Zıplanacak içerik

Featured Replies

Gönderi tarihi:

Hamza Arslan

08.12.2012

 

resim.jpg

 

Eski zamanlarda vergiler mal olarak çuvallarla toplanır, toplanan vergilerin hangi aya ait olduğunu belirtmek üzere de çuvalların üzerine o ayın ismi yazılırmış. Vergilerin toplandığı ve dağıtıldığı müessesede çalışan bir memur dağıtım işlerini bitirdiğinde boş çuvalı atmamış eve götürmüş ve karısından kendisine don yapmasını istemiş. Karısı da çuvalı almış kesmiş biçmiş ve adama bir don yapmış. Memurumuz yeni donunu giyip işe gitmiş sevinçle. Akşam olunca mesai arkadaşlarıyla birlikte hamama gitmişler. Hamamda üstünü çıkarttıklarında bir de ne görsünler memurumuzun donunda “Cemaz’ul Evvel” yazıyor. Meğer kadıncağız yazıyı silmeyi unutmuş. Aradan epey zaman geçer ve bizim memurumuz yavaş yavaş terfi eder. Nihayet memur arkadaşlarına müdür olur. Ancak ne müdür! Astığı astık kestiği kestik, herkese emirler yağdıran en ufak hatayı affetmeyen bir müdür. Memurlar artık dayanamaz hale gelmiş bu baskıdan. Müdürümüz yine ağır bir şekilde memurlara fırça atarken sonunda birisinin sabrı taşmış ve lafı patlatmış: “Biz senin cemaz’ul evvelini de biliriz!!!”

 

 

 

Suriye kıyamı başladığından bu yana Türkiye’de bir klik var ki her fırsatta Suriye direnişini değersizleştirmeyi, bir yere yamamayı, akan kanı görmemezlikten gelmeyi kendisine iş edinmiş vaziyette. Bu şahsiyet fukarası kesimler ABD ve Batı’nın meydana sürdüğü sözde muhalefeti göstererek, bu sözde muhalefetin sözlerini delil getirerek Suriye kıyamını ABD projesi olarak lanse etmeye çalışmaktalar.

 

Onlar da gayet net bir şekilde biliyorlar ki ABD’nin öne sürdüğü kurum ve şahıslar asla Suriye direnişini temsil etmemektedir. Bu gerçeği art niyetliler ve çirkin hesapların peşinde olanlar hariç Suriye sokaklarına bakan herkes rahatça görebilir.

 

Suriye’deki şehitlerimize “…kadar terörist gebertildi” diyecek kadar aşağılık bir hale düşen bu azgın güruh Suriye’de savaşan bazı mücahidlerin ABD’den silah, istihbarat ve lojistik destek aldıklarını öne sürerek Suriye’de cihad eden tüm grupları aynı kefeye koymaya çalışmaktan da geri durmamaktadır.

 

Bugüne kadar bu kesimlerin aymazlıklarına çok defa şahit olduk. İran aşkını Müslüman kanına tercih ettiklerini bildiğimiz bu güruh şimdilerde de Suriye’de İslam Devleti için mücadele eden gruplara dil uzatmaya ve hilafet taleplerinin ABD oyunu olduğunu söylemeye başladılar. Hatta şöyle bir başlıkla yazı yayınladılar: ABD İslamcı el ele, haydin hep birlikte hilafete…”

 

Şayet bu kesimlerin nasihat alacaklarına dair küçük bir umuda sahip olmuş olsaydık satır satır, kelime kelime öne sürdükleri her iddiaya bir cevap verirdik. Ancak İran sevdası bunların gözlerini de kalplerini de kör etmiş vaziyette. Dolayısıyla onlara ancak şu cevap yakışır:

 

Biz sizin Cemaz’ul Evvelinizi de biliriz, kimin donunu giydiğinizi de…

 

KÖKLÜDEĞİŞİM

Gönderi tarihi:

Suriye'de kiyam basladigindanberi Türkiye bu kiyami yapanlarin safinda yerini alarak,ABD'nin talimatlari dogrultusunda adimlar atmaya basladi.Ne idügü belirsiz güruhlar,ellerine verilen silahlarla Suriye'de ki mesru devlete karsi cinayetler islemeye basladilar.Afganistan'da bas teröristin öldürülüp denize atilmasindan sonra bu teröriste bagli birtakim gücler ABD'nin talimatiyla Suriye rejimini yikma görevini üstlendiler.Silahlar,ABD'den,Türkiye'den,Katar ve Vahabilerden yani Islam düsmanlarindan teröristlere yagmaya basladi.PKK'nin silahlarini da ABD vermiyormuydu?

