Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Hz. Aise


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:
HER SEY ORTAYA CIKIYOR ARKADASLAR.

 

:excl: KURANIN SIMDIYE KADAR NEDEN TÜRKCE ÖGRETILMEDIGININ,

:excl: ARAP KAYNAKLARININ NEDEN TÜRKCEYE CEVRILIP, ÜLKEMIZDE KITAPLAR HALINDE YAYINLANMADIGININ,

:excl: YASAR NURI DENILEN TÜRK MESIHININ NEDEN BÜYÜK BIR HIZLA KURANI DEGISTIRDIGININ,

:excl: ORTA ASYA TÜRK TARIHINDE ISLAMLASMANIN NEDEN YILLARCA BIZDEN SAKLANDIGININ

:excl: SAHIHLERIN KAYNAK KITAPLARININ NEDEN ARAPCA DAN CEVRILIP, INSANLARA GÖSTERILMEDIGININ,

:excl: ÜLKEMIZDE CAMI SAYISININ, NEDEN OKUL SAYISINDAN FAZLA OLDUGUNUN

:excl: ÜLKENIN HER KÖSESINE NEDEN IMAM HATIP OKULLARI ACILDIGININ

 

nedenleri bir bir ortaya cikiyor.

 

  :clover:  TÜRKLERI ZORLA ISLAMLASTIRMANIN BUNA RAMEN HAALA BASARILAMADIGININ GÖSTERGESIDIR SU YUKARIDAKI MADDELER.

18622[/snapback]

 

Evet ortaya çıkıyor. İnanmayanları bir kat daha inandırmıyor. İnanaları da bir kat daha inandırıyor. Temel sorun inanıp inanmamaktadır. Dinin hükümleriyle yada dini uygulayan insanların yapılarıyla yada uygulama tarzlarıyla bir inanç sistemi sorgulanırsa böyle olur.

İnanmayan arkladaşlar neden bunları sorguluyor. İnanmadığınız şeyi sorgulamak ner kadar mantıklı..??

Yani üstüne basa basa söylemek istiyorum ki, Dinin yanlışları varsa(bence yok) buradan Allahın olmadığı kanısınamı varacaksınız.. Buna sadece gülerim...

 

Saygılar..

18633[/snapback]

 

BURADA; ALLAHIN OLMADIGI TARTISMASI YAPILMIYOR.

INSANLAR BIR SEYLERE INANABILIRLER. NEE INANIRSA INANSINLAR, BEN INSANA SAYGI DUYARIM, INANDIGINI SORGULAMA ÖZGÜRLÜGÜNE DE SAHIBIM.

 

YUKARIDAKI TAHLILINIZE KATILIYORUM. AK KOYUN, KARA KOYUN BIRIBIRINDEN AYRILIYOR.

 

YALNIZ ANIMSATIRIM KI, TÜRKLER, TARIHLERINE; DINLERINDEN DAHA COK BAGIMLIDIRLAR:

CÜNKÜ SONRADAN KABULLENILMIS BIR DINE TÜRKLERIN ISINAMADIGINI, TÜM DÜNYE VE OSMANLI DA COK IYI BILIYORDU.

 

ASLINDA BUNU SIZ DE COK IYI BILIYORSUNUZ. SIZI BAGLAYAN INANCINIZ.

BU NEDENLE SIZE KISILIGINIZDEN DOLAYI SAYGI DUYARIM, AMA INANDIGINIZ SEY TÜRKLERI ALAKADAR ETMEDIGI ICIN TARTISIYORUZ ZATEN.

 

M.KEMAL DE, DININ; BIR ULUSU BIRLESTIRICI UNSUR OLMADIGINI VE OLAMAYACAGINI ZATEN BASTAN SÖYLEMISTIR KI, ARAP DEVLETLERI BU NEDENLE ISLAM OLDUKLARI HALDE TEK TEK EMPERYALIZME YEM OLMAKTADIRLAR.

SAYGILAR

  • Cevaplar 110
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:

Sevgili canuqur.. Bir ayeti Kerimede.. “Ey insanlar, biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizi tanımanız için sizi milletlere ve kabilelere ayırdık.” (Hucurat Suresi, ayet 13)

 

Bu ayetinde ışığında şunları söylemek isterim.

1- İslam kardeşliğin dünyaya yayılmasını barışın ve huzurun gelmesini istiyor. Herkes arapçı olsun demiyor. Zaten kabilelere, milletlere ayırdık diyen Allahtır.

2- Türklerin islama ısınamadığını siz söylüyorsunuz. Kendiniz ısınamadığınız için ve Türk olduğunuz için herkesi öyle görüyorsunuz. Bu durumda islama ısınan Türk Türk değildir mantığı çıkıyor... Bu nasıl bir görüş.. Ben böyle bir görüşün mantıklı olduğunu düşünmüyorum. Siz hem isteyerek inanacaksınız. Hemde içinize sinmicek..????

 

Çok şaşırtıcı düşünceler ve teoriler görüyorum. Mantığım almıyor. Münazaracılarda filazoflarda görmediğim mantıklar.. Bu mantıkların tutunduğu bir dal olabilirmi. Acaba düşünce sistemim yanlışmı işliyor. Kırmızıları mavimi görüyorum, sorun bendemi...

 

Saygılar...

Gönderi tarihi:

Hep savunageldigim bir iddia olmustur: "Turkiye'de pekcok insanin din hakkindaki bilgisi ilkokul duzeyindedir!" Dindari da, ateisti de (istisnalar haric) birtakim kulaktan dolma bilgilerle fikir sahibi olarak karsimiza cikar bu ulkede ve fikirlerini delillendirmeye calisirken bile ya mantiklarini bilimsel veri diye yutturmaya calisir, ya da zahmet edip orjinal kaynaklardan bakmak yerine kendi dusuncesini pekistiren sozde bir delili 'iste kaynak' diye sunmaktan geri durmazlar.

 

Bilgi'nin bu derece ucuz oldugu bir donem yasanmis midir, bilmiyorum. Merakla baslayan, tahlil ve tedkikle talibini kendisine ceken bilgi zahmet ister, emek ister. Kesin on kabullerle konulara yaklasim olmaz ve boylesi hassas konularda kisisel mantik yurutmeler 'bilgi' diye sunulamaz.

 

Bir animi anlatayim. Evrim ile ilgili cokca tartistigim samimi dindar bir arkadasim, bir gun bana bir yazi gosterdi internetten. Bu yazida bizzat Darwin'in kendi agzindan evrim teorisinin sacmaligi gosterilmeye calisiliyordu. Kaynak olarak da Darwin'in kendi teorisindeki zayifliklari ve sorulari tartistigi kitabi gosteriliyordu. Hemen internetten asil kaynaga ulastim ve gordum ki, sozkonusu yazinin tersine, Darwin teorisinin zayif yonlerine cevaplar veriyor. Oysa diger yazida sadece Darwin tarafindan ele alinan sorular yazilmis, bu sorulara verilen cevaplar es gecilerek, iste bakin Darwin'in kendisi bile kendini yalanliyor demeye getirilmisti... Ne de olsa yazar, kendi yazisini okuyan bircok kisinin asil kaynagi merak bile etmeyeceklerinden, supheye dusmeyeceklerinden emindi. Cunku iclerini rahatlatan, imanlarini arttiran, duymak istediklerini iceren bir yaziydi...

