Φ dennise Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Ya hu senin "kanıtlarım var" dediğin şeyler şunlar mıydı? Yeni başlayanlar için Haarun Yaahya... Oku oku çok oku... Ya hu bu sözü kim söylemişse söylemiş; Kimin söylediği önemli değil... Önemli olan, sizin bu mantığın benimsediği "Tasarım"ın felsefi ve bilimsel olarak neyi ifade ettiğini bilmemeniz. Tasarımı kabul eden bir mantık ya da bakış açısı, Bilim gerçekleştiremez. dur bakalim ... daha baslamadim .. her fikre acik oldugunu biliyorum her fikri degerlendirdigini ve baska fikirlere kapali insanlari sip diye secip cikarmandan belli oluyor her fikre acik oldugunu biliyorum ; ) ben daha baslamadim ... degerlendirmeye almadan mutlak curutme gozu ile bakan biri degilsin sen .. arastmacisin Alıntı
Φ dennise Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 dur bakalim ... daha baslamadim .. her fikre acik oldugunu biliyorum her fikri degerlendirdigini ve baska fikirlere kapali insanlari sip diye secip cikarmandan belli oluyor her fikre acik oldugunu biliyorum ; ) ben daha baslamadim ... Alıntı
Φ dennise Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 sadece acele edesim yok .. Alıntı
Misafir meraba Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 dur bakalim ... daha baslamadim .. Bunu insanlara söylemeye neden gerek duyuyorsun bilmiyorum? (İki iletide, üç kez) Daha önceleri bana da söylemiştin. Bir aya yaklaşıyor. Hala başlayacaksın. Hem başlasan ne olacak ki.. Başladıklarını da gördük.. Bizler somuttan sen ise soyuttan bahsediyorsun. Soyut için gözlem, deney, belge, bulgu zahmetine girecek değilsin ya.. Uydur uydur söyle.. Tutan da yok.. 1 Alıntı
Φ dennise Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Bunu insanlara söylemeye neden gerek duyuyorsun bilmiyorum? Bana da söylemiştin. Bir aya yaklaşıyor. Hala başlayacaksın. basladim ; basladim bitirdim ; baslayacagim ; ) Hem başlasan ne olacak ki.. fikir zenginligini ortaya koyucaz .. bunlar da kiyas olunabilmesi icin sergilenmis olucekler .. iki arabadan biri daha guzeldir .. Bizler somuttan sen ise soyuttan bahsediyorsun. ortak konumuz ewrim .. Soyut için gözlem, deney, belge, bulgu zahmetine girecek değilsin ya.. Uydur uydur söyle.. bunu maymundan gelme icin de soleyebiliriz .. belge yok bulgu yok ama kurgu var .. bilimsel bir ilizyonla kurgulama var .. dostum ; simdi ortak konumuz ewrim teorisi sizin dusunceniz size bizim dusuncemiz bize .. ne guzel iste Alıntı
Misafir meraba Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 ortak konumuz ewrim .. bilimsel bir ilizyonla kurgulama var .. Şu bilimin tanımını size bir türlü yaptıramadık. Ne ile uğraştığını da.. İletinin başında dahi yanlış tanımlamışsınız. Kurgulamayla, illizyonla bilimin olmadığını artık yeryüzünde bilmeyen kalmadı, siz ise halen bilimin ortaçağ tanımıyla devam ediyorsunuz. Önce bilimin tanımını yapın. İlimin değil. Pozitif bilimin. Evrim teorisinde hiç bir tez yoktur ki, Bulguya ve bulgudan kaynaklı tümevarım ilkesiyle yapılmamış olsun. Alıntı