 

ABD dün özellikle bugün ABD'nin eteklerine yapismis olanlarin gözünde "BÜYÜK SEYTAN"di.Simdi ise Allahin müslümanlari diktatörlerden kurtarmasi icin güc verdigi "BÜYÜK DOST!"oldu.Islamistlerin yanar döner olmalari rüzgar gülüne benzer,kim onlarin davasina hizmet ediyorsa ona sarilirlar.Simdi ABD'ye sarildilar,Cünkü ABD iSLAMA KARSI VERDIGI HACÖLI SAVASINDA BU ISLAMISTLERIN EKMEGINEDE YAG SÜRMEKTEDIR.

 

Basbakan Erdogan hatirlarsaniz Hacli seferleri icin "medeniyetler bulusmasi"demisti.Yani Hacli ordularinin katletmis oldugu yüzbinlerce Türk ve Müslüman Hacli medeniyetinin Hilal'e hediyesi olmustu.Gönlü Haclilar icin hos olan,Haclilarin sag salim ülkelerine dönmeleri icin duaci olan baska bir müslüman lider göremezsiniz ancak sahte müslüman liderler böyle sözler sarfeder.

 

Peygamberin hadisleri diye yüzlerce uyduruk sözü Islamin icine sokan kisi Yahudilikten dönme sahte bir müslümandi.Bugün o sahte müslümanin uyduruk sözlerini müslümanlara peygamber sözü diye yedirmeye calisan cok dönme vardir icimizde.Iste Suriye'de devleti ve Esad'i yikmak icin para ile satin alinmis katil sürülerini mücahit olarak müslümanlara yedirmeye calisanlarda dönmedir.

 

Israil'in atomuna sesini cikarmayanlar birkac yildir Iran'in zenginlestirilmis Uranyum la ugrasmasini bir felaket olarak sunuyorlar ortaliga.ABD ve onun suc ortaklari olan, basta Ingiltere ve tüm AB ülkeleri ve Türkiye ile müslüman düsmani petrol zengini vahaplar,Katar ve digerleri Iran'a karsi isbirligi halindedirler.Müslüman ülkeleri bölerek amaclarina kavusmak isteyenler Haclilardir ve Haclilara bu yolda taseronluk yapanlarda kendilerini müslüman olarak yutturmaya calisan sahte müslümanlardir.

 

Bakalim ABD Ortadoguda nasil ne icin ve kimlerle isbirligi halindedir;2007 yilinda,ABD Disisleri Bakani Condolezza Rice aciklamisti:"Amerika Birlesik Devletleri,Iran ve Suriyeye karsi Ortadogu ülkelerini silahlandiracak"

 

Amerika Birlesik Devletleri,10 yillik süre icinde,Misir'a 13 milyar,Israil'e ise 30 milyar dolar tutarinda askeri yardim yapti.

Hedefte Iran ve Suriye vardi.Dis geciremedigi bu iki ülke topun agzindaydi.

Rice,o dönemde su aciklamayi yapti:

 

El Kaide ve Hizbullah terörüne ve Iran ile Suriye'nin bölgedeki olumsuz etkilerine karsi olarak "ILIMLI GÜCLERI"destekleyecegiz.

 

Suriyede müslüman kani dökenler iste Amerikanin destekledigi ILIMLI KATILLERDIR.

 

2005 yilina WASHINGTON POST söyle yazmisti:Suriye Bati'dan yana adim atmazsa uluslararasi camianin neler yapmasi gerektigini söyle siraliyor:"Fransa ve Amerika arasinda kurulacak olan etkili ittifak Sam Yönetimine benzersiz bir baski uygulayabilir.