 

Ayni seyi ateist cevre icin de soylemek mumkun. Kur'an'dan ve tarihten oylesine sacmalayarak ilginc seyler cikarirlar. Duymak istedigini duyan kisi de, hakli ciktiginin rahatligiyla arastirma zahmetinde bile bulunmaz. Kur'an'dan, basi ve sonu kesilip iceriginden siyirarak, bir ayet secilir ve tek tarafli bilimsel olmayan elestiriler alir basini gider. Her iki kesimin de neden bu kadar rahat davrandiklarinin cevabi ise, dedigim gibi, kendi okurlarinin zaten sahip olduklari on kabulleridir.

 

Buyuk cesitlilikler gosteren islam anlayislari gibi ateizm de kulturden kulture buyuk farkliliklarla karsimiza cikiyor. Dinin ozunden uzak binlerce hurafeye inanilmaz bir taassupla sarilan yiginlarin yobazligi kadar, kendilerini dinle savasmaya adamis, dogduklari toplumlarda kendi capinda devrimler meydana getiren, insanliga surekli iyiyi ve erdemi asilamaya donuk yuzlerini gormezlikten gelen, tum dunyaya kan kusturan yeni medeniyeti elestireceklerine sanki butun kotuluklerin anasi dinmis gibi mantiksiz bir saplantinin icinde olan yobaz ateistler de ilgimi hep cekmistir. O yuzdendir ki, ulkemizde her iki kesim de bir turlu halkla kucaklasamamistir. Biri halki gunahkar addetmis, digeri cahil diye kucumsemis. tam anlamiyla bir lumpen havasi...

 

Konuya gelince.. Birkac sozle yetinmeye calisacagim. Islam'a ve Peygamber'e yonelik supheli bulunan sorularin bircogu gunumuz oryantalistleri tarafindan ortaya atilmistir. Bu sorular 1400 yil onceki Arabistaninda yasayan insanin kulturel kriterleri yerine gunumuzun kriterleriyle cevaplanmaya calisilmistir. Oysa ki vicdan sahibi her kisi boyle bir yaklasimin adaletten uzak oldugunu gorur. Peygamber'in butun hareketlerinin karsitlari tarafindan didik didik edildigi, elestirmek icin firsat arandigi bir donemde Aise'nin yasi (9 veya 12) bir firsat olarak gorulmemistir. 9 kadinla evli olup harem kurdugu iddia edildigi halde sozkonusu kadinlarin yaslari ve evlilik sebepleri nedense gormezlikten gelinmistir.

 

Ben burada kalkip Peygamber'in ozel hayatini tartisacak degilim. Bu, Ataturk'un ozel hayatini koz olarak kullanip Ataturkcu dusunceye saldirmak gibi bir sey ve cok ucuz bir davranis. Tartisilmasi gereken, getirilen dusuncedir ve yapilmasi gereken ise, bunu anlamaya donuk cabadir. Bu ise tarafsiz bir yaklasimla mumkundur. Inandiklarimiza ve savunduklarimiza yonelik karsit dusuncelere cifte standartla yaklasmamakla mumkundur...

 

Son olarak, Canugur arkadasima "Turklerin islamiyeti sindiremedikleri" dusuncesini oldukca garip buldugumu soylemek isterim. Sanirim kendisi gibi dusunen birkac kisiyi olcu alarak boyle bir sonuca varmis. Oysa tersine, tarih boyunca islamiyeti Turklerin sahiplendigi ve Islam'i kendi ozlerine gore yorumlayarak yasadiklari gorulur. Hatta oyle ki, bazi fasist zihniyetteki islamcilar, Turklerin islam maceralarini ve islama yaptiklari hizmeti ornek gostererek "Turk esittir islam" gibi garip teorilerle ortaya cikarlar. Ayrica, ornegin sonradan islami kabullenmis ve osmanli ile tanismis milletler islam denince turk ismini hatirlar. Bir seyi daha eklemeden gecemeyecegim; Hep Araplarin islam adi altindaki fetihlerini elestirenler acaba Turklerin bu ad altindaki fetihlerini neden basari olarak gorur?!.

 

Forumda dinle ilgili gordugum tartismalara donuk bakis acimi yansitmaya calistim. Selam ile..

Gönderi tarihi:
Sevgili canuqur.. Bir ayeti Kerimede.. “Ey insanlar, biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizi tanımanız için sizi milletlere ve kabilelere ayırdık.” (Hucurat Suresi, ayet 13)

 

Bu ayetinde ışığında şunları söylemek isterim.

1- İslam kardeşliğin dünyaya yayılmasını barışın ve huzurun gelmesini istiyor. Herkes arapçı olsun demiyor. Zaten kabilelere, milletlere ayırdık diyen Allahtır.

2- Türklerin islama  ısınamadığını siz söylüyorsunuz. Kendiniz ısınamadığınız için ve Türk olduğunuz için herkesi öyle görüyorsunuz. Bu durumda islama ısınan Türk Türk değildir mantığı çıkıyor... Bu nasıl bir görüş.. Ben böyle bir görüşün mantıklı olduğunu düşünmüyorum. Siz hem isteyerek inanacaksınız. Hemde içinize sinmicek..????

 

Çok şaşırtıcı düşünceler ve teoriler görüyorum. Mantığım almıyor. Münazaracılarda filazoflarda görmediğim mantıklar.. Bu mantıkların tutunduğu bir dal olabilirmi. Acaba düşünce sistemim yanlışmı işliyor. Kırmızıları mavimi görüyorum, sorun bendemi...

 

Saygılar...

18700[/snapback]

 

Sevgili Kralx,

islamiyet öncesi Türk tarihini, ve islamiyeti kabul adi altindaki 350 yillik tarih sürecini, arap-Türk iliskilerini, aleviligin neden anadoluda iaslamlasmayan Türklerin icinde varligini sürdürdügünü, Osmanli nin anadolu halkini islamlastirma tarihini saglikli kaynaklardan inceledigimizde sorun aslinda kendiliginden ortaya cikiyor. Bize ögretilen tarihin, serden gecti (üstün körü) oldugunu herkes biliyor.

 

Konumuz Aise idi. En son olarak, büyük sahih Buhari, sahihi Müslim ve o dönemin meallerini yapan islam bilginlerinin bir belgesini getirdim:

 

"Aişe:

 

Hz Hz.Muhammed Ebubekir’in kızı Aişe ile evlendiği zaman, kendisi 49, kız ise 6 yaşındaydı. Aişe, 9 yaşına gelene kadar onunla beraber olmadığı kabul edilir. Bebek oynarmış onunla.