Φ dennise Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Kurgulamayla, illizyonla bilimin olmadığını artık yeryüzünde bilmeyen kalmadıÖnce bilimin tanımını yapın. İlimin değil. Pozitif bilimin. meraba , bilim kendi kendini zaten pozitif bilim ile temizliyor artik .. hala evrime destek ariyorlar .. ama bilim kendi kendini temizlemeye devam edicek Alıntı
Φ FUZULİ Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Caner Taslaman-Evrim Teorisi,Felsefe,Tanrı -http://www.canertaslaman.com/2012/03/evrim-teorisi-felsefe-ve-tanri/- ''Jeremy Rifkin, Evrim Teorisi’nin bilimsel metodoloji açısından sorunlu olduğunu şu şekilde ifade etmektedir: “Asgariden söylemek gerekirse, önümüzde utanılacak, şaşılacak bir durum vardır. Bir düşünce ki, bilimsel olduğunu söylüyor ama bilimsel ölçüme elverişli olamıyor. Gözlemlenemiyor, yeniden türetilemiyor, ölçülemiyor. Ama savunucuları, hayatın başlangıcı ve gelişimi konusunda onun yüce ve çürütülemez bir gerçek olarak görülmesini istiyorlar!... O halde, bilimsel gözleme dayanmayan bu evrim görüşü kişisel bir inanç meselesi olmalıdır. Teori hakkında söylenebilecek en iyi şey, onun, hayatın nasıl geliştiğine dair birçok insanın paylaştığı, ne kanıtlanabilen ne de yanlışlanabilen bir inancı temsil ettiğidir.” Bilgi teorisindeki yaklaşımları açısıdan olguları ve tümevarımı bilimsel bilginin kaynakları diye kabul eden bir yaklaşımı savunanlar, Evrim Teorisi’nin bilimsel kriterleri karşılamadığını kabul etmek zorundadırlar. Birçok ünlü felsefeci, gözlemsel verilere dayandırılmadan Evrim Teorisi’nin savunulmasındaki soruna dikkat çekmişlerdir. Bunlardan biri olan Wittgenstein şöyle demektedir: “Örnek olarak Darwin teorisi hakkında yapılan yaygarayı ele alalım. Teoriyi destekleyen ve ‘Tabii ki’ diyen çevreler vardır, bir de ‘Tabii ki hayır’ diyen çevreler vardır. Hangi mantıkla ‘Tabii ki’ denilebilir? Tek hücreli organizmaların zamanla daha karmaşık organizmalara dönüştükleri ve memeli hayvanlardan insanlara kadar geliştikleri düşüncesi savunuluyor. Peki, bu süreci gözlemleyen biri var mı? Hayır. Peki, bu süreci şu anda kimse gözlemliyor mu? Hayır. Yapılan gözlemler bir damla suyun kızgın bir taşa damlatılması gibi. Buna rağmen binlerce kitapta bu teorinin akla en yatkın çözüm olduğu yazmaktadır. İnsanlar çok zayıf kanıtlara rağmen bu teorinin doğruluğundan emin. ‘Bilmiyorum, bu ilginç bir hipotez ama daha fazla güçlendirilmesi gerekir’ gibi bir tutum savunulamaz mıydı? Bu, nasıl herhangi bir şeye ikna olunabileceğini gösteriyor. Sonunda cevapsız kalan sorular unutuluyor ve kişiler bunun mutlaka böyle olduğuna kanaat getiriyorlar.'' Okumak güzeldir...Meraba siz okumasanız da olur,zira okuduklarınızdan ne anladığınız ortada. Alıntı
Φ FUZULİ Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Yarın bir gün bilim canlılığın nasıl oluştuğunu şüpheye yer bırakmadan, birilerinin Evrim Teorisi'ni yalan yanlış, saçma sapan yorumlarından uzak sadece bilimsel nesnel gerçeklik düzeyinde yanlışlanamaz bir derecede ortaya koyarsa eyvallah derim bu ayrı. Evrim Teorisi tartışması bilimsel tartışma olmaktan çıkmış,uzun zamandır ideolojik kaygılarla tartışılan, savunulan, karşı çıkılan bir tartışma mahiyetinde ve en önemlisi de Evrim Teorisi'nin doğru anlaşılıp anlaşılmadığı meçhul... Muhabbetle... Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Yarın bir gün bilim canlılığın nasıl oluştuğunu şüpheye yer bırakmadan, birilerinin Evrim Teorisi'ni yalan yanlış, saçma sapan yorumlarından uzak sadece bilimsel nesnel gerçeklik düzeyinde yanlışlanamaz bir derecede ortaya koyarsa eyvallah derim bu ayrı. Evrim Teorisi tartışması bilimsel tartışma olmaktan çıkmış,uzun zamandır ideolojik kaygılarla tartışılan, savunulan, karşı çıkılan bir tartışma mahiyetinde ve en önemlisi de Evrim Teorisi'nin doğru anlaşılıp anlaşılmadığı meçhul... Muhabbetle... Dostum, "Evrim Teorisi", elbette ki eleştirilebilir bir kuramdır. Bir teorinin "yanlışlanamaz şekilde ortaya konulması" diye bir şey mümkün değildir bilimde. Bilimde aslolan şey "yanlışlanabilirlik"tir. Bilimsel her teori, kendisinin yanlışlanabilir olduğu gerçeği üzerinden hareket eder. Çünkü bilimin doğasında sorgulama vardır. Yanlışlanabilir olması, ortaya koyduğu şeyin "Gerçek olmadığı" anlamına gelmiyor. Örneğin "Newton'un Yerçekimi Kuramı"nı ele alalım. Einstein "Görelilik Kuramı" ile karşımıza çıkana kadar yanlışlanabileceği tahmin edilemiyordu. Ama Einstein çıktı ve "Newton'un Yerçekimi Kuramı"nı uzaya yönelik olarak çürüttü. Onun açıklamakta yetersiz kaldığı noktaları ışıl ışıl aydınlattı. Ama bugün hala Newton'un Kütle Çekimi kuramı/teorisi işlerimizi görür. Fakat çıkıp da "Kütleçekimi sadece bir teori; yanlışlanamaz derecede ortaya koyan olursa eyvallah derim" diyebilir misiniz? Buna dayanarak da "Yerçekimi yoktur!" diyebilir misiniz? Evrim ve Evrim Teorisi de böyle bir ayrımdadır. Evrim başkadır, Evrim Teorisi başkadır. Bakın, sağduyunuza güvenerek rica ediyorum sizden: Lütfen kavramların anlamlarını bilmeden, konuştuğunuz konu hakkında makul bir bilgi edinmeden fikir yürütmeye kalkmayınız. Evrim Teorisi, bilimsel gerçekliklerden elde edilen bir uslamlamadır. Bilimsel gerçekliklere dayanır. Yukarıda arkadaşın zannettiği gibi sadece kafataslarına, kemiklere falan dayanmaz Evrim Teorisi. Onlarca Bilim alanınca doğrulanmıştır. Evrim Teorisi, Evrim'in mekanizmalarını açıklamaya çalışan bir teoridir. Nasıl ki "Yerçekimi Teorisi", Yerçekimi'nin mekanizmalarını açıklamaya çalışan bir teori ise, o da öyledir. Yani bilim, Yerçekimi'ni kabul ettiği gibi, Evrim'i de kesin olarak kabul eder. Ve onu açıklamaya, anlamaya çalışan teoriler üretir. Ve sadece Darwin'in evrim teorisi yoktur, bir çok evrim evrim teorisi vardır. Fakat en güçlüsü ve en açıklayıcısı Darwin'in kuramıdır. Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 11 Ağustos , 2012 dur bakalim ... daha baslamadim .. her fikre acik oldugunu biliyorum her fikri degerlendirdigini ve baska fikirlere kapali insanlari sip diye secip cikarmandan belli oluyor her fikre acik oldugunu biliyorum ; ) ben daha baslamadim ... degerlendirmeye almadan mutlak curutme gozu ile bakan biri degilsin sen .. arastmacisin Dostum bak önce öğren de gel... Evrim sadece kemiklerden ibaret değildir. Ha ama bazı şeyler üzerinde yapılan sahtekarlıklardan medet umacaksan, din üzerinde yapılan sahtekarlıklardan başlayalım; O zaman da dini reddetmen gerekecek! Ama o zaman şöyle diyeceksiniz; "Onların sahtekarlıkları