Gönderi tarihi: 2 Mart , 2013 12 yıl Üç yıl önce gırtlak kanseri teşhisi konulan 47 yaşındaki Hacı Nasır, adli bir suçtan dolayı 12 Şubat 2012’de tutuklanarak Van Cezaevi’ne gönderildi. Van depreminin ardından Gümüşhane Cezaevi’ne sevk edildi. 31 Aralık 2012 tarihinde Van Cezaevi’nde hakkında tahliye kararı verilen Nasır, Çağlayan Adliyesi’nde sürmekte olan başka bir davadan dolayı Metris Cezaevi’ne getirildi. Şu an Haseki Hastanesi’nin yoğun bakımında bilinci tamamen kapalı bir şekilde yatan Nasır’a sürmekte olan davası nedeniyle önceki gün 21 yıl hapis cezası verildi.HER AN HAYATINI KAYBEDEBİLİRİHD İstanbul Şubesi Cezaevi Komisyonu’ndan Gönül Sonbahar, Hacı Nasır’ın durumunun çok kritik olduğunu ve her an hayatını kaybedeceğini belirterek, “ Hacı Nasır için tıbben yapılabilecek bir şey kalmamıştır. Kendisine verilen raporda kemoterapi sürecinde hayati tehlike oluşabileceği değerlendirilmesi yer almaktadır. Bırakalım, risk ihtimalinden öte somut bir durum, sonuç ortada; şu an bitkisel hayatta ve bilinci tamamen kapalı, tıbbi olarak yapılacak bir şeyin kalmadığı ölüm sınırında bir insandan söz ediyoruz" dedi.‘AİLESİ DE HER GÜN ONUNLA ÖLÜYOR’Sonbahar, Nasır’a önceki gün Çağlayan Adliyesi’nde görülen bir başka davadan 21 yıl hapis ve para cezası verildiğine dikkat çekerek, şunları söyledi: “Nasır, koşulsuz serbest bırakılması gerekiyor. 16. Maddenin koşulsuz hayata geçirilmesini istiyoruz. Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e ve tüm yetkililere bir kez daha sesleniyoruz; Nasır’ın ailesi her an ölümünü bekliyor. Kendisine ve ailesine veda hakkını çok görmeyin. Bir tek Haci Nasır değil ailesi de her gün kendisiyle beraber ölmekte. Büyük bir acı içindeler.” Yetkililere seslenen Sonbahar, “Burada sadece yetkililere değil, tüm duyarlı kamuoyunu hapishanelerde yaşanan bu trajediye dur demeye çağırıyoruz, susmayalım, seslerine ses katalım! Çünkü biz susarsak Haci Nasır ailesinden uzak bir hastane köşesinde ölecek” dedi.HASTA TUTUKLULARA KARŞI DUYARLILIK!Sonbahar, hapishanelerde yaşanan sessiz ölümlere seyirci kalınmamasını isteyerek, yüzlerce tutuklunun tahliye edilip sağlık koşullarda tedavi edilmeyi beklediğini belirtti. Sonbahar, “Örneğin bir epilepsi hastası şu an tek başına hücrede tutuluyor. Her an nöbet sırasında başını bir yerlere vurabilir. Ancak hiçbir şey yapılmıyor. Diğer bir örnek ise Kemal Gömün. Wernice Korsakoff ve şizofren hastası olan Kemal Gömün’nün 11 ayrı ‘Cezaevinde kalamaz’ raporu olmasına rağmen tahliye edilmiyor. Örnekleri çoğaltabiliriz. Hasta tutukluların bir an önce tahliye edilmesi gerekiyor” dedi. Haci Nasır'ın ağabeyi Tevfik Nasır İHD'nin düzenlediği bir eylemde "Ciğerimiz yanıyor. Adalet istiyoruz" demişti.
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.