 

Aişe’nin eşleri arasında ayrı bir yeri vardır. Zaten zaman içerisinde en uzun süre beraber olmuş karısı da odur. Onunla ilşkisi herhangi bir basit düşkünlük ya da anlık istek olayını har zaman aşmıştır. Hz.Hz.Muhammed’in kendisinden 15 yaş büyük Hatice’den (ve yine yaşlı Sevde’den) sonra, 43 yaş küçük Aişe’ye bağlanması ilginçtir. Hatice ile Aişe arasında 59 yaş fark var. Neredeyse, Hz.Hz.Muhammed’in bütün hayat süresi..

 

Hz Hz.Hz.Muhammed'in sübyan Aişe ile evlenmesi hakkındaki aşağıdaki yazı ve sahih hadisler hiçbir yorum yapılmadan, tamamen İslami kaynaklardan alınmıştır.

 

Hz Hz.Hz.Muhammed’in en küçük karısı Aişe’dir. Hz.Hz.Muhammed 52 yaşında iken, 9 yaşında olan Aişe ile gerdeğe girmiştir (Aişe, hz Hz.Hz.Muhammed ile evlendiğinde 6 yaşında idi (Bkz:Buhari, e’s Sahih, Kitabu Menakıbı’l-Ensar/44; Tecrid, Hadis no:1553; Müslim, e’s-Sahih, Kitabu’n-Nikah/69, Hadis no:1422) ,demek ki 3 yıl beklenilmiş).

 

Bunun üzerine, islam hukuku bundan bir sonuç çıkarıyor ve "9 yaşındaki bir kız, "müştehat" (şehvete konu olabilecek çagda sayılır) deniyor. Ve de bu nedenle, bir erkeğin 9 yaşındaki bır kızla evlenebileceğini bildiriyor bır fıkıh hükmü olarak(Bkz:Hz.Hz.Muhammed Ali

 

Tehanevi, Keşşafu ıstılaha-tı’l-Fünun,1/788).

 

M. Sofuoğlu (Cilt 4, Syf - 318,319)

Sahih-i Müslim ve Tercümesi"

 

Bu konuda hic bir belgeyi ve teoriyi kafadan atmiyor, gecmiste ne yapilmissa, kim tanik olmus ya da islam adina hz Hz.Hz.Muhammed´e yakinsa, onlarin tarih belgeleri buraya getiriliyor.

saygilar

Gönderi tarihi:

Peygamber'in evlilikleri ve eşleri ile, çok evlilik yapması konularında çeşitli tartışmalar yapılmaktadır. Başlangıçta Hıristiyan çevrelerden İslam’a yapılan bu tür eleştiriler zaman içinde, Batılılaşmanın da etkisiyle, İslam toplumlarında da seslendirilir olmuştur. Bu konularda doğru bilgilere ulaşabilmek ve konuyu İslami açıdan değerlendirebilmek için, bu konunun uzmanlarına müracaat ederek sağlıklı bilgiler sunmayı deneyeceğiz.

 

Bu konuda, 1993 yılında İzmir’de düzenlenen Ebedi Risalet Sempozyumu’nda sunulan tebliğlerden istifade edeceğiz. Önce Prof Bekir Topaloğlu’nun (Marmara Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi) tebliğine müracaat edelim.

 

“Şunu belirtmek gerekir ki, O’nun yaşadığı çevrenin insanları İslam öncesi dönemlerinde (Cahiliye devri), bugünün Batı dünyasına yakın bir cinsiyet anlayışına sahipti. Onlar da “seks özgürlüğü” adına cinsiyet ilişkileri için adeta kural tanımamakta, hem kadın hem de erkeğin sınırlandırılmamış sayıdaki karşı cins ile ilişki kurmasını tabii görmekte, çoğu zaman kişileri cinsi iktidar ve ilişkileriyle değerlendirmekteydiler. Bu sosyolojik faktörün etkisiyle olacaktır ki, biraz sonra değineceğimiz üzere tamamen cinsi duyguların dışında, nezih ve yüksek gayelere bağlı olarak Resul-i Ekrem’in yaptığı izdivaçlar aynı çevrenin insanları tarafından farklı şekillerde yorumlanabilmiştir.

 

Kesin olarak bilinen tarihi bir gerçektir ki, Hz.Muhammed el Emin ilk gençliğini iffetli bir bekar hayati ile geçirmiş ve ilk defa kendisi 25 yaşında iken 40 yaşındaki bir hanımla evlenmiştir. Onun bu evliliği eşi vefat edene kadar 25 yıl devam etmiştir. İkinci evliliği ilk eşinin vefatından sonra Sevde validemizle (dul bir hanım) olmuştur...

 

Resul-i Ekrem bu hanımıyla üç yıl beraber olduktan sonra, kendisi 53 veya 54 yaşlarında iken ilk defa çok evliliğe ayak atmıştır. Halbuki O, cinsi tatmin amacı peşinde olsaydı çevresinde yaygın olan çok evlilik geleneğine, gençlik ve fizyolojik imkanlarına, Kureyş gibi aristokratik bir kabileye mensup bulunuşuna ve özellikle bir Peygamber olarak bağlılarından gördüğü fevkalade itibara bağlı olarak 54 yaşına kadar bir kaç kez evlilik gerçekleştirebilirdi.

 

Şunu da belirtmek gerekir ki, birden fazla evliliği dört hanımla sınırlandıran Nisa suresi 3. Ayeti Hz. Peygamber’in vefatından yaklaşık üç yıl önce nazil olmuş ve Resulullah, bu ayetin gelişinden sonra bir daha izdivaç yapmamıştır.”

Yorumsuz..

 

Hz. Aişe konusunu ayrı değerlendireceğim..

 

Saygılar...

Gönderi tarihi:
İşte bir ateist yalanı daha hem de hiç utanmadan sıkılmadan yapılmış bir iftira

Yam yam adında ki şahıs sen kadınların en üstünlerinden olan Hz aişenin peygamberimize böyle bir laf ettiğini ispatla bende sen ne istersen yapıcam ama ispatlayamazsan bir daha da buraya ****** yalanlar yazma ******şahsiyet.

18466[/snapback]

 

ARMAN iş başında....

Neden baş edemediğiniz kaynakları görünce hemen kavga küfür etmeğe başlıyorsunuz...

 

Siz benim değerlerimle dalga geçerken ben hiç küfür etmiyorum...

 

sizce Nazım Hikmet Ran'ın muhafazakarlığa karşı olmasının ( ailesinde sıkı dinciler bile vardır ) nedeni hakkında

1. aslen polonya yahudisi olması

2. çocukluğunda annesinin Yahya kemalle olan ilişkisine şahit olması

sizce derinliğine bir tahlil yaparsak hangisi daha etkili olmuş olabilir ? eğer bu konuyu bağlayabilirsek bir soru daha soracağım.

 

 

yukarıda benim değerlerime saldırılırken benim küfür ettiğimi gördünüzmü... Bunun adı tartışmadır. Kaynaklar verilir herkes eteğindekini döker ve gider...

 

İşte fark burada cahil insanla eğitimli arasındaki fark burada şekilleniyor...

 

Arman iş başında dedim neden?

 

Çünkü forumu dikkatle izleyin bakın bakalım bu kullanıcı kaç tane iletide dalga geçmeden konuşmuş...

