Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

SAVAŞA HAYIR DEYİN_Sıradan Bir Cinayet Savaşta Adam Öldürmekten Daha Kötü Değildir...

Featured Replies

Gönderi tarihi:

***

 

Einstein.jpg

 

 

SONRA YAPILACAK TEK ŞEY VAR!...

 

Sen. Makine başındaki adam ve atölyedeki.

 

Sana yarın su boruları ve vanalar yerine çelik miğferler ve makineli tüfekler yapmanı emrederlerse,

 

yapılacak bir tek şey var: HAYIR de!...

 

 

Sen. Tezgahı ardındaki kız ve bürodaki kız.

 

Sana yarın bomba doldurmanı ve keskin nişancı tüfekler için hedef dürbünleri monte etmeni emrederlerse,

 

yapacağın bir tek şey var: HAYIR de!...

 

 

Sen. Fabrika sahibi.

 

Sana yarın pudra ve kakao yerine barut satmanı emrederlerse,

 

yapacağın bir tek şey var: HAYIR de!...

 

 

Sen. Laboratuardaki araştırmacı.

 

Sana yarın eski yaşama karşı yeni bir ölüm icat etmeni emrederlerse,

yapacağın bir tek şey var: HAYIR de!...

 

 

Sen. Odasındaki ozan.

 

Sana yarın aşk şarkıları yerine nefret şarkıları söylemeni emrederlerse,

 

yapacağın bir tek şey var: HAYIR de!...

 

 

Sen. Hastası başındaki doktor.

 

Sana yarın savaşa adam yazmanı emrederlerse,

 

yapacağın bir tek şey var: HAYIR de!...

 

 

Sen. Kürsüdeki din adamı.

 

Sana yarın savaşa dair kutsal sözler söylemeni emrederlerse,

 

yapacağın bir tek şey var: HAYIR de!...

 

 

Sen. Vapurdaki kaptan.

 

Sana yarın buğday yerine top ve tank taşımanı emrederlerse,

 

yapacağın bir tek şey var: HAYIR de!...

 

 

Sen. Havaalanındaki pilot.

 

Sana yarın kentler üzerine bomba ve fosfor yağdırmanı emrederlerse,

yapacağın bir tek şey var: HAYIR de!...

 

 

Sen. Dikiş masası başındaki terzi.

 

Sana yarın üniformalar dikmeni emrederlerse,

yapacağın bir tek şey var: HAYIR de!...

 

 

Sen. Cübbesi içindeki yargıç.

 

Sana yarın savaş mahkemesine gitmeni emrederlerse,

yapacağın bir tek şey var: HAYIR de!...

 

 

Sen. İstasyondaki adam.

 

Sana yarın cephane treni ve kıt'a nakli için kalkış sinyali vermeni emrederlerse,

 

yapacağın bir tek şey var: HAYIR de!...

 

 

Sen. Kentin varoşlarındaki adam.

 

Sana yarın gelir de siper kazmanı emrederlerse,

 

yapacağın bir tek şey var: HAYIR de!...

 

Sen. Normandiya'daki ana ve Ukranya'daki, sen Frisko ve Londra'daki ana.

 

Sen Hoangho ve Missisippi' deki ve Hamburg ve Kore ve Oslo'daki ana.,

 

bütün toprak parçaları üzerindeki analar, dünyadaki analar,

 

sizden yarın yeni kırgınlar için hemşireler ve çocuklar doğurmanızı isterlerse,

 

dünyadaki analar, yapacağınız bir tek şey var:

 

HAYIR deyin!... Analar, HAYIR deyin!...

 

Çünkü eğer hayır demezseniz, eğer hayır demezseniz analar, sonra, sonra:

 

Gürültülü vapur dumanlarıyla yüklü liman kentlerinde büyük gemiler inildiye inildiye sessizleşecek,

 

dev mamut kadavraları gibi su üstünde ölgün ve hantal, su yosunu,

 

deniz bitkileri ve midye kabuklarıyla kaplı,

 

önceleri öyle ipildeyip çınlayan gövdesi mezarlık ve çürümüş balık kokusuyla yüklü,

 

yıpranmış, hasta ve ölü gövdesi rıhtım duvarlarına karşı,

 

ölü ve yalnız rıhtım duvarlarına karşı yalpalanacak.

 

 

Tramvaylar beyinsiz, ışıltısız, cam gözlü kafesler gibi

 

yamru yumru olacak. Çürümüş hangarların arkasında,

 

büyük çukurlar açılmış yitik caddelerde raylar öylece duracak.

 

 

Çamur grisi, pelteleşmiş, kurşuni bir sessizlik dönenecek ortalığı,

 

her şeyi unutarak, büyüyecek okullarda ve üniversitelerde

 

ve tiyatro salonlarında büyüyecek, stadyumlarda ve çocuk parklarında,

 

korkunç ve hırslı kesintisiz bir sessizlik büyüyecek.

