Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Peygamber Efendimizin Geleceği Konusunda Kuran ve incillerden Müjdeler


tersinim

Önerilen İletiler

İnciller ve Kuran'da peygamber efendimizin nübüvvetiyle ilgili pek çok müjde ayetleri vardır. Bunlardan bir kaçını alıyoruz.

 

Fetret döneminde akıllarıyla Allah’ı (c.c.) arayıp bulabilenler kemale erip yükselmiş, bulamayanlar ise herhangi bir sorumluluk altında kalmamışlardır.

 

Cenab-ı Hakkın varlığını akıl ve ilim dışı saymak ne büyük gaflettir.

 

Hz. isa (a.s.v) kendisine verilen incil’in çeşitli yerlerinde:

 

-Ben Baba’ya yalvaracağım ve O size başka bir Paraklit’i, hakikat ruhunu verecektir, ta ki daima sizinle beraber olsun.

 

Fakat benim ismimle Baba’nın göndereceği Paraklit, Ruhulkudüs, o size her şeyi öğretecek ve size söylediğim her şeyi hatırınıza getirecektir.

 

(Burada Ruhulkudüs ile Cebrail (a.s) kastedilmiştir ama Onun peygamberler dışında insanlarla konuşması, onlara bir şeyler öğretmesi mümkün değildir. Bu nedenle bu kelime sonradan incil’e ilave edilmiştir.)

 

Baba’da size göndereceğim Paraklit, Baba’dan çıkan hakikat ruhu geldiği zaman benim içinde şahadet edecektir.

Benim gitmem sizin için daha hayırlıdır. Çünkü gitmezsem Paraklit gelmez. Fakat gidersem Onu size gönderirim.

 

Ve O geldiği zaman günah için, kurtuluş ve hüküm için dünyayı cevap veremez duruma getirecektir.

 

O hakikat ruhu gelince size her hakikate yol gösterecek, zira kendiliğinden söylemeyecektir; fakat her ne işitirse söyleyecek ve gelecek şeyleri sizlere bildirecektir. Ona gelen Rahmandandır.

 

O Beni şereflendirip kutlu kılacaktır. Çünkü getirdiklerimden alacak ve size bildirecektir….

 

Yuhanna incilindeki bu metinlerde adı geçen Paraklit incilin Arâmîce aslında Muhamada yani Muhammed’dir (a.s.v).

 

Allah (c.c.) yüz yirmi dört bin peygamberden yüz otuz beşini resul yapmış yani kitap vermiştir. Bu kitapların kimisinde o kitap sahibi peygamberden sonra gelecek peygamberi müjdeleyen kısımlarda bulunur, gelecek peygamberin sıfatları bildirilirdi.

 

Tevrat ve incillerde bulunan bazı pasajlar Ahir zaman peygamberi olan peygamberimiz Hz. Muhammed’in (a.s.v) geleceğini ve sıfatlarını bildirmiştir.

 

isa’dan sonra 415 yılında toplanan iznik konsilinde yüze yakın incil yok sayılıp iptal edilmiştir.

 

Bunların arasında bulunan Barnabas incili Hz Muhammed’in (a.s.v) geleceğini açıkça bildiriyordu.

 

Bu gün Barnabas incilinin orjinal tek nüshası Avusturya’da bir müzede bulunmaktadır.

 

Hz. Muhammed’in (a.s.v) isim ve sıfatları Tevrat ve incil’de yazılıydı. Ehl-i kitap olan Hıristiyan ve Yahudi bilginleri bu hususta tam bilgiye sahip bulunmaktaydılar.

 

Bu gerçek Kuran-ı Kerim’de:

 

adsztlr.png

 

 

“-O kimseler ki Resule, Ümmi Peygambere tabi olurlar. O peygamber hakkındaki bilgileri, yanlarındaki Tevrat’ta ve incil’de yazılı bulurlar.

 

O, onlara iyiliği emir, kötülükten de men eder. Onlara temiz olanları helâl, pis olanları haram kılar. Ve onların ağır yüklerini ve üzerlerindeki bağları kaldırır.