 

Önce alay ediyor sonra bir bakıyorsunuz kavgaya dönüştürerek forumu sabote etmeye çalışıyorki bir daha yazılmasız...

 

Yukarıda yam yam kendisine kaynak gösteriyor okumak yerine KÜFÜR ediyor...

 

Helal olsun şimdi bir tane de ben yersem hiç şaşırmayın...

 

Ben YAM YAM ın yerinde olsam bir daha Arman arkadaşa karşılık yazı yazmazdım... Görmezlikten gel küfür yemeyi seviyorsan o başka....

 

yam yam bizi bilgilendirmeye devam edebilirsin arkadaşım..

 

Başarılar...

18535[/snapback]

 

by-x-men arkadas sen niye iki tartisirken hep araya girersin bende bunu merak ettim....

Misafir TheLastofMohicaN
Gönderi tarihi:
Hep savunageldigim bir iddia olmustur: "Turkiye'de pekcok insanin din hakkindaki bilgisi ilkokul duzeyindedir!" Dindari da, ateisti de (istisnalar haric) birtakim kulaktan dolma bilgilerle fikir sahibi olarak karsimiza cikar bu ulkede ve fikirlerini delillendirmeye calisirken bile ya mantiklarini bilimsel veri diye yutturmaya calisir, ya da zahmet edip orjinal kaynaklardan bakmak yerine kendi dusuncesini pekistiren sozde bir delili 'iste kaynak' diye sunmaktan geri durmazlar.

 

Bilgi'nin bu derece ucuz oldugu bir donem yasanmis midir, bilmiyorum. Merakla baslayan, tahlil ve tedkikle talibini kendisine ceken bilgi zahmet ister, emek ister. Kesin on kabullerle konulara yaklasim olmaz ve boylesi hassas konularda kisisel mantik yurutmeler 'bilgi' diye sunulamaz.

 

Bir animi anlatayim. Evrim ile ilgili cokca tartistigim samimi dindar bir arkadasim, bir gun bana bir yazi gosterdi internetten. Bu yazida bizzat Darwin'in kendi agzindan evrim teorisinin sacmaligi gosterilmeye calisiliyordu. Kaynak olarak da Darwin'in kendi teorisindeki zayifliklari ve sorulari tartistigi kitabi gosteriliyordu. Hemen internetten asil kaynaga ulastim ve gordum ki, sozkonusu yazinin tersine, Darwin teorisinin zayif yonlerine cevaplar veriyor. Oysa diger yazida sadece Darwin tarafindan ele alinan sorular yazilmis, bu sorulara verilen cevaplar es gecilerek, iste bakin Darwin'in kendisi bile kendini yalanliyor demeye getirilmisti... Ne de olsa yazar, kendi yazisini okuyan bircok kisinin asil kaynagi merak bile etmeyeceklerinden, supheye dusmeyeceklerinden emindi. Cunku iclerini rahatlatan, imanlarini arttiran, duymak istediklerini iceren bir yaziydi...

 

Ayni seyi ateist cevre icin de soylemek mumkun. Kur'an'dan ve tarihten oylesine sacmalayarak ilginc seyler cikarirlar. Duymak istedigini duyan kisi de, hakli ciktiginin rahatligiyla arastirma zahmetinde bile bulunmaz. Kur'an'dan, basi ve sonu kesilip iceriginden siyirarak, bir ayet secilir ve tek tarafli bilimsel olmayan elestiriler alir basini gider. Her iki kesimin de neden bu kadar rahat davrandiklarinin cevabi ise, dedigim gibi, kendi okurlarinin zaten sahip olduklari on kabulleridir.

 

Buyuk cesitlilikler gosteren islam anlayislari gibi ateizm de kulturden kulture buyuk farkliliklarla karsimiza cikiyor. Dinin ozunden uzak binlerce hurafeye inanilmaz bir taassupla sarilan yiginlarin yobazligi kadar, kendilerini dinle savasmaya adamis, dogduklari toplumlarda kendi capinda devrimler meydana getiren, insanliga surekli iyiyi ve erdemi asilamaya donuk yuzlerini gormezlikten gelen, tum dunyaya kan kusturan yeni medeniyeti elestireceklerine sanki butun kotuluklerin anasi dinmis gibi mantiksiz bir saplantinin icinde olan yobaz ateistler de ilgimi hep cekmistir. O yuzdendir ki, ulkemizde her iki kesim de bir turlu halkla kucaklasamamistir. Biri halki gunahkar addetmis, digeri cahil diye kucumsemis. tam anlamiyla bir lumpen havasi...

 

Konuya gelince.. Birkac sozle yetinmeye calisacagim. Islam'a ve Peygamber'e yonelik supheli bulunan sorularin bircogu gunumuz oryantalistleri tarafindan ortaya atilmistir. Bu sorular 1400 yil onceki Arabistaninda yasayan insanin kulturel kriterleri yerine gunumuzun kriterleriyle cevaplanmaya calisilmistir. Oysa ki vicdan sahibi her kisi boyle bir yaklasimin adaletten uzak oldugunu gorur. Peygamber'in butun hareketlerinin karsitlari tarafindan didik didik edildigi, elestirmek icin firsat arandigi bir donemde Aise'nin yasi (9 veya 12) bir firsat olarak gorulmemistir. 9 kadinla evli olup harem kurdugu iddia edildigi halde sozkonusu kadinlarin yaslari ve evlilik sebepleri nedense gormezlikten gelinmistir.

 

Ben burada kalkip Peygamber'in ozel hayatini tartisacak degilim. Bu, Ataturk'un ozel hayatini koz olarak kullanip Ataturkcu dusunceye saldirmak gibi bir sey ve cok ucuz bir davranis. Tartisilmasi gereken, getirilen dusuncedir ve yapilmasi gereken ise, bunu anlamaya donuk cabadir. Bu ise tarafsiz bir yaklasimla mumkundur. Inandiklarimiza ve savunduklarimiza yonelik karsit dusuncelere cifte standartla yaklasmamakla mumkundur...

 

Son olarak, Canugur arkadasima "Turklerin islamiyeti sindiremedikleri" dusuncesini oldukca garip buldugumu soylemek isterim. Sanirim kendisi gibi dusunen birkac kisiyi olcu alarak boyle bir sonuca varmis. Oysa tersine, tarih boyunca islamiyeti Turklerin sahiplendigi ve Islam'i kendi ozlerine gore yorumlayarak yasadiklari gorulur. Hatta oyle ki, bazi fasist zihniyetteki islamcilar, Turklerin islam maceralarini ve islama yaptiklari hizmeti ornek gostererek "Turk esittir islam" gibi garip teorilerle ortaya cikarlar. Ayrica, ornegin sonradan islami kabullenmis ve osmanli ile tanismis milletler islam denince turk ismini hatirlar. Bir seyi daha eklemeden gecemeyecegim; Hep Araplarin islam adi altindaki fetihlerini elestirenler acaba Turklerin bu ad altindaki fetihlerini neden basari olarak gorur?!.

 

Forumda dinle ilgili gordugum tartismalara donuk bakis acimi yansitmaya calistim. Selam ile..