AB Ekonomik anlasmasi dondurulabilir ve Birlesmis Milletler yaptirimlari cercevesinde baskilar arttirilabilir.

 

Bunun anlami;Suriye küresel güce ve onun Ortadogu politikalarina boyun egerse hayat hakki olacaktir.yoksa ambargo baski ve bölünmeyle yüzyüze kalacaktir.

 

Demek ki neymis,Suriyede mücahit degil terörisler vardir,bunlar cihat yalanlariyla müslüman kani dökmektedirler.KÖKLÜ DEGISIM slogani ise ABD'ye hizmetten öte bir düzen degildir.Büyük Seytan'la gercek müslümanlar ittifak icinde olamazlar,ABD ile ittifak icinde olanlar Emevi kalintisi sahte müslümanlardir.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Türker Ertürk: AN MESELESİ

 

385551_344789538936624_1815615368_n.jpg

 

Suriye’de Beşar Esad’ı yıkmak, rejim değişikliği yapmak, bu ülkeyi bölmek ve Büyük Ortadoğu Projesi’nin önemli bir ayağını gerçekleştirmek maksadıyla kısmen açık, kısmen de örtülü olarak sürdürülen savaşın 21’inci ayı içindeyiz.

 

Bu süre içinde aynı zamanda uygulanan siyasi ve ekonomik yaptırımlarla Suriye iyice hırpalanmıştır. Ülkede ticaret ve normal yaşam ciddi anlamda sekteye uğratılmıştır. Daha da kötüsü ülke içinde daha güvenli bölgede yaşamak arzusu ile demografik ağırlıklı nüfus hareketleri yaşanmaktadır.

 

Batı medyasında yalan ve sahte haberlerle arzu edilen amaca yönelik olarak farklı bir Suriye algısı yaratma çalışmaları tam gaz devam etmektedir. Ülkemiz medyası açısından durum çok daha kötüdür. Üç tür yaklaşım söz konusudur; işbirlikçiler, yurtseverler, çiçek, böcek, dizi ve futbol konuları ile oyalanan duyarsızlar.

Başlangıçta Suriye için planlanan Libya stili askeri müdahale idi. Fakat bu plan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ndeki Rusya ve Çin vetoları yüzünden gerçekleştirilememiştir. Bunun üzerine B planı uygulamaya konmuştur. Bu plana göre bir yandan örtülü vekalet savaşına hız verilecek ve diğer yandan yaptırımlarla Suriye’nin boğazı sıkılarak nefes almasına müsaade edilmeyecektir.

B planı ile ulaşılmak istenen; ya rejimin dış destekli olarak içerden sürdürülen vekalet savaşı ile çözülmesini sağlamak ya da Suriye’yi iyice yıprattıktan ve dünya kamuoyunu iyice hazırladıktan sonra yine askeri müdahale seçeneğini uygulamaktır.

Alevi Devleti

ABD bir koldan Türkiye dahil vekalet verdiği işbirlikçileri vasıtası ile Suriye’de örtülü savaşı sürdürürken ve bu ülkeyi dizleri üstüne çökertecek yaptırımları uygularken diğer koldan da özellikle Rusya’yı çeşitli yöntemlerle ikna etmeye çalışmaktadır. Suriye’nin batısında Lazkiye ve Tartus’u içine alacak bir şekilde Rusya’nın Akdeniz’deki çıkarlarını devam ettirebileceği Alevi Devleti kurulması teklifi bu ikna çalışmaları içindedir.

ABD ikna etme çalışmalarını yaparken Rusya’nın Suriye için siyasi, ekonomik ve askeri yardımın dışında daha neleri yapıp yapamayacağını ve askeri müdahale karşısında sıcak çatışmayı göze alıp alamayacağını değerlendirmeye ve hareket serbestisini kısıtlamaya çalışmaktadır.

2012’nin son ayı itibarıyla geldiğimiz durumda ABD açısından Suriye’ye müdahale artık an meselesidir. Askeri kuşatma ise hızla devam etmektedir. ABD ve İsrail’in acelesi vardır. Çünkü 2013 içinde İran’a müdahale edilmesi planlanmaktadır. Daha önce Suriye’nin işi halledilmelidir.