dini bağlamaz..." İşte kariyer yapmak için hangi bilim adamının hangi sahtekarlığı yaptığı da Bilim'i bağlamaz... Bu, yeterince kapak olmuştur sanırım. İkinci kapağımız ise çaresizlikten kanıt diye kaktırmaya çalıştığınız bilim insanlarına yönelik gelsin. Bill Gates'in falan sözlerini almışsınız ama çuvallaşmışsınız. Zira bakın bir şeyin "Bilimselliği"nden söz edeceksek eğer, onun denenmiş, gözlemlenmiş ve sınanmış olması gerekir. Kuramsallaştırılmış olmaya yeter kanıtları olması gerekir. Evrenin sözümona düzenine bakıp da "Aa ne güzel düzen; kesin biri yapmıştır. O da Tanrı'dır" diyen adamın kendi görüşüdür bu ve bilimselliği yoktur. Çünkü evrenin bir takım kurallara ve belli bir sözümona düzene göre işliyor olması, onun ayrı, üstün ve bilinçli bir varlık tarafından inşa edilmiş olmadı gerektiğine dair uslamlama, o kişiye aittir. Bilimsel bir çıkarım değildir. Yani birisi de çıkıp, aynı mantığa ve bilgilere bakarak, "nasıl ki insanın bir nesne ve doğal bir varlık olarak kendi aklı varsa, kendini onarıp tamir edebiliyorsa, değiştirebiliyorsa, doğanın da kendi aklı vardır ve bunlar onun kanıtıdır" diyebilir, ki panteistler böyle düşünürler. Ya da bunların hepsini Ulu Makarna Canavarına da bağlayabilirsiniz. Veya Allah'a... Ama en nihayetinde bunlar sadece uslamlamadır, bilimsel bir kanıtı yoktur. Kuram haline bile getirilemezler. Tanrı'nın varlığına dair bir bilimsel kuram oluşturamazsınız. Oluşturmaya çalıştığınız ve varlığını kabul ettiğiniz anda bu "Bilim" olmaktan çıkar. Bilim bir insan etkinliğidir çünkü, İlahiyat değildir. O yüzden Bilim, Tanrı'nın varlığını kanıtlayabilemez. Azıcık sağduyu ve azıcık zeka diliyorum size. İnsanların bilmedikleri konuda konuşmamaları gerektiği gibi, H.Y. gibi bilgiden olabildiğince yoksun kimselere de bel bağlamamalılar. Gidip o sitelerden copy/paste yapıp, bize "bu konuları biliyorum" ayağına yatacak kadar da sinsi olmamalı insanlar. Alıntı
Φ dennise Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Azıcık sağduyu ve azıcık zeka diliyorum size. nasi yane kimden diliyosun Alıntı
Φ dennise Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Tanrı'nın varlığına dair bir bilimsel kuram oluşturamazsınız. e heralde olusturamayiz ; ama tanrinin varligindan supeye dusurten felsefeleri akillica elestirebiliriz ... onlardan biri Darvinin evrim teorisidir bilimsel dayanagi olmadigi gibi felsefi bir yer edinmeden baskasi degildir .. Alıntı
Φ dennise Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Teknolojiden böylesine yoksun bir ortamda çalışan bilim adamları, hayatın hücre seviyesindeki kompleksliği hakkında hiçbir şey bilmiyorlardı. Darwinizm döneminde, bilimsel olanaklar o kadar geri, cahillik o kadar yaygındı ki; 1. Canlı hücre, içi su dolu bir torbadan ibaret, basit bir yapı zannediliyordu. 2. Bilim adamları, hücrenin kompleks yapısından ve DNA’nın varlığından haberdar değillerdi. 3. Yaşamın devamını mümkün kılan ve her biri mükemmel birer tasarımın eseri olan moleküler mekanizmalar tanınmıyordu. 4. Yaşamın, ciltler dolusu ansiklopediyi dolduracak miktarda bilgiye dayandığı bilinmiyordu. 5. Anormal doğan bebekler, annelerinin doğum sırasında kapıldığı korkuların sonucu zannediliyordu. 6. Bir bölgede toprağın sabanla sürülmesinin, o bölgede iklimi değiştireceğine inanılıyordu. 7. Uzayı renksiz bir sıvı olan eterin kapladığı düşünülüyordu. 8. Birkaç nesil kolları kesilen insanların, çocuklarının bir süre sonra kolsuz doğacağına inanılıyordu. 8. maddeye dikkat ; ) Alıntı