18825[/snapback]

 

 

çok güzel bir kritik altına bende imzamı atarım

Gönderi tarihi:

kralx'in de yazısında belirttiği gibi rasulullah(s.a.v.) 25 yaşına kadar iffetle yaşamıştır.O'nun ahlakının her yönden mükemmel olduğunu en azılı düşmanları olan fakat günümüzdeki azılı islam düşmanları kadar ***** olmayan, mertlikten cesaretten nasibi bulunan mekkeli müşrikler de defalarca ikrar etmişlerdir.Mekke gibi son derece sıcak bir bölgede yaşayıp 25 yaşına kadar iffetle yaşayan rasulullah'a(s.a.v.) haşa şehvet düşkünlüğü gibi çirkin bir iftira atanlar fuhşun çirkinliğin ta ortasında olanlardır.Ayrıca hz. Aişe'nin(r.anha) 9 yaşında evlenmesini ortaya atıp çirkin iftiralar düzenler,ekseriyetle bilimi putlaştırıp ona tapanlar oldukları halde bilimin verdiği gerçeklerden de haberdar değildirler.O da sıcak iklimlerde insanların cinsi yönden çok erken olgunlaşmalarıdır.Ayrıca dikkat edin peygamberimiz kendisine Allah'tan müsaade edildiği gibi bir çok kadınla evlenmiştir,yine dikkat edin bunlar da bir çok kabilenin önde gelenlerindendi ve çoğunluğu duldu.(r.anhunne).Rasulullah'ın(s.a.v.)bu evliliklerde islama girmemiş bir çok kabileyi akraba olarak islama ısındırma gayesi vardı.Bakınız iftiracılar rasulullah'ın(s.a.v.)çok evliliğini öne sürüp O'na haşa kadın düşkünü diye iftira atıyorlar.Halbuki farz-ı muhal böyle olsaydı bu iftiracıların işini yapacaktı.O da nedir:Karşılaştığı,beğendiği her kadınla,şehvetinin kölesi olup insanlıktan,vicdandan nasibi olmadığı için hayvan gibi beraber olup sonra nefsi doyunca da kadını ya karnında hayatı evlilik sayesinde güvence altına alınmamış bir çocuk ile terk; ya da kadını bir leke ile yalnız başına bırakmaktır.Halbuki islamın emrettiği evlilikte velev dörde kadar olsun her kadının ve onlardan doğacak çocukların evlilik sayesinde hayat güvencesi vardır.Buna rağmen islamda zaten çok eşli evlilik emredilmemiştir hatta tek eşle evlilik teşvik edilmiştir.Çok eşle evliliğe ;ya nefsine hakim olamayıp toplumu çürüten bir illet olan zinaya düşme korkusundan ya da kadın nüfusun savaşlarda sahipsiz kalıp erkek nüfusa göre artmasıyla vs. gibi durumlarda müsaade edilmiştir.

Kur'an-ı kerimin ve dini eserlerin Türkçeye çevrimesine gelince Zaten mümkün olduğu ölçüde bu yapılmıştır.Ancak toplumlar arasında bazı alanlarda bazı ortak dillerin kullanılması gibi(mesela tıp dili olarak Latincenin kullanılması),İslam ilimlerinde de müslümanlar arasındaki ortak dil Arapça'dır.Zaten Arapça üzerine az bir araştırma yapıp onu biraz öğrenen ve bu işin uzmanı olan kimseler hiç bir dilin Arapça kadar mecazi ve soyut kavramları ifade edemeyeceği görüşünde birleşirler.İslami eserler de kaba ve somut meseleleri anlatan eserler omadıklarından (ilahi takdir üzere) İslamı ifade etmek için en uygun dil Arapça'dir.

Gönderi tarihi:
Hep savunageldigim bir iddia olmustur: "Turkiye'de pekcok insanin din hakkindaki bilgisi ilkokul duzeyindedir!" Dindari da, ateisti de (istisnalar haric) birtakim kulaktan dolma bilgilerle fikir sahibi olarak karsimiza cikar bu ulkede ve fikirlerini delillendirmeye calisirken bile ya mantiklarini bilimsel veri diye yutturmaya calisir, ya da zahmet edip orjinal kaynaklardan bakmak yerine kendi dusuncesini pekistiren sozde bir delili 'iste kaynak' diye sunmaktan geri durmazlar.

 

Bilgi'nin bu derece ucuz oldugu bir donem yasanmis midir, bilmiyorum. Merakla baslayan, tahlil ve tedkikle talibini kendisine ceken bilgi zahmet ister, emek ister. Kesin on kabullerle konulara yaklasim olmaz ve boylesi hassas konularda kisisel mantik yurutmeler 'bilgi' diye sunulamaz.

 

Bir animi anlatayim. Evrim ile ilgili cokca tartistigim samimi dindar bir arkadasim, bir gun bana bir yazi gosterdi internetten. Bu yazida bizzat Darwin'in kendi agzindan evrim teorisinin sacmaligi gosterilmeye calisiliyordu. Kaynak olarak da Darwin'in kendi teorisindeki zayifliklari ve sorulari tartistigi kitabi gosteriliyordu. Hemen internetten asil kaynaga ulastim ve gordum ki, sozkonusu yazinin tersine, Darwin teorisinin zayif yonlerine cevaplar veriyor. Oysa diger yazida sadece Darwin tarafindan ele alinan sorular yazilmis, bu sorulara verilen cevaplar es gecilerek, iste bakin Darwin'in kendisi bile kendini yalanliyor demeye getirilmisti... Ne de olsa yazar, kendi yazisini okuyan bircok kisinin asil kaynagi merak bile etmeyeceklerinden, supheye dusmeyeceklerinden emindi. Cunku iclerini rahatlatan, imanlarini arttiran, duymak istediklerini iceren bir yaziydi...

 

Ayni seyi ateist cevre icin de soylemek mumkun. Kur'an'dan ve tarihten oylesine sacmalayarak ilginc seyler cikarirlar. Duymak istedigini duyan kisi de, hakli ciktiginin rahatligiyla arastirma zahmetinde bile bulunmaz. Kur'an'dan, basi ve sonu kesilip iceriginden siyirarak, bir ayet secilir ve tek tarafli bilimsel olmayan elestiriler alir basini gider. Her iki kesimin de neden bu kadar rahat davrandiklarinin cevabi ise, dedigim gibi, kendi okurlarinin zaten sahip olduklari on kabulleridir.

 

Buyuk cesitlilikler gosteren islam anlayislari gibi ateizm de kulturden kulture buyuk farkliliklarla karsimiza cikiyor. Dinin ozunden uzak binlerce hurafeye inanilmaz bir taassupla sarilan yiginlarin yobazligi kadar, kendilerini dinle savasmaya adamis, dogduklari toplumlarda kendi capinda devrimler meydana getiren, insanliga surekli iyiyi ve erdemi asilamaya donuk yuzlerini gormezlikten gelen, tum dunyaya kan kusturan yeni medeniyeti elestireceklerine sanki butun kotuluklerin anasi dinmis gibi mantiksiz bir saplantinin icinde olan yobaz ateistler de ilgimi hep cekmistir. O yuzdendir ki, ulkemizde her iki kesim de bir turlu halkla kucaklasamamistir. Biri halki gunahkar addetmis, digeri cahil diye kucumsemis. tam anlamiyla bir lumpen havasi...