 

Artık o kimseler ki Ona iman ederler. Ona saygı gösterir, yar-dımda bulunurlar. Onunla indirilmiş Nur’a tabi oluverirler. işte kurtuluşa erenler onlardır.” (A’raf 157

 

 

adszlyr.png

 

-Kendilerine kitap verdiklerimiz Onu oğullarını bildikleri gibi bilirler. Onlardan bir grup hiç şüphe yok ki bilir oldukları halde hakkı gizlerler.” (Bakara 146)

 

adszfu.png

 

“Hatırla o zamanı ki Allah peygamberlerine:

 

-Size kitap ve hikmet verdim. Sonra yanınızdakini tasdik edici bir Resul gelecektir. Ona kesin olarak iman ve her halde yardım edeceksiniz diye ahit ve misak aldıktan sonra onlara:

 

-ikrâr ettiniz ve bunun üzerine olan sözümü kabul eylediniz mi? Diye sordu.

 

Onlarda:

 

-Ya Rabbi! ikrar ve kabul ettik dediler.

 

Bunun üzerine yüce Allah:

 

-Öyle ise şahit olunuz. Bende şahitlerdenim.” (Al-i imran 81)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kuran ve incillerden Müjde Ayetleri-2

 

Yüce Allah’ın (c.c.) peygamberlerinden aldığı bu ahit ve misak kavimlerine haber vermeleri, kavimlerinin de kendilerinden sonra geleceklere bildirmeleri hususunda idi. Hz. Muhammed (a.s.v) gelmeden önce bütün Ehl-i kitap Onun geleceğini ve vasıflarını biliyordu.

 

Hz. Muhammed’in (a.s.v) Tevrat ve incillerde belirtilen vasıflarına göre:

 

O, Hz. isa’dan (a.s.) sonra gelecektir. Onun ismi Ahmet’tir. O Allah’ın (c.c.) kulu ve peygamberidir. Ondan sonra peygamber gelmeyecektir.

 

O ne kötü huyludur ne katı kalplidir. O kötü söz söylemez, çarşılarda pazarlarda bağırıp çağırmaz.

 

O kötülükleri kötülükle karşılamaz. O çok affedici, bağışlayıcıdır.

 

Doğru yoldan sapan milletleri Lailaheillallah dedirterek doğrultmadıkça, kör gözleri, sağır kulakları, kapalı gönülleri açmadıkça Allah (c.c.) Onun ruhunu almayacak, vefat ettirmeyecektir.

 

Doğum yeri Mekke’dir. Hicret yurdu Taybe (Medine)’dir.

 

Onun ümmeti bollukta ve darlıkta, her yerde Allah’a (c.c.) hamt ederler, yüksek yerlerde tekbir getirirler.

 

Onlar bellerine fota bağlarlar, abdest alırlar.

 

Güneşin seyrini izlerler. Ezan sesleri gök boşluğunda duyulur. Namaz vakitleri geldiğinde her nerede olurlarsa olsunlar namazlarını kılarlar. Savaşta saf oldukları gibi namazlarında da saf tutarlar.

 

Onların ezan sesleri ve Kuran okuyuşları gök boşluğunda arı uğultusu gibi duyulur.

 

Yine Kuran-ı Kerim’de:

 

adszuza.png

 

“Bir vakitte Meryem oğlu isa dedi ki:

 

-Şüphesiz ki Ben Benden önceki Tevrat’ı tasdik edici Benden sonra gelecek Ahmet isimli peygamberi müjdeleyici olarak sizlere gelen Al-lah’ın resulüyüm….” (Saf 6)

 

Geleceği müjdelenen Ahmet isimli peygamberi havari Yuhanna’da yazdığı incil’inde tespit etmişti.

 

Hz. isa (a.s.v) kendisine karşı gelen, tanımayan kavmine karşı:

 

“-Rab tarafından çıkıp gelecek olan O Munhamenna, Rab tarafından çıkıp gelecek olan O Ruhûlkudüs gelmiş olsaydı O bana şahadet ederdi.

 

Sizlerde şahadet ederdiniz. Çünkü öteden beri benimle birlikte bulunuyorsunuz.

 

Ben bunları size şüpheye düşmeyesiniz, diliniz sürçmesin diye söyleyip, bildirdim”……

 

Yine aynı incil’de;

 

Hz. isa (a.s.v) havarilerine:

 

“-Ben gidersem size Ruhâlhak, Faraklit gelecektir. O kendiliğinden söz söylemeyecek, ancak kendisine ne söylenirse onu söyleyecektir.