Misafir meraba Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 nasi yane kimden diliyosun Cevaplarım kendi adımadır. Çok da cevap verilmez bir soru değil. Hatta yanlış bir soru. Olmayan birşeyden istenemez heralde. İnsanın vicdanen istekleri olur. Yaşamdan, hayattan.. Tıpkı hasta birisinin iyi olmasını istenmesi gibi. Tek çıkar yol da, çare de, yapılacakların insanlar tarafından yapılması. İşkenceci, kinci veya intikamcı birsinden isteyip te işi çıkmaza mı sokacağız? ama tanrinin varligindan supeye dusurten felsefeleri akillica elestirebiliriz ... Akıl ve mantık sadece obje ile (var olan), yani duyumlarınla algıladıklarınla kullanılır. Bunun dışında akıl ve mantığını nasıl kullanacaksın? Mümkün değil ki.. Aksi olan sallama olur.. Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Çok da cevap verilmez bir soru değil. Hatta yanlış bir soru. Olmayan birşeyden istenemez heralde. Öğrenecek abisi, Dennise "Doğru Soru Sormayı" da öğrenecek... Öğrenecek de biz bu ömürde göremeyeceğiz işte... Ama dur ben ona bir "Mükemmel Tasarım" örneği vereyim. Yaradan rabbim ne de kusursuz yaratmış. Yaradılıştaki şu mükemmelliğe bakar mısınız? Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 e heralde olusturamayiz ; ama tanrinin varligindan supeye dusurten felsefeleri akillica elestirebiliriz ... onlardan biri Darvinin evrim teorisidir bilimsel dayanagi olmadigi gibi felsefi bir yer edinmeden baskasi degildir .. Darwin'in Evrim Teorisi, Evrim'i açıklayabilen en kapsamlı teoridir hala. Ve 150 yıldır da çürütülememiştir. Gelişmiştir elbette, yanılgıları da vardır fakat hareket noktası ve ortaya koyduğu yapı hala dimdik ayakta durmaktadır. Kendinizi kandırmayın. Biraz kitap okuyun... HY'den medet ummayın... Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 nasi yane kimden diliyosun Yüce rabbimden diliyorum... Şaka şaka... Ama olsaydı, ondan dileyebilirdim... Her insanın makul bir algılama düzeyi vardır. Ondan medet umuyorum ama Mevlana güzel demiş: "Anlatabildiklerin, karşındakinin anlayabildiği kadardır..." O değil de, hala benimle aşık atabileceği umuduyla yaşıyorsun ya, azmine hayran kaldım doğrusu... Umut iyidir, seni zinde tutar. Hırs yaparsan daha çok saçmalatır gerçi ama en azından nefes alıp vermeye devam edersin. Alıntı
Φ dennise Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Açıkça bir mantık çöküntüsü içinde olan Darwinistlere göre, her biri şuursuz olan bu maddeler, akıl ve vicdan sahibi, düşünen, seven, merhamet eden, muhakeme yeteneğine sahip, tablolar ve heykeller yapan, senfoniler besteleyen, romanlar yazan, gökdelenler inşa eden, atom reaktörleri kuran, hastalıkların sebebini bulan ve şifaya vesile olacak ilaçlar üreten, siyaseti yönlendiren insanları meydana getirmiştir. Yeterince zaman geçince, çamurlu suyun içinden tesadüfler