 

Güneşli taze bağlar yıkık yamaçlarda çürüyecek, kuraklaşan toprakta kuruyacak,

 

pirinç ve patates ekilmeyen tarlalarda donacak ve sığırlar katılaşmış bacaklarını

 

devrilmiş iskemleler gibi dikecek gökyüzüne.

 

 

 

Enstitülerde büyük doktorların dahi buluşları asitlenecek, çürüyüp, mantarsı küfle kaplanacak.

 

 

Mutfaklarda, hücre odalarda ve kilerlerde,

 

soğuk hava depolarında ve ambarlarda son torba un,

 

son kase çilek, kabak ve diğerleri bozulup gidecek,

 

ekmek ters çevrilmiş masaların altında,

 

parça parça olmuş tabakların üstünde yemyeşil kesilecek,

 

ortalığa yayılan yağ arap sabunu gibi kokacak,

 

tarlalarda buğday paslanmış karasabanların yanına düşüp kalacak,

 

yok edilmiş bir ordu gibi ve tüten tuğla bacalar, demirci ocakları

 

ve yıkık fabrika bacaları sonsuz çimle kaplanarak ufalanacak,

 

ufalanacak, ufalanacak, ufalanacak.

Sonra son insan dökülüp parçalanmış barsaklarıyla

 

ve kirlenmiş ciğerleriyle zehir gibi kızaran güneşin altında

 

yalnız ve yanıtsız ve yalpalayan yıldızların altında bir yanılgı gibi ordan oraya dolaşacak,

 

o kocaman beton yığınları, tenha kentlerin soğuk putları

 

ve gözden kaçması olanaksız toplu mezarlar arasında yalnız, son insan,

 

kupkuru, delirmiş, allaha küfrederek, yakınarak o korkunç soruyu soracak :

 

 

NEDEN?

 

 

Bu ses bozkır derinliğinde yiterek duyulmaz bir hale gelecek,

 

yıkıntılar üzerinde esecek,

 

çatlaklar arasından akacak, bu ses,

 

ibadethane enkazları içinde ve sığınaklara çarparak şaklayacak,

 

kan birikintileri üzerine düşecek, duyulmayacak, yanıtlanmayacak,

 

son insan-hayvanın son hayvanca bağırışı.

 

 

Tüm bunlar olacak,

 

yarın, yarın belki, belki hemen bu gece,

 

belki bu gece, eğer-eğer-eğer siz. HAYIR demezseniz!...

 

wolfgang borchert - Çeviri : Rahman Haydar

 

 

***

Gönderi tarihi:
  • Yazar

***

 

 

Savaşa Karşı durmanın Bilincinde Olmamız,

 

Hele Yaşadığımız Şu Günlerde öylesine Önemli ki;

 

Etrafımızda Her Taraf Kan Gölü...

 

Gelecekse acı ve gözyaşı dolu, sıkıntı dolu günlere gebe...

 

 

Irak'ta her gün oluk oluk kan akıyor, Ülke bir Halkı diktatöründen kurtarılmak adına işkalde...

 

Ufukta İran savaşı da yakın görünüyor, Ortadoğunun her tarafı ateş çemberi...

 

 

Bizlerse ahmakca gömmüşüz kafamızı kumun içine..,

 

Futbol maçı izler gibi izliyoruz olanları.., kimimiz öldürenin, kimimizde ölenin taraftarı...

 

Oysa öldürende insan, ölende,

 

 

Yüzyıllardır süre gelen bu vahşet ne zaman sona erecek...

 

Ne zaman hepimiz birden HAYIR diye haykırmayı öğreneceğiz...

 

Ne zaman ölen bunca masum İnsan için, bu acıyı hepimiz yüreklerimizde hissedeceğiz...

 

Gerekçesi ne olursa olsun düşman kavramını ne zaman sileceğiz kafalarımızdan...

 

 

Yukardaki satırların sahibinin dediği gibi,

 

" NEDEN " diye çığlık attığımız zaman son kez..,

 

 

"Bu ses yeryüzünün derinliğinde yiterek duyulmaz bir hale gelecek,

 

yıkıntılar üzerinde esecek, çatlaklar arasından akacak, bu ses,

 

 

ibadethane enkazları içinde ve sığınaklara çarparak şaklayacak,

 

kan birikintileri üzerine düşecek, duyulmayacak, yanıtlanmayacak,

 

 

son insan-hayvanın son hayvanca bağırışı..,

 

" NEDEN " diyen son haykırışı olacak...."

 

 

" NEDEN? " Diyen bu çığlımızı duyuncamı son kez ...

 

İnsan olmayı, İnsanca yaşamayı o zaman mı öğreneceğiz...

 

Belki İnsan olmanın gereğini anlıyacağız ama çok geç kalmış olacağız...

 

 

***

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.