 

Konuya gelince.. Birkac sozle yetinmeye calisacagim. Islam'a ve Peygamber'e yonelik supheli bulunan sorularin bircogu gunumuz oryantalistleri tarafindan ortaya atilmistir. Bu sorular 1400 yil onceki Arabistaninda yasayan insanin kulturel kriterleri yerine gunumuzun kriterleriyle cevaplanmaya calisilmistir. Oysa ki vicdan sahibi her kisi boyle bir yaklasimin adaletten uzak oldugunu gorur. Peygamber'in butun hareketlerinin karsitlari tarafindan didik didik edildigi, elestirmek icin firsat arandigi bir donemde Aise'nin yasi (9 veya 12) bir firsat olarak gorulmemistir. 9 kadinla evli olup harem kurdugu iddia edildigi halde sozkonusu kadinlarin yaslari ve evlilik sebepleri nedense gormezlikten gelinmistir.

 

Ben burada kalkip Peygamber'in ozel hayatini tartisacak degilim. Bu, Ataturk'un ozel hayatini koz olarak kullanip Ataturkcu dusunceye saldirmak gibi bir sey ve cok ucuz bir davranis. Tartisilmasi gereken, getirilen dusuncedir ve yapilmasi gereken ise, bunu anlamaya donuk cabadir. Bu ise tarafsiz bir yaklasimla mumkundur. Inandiklarimiza ve savunduklarimiza yonelik karsit dusuncelere cifte standartla yaklasmamakla mumkundur...

 

Son olarak, Canugur arkadasima "Turklerin islamiyeti sindiremedikleri" dusuncesini oldukca garip buldugumu soylemek isterim. Sanirim kendisi gibi dusunen birkac kisiyi olcu alarak boyle bir sonuca varmis. Oysa tersine, tarih boyunca islamiyeti Turklerin sahiplendigi ve Islam'i kendi ozlerine gore yorumlayarak yasadiklari gorulur. Hatta oyle ki, bazi fasist zihniyetteki islamcilar, Turklerin islam maceralarini ve islama yaptiklari hizmeti ornek gostererek "Turk esittir islam" gibi garip teorilerle ortaya cikarlar. Ayrica, ornegin sonradan islami kabullenmis ve osmanli ile tanismis milletler islam denince turk ismini hatirlar. Bir seyi daha eklemeden gecemeyecegim; Hep Araplarin islam adi altindaki fetihlerini elestirenler acaba Turklerin bu ad altindaki fetihlerini neden basari olarak gorur?!.

 

Forumda dinle ilgili gordugum tartismalara donuk bakis acimi yansitmaya calistim. Selam ile..

18825[/snapback]

 

 

çok güzel bir kritik altına bende imzamı atarım

19076[/snapback]

 

 

harikasin!!

Gönderi tarihi:
Bu yazının altına hem imza atalım hemde gocunalım bence...

 

Saygılar-Sevgiler..

19261[/snapback]

Teşekkürler arkadaş. Umarım hep yanımızda olursun. Araştırmacı bir kişiliğin var..

 

Saygılar-Sevgiler..

Gönderi tarihi:

Bu konu artik yeterince amacina ulasmis oldugundan üzerinde fikir yürütmek, degirmeni ters döndürmeye calismaya benzer :D

 

Not: Osmanlinin avrupayi isgal fetihlerini öven bir ateist varsa ciksin önüme :D:D:D kimse bulamaz böyle bir haini :D

 

Araplar, Türk yurtlarinda ne ariyorlarsa, Osmanlilar da avrupada ayni seyi aradilar :D Hepsi ayni asagilk hareketlerdir. Gasp, ganimet gadin :D

 

Benim icin, bir devletin ulusu, ülkesi ve insanlari icin ne yaptigi önemlidir. hristiyandan (italya, ispanya, portekiz, fas, cezayir..vb.)den isgal yoluyla alinan haram para ile övünenlerin öte tarafta epey isi olacaga benziyor :D )

 

sevgiler

Gönderi tarihi:
Bu konu artik yeterince amacina ulasmis oldugundan üzerinde fikir yürütmek, degirmeni ters döndürmeye calismaya benzer :D

 

Not: Osmanlinin avrupayi isgal fetihlerini öven bir ateist varsa ciksin önüme :D  :D  :D  kimse bulamaz böyle bir haini :D

 

Araplar, Türk yurtlarinda ne ariyorlarsa, Osmanlilar da avrupada ayni seyi aradilar :D  Hepsi ayni asagilk hareketlerdir. Gasp, ganimet gadin :D

 

Benim icin, bir devletin ulusu, ülkesi ve insanlari icin ne yaptigi önemlidir. hristiyandan (italya, ispanya, portekiz, fas, cezayir..vb.)den isgal yoluyla alinan haram para ile övünenlerin öte tarafta epey isi olacaga benziyor :D )

 

sevgiler

19397[/snapback]

 

Gasp, ganimet ve kadın fikrine katılmıyorum. Hepsi birbir araştırılacak.. Şu na hazır değilim..

 

Saygılar-Sevgiler..

Gönderi tarihi:
Konuya gelince... Birkac sozle yetinmeye calisacagim. Islam'a ve Peygamber'e yonelik supheli bulunan sorularin bircogu gunumuz oryantalistleri tarafindan ortaya atilmistir. Bu sorular 1400 yil onceki Arabistaninda yasayan insanin kulturel kriterleri yerine gunumuzun kriterleriyle cevaplanmaya calisilmistir. Oysa ki vicdan sahibi her kisi boyle bir yaklasimin adaletten uzak oldugunu gorur. Peygamber'in butun hareketlerinin karsitlari tarafindan didik didik edildigi, elestirmek icin firsat arandigi bir donemde Aise'nin yasi (9 veya 12) bir firsat olarak gorulmemistir. 9 kadinla evli olup harem kurdugu iddia edildigi halde sozkonusu kadinlarin yaslari ve evlilik sebepleri nedense gormezlikten gelinmistir.

bak arkadaş siz demiyormusunuz peygamberimizin hayatını örnek alın alıyorlarda doğuya güneydoğuya git görürsün zamanında 12 yaşında kızın elli küsur yaşında adama 7,5 milyara gittiğini gördüm daha paragrafın başında birkaç sözle yetinmeye çalışacağım diyorsun bizlere bilgisiz diyerek niye ahkam kesiyorsun

şu anda okuduğum kitap ne biliyormusun islam ansiklopedisi peyganberinizin hayatı 2 koca cilt

 