sonucunda, aslanlar, kaplanlar, tavşanlar, geyikler, filler, kediler, köpekler, kelebekler, sinekler, timsahlar, balıklar, kuşlar çıkmıştır. Yine aynı çamurdan, birbirinden farklı koku ve lezzetleriyle çeşit çeşit meyveler ve sebzeler, portakallar, çilekler, muzlar, elmalar, üzümler, domatesler, biberler; eşsiz görünümleriyle çiçekler ve diğer bitkiler çıkmıştır. Kısaca, Charles Darwin'den bugüne sayısız evrimci makalede, kitapta, filmde, gazete haberlerinde, dergi yazılarında, televizyon programlarında anlatılan masal, bataklığın içinden tesadüfen ortaya çıkan canlılığın senaryosundan ibarettir. Yani, siz bir Darwiniste "Bu medeniyet nasıl oluştu?", "Bu kadar farklı canlı türü nasıl meydana geldi?", "İnsan nasıl var oldu?" gibi sorular yönelttiğinizde, size vereceği cevabın özü şudur: Tesadüfler, bir bataklığın içinden tüm bu sayılanları, zaman içinde meydana getirdi. Alıntı
Φ dennise Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 O değil de, hala benimle aşık atabileceği umuduyla yaşıyorsun ya, azmine hayran kaldım doğrusu... ahahahahhahaa sen benim gozumde Allahin yarattigi ve bilinc altini komple sarip kusattigi bir dusunce akimisin senden ustun bi guce direniyosun her yazdigin sey ; belli ; her etkiye verebilecegin her tepki daha mesajimi gormeden belli : ) sen disina cikamazsin ama benim gozumde.. ben senin bu tavrindan hoslaniyorum dostum konumuza donelim Alıntı
Φ dennise Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 AYILAR BALİNALARA DÖNÜŞEBİLİR Mİ?!... Darwin, Türlerin Kökeni adlı kitabında, balinaların yüzmek için çabalayan ayılardan evrimleştiğini iddia etmişti! Bunun nedeni, Darwin'in bir canlı türü içindeki değişimleri sınırsız sanmasıydı. 20. yüzyılın bilimi, hayal gücüne dayalı bu evrimci senaryoları geçersiz kıldı. alinti Alıntı
Φ FUZULİ Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Dostum, "Evrim Teorisi", elbette ki eleştirilebilir bir kuramdır. Bir teorinin "yanlışlanamaz şekilde ortaya konulması" diye bir şey mümkün değildir bilimde. Bilimde aslolan şey "yanlışlanabilirlik"tir. Bilimsel her teori, kendisinin yanlışlanabilir olduğu gerçeği üzerinden hareket eder. Çünkü bilimin doğasında sorgulama vardır. Yanlışlanabilir olması, ortaya koyduğu şeyin "Gerçek olmadığı" anlamına gelmiyor. ''yanlışlanamaz derecede'' derken bilimsel nitelikler bağlamında kabul görme düzeyini kasttetmiştim,sizin anladığınız şekilde bir anlam çıkarmak da mümkün;lakin bir teorinin yanlışlanamaz gibi bir iddiasının olmayacağının,bilimsel yaklaşımın da sizin de bahsettiğiniz gibi olduğunun farkındayım. Evrim Teorisi için yapılan eleştirilerden biri de ''yanlışlanma'' niteliği taşımadığı yönünde zaten, sınanamıyor tam manasıyla, öngörüler ve tümevarım yöntemiyle yapılan yorumlar çok abartılı. Sadece bir ''göz'' için Evrimcilerin anlattığı evrim aşamaları aşırı zorlama bir mantık ve hayâl gücü ürünü, Richard Davkins'in ''Olasılıksız Dağına Tırmanamak'' kitabında da vardı bu mesele, neden evrimleşmesin diyordu, gözün evrimini de anlatırken engin hayâl gücünü kullanıyordu. Sorun şu, evrim katı evrimcilerin savunduğu gibi bütün nitelikleriyle gerçekleşmiş olabilir;lakin