Suriye’ye müdahalenin gerekçesi “ Beşar her an halkına karşı kimyasal silah kullanabilir “ olarak belirlenmiştir. Sadece bu gerekçenin içini dolduracak kanıt fırsatına ihtiyaç vardır. ABD’nin stratejik müttefiki olan ve Anglosakson dayanışması içinde bulunduğu İngiltere’nin Dışişleri Bakanı William Hague’in “ Suriye halkına karşı kimyasal silah kullanabilir “ açıklaması ve NATO Genel Sekreteri Fogh Rasmussen’in NATO kafasını kuma gömemez, teklif edilirse Suriye’ye müdahaleye hazırdır “ demesi savaşa gidişin emareleridir.

Fransız uçak gemisi Charles De Gaulle ayrıntılarını geçen hafta Cuma günkü köşe yazımda belirttiğim kuşatmanın batı kanadında görev almak üzere Suriye yaklaşma sularına intikal etmiştir.

İngiliz ve Fransız Özel Kuvvetleri şu anda muhtemel bir müdahalede El Nüseyriye diğer adıyla Alevi Dağları’nda yapacakları noktasal uçar birlik ve komando harekatı için aynı coğrafi özellikleri gösteren Arnavutluk’ta prova yapmaktadır.

İskender Füzeleri

Suriye müdahalesinin ABD ve İsrail açısından diğer bir avantajı da İran’a müdahalenin bahanesini hazırlayabileceği şansıdır. Sıranın kendisine geleceğini bilen İran böyle bir müdahalede kayıtsız kalmayabilir ve kendisine karşı başlatılmak istenen savaşın gerekçesini yaratabilir.

 

Suriyeliler çok pis ve ahlaksız bir savaşla karşı karşıyadırlar. Fakat uzun soluklu bu mücadeleye direnmekten başka yolları yoktur. Yoğun psikolojik saldırı morallerini bozmamalıdırlar ve hukuki olarak müdahalenin başlamasına bahane olabilecek yanlışlık içine asla girmemelidirler. Bilmelidirler ki; eğer güçlü değilsen hukuku terk eden en son sen olmalısın.

Suriye ile savaş çıkarmak, Suriye’nin kuzeyinde de facto ( fiili ) uçuşa yasak bölgeyi uygulamak ve balistik füzelere karşı Türkiye’deki ABD’ye ait üs ve tesisleri korumak için getirilen Pariotlara karşı Rusya’da satıhtan satıha atılan İskender balistik füzelerini Suriye’ye göndermiştir. Patriotların İskender balistik füzelerine karşı etkinliği çok sınırlıdır. Bu tırmanmanın sorumlusu emperyalizme tam teslim olmuş Erdoğan ve AKP’dir.

Suriye’ye müdahale başlarsa bunun İran’ı tetiklemesi ve bölgemizi bir ateş topuna çevirmesi işten bile değildir. Ne yazık ki ülkemizin yöneticileri bölgemizin ateş topuna dönmesinden yarar görenlerin yanında yer almıştır.

Bu müdahale ve savaş artık bu safhadan sonra yeni yıla sarkabilir ama an meselesidir. Bu savaş ancak Rusya’nın yardımlarının ötesinde sıcak bir çatışmayı da göze aldığını fiili olarak göstermesi ile engellenebilir.

 

Ruslar da bilmektedir; kuşatma, istikrarsızlaştırma ve bölünme tehdidi kendi topraklarına gelecektir. 143 milyon nüfus için 17 milyon km² yüz ölçüm çok görülmektedir. Gelir bölüşümündeki adaletsizlik, bölgeler arasındaki gelişmişlik farkları, emperyalizm güdümlü siyasi Sünni İslam, çok sayıda farklı etnik yapılar, azalan Rus nüfusu gibi hassasiyetleri çoktur. Bunları kaşıyacaklar. En iyi savunma kendi kalenden uzakta kurulandır.

Cuma günü İran’ın sahip olduğu nükleer silah gücünü yazacağız.

Saygılar sunarım.

İLK KURŞUN

 

saygilarla

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.