Buyuk cesitlilikler gosteren islam anlayislari gibi ateizm de kulturden kulture buyuk farkliliklarla karsimiza cikiyor. Dinin ozunden uzak binlerce hurafeye inanilmaz bir taassupla sarilan yiginlarin yobazligi kadar, kendilerini dinle savasmaya adamis, dogduklari toplumlarda kendi capinda devrimler meydana getiren, insanliga surekli iyiyi ve erdemi asilamaya donuk yuzlerini gormezlikten gelen, tum dunyaya kan kusturan yeni medeniyeti elestireceklerine sanki butun kotuluklerin anasi dinmis gibi mantiksiz bir saplantinin icinde olan yobaz ateistler de ilgimi hep cekmistir. O yuzdendir ki, ulkemizde her iki kesim de bir turlu halkla kucaklasamamistir. Biri halki gunahkar addetmis, digeri cahil diye kucumsemis. tam anlamiyla bir lumpen havasi...

eğer o din bana 1400 yıl önceki kuralları dayatacaksa elbette savaşırım senin kuran okumadığın ta baştan belli her iki kesim nasıl kucaklaşsın sen var ya harbiden bu kuran konusunu bilmiyorsun nasıl kucaklaşacakmışız sizin kitabınız ne diyor kafirleri öldürün ellerinden bacaklarından kesin boyunlarını vurun

Gönderi tarihi:

Okuyana bak sen..)) Merak ediyorum acaba sen kitabın neresini okuyorsun.. Sadece kapağınımı. Asıl sen okumamışsın. Allahım cehaletten sana sığınırım... Bak podelucia öyle tutarsız, öyle boş şeyler yazmışsınki, okurken kafama ağrı girdi.. Sen bir Kuran'ı Kerim okudun , koskoca iki cild islam anssiklobedisi okudun ve bunları söyleyebiliyorsun öylemi.... Her söylediğiniz ve iftira attığınız ********* sözlere tek tek cevap verdik. Artık bıktım. İslam sisizin dilinizde gevelenecek kadar düşmedi. O Alahın dinidir ve asaleti de ebediyete kadar sürecektir.. Kur'anda doğudaki gibi ver başlık parasını 12 yaşında kız mı al diyor. İslam ansiklobedisinin neresinde bu yazıyor.. Sen neden bahsediyorsun. O kadar kitap okuduysan kitaptan örnekler ver sayfasıyla, cildiyle satırıyla.. Çamuru bırakın artık. Aslında kal'e bile almam bu yazılarınızı, ama okuyan ve bilmeyen arkadaşlarımız kötü etkilenmesinler.. Sırf oyüzden yazıyorum. Çocuk olsam. masal diye anlatsalar bunları. gene gülerim inanmam. Hadi canım sende..

Gönderi tarihi:

AiSE

Öte yandan Arap Peygamberi'nin cinsel yasamlarina dair kulagimiza gelenler vesilesiylede oldukça bocalayici durumlara düseriz.

Cesitli nedenler arariz. Sicaktan erken gelisme gibi.

Ilk izdivacin ise, oldukca da fazla gelismis biriyle neden yapildigi; arkasindan gelen gelinin elli yas kücülmesinin nasil aciklayacagi ise hep mechul kalmistir.

Örnegin elli'yi askin bir yasinda iken, henüz altisina yeni basan Ayse ile nisanlanip 3 yil sonra evlenmesi, ve oyuncaklariyle yanina tasinan 9 yasindaki bir küçük çocuk ile izdivaci bize inanilmaz gibi görünür.

Oysa ki Arap yarimadasinda böyle bir olayin sasilacak bir yönü yoktur.

 

Sonuc olarak, böyle bir kültür de Türk´leri alakadar etmez diyorum.

saygilar

Gönderi tarihi:

Peygamber efendimizin evlilikleri kesinlikle cinsel tamayüllü değildi. Bu yukarda belirtilmiştir... Siz geçtiği zamanda hiçbir tepki toplamayan ve o zamandaki, o kültürdeki, o coğrafyadaki (buluğ yaşı olayı) geçen bu olayı kendinize mihenk edine durun... Geride kalan koskoca bir din, koskoca bir Peygamber, rahmet, insanlık, huzur, inanç..

Şu Ayetler'e uyarak yazmayı burada kesiyorum..

Andolsun ki, onların (inkârlarından dolayı) çoğunun üzerine (azap hakkındaki) o söz gerçekleşti. Artık onlar îman etmezler.

36/7

Biz, onların (şirk ve küfürde direnmelerinden dolayı) boyunlarına öyle bu kapılar/demir halkalar geçirdik ki, bunlar çenelerine kadar (dayanmış)tır; onun için başları (ve burunları) dikleşmiştir.

36/8

Onların hem önlerine bir set, hem arkalarına bir set çektik, hem de onları kuşatıp sardık; artık onlar (hakîkati) göremezler.

36/9

 

Saygılar-Sevgiler..

Gönderi tarihi:

Konunun dağılmması açısından tekrar ediyorum..

Peygamber efendimizin evlilikleri kesinlikle cinsel tamayüllü değildi. Bu yukarda belirtilmiştir... Siz geçtiği zamanda hiçbir tepki toplamayan ve o zamandaki, o kültürdeki, o coğrafyadaki (buluğ yaşı olayı) geçen bu olayı kendinize mihenk edine durun... Geride kalan koskoca bir din, koskoca bir Peygamber, rahmet, insanlık, huzur, inanç..

Şu Ayetler'e uyarak yazmayı burada kesiyorum..

Andolsun ki, onların (inkârlarından dolayı) çoğunun üzerine (azap hakkındaki) o söz gerçekleşti. Artık onlar îman etmezler.

36/7

Biz, onların (şirk ve küfürde direnmelerinden dolayı) boyunlarına öyle bu kapılar/demir halkalar geçirdik ki, bunlar çenelerine kadar (dayanmış)tır; onun için başları (ve burunları) dikleşmiştir.

36/8

Onların hem önlerine bir set, hem arkalarına bir set çektik, hem de onları kuşatıp sardık; artık onlar (hakîkati) göremezler.

36/9

 

Saygılar-Sevgiler..

Gönderi tarihi:

Yazilanlarin hangi acilarla okundugu merak konusu olmayacak kadar basit nedenlere sahip. Oldukca sade bir sekilde ifade edilmesine ragmen, alisilageldigi gibi, yine sozu en uc noktasindan tutup elekten gecirme mantigi... Verilen temel mesajin bir tarafa birakilarak polemik olusturma gayreti... Ustun cikma, hakli cikma yarisi...

 

Herseyden once demokratik bilinc. Oyle bir bilinc ki, kendine saldirmayan her tur dusunce ve inanca karsi hosgoru, ifade ozgurlugu.

 

Tarih boyunca bir tane ideoloji veya din gosteremezsiniz ki geldigi ilk seklini muhafaza etsin. Asli kaynaklari yerinde bile dursa muntesipleri yorumlariyla binlerce farkli parcaya bolmustur. Bu noktada, insani yasama fiili cephe almis antidemokratik butun olusumlarin, bunlari ister din isterse beseri kaynakli olsun, uzerine gidilmesi konusunda ben de hemfikirim. Somutlastirmak gerekirse, kendini islama dayandiran gayri insani butun olusumlar elbette ki insanca yasami secmis hur insanlarin hedefi olmalidir. Buna benzer, kendini komunizme veya baska herhangi bir din veya ideolojiye dayandirmis ama huzuru bozmaya donuk tum olusum, parti vs'ler de ayni kapsam icindedir.