nasıl olduğunu gözlemlemedikleri, nasıl olduğu konusunda kesinliği olmayan evrimle alakalı konularda o derece akıl yürütüyorlar, hafızalarını zorluyorlar ki, diyorsun ki, hımmm adam böyle olmasını istiyor, böyle olduğu kesin değil, bunu anlıyorsun. Maymunlarla ortak bir atadan gelme düşüncesiyle, etrafta dolaşan, atlası olan insanın maymundan kademe kademe evrimleştiğini gösteren kişiler, yayınlar var. Evrim bu mu, bilim adı altında kendi ideolojisini desteklemek için olaya doğmatik yaklaşan binlerce insan var, ki bundan dolayı bu tartışma bitmiyor ya! Örneğin "Newton'un Yerçekimi Kuramı"nı ele alalım.Einstein "Görelilik Kuramı" ile karşımıza çıkana kadar yanlışlanabileceği tahmin edilemiyordu. Ama Einstein çıktı ve "Newton'un Yerçekimi Kuramı"nı uzaya yönelik olarak çürüttü. Onun açıklamakta yetersiz kaldığı noktaları ışıl ışıl aydınlattı. Ama bugün hala Newton'un Kütle Çekimi kuramı/teorisi işlerimizi görür. Fakat çıkıp da "Kütleçekimi sadece bir teori; yanlışlanamaz derecede ortaya koyan olursa eyvallah derim" diyebilir misiniz? Buna dayanarak da "Yerçekimi yoktur!" diyebilir misiniz? ''yanlışlanamaz derece'' tabirinden kastımı yazmıştım, buradaki yazılanlar için de geçerli.Newton'un ''Kütle Çekimi Teorisini''ne karşı çıksam bile yer beni hâla çekiyor. Kimse yer çekimini inkâr edemez, yer beni çekmiyor diyemez, nasıl çektiği hususunda yok öyle değil diye kabul görmüş bir teoriye karşı çıkabilir komik de olsa. Evrim ve Evrim Teorisi de böyle bir ayrımdadır.Evrim başkadır, Evrim Teorisi başkadır. Bakın, sağduyunuza güvenerek rica ediyorum sizden: Lütfen kavramların anlamlarını bilmeden, konuştuğunuz konu hakkında makul bir bilgi edinmeden fikir yürütmeye kalkmayınız. Evrim Teorisi, bilimsel gerçekliklerden elde edilen bir uslamlamadır. Bilimsel gerçekliklere dayanır. Yukarıda arkadaşın zannettiği gibi sadece kafataslarına, kemiklere falan dayanmaz Evrim Teorisi. Onlarca Bilim alanınca doğrulanmıştır. Evrim Teorisi, Evrim'in mekanizmalarını açıklamaya çalışan bir teoridir. Nasıl ki "Yerçekimi Teorisi", Yerçekimi'nin mekanizmalarını açıklamaya çalışan bir teori ise, o da öyledir. Yani bilim, Yerçekimi'ni kabul ettiği gibi, Evrim'i de kesin olarak kabul eder. Ve onu açıklamaya, anlamaya çalışan teoriler üretir. Ve sadece Darwin'in evrim teorisi yoktur, bir çok evrim evrim teorisi vardır. Fakat en güçlüsü ve en açıklayıcısı Darwin'in kuramıdır. Şimdi burada yazdıklarınızla ilgili bazı konularda açıklama isteyeceğim Sn. Tengeriin, bazı sorularım olacak. Evrim farklıdır, Evrim Teorisi farklıdır derken Evrim Teorisi'nin bilimin kabul ettiği ''evrim''i açıklamada en tutarlı, doğru teori olduğu düşüncesini anladım. Peki, bilim evrimi kabul ediyorsa ''evrim''le ''Evrim Teorisi'' arasındaki fark nedir, bilimin kabul ettiği ''evrim'' neyi savunmaktadır da ''Evrim Teorisi'' onu açıklamaya çalışmaktadır? Hani yer çekiminden bahsetmiştin, yerin çekmesi bir gerçeklik, kimse bunu inkâr edemez demiştim, Newton'un teorisi de yerçekiminin nasıl olduğunu açıklayan bir teori örneğinden hareket edecek olursak ''evrim'' yer çekimi gibi bir gerçek olgu bu durumda, Evrim Teorisi de bunu açıklamaya çalışıyor. Şimdi yer çekimi, yerin bizi en basit tabirle kendine çekmesi demek; peki ''evrim'' ne demek, bilim evrimi kabul etmiş olmakla aynı zamanda Evrim Teorisi'nde de savunulan neyi kabul ediyor, anlatın biraz? Bir de bilimin kabul ettiği evrimi açıklayan Evrim Teorisi dışındaki evrim teorilerinden örnekler verir, kısaca açıklarsanız sevinirim. Muhabbetle... Alıntı
