeyecek ve kemik kırığı oluşacak şekilde yaralamakla" suçladı. Polislere işkence suçlamasıyla Beyoğlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılırken, "gerçeğe aykırı tutanak düzenlemek" suçlamasında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi. İşkence davasından yargılanan polisler, olaydan altı ay sonra, Yakar hakkında rüşvet vermek iddiasıyla dava açtı. 28 Ocak 2008'de açılan dava 4 Kasım 2010'da sonuçlandı ve Yakar 10 ay hapis cezası aldı.DAYAK , BİBER GAZIBeyoğlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’de 7 polis hakkında açılan davanın ilk duruşmasında Yakar, karakolda yaşadıklarını şöyle anlattı:"Komiser bana vurduktan sonra beni koridora çekip dövmeye ve küfür etmeye başladılar. Komiser, 'Düşmüyor mu?' diye bağırıp biber gazı istedi, yüzüme biber gazı sıktılar ve dövmeye devam ettiler.Beni yere yatırdılar, sanıklardan biri ayağındaki botla sağ elimi ezdi. Daha sonra da ayaklarıyla boynuma bastırdı. Ben bayılmışım, üzerime su döktüklerinde ayıldım. Beni koridorda bir süre bıraktılar. Sonra bir polis elindeki tutanakla geldi ve 'İmzala, seni daha fazla dövmeyelim' dedi. Tutanakta benim rüşvet teklif ettiğim yazılıydı ben de imzalamadım. İkinci kez dövmeye başladılar, bayılmışım, gözümü nezarette açtım."‘KENDİNİ YERLERE ATTI’Polisler mahkemedeki savunmalarında, Yakar'ın "Ben Kürdistanlıyım" dediğini söylediler. Vücudundaki kırıkların ise dayak sonucu olmadığını, elinin kırılmasının kapılara vurması nedeniyle, burnunun ise kendini duvara vurduğu için kırıldığını ve yaralandığını iddia ettiler. Mahkeme karakoldan kamera kayıtlarını istese de gelen yanıtta, "Olay tarihine dair kamera kaydı bulunmuyor" denildi.BOLAÇ : AÇIK İŞKENCEBeyoğlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Taksim Polis Merkezi’nde işkence yapan polisler hakkında süren davanın bugünkü duruşmasında son sözü sorulan Sezai Yarkın’ın avukatı Efkan Bolaç, “Dosyada işkencenin varlığı açıktır. Karakolda olan olaylar ve müvekkilimin dosyada mevcut raporlarına göre kaburga çatlağı, burnunun kırıldığı, ve elinde kırık olduğu sabittir. Sanıkların savunmaları geçerli değildir. Müvekkilimin nezarette kendisini duvarlara mümkün olmadığı adli tıp raporunda mevcuttur. Tanık dinlettik, müvekkilimin yaptığı teşhis ve dinlenen tanık Fatih Uzan’ın teşhisinin dikkate alınmasını talep ediyoruz, sanıklardan Eryal Işıldar benzer bir suç işlemiştir. Bunu daha önce beyan etmiştik. Taksim Polis Merkezi en tehlikeli karakol sınıflandırmasından sayılmıştır. Dosya içeriğine göre işkencenin varlığı sabittir. Bu dosyada ceza verilmeyecek ise hangi dosyada ceza verilecektir? Sanıkların işkence suçundan cezalandırılmasını talep ediyorum” dedi.CEZA VAR HAPİS YOKEski iddialarını sürdüren sanıklar ve avukatları ise beraat talep etti. Kararını açıklayan mahkeme, sanık polis memurları Ergün Işıldar, İbrahim Maraş, Deniz Coşkun, Eryıl Kontbilek, Ersin Özdemir, Ali Akın ve Özgür Hüseyinoğlu’nu kasten yaralama suçundan önce 1’er yıl hapis cezasına çarptırdı. Eylemin vücutta kırık oluşturması nedeniyle cezayı 1/6 oranında artıran mahkeme, her sanık için ayrı ayrı 1 yıl iki ay hapis cezasına hükmetti. Ancak verilen cezanın sanıkların gelecekleri üzerindeki etkisini ve yargılama sürecindeki davranışlarını dikkate alan mahkeme, 7 polis hakkında verdiği cezayı 11 ay 20 güne indirdi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı aldı. Yani ceza alan yedi polis, işkence yaptıkları sabit olmasına karşın hapse girmeyecekler, 5 yıl boyunca suç işlememeleri durumunda bu hüküm de geçerliliğini yitirecek.
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.