 

Nasil ki, sosyalizmin bazi rijit yonlerine sarilanlar elestirilirken asil hedef sosyalizmin kendisi oldugunda, bu durum haksizlik oluyorsa, ayni sekilde islam kaynakli bazi dusunce ve orgutleri ornek gosterip islam'a saldirmak da haksizliktir, demokratik bir tepki degildir.

 

Dusunce ve inanc kutsaldir ve kutsallara kufretmek acizlerin isidir. Yine soz tersinden alinmasin diye ekleyeyim: Dusunce ve inanclar elestirilir ama hakaret edilemez, dalga gecilemez! "Senin dusuncene katilmiyorum ama kendini ifade etmeni saglamak icin gerekirse canimi bile veririm." sozu ne guzeldir...

 

Biz herseyi birakmis inanclara saldiriyoruz. Iste soylemeye calistigim sey bundan ibarettir. Kimse ne kendisini ne de baskasini kandirmaya kalkmasin. inanmiyorum sozuyle kendisini tutuculugu asmis aydin sanmasin. "Kisilik" bambaska bir seydir. Ne inanc ne de inancsizlik ile olur bu. Bazen lumpen havasinin agirligini tasiyamaz oluyor insan...

 

Hosgorusuzluge karsi hosgoruye inanmadigim icin bazi seylere hos bakamadim. Bu yuzden, uslubumla vermek istediklerim arasindaki fark tutarsizlik degildir. Misliyle mukabele de degildir, cunku hicbir seyin avukatligini yapmaya niyetli degilim. Ama saygiya dair davete tepkili bir cagridir.

 

Birakin herkes inandigi gibi inansin. Insanlik icin odev onceliklerimiz bir kenarda beklemesin. Savasilacak sey inanc ve dusuncelerin kendileri degil, bunlari istedikleri gibi kullanarak teror estirenlerdir. Kur'an'da bu tur gereksiz tartismalara soyle bir nokta konur:

 

"De ki: Ey kâfirler

 

Sizin taptıklarınıza ben tapmam.

 

Siz de benim taptığıma tapıcılar değilsiniz.

 

Ben asla sizin taptıklarınıza tapacak değilim.

 

Siz de benim taptığıma tapacak değilsiniz.

 

Sizin dininiz size, benim dinim banadır."

 

Selam ile..

Gönderi tarihi:
Yazilanlarin hangi acilarla okundugu merak konusu olmayacak kadar basit nedenlere sahip. Oldukca sade bir sekilde ifade edilmesine ragmen, alisilageldigi gibi, yine sozu en uc noktasindan tutup elekten gecirme mantigi... Verilen temel mesajin bir tarafa birakilarak polemik olusturma gayreti... Ustun cikma, hakli cikma yarisi...

 

Herseyden once demokratik bilinc. Oyle bir bilinc ki, kendine saldirmayan her tur dusunce ve inanca karsi hosgoru, ifade ozgurlugu.

 

Tarih boyunca bir tane ideoloji veya din gosteremezsiniz ki geldigi ilk seklini muhafaza etsin. Asli kaynaklari yerinde bile dursa muntesipleri yorumlariyla binlerce farkli parcaya bolmustur. Bu noktada, insani yasama fiili cephe almis antidemokratik butun olusumlarin, bunlari ister din isterse beseri kaynakli olsun, uzerine gidilmesi konusunda ben de hemfikirim. Somutlastirmak gerekirse, kendini islama dayandiran gayri insani butun olusumlar elbette ki insanca yasami secmis hur insanlarin hedefi olmalidir. Buna benzer, kendini komunizme veya baska herhangi bir din veya ideolojiye dayandirmis ama huzuru bozmaya donuk tum olusum, parti vs'ler de ayni kapsam icindedir.

 

Nasil ki, sosyalizmin bazi rijit yonlerine sarilanlar elestirilirken asil hedef sosyalizmin kendisi oldugunda, bu durum haksizlik oluyorsa, ayni sekilde islam kaynakli bazi dusunce ve orgutleri ornek gosterip islam'a saldirmak da haksizliktir, demokratik bir tepki degildir.

 

Dusunce ve inanc kutsaldir ve kutsallara kufretmek acizlerin isidir. Yine soz tersinden alinmasin diye ekleyeyim: Dusunce ve inanclar elestirilir ama hakaret edilemez, dalga gecilemez! "Senin dusuncene katilmiyorum ama kendini ifade etmeni saglamak icin gerekirse canimi bile veririm." sozu ne guzeldir...

 

Biz herseyi birakmis inanclara saldiriyoruz. Iste soylemeye calistigim sey bundan ibarettir. Kimse ne kendisini ne de baskasini kandirmaya kalkmasin. inanmiyorum sozuyle kendisini tutuculugu asmis aydin sanmasin. "Kisilik" bambaska bir seydir. Ne inanc ne de inancsizlik ile olur bu. Bazen lumpen havasinin agirligini tasiyamaz oluyor insan...

 

Hosgorusuzluge karsi hosgoruye inanmadigim icin bazi seylere hos bakamadim. Bu yuzden, uslubumla vermek istediklerim arasindaki fark tutarsizlik degildir. Misliyle mukabele de degildir, cunku hicbir seyin avukatligini yapmaya niyetli degilim. Ama saygiya dair davete tepkili bir cagridir.

 

Birakin herkes inandigi gibi inansin. Insanlik icin odev onceliklerimiz bir kenarda beklemesin. Savasilacak sey inanc ve dusuncelerin kendileri degil, bunlari istedikleri gibi kullanarak teror estirenlerdir. Kur'an'da bu tur gereksiz tartismalara soyle bir nokta konur:

 

"De ki: Ey kâfirler

 

Sizin taptıklarınıza ben tapmam.

 

Siz de benim taptığıma tapıcılar değilsiniz.

 

Ben asla sizin taptıklarınıza tapacak değilim.

 

Siz de benim taptığıma tapacak değilsiniz.

 

Sizin dininiz size, benim dinim banadır."

 

Selam ile..

20122[/snapback]

Tek kelimeyle harika yazmışsınız ...Yazdıklarınız burada yorum yapılmadan önce (özellikle dini konularda) kesinlikle okunmalı Umarım arkadaşlar yazdıklarınızla ilgili gereken hassasiyeti gösterir..

Gönderi tarihi:

Ferfecir: her zaman anlatmaya, savunmaya calistigim seyi cok güzel bi dille ustaca ifade etmissin, tesekkür ederim, ben biraz handicapliyim bu konuda :flowers:

Gönderi tarihi:
.................. Arap Yarımadası’nda, İslam’dan önce, kız çocukları doğduktan sonra toprağa gömülürdü."

 

20169[/snapback]

 

 

Hala bunlara inaniyor musunuz? İslamiyetten önce arap yarimadasinda kız çocuklari topraga gömülüyormusmus . Öyle olsa idi nesil nasil devam edecekti. Ya da o dönem sosyal hayatinda nasil çok evlilik söz konusu olacakti merak ediyorum. Siz etmiyor musunuz?

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.