Φ FUZULİ Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 AYILAR BALİNALARA DÖNÜŞEBİLİR Mİ?!... Darwin, Türlerin Kökeni adlı kitabında, balinaların yüzmek için çabalayan ayılardan evrimleştiğini iddia etmişti! Bunun nedeni, Darwin'in bir canlı türü içindeki değişimleri sınırsız sanmasıydı. 20. yüzyılın bilimi, hayal gücüne dayalı bu evrimci senaryoları geçersiz kıldı. alinti Yaratan istemişse neden dönüşmesin ki? Dönüşüp dönüşmediğini bilmiyoruz, inananların geneli yaratıcının canlıların var olması, çeşitlenmesinde evrim sürecini bahsedildiği şekilde işletmediğini, her türü başlı başına özgün formuyla yarattığını düşünüyor; inanmayan kişilerin yorumu da tam tersi yönde Evrim Teorisi çerçevesinde. Ayılar balinalara dönüşebilir mi?Söyleyenler var... Sadece fotoğrafa bakıyorum, ayılardan balina olmuşsa bile hangi amaçsız, şuursuz tesadüfler, mutasyonlar yığını bir ayıyı neden bir balinaya niçin dönüştürmüş sorusunu soruyorum? Muhabbetle... Alıntı
Φ dennise Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Yaratan istemişse neden dönüşmesin ki? o zaman yeri kazdikca gecissel fosiller bulunmasi gerekirdi .. bi tane bile yok .. muzelerdeki yari maymun yari insan fosilleri bile ya kaldirildi ; ya da maket fosiller teorinin hayatta kalmasi icin sergileniyor .. Ayılar balinalara dönüşebilir mi?Söyleyenler var... donusebilselerdi DNA molekulleri donusumu destekleren sifrelenmelerle sifrelenmeliydi ... DNA ewrimi gecersiz kilar .. her canli ayri ayri planlanmistir .. ve bilgileri asla degisiklige ugratilamayacak sekilde kodlanmistir .. ayni havayi soluyup ayni topragin ve havanin uyumu ile canliligini surduren organizmalarin benzer ozellikler gostermesi elbette ki makuldur .. ama birbirlerinden birbirlerine donmeleri olanaksizdir ,, Allah o sekilde yaratsaydi o sekilde olmus derdik zaten ama ortada hicbir gosterge olmadigi gibi ; her bilimsel ve paleontolojik gelisme tek seferde yaratilisi gostemektedir Alıntı
Φ dennise Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2012 evrim teorisinin gelistigi ortamda ; insanlar, birkac nesil kolleri kesilen insanlarin kolsuz dogacagina inaniyorlardi .. iste evrim teorisi bu gibi hurafevari bir ortamda gelisme gosteridi ... darvin kendini bisey sandi ayriyetten de turkleri asagi irk olarak goruyordu .. yani ewrimini pek tamamlayamamis bir irk olarak goruyordu ve ewrimini tamamlayan irklar tarafindan elemine edileceklerine kanahat getirmisti ... ona gore bu doganin kanunuydu bu teori hayata bilimsel bir duzlemde gecirildiginde ise guclu gucsuzu ezmeli dusuncesi yayginlasti ... ingilizler bugun bile irkci ve ruhen soguk bir durumdadir ... tabi hepsi degil ;P ama birsuru psikopat ingiltereden cikiyor maneviyata komple kapalilar Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.