 

O Bana şahadet edecektir. Sizlerde şahadet edenlerdensiniz. Bunun nedeni ise halktan önce benimle bulunmanızdır.

 

Ben gitmezsen Faraklit gelmez”……..

 

Munhamenna Süryanice Muhammed demektir. Rumcası Baraklitüs veya Piraklütüs’tür.

 

Baraklitüs veya Piraklütüs ise Arapçaya Faraklit olarak tercüme edilmiş olup, teselli edici anlamına gelmektedir.

 

İsimlerdeki farklılık, tercümeler sırasında isimlerinde tercüme edilmiş ve bu tercümeler sırasında hatalar yapılmış olmasındandır.

 

İsimleri de tercüme etmek Ehl-i kitap alimlerinin âdetlerindendi.

 

Devamı var.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kuran ve incillerden Müjde Ayetleri-3

 

Yuhanna incilinin, birinci bölüm on dokuzdan yirmi beşinci ayetine kadar olan bölümünde bildirildiğine göre:

 

Yahudiler üç peygamberin gelmesini beklemekteydiler.

 

Birincisi tekrar geleceğini zannettikleri ilyas (a.s.),

 

ikincisi Mesih isa (a.s.)

 

Üçüncüsü ise herkesin bildiği ve Tevrat’ta O peygamber diye bahsedilen Peygamberdi.

 

Yahya (a.s.) peygamberliğini ilan edince Ona:

 

-Ey Yahya! Sen kimsin? Beklenen isa Mesih yoksa sen misin? Diye sorduklarında Yahya (a.s.):

 

-Hayır! Ben Mesih değilim diye cevap vermişti.

 

Bunun üzerine Yahudiler:

 

-Yoksa sen göğe çekilen, dönmesini beklediğimiz ilyas mısın? Diye sordular.

 

Bu soruya da Yahya (a.s.):

 

-Hayır! Ben ilyas’ta (a.s.) değilim diye cevap verdi.

 

Yahudiler:

 

-O halde Sen beklenen O peygamber olmalısın dediler.

 

Fakat Yahya (a.s) yine:

 

-Hayır, ben o peygamber de değilim. Ben Eş’iya (a.s.) peygamberin bildirdiği gibi; Rabbin yolunu hazırlayıp, düzeltiniz diye çölde çağıranın sesiyim dedi.

 

Yahya (a.s.) bu sözleriyle beklenen ilyas’ın (a.s.) yerine kendisinin geldiğini bildiriyordu.

 

Müjdelenenlerin ikincisi, isa Mesih (a.s.) ile gerçekleşti.

 

isa Mesih’ten (a.s.) sonra O peygamber olarak bildirilen peygamberin gelmesi beklenip duruyordu.

 

Ehl-i Kitap, gelecek O peygamberin sıfatlarını çok iyi bilmekte, oğullarını tanıdıkları gibi tanımaktaydılar.

 

Nitekim Medine Yahudileri komşuları olan putperest Araplarla takıştıklarında:

 

-Bekleyip durduğumuz O peygamberin gölgesi üzerimize düşmüş, neredeyse gelmek üzeredir. O peygamber gelince biz Ona tabi olacak Âd ve irem kavimleri gibi sizleri öldürüp, kökünüzü kazıyacağız derlerdi.

 

Yahudiler, gelmesi beklenen peygamberin israil oğullarından olacağını ummakta ve beklemekteydiler.

 

Beklenen peygamberin İsmail oğullarından olması onları derin bir hayal kırıklığına uğratıp, kıskandırdı. Bu kıskançlıkları nedeniyle iman etmediler, şiddetle karşı koydular.

 

Dört gözle bekleyip durdukları, oğulları gibi tanıdıkları Peygamberin en büyük düşmanı oldular.

 

Korkutup durdukları müşrik Araplar için ise bu durum ilerde bir hidayet vesilesi olacaktı.

 

Bu gerçek Kuran-ı Kerim’de şu ayetle bildirilir:

 

 

adszpky.png

 

“-Vaktaki onlara Allah tarafından yanlarındakini tasdik edici bir kitap geldi. Hâlbuki evvelce kâfirlere karşı fetih ve yardım isterlerdi. Fakat bil-dikleri kendilerine gelince inkâr ettiler. Allah’ın (c.c.) laneti kâfirler üzerinedir.” (Bakara 89)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.